ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE SİSTEMİ Atatürk ilkelerinden oluşan düşünce sistemine ATATÜRKÇÜLÜK denir. Atatürkçülük Türk Milleti’nin çağdaş uygarlık seviyesine çıkarılmasını amaçlar. Türk Milleti’nin sonsuza kadar özgür ve bağımsız yaşamasını hedefler. Devletin,milletin egemenliğinde olmasını öngörür.Milletin yaşamına,aklın ve bilimin öncülük etmesini ister. Atatürkçülük aynı zamanda,Türk Milleti’nin huzur ve refah içinde sonsuza kadar yaşamasını istemektir.

ATATÜRKÇÜLÜĞÜN NİTELİKLERİ -Atatürkçülük ilkeleri ile bir bütündür.İlkeleri birbirinin devamı ve tamamlayıcısıdır. Atatürkçü Düşünce Sistemi; -Yurtta barış,dünyada barış -Vicdan ve düşünce özgürlüğü -Milli birlik ve bütünlük -Tüm insanlığa hizmet etmek için aklın ve bilimin yolunda gitmekten oluşur.

ATATÜRK İLKELERİNİN ORTAK ÖZELLİKLERİ Atatürk ilkeleri bir bütündür. Türk toplumunun ihtiyaçlarından doğmuştur. İlkelerin kabul edilmesinde ve benimsenmesinde dış baskı ve zorlama yoktur. İlkeler akla ve mantığa uygundur. Atatürk tarafından sözle söylenmiş ve uygulanmıştır. İlkeler birbirinden ayrılamaz,tek tek değerlendirilemez.

ATATÜRK İLKELERİ Atatürk,Türk devletinin ve milletinin sonsuza kadar yaşaması için çağdaşlaşmaya büyük önem vermiştir. Bu amaçla yapılan tüm çalışmalar ve yenilikler bazı ilkelerin doğrultusunda gerçekleşmiştir. Bu ilkeler; cumhuriyetçilik,milliyetçilik,halkçılık, devletçilik, laiklikve inkılapçılıktır.

Cumhuriyetçilik İlkesi Atatürk ülke ve devlet yönetiminde millet egemenliğinin geçerli olmasını istemiştir.Bunun içinde Cumhuriyet yönetimini benimsemiştir.Bu yönetimde yönetme yetkisi milletindir.Millet bu yetkiyi seçtiği vekiller aracılığıyla kullanır.Beğenmediği vekillerini seçim yoluyla değiştirir. Anayasamızın birinci maddesi” Türkiye devleti bir cumhuriyettir” biçimindedir. Ulusun hak ve özgürlükleri Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Atatürk Cumhuriyeti korumayı ve onu yüceltmek görevini ise yarının büyükleri gençlere emanet etmiştir.Bu görevlerin tümü Atatürk’ün gençliğe Hitabesinde yer almaktadır.

Milliyetçilik İlkesi Atatürk’e göre;dini ve dili ne olursa olsun,Türkiye Cumhuriyeti’ne gönülden bağlı olan herkes Türk’tür. Her Türk ulusunu ve vatanını sever. Atatürk’ün milliyetçilik anlayışında birleştiricilik ve bütünlülük vardır.Tüm dünya milletleri ile barış içinde yaşama anlayışı vardır. Her Türk vatandaşı önce kendi ulusu ve ülkesinin mutluluğu için çaba gösterirken aynı zamanda tüm insanlığa da yararlı olmaya çalışır

Laiklik İlkesi Laiklik;devlet yönetiminde ve siyasette din kurallarına yer verilmemesi,din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması,millet egemenliğinin temel alınması demektir. Padişahlık döneminde din ve devlet işleri iç içeydi.Ülkenin geri kalmasında ve gelişmemesinde en önemli nedenlerden biri de bu yönetim şekliydi. Laiklik anlayışında,devlet tüm dinlere ve inançlara saygılıdır.Ancak devlet tarafsızdır ve devlet işlerine din karıştırılmaz.devlet yönetiminde kimse dini inançları kullanarak halkı sömüremez. Anayasamıza göre “herkes vicdan,dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir”. Bu nedenle devlet,vatandaşları inançlarına göre ayıramaz.herkese eşit davranır.

İnkılapçılık Yeniliklere açık olmayan,yenilikleri ve değişimi izlemeyen milletler gelişemez ve kalkınamaz. Atatürk’ün inkılapçılık ilkesine göre eskileri yenilemek,yeni atılımlar yaparak daha iyi ve güzeli yakalayabiliriz. Çağdaşlaşmak ve çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak ancak sürekli inkılap yapmakla mümkündür.

Halkçılık ilkesi Halk oturduğu ve yaşadığı ülkeyi vatan olarak kabul eden insanların tümüdür. Halkçılık ilkesine göre,herkes yasalar önünde eşittir. Hiçbir kişiye,zümreye,sınıfa,aileye ayrıcalık tanınamaz.herkes devlet hizmetlerinden eşit olarak yararlanma hakkına sahiptir. Devlet,halkçılık ilkesine uygun olarak devletle vatandaş arasındaki ilişkileri düzenler. Vatandaş haksızlığa uğradığında yasal yollardan hakkını arar.

Devletçilik İlkesi Yıllarca savaş içinde yaşayan Türk halkı Cumhuriyetin ilk yıllarında yoksulluk içindeydi.İşte bu nedenle ülkedeki tüm yatırımları devlet yapmalıydı.Ülkenin kalkınması ancak bu şekilde olabilirdi. Devletçilik ilkesine göre,devlet yatırımları yaparken vatandaşa da imkan Sağlamalıdır.Sermayesi olan girişimci vatandaşlarda üretime katılabilmelidir. Devlet üretimde vatandaşı teşvik etmeli,kolaylıklar sağlamalı,kredi vermeli,yatırıma özendirmelidir. Devletçilik sayesinde ülkemizde ilk yatırımlar ve fabrikalar,tesisler kurulmuş Hızlı kalkınma sağlanmıştır.