NÜFUS VE İKTİSADİ KALKINMA

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
ENERJİ GÜVENLİĞİ ve ENERJİ ARZI
Advertisements

POST KEYNESYEN İKTİSAT
ÇEVRE VE DOĞAL KAYNAKLAR EKONOMİSİ
Prof. Dr. Harun Raşit UYSAL
Küresel Ekonomik Kriz Sonrası Enerji Piyasalarındaki Oluşum ve Gelişmeler Yavuz Aydın Direktör GE Energy Services Türkiye/Israil 13 Mayıs 2010 GE Energy.
NÜFUS POLİTİKALARI.
EĞİTİMİN EKONOMİK TEMELLERİ
TOPLUMSAL DEĞİŞME NEDİR? Toplumsal değişme, toplumsal yapının, kurumların, toplumsal ilişkiler ağının, davranış kalıplarının, toplumsal norm ve değerlerin.
Üniversite Eğitimi ve Sürdürülebilir İktisadi Kalkınma Olgusu
MERKANTİLİZM TANIM Orta çağın sonları ile sanayi devrimi arasında kalan dönem. Ticaret Ev-sanayi şeklinde başlayan sanayi Kapitalist sınıf: sanayiciler,
Gelişme Ekonomisi.
Türkiye’de Eğitimin Kalitesi ve Eşitlik
KAMU İSTİHDAM POLİTİKALARI-4 Prof. Dr. Doğan Nadi Leblebici Bu Slaytta Esen Çağlar’ın 2007 yılında tepav’da yaptığı.
7. büyük tekstil ve hammaddeleri 6. büyük hazır giyim ve konfeksiyon
NÜFUS.
NÜFUS VE İŞGÜCÜ PİYASALARI
NÜFUS : Belli bir yerde yaşayan insan sayısına denir.
22 İşsizlik, Enflasyon ve Uzun Dönem Büyüme BÖLÜM İÇERİĞİ İşsizlik
Bu Sunu En İyi Ofis 2010 Yüklü Bilgisayarlarda Görüntülenir
Türkiye’de Meslekî Eğitim ve Öğretimdeki Yeni Yaklaşımlar
DÜNYADA NÜFUSUN ALANSAL DAĞILIŞI
Dünya’da ve Türkiye’de zeytinyağı gündemi
TÜRKİYE’DE TARIM VE HAYVANCILIK
TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU Manisa Bölge Müdürlüğü Dünya Nüfus Günü 1987 yılından itibaren her yıl 11 Temmuzda kutlanmaktadır.
Yaşlı Bakım Ekonomisinin Gelişmesinde Üniversitelerin Rolü
Küçülen Dünya, Gelişen Yumurta Sektörü
NÜFUS ÖZELLİKLERİ VE NÜFUSUN ÖNEMİ
Emek Arzı; reel ücretin yanı sıra, gelecekteki kazançlar, alternatif işin fırsat ücreti, sosyal yardımlar ile zevk ve tercihlerin bir fonksiyonudur. Diğer.
Soru 7 Gümrük Birliğinin Türkiye’nin ekonomisi üzerinde etkilerini Türkiye’nin beklentileri ve gerçekleşenler üzerinden tartışınız?
ANADOLU KAPLANLARI. Anadolu Kaplanları 1980'li yıllardan günümüze Türkiye ekonomisindeki ve sanayi üretimindeki payları dikkat çekici ölçüde ve hızda.
TÜRKİYE’DE DUAL İSTİHDAM YAPISI
İSTİHDAM VE İSTİHDAMLA İLGİLİ KAVRAMLAR
KÜRESELLEŞMENİN BEYİN GÖÇÜNE ETKİSİ VE TÜRKİYE
KIRSAL KALKINMA ve ÖRNEK PROJELER
TC SAKARYA ÜNİVERSİTESİ İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ
1929 DÜNYA EKONOMİK BUNALIMI
MERKANTİLİZM NEDİR ?.
PİYASA DENGESİ DOÇ. DR. AHMET UĞUR.
COĞRAFYA PROJE ÖDEVİ:.
1929 BUHRANI VE türkİye ekonomisi üzerİne etkİleri
YATIRIMCILARI BİLGİLENDİRME TOPLANTISI 10/04/09. AKSA STRATEJİK PLANININ ŞİRKET KARLILIĞINA ETKİSİ 1.
Mahmut BİLEN. Ders Değerlendirme Biçimi Vize %70 Ödev%10Dönem içi %50 Quizler%20 Final%50Dönem Sonu%50.
Ü CRETSIZ AILE IŞÇISI Aile fertlerinden bir ya da bir kaçının sahip olduğu işletmelerde herhangi bir ücret almaksızın çalışan aile fertleridir. Bu kişiler.
KÜRESEL E Şİ TS İ ZL İ K. KÜRESEL E Şİ TS İ ZL İĞİ N B İ Ç İ M İ Dünya Bankası ülkeleri ki ş i ba ş ına dü ş en gayri safi milli gelirlerine (GSMH) göre.
Tarıma verilen destek 90'lı yıllara kadar o zamanki Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun yıllık bütçesinin %60'ı kadardır. Tarım desteği bugünkü Avrupa Birliği'nin.
Küresel Ticaretin Üç Elemanı
TÜRKİYE’NİN NÜFUS YAPISI VE BEKLENTİSİ Ak Parti Sosyal İşler Başkanlığı Prof. Dr. Nükhet HOTAR
TÜRKİYE’DE KIRSAL KALKINMA POLİTİKALARI VE UYGULAMALAR
KIRSAL ALANDA YENİLİKÇİ HİZMET SUNUMU
TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA ÇOCUK SAĞLIĞININ DURUMU
Küresel okur-yazarlık oranı yetişkin
ÜLKEMİZDE NÜFUS / Nüfusumuzun Özellikleri
Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar
MAKROEKONOMİYE GİRİŞ Oya Cesur Demir.
22 İşsizlik, Enflasyon ve Uzun Dönem Büyüme BÖLÜM İÇERİĞİ İşsizlik
TEMEL MİKROEKONOMİ 1.GİRİŞ.
Emek Arzı; reel ücretin yanı sıra, gelecekteki kazançlar, alternatif işin fırsat ücreti, sosyal yardımlar ile zevk ve tercihlerin bir fonksiyonudur. Diğer.
Kadın Girişimciler.
Türkİye Yumurta Sektörünün Genel Sekreter YardImcIsı
NÜFUS PİRAMİDİ Nüfus Piramitleri herhangi bir yerin nüfus özelliklerini (nüfusun yaş ve cinsiyet yapısını) göstermede temel araçlardan biridir.
TÜRKİYE NÜFUSUNUN ÖZELLİKLERİ —Nüfus artışı yüksektir — Genç nüfus fazladır. — Aktif nüfus fazladır.(çalışabilecek nüfus). Çalışma çağındaki nüfustur.
Şeref Saygılı-OECD&TCMB Cengiz Cihan-TCMB 24 Ekim 2011 İstanbul
Azgelişmiş Ülkelerin Profili
Nüfus : Temel Konular 2025 Yılı Nüfus Tahmini : 8.3 Milyar
Ekonomi Biliminin Doğuş Gerekçesi ; Kıtlık Kanunu Kaynakların;
DEMOGRAFI.
KALKINMA EKONOMİSİ DERS KONULARI
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Tarım sektörünün önemi
SOS407 – Kadın Çalışmaları
Sunum transkripti:

NÜFUS VE İKTİSADİ KALKINMA

Nüfus

20 yylın sonunda 6 Milyara ulaşan dünya nüfusunun UN projeksiyonuna göre 2025 yılında 8,3 Milyara ulaşması beklenmektedir. Asıl önemli beklenti ise, mevcut artış oranlarının devam etmesi durumunda, gelişmekte olan ülkelerin dünya nüfus payının 4/5’i aşacak olmasıdır. Nüfustaki bu denli hızlı büyüme pek çok soruyu da beraberinde getirmektedir? Bu nüfusun ekonomik ve sosyal etkileri nelerdir? Bu projeksiyon kaçınılmaz mıdır? Bu probelme dünyanın bir problemi mi yoksa, az gelişmiş ülkeleirn bir problemi olmaya mı devame decektir?

Nüfus artışı ve refah arasındaki bu negatif ilişkiye odaklanan kongreler düzenlenmiştir. NÜFUS KONGRELERİ 1974 Bükreş (az gelişmiş ülkelerde gebeliğe karşı ilaç kullanımı etrafından mutabakat olundu) 1984 Meksiko (ekonomik gelişmenin yanı sıra aile planlaması programına vurgu yapılmıştır) 1994 Kahire (ikinci kongreye ilaveten sosyal ve ekonomik gelişmede kadınlara daha fazla önem verilmesine vurgu yapılmıştır.)

Hızlı nüfus artışının ekonomik kalkınmayı yavaşlatmasının üç temel nedeni vardır: Bugünkü yüksek tüketimi ile gelecekte yüksek tüketim yapmak için gerekli yatırım arasındaki zor olan seçimi daha da şiddetlendirir. (Diğer ifadeyle: Bugün mü tüketelim, yarın mı tüketelim) Nüfuslarının büyük bir kısmını hala tarımda istihdam eden/ikamet ettiren pek çok ülke nüfusundaki olağanüstü büyüme, kıt doğal kaynaklarla bunları kullanacak insanlar arasındaki dengeyi tehdit eder. Nüfustaki büyüme, gerekli ekonomik ve sosyal değişimin gerçekleşmesini zorlaştırır.

Nüfus ve hayat standardı Nüfus artış hızı azalmasına rağmen, dünya nüfusu her yıl yaklaşık 90 milyon artmaktadır (dört günden 1 milyon) Bu artışın 80 milyonu az gelişmiş ülkelerden olmaktadır Hayat standardıyla ilgili akla gelen bazı sorular: Bu ülkelerin gelecek nesillerinin hayat standardı artırılabilecek midir? Bu ülkeler İşgücündeki bu yüksek oranlı artışla nasıl mücadele edeceklerdir? Nüfus artışı, yoksullukla mücadeleyi nasıl baltalayacaktır? Sağlık ve eğitim sisteminin kapsamının genişletilmesi ve iyileştirilmesi nasıl sağlanacaktır? S: Din faktörünün nüfus artış hızı üzerindeki etkisi nedir?

NOT: ABD ve Türkiye’de yoksulluk isimli çalışmayı paylaşınız NOT: ABD ve Türkiye’de yoksulluk isimli çalışmayı paylaşınız? (Census Bureau istatistiklerini paylaşınız)

Dünyada nüfus ve nüfus artış hızı Miladın başlangıcında 250 milyon insan vardı. Sanayi devriminin başlangıcında (1750) ise 728 milyon 1750-1950 arası (200 yılda) 1,7 milyar ilave oldu. 1990 5,3 milyar 2009 6,7 milyara 2013 7,1 milyar

Tablo 11,1

Bölgesel Dağılım 2000 li yıllar itibariyle nüfusun ¾ ünden fazlası az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, 1/3 ünden azı ise gelişmiş ülkelerde yaşamaktadır. Az gelişmiş ülkelerin 1950 de % 70; 1990 da % 78 olan nüfus paylarının 2020 yılında % 85’e çıkacağı tahmin edilmektedir. Diğer taraftan Avrupa, eski Sovyetler Birliği, Kuzey Amerika nüfusunun % 30 azalacağı ve payının % 15’in altına düşeceği beklenmektedir.

Tablo 11,2

Doğum ve Ölüm trendleri Gelişmekte olan ülkelerde nüfus artış hızı yıllık % 2,1 iken Gelişmiş ülkelerde bu oran % 0,3-0,7 arasıdır. Az gelişmişlerin lehine olan Hızlı nüfus artışının en önemli nednei doğum oranları arasındaki yüksek farktır. Az gelişmiş ülkelerdeki mevcut doğum oranları, Avrupa’nın Sanayi devrimi öncesindeki doğum oranlarından daha yüksektir. Ancak Asyanın kaplanları örneğinde old gibi ekonomik ve sosyal yönden hızlı bir gelişme göstren Doğu ve Güney asyada nüfus artış hızı düşerken; Afrikada mevcut trendin devam edeceği tahmin edilmektedir.

Diğer taraftan ölüm oranları arasında az gelişmiş ve gelişmiş ülke grupları arasındaki fark giderek azalmaktadır. Teknoloji, ve sağlık koşullarındaki kısmı iyileşmeler bunda etkilidir. Bu faaliyetler neticesinde son 25yıllık dönemde ölüm oranları Asyanın bazı bölgelerinde ve Latin Amerikada % 50; Afrika ve Ortadoğuda ise % 30 oranında azalmıştır.

Bir diğer önemli etken hayat beklentisidir. Az gelişmiş Gelişmiş FARK 50 li yıllar 35-40 yıl 62-65 yıl 25 80 li yıllar 56 yıl 72 yıl 16 2000 lerde 11 Lütfen: Xls dosyalarında nüfus istatistiklerine bakınız.

AB ve TC nüfus oranları

Yaş Yapısı ve Bağımlılık Oranları Yüksek doğum oranına sahip ve nüfusu hızla artan ülkelerde yaş piramidinin tabanı geniştir ve piramit üçgen şeklindedir. Düşük doğum oranına sahip ve nüfusu yavaş artan ülkelerde yaş piramidinin tabanı ve tavanı birbirine yakın olup, piramit dörtgen şeklindedir.

Gelişmekte olan ülkelerde 15 yaş altı nüfusun payı: % 50 civarında iken; Gelişmiş ülkelerde % 25’in altındadır.

Bağımlılık yükü: net tüketicilerin, net üreticilere oranıdır. =net tüketicix100 net üretici net tüketici: çocuklar: 0-14 arası yaşlılar:>65 =0-14 + 65 üstüx100 15-64 arası Ör: bu oranın 80 old.varsayalım. Bu çalışan 100 kişinin çalışmayan 80 kişiyi beslemek zorunda olduğu anlamına gelir.

Kendi içerisinde 2 gruba ayrılı: Gençlik bağılmlılık yükü Ve Yaşlılık bağımlılık yükü Gençlik bağımlılık yükü= 0-15 yaş arası 15-64 arası Yaşlılık bağımlılık yükü= 65+ yaş grubu Bağımlılık yükü= Gençlik bağımlılık yükü+ Yaşlılık bağımlılık yükü

Demografik Geçiş Teorisi Batı Avrupa Deneyimi: Demografik Geçiş nedir?gelenseksel tolumların karaktersitik özellikleri olan yüksek oranlı doğum ve ölüm durumundan, modern (yada endüstriyel) ekonomilerin sahip olduğu düşük oranlı doğum ve ölüm durumuna geçişi ifade eder. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler, bu geçiş sürecini yaşamakta olup, her ülke bu sürecin farklı noktasında bulunmaktadır. Bu geçiş sürecinin 3 aşaması bulunur.

Demografik geçiş süreci aşamaları: 1. aşama: yüksek doğum ve ölüm oranı hakimdir 2. aşama: yüksek doğum ve düşük ölüm oranı hakimdir 3. aşama: Düşük doğum ve ölüm oranı hakimdir

Demografik geçiş süreci aşamaları: 1. aşama: yüksek doğum ve ölüm oranı hakimdir: Bu aşama geleneksek aşama olarak ta bilinir. Dünyanın varoluşuyla başlayıp, Avrupa’daki modernizasyon hareketlerinin başlangıcına kadar (1840-1850) devam ettiği kabul edilir. Toplumsal yapı, küçük şehir devletleri, kabileler, boylar gibi dışa kapalı bir görünüm arz eder. Sosyal anlamda, doğum ve çocuk sayısı gibi kararlarda gelenekler ağır basar Ekonomik anlamda tarım toplumu ve bunun bir yansıması olarak geniş aile yapısı hakimdir. Ölüm oranları yüksektir: doğa koşulları, savaşlar, hastalıklar. Ort.yaşam beklentisi: 40 yaşın altında olmuştur

Demografik geçiş süreci aşamaları: 2. aşama: yüksek doğum ve düşük ölüm oranı hakimdir: Batı Avrupada 1840-1850 lerde başlayan bu aşama, yaklaşık 50 yıl sürmüştür (1890-1910 larda tamamlanmıştır) Batı avrupadaki modernizasyon sürecine girilmesi, ölüm oranlarında hissedilebilir düzeyde azalmalar oldu. Tek.gelişmeler sayesinde insan hayatını tehdit eden unsurlar kaldırıldı. Tarımsal üretim tek.gelişmesiyle, gıda üretimi arttı. Ulaştırma&haberleşmenin gelişmesiyle ticaret arttı. Yiyecek sıkıtısı azaldı. Hayat beklentisi: 60 yaşın üzerine çıktı.

Demografik geçiş süreci aşamaları: 3. aşama: düşük doğum ve düşük ölüm oranı hakimdir: Modern nüfus yapısını oluştu aşamadır. Batı Avrupa’da 20 yy başında itibaren (1910) bu yana yaşadığı süreçtir S:Doğum oranlarının azalmasında belirleyici faktörler nelerdir? 1-Doğum kont.yöntemlerini de içeren aile planlaması programlarının organize edilmedi 2-Toplumda doğum oranları azaltma bilincinin aşılanması Bu farkındalık: eğitim, modernleşme, kentleşme ve ekonomik gelişmenin sonucudur. Diğer taraftan doğurganlık oranlarının ekonomik gelişme, modernleşme, kentleşme ve sanayileşmeye bağlı olarak ta düşüş gösterdiği bir gerçektir. Kişi başına gelirle, doğurganlık arasında ters yönlü bir ilişki vardır.

Gelişmekte olan ülkelerde demografik geçişler Günümüzde bir çok az gelişmiş ülkedeki mevcut doğum oranları, Batı Avrupanın endüstri öncesi doğum oranlarından daha yüksektir. Bunun temel nedeni kadınların çok genç yaşta evlenmesidir. Bir çok gelişmekte olan ülkede, 2. aşamaya; 1950-1960 lı yıllarda geçilmiştir. (ölüm oranlarının azaldığı aşama)

Gelişmekte olan ülkelerde demografik geçişler Bu süreçte, gelişmiş ülkelerden transfer edilen tıp ve halk sağlığı konusundaki teknolojilerin uygulanması etkili olmuştur. Bunun sonucunda, ölüm oranları Avrupa’nın 19. yyda gerçekleştirdiğinden daha hızlı şekilde düşmüştür. Gelişmekte olan ülkelerde ölüm oranlarının düşmesi; nüfus artışının yıllık % 2-2,5 düzeyinde gerçekleşmesine yol açmış ve nüfus patlaması yaşanmıştır. Nüfusta dengesizlik durumu (diğer bir ifadeyle nüfus patlaması), 2. aşamanın en temel özelliğidir.

Gelişmekte olan ülkelerde 3.aşama Gelişmekte olan ülkelerde 3. aşama ile ilgili sağlıklı bir değerlendirme için bu ülkeleri 2 gruba ayırmak gerekir: 1 .grup: Tayvan, G. Kore, Kosta Rika, Çin, Küba, Sri Lanka (bu ülkeler, nüfus artış hızını düşük oranlara indirgemiş ve demografik geçişin 3. aşamasına girmişlerdir) 1980’lerde doğum oranlarında düşüş görülen Kolombiya, Dominik cumhr., Tayland, Malezya, Meksika’da 3. aşamaya girmiştir. Diğer taraftan az gelişmiş ülkelerin çoğunluğu, 2. grupta ter alır. 2 grup: Özellikle Sahra-altı Afrika ve Orta doğu ülkelerinin yer aldığı bu grup, demografik geçişin hala 2.aşamasındadır.

Malthus’un nüfus teorisi Marksist düşünürler Keynesyenler

Thomas Robert MALTHUS (1766-1834) 1798 yılında büyük yankılar uyandıran “Nüfus Artışı Hakkındaki Araştırması” yayınlandı

Malthus’a göre, toprak sınırlı bir faktördür ancak insanlar kendilerine herhangi bir sınır koymaksızın çoğalabilmektedirler. Bilinen Malthusyen anlatımla ifade edecek olursak, insanların ihtiyacı olan gıda maddelerinin arzı aritmetik olarak artarken (yani 1, 2, 3... şeklinde), nüfus geometrik olarak artmaktadır (yani 1, 2, 4, 8....şeklinde). İnsanlık bir gıda krizi ile karşı karşıyadır. Nüfus ile gıda arasında denge 2 şekilde sağlanır: 1-savaş, kıtlık, (Malthus, bu etkenlere olumlu bakar. Ör: 1840 İrlanda patates kıtlığı, nüfus 6 yılda 2,5 milyon azaldı) 2-doğum kontrolü, geç evlilik (ahlaki bozulmadan dolayı sıcak bakmamıştır) Doğum kontrolün karşıdır. Çünkü, aşırı nüfusun doğurduğu geçim darlığı, bireyleri daha sorumlu, çalışkan olmaya teşvik eder.

Marksist düşünürler... “...... nüfus sorunu diye bir sorunun varlığı aslında, başka bir problemin yansımasıdır: Sermaye birikimindeki yetersizlikten dolayı emek talebi sınırlanacak, bu da emek fazlasının ortaya çıkmasına neden olacaktır. İşte, nüfus baskısı olarak ortaya çıkan bu emek fazlasıdır.....”

Keynesyen yaklaşım... “..nüfus artışı aslında kalkınmaya olumlu yansır” örneğin Hansen, “... artan nüfus sayesinde piyasanın sürekli genişleyeceği ümidi, girişimcileri son derece sevindiriyordu. Nüfusun artması dolayısıyla, gayet saçma keşiflere bile geniş yatırımlar yapılıyordu..” diyor.

KADIN AYRIMCILIĞI VE EKONOMİK KALKINMA Kadın Emeğiyle İlgili Kuramsal Yaklaşımlar: Modernizasyon yaklaşımı Liberal feminist yaklaşım Bağımlılık yaklaşımı Sosyalist feminist yaklaşım

Modernizasyon yaklaşımı... Toplumun modernleşmesi kadınlar üzerindeki geleneksel sınırları kaldıracaktır... Liberal feminist yaklaşım... Modernizasyon yaklaşımı eleştirilerek, kalkınmanın kadının durumunu düzeltmediği noktasından hareket eder. Kadınların varolan kalkınma süreci içerisine daha çok entegre edilmesi gerektiğinin altını çizer Bağımlılık yaklaşımı... Liberal feministlerde olduğu gibi, kalkınmanın kadını marjinalleştirdiği fikrini savunur. Kadının konumu içinde bulunduğu ülkenin dünya kapitalist sistemi ile ne denli bağlantılı olduğuyla ilgilidir. Sosyalist feminist yaklaşım... Ataerkillik ile üretim formatları arasında bağ kurar

Bölgelere Göre Kadın Emeğinin Toplam İstihdamdaki Payı (%) 1980 1990 2000 2004 Uzak Doğu Asya ve Pasifik 43 44 Avrupa ve Orta Avrupa 47 46 45 Orta Doğu ve Kuzey Afrika 20 23 26 27 Güney Asya 33 31 29 Sahra-altı Afrika 42 Dünya 39 40

Dünyanın dört bir tarafında kadınların tarımsal üretime olan katkıları artarak devam etmektedir. Kadın emeği bazı ülkelerde, özellikle ihracata yönelik faaliyetlerde bulunan sektörlerde toplam emeğin yüzde 70-90’ını oluşturmuştur. ÖR: Konya, Beyşehir, av tüfeği imalatı

Kırsal ya da kentsel olsun, kadınlar çoğu zaman daha yüksek istihdam düzeylerine rağmen, daha düşük ücretlerle güvencesiz bir şekilde , kimi zaman evde ve işyerlerinde çeşitli ve farklı baskı ve tacizlerle mücadele ederek yaşamlarına devam etmektedirler

Toplumda ve evlilikte kadının ekonomik ve hukuki eşitliği; KADIN AYRIMCILIĞININ ÖLÇÜLMESİ Kadın ayrımcılığının ölçülmesinde dört temel ölçüm kullanılmaktadır: Eğitim: Orta dereceli okul eğitimine başlama (ya da kayıt olabilme ve mezun olma oranı; Sağlık: Genellikle ortalama beklenen yaş ile ölçülmeye çalışılmaktadır; Toplumda ve evlilikte kadının ekonomik ve hukuki eşitliği; Kadının topluma katılım gücünü ortaya koyabilmesi, örneğin yerel ve ulusal meclislerdeki kadın temsilci sayısı, kadınların oy hakları ile ilgili hak ve yükümlülükler

Cinsiyet Ayrımcılığı Endeksi (The Gender Inequality IndexGII) Lütfen: 1-Hdr14_statisticaltables 2-Gender Inequality Index