1
İ ki ya da daha fazla atom arasında elektron alış verişi veya elektronların ortak kullanılmasıyla oluşan ba ğ lar kimyasal ba ğ lardır. Bir kimyasal ba ğ oluşurken ısı açı ğ a çıkar. Oluşan bu ba ğ ın kırılması için de aynı miktar enerji gerekir. Bu enerjiye kimyasal ba ğ enerjisi denir. 2
Bir moleküldeki ba ğ enerjisinin toplamı ne kadar büyükse molekül o kadar kararlıdır. Kimyasal ba ğ lar iki gruba ayrılarak incelenecektir: 1– MOLEKÜL İ Ç İ BA Ğ LAR 2– MOLEKÜLLER ARASI BA Ğ LAR (KATI, SIVI VE GAZLARDA BA Ğ LAR) 3
A– İ YON İ K BA Ğ : İ yonik ba ğ anyonlarla katyonlar arasında meydana gelir. Genelde metal atomu son yörünge elektronlarını vererek katyon, bunu alan ametal atomu da anyon oluşturur. Bu iyonlar bir kristal yapı oluşturmak üzere elektriksel çekim kuvveti ile birbirlerini çekerler. Bu etkileşimden iyonik ba ğ oluşur. 4
İ yonik bileşikler kristal yapıda bulunurlar. İ yonik bileşikler katı hâlde elektrik akımını iletmezler. Sulu çözeltileri ve sıvı hâlleri, elektrik akımını iletir. Kristalleri saydamdır. Aktif bir metal ile aktif bir ametal arasında oluşan bileşik kuvvetli iyonik karakter gösterir. 5
En kararlı iyonik bileşikler iyonlaşma enerjisi düşük element ile, elektron ilgisi yüksek elementler arasında oluşur. 6
B– KOVALENT BA Ğ : Kovalent ba ğ, elektron çiftinin atomlar arasında ortaklaşa kullanılmasıyla oluşur. Burada ortaklaşa kullanılan elektronlarla, pozitif atom çekirdekleri arasındaki çekme kuvveti etkisiyle ba ğ oluşur. Ametal atomunun son yörüngesinde kaç tane yarı dolu orbital varsa o kadar kovalent ba ğ oluşturur. Bazen de atomun son yörüngesinde ortaklanmamış olan elektronlar uyarılarak yarı dolu orbitaller oluşturulur ve atom daha fazla ba ğ yapabilecek hâle gelir. 7
APOLAR KOVALENT BA Ğ Aynı cins ametal atomları arasında olan kovalent ba ğ lardır. Bu ba ğ larda yük da ğ ılımı simetrik oldu ğ u için kutupsuzdur. Örnek olarak iki hidrojen atomu arasında oluşan ba ğ ı inceleyelim: Her bir hidrojen atomu 1s orbitalinde 1 elektrona sahiptir. Bu birer elektronun ortaklaşa kullanılmasıyla hidrojen atomları arasında bir ba ğ meydana gelir. Oluşan molekül H 2 molekülüdür. 8
Hidrojen molekülü; H..H veya H–H şeklinde gösterilir. Birincisi elektron nokta yapısı (Lewis yapısı), ikincisi ise açık formüldür. Molekül şekli do ğ rusaldır. Moleküldeki H atomlarının elektronları çekme yetenekleri aynı oldu ğ undan molekül apolar olur. O 2, F 2, Cl 2, Br 2, I 2 ve N 2 moleküllerinde de apolar kovalent ba ğ vardır. 9
POLAR KOVALENT BA Ğ Farklı cinste ametal atomları arasında oluşan kovalent ba ğ lardır. Bu tür ba ğ larda elektron yük yo ğ unlu ğ u elektron severli ğ i fazla olan atoma daha yakın oldu ğ undan ba ğ da kutuplaşma meydana gelir. İ ki ametal atomu arasında kovalent ba ğ varsa, bu iki atomun elektron çekme yetenekleri arasındaki fark ne kadar büyükse, ba ğ da o kadar polar olur. 10
HF, HCI, CO, NO molekülleri arasındaki kovalent ba ğ lar polardır. Örnek olarak HF molekülündeki ba ğ ı inceleyelim: Florun 2 p’deki yarı dolu orbitali ile hidrojenin 1 s’deki yarı dolu orbitali arasında bir kovalent ba ğ oluşur. Florun elektron severli ğ i hidrojenden fazla oldu ğ undan ortaklaşa kullanılan elektronları kendisine daha fazla çekece ğ inden kısmi negatif yükle, hidrojen de kısmi pozitif yükle yüklenir. 11
Ba ğ da kutuplanma meydana gelir. Oluşan HF bileşi ğ idir. H..F elektron nokta yapısıdır. Açık formül H–F şeklinde gösterilir. Molekül do ğ rusaldır. 12
13
14
Atom içinde, her şey zıddıyla dengelenmiştir: a) Protonların birbirini itmesi nükleer kuvvetle (ba ğ lanma enerjisi) dengelenmiştir. b) Elektronların birbirini itmesi zıt spinli dönüşle dengelenmiştir. c) Protonla elektronun birbirini çekmesi merkezkaç kuvvetiyle dengelenmiştir. 15
Atomun yapısında eşit sayıda proton (+) ve elektron (–) olmasıyla denge sa ğ lanmıştır. Proton ile elektron birbirini çeker. Elektrondaki merkezkaç kuvveti bu çekimi zıt yönde dengeler. Elektronlar, atom çekirde ğ i etrafında ikişerli dolanırlar. Biri saat yönünde, di ğ eri ise saat yönünün tersi yönde döner. Böylece elektronlar da, kendi aralarında eşlenmiştir. 16
Kâinatın herhangi bir noktasında bir partikül yaratılınca onunla birlikte zıt ikizi de meydana gelir. Elektronun zıt ikizi pozitron, protonun zıt ikizi anti proton, nötronun zıt ikizi anti nötron, nötrinonun zıt ikizi anti nötrinodur. Proton ve nötronun meydana geldi ğ i kuark adı verilen partiküller de çiftler hâlindedir: Yukarı kuark–aşa ğ ı kuark, üst kuark–alt kuark, tuhaf kuark–tılsım kuark. 17
Bildi ğ imiz atoma karşılık olarak; çekirde ğ i negatif, elektronu pozitif olan atomlar da vardır. Bu atomlardan oluşan madde; maddenin zıt eşi veya anti madde olarak adlandırılır. Anti madde bazı yıldız sistemlerinde bulunmaktadır. Elektri ğ in de pozitif ve negatif olmak üzere iki cinsi vardır. 18
Gezegenler arasında da kütleyle do ğ ru orantılı, aradaki uzaklı ğ ın karesiyle ters orantılı olan Newton çekimi veya Newton kanunu olarak adlandırılan çekim vardır. 19
20
A ğ acın mahiyetinde olmayan bir şey, esaslı bir surette meyvesinde bulunmaz. Evren (kâinat) a ğ aca benzetilirse meyvesi insan olur. İ nsan meyvesindeki ciddi aşk gösterir ki; evren a ğ acında –fakat başka başka şekillerde– hakiki aşk ve muhabbet bulunur. 21
Evrenin sinesindeki şu hakiki muhabbet ve aşk, çekim kuvveti adıyla karşımıza çıkar. Evren a ğ acı mikro, normo ve makro âlemden oluşur. Mikro âlemdeki çekim kuvvetinin bir kısmına kimyasal ba ğ adını veriyoruz. Mikro âlemde bir de proton ile nötron arasındaki çekim vardır. 22
Mikro âlemdeki varlıklarda çok suretlerde tezahür eden kimyasal ba ğ adını verdi ğ imiz çekimler ile normo ve makro âlemdeki di ğ er incizaplar, cezbeler, cazibeler; uyanık olan akıl ve kalplere insaniyete layık bir surette yükselmeyi, hakiki insan olmayı gösterir. Gezegenler arasında da kütleyle do ğ ru orantılı, aradaki uzaklı ğ ın karesiyle ters orantılı olan Newton çekimi veya Newton kanunu olarak adlandırılan çekim vardır. 23