Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU V

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU V"— Sunum transkripti:

1 SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU V
Adnan Hadzimusiç Mayıs 2017

2 Sosyal Güvenlik Kavramı
TANIM Sosyal güvenlik halkın hastalık, işsizlik, yaşlılık, ölüm sebebiyle geçici veya sürekli olarak kazançtan yoksun kalması durumunda düşeceği yoksulluğa karşı çocuk sayısının artması ve analık halinde korunmasına ilişkin alınması gereken önlemler sistemidir. GENİŞ VE DAR ANLAMDA SOSYAL GÜVENLİK Geniş Anlamda Sosyal Güvenlik Zaman içinde yaşanan ekonomik ve sosyal gelişmelere bağlı olarak sosyal güvenliğin amaç ve kapsamında bireye ekonomik güvence sağlama, risklerin ortaya çıkmadan önce önlenmesi ve kişiliğin geliştirilmesi şeklinde genişleme olmuştur. a) Bireye Ekonomik Güvence Sağlama b) Risklerin Ortaya Çıkmadan Önce Önlenmesi c) Kişiliğin Geliştirilmesi Dar Anlamda Sosyal Güvenlik Çağdaş sosyal güvenlik sistemleri bireylere, en çok rastlanan ve en çok zarar veren hastalık, sakatlık, iş kazası ve meslek hastalığı, yaşlılık, ölüm ve işsizlik risklerine karşı bir koruma sağlamaktadır. Bu şekilde, sosyal güvenliğin kapsamında bir daralma olmaktadır

3 Sosyal Güvenlik ve Sosyal Riskler
Kişilerin hayat içinde bazı risklerle karşılaşması kesin iken (yaşlılık ve ölüm gibi) bazılarıyla hayat boyu karşılaşmayabilirler (hastalık, iş kazası veya meslek hastalığı, maluliyet, işsizlik gibi). Ayrıca bazı sosyal riskler, kişilerin iradelerine göre ortaya çıkar iken (evlenme, çocuk sahibi olma gibi) bazıları kişilerin iradeleri dışında meydana gelmektedir (iş kazası, ölüm gibi). Sosyal risk, “ne zaman gerçekleşeceği bilinmemekle beraber ileride gerçekleşmesi muhtemel veya muhakkak olan ve buna maruz kalan kişinin mal varlığında eksilmeye neden olan tehlike” şeklinde tanımlanmaktadır. Kişileri sosyal risklere koruma, sosyal güvenlik sistem ve politikalarının temel amacıdır ILO’nun tarih ve 102 sayılı Sosyal Güvenliğin Asgari Şartlarına İlişkin Sözleşmesi’nde 9 tane sosyal risk tanımlanmakta ve bunların tümüne ya da bir bölümüne karşı üye devletlerin sosyal koruma sağlaması istenmektedir. Sözleşmeye göre bu riskler iş kazaları ve meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm, işsizlik ve ailevi yüklerdir.

4 Sosyal Güvenlik Teknikleri
Günümüzde de, kişilerin sosyal risklere karşı çağdaş sosyal güvenlik teknikleri ile korunmasının yanı sıra kişiler, geleneksel tekniklerden de yararlanmaya devam etmektedirler. Sosyal güvenlik teknikleri: A) Geleneksel • Tasarruf • Yardımlar • Hukuki Sorumluluk • Yardımlaşma Sandıkları • Özel Sigortalar B) Çağdaş • Sosyal Sigorta • Sosyal Yardımlar ve Sosyal Hizmetler • Devletçe Bakılma

5 Dünyada Sosyal Güvenlik Sisteminin Tarihsel Gelişimi
Sanayi Devrimi’yle birlikte sosyal güvenliğin sağlanması konusunda değişiklikler söz konusu olmuştur. Çünkü Sanayi Devrimi’nden sonraki dönemde üretim yapısındaki değişikliğe bağlı olarak elle yapılan üretimden seri üretim, yığın üretim adını verdiğimiz üretim şekline geçiş olmuştu Almanya’da Sanayi Devrimi’nin İngiltere’de yaşanmasına rağmen Almanya’da Bismarck tarafından oluşturulan sosyal güvenlikle ilgili ilke ve uygulamaların modern sosyal güvenlik uygulamaları içinde ilk ve önemli bir yeri vardır. Bu sistem, özel sigorta tekniğinin uygulanmasına dayanmaktadır. Sistem zorunluluk esasını temel almakta, finansmanı işçi, işveren primleri ile Devletin genel bütçeden yaptığı katkı ile sağlanmakta ve kişiler prim ödemek suretiyle yararlanmaktadırlar. Almanya’nın sistemi daha sonra diğer Avrupa ülkeleri tarafından da uygulanmıştır. Bismarck, sosyal sigorta sisteminin öncüsü olarak kabul edilmektedir. Amerika’da Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanan 1929 ekonomik krizinin ortaya çıkardığı olumsuz sonuçları ortadan kaldırmak amacıyla New Deal olarak adlandırılan politika çerçevesinde 1935 tarihli Sosyal Güvenlik Kanunu kabul edilmiştir. Kanunda öngörülen çözümler, sadece işçiler için değil ekonomik kriz nedeniyle yoksulluğa düşen herkesi kapsamaktadır. Bu Kanun, çağdaş sosyal güvenlik sisteminin öncülüğünü yapmaktadır

6 İngiltere’de Diğer ülkelerde
İlk sosyal güvenlik sistemleri içinde 1942 yılında yayınlanan Beveridge Raporu’nun önemli bir yeri vardır. Dağınık bir görünüm arzeden İngiliz sosyal güvenlik sistemini birleştirmek ve sistemi yeniden kurmak amacıyla bu rapor hazırlanmıştır. Raporda öngörülen yeni sosyal güvenlik sistemi ile toplumun yoksulluk sorununa çözüm yolları aranmıştır. Raporda, dağınık halde bulunan sosyal sigorta kurumlarının birleştirilmesi ve tek elden yönetilmesi, sigortalılığın zorunlu olması, tek ve maktu prim alınması, sosyal güvenliğin toplumun her bireyini kapsaması, gelirleri ne olursa olsun sosyal riskle karşılaşan herkese asgari bir hayat düzeyi sağlayacak yardım yapılması, sosyal güvenliğin finansmanının vergilerle desteklenmesi, sosyal güvenliğin etkili bir şekilde sağlanabilmesi için diğer sosyal politika önlemleriyle desteklenmesi ve tüm risklerin kapsam içine alınması önerilmiştir. Diğer ülkelerde Yeni Zelanda sosyal güvenlik sistemi, tamamen vergilerle finanse edilen devlet yardımlarına dayanan, katılımsız sistemdir. Yoksulluk sorununu bir bütün olarak ele alıp tümüyle ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Şili, sosyal güvenlik sistemini 1982 yılından itibaren tamamen özelleştirmiştir. Bireylere sosyal güvenlik primlerini, özel sigorta şirketlerinin veya bankaların kurdukları özel fon yönetimi kuruluşlarına ödeme zorunluluğu getirilmiştir. Bu sistemde, bireysel tasarruf (fon) yönetimi esası benimsenmiştir.

7 Sosyal Güvenlik Sisteminin Finansman Kaynakları
Sosyal güvenliğin finansmanı primler, devlet katkısı ve vergilerle sağlanmaktadır. • Primler Sistemin finansmanı, işçi ve işverenlerden alınan primlerle finanse edilmektedir. • Devlet Katkısı . Bu katkı devletin, işçi ve işverenlerde olduğu gibi prim ödemelerinde bulunma, sosyal güvenlik kurumlarının yönetim giderlerini karşılama, sosyal güvenlik kurumlarının açık vermesi halinde bu açığın kapatılması, vergi muafiyeti ve vergi indirimi şeklinde olabilir. • Vergiler Sosyal güvenlik sisteminin finansmanında, vergi tekniğinin kullanılması bazı ülkelerde karşımıza çıkmaktadır. Bazı ülkelerde dolaysız vergilerle sistemin finansmanı sağlanırken bazı ülkelerde ise dolaylı vergilerle sistemin finansmanı sağlanmaktadır.

8 Finansman Yöntemleri Sosyal güvenlik sisteminin finansman yöntemlerinde karşımıza fon biriktirme (kapitalizasyon) yöntemi ile dağıtım yöntemi çıkmaktadır. Bu yöntemlerin her biri tek başına kullanılabileceği gibi karma olarak uygulanabilmesi de mümkündür. • Fon Biriktirme (Kapitalizasyon) Yöntemi Fon biriktirme yönteminde, ileride ortaya çıkması beklenen sosyal risklerin ortaya çıkaracağı harcamaları karşılayabilmek amacıyla bir fon oluşturulmaktadır. • Dağıtım Yöntemi Dağıtım yönteminde, belirli bir yılın gelirleri yine o yılın giderlerine tahsis edilmektedir. Bu yöntemde, belirli bir yılda elde edilen gelirlerin giderleri karşılayacak düzeyde olması gereklidir. Gelirlerin giderlerin altında kalması halinde sistemin finansmanında güçlüklerle karşılaşılacaktır.

9 TÜRKİYE’DE SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ
TARIHI GELİŞME Avrupa’da yaşanan Sanayi Devrimi eş zamanlı olarak Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşanmamıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde bazı sanayileşme çabaları olmakla birlikte gerçek anlamda sanayileşme ancak Cumhuriyet’ten sonra gerçekleşmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nda kişilerin sosyal güvenliğinin sağlanmasının aile içi yardımlaşma, meslek teşekkülleri çerçevesinde yardımlaşma ve sosyal yardımlar çerçevesinde gerçekleştiği görülmektedir. Türkiye’de sosyal güvenliğin başlangıcı olarak da kabul edilen “orta sandığı veya teavün sandığı” adı verilen yardımlaşma sandıkları bulunmaktadır. Bu sandıklardan hastalanan üyelere tedavileri, yaşlanarak işini bırakan ve muhtaç duruma düşen ustalara ve tedavisi mümkün olmayan bir hastalık veya sakatlık sonucunda iş göremez duruma düşmüş olan usta, kalfa ve çırak gibi meslek mensuplarına geçimlerini sağlamak için yardımlar yapılmaktaydı Osmanlı İmparatorluğu’nda insanlara hayır ve iyilik yapmak amacıyla kurulan bazı sosyal yardım kurumları da bulunmaktadır. Bunlar arasında sosyal güvenlik açısından vakıfların büyük bir önemi vardır. Vakıfların, hayri vakıflar ve avarız vakıfları gibi çeşitleri bulunmaktadır. Bu tesislerin bazılarından toplumun tüm üyeleri yararlanırken bazılarından sadece düşük gelirli olanlar yararlanmaktadır

10 Cumhuriyetin ilanından 1936 yılında çıkarılan 3008 sayılı İş Kanunu’na kadar geçen dönemde, sosyal güvenlikle ilgili kapsamlı düzenlemeler yapılamamıştır sayılı Kanunda sosyal sigortaların kuruluşu ve sosyal sigortalara ilişkin temel ilkeler öngörülmekle birlikte sosyal sigortalar ancak 1945 yılından sonra kurulabilmiştir tarihinde tarihinde yürürlüğe girmek üzere “İşçi Sigortaları Kurumu Kanunu” çıkarılmıştır. 1982 Anayasası’nın 60. maddesinde, “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar” ifadesi bulunmaktadır. Dolayısıyla, 1982 Anayasası ile de 1961 Anayasası’nda olduğu gibi sosyal güvenlik anayasal bir hak olarak kabul edilmiştir. Sosyal güvenlikte reform çerçevesinde tarihinde kabul edilen ve tarihinde yürürlüğe giren 5502 sayılı “Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu” ile kurulan Sosyal Güvenlik Kurumu, çalışma ilişkisinin niteliğine bağlı olarak farklı sosyal güvenlik kurumlarına bağlı olan sigortalıları bünyesine almıştır. Bu Kanunla Sosyal Sigortalar Kurumu, T.C. Emekli Sandığı ve Bağ-Kur’un tüzel kişilikleri sona erdirilmiş ve Sosyal Güvenlik Kurumu altında toplanılmışlardır. Farklı sosyal güvenlik kanunlarına tabi olanları tek bir kanunun içinde düzenlemeyi amaçlayan 5510 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu” tarihinde kabul edilmiştir ve Ocak 2007 yılında yürürlüğe girmişti. Kanun işçi, memur ve bağımsız. çalışanların sosyal sigorta haklarını düzenlemekte ve genel sağlık sigortası hükümlerini içermektedir..

11 Sosyal güvenlik konusunu düzenleyen başlı iki yasa:
sayılı “Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu” sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu”

12 Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Yapısı
Sosyal güvenlik reformu sosyal güvenlik hizmetlerini yerine getirmekte olan Sosyal Sigortalar Kurumu, Bağ-Kur ve T.C. Emekli Sandığı’nın hukuki varlıkları sona ermiş ve Sosyal Güvenlik Kurumu çatısı altında birleştirilmişlerdir. Sosyal Güvenlik Kurumu, kamu tüzel kişiliğine haiz, idari ve mali açıdan özerk bir kuruluş olup Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ilgili kuruluşudur (SGKK m.1/2). Ayrıca Kurum, Sayıştay’ın denetimine tabidir (SGKK m.1/3). Kurumun amacı Kurumun temel amacı sosyal sigortacılık ilkelerine dayalı, etkin, adil, kolay erişilebilir, aktüeryal ve mali açıdan sürdürülebilir, çağdaş standartlarda sosyal güvenlik sistemini yürütmektir. Kurumun temel görevleri a) Ulusal kalkınma strateji ve politikaları ile yıllık uygulama programlarını dikkate alarak sosyal güvenlik politikalarını uygulamak, bu politikaların geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapmak. b) Hizmet sunduğu gerçek ve tüzel kişileri hak ve yükümlülükleri konusunda bilgilendirmek, haklarının kullanılmasını ve yükümlülüklerinin yerine getirilmesini kolaylaştırmak. c) Sosyal güvenliğe ilişkin konularda; uluslararası gelişmeleri izlemek, Avrupa Birliği ve uluslararası kuruluşlar ile işbirliği yapmak, yabancı ülkelerle yapılacak sosyal güvenlik sözleşmelerine ilişkin gerekli çalışmaları yürütmek, usûlüne göre yürürlüğe konulmuş uluslararası antlaşmaları uygulamak. ç) Sosyal güvenlik alanında, eğitim, araştırma ve danışmanlık faaliyetleri yapmak ve yaptırmak, d) Bu Kanun ve diğer kanunlar ile Kuruma verilen görevleri yapmak.

13 Sosyal Güvenlik Kurumu’nun Organları
a) Genel Kurul Genel kurul, bir karar organı olmayıp danışma organı niteliği taşımaktadır. Genel kurul, üç yılda bir toplanır. Görevleri, sosyal güvenlik politikaları ve bunların uygulamaları hakkında görüş ve önerilerde bulunmak, Kurumun bütçe ve bilançosu, faaliyet raporları, performans programları, orta ve uzun vadeli gelir-gider dengesi, sigorta kolları itibarıyla yapılan en son aktüeryal hesap sonuçlarını değerlendirerek görüş oluşturmak … b) Yönetim Kurulu Yönetim kurulu, bir karar organı olup Kurumun en yüksek karar, yetki ve sorumluluğunu taşımaktadır. Yönetim kurulu, 5502 sayılı Kanunda düzenlendiği şekilde devlet kesimini temsil eden 5 kişi, sosyal tarafları temsil eden 5 kişi olmak üzere 10 üyeden oluşur ve en az haftada bir kere asgari 6 üye ile toplanır. c) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Başkanlık teşkilatı, merkez ve taşra teşkilatından oluşur (SGKK m.8Başkan, Kurumun en üst amiri olup başkanlık icraatından ve emir altındakilerin faaliyet ve işlemlerinden yönetim kuruluna karşı sorumludur. Başkana görevlerinin yürütülmesinde yardımcı olmak üzere 3 başkan yardımcısı görevlendirilir ve başkan yardımcıları başkana karşı sorumludurlar (SGKK m.11). d) Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu 5502 sayılı Kanunla Kurum çatısı dışında oluşturulan Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu, sosyal güvenlik politikaları ve uygulamaları konularında görüş bildirir.

14 Sosyal SigortalarIn Uygulama AlanI
A) Kişiler Açısından Uygulama Alanı 5510 sayılı Kanunla, bazı istisnalar dışında, tüm çalışanların sosyal güvenliği aynı Kanun içerisinde düzenlenmiştir. A.1.) Sigortalı Sayılanlar A.2.) Kısmen Sigortalı Sayılanlar A.3.) Sigortalı Sayılmayanlar 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinde kısa ve uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı sayılanlar sıralanmıştır. a) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar, Ayrıca sigortalılığa ilişkin hükümler, işçi sendikaları ve konfederasyonları ile sendika şubelerinin başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilenler, bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları ile müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlar ile düşünürler ve yazarlar, mütekabiliyet esasına dayalı olarak uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülke uyruğunda olanlar hariç olmak üzere yabancı uyruklu kişilerden hizmet akdi ile çalışanlar ve saire. b) Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ise; 1) Ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar, 2) Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlar, 3) Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları, 4) Tarımsal faaliyette bulunanlar, c) Kamu idarelerinde; 1) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine tabi olmayanlardan, kadro ve pozisyonlarda sürekli olarak çalışıp ilgili kanunlarında (a) bendi kapsamına girenler gibi sigortalı olması öngörülmemiş olanlar, 2) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine tabi olmayanlardan, sözleşmeli olarak çalışıp ilgili kanunlarında (a) bendi kapsamına girenler gibi sigortalı olması öngörülmemiş olanlar ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86’ncı maddesi uyarınca açıktan vekil atananlar, sigortalı sayılırlar.

15 Sigortalılık niteliği kazanma koşulları şunlardır:
İş ilişkisinin hizmet sözleşmesine dayanması İşin işverene ait iş yerinde yapılması Kanuna göre sigortalı sayılanlar arasında yer alanlar.

16 A.2.) Kısmen Sigortalı Sayılanlar
5510 sayılı Kanunun 5. maddesinde, kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından kısmen sigortalı sayılacak olanlar sıralanmıştır. a. Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortası uygulanır ve bunlar 4. maddenin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılırlar. b sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası, meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 46. maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, 82. maddeye göre belirlenen günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanlar hakkında ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası uygulanır. d. Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler,

17 A.3.) Sigortalı Sayılmayanlar
5510 sayılı Kanun, bazı kişileri Kanunun uygulama alanı dışına çıkarmakta ve onları Kanun anlamında sigortalı saymamaktadır. Buna göre, a. İşverenin işyerinde ücretsiz çalışan eşi, b. Aynı konutta birlikte yaşayan ve üçüncü derece dahil bu dereceye kadar hısımlar arasında ve aralarına dışardan başka kimse katılmaksızın, yaşadıkları konut içinde yapılan işlerde çalışanlar, c. Ev hizmetlerinde çalışanlar (ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç), d. Askerlik hizmetlerini er ve erbaş olarak yapmakta olanlar ile yedek subay okulu öğrencileri, e. Yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından ve o kuruluş adına ve hesabına Türkiye'ye bir iş için gönderilen ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tabi olduğunu belgeleyen kişiler ile Türkiye’de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tabi olanlar, f. Resmi meslek ve sanat okulları ile yetkili resmi makamların izniyle kurulan meslek veya sanat okullarında ve yüksekokullarda fiilen normal eğitim süreleri içinde yapılan tatbiki mahiyetteki yapım ve üretim işlerinde çalışan öğrenciler, g. Sağlık hizmet sunucuları tarafından işe alıştırılmakta olan veya rehabilite edilen hasta veya maluller, h. Kanunda 4. maddenin 1. fıkrasının (b) ve (c) bentleri gereği sigortalı sayılması gerekenlerden 18 yaşını doldurmamış olanlar,

18 Sigortalılığın Başlangıcı ve Bildirimi
5510 sayılı Kanunun 8ç maddesine göre işverenler, 4. maddenin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılan kişileri, 7. maddenin 1. fıkrasının (a) bendinde belirtilen sigortalılık başlangıç tarihinden önce sigortalı işe giriş bildirgesi ile Kuruma bildirmekle yükümlüdürler. Kanunun 7. maddesine göre sigorta hak ve yükümlülükleri 4. maddenin 1. fıkrasının a. bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için çalışmaya, mesleki eğitime veya staja başladıkları tarihten, b. bendi kapsamında sigortalı sayılanlardan gelir vergisi mükellefi olanlar ile şahıs şirketlerinden kollektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının vergi mükellefiyetlerinin başladıkları tarihten, gelir vergisinden muaf olanların ise esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı oldukları tarihten, tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için tarımsal faaliyetlerinin kanunla kurulu ilgili meslek kuruluşları tarafından veya kendileri tarafından 1 yıl içinde bildirilmesi halinde kaydedildiği tarihten, c. bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için göreve başladıkları veya Kanunun 4. maddesinin 4. fıkrasının (d) ve (e) bentleri kapsamındaki okullarda (polis akademisi ve harp okulları) öğrenime başladıkları tarihten itibaren başlar.

19 Sigortalılığın Sona Ermesi
Sigortalılığın hangi durumlarda sona ereceği 5510 sayılı Kanunun 9. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık, (a) bendi kapsamındaki sigortalıların hizmet akdinin sona erdiği tarihten (b) bendi kapsamındaki sigortalıların, Gelir vergisi mükellefi olanlar için mükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri tarihten, Gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf ve sanatkar sicili kaydının silindiği veya 6. maddenin 1. fıkrasının (k) bendi kapsamına girdiği tarihte, Tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için tarımsal faaliyetinin sona erdiği, Köy ve mahalle muhtarlarının muhtarlık görevlerinin sona erdiği tarihten, 6. Herhangi bir yabancı ülkede ikamet eden ve o ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başladığı veya ikamet esasına bağlı olarak o ülke sosyal güvenlik sistemine dahil olduğu tarihten bir gün öncesinden itibaren sona erer. (c) bendi kapsamında sigortalı sayılanların Ölüm veya aylık bağlanmasını gerektiren hallerde görev aylıklarının kesildiği tarihi, özel kanunda belirtilen yaş hadleri ile sıhhi izin sürelerinin doldurulması halinde ise bu süre ve hadlerin doldurulduğu tarihleri takip eden aybaşından itibaren sona erer. Ancak hastalık ve analık hükümlerinin uygulanmasında sigortalılık, a. İlgili kanunlar gereği sigortalının ücretsiz izinli olması, greve iştirak etmesi veya işverenin lokavt yapması hallerinde bu hallerin sona ermesini,

20 İsteğe Bağlı Sigortalılık
Sigortalılık, zorunluluk esasına dayanmaktadır. Bununla birlikte mevzuatımızda, isteğe bağlı sigortalılık da düzenlenmiştir. SSKVGSK madde 50: İsteğe bağlı sigorta, kişilerin isteğe bağlı olarak prim ödemek suretiyle uzun vadeli sigorta kollarına ve genel sağlık sigortasına tabi olmalarını sağlayan sigortadır. İsteğe bağlı sigortalılık, müracaatın Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihi takip eden günden itibaren başlar. İsteğe bağlı sigortalı olabilmek için gereken şartlar: a) Bu Kanuna tâbi zorunlu sigortalı olmayı gerektirecek şekilde çalışmamak veya sigortalı olarak çalışmakla birlikte ay içerisinde 30 günden az çalışmak ya da tam gün çalışmamak, b) Kendi sigortalılığı nedeniyle aylık bağlanmamış olmak, c) 18 yaşını doldurmuş bulunmak, d) İsteğe bağlı sigorta talep dilekçesiyle Kuruma başvuruda bulunmak, İsteğe bağlı sigortalı olarak prim ödenen tarihlerde, Kanunda 4. maddeye göre sigortalı olmayı gerektirecek çalışması bulunduğu tespit edilenlerin zorunlu sigortalılıkla çakışan isteğe bağlı prim ödenen süreleri iptal edilerek bu süreye ilişkin ödedikleri primler ilgililere iade edilir.

21 B) Yer Açısından Uygulama Alanı
İşveren, örneği Kurum tarafından hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte Kuruma vermekle yükümlüdür. İşyeri bildirgesinin verilmemesi veya geç verilmesi, Kanunda belirtilen hak ve yükümlülükleri ortadan kaldırmaz. İşyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki adrese nakledilmesi, sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi veya intikal etmesi halinde işyerinin nakledildiği, yeni işverenin işi veya işyerini devraldığı tarihi takip eden 10 gün içinde, işyerinin miras yoluyla intikali halinde ise mirasçıları, ölüm tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde işyeri bildirgesini Kuruma vermekle yükümlüdür. İşyerinin, aynı il sınırları içinde Kurumun diğer bir ünitesinin görev alanına giren başka bir adrese nakledilmesi halinde ise adres değişikliğinin yazı ile bildirilmesi yeterlidir. Bu işlerde çalışan sigortalıların, sigorta hak ve yükümlülükleri devam eder

22 Sosyal Sigortaların Finansmanı ve Primler
Sosyal sigortaların finansman kaynağını esas olarak primler oluşturmaktadır ve genel olarak üçlü katkı sistemi benimsenmiştir. Sosyal sigortaların finansmanında, fon biriktirme (kapitalizasyon) ve dağıtım yöntemleri uygulanmaktadır. Uzun vadeli sigorta kollarında yani malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarında fon biriktirme (kapitalizasyon) yöntemi, iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından yapılan uzun süreli ödemelerde fon biriktirme (kapitalizasyon) yöntemi, iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından yapılan kısa süreli ödeme ve hizmetlerde ise dağıtım yöntemi uygulanmaktadır. Hastalık, analık ve genel sağlık sigortasında dağıtım yöntemi uygulanmaktadır.

23 Prim Oranları ve Devlet Katkısı
5510 sayılı Kanunda, bütün sigorta kolları için tek bir sosyal sigorta primi alınması yerine sigorta kolları için ayrı ayrı sigorta priminin belirlenmesi yolu izlenmiştir. 1) Kısa vadeli sigorta kolları prim oranı, yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre %1 ila %6,5 oranları arasındadır. Bu primin tamamını işveren öder. Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi uyarınca sigortalı olan bağımsız çalışanlar primi kendileri öderler. 2) Uzun vadeli sigorta kolları yani malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim oranı, sigortalının prime esas kazancının %20’sidir. Bunun %9’u sigortalı hissesi, %11’i ise işveren hissesidir. 3) Genel sağlık sigortası primi, kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olanlar için prime esas kazancın %12,5’idir. Bu primin %5’i sigortalı, %7,5’i ise işveren hissesidir. 4) İşsizlik sigortası prim oranı, prime esas aylık brüt kazancın %1 sigortalı, %2 işveren ve %1 Devlet payıdır. 5) İsteğe bağlı sigortalılar için prim oranı, prime esas kazancın alt ve üst sınırı arasında sigortalı tarafından belirlenen prime esas aylık kazancın %32’sidir. Bunun %20’si uzun vadeli, %12’si ise genel sağlık sigortası prim oranıdır

24 Prime Esas Kazancın Belirlenmesi
5510 sayılı Kanunun 80. maddesine göre, sigortalıların prime esas kazançlarının hesabında 1) Hak edilen ücretlerin, 2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların, 3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.

25 Primlerin Ödenmesi 5510 sayılı Kanunun 87. maddesinde sosyal sigorta primlerinin kimler tarafından ödeneceği düzenlenmiştir. A) Kanunun uygulanmasında kısa ve uzun vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası (a) ve (c) bentleri kapsamında iş sözleşmesiyle çalışan sigortalılar ve devlet memurları ve kamu kamu görevlileri ile ceza ve tutukevlerinde çalışanlar açısından bunları çalıştıran işverenleri prim ödemekle yükümlüdür. B) 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında bağımsız çalışanlar ile bu kapsamda sayılan kişilerden sosyal güvenlik destek primine tabi olanlar, isteğe bağlı sigortalı olanlar ve Türkiye’de oturma iznine sahip sağlık sigortalısı sayılmayan ve başka bir ülke mevzuatı çerçevesinde sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan kişilerin kendileri prim ödemekle yükümlüdür Kurum Alacaklarında Zamanaşımı Süresi Kurumun prim ve diğer alacakları, ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak 10 yıllık zamanaşımına tabidir

26 SİGORTA KOLLARI Türkiye’de sosyal sigorta kollarından yapılan yardımların bir bölümü kısa vadeli sigorta kollarından, bir bölümü de uzun vadeli sigorta kollarından yapılmaktadır. Kısa vadeli sigorta kılları Uzun vadeli sigorta kolları Genel sağlık sigortası A) İş kazaları, meslek hastalıkları, analık ve hastalık sigortaları 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda düzenlenen kısa vadeli sigorta kollarıdır. İşsizlik sigortası da kısa vadeli bir sigorta koludur. Ancak, 4447 sayılı ayrı bir kanunla düzenlenmiştir. B) Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları uzun vadeli sigorta kolları olarak 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda düzenlenmiştir. C) Genel sağlık sigortası da aynı kanunda yer alan ve adından da anlaşılacağı gibi sağlık hizmetlerini düzenleyen sigorta koludur.

27 KISA VADELİ SİGORTALAR
Kısa Vadeli Sigortaların Kapsamı A) 5510 sayılı Kanun iş kazası, meslek hastalıkları, hastalık ve analık sigortalarını, “Hizmet Akdiyle veya Kendi Adına ve Hesabına Bağımsız Çalışan Sigortalıların Tabi Olduğu Kısa Vadeli Sigorta Hükümleri” başlığı altında maddeler kapsamında düzenlenmektedir. 4/1-a bentte sigortalıları, çoğunluğu hizmet akdiyle çalışan bağımlı çalışanlardır. 4/1-b bentte sigortalıları bağımsız çalışanlar. B) Kamu çalışanlarının durumu 5510 sayılı Kanun’un 5. Bölümünde ayrıca düzenlendiği için onlara kısa vadeli sigorta hükümleri uygulanmayacaktır. Bunlara vazife malullüğü hükümlerı uygulanacak. Kısa vadeli sigorta kollarından sadece parasal yardım yapılıyor, sağlık hizmeti sağlanmıyor.

28 İş Kazasının Tanımı, Bildirilmesi ve Soruşturulması
Tanım İş kazası: a) Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, b) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle, c) Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda, d) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen engelli hâle getiren olaydır.

29 Bildirim A) İş kazalarının bildiriminde, 4/1-a bendinde sigortalılar (hizmet akdiyle çalışan) ve 5. madde kapsamındaki sigortalıları (kısmen sigortalı olanlar) için , işverenleri tarafından, o yer kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma da en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde doğrudan veya taahhütlü posta ile bildirilecektir. B) 4/1-b sigortalıları (bağımsız çalışanlar) kendileri, bir ayı geçmemek şartıyla rahatsızlıklarının bildirim yapmaya engel olmadığı günden sonra üç işgünü içinde doğrudan veya taahhütlü posta ile Kuruma bildireceklerdir.

30 Soruşturma Kuruma bildirilen kazanın iş kazası sayılıp sayılmayacağı konusunda gerekirse Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları veya Bakanlık, iş müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabilir. Yazılı olarak yapılan bildirimlerin gerçeğe aykırı olduğu ve olayın iş kazası olmadığı anlaşılırsa, yersiz olarak yapılan ödemeler 96. madde hükümlerine göre gerçekdışı bildirimde bulunanlardan tahsil edilir.

31 Meslek Hastalığının Tanımı ve Bildirilmesi
Tanım Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütülme şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük halleridir. Kurumun yetkili kıldığı sağlık hizmet sunucularının raporları ve dayanağı tıbbi belgeler incelenir. Kurumca gerekli görülürse, işyeri çalışma şartları ve bunun tıbbi sonuçları denetlenir ve raporlanır. Bütün bunlar incelenir ve Kurum Sağlık Kurulu tarafından, sigortalının meslek hastalığına tutulup tutulmadığı tespit edilir.

32 Bildirimi A) 4/1-a sigortalıları (hısmet akdı ile çalışanlar) ve 5. madde kapsamındaki sigortalılar (kısmen sigortalı olanlar) bakımından bunların işverenleri, bu kimselerin meslek hastalığına tutulduğunu öğrendikten sonra durumu üç işgünü içersinde iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile Kuruma bildirmek zorundadır. B) 4/1-b sigortalıları ise durumu öğrendiklerinde üç işgünü içersinde kendileri, iş kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile Kuruma başvurmak zorundadır. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen, kasten eksik veya yanlış bildirimde bulunan işverenlere veya 4/1-b sigortalılarına karşı Kurum, bu durumlar için yapılan masrafları ve ödenmişse geçici iş göremezlik ödeneklerini geri almak için girişimde bulunabilir.

33 Hastalık ve Analık Halleri
4/1-a ve 4/1-b sigortalılarının iş kazası ve meslek hastalığı dışında kalan ve iş göremezliğine neden olan rahatsızlıklar hastalık halidir. 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalı kadının veya sigortalı erkeğin sigortalı olmayan eşinin, kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık alan kadının ya da gelir veya aylık alan erkeğin sigortalı olmayan eşinin gebeliğinin başladığı tarihten itibaren doğumdan sonraki ilk sekiz haftalık, çoğul gebelik halinde ise ilk on haftalık süreye kadar olan gebelik ve analık haliyle ilgili rahatsızlık ve engellilik halleri analık hali kabul edilir.

34 İş kazası veya meslek hastalığı hallerinde sağlanan yardımlar
• Sigortalıya geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi, • Sigortalıya sürekli işgöremezlik geliri bağlanması, • İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine gelir bağlanması, • Gelir bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi, • İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için cenaze ödeneği verilmesi

35 Hastalık ve Analık hallerinde sağlanan yardımlar
günlük geçici iş göremezlik ödeneği emzirme ödeneği verilir. - Sigortalıya hastalık veya analık hallerine bağlı olarak ortaya çıkan iş göremezlik süresince; günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilir. - Analık sigortasından sigortalı kadına veya sigortalı olmayan karısının doğum yapması nedeniyle sigortalı erkeğe, 4/1-a ve 4/1-b kapsamındaki sigortalılardan; kendi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık alan kadına ya da gelir veya aylık alan erkeğin sigortalı olmayan eşine, her çocuk için yaşaması şartıyla, doğum tarihinde geçerli olan ve Kurum Yönetim Kurulunca belirlenip Bakan tarafından onaylanan tarife üzerinden emzirme ödeneği verilir. Bu hakkının kazanma koşulları: 4/1-a kapsamında olanlar için doğumdan önceki bir yıl içinde en az 120 gün kısa vadeli sigorta kolları primi bildirilmiş olmalıdır. 4/1-b kapsamında olanlar için ise doğumdan önceki bir yıl içinde en az 120 gün kısa vadeli sigorta kolları primi yatırılmış ve genel sağlık sigortası primi dahil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur

36 Ödenek ve Gelirlere Esas Tutulacak Günlük Kazanç
İş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde verilecek ödeneklerin veya bağlanacak gelirlerin hesabına esas tutulacak günlük kazanç; iş kazasının veya doğumun gerçekleştiği tarihten, meslek hastalığı veya hastalık halinde ise iş göremezliğin başladığı tarihten önceki 12 aydaki son üç ay içersinde 80. maddeye göre hesaplanacak prime esas kazançlar toplamının, bu kazançlara esas prim ödeme gün sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanır.

37 Geçici İş Göremezlik Ödeneği
Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilir. Şart: işgöremezlikten önceki 1 yıl içinde 90 gün kısa vadeli prım bildirmiş olmalı -4/1-a sigortalıları ile 5. madde kapsamındaki sigortalılardan, hastalık sigortasına tabi olan sigortalıların hastalık sebebiyle iş göremez duruma düşmeleri halinde, işgörmezliğin başladığı tarihten önceki bir yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olması şartıyla, geçici iş göremezliğin 3. gününden başlamak üzere her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilir. 4/1-a sigortalıları ile 4/1-b bendinde yer alan sigortalılardan muhtar olan, gerçek veya basit usülde gelir vergisi mükellefi olan, gelir vergisinden muaf olup esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı olan ve tarımsal faaliyette bulunan sigortalı kadının analığı halinde, doğumdan önceki bir yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olmak şartıyla, doğumdan önceki ve sonraki sekizer haftalık süre boyunca, çoğul gebelik halinde ise, doğumdan önceki sekiz haftalık süreye iki haftalık süre ilave edilerek çalışmadığı her gün için geçici işgöremezlik ödeneği verilir.

38 Sürekli İş Göremezlik Geliri
İş kazası ve meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulu’nca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalı sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanır. İş göremezlik gelirin yüksekliği: a) Sürekli tam işgöremezlikte sigortalıya aylık kazancın %70’i oranında gelir bağlanır. b) Sürekli kısmi işgöremezlikte ise sigortalıya bağlanacak gelir, tam iş göremezlik geliri gibi hesaplanarak bunun iş göremezlik derecesi oranındaki tutarı kendisine ödenir. c) Sigortalı, başka birinin sürekli bakımına muhtaç ise, gelir bağlama oranı % 100 olarak uygulanır

39 Sigortalının Hak Sahiplerine Gelir Bağlanması, Evlenme ve Cenaze Ödenekleri
Ölen sigortalının hak sahiplerine İş kazası veya meslek hastalığına bağlı nedenlerden dolayı ölen sigortalının hak sahiplerine, aylık kazancının %70’i, 55. maddenin 2. fıkrasına göre güncellenerek 34. madde hükümlerine göre gelir olarak bağlanır. Meslekten kazanma gücünün kaybetmesinde sürekli iş göremezlik geliri başlanmış ölen sigortalının hak sahiplerine İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü % 50 veya daha fazla oranda kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olup olmadığına bakılmaksızın hesaplanan aylık gelir tutarı, 34. madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır. Hak sahiplerine ayrıca cenaze ve evlenme ödeneği verilir

40 İş Kazası, Meslek Hastalığı ve Hastalık Halleri Bakımından İşverenin ve Üçüncü Kişilerin Sorumluluğu
İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine 5510 sayılı Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık faktörü dikkate alınır. İş kazasını işverence süre içinde bildirilmediği takdirde İş kazasının, süresi içinde işveren tarafından Kuruma bildirilmemesi halinde, bildirim tarihine kadar geçen süre için sigortalıya ödenecek geçici iş göremezlik ödeneği, Kurumca işverenden tahsil edilir. Sigortalının sorumluluğu varsa 5510 sayılı Kanunun 22. ve 23. maddeleri uyarınca, iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık hallerinin ortaya çıkmasında veya yapılan tedavi ve sağlık yardımlarının aksamasında sigortalının kusuru varsa, verilecek ödenek ve bağlanacak gelirlerde indirime gidilebilir.

41 İŞSİZLİK SİGORTASI Diğer kısa vadeli sigorta kollarından farklı olarak 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun kapsamında değil, 4447 sayılı ayrı bir Kanun kapsamında düzenlenmiştir. İşsizlik sigortası ile görevlendirilen kurumlar Sosyal Güvenlik Kurumu ile Türkiye İş Kurumu’dur.

42 İşsizlik Sigortasının Kapsamı
İşsizlik sigortasından yararlananlar aşağıdaki şekilde gruplandırılabilir: • İş sözleşmesi ile bir işverene tabi olarak çalışanlar: Bu grupta yer alanlar 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında tam ve kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar, başka kanunlara göre iş sözleşmesiyle çalışanlar ve karşılıklılık esasına göre hizmet akdi ile (iş sözleşmesi) çalışan yabancılar olmaktadır. • 5510 sayılı Kanunun 52/1. maddesi kapsamında işsizlik primi ödeyen isteğe bağlı sigortalılar, • 5510 sayılı Kanunun ek 6. maddesi kapsamındaki sigortalılar-bazı kısmı süreli çalışanlar, • 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun geçici 20. maddesi kapsamındaki sandıklara tabi olarak çalışanlar. İşsizlik sigortası zorunludur. İşsizlik sigortası primlerinin toplanmasından Sosyal Sigortalar Kurumu, diğer bütün hizmet ve işlemlerin yapılmasından Türkiye İş Kurumu görevli, yetkili ve sorumludur İşsizlik sigortasının primi Kazanç üzerinden %1 sigortalı, %2 işveren payı ödenir. Ayrıca %1 oranında da devlet katkısı vardır.

43 İşsizlik Sigortasından Sağlanan Yardımlar
İşsizlik Ödeneği Verilmesi İşsizlik ödeneği, iş ilişkisinin sona erdiği bazı hallerde işsiz kalanlara yapılan bir ödemedir. Ayrıca, Sosyal Güvenlik Kurumu’na belli bir süre prim ödemiş olmak ve İş Kur’a başvuru yapmış olmak gerekir. İşsizlik ödeneğin kazanma şartları İş ilişkisinin sona ermesinde yani işsizlik durumunun ortaya çıkmasında işçinin herhangi bir kusurunun bulunmaması gereğidir. Aksi halde işsizlik ödeneği verilmez. İşsizlik priminin ödeneme sine ilişkin şartlar - İş sözleşmesi işçinin herhangi bir kusuru olmaksızın sona ermişse, sona ermeden önceki son üç yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak çalışmak ve işsizlik sigortası primi ödemek şartlarını yerine getirmiş olmak, işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış olmak gerekmektedir. - işverenden alacağı işten ayrılma bildirgesi ile birlikte, iş ilişkisinin sona erdiği tarihten itibaren 30 gün içinde İşKur’a başvurmuş olmalıdır.

44 İşsizlik ödeneğinin ödenme süreler
İşsizlik ödeneğinden yararlanma süresi, işsizlik sigortası primi ödenen süre arttıkça, artmaktadır ve sınırsız değildir. Buna göre, hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olanlardan, son üç yıl içinde: • 600 gün sigortalı çalışıp, işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün, • 900 gün sigortalı çalışıp, işsizlik sigortası primi olan sigortalı işsizlere 240 gün, • 1080 gün sigortalı çalışıp, işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün süre boyunca işsizlik ödeneği verilir. İşsizlik ödeneğinin kesilmesi İşsizlik ödeneği alan kişi, İşKur tarafından kendisine, mesleğine ve önceki işindeki ücretine eşit veya yakın uygun bir iş teklif edildiğinde haklı bir neden olmadan bu teklifi reddederse, başka bir işte ücret alarak çalıştığı anlaşılırsa, meslek geliştirme, yetiştirme eğitimini reddederse, İşKur tarafından yapılan çağrılara cevap vermezse ve istenen bigi ve belgeleri yetkililere ulaştırmazsa, işsizlik ödeneği kesilir

45 Kısa Çalışma Ödeneği Verilmesi
Genel ekonomik, sektörel veya bölgesel kriz ile veya zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma süreleri geçici olarak önemli ölçüde azaltılabilir. Bazen da işyerinde faaliyet tamamen veya kısmen geçici olarak durdurulabilir. Bu gibi hallerde işyerlerinde üç ayı aşmamak üzere kısa çalışma yapılabilir. İşveren gerekçeli olarak bu konudaki talebini Türkiye İş Kurumu’na ve varsa taraf sendikaya bildirir. Uygun görülür ve izin verilirse, kısa çalışma halinde İşsizlik Sigortası Fonundan kısa çalışma ödeneği verilir. İşçinin kısa çalışma ödeneğine hak kazanabilmesi için, hizmet akdinin feshi hariç işsizlik sigortasından yararlanma koşullarını yerine getirmesi gerekir.

46 UZUN VADELİ SİGORTALAR
Bu grupta yer alan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları, uzun süre prim ödedikten sonra yararlanılan sigortalardır. Buna karşılık sağlanan yardımlar da uzun sürelidir. Malullük Sigortası Malul Sayılma-meslekte kazanma gücünün en az %60 kaybedenler Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucunda, 4/1-a ve 4/1-b sigortalılarından çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az %60’ını kaybedenler malul sayılırlar Malullük sigortasından yaralanmayanlar Ancak, sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce sigortalının çalışma gücünün %60’ını veya vazifesini yapamayacak derecede meslekte kazanma gücünü kaybettiği, önceden veya sonradan tespit edilirse, sigortalı bu hastalık veya özrü sebebiyle malullük aylığından yararlanamaz

47 Malullük Sigortasından Sağlanan Haklar ve Yararlanma Şartları
Sağlanana haklar Malullük sigortasından sağlanan hak, malullük aylığı bağlanmasıdır. Şartlar: • 5510 sayılı Kanunun 25. maddeye göre malul sayılmak, • En az on yıllık sigortalı olup, toplam 1800 gün veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması, • Maluliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan veya işyerini kapattıktan veya devrettikten sonra Kurumdan yazılı istekte bulunmak Ancak 4/1-b sigortalılarının (bağımsız çalışanlar) kendi sigortalılığı nedeniyle genel sağlık sigortası primi dâhil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur

48 Yaşlılık Sigortası Yaşlılık Aylığı Şartlar: Sağlanana haklar
yaşlılık aylığı bağlanması toptan ödeme yapılmasıdır. Yaşlılık Aylığı Şartlar: 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra ilk kez sigortalı olanlardan kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını dolduranlara en az 9000 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olma şartıyla yaşlılık aylığı bağlanır. Ancak 4/1-a sigortalıları için prim gün sayısı şartı 7200 gün olarak uygulanır. Yani hizmet akdiyle çalışanlara daha kısa süre prim ödenmesi halinde yaşlılık aylığı bağlanabilecektir. Ancak aylık bağlanırken daha az süre prim ödendiği için aylık bağlama oranı düşecek ve daha düşük miktarda bir aylık bağlanması sözkonusu olacaktır.

49 Genel kuralın yanında bazı özel gruplar için yaşlılık aylığı bağlama koşulları biraz daha hafifletilmiştir. • İleri yaştaki sigortalılar yaş hadlerine 65 yaşını geçmemek üzere 3 yıl eklenmek ve adlarına en az 5400 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla yaşlılık aylığı bağlanabilir. • Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce Kanunca 25/2 maddesine göre malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık veya özrü bulunan bu nedenle malullük aylığından yararlanamayan sigortalılara en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3960 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla yaşlılık aylığı bağlanır. • Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, Kurum sağlık kurulunca çalışma gücündeki kayıp oranının %50- %59 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar, en az 16 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4320 gün; %40-%49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar, en az 18 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4680 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak kaydıyla yaş aranmaksızın yaşlılık aylığına hak kazanırlar. • Bakanlıkça tespit edilen maden işyerlerinin yer altı işlerinde sürekli veya münavebeli olarak en az 20 yıldan beri çalışan sigortalılar için ikinci fıkrada belirtilen yaş haddi 55 olarak uygulanır. • 55 yaşını dolduran ve erken yaşlanmış olduğu tespit edilen sigortalılar yaş dışındaki şartları taşıyorlarsa, yaşlılık aylığına hak kazanırlar. • Emeklilik veya yaşlılık aylığı bağlanması talebinde bulunan kadın sigortalılardan, başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul çocuğu bulunanların,

50 Yaşlılık Aylığının Hesaplanması
Yaşlılık aylığı, sigortalıların ortalama aylık kazançları ile aylık bağlama oranının çarpımı sonucu bulunan tutardır. Yaşlılık aylığı=(Ortalama günlük kazanç x 30) x Aylık bağlama oranı Aylık bağlama oranı, sigortalının malullük, yaşlılık, ölüm sigortalarına tabi olarak geçen toplam prim ödeme gün sayısının her 360 günü için %2 olarak uygulanır. 360 günden eksik süreler de orantılı olarakdikkate alınır. Ancak aylık oranı %90’ı geçemez

51 Yaşlılık Aylığının Başlangıcı, Kesilmesi veya Sosyal Güvenlik Destek Primi Ödenmesi
4/1-a ve 4/1-b sigortalılarına yaşlılık aylığına hak kazanmışlarsa, yazılı istekte bulundukları tarihi izleyen aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanır. Kesilmesi Yaşlılık aylığı almaktayken yeniden çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıkları kesilir. Bu durumdakiler yeniden çalıştıkları süre boyunca kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına ait primleri (malullük, yaşlılık, ölüm) ile genel sağlık sigortası primlerini öderler. Sosyal güvenlik destek primi kesinti 4/1-b sigortalıları, (tarım kesiminde bağımsız çalışanlar hariç olmak üzere) yeniden çalışmaya başlarlarsa, bir alternatif olarak hem yaşlılık aylığını almaya hem de bağımsız çalışmaları nedeniyle faaliyette bulunmaya devam edebilirler. Bunun için, yaşlılık aylıklarının kesilmemesini yazılı olarak talep etmeleri gerekir. Bunlardan almakta oldukları yaşlılık aylığının %15’i oranında sosyal güvenlik destek primi kesilir. Ayrıca kısa vadeli sigorta kolları primi alınmaz

52 B) Yaşlılık Toptan Ödemesi
Toptan ödeme, malullük ve yaşlılık aylığı bağlanması imkânı olmayan sigortalılara bazı şartları yerine getirmişlerse, kendileri için ödenen veya bildirilen primlerin toplu para olarak geri verilmesidir. Şartlar: 4/1-a ve 4/1-b sigortalıları ve ilk kez 5510 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan 4/1-c sigortalıları, herhangi bir nedenle işten ayrılır, işyerini kapatır yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş şartlarını doldurdukları halde kendilerine malullük ve yaşlılık aylığı bağlanmasına sigortalılık süresi-prim ödeme gün sayısı yetmediği için imkan yoksa, ödedikleri malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin her yıla ait tutarının bugünkü değerleri hesaplanıp toplanarak toptan ödeme şeklinde verilir.

53 Ölüm Sigortası Ölüm aylığı, Ölüm sigortasından sağlanan haklar
ölüm aylığı bağlanması, Ölüme bağlı toptan ödemesi yapılması, aylık alan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi cenaze ödeneği verilmesidir. Ölüm aylığı, • En az 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4/1-a sigortalısı sayılanlar için her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş, • 5510 sayılı Kanunun 47. maddesi kapsamında (vazife ya da harp malullüğü) vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken, bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya işyerinde kazaya uğramış; malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı almaktayken veya malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanmış olup henüz işlemi tamamlanmamış, • Bağlanmış bulunan malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı, sigortalı olarak çalışmaya başlamış olmaları nedeniyle kesilmiş durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde bağlanır.

54 Ölüm Aylığının Hak Sahiplerine Paylaştırılması
Ölen sigortalının kanunca hesaplanacak aylığı, hak kazanmış olmaları halinde dul eşe ve çocuklarına bağlanır. Dul eşe: Dul eşe, 33. maddeye göre hesaplanan aylığın % 50 si, aylık bağlanmış çocuğu bulunmayan dul eşe ise (hükümlü ve tutuklu olarak çalışan, aday çırak/ çırak/ meslek eğitimi gören/zorunlu stajyer olarak çalışan ve Türkiye İş Kurumu Kurslarına katılanlar hariç) Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaması veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olması halinde %75’i bağlanır. Çocuklarına: 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görüyorsa 20 yaşını, yükseköğrenim yapıyorsa 25 yaşını doldurmayanların veya Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip malul olduğu anlaşılanların veya yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan kızlarının her birine %25’i,

55 Ölüme Bağlı Toptan Ödeme Sigortalısı olanların ölümü halinde, hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanamıyorsa, ölüm tarihi itibarıyle payları oranında hak sahiplerine toptan ödeme olarak verilir. Evlenme ve Cenaze Ödeneği Evlendikleri için gelir ve aylıkları kesilecek olan kız çocuklarına, talepte bulunulursa almakta oldukları aylık veya gelirin 2 yıllık tutarı bir defaya mahsus olarak, evlenme ödeneği şeklinde peşin ödenir.

56 Gelir ve Aylık Bağlanmayacak Haller
Hak sahibi ölen sigortalıya karşı cana kast Ölen sigortalının hak sahiplerinden kendisinden aylık bağlanacak sigortalıyı veya gelir ya da aylık bağlanmış olan sigortalıyı kasten öldürdüğü veya öldürmeye teşebbüs ettiği veya Kanun gereğince sürekli iş göremez hale veya malül duruma getirdiği hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere gelir veya aylık ödenmez. Ödenmiş bulunan gelir ve aylıklar, 96. madde hükümlerine göre geri alınır. Hak sahibi ölen sigortalıya karşı yükümlülükleri gerine getirmemesi Ölen sigortalının hak sahiplerinden kendisinden aylık bağlanacak sigortalıya veya gelir ya da aylık bağlanmamış olan sigortalıya veya hak sahibine karşı ağır bir suç işlediği veya bunlara karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi nedeniyle, ölüme bağlı bir tasarrufla mirasçılıktan çıkarıldıkları hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere, gelir veya aylık ödenmez.

57 KISA VE UZUN VADELİ SİGORTA KOLLARINA İLİŞKİN ORTAK HÜKÜMLER
a) Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi - Sigortalının, 4/1-a ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılır. -Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren ilk defa sigortalı sayılanlardan 4/1-a, (b) ve (c) bentlerinden birden fazlasına tabi olarak çalışmış olanların yaşlılık aylığı bağlanma taleplerinde, en fazla sigortalılığın geçtiği sigortalılık hali, hizmet sürelerinin eşit olması ile malullük ve ölüm halleri ile yaş haddinden re’sen emekli olma, süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme ve bağlı oldukları sigortalılık halinin kanunla değiştirilmesi durumunda ise son sigortalılık hali esas alınır

58 b) Aylık ve Gelirlerin Birleşmesi
1-Uzun Vadeli Sigorta Kollarından 5510 sayılı Kanunun 54. maddesine göre uzun vadeli sigorta kollarından; • Hem malullük hem de yaşlılık aylığına hak kazanan sigortalıya, bu aylıklardan yüksek olanı, aylıklar eşitse yalnız yaşlılık aylığı, • Malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı ile birlikte, ölen eşinden dolayı da aylığa hak kazanan sigortalıya her 2 aylığı, • Ana ve babasından ayrı ayrı aylığa hak kazanan çocuklara, yüksek olan aylığın tamamı, az olan aylığın yarısı, • Birden fazla çocuğundan aylığa hak kazanan ana ve babaya en fazla ödemeye imkân veren ilk 2 dosyadan yüksek olan aylığın tamamı, düşük olan aylığın yarısı,

59 Hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığı, vazife malullüğü aylığı almakta iken, tekrar sigortalı olanlardan hem vazife malullüğüne hem de malullük aylığına hak kazananlara, bu aylıklardan yüksek olanı, aylıkları eşitse yalnızca vazife malullüğü aylığı, bunlardan hem vazife hem de yaşlılık aylığına hak kazananlara, bu aylıkların her ikisi, Evliliğin ölüm nedeniyle sona ermesi durumunda sonraki eşinden de aylığa hak kazananlara tercih ettiği aylık bağlanır (SSGSSK m.54/1-a).

60 2-Kısa Vadeli Sigorta Kollarından 5510 sayılı Kanunun 54
2-Kısa Vadeli Sigorta Kollarından 5510 sayılı Kanunun 54. maddesine göre kısa vadeli sigorta kollarından; • Sürekli iş göremezlik geliriyle birlikte ölen eşinden dolayı da gelire hak kazanan eşe her iki geliri, • Ana ve babadan ayrı ayrı gelire hak kazananlara, yüksek olan gelirin tamamı, az olanın yarısı, • Birden fazla çocuğundan gelire hak kazanan ana ve babaya, en fazla ödemeye imkân veren ilk 2 dosyadan yüksek olan gelirin tamamı, düşük olan gelirin yarısı, • Hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm gelirine hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak geliri, • Evliliğin ölüm nedeniyle sona ermesi durumunda sonraki eşinden de gelire hak kazananlara tercih ettiği gelir bağlanır (SSGSSK m.54/1-b).

61 c) Uzun ve Kısa Vadeli Sigorta Kollarından - Malullük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malullüğü ile iş kazası ve meslek sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır (SSGSSK m.54/1-c). - Bir kişide ikiden fazla gelir veya aylık birleştiği takdirde, bu gelir ve aylıklardan en fazla ödemeye imkân veren 2 dosya üzerinden gelir veya aylık bağlanır; diğer dosya veya dosyalardaki gelir ve aylık hakları durum değişikliği veya diğer bir dosyadan gelir veya aylığa hak kazanıldığı tarihe kadar düşer.

62 Gelir ve Aylık Bağlanmayacak Haller
Cana kast Ölen sigortalının hak sahiplerinden kendisinden aylık bağlanacak sigortalıyı veya gelir ya da aylık bağlanmış olan sigortalıyı kasten öldürdüğü veya öldürmeye teşebbüs ettiği veya Kanun gereğince sürekli iş göremez hale veya malül duruma getirdiği hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere gelir veya aylık ödenmez. Ödenmiş bulunan gelir ve aylıklar, 96. madde hükümlerine göre geri alınır. Yükümlülükleri gerine getirmemesi Ölen sigortalının hak sahiplerinden kendisinden aylık bağlanacak sigortalıya veya gelir ya da aylık bağlanmamış olan sigortalıya veya hak sahibine karşı ağır bir suç işlediği veya bunlara karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemesi nedeniyle, ölüme bağlı bir tasarrufla mirasçılıktan çıkarıldıkları hususunda kesinleşmiş yargı kararı bulunan kişilere, gelir veya aylık ödenmez. Ödenmiş bulunan gelir ve aylıklar, 96. madde hükümlerine göre geri alınır. Boşandığı eşi ile fiilen yaşadığı halde Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96. madde hükülerine göre geri alınır (SSGSSK m.56).

63 GENEL SAĞLIK SİGORTASI
Genel sağlık sigortası, kişilerin ekonomik güçlerine ve istekli olup olmamalarına bakılmaksızın gelecekte ortaya çıkabilecek sağlık risklerine karşı, öncelikle sağlıklarının korunmasını ve böyle bir durumda gereken harcamaların finansmanını sağlayan, toplumun tüm bireylerinin sağlık hizmetlerinden yaygın, adil ve etkili bir şekilde faydalanmasını sağlamayı amaçlayan primli bir sosyal güvenlik aracıdır. Genel sağlık sigortası kapsamındaki kişiler: genel sağlık sigortalısı sayılanlar genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişiler

64 a) Genel Sağlık Sigortalısı Sayılan Kişiler
5510 sayılı Kanunun 60. maddesinde genel sağlık sigortası kapsamına giren kişiler sayılmıştır. Türkiye’de ikamet ediyor olmanın genel sağlık sigortasından yararlanmanın temel koşulu olduğu söylenebilir Genel sağlık sigortalıları şu şekilde sıralanabilirler: • İş sözleşmesi ile çalışanlar (hizmet akdi ile çalışanlar) (m.4/1-a), • Köy ve mahalle muhtarları ve bağımsız çalışanlar (m.4/1-b) • İsteğe bağlı sigortalılar (m.50), • Kamu idarelerinde kadrolu çalışanlar, sözleşmeli çalışanlar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca açıktan vekil atananlar (m.4/1-c-1) • İşçi sendikalarının ve konfederasyonlarının ve bunların şubelerinin başkanları ve yönetim kurulu üyeleri,

65 • Bir veya daha fazla işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları, müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri güzel sanat kollarında çalışanlar, düşünür ve yazarlar, • Düşük gelirli vatandaşlar • Oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından başka ülkelerin sosyal güvenlik mevzuatı kapsamında sigortalı olmayanlar (m.60/1-d), • 4447 sayılı Kanun hükümleri uyarınca işsizlik sigortasından işsizlik ve kısa çalışma ödeneği alanlar (m.60/1-e), • 5510 sayılı Kanuna ve daha önceki sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir ve aylık bağlanmış kişiler (m.60/1-f), • Başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar • Vatansızlar ve sığınmacılar (m.60/1-c-2), • 2022 sayılı Kanun uyarınca 65 yaş aylığı alanlar (m.60/1-c-3), • 1005 sayılı Kanun uyarınca şeref aylığı bağlananlar (m.60/1-c-4), • 3292 sayılı Kanun uyarınca vatani hizmet tertibinden vatana hizmet aylığı alanlar (m.60/I-c-5), ve saire

66 b) Genel Sağlık Sigortalısının Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişiler Bakmakla yükümlü olunan kişiler, kendileri için prim ödenmesi gerekmeyen kişilerdir. Bu kişiler “bağımlı sigortalı” olarak düşünülebilirler. Bu kimseler 5510 sayılı Kanunun 62/2. maddesinde ifade edilen eş, çocuk ile ana ve babadır.

67 Genel Sağlık Sigortalısı ve Genel Sağlık Sigortalısının Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişi Sayılmayanlar (Kapsam Dışında Kalanlar) SSGSSK’nın 60/3. maddesine göre, genel sağlık sigortasının kapsamı dışında bulunan kişiler şunlardır: • Askerlik hizmetlerini er ve erbaş olarak yapmakta olanlar ile yedek subay okulu öğrencileri, • Yabancı kuruluş adına ve hesabına Türkiye’ye bir iş için gönderilen ve yabancı sigortalı olduğunu belgeleyen kişiler, • Yurtdışında ikamet edip de Türkiye’de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan yabancı sigortalılar, • Dış temsilciliklerde çalışan ve sürekli ikamet izni veya bu devletin haiz bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden yabancı sigortalılığını belgeleyenler, • Dış temsilciliklerde çalışan sözleşmeli personelin uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde ve temsilciliğin bulunduğu ülkenin ilgili mevzuatı gereği zorunlu olarak yabancı sigortalı olanlar,

68 • Ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde bulunan hükümlü ve tutuklular, • Mütekabiliyet esası da dikkate alınmak şartıyla, oturma izni almış, yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan yabancılardan Türkiye’de bir yıldan kısa süreyle yerleşik olanlar, • 5510 veya önceki sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık almakta olup; mülga 2147 ve 3310 sayılı Kanunlara göre borçlanarak aylık bağlanan kişilerden Türkiye’de ikamet etmeyenler.

69 Genel Sağlık Sigortalılığının Başlangıcı, Tescili ve Sona Ermesi
Başlangıcı ve Tescili 4/1-a, (b), (c) ve isteğe bağlı sigortalı olanlar; sigortalı veya isteğe bağlı sigortalı olarak tescil edildikleri tarihten itibaren genel sağlık sigortalısı sayılır ve ayrıca bir bildirime gerek olmaksızın tescil edilmiş sayılır. Aile içindeki geliri kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlar, Kurumca tescil edildiği tarihte genel sigortalısı sayılır. Sona Ermesi Genel sağlık sigortalılığı, genel sağlık sigortalısının yerleşim yerinin Türkiye olmaması durumunda veya ölüm durumunda yahut da genel sağlık sigortası kapsamı dışına çıkılan tarihten itibaren sona erer.

70 Genel Sağlık Sigortasından Sağlanan Hizmetler
Genel sağlık sigortasından başlıca üç grup hizmet sağlanmaktadır. --- sağlık hizmetleri yol gideri, gündelik ve refaketçi gideri ödenmesi yurt dışında tedavi Sağlık Hizmetleri Sağlık hizmetlerinin büyük çoğunluğunun finansmanı genel sağlık sigortasınca karşılanmaktadır. Ancak bazı sağlık hizmetleri Kurum tarafından finanse edilmez.

71 Kurumca Finansmanı Sağlanan Sağlık Hizmetleri ve Süresi
Genel sağlık sigortalısının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlıklı kalmalarını; hastalanmaları halinde sağlıklarını kazanmalarını; iş kazası ile meslek hastalığı, hastalık ve analık sonucu tıbben gerekli görülen sağlık hizmetlerinin karşılanmasını, iş göremezlik hallerinin ortadan kaldırılmasını veya azaltılmasını temin etmek amacıyla Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetleri şunlardır: • Koruyucu sağlık hizmetleri ile insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri, • Kişilerin hastalanmaları halinde ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, laboratuar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbi müdahale ve tedaviler, hasta takibi ve rehabilitasyon hizmetleri, organ, doku ve kök hücre nakline ve hücre tedavilerine yönelik sağlık hizmetleri, acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbi bakım ve tedaviler,

72 • Analık sebebiyle ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, doğum, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbi müdahale ve tedaviler, hasta takibi, rahim tahliyesi, tıbbi sterilizasyon ve acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbi bakım ve tedaviler, • Kişilerin hastalanmaları halinde ayakta veya yatarak; ağız ve diş muayenesi, diş hekiminin göreceği lüzum üzerine ağız ve diş hastalıklarının teşhisi için gereken klinik muayeneler, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbi müdahale ve tedaviler, diş çekimi, konservatif diş tedavisi ve kanal tedavisi, hasta takibi, diş protez uygulamaları, ağız ve diş hastalıkları ile ilgili acil sağlık hizmetleri, 18 yaşını doldurmamış kişilerin ortodontik diş tedavilerinin 72. maddeye göre belirlenen tutarı,

73 • Evli olmakla birlikte çocuk sahibi olmayan genel sağlık sigortalısı kadın ise kendisinin, erkek ise karısının; en fazla 2 deneme ile sınırlı olmak üzere yardımcı üreme yöntemi tedavileri ile bir hastalığın tedavisinin başka tıbbi bir yöntemle mümkün olmaması ve Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucuları sağlık kurulları tarafından tıbben zorunlu görülmesi halinde yardımcı üreme yöntemi tedavileri (Bunun için yapılan tıbbi tedavileri sonrasında normal tıbbi yöntemlerle çocuk sahibi olamadığının ve ancak yardımcı üreme yöntemi ile çocuk sahibi olabileceğinin Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurulları tarafından tıbben mümkün görülmesi; 23 yaşından büyük, 39 yaşından küçük olması; son 3 yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamamış olduğunun Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurulları tarafından belgelenmesi; uygulamanın yapıldığı tıbbi merkezin Kurum ile sözleşme yapmış olması; en az 5 yıldır genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir), • Yukarıdaki bentler gereğince sağlanacak sağlık hizmetleriyle ilgili teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbi araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbi cihaz, tıbbi sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbi sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri, 60. maddede sayılan genel sağlık sigortalısı sayılma şartlarının yitirilmesi halinde, devam etmekte olan tedavi nedeniyle sağlanacak sağlık hizmetleri kişinin iyileşmesine kadar sürer.

74 Kurumca Finansmanı Sağlanmayacak Sağlık Hizmetleri
SSGSSK’nın 64. maddesine göre Kurumca finansmanı sağlanmayacak sağlık hizmetleri şunlardır: • Vücut bütünlüğünü sağlamak amacıyla yapılan ve iş kazası ile meslek hastalığına, kazaya, hastalıklara veya konjenital nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan durumlarda yapılacak sağlık hizmetleri dışında estetik amaçlı yapılan her türlü sağlık hizmeti ile estetik amaçlı ortodontik diş tedavileri. • Sağlık Bakanlığı’nca izin veya ruhsat verilmeyen sağlık hizmetleri ile Sağlık Bakanlığı’nca tıbben sağlık hizmeti olduğu kabul edilmeyen sağlık hizmetleri. • Yabancı ülke vatandaşlarının; genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayıldığı tarihten önce mevcut olan kronik hastalıkları.

75 Yol Gideri, Gündelik ve Refakatçi Giderleri
SSGSK’nın 65. maddesine göre, hekimin veya diş hekiminin muayene veya tedavi sonrası tıbben göreceği lüzum üzerine genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin, sağlık hizmetinden yararlanmaları için muayene ve tedavi edildikleri yerleşim yeri dışına yapılan sevkinde, ayakta tedavilerde kendisinin ve bir kişi ile sınırlı olmak üzere refakatçisinin gidiş ve dönüş yol gideri ve gündelikleri; yatarak tedavilerde ise gidiş ve dönüş tarihleri için gündelikleri ile yol gideri Kurumca karşılanır. Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yatarak tedavileri sırasında, hekimin veya diş hekiminin tıbben göreceği lüzum üzerine yanında kalan refakatçinin yatak ve yemek giderleri bir kişi ile sınırlı olmak üzere Kurumca karşılanır

76 Yurt Dışında Tedavi Aşağıdaki hallerde sağlık hizmetleri yurtdışında sağlanır: • 4/1-a ve 4/1-c kapsamındaki genel sağlık sigortalılarından; işverenleri tarafından Kurumca belirlenen usule uygun olarak veya kamu idareleri için özel mevzuatlarında belirtilen usule uygun olarak geçici görevle yurt dışına gönderilenlere, acil hallerde sağlık hizmetleri yurtdışında sağlanır. • 4/1-a ve 4/1-c kapsamındaki genel sağlık sigortalılarından; işverenleri tarafından Kurumca belirlenen usule uygun olarak veya kamu idareleri için özel mevzuatlarında belirtilen usule uygun olarak sürekli görevle yurt dışına gönderilenler ile bunların yurt dışında birlikte yaşadıkları bakmakla yükümlü olduğu kişilere sağlık hizmetleri yurtdışında sağlanır • Sağlık Bakanlığı’nın uygun görüşü üzerine yurt içinde tedavisinin yapılamadığı tespit edilen kişilerin sağlık hizmetleri de yurtdışında yapılır. Bu ihtimalde yurt dışına sevk edilen kişilerin sağlık hizmeti bedelinin tümü ödenir

77 Sağlık Hizmetlerinden Yararlanma Şartları
A) Herhangi Bir Şart Aranmadan Sağlık Hizmetlerinden Yararlanabilecek Kişiler SSGSSK’ın 67. maddesine göre, sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek için aşağıdaki kişiler ve durumlar için herhangi bir koşul bulunmamaktadır: • 18 yaşını doldurmamış olan kişiler, • Tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişiler, • Acil sağlık hali olan kişiler, • İş kazası ile meslek hastalığına uğramış kişiler, • Kişilerin hastalanmalarına bakılmaksızın kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri alacak kişiler, • Analık sebebiyle ayakta veya yatarak; hekim tarafından yapılacak muayene, hekimin göreceği lüzum üzerine teşhis için gereken klinik muayeneler, doğum, laboratuvar tetkik ve tahlilleri ile diğer tanı yöntemleri, konulan teşhise dayalı olarak yapılacak tıbbi müdahale ve tedaviler, hasta takibi, rahim tahliyesi, tıbbi sterilizasyon ve acil sağlık hizmetleri, ilgili kanunları gereğince sağlık meslek mensubu sayılanların hekimlerin kararı üzerine yapacakları tıbbi bakım ve tedavi alacak kişiler, • Bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklara muhatap olmuş kişiler, • Trafik kazasına uğrayan kişiler, • Grev ve lokavt esnasında sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyanlar, • 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun kapsamındaki afetler ile 2941 sayılı Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu gereğince ilan edilen savaş halinde genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler.

78 Genel sağlık sigortasından faydalanmasının bitmesi
60. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılanlar zorunlu sigortalılıklarının sona erdiği tarihten itibaren 10 gün süreyle genel sağlık sigortasından yararlanırlar. Bu kişilerin sigortalılık niteliğini yitirdikleri tarihten geriye doğru bir yıl içinde 90 günlük zorunlu sigortalılıkları varsa, sigortalılık niteliğini yitirdikleri tarihten itibaren 90 gün süreyle bakmakla yükümlü oldukları kişiler dâhil sağlık hizmetlerinden yararlandırılırlar.

79 Katılım Payı Alınması Katılım payı, sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek için, genel sağlık sigortalısının veya bakmakla yükümlü olduğu kişilerin, aldıkları sağlık hizmetinin bedelinin kanunla belirlenmiş belli bir oranını veya miktarını karşılamak üzere ödeyecekleri tutardır. 63. maddede sayılan sağlık hizmetlerinden katılım payı alınacak olanlar; • Ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi, • Vücut dışı protez ve ortezler • Ayakta tedavide sağlanan ilaçlar, • Kurumca belirlenecek hastalık gruplarına göre yatarak tedavide finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri. Katılım payı vücut dışı protez ve ortezler ile ayakta tedavide sağlanan ilaçlarda %10 ila %20 oranları arasında olmak üzere Kurumca belirlenir.

80 Katılım Payı Alınmayacak Haller, Sağlık Hizmetleri ve Kişiler
A) Katılım Payı Alınmayacak Sağlık Hizmetleri - İş kazası ile meslek hastalığı halleri ile askeri tatbikat ve manevralarda sağlanan sağlık hizmetleri, maddede yer alan afet ve savaş hali nedeniyle sağlanan sağlık hizmetleri, - Aile hekimi muayeneleri ve kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri, - Sağlık raporu ile belgelendirilmek şartıyla; Kurumca belirlenen kronik hastalıklar ve hayati önemi haiz vücut dışı protez ve ortezler ile sağlık hizmetleri ile organ, doku ve kök hücre nakli, maddede tanımlanan kontrol muayeneleri (SSGSSK m.69).

81 B) Katılım Payı Alınmayacak Kişiler
Şeref aylığı alanlar, Vatani Hizmet Tertibinden aylık alanlar, Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alanlar, SHÇEK Kanunu hükümlerine göre korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalananlar, harp malullüğü aylığı alanlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlar, vazife malulleri, harp okullarında, astsubay meslek yüksekokullarında, polis akademisinde okuyan öğrenciler, diğer üniversite ve yüksekokullarda Silahlı Kuvvetler veya Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına okumaya devam eden öğrenciler. Sağlık kurulu raporuyla ihtiyaç duydukları her türlü ortez/protez ve diğer iyileştirici araç/gereçler herhangi bir katılım payı veya fark alınmaksızın ve kısıtlama getirilmeksizin karşılanır (SSGSSK m.69).

82 Sağlık Hizmetlerinin Ödenecek Bedellerinin Belirlenmesi
65. madde gereği ödenecek gündelik, yol, yatak ve yemek giderlerinin, Kurumca ödenecek bedellerini belirlemeye sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu yetkilidir. Komisyon, tıp eğitimini, hizmet basamağını, alt yapı ve kaynak kullanımı ile maliyet unsurlarını dikkate alarak, sağlık hizmeti sunucularını fiyatlandırmaya esas olmak üzere ayrı ayrı sınıflandırabilir.

83 Genel Sağlık Sigortasının Finansmanı
Genel sağlık sigortası için Kanunda öngörülen hertürlü ödemeler ile yönetim giderlerini karşılamak üzere Kurum prim almak, ilgililer de prim ödemek zorundadır. GSS Prımı Genel sağlık sigortası primi kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olanlar için SSGSSK’nın 82/1 maddesine göre hesaplanan prime esas kazancın %12,5’idir. Bu primin %5’i sigortalı, %7,5’i ise işveren hissesidir. Yalnızca genel sağlık sigortasına tabi olanların genel sağlık sigortası primi ise, prime esas kazancın % 12’sidir. Primler genel sağlık sigortalısının durumuna göre işveren, kamu idaresi, genel sağlık sigortalısının kendisi, Türkiye İş Kurumu, Milli Eğitim Bakanlığı, okullar veya yükseköğretim kurumları tarafından ödenir. Devletin katkısı Devlet, Kurumun ay itibariyle tahsil ettiği genel sağlık sigortası priminin dörtte biri oranında Kuruma katkı yapar.


"SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU V" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları