Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

“YURTTAŞLARIN KARAR ALMA SÜREÇLERİNE KATILIMI” EĞİTİM PROGRAMI 12/05/2010.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "“YURTTAŞLARIN KARAR ALMA SÜREÇLERİNE KATILIMI” EĞİTİM PROGRAMI 12/05/2010."— Sunum transkripti:

1 “YURTTAŞLARIN KARAR ALMA SÜREÇLERİNE KATILIMI” EĞİTİM PROGRAMI 12/05/2010

2 Evrensel bir hak olarak yurttaş katılımı Yurttaşların karar alma süreçlerine katılımı kavramı insanların kendi bireysel hayatlarının veya toplum hayatının niteliğinin geliştirilmesi ile ilgili süreçlerde aktif olarak yer alma konusunda tamamen hür oldukları ilkesine dayanır. Bu kavram 1969 tarihli BM İnsan Hakları Beyannamesi’nde de temel insani haklar arasında yer alır.

3 Karar alma süreçlerinde katılım kavramı Karar alma sürecine katılım; toplumu ilgilendiren belli bir konuda, kamu kesimi dışındaki paydaşların konu ile ilgili var olan düzenlemenin gözden geçirilmesi veya yeni düzenleme yapılması sürecini kendi hedef ve faydaları doğrultusunda etkileme çabasıdır.

4 Temsili demokrasi ve katılımcı demokrasi Modern demokrasilerdeki en büyük sorunlardan birisi yurttaşların seçim dönemleri dışındaki zamanlarda politik sürecin dışında kalmalarıdır. Bu noktada sivil toplum; demokratik sürecin söz konusu dışlanmayı önleyebilecek önemli bir parçası olarak öne çıkmaktadır. Sivil toplum; karar alma sürecinde farklı görüşlerin dile getirilmesinde siyasi parti ve lobilerin dışında alternatif kanallar sunar. Aynı zamanda seçmen olan bireylerin geniş kitleler halinde bu kanalları tercih etmesi sivil toplum ve temsili demokrasi arasındaki tamamlayıcılık ilişkisini açıkça ortaya koymaktadır.

5 Daralan kamu, genişleyen sivil toplum Sivil toplumun son dönemde ortaya koyduğu ilerleme sadece artan refahla birlikte orta sınıfın güçlenmesinden kaynaklanan nicel bir süreç olmaktan öte üçüncü sektörün nitelik ve rolüne de kayda değer değişiklikler ifade etmektedir. Özellikle son 20 yılda meydana gelen gelişmelerin kamu politikalarının belirlenmesi ve bunların uygulanmasında ağırlık merkezinin devlet erkinden sivil topluma doğru hareketini tetiklediğini görüyoruz. Temel kamu hizmetleri dışındaki hemen her alanda devletin sivil toplum lehine kendi sahasını daraltması bu sürecin en belirgin özelliğidir.

6 Avrupa Birliği’nde durum Avrupa Konseyi uluslararası STK’lara 1952 yılında danışmanlık, 2003’te ise katılımcı statüsü tanımıştır. 2001 tarihli Beyaz Belge ise AB sürecini resmi kurumlarla sınırlı olmayan bir diyalog ve katılım süreci olarak tanımlayan ve yurttaşların katılımının teşvik edilmesi gerektiğini belirten ifadelerle birlik içinde konuyla ilgili yeni paradigmayı tanımlamıştır. Bu belge ile katılım kavramı; açıklık, hesap verebilirlik, etkinlik ve uyum başlıklarıyla birlikte iyi yönetişimin beş temel ilkesi arasında yer almıştır.

7 2002 tarihli ve “Paydaşlarla diyalogda genel prensipler ve minimum standartlar” temalı belge şu ilkeleri içerir: Tartışılacak konunun kapsamının net olarak belirlenmesi İstisnasız tüm paydaşların süreçte yer almasının sağlanması Görüşmeler hakkında kamuoyuna yeterli sözlü ve yazılı bilgi verilmesi Konunun en az 8 hafta görüşülmesi Yapılan katkılarla ilgili olarak geri dönüşüm verilmesi

8 AB Anayasası’nda katılım kavramı 2005 tarihli AB anayasasının I-47 maddesinde katılımcı demokrasi AB’nin temel işleyiş ilkelerinden biri olarak tanımlanır. I-47 maddesine göre AB kurumları sivil toplum örgütleri ile açık, şeffaf ve düzenli bir diyalog içinde olmalı, tartışılan konuyla ilgili tüm paydaşlarla kapsamlı fikir alışverişinde bulunmalıdırlar (AB Anayasası). Bu madde ile katılımcı demokrasi kavramı AB tarafından ilk kez anayasal bir kurum olarak tanınmaktadır.

9 2007 Lizbon Sözleşmesi Madde 11 1.AB kurumları; tüm yurttaş ve temsili birliklere AB’nin tüm uygulamalarıyla ilgili olarak kamuoyuna görüş bildirebilme fırsatı verecektir. 2.Kurumlar sivil toplumla açık, şeffaf ve düzenli bir diyalog içinde olacaklardır. 3.Avrupa Komisyonu AB’nin uygulamalarının tutarlılık ve şeffaflığını sağlamak için ilgili tüm taraflarla kapsamlı görüş alışverişinde bulunacaktır 4.En az 1 milyon dilekçe ile Avrupa Komisyonu’na konu önergesi verilebilecektir.

10 Katılımın Bireysel Gelişime Faydaları Yurttaşlık bilincinin güçlenmesi: Üçüncü sektör insana diploma ve mesleki vasıflar kazandıran resmi eğitime paralel ve onu tamamlayıcı bir kişisel gelişim zeminidir. Katılım yoluyla birey bir yandan kimlik ve aidiyet arayışını tatmin etmekte diğer yandan kendisi için anlam ifade eden bir hedefe yönelik olarak emek harcamaktadır. Aktif yurttaşlık: Katılım sürecinde her birey bilgi ve becerisini artırmakta, güçlenen kendine güven ve sorumluluk duygularıyla değişimin nesnesi iken öznesi olan nitelikli bir karar alıcı haline gelmektedir.

11 Katılımın Toplumsal Gelişime Faydaları Demokratik gelişim: Her katılım sürecinde bireylerin belli görüş ayrılıklarına rağmen ortak amaçlara yönelik olarak fikirlerini paylaşmaları, birlikte kararlar almaları ve bu kararları uygulamaları söz konusudur. Bu da demokratik düşüncenin toplum hayatının her aşamasında uygulanarak güçlenmesi anlamına gelmektedir. Hak ve sorumlulukların dengeli dağılımı: Dünya ve ülke ölçeğinde yaşanmakta olan sürekli değişimler toplumun farklı aktörlerinin hak ve sorumluluklarının sık sık gözden geçirilmesinin gerektirmektedir. Yurttaş katılımı bu dengeleme işlevini toplumsal huzursuzluklara yol açmayacak şekilde ve zamanında yerine getiren güvenilir bir toplumsal otokontrol mekanizmasıdır. Uyuşmazlıkların çözümü: Katılım mekanizması toplumun normal şartlarda bir araya gelme ihtimali düşük kesimlerini buluşturabilmekte, kurulan koalisyonlar yoluyla oluşan etkileşim toplumsal ahenk ve entegrasyona ciddi katkıda bulunmaktadır. Katılımın devlet – toplum ilişkilerinde de benzer bir etkisi söz konusudur. Katılım sayesinde toplumun problem çözme kapasitesi artmaktadır.

12 Sosyal girişimcilik: Belli kanun, tüzük ve kurallara göre hareket etmek zorunda olan kamu kuruluşlarına kıyasla çok daha esnek ve yenilikçi olabilen üçüncü sektör bu yönüyle kamuya öncü olma potansiyeline sahiptir. Bu potansiyelin ne derece hayata geçirilebileceği ise söz konusu toplumda katılımın yaygınlığına ve etkinliğine bağlı olacaktır. Kaynakların daha verimli kullanımı: İyi işleyen katılım mekanizmalarının varlığında karar alıcıların görmekte zorlanabileceği veya gecikebileceği kaynak kullanımı sorunlarında birçok çözüm olasılığının seslendirilmesi mümkündür. Bu sayede kaynakların verimsiz kullanımının önüne geçmek mümkün olmaktadır. Sürdürülebilir değişim: Güçlü bir katılım kültürü toplumun karar alma sürecinin her aşamasında aktif rol alması demektir. Yukarıdan aşağıya inen değişimlerde sürdürülebilirlik her zaman bir soru işareti olarak kalırken, katılım mekanizmaları aşağıdan yukarıya değişim yoluyla toplumun atılan adımları sahiplenmesini ve bunun sonucu olarak sürdürülebilirliği artırmaktadır.

13 Katılım için gerekli şartlar Anayasal ifade ve örgütlenme özgürlüğü Katılımı kolaylaştırıcı yasal zemin Bürokrasiden arındırılmış uygulama Siyasi irade Güçlü ve sürdürülebilir bir sivil toplum Kamuda olumlu sivil toplum algısı; STKların potansiyeli konusunda farkındalık Kamu ve üçüncü sektör arasında diyalog ve işbirliğinin gerçekleşebileceği ortak alanlar STKlar ve kamu arasında güven, uyum ve işbirliğine dayalı ilişkiler

14 Katılımın Temel İlkeleri Katılım sürecinin yapıcı ve başarılı olması adına tüm paydaşların dikkate alması gereken birtakım prensipler vardır. Erişilebilirlik: STK’lar üyelerinin, yararlanıcıların ve toplum genelinin görüşlerini yansıtırlar. Bu, alınan kararların niteliğini ve uygulanabilirliğini artıran ve dolayısıyla karar alma süreci açısından son derece önemli olan bir katma değerdir. Bu katma değerin elde edilebilmesi için sürecin toplum tarafından kabul edilmiş katılım kıstasları çerçevesinde açık ve erişilebilir olması şarttır. Güven: Açık ve demokratik bir toplum paydaşlar arasında güven esaslı etkileşime dayanır. Her ne kadar farklı rolleri olsa da kamu ve sivil sektörün ortak hedefleri olan insan hayatının iyileştirilmesi ancak güvene dayalı bir ortamda tam olarak gerçekleşebilir. Hesap verebilirlik ve şeffaflık: Kamu yararına hareket etme hem STKların hem de kamu otoritelerinin açık, sorumlu, net, hesap verebilir ve her aşamada şeffaf olmasının gerektirir. Bağımsızlık: STKlar hedefleri, kararları ve faaliyetleri ile tam bağımsız olmalıdırlar. Kamu otoriteleriyle işbirliğinde bulunabilecekleri gibi farklı görüşler doğrultusunda savunuculuk yapma ve hareket etme hakkına sahiptirler.

15 Karar alma sürecinin aşamaları 1.Gündem oluşturma: Politik günden hükümet ve parlamento tarafından kabul edilir fakat STKların veya STK koalisyonlarının belli konu, ihtiyaç ve önceliklerle ilgili kampanyalar yürüterek gündeme etki etmeleri mümkündür. Birçok politik inisiyatif bu tür kampanyaların sonucudur. Bu aşamada STKlar karar alıcıları belli toplumsal menfaatler doğrultusunda etkilemeye ve politik arenadaki tartışmaya tamamlayıcı olmaya çalışırlar.

16 2.Tasarı hazırlama: Kamu otoritelerinin genellikle oturmuş tasarı hazırlama mekanizmaları vardır. STKların bu aşamadaki katılımı sorunları belirleme ve röportaj, araştırma gibi tekniklerle delillere dayalı çözüm önerilerinde bulunma biçiminde olur. Tasarı hazırlama aşamasında farklı yollarla paydaşlardan bilgi toplanması ve çok paydaşlı danışma zeminlerinin oluşturulması son derece önemlidir.

17 3.Karar alma: Politik karar alma biçimleri ulusal şartlara ve yasama sistemine göre değişiklik gösterebilir. Genelde ise bir hükümet politikasının herhangi bir bakanlık yönergesiyle, bir kanun teklifini parlamentoda kabul etmek veya referandumda oylamak yoluyla hayata geçirilmesi olur. Kanun tasarıları ve önergeleri STKların katılımlarına ve sağlayacakları girdilere açık olmalıdır. Kamu otoriteleri karar alınmadan önce değişik görüş ve önerileri gözden geçirmelidir. Bu noktada danışma, nitelikli bir karar için son derece önemlidir.

18 4.Uygulama: Bu birçok STKnın hizmet sunumu veya proje uygulaması gibi yollarla en aktif olduğu aşamadır. STKların önceki aşamalardaki çabaların çoğu uygulamayı etkileyebilmek içindir. Bu aşama niyetlenen sonucun gerçekleştirilmesini sağlama noktasında özellikle önemlidir. Uygulamada beklentiler ve fırsatlar hakkında net ve şeffaf bilgiye erişim ve bunun yanında aktif ortaklıklar önem taşır.

19 5.İzleme: Bu aşamada STKların rolü uygulanmış politikanın sonuçlarını değerlendirmektir. Uygulamanın amacına varması açısından etkili ve şeffaf bir izleme sisteminin varlığı önemlidir.

20 6.Tekrar formüle etme: Yeni düzenlemenin uygulanması sırasında elde edilen bilgiler toplumun sürekli değişen ihtiyaçları düzenlemenin yeniden formüle edilmesini mümkün ve gerekli kılar. Elbette bu bilgiye erişime ve ihtiyaçların ve inisiyatiflerin belirlenmesini sağlayacak diyalog fırsatlarının varlığına bağlıdır. Düzenlemenin tekrar formüle edilmesi yeni bir karar alma döngüsünün de başlatılmasını sağlayacaktır.

21 Katılım seviyeleri 1. Bilgilendirme: Bilgiye erişim STKların karar alma sürecine katılımında sonraki tüm adımlara temel olan bir öğedir. Bilgilendirme en düşük katılım düzeyi olup kamu otoritelerinden sivil topluma tek taraflı bilgi akışını ifade eder. Bu düzeyde direkt bir kamu – sivil toplum etkileşimi gerekli değildir.

22 2. Danışma: Bu düzeyde kamu otoriteleri belirli bir konu veya tasarı hakkında STKlardan görüş alırlar. Danışma çoğunlukla kamu yetkililerinin hazırlanmakta olan bir düzenleme ile ilgili olarak STKları bilgilendirmeleri ve onların konu ile ilgili görüşlerini sormaları biçiminde olur.

23 3. Diyalog: Diyalog geniş veya işbirliği odaklı olmak üzere iki biçimde gerçekleşebilir. Geniş diyalog karşılıklı menfaat birliği ve ortak hedeflere dayalı düzenli görüş alışverişidir. Gündem son derece kapsamlı olup herhangi bir tasarı, politika süreci ile bağlantılı değildir. İşbirliği odaklı diyalog belirli bir düzenleme hazırlığı konusunda ortak menfaatlere dayanır. Bu tür bir diyalog çoğunlukla bir ortak açıklama, strateji veya kanuni düzenleme ile sonuçlanır.

24 4. Ortaklık: Ortaklık gündem oluşturma, tasarı hazırlama, karar alma ve uygulama gibi sürecin her aşamasında ortak sorumluluk yüklenme demektir. Bu haliyle en yüksek yoğunluklu katılım düzeyidir. Ortaklıkta STKların bağımsızlığı ve ortaklık süresince istedikleri konularda kampanya yürütebilme hakkı saklı olmak kaydıyla STKlar ve kamu otoriteleri yakın işbirliği için bir araya gelirler.

25 Katılım düzeyleri / Karar alma aşamaları Bilgi alışverişi Danışma Diyalog Ortaklık Gündem oluşturma Tasarı hazırlama Karar alma Uygulama İzleme Tekrar formüle etme

26 STK – kamu işbirliği çerçeve belgeleri Estonya – Sivil Toplum Gelişim Konsepti: Bu belge kamu politikalarının oluşturulmasında ve uygulanmasında kamu sektörünün ve sivil toplumun rollerini ve işbirliği ilkelerini ortaya koyuyor. Hırvatistan – Devlet – STK İşbirliği Programı: Bu belge STKları kamu politikalarının oluşturulmasında ve kamu hizmetlerinin sunulmasında önemli ve bağımsız bir aktör olarak tanıyor.

27 Bosna-Hersek – Genel Çerçeve Belgesi: Bakanlar kurulu ve Sivil Toplum Konseyi arasında imzalandı. İngiltere – COMPACT: Bu anlaşma İngiltere’de hükümet ve üçüncü sektör arasında işbirliğinin nitelik ve niceliğini artırmak amacıyla imzalanmıştır. Tarafların ortak değer, ilke ve hedeflerine vurgu yapan bu belge, aynı zamanda kamu-STK işbirliğinin de ana hatlarını ortaya koyuyor.

28 Sivil toplum–kamu işbirliği mekanizmaları Fransa – Ulusal Örgütlü Hayat Konseyi: Başbakana bağlı bir danışma organı olan konsey sivil toplumu ilgilendiren tüm gelişmeleri izliyor, ilgili yasa tasarıları hakkında görüş bildiriyor, sektörün gelişmesi için atılacak adımlar konusunda hükümete tavsiyelerde bulunuyor ve üç yılda bir kapsamlı bir rapor sunuyor. Hırvatistan – Ulusal Sivil Toplumu Teşvik Stratejisi çerçevesinde hükümet nezdinde bir sivil toplum temas birimi ve STKların da söz sahibi olduğu bir sivil toplum geliştirme konseyi kuruldu.

29 Makedonya – Sivil toplum – parlamento temas ofisi, Ulusal AB Entegrasyon Konseyi İngiltere – Üçüncü Sektör Ofisi: Kamu-STK işbirliğinde kalitenin artırılması, sektörün gelişmesi ve teşvik edilmesi amacıyla ilgili programlara fon sağlanması, sektörün gelişimine müsait bir yasal zeminin oluşturulması ve korunması, hükümet ve üçüncü sektöre bilimsel analiz ve araştırmalarla destek olunması


"“YURTTAŞLARIN KARAR ALMA SÜREÇLERİNE KATILIMI” EĞİTİM PROGRAMI 12/05/2010." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları