Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Yükseklik uzay ve dalma fizyolojisi

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Yükseklik uzay ve dalma fizyolojisi"— Sunum transkripti:

1 Yükseklik uzay ve dalma fizyolojisi
Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

2 OKSİJEN EKSİKLİĞİ • Hücrelerin yaşamlarını sürdüre bilmeleri için yeterli oksijenle beslenmeleri gerekir. Dolaşım sisteminde herhangi bir nedenle ortaya çıkabilecek yetersizlikler hücrelerde yeni fizyolojik düzenlemeleri zorunlu kılmaktadır. Hücrelere yeterli oksijen gitmemesi durumuna hipoksi hiç oksijen gitmemesi durumuna da anoksi denmektedir. , Hipoksiyi oluşturan nedenler • 1- hipoksik hipoksi • 2- anemik hipoksi • 3- histotostik hipoksi • 4- İskemik hipoksi Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

3 HİPOKSİK HİPOKSİ Kanın oksijenle disasosiye olmasının yetersiz kaldığı bir hipoksi çeşididir. Solunan havada yada akciğer alveollerinde oksijen parsiyel basıncının (PO2) düşmesi, oksijenin alveollerden kana difüzyonunun engellenmesi durumunda ortaya çıkar. Sebepleri : a- Dış ortamdaki PO2 düşüklüğü (yüksek rakım) b-Yavaşlayan veya tamamen duran solunum faaliyetleri solunum merkezinin felç (paralize) olması, toraksın (göğüs kafesinin) yüksek basınca maruz kalması. c- Alveol ventilasyonun azalması. Solunum yollarına su ve benzeri yabancı cisimlerin kaçması. Ölü boşluğun büyümesi. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

4 ANEMİK HİPOKSİA Hemoglobin (Hb) eksikliği nedeniyle dokulara taşınan oksijen miktarının azalmasıdır. Normal olarak kişilerde ortalama 100 ml. Arteryel kanda 15gr. Hemoglobin bulunur. Herhangi bir nedenle bu oranın düşmesi dokulara iletilen oksijen miktarının azalmasına neden olmakta , buda performansı olumsuz yönde etkilemektedir. Anemik hipoksi özellikle egzersiz gibi aktivite artışlarında belirginleşir. Normal istirahat durumlarında önemsizdir. Anemik hipoksi oluşumunun nedenleri a- Kan kaybı , eritrosit azalması durumlarında b- Eritrosit yapımının azalması durumunda (kemik iliği harabiyeti , B12 vitaminin eksikliği) c- Eritrosit yıkımının artması durumunda d- Yeterli eritrosit sayısına rağmen Hb eksikliği durumunda (hipokrom anemi) e-Kapiller kan akımının azalması (Fe ekisikliğianemisi) Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

5 HİSTOTOKSİK HİPOKSİ Toksik etkenlerle hücre oksidasyon mekanizmasının bozulması nedeniyle, dokuların arteryel kanda normal oranlarda bulunan oksijeni kullanamaması durumunda ortaya çıkar. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

6 STAGNANT HİPOKSİ Sirkülasyon bozukluğu nedeniyle vücudun herhangi bir bölgesine giden kan akımının azalmasıyla oluşur. Kan dolaşımındaki durgunluk nedeniyle ortayaçıkar. Nedenleri: a- Kalp yetmezliği b- Venöz dönüş azalmasında c- Şok durumunda d- Lokal kan akımı bozuklukları , genel tansiyon düşüklükleri , damar daralması , tıkanması Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

7 YÜKSEKLİK FİZYOLOJİSİ
1000m. ve üzeri genel olarak yükselti olarak kabul edilir. Yükseğe çıkıldıkça barometrik basınçla birlikte oksijen parsiyel basıncı (PO2) da düşer. Özellikle metreden sonraki yüksekliklerde, düşük PO2 nedeniyle alveollerde oksijenin disasosiyasyonu güçleşmekte bu nedenle fizyolojik olarak bir zorlama ortaya çıkmaktadır. Ayrıca her 1000m de sıcaklık ortalama olarak 2 C düşmekte , ortamda rüzgarda varsa bu sıcaklık düşüşüdaha da hızlanmaktadır. Özellikle 3000 metreden sonra hipotermi sorunu büyür ve önlem alınması gerekir. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

8 Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

9 AKLİMATİZASYON Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

10 Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

11 YÜKSEKLİK ANTRENMANI Genel olarak yükseltide kalınan süreye , yapılan
antrenman şiddetine bazı bireysel özelliklere bağlı olmakla birlikte 2700m yükseltilerde en az iki hafta optimum 27 gün kalınmalıdır. Bununla birlikte yükseklik antrenmanının aerobik enerji gerektiren dayanıklılık sporlarında yararlı olabileceği ispatlanmıştır. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

12 YÜKSEKLİK ANTRENMANI Yükseltide meydana gelen aklimatizasyonu takiben deniz seviyesine inildiğinde organizmada oluşan reaklimatizasyon (yeniden uyum) süresini spor hekimleri gün olarak saptamışlardır. Futbol kulüpleri arasında özellikle sezon başı çalışmalarında yükseklik antrenmanı yaptıkları gözlenmektedir. Ancak yükseltide kalış sürelerinin fizyolojik değişiklikleri yaratacak uzunlukta olmaması yapılan antrenmanların kapsam ve kalitesinin yetersiz kalması nedeniyle bu tür çalışmalar daha çok psikolojik yönden yararlı olabilmektedir. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

13 SU ALTI (DALMA) FİZYOLOJİSİ
Suya dalan bir kimse hem suyun hem de su üzerinde kalan atmosfer basıncının baskısı altında kalmaktadır. Su yüzeyinde basınç 1 atmosferdir. Derinlere inildikçe her 10m de 1 atmosfer basınç artışı olur. Diğer bir değişle yaklaşık 30m derinlikte 4 atmosferlik bir basınç vardır. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

14 Boyle yasasına göre Basınçla hacim arasında ters bir orantı mevcuttur ,basınç iki kat arttığında hacim yarıya düşmektedir. Örneğin yüzeyde 6 litrelik akciğer total kapasitesine sahip bir şahsın akciğer kapasitesi 10m de (2 atmosfer basınçta) 3 litreye , 20m ise (3 atmosfer basınçta) 2 litreye düşmektedir. 30m den daha derinlere inmek tehlikelidir. Çünkü kemik yapılar özellikle göğüs kafesi dış su basıncına direnç gösterirken içteki hava basıncı aynı kalacak , kan basıncının artması nedeniyle kan, damar dışına sızacak , akciğerde ödem ve kanamaya yol açabilecektir. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

15 Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

16 Derinlere inildikçe solunum kaslarının gücü su basıncını aşmaya yetmediğinden solunan havanın basınçlı olması gerekir. Bu nedenle yeteri kadar uzun bir boru yada snorkel aracılığıyla suyun altında kalıp nefes alıp verebilmek olası değildir. Bu amaçla SCUBA (self- ontained underwater breathing apparatus) adı verilen tüp sistemleri geliştirilmiştir. SCUBA sisteminde dipteki su basıncını yenebilecek güçte basınçlı hava gerektirmektedir. Örneğin 20m derinlikte 3 atmosferlik bir basınçlı (3 x 760 = 2280mmHg) hava gerekir. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

17 Derinliklere inerken veya çıkarken belli prensiplere uyulması gerekmektedir, aksi takdirde hava embolisi , akciğerleri kollobs olması , dekompresyon (vurgun) vb.. patolojiler oluşabilmektedir. Dekompresyon derinliklerde kanda erimiş olarak bulunan nitrojenin kurallara uyulmaksızın ani yüzeye çıkılması durumlarında hacmin genişlemesi nedeniyle venöz ve arteryel kan damarlarının tıkanması nedeniyle oluşur. Belirtileri baş ağrısı sersemlik bilinç kaybı , kaslarda uyuşma , felç ve ölümdür. Tedavi için kişi yeniden aynı derinlik seviyelerine indirilerek uygun basınç koşullarında bekletilerek yavaş yavaş yüzeye çıkartılır. Yada vurgun yiyen şahıs rekomprasyon (basınç) odasında tutularak hacmi genişleyen nitrojen kabarcıklarının yeniden erimiş nitrojen duruma geçmesi sağlanır Bu sayede tıkanan Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

18 ŞNORKEL Snorkel denilen bir boru yardımıyla yüzeydeki havanın solunması yöntemi soluk borusunun uzamasını , dolayısıyla ‘ölü boşluk’ hacmini arttırmaktadır. Buda CO2 Birikimine neden olmaktadır. Bu nedenle ara sıra kuvvetli nefes verme (inspirasyonla) ile ölü boşluktaki hava dışarı atılıp oksijenle zengin atmosfer havası solunmaya çalışılmalıdır. Su soğukluğu derinliklere inildikçe artar , bu nedenle vücut ısısı düşer , kalbin atım sayısı düşer , bradikardi oluşur. Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

19 Ayrıca derinlerde orta kulak basıncı dengelemesi kulak zarında çökme ve yırtılmalar görüle bilir. Hiperventilasyonla suda kalış süresini arttırmak olasıdır. Hızlı nefes alıp vermekle CO2 atılımı artar. Solunumsal alkoloz oluşur. Su altında CO2 yavaş yükselmesi ve O2 azalması nedeniyle solunum merkezinin uyarılması gecikir. Buda bilinç kaybı nedeniyle boğulmalara yol açabileceğinden denenmemelidir Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

20 NEFES TUTMA İLE DALMA 10 m kolay 20-30 m deneyimli 100 m rekor
Artan Pco2 Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

21 SCUBA İLE DALMA HAVA EMBOLİSİ
Suya dalan kişi, nefesini tutarak ve aniden yüzeye çıkarsa görülür. O nedenle tüple dalan kişi derinde soluduğu havayı yukarı çıkarken dışarı vermelidir. İniş sırasında akciğerler basınç nedeniyle büzüşür (rezidüel hacme kadar). Denizin derinliğindeki basıncın etkisiyle, alveollerde sıkışmış halde bulunan hava, yüzeye birden bire çıkıldığında, basıncın da birden bire azalmasıyla genleşir. Birden bire genleşen bu hava, akciğer dokusunda yırtılmalara neden olur Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

22 Yırtılan akciğer dokusundan çıkan hava
Plevra boşluğuna geçtiğinde, Pnömotoraksa Mediastinuma geçtiğinde, Pnömomediastinuma Kan dolaşımına karıştığında, damar içinde kabarcıklar oluşturarak Hava Embolisine Pulmoner dolaşımdan aracılığıyla beyne ulaşarak herhangi bir damarı tıkadığında beyin embolisine, neden olur, bunlara bağlı belirti ve bulgular ortaya çıkar Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

23 Dekompresyon Hastalığı-Vurgun
+ 30 m dak •Kanda erimiş N artışı •Ani basınç azalması–hava embolileri •Belirtiler: •Kol ve bacaklarda ağrı •Solunum güçlüğü, pulmoner ödem Şuur kaybı Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

24 Derinlik Sarhoşluğu •Azot Narkozu •40m →neşe, boşverme
•50-60m→uyuşukluk, sarhoşluk •65-80m→güç kaybı, çıkmaya isteksizlik •>80m →hareketlerin durması Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

25 HAVACILIK VE UZAY FİZYOLOJİSİ
•“G”etkisi •Negatif G(düşme, aşağıya hızlanma) •Beyin ödemi, psişik bozukluklar, beyin kanamaları, retinal kanamalar, geçici körlük. •Pozitif G(yükselme, yukarıfırlama) •Kalp debisinde düşüş, bayılma, kemik (vertebra) kırıkları… Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR

26 Ağırlıksızlık hastalığı
•Hareket hastalığı •Hidrostatik basınç ve Sıvı dağılımı değişiklikleri •Fiziksel aktivite azlığı •Kemik erimesi Yrd.Doç.Dr.Serkan HAZAR


"Yükseklik uzay ve dalma fizyolojisi" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları