DÜZCE ÜNİVERSİTESİ İŞLETME BÖLÜMÜ TEZSİZ YÜKSEK LİSANS Yrd. Doc. İstemi ÇÖMLEKCİ YENİ FİNANSAL TEKNİKLER / MENKULLEŞTİRME Mehmet UZUN & CELAL ERKUBİLAY
MENKULLEŞTİRME NEDİR ? Menkul kıymet kısaca gelir getiren bir kıymetli evrakı ifade eder. Örneğin; hisse senedi, tahvil, bono, v.b. Menkul kıymetleştirme ise en basit anlamıyla varlıkların (aktiflerin) menkul kıymet haline getirilmesini ifade eder. Yani bir varlığın kıymetli bir evrak tarafından temsil edilmesi durumu söz konusudur. Fakat burada kastedilen bir dönüşüm değil, varlığın temsil ettiği alacak haklarının ihraç edilen menkul kıymete dayanak oluşturması ve bundan gelir sağlanmasıdır.
Firmalar (şirketler) faaliyetlerini gerçekleştirmek üzere sürekli bir biçimde alacaklara ve borçlara sahiptirler. Sahip olunan alacakların likiditesi vade yapılarına göre değişir. Bu alacaklar vadeleri gelene kadar tahsil olunmayı bekler. Dolayısıyla firmalar için bir nevi nakit kaybı oluştururlar. Ticari alacaklara likidite kazandırma, başka bir ifade ile firmalara belirli bir süre nakit akışı sağlamayan ticari alacakların menkul kıymet haline getirilip satılması, (menkulkıymetleştirme) uygulamalarının temelini oluşturur. GENİŞ ANLAMDA MENKULLEŞTİRME NEDİR ?
Bu süreç, özellikle finansman kuruluşlarının (bankalar, diğer finans kuruluşları) likit olmayan varlıklarını (ikametgah amaçlı ipotekler, otomobil kredileri, kredi kartı alacakları ve kira ödemeleri vb.) bir havuzda toplayarak menkul kıymete dönüştürmesi süreci olarak tanımlanabilir. Bu sürecin sonucunda ihraç edilen menkul kıymetler “varlığa dayalı menkul kıymetler” olarak adlandırılmaktadır.
Bir tahvil ya da finansman bonosu gibi sahibine anapara ve bu anaparanın faizinden oluşan bir getiri sağlayan varlığa dayalı menkul kıymetler; geri ödemede kullanılan kaynaklar, yatırım ve finansman riskleri bakımından klasik bir tahvil ve finansman bonosuna göre farklılıklar taşımaktadır. Tahvil gibi klasik menkul kıymetler, fon ihtiyacı bulunan şirketin kendisi tarafından ihraç edilmektedir. İhraç eden (ihraçcı) şirketin bilançosunun pasifinde bir yükümlülük olarak yer almaktadır. Şirket, mali yönden zor duruma düştüğünde tahvil sahiplerinin yatırdıkları paraları geri almaları zorlaşabilir veya gecikebilir.
Menkul kıymetleştirmede ise, şirketin sahip olduğu alacaklar o şirketin varlıklarının dışına çıkarılarak geri ödemesi söz konusu alacaklardan elde edilecek nakit akımları ile bir menkul kıymet ihraç edilir. Bu işlemin temel amacı; alacakları, alacakların sahibi olan şirketin mali yapısı ve faaliyetleri ile ilgili doğabilecek tüm risklerden izole ederek, sadece varlığa dayalı menkul kıymetlerin geri ödemesine tahsis etmektir.
Böylelikle varlığa dayalı menkul kıymetler, fona ihtiyaç duyan “kaynak şirket (originator)” tarafından değil, sadece alacaklara güvence oluşturabilmek amacıyla devreye giren bir “özel amaçlı kurum (special purpose entity)” tarafından ihraç edilir. Yani, kaynak şirketin parasal veya mali yönden zor duruma düşmesi ya da iflası durumunda alacaklardan elde edilen nakit akımları ile menkul kıymet sahiplerine ödemeler devam eder, kaynak şirket alacaklar üzerinde herhangi bir hak iddia edemez.
Varlığa dayalı menkul kıymetlere yatırım yapanlar, tahvil veya hisse senedinde olduğu gibi bir şirketin mali yapısına ve performansına göre değil, menkul kıymetleştirilen alacakların güvenilirliğine göre yatırım kararlarını vereceklerdir. MENKUL KIYMETLERDE RİSK DURUMU
İlk menkulleştirme uygulamaları, 1970’li yıllarda Amerika Birleşik Devletin de konut ipotek piyasasında gerçekleştirilmiştir. ABD’nin ardından başta İngiltere olmak üzere Almanya, Kanada, Japonya ve Avusturalya ve daha sonra Latin Amerika ülkelerinde uygulanmaya başlanılmıştır. TARİHSEL SÜREÇ
MENKULLEŞTİRMEYE KONU OLAN FINANSAL VARLIKLAR Menkul Kıymetleştirilecek Varlıklar Sabit ve Değişken Faizli İpoteklerOtomobil KredileriKredi Kartı Alacakları Leasing Sözleşmelerinden Doğan Alacaklar Ticari Gayrimenkul KredileriFactoring Alacakları Küçük İşletme KredileriMobil Konut Kredileri Francsihing Ödemeleri Az Gelişmiş Ülkelere Verilen Krediler Nominal Değerinden Düşük Fiyata Satılan Hisse Senetleri (Junk Bonds) Öğrenci Kredileri Sağlık KredileriUçak Kira SözleşmeleriAraba Satış Senetleri
Menkul Kıymetleştirme, nakit akıma dayalı bir finansman tekniği olduğu için, menkul kıymetleştirilecek varlığın mutlaka varlığa dayalı menkul kıymetin geri ödenmesinde kullanılacak bir nakit akımı oluşturması gerekmektedir. Bu nedenle menkul kıymetleştirmeye konu varlık esas olarak, gelecekte bir nakit akımı oluşturacak potansiyele sahip alacak haklarıdır. Buna en ilginç örnek ABD ‘de ünlü müzisyen David Bowie’nin gelecekteki albüm satışlarından elde edilecek alacakların menkul kıymetleştirilmesi suretiyle on yıl vadeli varlığa dayalı menkul kıymet ihraç etmesidir. Ayrıca, 2006 yılında İngiliz Futbol Kulübü Arsenal gişe ve satış gelirlerini menkul kıymetleştirmiştir. Diğer taraftan Vodafone Japonya, 12 milyar dolarlık işlem hacmiyle 2007 yılı itibariyle en büyük varlık menkul kıymetleştirilmesini gerçekleştirmiştir.
MENKULLEŞTİRİLECEK VARLIKLARDA ARANAN BAZI ÖZELLİKLER Alacakların vadesi homojen olmalıdır. Taksitler halinde geri ödeme olmalıdır. Borçların kredi değerliliği kolayca saptanabilmeli ve geri ödememe riski düşük olmalıdır. Alacak portföyü geniş olmalıdır. Alacakların vadeli ile menkul kıymetlerin vadesi arasındaki zaman farkı çok olmamalıdır.
MENKULLEŞTİRME SÜRECİ KAYNAK KURULUŞ ÖZEL AMAÇLI KURUM KREDİ ZENGİNLEŞTİRİCİ DERECELENDİRME ŞİRKETİ YATIRIM BANKASI YATIRIMCILAR BORÇLU
MENKULLEŞTİRMENİN YARARLARI Menkulleştirme kaynak maliyetini düşürerek, diğer alternatifler ile kıyaslandığında nispeten daha ucuz fon sağlayabilir. Özellikle aktiflerin çoğunluğu alacaklardan oluşan firmalar için alacakların vadeden önce paraya çevrilmesini sağlayarak likiditeyi arttırır. Bankalar ve finansal kurumlar için bilanço dışı menkulleştirmenin sermaye yeterliliğini arttırıcı bir etki söz konusudur. Menkulleştirme, işletmelerin fon yönetiminde serbestlik sağlar. Nakit giriş ve çıkışları arasında uyum sağlar
MENKULLEŞTİRMENİN SAKINCALARI Yatırımcıların dayanağını oluşturan, varlıklara ilişkin ödemelerin, borçlular tarafından yapılmaması veya geç yapılması riski (Kredi Riski) Kaynak kuruluş’un açmış olduğu kredilere ilişkin analizleri, bu kredilerin satacağı düşüncesi ile yeterli seviyede yapmaması Ahlaki risk Kaynak kuruluş’un düşük riskli kredileri kendi portföyünde tutup, yüksek riskli kredileri satması, ters seçim riski Verilen Kredileri ilişkin ödemelerin belirlenen süreden önce yapılması sonucu oluşan ve menkul kıymet getirisini azaltan erken ödeme riski
TÜRKİYE’DE MENKULLEŞME Türkiye ‘de menkulleştirme ile ilgili olarak ilk yasal düzenlemeler 1992 yılında yayımlanan 3794 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 13/A maddesine dayanak teşkil edilerek çıkartılmıştır. Türkiye’de VDMK, bankalar tarafından benimsenmiş ve kullanılmış bir tekniktir. Çünkü 1992 yılındaki ilk düzenlemede, VDMK mevduatın aksine, munzam karşılık ve disponilite gibi yükümlülükleri tabi tutulmamıştır. Bunun sonucu olarak düşük maliyetli olması nedeni ile bankalar tarafından rağbet görmüştür. Ancak, 1994 yılında rezerv gerekliliklerine tabi tutulması, ihraçları olumsuz yönde etkilemiştir. VDMK Sermaya Piyasası Kurumunun denetiminde işlemlerini gerçekleştirmektedir.
TEŞEKKÜR EDERİM