AVRUPA
AVRUPA AB’yi tanımlamadan önce Avrupa’nın ne olduğuna, nasıl tanımlandığına bakmak gerekir. Bugünün Avrupa'sı: Yunan, Roma ve Hıristiyanlık kültür ve tarih dizgesinin ürünü olarak doğmuş bir üst kimliği ifade eder. Avrupa’nın ne coğrafi ne de kültürel sınırları kesin olarak çizilebilmiş değildir. Avrupa sözcüğü ilk kez Yunan Mitolojisinde kullanılmıştır. Mitolojiye göre boğa şekline giren Tanrı Zeus, aşık olduğu Finike Kralı Agenor’un kızı Europe’u Girit’e kaçırır. Mitolojide Europe coğrafi bir bölgenin değil Girit prensesinin adıdır. Sonraki dönemlerde Avrupa kavramı Antik Yunan’ın kuzey kesimlerini, MÖ 500’lerden sonra ise bugünkü Avrupa coğrafyasını kapsayacak biçimde genel olarak kuzeyi tanımlamak için kullanılmıştır.
AVRUPA Avrupa kavramı, Hristiyanlıkla beraber toplumsal ve politik bir içerik de kazanmış ve Avrupa, Hristiyan ülkesi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Böylece Avrupa; ilk önce bir isim, daha sonra bir kültür, sonra bir kimlik olarak tanımlanmıştır ve nihayetinde bir proje halini alıp AB olarak karşımıza çıkmıştır. Avrupa söz konusu olduğunda Antik Yunan’dan söz etmek gerekir. Çünkü Avrupa kendini bu uygarlığın devamı olarak görmekte; bilimsel anlayış, akıl, rasyonalite olarak model almaktadır. İSİM KÜLTÜR KİMLİK PROJE AVRUPA
AVRUPA Antik Yunan’ın yanı sıra Avrupa için bir diğer önemli miras ise Roma’dır. Avrupa’da siyasal birlik denildiğinde ilk akla gelen Roma olmuştur. Roma tarihte Avrupa’yı ilk defa birlik olarak tutan devlettir. Yunan sınırlı bir alandır, oysa Roma geniş bir coğrafyaya yayılır. Roma’da merkezî, güçlü bir birlik vardır. Bu da Avrupa kıtasında birliği sağlar. Bu yüzden Avrupa aynı zamanda Roma’dır. Yunan ve Roma’dan sonra Avrupa’daki siyasal birlik arayışlarına Roma-Germen ve Bizans’ı; Napolyon’u ve hatta Hitler’i de eklemek mümkündür. Bunların tamamı yeni bir Roma oluşturmak, Avrupa’yı birleştirmek idealiyle yola çıkmışlardır. AB’nin temelini atanlar da AB’yi oluşturacak antlaşmaları 1957’de sembolik olarak Roma’da imzalamışlardır
AVRUPA Roma sonrası Avrupa’nın nasıl şekillendiğine bakıldığında; Roma’nın Pagan bir toplum olduğu gerçeği dikkate alınmalıdır. Avrupa’nın dine bakışında da Yunan ve Roma’nın etkileri olduğu için paganlığın Avrupa düşüncesinde etkileri oldukça yüksektir. Fakat Avrupa 3. yüzyıldan sonra Hristiyanlaşmıştır (9. yüzyılda Almanlar, 11. yüzyılda İngilizler Hristiyanlığı benimsemiştir). Hristiyanlık yerleştikten sonra Avrupa’yı ayakta tutan en önemli kurum kilise olmuştur. Tarihsel olarak Avrupa kimliğinin ortaya çıkışında “karşıt kimlik” unsuru önemli olmuştur. 16-17. yüzyılda Türkler, 19. yüzyılda Rusya, 20. yüzyılda Sovyetler Birliği, Yahudi düşmanlığı vb.
AVRUPA Kimlik tanımları Toplumsal bir varlık olarak insana özgü olan belirti, nitelik ve özelliklerle, birinin belirli bir kimse olmasını sağlayan şartların bütünü (TDK) Toplum veya toplulukların “Kimsiniz, kimlerdensiniz?” sorusuna verdikleri cevap ya da cevaplar. (Bozkurt Güvenç, Türk Kimliği) Toplumsal bir olgudur; varlığın bir vasfı, temel betimleyicisi ve tanımıdır. (Ahmet Nuri Yurdusev, Avrupa Kimliğinin Oluşumu ve Türk Kimliği)
AVRUPA Latince idem (aynı) identity Kimlik ancak farklılık olgusu ile birlikte var olabilmektedir. Kimliğin oluşabilmesinde başka kimliklerin varlığı ve kimlikler arasında farklılaşma zorunlu bir koşuldur. Avrupa kavramı en genel biçimiyle bir coğrafyayı ifade etmektedir. Tarihsel süreç içerisinde Avrupa kimliği, öteki topluluklarla ilişkiye bağlı bir ilerleme kaydetmiştir. Avrupa kimliğinin ortaya çıkışında “karşıt kimlik” unsuru olarak Akdenizli Müslüman Doğu önemli bir rol oynamıştır. Yukarıda bahsedilen ötekiler/tehditler Avrupa’nın kendisini tanımasını ve anlamlandırmasını sağlayan faktörler olmuşlardır (16-17. yy.da Türkler, 19. yy.da Rusya, 20. yy.da Sovyetler Birliği, Yahudi düşmanlığı vb.).
AVRUPA Kutsal Roma Germen İmparatoru olarak MS 800’de tahta çıkan Şarlman (Charlemagne) genellikle Avrupa’nın babası (kurucusu) olarak değerlendirilir. Roma İmparatorluğu’nun bakiyesi olan coğrafyanın önemli bir bölümünü yeniden bir araya getirmiştir. Bu yönüyle Avrupa kimliğinin oluşumunda önemli bir rol üstlendiği kabul edilir. Avrupa fikri antik dönemde çok az şey ifade etmekte iken, antik çağlardan bugüne Avrupalılık olgusunu şekillendiren 3 etkenden söz edilebilir: Yunan mantığı Roma idari düzeni Hristiyanlık
AVRUPA Avrupa kimliği genellikle: düşünce özgürlüğü, bireycilik, Rönesans, Hümanizm ve demokrasi gibi pozitif kavramlar üzerine kurulu olarak tanımlanmaktadır. Avrupa kimliğinin negatif unsurlarla kuruluşu da Antik Yunan’dan başlatılabilir. Yunanlar Persler Medeniler Barbarlar İnananlar Kafirler
AVRUPA Avrupa/Avrupalı kavramı iç faktörlerden çok dış faktörlerin bir sonucu olmuştur. Müslüman Doğu’nun Batı yönünde ilerlemesi sonucunda Haçlı Seferleri düzenlenmiş ve bu, Batı Hristiyan birliğinin temel ideolojisi haline gelmiştir. İslam ve Hristiyanlık arasındaki çatışma Avrupa’nın kültürel bir birim olarak meydana gelmesinde önemli etkenlerden biri olmuştur. 15. ve 16. yüzyıllardaki Türk/Osmanlı ilerleyişi Avrupa devletleri arasında: Birleşme, koalisyon, konfederasyon gibi ortak savunma girişimleri ihtiyacını da gündeme getirmiştir. Öte yandan aynı dönemlerde Rönesans hareketinin daha sonra Aydınlanma’ nın aklı ve bilinci ön plana çıkarması “Avrupalılık”ın oluşumunda etkin rol oynamıştır. Günümüzde AB üyesi ülkeler arasında Avrupalılık konusu ülkeden ülkeye farklılık göstermektedir. Eurobarometer’in kamuoyu araştırmaları üye ülke vatandaşlarının kendilerini öncelikle ülkelerine daha sonra Avrupa’ya bağlı hissettiklerini göstermektedir.