...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden...

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Eğitimde Hedefler ve Hedef Türleri
Advertisements

Ulusal Yayınların Stratejik Önemi Prof. Dr. Çetin Erol Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD YÖK Genel Kurul Üyesi.
AHİLİ K Güçlü bir sivil toplum örgütü. ESKİ BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜMÜZ; AHİLİK Bilindiği gibi Türklerin tarih sahnesine çıkışı neredeyse insanlık tarihi.
Öznur DUMAN ELGÜL ZEKA. ERGENLİK DÖNEMİNDEKİ DEĞİŞİMLER Duygu değişimlerinin hızı ve üst düzeyde yaşandığını önceden bilmek bu duygular yaşandığında.
TÜRK KÜLTÜRÜNÜ OLUŞTURAN UNSURLAR VE TÜRK KÜLTÜRÜ
Eğitimde Hedefler Hedef Kaynakları
 Ülkemizdeki nüfusun sayısı ve nüfusla ilgili veriler yapılan nüfus sayımları ile elde edilir. Bu sayımlar sonucunda, toplam nüfus, nüfusun yaş gruplarına.
iki Başlıkta İncelenir Yıllar arası Türk Edebiyatı ve sonrası Türk Edebiyatı.
Öğretmeye bağlı, gerçekçi anlatım türlerinden biri olan günlükler, bir kişinin önemli ve kayda değer bulduğu olayları, gözlem, izlenim,duygu-düşünce.
TÜRK TARİHİ Anadolu'ya İlk Türk Akınları Malazgirt Savaşı
İNSAN BİLGİSAYAR ETKİLEŞİMİ: BİLİŞSEL BOYUT III. İBE alanında etkileşimi anlamaya çalışan uzmanlar, özellikle şema ve zihinsel modeller üzerinde yoğunlaşırlar.
Paragraf Nedir? & Herhangi bir yazının bir satırbaşından öteki satırbaşına kadar olan bölümüdür. & Duygu, düşünce, istekleri anlatım tekniklerinden yararlanarak.
ODUNPAZARI ATATÜRK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ.
Toplantılar.  Birden çok kimsenin belirli amaçlarla bir araya gelmesi, içtima (Büyük Türkçe Sözlük, 2009). Toplantıların Özellikleri  Belirlenmiş.
MUHASEBE VE FİNANSMAN ALANI 1-TANIMI VE KAPSAMI işletmelerin kuruluşu, faaliyetlerine ait belgelerin tasnifi, kayıt işlemleri, dosyalama ve arşivleme işlemleri,
Prof. Dr. İnayet Aydın Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi
Çağdaş Türk sanatını konu alan birçok kaynakta, ulusal ve yöresel Türk resminin kurucusu ve öncüsü olarak nitelendirilen Turgut Zaim, 1906 yılında İstanbul`da.
Journal, Magazine, Periodical, Bulletin Dergi (Journal) Tanım:  Düzenli aralıklarla yayınlanırlar(haftalık,aylık vb)  Çeşitli yazarlar tarafından yazılmış.
BİYOGRAFİ Sanatta, bilimde, politikada veya başka alanlarda tanınmış kişilerin yaşamlarını anlatan yazı türüne biyografi (yaşam öyküsü) denir. "Biyografi"
 Romantik dönemde de farklı yenilikler ortaya çıkmış ve müzik yeniden kendini keşfetmiştir. Uzun ve açıklayıcı melodiler, renkliarmoni, çalgıların çeşitliliği,
Mevlana Celaleddin-i Rumi. Mevlana Celaleddin-i Rumi: Mevlana hazretleri 1207 yılında Horasan'ın Belh şehrinde dünyaya geldi. Asıl adı Muhammed Celaleddin'dir.
OYUNUN TARİHÇESİ Doç. Dr. Ender DURUALP.
Metinlerin Sınıflandırması
T.C MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI TEMEL EĞİTİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Sosyal Hizmet Meslek Etiği
İDEOLOJİ’DE YENİ TARTIŞMALAR
İŞYERİNİN ÖNEMİ İşyerleri, emekçilerin bir araya geldikleri, üyelerin örgütlenmeyi, sendikayı hissettik-leri ilk yerlerdir. Sendikaların gücü, işyeri örgütlülüğünün.
10. HAFTA TUR181 TÜRK DİLİ l.
HS Miryokefalon Savaşı …
NOT VERME VE MEZUNİYET.
Bütünleştirme uygulamaları
ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ SOSYAL HİZMET BÖLÜMÜ
İSLAMİYET  ETKİSİNDEKİ TÜRK EDEBİYATI (GEÇİŞ DÖNEMİ EDEBİYATI ) ( yy)
Bilginin Organizasyonu
Madde 2: Tanımlar Bu Sözleşmenin amaçları bağlamında,
SOSYAL MEDYA VE HALK KÜLTÜRÜ
BİLGİ TOPLUMU.
10. HAFTA TUR181 TÜRK DİLİ l.
Karşılaştırmalı Eğitim
Öğrenci Konseyi Yönetimi
Nazlı ÖZTÜRK.
...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden...
...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden...
Yönetimin Tanımı ve Unsurları
Bir psikolojik yapı olarak "zeka" ve madde geliştirme süreci*
BİTOLA veya MANASTIR Evet, yurtdışı seyahatimden sunum için bu şehri neden seçtiğimi bu resimlerde göreceksiniz. Şehir merkezindeki yayaların kullandığı.
Eğitimde Hedefler Hedef Kaynakları
ANLATMAYA BAĞLI EDEBİ METİNLERDE DİL VE ANLATIM
4. ÜNİTE : ÜRETTİKLERİMİZ
...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden...
Evren-Örneklem, Örnekleme Yöntemleri 2
Türkiye Atıf Dizini nedir?
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Mevzuat AY. m. 12, 13, 17, 35, sayılı Türk Medenî Kanunu
10. HAFTA TOPLUMSAL CİNSİYET.
Eğitimde Ölçülen Bilişsel Özellikler
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Öğretim Yöntemleri ve Yaklaşımları
...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden...
Kişilik Gelişimiyle İlgili Kavramlar
SELÇUKLU KÜLTÜRÜ.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
. Niçin Okumuyoruz ?.
TÜRKÇE EĞİTİMİNİN ÖNEMİ
Bilimsel Araştırma Yöntemleri
2. HAFTA BİLİMSEL ARAŞTIRMA YAKLAŞIMLARI
İş ve Meslek Sosyolojisi
Sunum transkripti:

...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden... ANADOLU GÖÇER KÜLTÜRÜ ...sınırlar çizilmeden, duvarlar örülmeden... Prof. Dr. M. Muhtar Kutlu Ankara Üniversitesi DTCF Halkbilim Bölümü

ANADOLU’DA GÖÇER KÜLTÜRÜ KÖKLER: Tarihsel Temeller SELÇUKLU ve OSMANLI TÜRKMENLER ve YÖRÜKLER KONAR-GÖÇERLİK

ANADOLU’DA GÖÇER KÜLTÜRÜ KÖKLER: Tarihsel Temeller Hikâyesini (tarihini) yitirmiş bir topluluğa yeni bir hikâye yazmak yerine, uzun bir zaman alsa da yeniden kendi hikâyesinin inşasına yardımcı olmak gerekir. Göçebelik, evrensel ölçekte olduğu gibi Türk tarihi özellikle Türk kültür tarihi araştırmalarında göz ardı edilen, köylülüğün ve yerleşikliğin karşıtlığında ele alınan bir olgu olmuştur. Göçebenin tarihini yerleşikler yazmıştır. Bu nedenle göçebeler hakkında söyleyeceğimiz her söz, yerleşiklerin dili, anlam dünyası ve imgeleriyle örülü olduğundan hiçbir zaman göçebeleri gerçek anlamda anlatmış olmayacaktır.

ANADOLU’DA GÖÇER KÜLTÜRÜ KÖKLER: Tarihsel Temeller Okur-yazar olmayan, sözlü kültürün temsilcileri göçebeler hakkındaki bilgilerimiz, mecburen, ya yerleşiklerin eserlerine, ya da kendi sözlü anlatılarına dayanmaktadır. (yerleşiğin kalemi ve zihniyetinden süzülerek yazıya döküleceğini de saklı tutarak) Yerleşiklik, göçebelikten bir sapmadır. Yerleşikler duvarların arkasına gizlenerek “göçebe kendileri” ne yabancılaşmışlardır.

ANADOLU’DA GÖÇER KÜLTÜRÜ KÖKLER: Tarihsel Temeller Göçebe topluluklar (aşiretler) konusundaki evrimci yaklaşım son yıllarda, özellikle de aşiretleri insan tarihinde erken, ilkel bir dönemin temsilcisi olarak değil, çağdaş dünyanın sürekli değişen, ayrılmaz bir parçası olarak ele alan bazı antropologlar tarafından sorgulanmıştır. Uygarlığın göstergesi olarak durağanlık ve barbarlığın göstergesi olarak hareketlilik arasında kesin bir ayrım olduğu varsayımları tarihçiler tarafından da sorgulanmaktadır.