Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanHelmut Flater Değiştirilmiş 6 yıl önce
1
DİLBİLİM Dil bilimi (linguistic) dille ilgilenir. Dil, insanların fikir alış verişinde bulunma, birbirleriyle iletişim kurma aracıdır. Her dilin kendine özgü ses dizgesi, söz varlığı ve dil bilgisi kuralları vardır. Dilin bu yönleri, dil biliminin ilgili dallarında incelenir. Bütünüyle dil ve dilin çeşitli yönleri, gelişme ve ilerleme halindedir. Dilin çeşitli yönlerinin gelişme şekli ve hızı farklı olabilir. Dil ve çeşitli yönleri, dilin iç gelişme esaslarına göre kalkınır. Dil bilimi dilin çeşitli yönlerini, bu yönlerin gelişmesini, kendi aralarındaki ilişkisini ve dil gelişmesinin iç esaslarını araştırır. Dilin çeşitli yönlerinin birbiriyle ilgili olması, bu yönleri araştıran dil bilimi dallarını da birbirleriyle ilgili hale getirir.
2
Dili, belli bir devirdeki durumuna göre inceleyerek özelliklerini ortaya koyan dil bilimi dalı olduğu gibi, onu doğuşu ve gelişmesi bakımından araştıran dil bilimi dalı da vardır. Birincisi betimlemeli dil bilimi (descriptive linguistics) veya eş zamanlı dil bilimi (synchronic linguistics), ikincisi tarihî dil bilimi veya art zamanlı dil bilimi (diachronic linguistics) diye adlandırılır.
3
Genel Dilbilimi ve Özel Dilbilimi
Bir dilin dizgesini, yapısını ve gelişme esaslarını aydınlatan özel dil bilimi olduğu gibi (mesela, İngiliz dil bilimi, Ukrayn dil bilimi, Rus dil bilimi, Fransız dil bilimi, Azerbaycan dil bilimi, Kazak dil bilimi vb.), dil biliminin kuramlarını ortaya koyan genel dil bilimi (general linguistics) de vardır. Genel dil bilimi, bir dilin gelişmesinin özel esaslarıyla değil, genel iletişim aracı olan dilin gelişmesinin genel esasları üzerinde durur. Bu durumda, genel dil bilimi ile özel dil biliminin ayrıldığı görülür. Ancak, ikisi arasındaki bağ her zaman korunur. Dil biliminin genel kuramlık dalı sayılan genel dil bilimi yalnız bir dilin değil, birçok dilin verilerini dikkate alır. Bu diller üzerine yapılan araştırmaların sonuçlarına bakar ve hepsini bir arada değerlendirerek genel kuramlar ortaya koyar. İncelenen diller ve bu dillerle ilgili veriler ne kadar çok olursa, genel dil biliminin kuramlık tez ve sonuçlar çıkarma imkanları o kadar çok olur.
4
DİL BİLİMİNİN DALLARI I. Ses Bilimi II. Biçim Bilimi III. Söz Dizimi
IV. Söz Bilimi V. Anlam Bilimi VI. Sözlük Bilimi VII. Ad Bilimi VIII. Lehçe Bilimi IX. Köken Bilimi
5
Dil Bilimi ve Dil Bilgisi
Dil bilimi dili; ses, biçim, söz varlığı, söz dizimi, dil ilişkileri vb. bakımlardan bilimsel olarak inceleyen bilim dalıdır. Dil bilimi doğası gereği kuralcı değildir. Betimleyicidir. Dil bilgisi, genel anlamıyla öğrenim kurumlarının çeşitli aşamalarında dilin seslerini, söz yapılarını, söz anlamlarını söz dizimi kuruluşlarını ve bütün bunlarla ilgili kuralları inceleyen bilim dalıdır. Dil bilgisi kuralcıdır. Esasta dilin yazı dili yönüyle ilgilidir.
6
Tarihsel gelişime ağırlık veren araştırma yöntemi için art zamanlı; dil dizgesini süreden bağımsız olarak incelemeye önem veren araştırma yöntemi için de eş zamanlı terimleri kullanılır. Eş zamanlı dil bilim, dilin durumunun bilimsel incelemesidir. Dilin belirli bir dönemde hangi ögelerden oluştuğunu ve hangi kuralla göre işlediğini araştırır. Örnek: gök-ü > göğü; -k->-ğ- Art zamanlı dil bilimi, dilin gelişiminin bilimsel incelemesidir. Dilin bahsedilen dönemdeki durumuna nasıl ve hangi kurallara göre geldiğini araştırır. Dildeki değişiklikleri ve bu değişikliklerin sebeplerini belirler. Örnek: kapıg (ET)>kapı (TT); -g>ø
7
Dil Dil, insanlar arasında anlaşmayı sağlayan sese dayalı doğal bir vasıta, kendisine mahsus kanunları olan ve ancak bu kanunlar çerçevesinde gelişen canlı bir varlık, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir gizli anlaşmalar sistemi, dil konuşurlarının doğal üyesi olduğu sosyal bir kurumdur. Dil insanı insan yapan değerlerin en başta gelenlerindendir. İnsan bilgi biriktirme ve nakletme işini temelde dil aracılığıyla yapar.
8
Dil, sistemli (dizgeli) bir iletişim aracıdır
Dil, sistemli (dizgeli) bir iletişim aracıdır. Dil, içinde birbiriyle ilişkili sesçil, biçimlik, söz dizimlik vb. düzeyleri bulunan bir dizgedir. Dil, esas olarak sözlü iletişim aracıdır. Sözlü dilin ortaya çıkışından binlerce yıl sonra dil yazıya geçirilmiştir. Dilin nasıl ortaya çıktığı konusunda ispat edilememiş değişik görüşler vardır.
9
Her dil, ait olduğu toplumun gereksinimlerine cevap verebilecek yeterliliktedir. Dil kişiden kişiye, yöreden yöreye, zamandan zamana değişir. Toplumu oluşturan sosyal grupların dillerinde farklılıklar görülür. Bu değişmeler neticesinde dillerin lehçeleri, şiveleri ve ağızları oluşur. Dilin farklı görünümleri doğru veya yanlış olarak değerlendirilemez. Dilin farklı görünümlerinden birini, mesela ağızlara özgü bir ögeyi kullanmak yanlış değil, yalnızca ölçünlü dilden farklı olmak anlamındadır.
10
Dil, toplumsal ve kültürel bir kurumdur; Toplumun bütün bireyleri düşüncelerini, duygularını dinleyenlere veya okuyanlara iletmek; dinleyen veya okuyan ise verilmek istenen mesajı almak amacındadır. Bu nedenle dil, toplumu oluşturan bireyler arasındaki en önemli iletişim aracıdır. Bir milleti tam olarak anlayabilmek için onun dilini de bilmek gerekir. Dil birliği her zaman etnik birliğin; etnik birlik dil birliğinin ön koşulu ya da sonucu değildir.
11
Dil, bireyi toplumsallaştırır, toplumu milletleştirir.
Diller için “güzel”, “zengin”, «güçlü», «kolay» veya “çirkin”, “fakir”, «zayıf», «zor» değerlendirmesi bilimsellikten uzak, göreceli ve özneldir. Dil, bir göstergeler dizgesidir. Dil, milli kültürün aynasıdır.
12
YAZI Ses, harf, alfabe kavramları
Ses birimler, ses aygıtı tarafından oluşturulan titreşimler, duyma organları tarafından algılanan fiziksel niceliklerdir. Harfler ise seslerin yazıdaki sembolleridir. Ses birim ile harf arasındaki ilişki saymaca ilişkisidir. Nedenli bir ilişki değildir. Alfabe, harflerin belli sıraya konmuş ölçünlü biçimleridir. Yazı, dil birimlerinin harfler aracılığıyla kaydedilmesidir. Ses ile harf arasındaki ilişki saymaca olduğu için herhangi bir dili, ses değerlerini büyük ölçüde yansıtan tüm alfabelerle / yazılarla yazmak mümkündür.
13
Belli başlı yazı sistemleri şöyle gösterilebilir:
Logografik yazı: simgeler biçim birimleri veya sözleri gösterir. Mısır hiyeroglifleri, trafik işaretleri, vitrinlerdeki, kapılardaki resimler Kavramsal yazı: simgelerin kavramları gösterdiği yazıdır. Çin yasızı, matematikle ilgili çeşitli simgeler (+, -, ) Hece yazısı: Simgeler heceleri gösterir. Hece yazısının logografik yazıdan türediği düşünülmektedir: Japon kana yazısı, Hint davanagari yazısı, kısmen Göktürk yazısı. Sesçil yazı: simgelerin sesleri gösterdiği yazıdır.
14
Ulusal alfabe (Ölçünlü alfabe)
Ulusal alfabe (Ölçünlü alfabe), ses değerlerinin yazımı ölçüne bağlanmış alfabedir. Ölçünlü alfabede, sahip olunan özellik bakımından benzer sesler ortak harfle gösterilebildiği için dildeki her ses için ayrı harf kullanılmayabilir. Ulusal (Ölçünlü) alfabelerde aranan özellik her ses için ayrı bir harfin kullanılması değil öğretimi ve kullanımı bakımından pratik olmasıdır.
15
Transkripsiyon alfabesi
Dildeki her ses birimin ayrı harflerle işaretlendiği alfabedir. Dildeki bütün ses birimlerin yazıda gösterilmesi gerektiği durumlarda transkripsiyon (çeviriyazı) alfabesinden yararlanılır.
16
Transliterasyon alfabesi
Bir yazı dizgesinin, bir başka yazı dizgesine çevrilirken kullanılan alfabeye transliterasyon (yazaççeviri) alfabesi denir.
17
Konuşma Dili ve Ölçünlü (Yazı) Dili (ölçünlü dil, standart dil, resmi dil, edebi dil)
Bölgeler arası farklılıklar gösterebilen ve sese dayalı günlük iletişim diline konuşma dili denir. Ölçünlü (Yazı) dili ise bir ağız üzerine kurulan ortak iletişim dilinin yazıda veya konuşmada kullanılması sonucu ortaya çıkar.
18
Yazı dili (ölçünlü dil) genel olarak eğitimli dil konuşurları tarafından kullanılır.
Yazı dili (ölçünlü dil) farklı ağız konuşurları için adeta yardımcı ve ortak dil özelliği taşır.
19
Ölçünlü dil terimi hem yazı hem de konuşma dilini kapsar
Ölçünlü dil terimi hem yazı hem de konuşma dilini kapsar. Resmi tartışmalar, demeçler bu dille yapılır. Radyo, televizyon ve basın organlarının dili ölçünlü dildir. Kısaca bütün devlet kuruluşları, kurumlar ve toplu iletişim araçları hem yazılan hem de konuşulan biçimleriyle ölçünlü dilin en sık kullanıldığı alanlardır. Ölçünlü dil sözü, yalnız edebiyat dilini değil, daha genel anlamda resmi olsun olmasın bütün toplumun kullanımına açık olan kültür dilini ifade eder.
20
Ölçünlü (Yazı) Dilinin Özellikleri
Genellikle hiçbir bölgede konuşulduğu gibi yazılmaz yazıldığı gibi konuşulmaz. Bundan dolayı yazı dili sunidir. Zonguldak’a, geliyorum, bi bakar mısın Bu sunilik onun tabii konuşma dilinden ayrı olmasındandır. Yoksa yazı dili uydurma bir dil değildir. Aslında yazı dili, yine bir konuşma diline dayanır.
21
Bu bakımdan yazı dili bir memleketin diğer bütün konuşma bölgeleri için suni olduğu halde bir konuşma bölgesi için bir dereceye kadar doğaldır. Yazı dili konuşma diline göre daha tutucudur. Bağlı olduğu konuşma dilindeki değişme gelişmeler hemen yazıya diline aksetmez.
22
Konuşma dili söyleniş halinde vazife görür ve sese dayalıdır
Konuşma dili söyleniş halinde vazife görür ve sese dayalıdır. Yazı dilinin ifade aracı ise sadece yazıdır. Yazı dilinin sınırları konuşma diline göre daha geniştir. Konuşma dili nesillere, fertlere bağlıdır. Gelişme seyri içinde çeşitli safhaları nesillerle birlikte beraber ortadan kalkar. Buna karşılık yazı dili, yazılı olduğu için dillerin tarihi gelişmesi yazı dilinden takip edilir.
23
Kaynaklar Ergin M. (1982) Türk Dil Bilgisi, İstanbul: Bayrak.
Ahanov K. (2008) Dil Bilminin Esasları, çev. Murat Ceritoglu, Ankara: TDK. Karaağaç G. (2012) Türkçenin Dil Bilgisi, İstanbul: Akçağ. Vardar B. vd. (1998) Açıklamalı Dilbilim Yerimleri Sözlüğü, İstanbul: abc. Karaağaç G. (2013) Dil Bilimi Terimleri Sözlüğü, Ankara: TDK. Aksan D. (2015) Her Yönüyle Dil (Ana Çizgileriyle Dilbilim), Ankara: TDK. Eker S. (2010) Çağdaş Türk Dili, Ankara: Grafiker. Hasenov É. (2003) Til Bilimi, Almatı: Sanat. Safiyullina F:S. (2001)Til Gıylimine Kiriş, Kazan: TaRİH.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.