İlkel (olgunlaşmamış) Savunma Düzenekleri Ç.Ü.T.F.Psikiyatri Anabilim Dalı
Çatışma Bir engellenme durumudur ve gerginliğe yol açar Ruhsal hastalıklardaki çatışmaların çoğu bilinç dışıdır Sıklıkla ruhsal aygıtın üç bölümü arasındaki çatışmalardır Altbenlik benlik üstbenlik Bunaltı (Anksiyete)
İç Çatışma Alt benlik dürtüleri ve üst benliğin yargılayıcı tutumu benliği sıkıştırır Benlik bunu bir tehlike olarak algılar Dışarıdan gelen tehlikeler karşısında duyduğumuz duygusal tepki: KORKU Çatışmadan doğan ve içten gelen tehlikeler karşısında duyduğumuz tepkiler : BUNALTI Organizmanın dengesini bozacak her etken tehlike olarak algılanır ve organizma savunmaya geçer Benliğin bu bilinçdışı çatışmaya karşı kullandığı düzenekler: SAVUNMA DÜZENEKLERİ
Savunma düzenekleri İlkel (olgunlaşmamış) savunma düzenekleri Batırma Yansıtma Yadsıma İçe atım Bölünme Nörotik savunma düzenekleri Çözülme Döndürme Yerdeğiştirme Yap boz Karşıt tepkiler kurma Özdeşim Ussallaştırma Düşünselleştirme Olgun savunma düzenekleri Bastırma Yüceleştirme Bekletebilme Mizah Başkalarını düşünebilme
BASTIRMA (repression) İlkel (olgunlaşmamış) En temel savunma düzeneği Dürtü, anı ve isteklerin bilinçdışına itilmesi Bilinç düzeyine çıkması benliği rahatsız edenler Her insanın belli oranlarda kullandığı bir düzenek Tüm yaşananlar bastırıldığında doyum ve uyum yolları bulunmasında zorluk Sağlıklı insan: kendini tanıyan, bastırmayı yoğun olarak kullanmayan insan Günlük yaşamda dil sürçmeleri, kasıtsız unutkanlıklar, ertelemeler, dalgınlıklar
YADSIMA (denial) İlkel (olgunlaşmamış) Benlik için tehlikeli olarak algılanan, bunaltı doğurabilecek bir gerçeği yok saymak, inkar etmek Benliği sıkıştıran dürtüler sadece bastırılmaz, hiç yokmuş gibi davranılır, yadsınır Örn. Yakın ölümü sonrası onun öldüğünü kabul etmemek Yadsımanın şiddeti arttıkça ruhsal sorunlar çıkar
YANSITMA (projection) İlkel (olgunlaşmamış) Dürtü ve gereksinimlerin bastırılması ve yadsınmasının yetmediği durumlarda, dışarıya aktarılıp sanki dışarıdan geliyormuş gibi algılanması Kendinde kızgınlık, öfke bulunan bir kişi bunu yok sayıp başkalarının kendine kızdıklarını, öfkelendiklerini düşünebilir Kendinde aldatma isteği olan biri ‘’beni aldatıyorlar’’ şeklinde düşünebilir Kendinde saldırganlık dürtüleri yoğun olan biri “beni öldürecekler, bana kötülük yapıyorlar” şeklinde düşünebilir
İÇE ATIM (introjection) İlkel (olgunlaşmamış) Bir başkasının bir parçası ya da tüm varlığı benliğin içine atılır Benlik içinde yabancı bir nesne şeklindedir Çocuk kendi dışındakileri içe atar Örn. İçe atılmış bir sevgi nesnesine karşı duyulan kin ve nefret gibi duygular Bazı durumlarda bu harekete geçebilir ve intiharlarda rol oynayabilir
BÖLÜNME (splitting) İlkel (olgunlaşmamış) Dürtülerin ya da içe atılmış nesnelerin olumlu-olumsuz ya da iyi-kötü diye parçalara bölünmesi, iyinin yaşatılmaya kötünün yok edilmeye çalışılması Ağır ruhsal hastalıklarda görülür İçe atılan ilk nesne annedir, bölünerek yaşatıldıkça benliğin kendisi de bölünür İyi ben- kötü ben