Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

UYGARLIK TARİHİ 8. HAFTA Endüstri Devrimi

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "UYGARLIK TARİHİ 8. HAFTA Endüstri Devrimi"— Sunum transkripti:

1 UYGARLIK TARİHİ 8. HAFTA Endüstri Devrimi
Hazırlayan: Yrd.Doç.Dr. Nurşen Gök Kaynakça: Clive Ponting, Dünya Tarihi, İstanbul, 2011; Chris Harman, Halkların Dünya Tarihi, İstanbul, 2011.

2 Bilim teknik işbirliği
Bilim XVIII. yy.la kadar açık ilerlemeler kaydetmiştir. Ancak bütünü itibariyle daha çok genellemeci teoriktir. Bilime sormayan zanaatkarla işbirliği yapma alışkanlığında değildir. XVIII. yy. sonunda herşey değişir. Bazı endüstri reçeteleri kendiliğinden bilime başvurur. Bilim doğmakta olan endüstriye yüzlerce katkıda bulunur. John Watt ( ) sadece sıradan bir zanaatkar, kendi kendini yetiştirmiş bir kişi değildir, aynı zamanda aklını bilimsel olarak yönlendirmiştir. Mühendilik ve kimya bilgisine sahiptir. Mathew Batton ( ) Mütevazi kökeni var. Yeni zengin. Endüstrici. Pratik zekaya sahip. Watt’ı finanse etmiştir. Kimya tutkunu bilgindir. Çevresinde Watt’ın yanısıra matematikçi ve hekim … ve hekim ve şair Erasmus Darwin vardır. (Büyük Darwin’ Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.422.

3 İngiltere'de Endüstri devrimi
Endüstri Devrimi İngiltere'de (mi) oldu ? Neden? Tartışmalı bir konu

4 Endüstri devrimi karışık bir olgudur. Tek kerede olmamıştır
Endüstri devrimi karışık bir olgudur. Tek kerede olmamıştır. Ağır toplumsal sonuçları olur. Avrupa'yı kemiren ve ona acı çektiren uzun süreli ideolojik ve devrimci mayalanma yaşanmıştır. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s. 416.

5 Önce kilit endüstri doygunluğa ulaşır. İstikrar kazanır. Tavana ulaşır
Önce kilit endüstri doygunluğa ulaşır. İstikrar kazanır. Tavana ulaşır. Birikimine fırsat verdiği rezervler (saklanmış biriktirilmiş şey. Tdk. Sözlüğü) komşu sektöre yansır. Sektörden sektöre süreç devam eder. Ekonomi bütünü itibariyle endüstrileşir.(Ekonomi bütünleşir). Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.426 Biriken Kaynak sürekli diğer alana akıyor…

6 Doygunluğa ulaşan ekonomide endüstrileşme artık birinci amaç değildir
Doygunluğa ulaşan ekonomide endüstrileşme artık birinci amaç değildir. Biriken kaynak enerji nereye kayacaktır. Yanıtlar toplumdan topluma değişir. Bu tercih zamanıdır A-ya güvenlik, refah seçilir. Çabalar dikkatli bir sosyal yaşama yöneltilir. Refah topluma genelleştirilir. Yani tüketim lüks mal ve hizmetlere ulusun çoğunluğu ulaşacaktır.Buz dolabı, ev yaşamını rahatlatan ıvır, zıvır… Avrupada bu tercih zamanı iki dünya savaşı ve dayattığı yeniden yapılanma süreci sonrasında gerçekleşir. Güçlü sosyalist gelenek baskısından kaynaklanan değişikliklerle birlikte. Örneğin Fransada ücretsiz eğitim, sosyal güvenlik alanındaki tıbbi örgütlenmeye kadar bir dizi önlem bu konuda iş görür. “sosyal devlet” B- Yada toplumun-ulusun artan gücü uluslar arası siyasetin tehlikeli düzleminde kullanılır. 1900lerde ABD örneği, 1898 Küba ve filipinler için İspanya ile savaşı. Roswelt. ABD’nin “bir savaşa ihtiyacı olduğu, ona maddi düzlem dışında bir düşünce malzemesi vermek gerektiği” yazdığı düşünülürse hareketin bilinçli olduğu anlaşılır. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.427.

7 Ön endüstri Endüstri devrimine, yani su ve yel değirmenlerinin Avrupa mekanlarında genelleşmelerine tanık olan XII. yy.dan beri XVIII. ve XIX. yy.’a kadar, hiç büyük teknik yenilik oratya çıkmamıştır. Su değirmeni: 5 BG Yel değirmeni: rüzgarın bol olduğu Hollanda ‘da bazan 10 BG geçiyor. Endüstriyel hayat kesintili, yarı hareketsizliğe mahkum Köhne bir ekonomik hayat: düşük tarımsal verim, yetersiz pahalı taşımacılık, yetersiz Pazar, aşırı bol emek gücü.Yerel zanaat günlük ihtiyaçları karşılıyor. Ancak bazı sektörler geniş piyasa için lüks üretim yapıyor. Fransada XVII.yy.da krallık manifaktürü, daha sonra İngilterede pamuk endüstrisi. Dokuma endüstrisi nispi yoğunlaşmaya izin veriyor. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.427.

8 manifaktür İşçilerin usta başıların gözetimi altında aynı binada (yada yakın binalarda) yoğunlaşmaları. Manifaktürlerde çok sayıda işçi istihdam edilir. Her hangi bir işçi hayatı boyunca tek bir iş sadece bunu yapar. Böylece herkes işini iyi ve hızlı yapar. Not: Kafka ve Taylorizm hatırlanacak. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.418.

9 Endüstri devrimi nerelerde…
Endüstri devrimi her yerde aynı anda olmaz. Bütün bölgeler (aynı ülkede de) harekete eşit katılmaz. ABD’nin güneyi 1900’den sonra da nal toplamaktadır. Avrupa’da: Fransa’nın güneybatı ve batısı; İtalya’nın Mezzogiorno’su; Barselona’da endüstri merkezleri dışında İberya yarım adasının tümü, Sovyet Cumhuriyetlerinin tümü (Sovyetler Birliği, Çekoslovakya, Alman Demokratik cumhuriyeti hariç) Balkan yarımadasının geri kalanı ve Türkiye sanayileşmemiştir (1960) Sürülerinin otomobilinden çok olduğu yollardan sonra aniden Polonya tarafından mal edilmiş metolurji kenti Huta harika tesisleriyle karşılaşılır. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.427 (Bugün Polonya metalurjide ileride hala…

10 Endüstri devrimi ve kentlerin görünümü
Kentlerin gelişmesi, tek başına, insani ve maddi kentsel manzaraların aniden değişmelerine yol açmıştır. Balzak’ tan Viktor Hugo’ya kadar bütün gözlemciler bundan kaygı duymuştur. Sefalet, dilencilik, haydutluk, suçluluk, serseri çocuklar, soygunlar, cinayetler, her şey çalışanların dar alanlarda hızla yığılması sonucu artmıştır. Taşralı akını bitmek bilmemektedir. 1847 de Michelet hala şöyle demekte: köylü “kentte her şeyi beğenir, her şeyi ister, becerirse burada kalacaktır. Kır bir kez terk edildi mi bir daha oraya geri dönülmez” Kent toplumu, o sırada ona temas eden, ama onu yerinden kaldırmayan, yaşatmayan bir endüstri tarafından fena halde alt üst edilmişe benzemektedir.Ama bu kentsel sefalet kırlardaki kadar değildir. Ama iş sağladığı zaman hayat koşullarıyla ilgilenmeyen endüstri, emekçi halkın alarm veren görüntüsü herkesin gözü önündedir. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.437.. Steinbeck, Gazap Üzümleri, Fareler ve İnsanlar… Viktor Hügo, Sefiller Honoré de Balzac, İnsanlık Komedisi

11 Endüstri Toplumu karşısında Sosyalizm
XIX yy. Hüzünlü( gündelik hayatın çirkinliği), Darmatik (karışıklık ve savaş dönemleri), Dahiyane (teknik ve bilimsel gelişme) bir yüzyıldır. 20.yy. ( özellikle dünya savaşı sonrası) geliştirilebilir bir yasama, daha fazla insana daha iyi bir kader hazırlama, devrimlere ihtiyacı ortadan kaldırmaya çalışmakla geçecektir. Üç aşamada olur bu A- Devrimci ve idoolojik aşama ( )Napoyonun iktidardan düşmesinden commune kadar. Asıl kopuş 1848 zincirleme devrimleri. B- Örgütlü işçi mücadele safhası 1871 ilkbahar Paris dramından –communden önce- başlar 1914 arası. C-Siyasal devletçi safha daha doğrusu 1929’dan artan refahın yarımıyla den itibaren toplumsal programlar ele alınır. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.437.

12 İdeologlar.. iş sağladığı zaman hayat koşullarıyla ilgilenmeyen endüstri, emekçi halkın alarm veren görüntüsü herkesin gözü önündedir. İlk ideologlar, ilk endüstri denemelerinin kentlerde yerleşik hale gelmeleriyle ve başarıya ulaşmalarıyla, bugünün az gelişmiş ülkeleriyle aynı olan bu görüntüyle, bizzat tanık olmaktadırlar. 1851’den itibaren(fransa) imparatorluk dönemi ( ) işçilerin durumu düzelir. Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.437.

13 ideologlar –reformcular- yeni dil…
arası reformcuların hareketleri siyasal alandan toplumsal alana kayar. Hedef devlet değil toplumdur. Toplumun tedavisi. Yeni program yeni dille gelir: Endüstrici, endüstri toplumu, proletarya, kitle, sosyalizm, sosyalist, kapitalizm, kapitalist, komünizm, komünist kelimeleri ile devrimci ideoloji kendini yeni bir şekilde formüle etmektedir… Fernand Braudel, Uygarlıkların Grameri, İmge Kitabevi yayınları, İstanbul, 2001,s.432.

14 Kelimelerin serüveni…
Endüstri toplumu formülüne August Comte, Herbert Spencer çok kişi sahip çıkar. Proletarya akademi sözlüğüne 1828’de girer. Kitle kelimesi, anahtar kelime haline gelir. (Elias Cannetti, Kitle ve İktidar) Napolyon Bonopart, fakirliğin yok edilmesi” adlı kitabında: 1844: bugün artık kitleler hükmedebilir” demektedir. Stendhal, Kızıl ile kara Bu kitle, fakir sömürülen kentsel işçi kitlesidir.Buradan, o ana egemen olan unsurun sınıf zıtlaşmaları olduğu sonucuna varılmıştır. Marx buna “sınıf mücadeleleri adı verir. Sınıf mücadelesi eski bir olgudur. Geçmişin maddeten gelişmiş toplumlarında mevcuttur. Ancak 19. yy. şiddetli bir bilinçlenmenin meydana geldiği bir yy.dır. Sosyalizm, sosyalist kelimeleri kariyerlerine 30’lu yıllarda başlarlar. Komünizm…kelimeleri de. Ama bu kelime başlangıçta ekonomik ve sosyal eşitlik gibi muğlak bir anlam taşımaktadır. Auguste Blanque (işçi kitlelerinin generali) “komünizm bireyin korunmasıdır” diye yazabilmiştir. Kapitalizm kelimesi 20.yy başında moda olacaktır. 1789’un anıları gücünü kaybetmez. Jakoben, terror, kamu selameti, (demirel’i hatırlayalım) bu kelime ve anılar zihinlerde örnek veya korkunç anılar olarak kalır. Isalhatçıların çoğu için Devrim sihirli bir kelime, yaratıcı güç olarak kalmaktadır. Rigeult (1871 Paris Commune de): Meşruluk peşinde değiliz Devrim yapıyoruz” der.

15 Zonguldak’ta sanayi

16 Sanayileşme öncesi zonguldak

17

18

19

20

21


"UYGARLIK TARİHİ 8. HAFTA Endüstri Devrimi" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları