NÜKLEER ENERJİ Gamze Yalçındağ – 130106201047 Büşra Dada - 130106201023
Nükleer Enerji nedir? Ağır radyoaktif (Uranyum gibi) atomların bir nötronun çarpması ile daha küçük atomlara bölünmesi (fisyon) veya hafif radyoaktif atomların birleşerek daha ağır atomları oluşturması (füzyon) sonucu çok büyük bir miktarda enerji açığa çıkar. Bu enerjiye nükleer enerji denir. Kütlenin enerjiye dönüşümünü ifade eden, Albert Einstein'a ait olan E=mc² formülü ile ilişkilidir.Nükleer reaktörlerde fisyon reaksiyonu ile edilen enerji elektriğe çevrilir.
Nükleer enerji, üç nükleer reaksiyondan biri ile oluşur: Füzyon: Atomik parçacıkların birleşme reaksiyonu. Fisyon: Atom çekirdeğinin zorlanmış olarak parçalanması. Yarılanma: Çekirdeğin parçalanarak daha kararlı hale geçmesi. Doğal (yavaş) fisyon (çekirdek parçalanması) olarak da tanımlanabilir. Nükleer enerji günümüz elektrik ihtiyacının yaklaşık %17′sini karşılamaktadır. Bazı ülkeler enerjilerinin büyük bir kısmını nükleer santrallerden üretmektedir. Örneğin Fransa Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı verilerine göre elektrik enerjisinin %75′ini nükleer enerjiden sağlamaktadır. Amerika ise enerjisinin %15′ini buradan karşılamakta fakat bazı bölgelerinde santraller daha yoğun biçimde enerji üretimi yapmaktadır. Dünya çapında 400′den fazla nükleer santral bulunmakta ve bunların 100′den fazlası sadece Amerika’da yer almaktadır.
Kullanılan Yakıtlar Nükleer enerjide kulllanılması muhtemel en önemli hammadde uranyum ve toryumdur. Günümüzde çalışmakta olan reaktörlerin yaklaşık yedide altısını oluşturan “Hafif-Sulu Reaktörler”in (HSR) yakıtı tasarım gereği % 3 - 5 oranında fisil izotop içermelidir, aksi halde fisyon zincir reaksiyonunun gerçekleşmesi sağlanamaz. Günümüz reaktörlerinin % 10 kadarı CANDU tipi ağır-sulu reaktörlerdir; bu reaktörler doğal uranyumu yakıt olarak kullanırlar. Uranyumun nükleer yakıt olarak kullanılabilmesi için uranyum karışımındaki U-235 konsantrasyonunu yükseltmek gerekmektedir ve bu işleme uranyum zenginleştirme çalışmaları denir. Toryum, nükleer santrallerde yakıt olarak kullanılma potansiyeli olan bir elementtir. Ancak toryum bölünebilen bir element olmadığından, fisyon yapamaz. Dolayısıyla zincir reaksiyonlarını devam ettiremez. Bu sebeple tek başına nükleer santrallerde kullanılması teknik açıdan mümkün değildir.
Toryum doğada Uranyumdan 3 kat daha fazla bulunur. Toryumun nükleer yakıt olarak kullanılması ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır ancak günümüzde toryumla çalışan ticari ölçekli bir nükleer reaktör bulunmamaktadır. Uranyum çeşitli aşamalardan geçtikten sonra enerji elde etmek üzere nükleer reaktörlerde kullanılır. Reaktörlerde ortaya çıkan kullanılmış yakıtlar güvenli bir şekilde idare edilir.
URANYUM : TORYUM :
NÜKLEER REAKTÖR Yeterli miktarda fisyon reaksiyonu verebilen maddenin, uygun biçimde yerleştirildiği ve bununla da denetim altında zincirleme bir fisyon reaksiyonunun başlatılıp sürdürülebildiği aygıttır.
Çalışma Prensibi Reaktörün kalbinde, elde edilen ısı enerjisi suya aktarılır, su almış olduğu bu enerji sebebiyle faz değiştirir ve kızgın buhar haline dönüşür. Elde edilen bu buhar daha sonra elektrik jeneratörüne bağlı olan buhar türbinine verilir. Su buharı, türbin mili üzerinde bulunan türbin kanatları üzerinden geçerken daha önceden almış olduğu ısıl enerjiyi kullanarak, türbin milini döndürür. Bu mekanik dönme hareketi sonucunda alternatörlerde elektrik elde edilir. Jeneratörde oluşan elektrik ise iletim hatları denilen iletken teller ile kullanılacağı yere gönderilir. Türbinden çıkan, ısıl enerjisi yani sahip olduğu basınç ve sıcaklığı düşmüş olan buhar, tekrar kullanılmak üzere yoğuşturucuda (kondenser) yoğuşturulup su haline dönüştürüldükten sonra, tekrar reaktörün kalbine gönderilir. Yoğuşturucu da su buharının faz değişimini yapabilmek için çevrede bulunan deniz, göl gibi su kaynaklarını soğutucu olarak kullanır.
Nükleer Reaktör Çeşitleri : Basınçlı su reaktörü (Pressiruzed Water Reactor) Kaynar su reaktörü (Boiling Water Reactor) Basınçlı Döteryum Reaktörü (Pressiruzed Heavy Water Reactor) Gaz soğutmalı Reaktör (Gas Cooled Reactor – Advanced Gas Cooled Reactor) Kurşun - Sodyum Soğutmalı Reaktör (Liquid-Metal Fast-Breeder Reactor) Floridtoryum Reaktör Çalışması (Molten Salt Reactor Experiment)
Yeryüzündeki en büyük nükleer güç üreticisi ABD'dir ve 1998 yılı itibarıyla 676.70 TWh nükleer enerji üretmektedir. ABD aynı zamanda çalışır durumda olan 104 santral ile en fazla santrale sahip olan ülke konumundadır. İkinci en büyük üretici Fransa'dır ve 1998 itibarıyla 368.40 Twh nükleer enerji üretmektedir. Bu ülkeleri Japonya 306.94 Twh, Almanya 145.20 TWh, Rusya 95.38 Twh, Birleşik Krallık 91.14 Twh, Güney Kore 85.19 Twh, Ukrayna 70.64 Twh, İsveç 70.00 Twh, Kanada 67.50 Twh izlemektedir.
Kullanılmış Yakıtlar Ve Radyoaktif Atıklar Nükleer Santral işletmesinde çıkan atıkların sadece %3’ü yüksek seviyeli atıklardır. Örneğin, 40 yıl işletmede bulunan 1000 MW’lık basınçlı su reaktöründen çıkan yüksek seviyeli atıklar olimpik havuz büyüklüğünde bir alanda saklanabilmektedir. Buna rağmen, toplam radyoaktivitenin ise %95’ini, atıkları yönetmek için gerekli maliyetin %80-85’ini yüksek seviyeli radyoaktif atıklar oluşturmaktadır.
Atıklar 10 -20 yıl santral içindeki havuzlarda bekletilir. Ara depolama tesislerinde depolanır. 30 yıl 5 m yüksekliğinde ve 3 m çapında özel koruma kaplarında alınarak santral sahasında havayla soğumaya bırakılır. Camlaştırılarak yerin 1000-1500 m altındaki galerilere gömülür Sellafield Yeniden İşleme Tesisinde Kullanılmış Yakıt Depolama Havuzu
Bazı ülkeler, özellikle İsveç ve Kanada, materyalin ilerde geri alınmasına yönelik taahhütlerde bulunarak depolar dizayn etmekte, diğerleri ise Amerika’da Yucca dağında olmak üzere kalıcı jeolojik depolar planlamaktadırlar
KULLANIM ALANLARI
France 76.3% Ukraine 56.5% Slovakia 55.9% Hungary 52.7% Slovenia 38.0% Belgium 37.5% Armenia 34.5% Sweden 34.3% Finland 33.7% Switzerland 33.5% Nükleer enerji santralleri, 2012'de dünya elektrik üretiminin yüzde 10,9'unu sağladı. 2015'te 13 ülke, nükleer enerjiye dayanarak toplam elektrik enerjisinin en az dörtte birini sağladı.
Bir yılda üretilen elektriklerin çoğu 2007'de Texas'taki South Texas Project 2'de 11,8 milyar kilowatt saattir. En büyük ABD nükleer santrali: Palo Verde (Arizona), üç reaktör 1.311; 1.314; 1.312 megavat, toplamda 3.937 megavat. En küçük nükleer santral: R. E. Ginna (New York), 582 megawat'ta bir reaktör. En yeni nükleer santral: Watts Bar 2 (Tennessee), Ekim 2016'da ticari işletmeye başladı. En eski işletme nükleer santrali: Oyster Creek (New Jersey), Nisan 1969'da çıkarılan işletme ruhsatı. İnşa halindeki nükleer santraller: Güney Carolina ve Georgia
Nükleer Enerji Tüketimi Tipik reaktör, yaklaşık 165 ton yakıt (yapısal malzeme dahil) tüketir. Tipik reaktör yaklaşık 100 ton zenginleştirilmiş uranyum içerebilir (yani yaklaşık 113 ton uranyum dioksit). Ortak bir yakıt grubu, tam güçle yaklaşık 4 yıllık bir çalışma için enerji bulundurur. Dolayısıyla çekirdeğin yaklaşık dörtte biri harcanmış yakıt havuzuna (yani yaklaşık 40 yakıt grubu) yıllık olarak çıkarılırken geri kalanı, kalan zenginleştirme seviyesine göre yeniden düzenlenir. Çıkarılan yakıt (harcanan nükleer yakıt) yine de yaklaşık % 96 oranında tekrar kullanılabilir materyali içerir. Bu reaktörün yıllık bölünebilir malzeme tüketimi yaklaşık 1.005 kg'dır. Bu reaktörün yıllık madde tüketimi yaklaşık 1,051 kg'dır. Ancak, yılda kömürle çalışan santralde yakılan yaklaşık 3 200 000 ton kömüre karşılık geliyor.
Ekim 2016 itibariyle, 31 ülkede 450 nükleer santral işletmede olup, 16 ülkede 60 adet nükleer santral da inşa halindedir. Nükleer enerjiden elektrik üretiminin ise 2010'da gerçekleşen 2,756 TWh değerinden 2035 yılında 3,908 TWh değerine yükseleceği, ancak nükleer enerjinin toplam enerji üretimindeki payının %12.9'dan %9.7'ye düşeceği hesaplanmaktadır. Dünyadaki nükleer santral kurulu gücünün ise 2010 yılındaki 394 GW değerinden, 2035'de 524 GW'a çıkması beklenirken, nükleer kapasitede Avrupa Birliği'nde %32'lik bir düşüş öngörülmektedir.
DOST MU ? DÜŞMAN MI ?
Peki ya Nükleer Silahlanma? Nükleer silah, nükleer reaksiyon ve nükleer füzyonun birlikte kullanılmasıyla ya da çok daha kuvvetli bir füzyonla elde edilen yüksek yok etme gücüne sahip silahtır. Genel patlayıcılardan farklı olarak çok daha fazla zarar vermek amaçlı kullanılır. Sadece kullanılan bir silah, tüm bir kenti ya da bir ülkeyi canlı, cansız ne varsa tamamen yok edecek güçtedir. Savaş tarihinde, nükleer silah ABD tarafından II. Dünya Savaşı'nın son günlerinde iki kez kullanılmıştır. İlk olay 6 Ağustos 1945 sabahı, Little Boy (küçük çocuk) kod isimli uranyum tipi silahın Japonya'nın Hiroşima kentine atılmasıyla vuku bulmuştur. Üç gün sonra ise Fat Man (Şişman adam) kod isimli plütonyum tipi silah aynı ülkenin Nagazaki kentine atılmıştır. Kullanılan bu silahlar neticesinde çoğu sivil 132.000 kişi yaşamını kaybetmiştir. Bu olaylardan sonra nükleer silah kullanımı üzerindeki tartışmalar hız kazanmıştır.
İki temel nükleer silah türü vardır İki temel nükleer silah türü vardır. İlki, Hiroşima'ya atılan uranyum veya Nagasaki'ye plütonyum bombasındaki gibi uranyum ötesi ağır atom çekirdeklerini bölerek enerji elde eden fisyon bombalardır. Bu silahlarda uranyum ve plütonyum gibi ağır elementlerin parçalanabilir izotopları, süperkritik kütle denilen belli bir ağırlık limiti üzerinde bir araya getirildiğinde zincirleme reaksiyona girerek çok büyük bir güç üretirler. Hidrojen bombası veya füzyon bombası denen ikinci tipte ise ateşlenen bir fisyon bombası ile hidrojen çekirdekleri birleşmeye (füzyona) zorlanır, bu sayede çok yüksek bir enerji ortaya çıkar. Fisyon bombalarının teorik üst limitleri olsa da, füzyon bombalarının gücünde bir üst limit yoktur. Amerikan Bilim Adamları Federasyonu, 2012 itibarıyla dünyada 4.300'ü kullanıma hazır olmak üzere toplam 17.000 nükleer başlık bulunduğunu tahmin etmektedir.
Nükleer silahları imal edebilecek iki pratik malzeme, plütonyum ve yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum. Elbette hassas patlayıcılar ve silah imalatı zordur, ancak malzeme elde etmek daha zordur. Halihazırda faaliyet gösterdikleri gibi, çoğu nükleer reaktör atıklarından ötürü tehlikelidir ; Nükleer reaktörler, çalıştıkça plütonyum üretirler ve bu atıklarda anlaşılacağı üzere silahların hammaddesidir ve kullanılabilirler. Reaktörlerin yakıtlandırılması için gerekli olan zenginleştirme tesisleri, silah malzemesi üretmek için kullanılabilir. Böylece nükleer reaktörlü, plütonyum veya zenginleştirme tesisi olan herhangi bir ülke nükleer silahları "kolayca" geliştirebilir.
NÜKLEER SİLAHA SAHİP DEVLETLER
Türkiye’deki nükleer silahlar Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) nükleer paylaşım programı çerçevesinde, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Soğuk Savaş döneminde, Türkiye dahil Avrupa’daki bazı ittifak üyesi ülkelere nükleer silah yerleştirdi. ABD’nin 1960’larda yerleştirdiği bu silahların bir bölümü; Hollanda, Belçika, Almanya ve İtalya’ya ek olarak, halen Türkiye’de bulunuyor. Söz konusu nükleer silahlar, Washington ile Ankara arasında 1950’lerin sonlarında düzenlenen müzakereler sonucunda, 1960’ların başında yerleştirilmişti. Bu silahlardan B61 tipi bombalar, halen Adana’daki İncirlik Hava Üssü’nde bulunuyor.
AKKUYU NÜKLEER GÜÇ SANTRALİ Akkuyu NGS Projesi, 4 üniteden oluşmaktadır. Her bir ünitenin gücü 1200 MWe olacaktır. Akkuyu NGS Projesi’nin teknik referans santrali, Rusya’da inşaatı devam eden AES-2006 projeli Nükleer Santraldir. Yakıt türü hafif zenginleştirilmiş uranyum dioksittir.
Güç ünitesi, reaktör adası ve türbin adasından ibarettir Güç ünitesi, reaktör adası ve türbin adasından ibarettir. Birinci çevrim radyoaktiftir . Burada reaktör, dört ana devridaim sistemi , dört ana devridaim pompası , dört buhar üreteci ve bir basınçlayıcıdan ibarettir. . İkinci çevrim radyoaktif değildir. Bu kısım besleme pompaları ve suyu tekrar temizleme sistemi, yüksek basınç ısıtıcıları dahil olmak üzere, buhar üreteci buhar çıkışı, taze buhar hattı, türbin ve türbin buharını tekrar temizleme sistemi yoğuşturucu pompaları, alçak basınçlı tekrar temizleyen ısıtıcı sistemi, yoğuşturucu sistem , gaz giderici sistem , besleme suyu sistemi mevcuttur. Türbinde kompresör ünitesi, besleme suyunun tekrar temizletici ısıtma tesisatı, su- buhar ayırıcıları - buhar ısıtıcıları ile, buhar boşaltma tesisi mevcuttur. , Kendi ihtiyacı için devamlı olmayan ve çevrime kimyasal işlem görmüş ek ısıtılmış su alma sistemi de mevcuttur. Güç ünitesi proje kazaları ve/veya onların sonuçlarını indirgemek için güvenlik sistemi ile donatılmıştır.
VVER1200 (AES-2006) Teknik Özellikleri
Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS), Mersin’e 140 km uzaklıktaki Akdeniz kıyısında, Akkuyu mevkiinde inşa ediliyor. Akkuyu NGS, her biri 1200 MWe kurulu güce sahip 4 üniteden oluşmaktadır. Hükümetlerarası anlaşmaya göre Rusya ve Türkiye nükleer güç santralinin inşaatı ve işletmesinde ‘yap-sahip ol-işlet şartı ile işbirliği yapacaklardır. Bu amaçla Ankara’da ‘Akkuyu Nükleer Anonim Şirketi’ kurulmuştur.
Hedefler Elektrik enerjisi üreten yeni güç kaynaklarının oluşturulması, Türkiye Cumhuriyeti ekonomisinin gelişimine yeni bir ivme kazandıracak, Organik enerji kaynaklarının ithalatını azaltacak ve sürekli olarak artan elektrik enerjisi talebini karşılayacaktır. AKKUYU NGS, Türkiye’den Güney Avrupa ve Yakın Doğu ülkelerine elektrik ihraç etme potansiyeline sahip olacaktır. Kaç Kişi Çalışacak ? Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşaat aşamasında 886 ila 9620 kişinin, işletme aşamasında ise 3360 kişinin çalışması planlanmaktadır. Proje Maliyeti Akkuyu Nükleer Santrali'nin kurulum maliyetinin 20 milyar dolar olacağı açıklanmıştır. Bu maliyetin tamamı Rusya Fedarasyonu'na bağlı devlet kurumları tarafından karşılanacak olup maliyetin ödenmesi amacıyla ülkemiz 15 yıl boyunca üretilecek enerjinin yarısına 12,35 dolar-sent/kWh fiyatla alım garantisi vermiştir. Bu fiyat 15,33 dolar-sent/kWh'e kadar çıkabilir.
Sinop Nükleer Santrali Sinop Nükleer Santrali (Sinop NS), Sinop ili İnceburun Yarımadası'nın deniz kenarında kurulması planlanan, Türkiye'nin Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nden sonra projelendirilen ikinci nükleer santralidir. Sinop NS'nde Japon MHI ve Fransız Areva ortak girişimi ile geliştirilen Atmea-1 tipi basınçlı su reaktörü kullanılacak olup bu teknoloji Sinop yatırımı gerçekleşirse dünyada ilk defa Sinop’ta denenecektir. Santralin 1110 MW'lik 4 reaktör ünitesiyle toplam 4.440 MW kurulu güce sahip olması tasarlanmaktadır.
Sinop Nükleer Santrali ATMEA1 Teknik Özellikler :
NS'in tahmini maliyeti Türkiye'deki resmi kaynaklara göre 20 milyar USD, Japon kaynaklarına göre ise 2 trilyon yen, yani yaklaşık 16.3 milyar USD olarak açıklanmıştır. Uluslararası anlaşmaya göre devlet, Sinop NS'den elde edilecek elektrik enerjisinin tamamını 20 yıl boyunca kilovat saati yakıt hariç 10.83 sent bedelle almayı garanti etmektedir. 1 sent de yakıt bedeli eklendiğinde fiyat 11.83 sent olmaktadır. Anlaşma tarihindeki kur üzerinden bu fiyat 30.7 kuruşla, TETAŞ'ın son yayımladığı 2013 Yılı Faaliyet Raporu'ndaki 17.27 kuruşluk ortalama elektrik alış bedelinden yüzde 78 daha fazladır. Bu enerjinin pahalı olup tüketiciye satılan elektriğin fiyatını arttıracağı ileri sürülmüştür.
Nükleer Santrallerin tablodaki tarihler arasında tamamlanması planlanmaktadır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı- 11 Ocak 2016
Nükleer Enerjinin Avantajları Çevreye duyarlı enerji kaynağıdır Nükleer enerji üretimi; kömür, doğal gaz veya petrol üretimlerine nazaran atmosfere çok daha az sera gazı salmasından dolayı çevreye daha duyarlıdır ve küresel ısınmanın hızlandırıcı etkilerini düşürür. 2 . Yüksek rakamlarda elektrik enerjisi üretilebilir Türkiye gibi elektriği dışarıdan oldukça pahallı ithal eden ülkeler için ucuz, sürekli ve güvenli elektrik elde edilmesini sağlar. Elektrik çağımızda büyük gerekliliktir. Örneğin, gelecekte yaygınlaşması beklenen elektrikli otomobil gibi teknolojilerin kullanılabilmesi açısından ucuz ve sürekli elektriğe ihtiyaç daha fazla artacaktır. 3. Üretilen elektriğin maliyeti daha düşük olur Nükleer santraller yoluyla üretilen elektriğin maliyeti diğer hidrolik gibi santrallerde üretilen elektriğe oranla daha düşüktür.
4. Kullanılmış yakıtlar tekrar kullanılabilir Nükleer santrallerde kullanılmış yakıt yeniden işlendikten sonra faydalı ürünler ayrıştırılarak tekrar yakıt olarak kullanılabilinir. Tekrar kullanılabilirlik üretimde maliyeti düşürür. 5. Nükleer enerji diğerlerine göre daha verimlidir 1000 MW’lık bir Nükleer Santral 1 yılda yaklaşık olarak 1.6 milyon ton ham petrol eş değeri enerji üretebilmektedir. Nükleer yoluyla kullanılan nükleer yakıtın bir kilosu; yaklaşık iki vagon kömür ya da yaklaşık iki tank dolusu petrol yakılarak üretilen enerjiye eş değerdir. Nükleer enerji daha ucuz olmasının yanı sıra aynı zamanda daha verimlidir.
Nükleer Enerjinin Dezavantajları Nükleer santrallerin ürettiği nükleer atıkların ne yapılması gerektiği halen bir soru işaretidir. Çok tehlikeli olan bu atıklar dikkatli bir şekilde saklanmalıdır. Yüksek güvenlik standartlarına rağmen nükleer enerji halen çok riskli bir teknolojidir. Japonya’da olduğu gibi kazalar halen olabilmektedir. %100 güvenli bir nükleer santral bulunmamaktadır. Nükleer santrallerde meydana gelen kazaların ise sonuçları hem doğa hem de insanoğlu için çok yıkıcı olmaktadır. Nükleer santraller kendilerinden gelen risklerin yanı sıra dışardan gelebilecek saldırılara karşı da büyük tehlike oluştururlar. Bir nükleer santralde gerçekleşebilecek herhangi bir terör eyleminin sonuçları ağır olacaktır.
4. Nükleer santrallerde açığa çıkan radyoaktif atıklar daha sonradan silah yapımında kullanılabilir. Bu teknolojinin yaygın kullanımı, nükleer silahlarında yaygınlaşması anlamına gelmektedir. 5. Nükleer enerjinin kaynağı olan uranyum az bulunan bir kaynaktır. Tahminlere göre dünyadaki uranyum kaynakları talebe de bağlı olarak 30 – 60 yıl içerisinde tükenecektir. 6.Bir nükleer santalin kurulması için gerekli bürokratik ve teknik detaylar da düşünüldüğünde kısa sürede bir nükleer santral inşaa etmek mümkün değildir.
ÇERNOBİL FACİASI Çernobil reaktör kazası, 20. yüzyılın ilk büyük nükleer kazasıdır. Ukrayna'nın Kiev iline bağlı Çernobil kentindeki Nükleer Güç Reaktörünün 4. ünitesinde 26 Nisan 1986 günü erken saatlerde meydana gelen nükleer kaza sonrasında atmosfere büyük miktarda fisyon ürünleri salındığı 30 Nisan 1986 günü tüm dünya tarafından öğrenildi. KAZANIN NEDENİ Çernobil Nükleer Santrali’nde ortaya çıkan kaza, her biri 1.000 Megawatt (MW) gücünde dört reaktördeki tasarım hataları ile reaktörlerden birinde deney yapmak için güvenlik sisteminin devre dışı bırakılması sonucu oluşan bazı hatalar dizisi sonucunda meydana geldi.
Ayrıca, Çernobil Nükleer Santrali’nde, kaza sırasında ortaya çıkan radyoaktif gazları tutabilecek, koruyucu bir koruma binası da bulunmamaktaydı. Çernobil Kazası, ölümcül çevresel etkilere neden olmuş tek ticari nükleer santral kazasıdır.
Kazanın Etkileri Çernobil'deki patlama sonucunda 31 kişi hayatını kaybetmişti, ancak radyoaktif maddelerin etkisi uzun yıllar içinde görüldüğü için bu felaketten etkilenen kişi sayısı tam olarak bilinmemekle beraber, 7 milyon kişinin zarar gördüğü söyleniyor.
Çernobil Nükleer Santral Kazası sonrası patlamaya neden olan 4 Çernobil Nükleer Santral Kazası sonrası patlamaya neden olan 4. ünite, kazadan sonra bir daha çalıştırılmadı. Ancak diğer reaktörler sırasıyla devreye sokuldular. Diğer üç ünitede 1991 yılında 2. reaktörde yangın çıkmasına kadar çalıştırıldı. Çernobil Nükleer Santrali’nin tamamen kapatılması yoğun yağış nedeniyle 3 numaralı reaktörü su bastığı 2000 yılını buldu.
Nükleer enerjinin çevre üzerindeki etkileri Nükleer enerji üretim zinciri, tümüyle ele alındığında sera gazı salımı konusunda en temiz seçenektir. Günümüzde nükleer santraller, elektrik sektöründen kaynaklanan sera gazı salınımında yıllık olarak yaklaşık %17 azalmaya sebep olmaktadır. Yani bu santrallerin yerine fosil yakıtlı santrallerden elektrik elde edilseydi her yıl 1.2 Milyar ton karbon atmosfere verilecekti.
Nükleer enerjinin güvenirliği Nükleer enerjinin kullanılmaya başlamasından bugüne kadar birçok nükleer kaza meydana gelmiştir. 1979 yılında, ABD’de gerçekleşen Three Mile Island Kazası’nda, kısmi reaktör koru (kalbi) erimesine karşın, reaktör binası boşaltılarak, koruyucu kabuğun kapısı dışarıdan kapatılmıştır. Bu sayede, çevreye yayılacak radyasyon reaktör binasında tutulmuştur. Bu kazada, herhangi bir can kaybı yaşanmamış olup insan sağlığını olumsuz etkilemeyecek oranda da bir radyasyon çevreye verilmiştir. Nükleer enerjiyi savunanlar, küresel ısınmadan dünyayı kurtarmanın en temiz yolunun nükleer santraller olduğunu ileri sürmektedirler. Fosil yakıtların çevreye daha çok zarar verdiğini, küresel ısınma, asit yağmurları ve ozon tabakasının delinmesine yol açtığını ileri sürüyorlar
Nükleer Güç Santrallerinin Radyasyon Etkisi Nükleer santrallerden alacağımız radyasyon doğal radyasyona göre çok daha küçüktür. Nükleer santral yakınında yaşayan bir kişinin alacağı radyasyon miktarı, doğadan kaynaklanan radyasyon miktarının 1/300 (üçyüzde biri) kadardır. Radyasyon Kaynağı Miktarı Süre Karşılaştırma Pilot ve Uçuş Personeli 9 miliSv Bir yılda 180 katı Bilgisayarlı Tomografi 1,1 miliSv Tek seferde 55 katı Günde 1 paket sigara içme 0,2 miliSv 4 katı Göğüs Röntgeni 0,06 miliSv Aynı Nükleer Santral Çevresi <0,05 miliSv
Hangisi Daha Ucuz? Toplam maliyete bakıldığında elektrik üretiminin en kolay ve ucuz yolu fosil yakıtla çalışan elektrik santrallerini kullanmaktır. Bunlar içinde de en ucuzu kömürdür. Doğalgaz ise nispeten daha pahalıya mal olur. Nükleer santrallerde üretilen elektriğin maliyeti ise santralden santrale büyük farklılıklar göstermekle birlikte genellikle fosil yakıtla çalışan santrallerden daha yüksektir. En pahalı elektrik kaynağı ise güneş, rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarıdır. Nükleer santrallerin sadece işletme maliyetine bakıldığında diğerlerine göre çok ucuza elektrik ürettiği iddia edilebilir ancak nükleer santrallerin kurulum maliyetleri çok yüksektir ve belirli bir kullanım ömrü vardır. Bu yüzden maliyet hesabı yapılırken amortisman (kurulum maliyetinin toplam kullanım ömrüne yayılmış hali) ve faiz giderleri (kurulum için harcanan paranın kazandırabileceği faizden kaybın maliyeti veya kurulum için alınan kredilere ödenen faiz) de hesaba katılmalıdır. Ne var ki, elektrik üretiminde ve santrallerin ekonomik yönden değerlendirilmesinde tek kriter maliyet değildir. Elektrik üretimi ülke güvenliğini ve ekonomisini doğrudan etkileyen bir konudur. Bu yüzden nükleer santrallerin diğer santrallere göre farklı avantajları doğmaktadır.
Öncelikle şu sorunun cevabını bulmalıyız neden doğalgaz, kömür vb Öncelikle şu sorunun cevabını bulmalıyız neden doğalgaz, kömür vb. değil de nükleer kaynaklar? Bu tabloya göre; Akkuyu NGS, tam kapasiteyle çalışır durumda %5 faiz oranı altında doğal gaz santralinden her yıl yaklaşık 1 milyar dolar, kömür santralinden 100 milyon dolar daha ucuzken %10 faiz oranı altında ise bu santrallerden yaklaşık 300 milyon dolar daha pahalıdır. Bu noktada ise faiz oranlarının, nükleer enerjinin üretim maliyetini ne ölçüde etkilediği gözlemlenebilir. Öte yandan 2010 yılı verilerine göre %46,2’si doğalgaz santralleriyle karşılanmaktadır. Bunun için de uzun yıllardır Rusya’dan doğalgaz ithali yapılmaktadır. T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na göre sadece Akkuyu NGS’de üretilecek elektrik enerjisini doğalgaz santralinden elde etmek için yıllık yaklaşık 6,5 milyar TL kadar doğalgaz ithal etmek gerekiyor. 6 senede doğalgaza ödenecek para ile de Akkuyu’da 4 ünite nükleer santral kurulabilmektedir.
Kurulum maliyetinin dışında, hidroelektrik santralleri hariç ana enerji kaynaklarının yakıt fiyatları göz önünde bulundurulduğunda ise aşağıdaki tablo ortaya çıkmaktadır.
Nükleer Santral Tesis Bedeli $/kW Nükleer Santral Tesis Bedeli $/kW* (Tesis dönemi faizleri hariç - Overnight Capital Cost) 1200 $/kW 1500 $/kW 1800 $/kW I. Ünite: Tek ünitelik santral ihale edilirse elektrik üretim malliyetleri Tesis süresi 7 yıl, Santral Ömrü 40 yıl 5.3 Cent/kWh 6.2 Cent/kWh 7.1 Cent/kWh Tesis süresi 5 yıl, Santral ömrü 60 yıl 4.3 Cent/kWh 5.0 Cent/kWh 5.8 Cent/kWh Aynı santral tipinden 8 Ünite birlikte planlanıp peş peşe yapılırsa elektrik üretim maliyetleri 4.2 Cent/kWh 4.9 Cent/kWh 3.4 Cent/kWh 3.0 Cent/kWh Yukarıdaki tablodan görüleceği üzere aynı sahada peş peşe aynı dizayn ve tipe sahip ünitelerin aynı firmadan alınarak kurulması nükleer yatırımda ana yatırım tasarruf kalemi olup santral imalatçıdan daha ucuza alınmakta ve santral ortak tesislerinin yatırım maliyeti düşmektedir.
Nükleer santral sökülmesi teknolojisi mevcut mudur ve maliyeti nedir ? Nükleer santraller da dahil olmak üzere nükleer tesislerin sökülmesi ve yeşil alana dönüştürülmesi için gerekli teknoloji vardır ve bazı ülkelerde sökme uygulamaları yapılmaktadır. Örneğin ABD'de 860 MWe gücündeki Meine Yankee 1996 yılında kapatılmış, 2004 yılında kullanılmış yakıt depolama dışında koruma binası yıkılmıştır.Almanya'da kurulu bulunan standart bir nükleer santralın (1200 MW e ) işletmeden alınması, sökülmesi ve yeşil alana dönüştürülmesinin maliyetinin 400 Milyon Euro olacağı tahmin edilmektedir ve bu rakam santralın ilk yatırım maliyetinin yaklaşık %20'sine karşılık gelmektedir. Fransa'da da benzer şekilde tesis sökme maliyet hesaplamaları yapılmaktadır ve 900 MW e gücündeki bir nükleer santralın işletmeden alma+sökme maliyetinin 210 Milyon Euro olacağı tahmin edilmektedir ve bu rakamın ilk yatırım maliyeti içindeki payı %15 kadardır. Nükleer santrallerin elektrik üretim maliyetleri içine santralin söküm süreci içinde yapılacak tahmini harcamalarda katılarak zamanı geldiğinde kullanılmak üzere bir fon oluşturulmaktadır. Örneğin ABD'de nükleer elektrik üreticileri bu fon için 0.1-0.2 cent/kWh biriktirmekte ve bu fonu düzenli olarak Nükleer Düzenleyici Komisyona bildirmektedirler.
Doğalgaz ve nükleerin üretim maliyetlerinin kıyaslanması Nükleer santrallerin toplam maliyeti içerisinde ilk yatırım harcamalarının payı yüksektir. Ancak , işletme ve yakıt giderlerinin payı ise doğalgaz santrallerine göre düşüktür. Bu durumda, yakıt giderinde gerçekleşecek ani büyük değişiklikler nükleer santralden üretilen elektriğin birim maliyetine çok az yansımaktadır. Doğalgaz santralinde ise yakıt giderindeki en küçük bir değişim bile elektrik maliyetini çok fazla arttırabilmektedir .
Daha az yakıt daha az atık demek! 10 gr uranyumun ürettiği enerji ancak 1 ton kömür yakarak elde edilebilmektedir .
Yıllık yakıt maliyeti doğalgaza göre 10 kat azdır
NÜKLEER ENERJİ ÜRETİMİ Mİ, NÜKLEER MACERA MI? Sonuç Ülkemizin enerji ihtiyacı her geçen gün artmaktadır. Bu gerçek karşısında enerji kaynaklarının doğru bir biçimde değerlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. NÜKLEER ENERJİ ÜRETİMİ Mİ, NÜKLEER MACERA MI? SEÇİM SİZİN..
KAYNAKÇA https://www.nei.org http://www.nuclear-power.net/ https://whatisnuclear.com http://www.ttb.org.tr/kutuphane/cernobil_06.pdf http://www.greenpeace.org/turkey/tr/news/27nci-yilinda-cernobil-nukleer-felaketi-250413 http://www.taek.gov.tr www.risoe.dk/rispubl/nuk/nukartikler/pdfartikler/chernobyl.pdf http://nepud.enerji.gov.tr http://www.nuclearpowerplantssummit.com/tr/