Hititlerrr!.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
UYGARLIK TARİHİ 8. HAFTA ANADOLU
Advertisements

ANADOLU.
Kazanım: Anadolu ve Mezopotamya’da yaşamış ilk uygarlıkların yerleşme ve ekonomik faaliyetleri ile sosyal yapıları arasındaki etkileşimi fark eder.
HİTİTLER.
ANADOLU.
İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI.
HİTİTLER · M.Ö 2000 yıllarında Anadolu’ya gelerek Kızılırmak çevresinde devlet kurmuşlardır. · Başkentleri Hattuşaş ( Boğazköy) şehridir. Çorum yakınlarındadır.
TARİH ÖNCESİ DEVİRLER Hazırlayan BARIŞ KIRCALI ÖZEL MERVE KOLEJİ.
Medeniyetlerin kesişim noktası
ÖZGE BEŞİKÇİ - ZEYNEP YAŞA
ÇALINAN HAZİNELERİMİZ
Anadolu ve Mezopotamya Devletleri
OĞUZHAN ÖZDEMİR.
ANADOLU MEDENİYETLERİ
Ders 3 10 Ekim 2006 Doç. Dr. Billur Tekkök GSF F102
Terakki Vakfı Özel Şişli Terakki Lisesi Sosyal Bilimler Bölümü
HİTİT(ETİ) UYGARLIĞI.
BABİLLİLER.
ESKİ ANADOLU MEDENİYETLERİ
ANADOLU UYGARLIKLARI.
ANADOLU UYGARLIKLARI.
ALACAHÖYÜK.
Hitit Kaya Anıtları, Hititlerce kutsal sayılan su kaynaklarının ve doğal geçitlerin yakınında bulunan stratejik noktaların çevresinde yer almaktadır. Hitit.
HATTUŞA.
İSKENDER İMPARATORLUĞU
SÜMERLER Ve İLERİ TEKNOLOJİLERİ.
ANADOLU MEDENİYETLERİ
HİTİTLER FRİGLER LİDYALILAR URARTU İYON
SALİH ZEKİ ANADOLU LİSESİ
SALİH ZEKİ ANADOLU LİSESİ
HİTİTLER.
ÇİN MEDENİYETİ.
ÜLKEMİZİN TARİHİ ESERLERİ
BİZİM GÖZÜMÜZLE İSTANBUL
ESKİŞEHİR SALİH ZEKİ ANADOLU LİSESİ
ANADOLU UYGARLIĞI HİTİTLER UYGARLIGI (MÖ 1700-MÖ700)
TRE311 Ders 2 Anadolu Bronz Çağı ve Sonrası Kültürleri ve Mitler Doç. Dr. Billur Tekkök.
Hazırlayan : Tuğçe Nur UZ Sınıf: 9/E Numara: 452
SANAT TARİHİ.
ANADOLU MEDENİYETLERİ
(1983 -ÖSS) İlkçağ' da, Mezopotamya’nın kuzeyine Yukarı, güneyine Aşağı Mezopotamya dendiği halde, Mısır’ın kuzeyine Aşağı, güneyine Yukarı Mısır denmiştir.
Yunanistan’da Dorlar’ın istilasından kaçan Akalar Batı Anadolu’ya göç etmişlerdir. Akalar bu bölgede yaşayan yerli halkla kaynaşıp şehir devletleri oluşturdular.
HAÇLI SEFERLERİ.
TARİH BİLİMİ.
TARİH ÖNCESİ DEVİRLER TARİHE GİRİŞ ERKAN AĞRİKLİ.
ESKİ ÇAĞLARDA TÜRKİYE VE ÇEVRESİNDEKİ
ANADOLU’DA KURULAN İLKÇAĞ MEDENİYETLERİ
AVRUPA.
Uygurlar.
ZAMANDA YOLCULUK YAPMAK İSTER MİSİNİZ?
2C- ANADOLU UYGARLIKLARI
MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI
13 VE 14.YÜZYILDA ANADOLU’DA GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI
TARİH ÖNCESİ DEVİRLER TA®İH NOTLA®I.
ADIM ADIM TÜRKİYE BATUHAN ÖZDEM.
Anadolu ve Mezopotamya
LOGO Öğrenciler: Beyzanur Akdağ Songül Pulat Nazlı Doğan ADIYAMAN Danışman Öğretmen Haşim Taş.
EDİRNE’NİN KÜLTÜR VE TURİZM POTANSİYELİ Balkan Yarımadası'nın güneydoğu kesimindeki Trakya Bölgesinde yer alan Edirne, Doğu-Batı ulaşım yolları üzerindeki.
Etnoğrafya Müzesini Geziyoruz
3. ÜNİTE: İLK TÜRK DEVLETLERİ
TARİH ÖNCESİ DEVİRLER Hazırlayan BARIŞ KIRCALI ÖZEL MERVE KOLEJİ.
Hititler.
TARİHE YOLCULUK KAZANIM: 4 DERS SAATİ
SINIF İÇİ GRUPLAR ARASI YARIŞMA SORULARI
BABİL HALKININ HAYATI VE TARİHİ ESERLERİ HAZIRLAYAN=FATİH KILIÇ.
ESKİ ALFABELER Emirhan çolak 8/A 105 Öğretmen:Sevinç Sarı.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ TURİZM COĞRAFYASI
ANADOLU’DA YER ALAN BAZI ANTİK MERKEZLER PALEOLİTİK DEVİR M.Ö. 400,000-10,000.
KIZ KULESi.  Tarihi ve farklı objektiflerden manzaralar...Geçmişi 2500 yıl öncesine dayanan bu eşsiz yapı, İstanbul`un tarihine eş bir tarih yaşamış.
Sunum transkripti:

Hititlerrr!

Hititler veya Etiler Antik Çağ'da Anadolu coğrafyasında devlet kurmuş önemli uygarlıklardan biridir. Kullandıkları dil Hint-Avrupa ailesine dahil olmaktadır. MÖ. 2000 yıllarında Anadolu'ya göç ederek yerli Hatti beylikleri üzerinde hakimiyet kurdukları bilinmektedir. Başkentleri Hattuşaş'dır.

Hint-Avrupa dil ailesine mensup olduklarından dolayı genel kabul Avrupa kökenli bir topluluk olmalarıdır. 1930'lardaMustafa Kemal Atatürk öncülüğünde ortaya atılan Türk Tarih Tezi'ne göreyse bir Türk medeniyetiydi.[2] Bilimsel çevrelerde ise Türk Tarih Tezi, romantik ve milliyetçi yönlerinin olduğu savlarıyla eleştirilmiştir.[3] Tarihçi ve araştırmacıSinan Meydan, Batının 19. yüzyıldaki kazı çalışmalarından sonra Hititler gibi medeniyetleri Avrupa kökenli kabul edip sahiplendiğini ve Hititlerin Türk olduğu tezinin Batı merkezli tarihe karşı bir başkaldırış olduğunu belirtmiştir..[4] TarihçiDoç. Dr. Tufan Gündüz ise Hititlerin Türklerle alakası olmadığını ve buharlaşmış bir kavim olduğunu söylemiştir.[5]Fakat daha sonraları Hititlerin Batı Kafkas halkları olan Çerkeslerle bir ilişkisi olduğu hakkında araştırmalar yapılmıştır. Hititçe ve Çerkesçe birbirine dil yapısı ve kelimeler açısından çok benziyordu. Tarihçe[değiştir  Anadolu Yarımadası'nın bu gün için bilinen en eski adı Hattuşaş Ülkesi idi ve bu topraklar 1500 yıl boyunca Hatti Ülkesiolarak bilindi.[6] Bu ad o kadar yerleşmişti ki Anadolu'yu istila eden Hititler bile yeni yurtlarından söz ederken Hatti Ülkesi deyimini kullanmışlardır. Oysa sonradan yine tabletlerden öğrenildiğine göre, söz konusu Hint-Avrupalı halk kendini Nesice konuşan Nesililer olarak anıyordu.[7] Ancak Hitit biçimindeki adlandırma, Eskiçağ tarihi çevrelerinde yayıldığı için onu değiştirmek güç olurdu. Zaten filologlar söz konusu Hint-Avrupalı kavim için Hatti sözcüğünü olduğu gibi almayıp, onun Ahd-i Atik'de zikredilen "Heth" ve "Hittim" şeklinden esinlenerek Almanca Die Hethiter, İngilizce The Hittites, Fransızca Les Hittites ve İtalyanca Gli Ittiti deyimlerini üretmişlerdir. Türkçede ise önceleri Eti sözcüğü kullanıldı, şimdi ise Hitit deyimi yerleşmiştir[8]. Hattuşaş Yazılıkaya'da bulunan Hitit Kralı IV. IV. Tuthaliya'nın Rölyefi Anadolu'ya geliş yönleri arasında, Kafkasya üzerinden, Çanakkale Boğazı'ndan ya da Karadeniz'den olmalıdır. En genel kabul gören görüş, Kafkasya üzerinden Anadolu'ya indikleri yönündedir. Tarihteki ilk kralları Kuşşara kralı LeonUgur'dır. İlk yerleşim yerleri iseHattuşaş'dır. Pithana'nın oğlu Anitta zamanında başkentleri Neşa (Kaniş-Kültepe) olmuştur. Anitta, Hitit krallığının başkenti olan Hattuşaş'ı (Boğazköy), çok büyük hazineleri olduğunu tahmin ederek kuşatmış fakat şehirde herhangi bir şey bulamayınca kızarak şehri tamamen yakıp yıkmış ve ünlü lanetini savurmuştur: “Geceleyin yaptığım bir saldırı ile şehri aldım. Yerine yaban otu ektim. Benden sonra her kim kral olur ve Hattuşaş’ı yeniden iskan ederse gökyüzünün (Fırtına Tanrısı’nın) laneti üzerinde olsun." Daha sonra Anitta'nın soyundan gelen torunu Hattuşaş'ı bu kez Hitit krallığının başkenti yapacak ve kendisine de "Hattuşili" adını verecektir. Hattuşaş Antik Kalıntıları bugün UNESCO'nun Dünya Kültür Mirasları listesinde yer almaktadır. Hititler yerli halkın ekonomik ve kültürel etkilerinden etkilenerek dil ve dinlerini benimsemiş ve ırklarını Hatti ırkının içinde eritmişlerdir. Hititler, Asurluların Anadolu’ dan çıkmak zorunda kalmasıyla devlet idaresini ellerine almışlardır. Anadolu’nun yerli halkıyla kaynaşıp Hitit Devleti’ni kurmuşlardır. Bu devletin kurucusu Labarna‘dır. Başkenti ise Hattuşaş’ dır. (Boğazköy). Hitit tarihi MÖ 1650 - MÖ 1450 Eski Krallık Devri ve MÖ 1450 - MÖ 1200 İmparatorluk Devri olmak üzere iki safhada incelenir. Hitit Devleti'nin kuruluşundan itibaren, sanattaki Mezopotamya'lı unsurlar kaybolarak, Anadolu'nun yerli sanatıyla birleşmiştir. Sanatta, boyutları büyümüş anıtsal eserler ortaya çıkmıştır. Mabetler, saraylar, sosyal yapılar, kaya kabartmaları ve orthostatlarla (bina cephelerinde alt sırada yer alan kabartmalı taşlar) önceki sanattan ayrılır. Hattiler'e ait olmasına rağmen Hitit Güneş Kursu olarak anılan törensel nesne, Hititlerin sembolü kabul edilir. Kökenleri Hint-Avrupa dil ailesine mensup olduklarından dolayı genel kabul Avrupa kökenli bir topluluk olmalarıdır. 1930'lardaMustafa Kemal Atatürk öncülüğünde ortaya atılan Türk Tarih Tezi'ne göreyse bir Türk medeniyetiydi.[2] Bilimsel çevrelerde ise Türk Tarih Tezi, romantik ve milliyetçi yönlerinin olduğu savlarıyla eleştirilmiştir.[3] Tarihçi ve araştırmacıSinan Meydan, Batının 19. yüzyıldaki kazı çalışmalarından sonra Hititler gibi medeniyetleri Avrupa kökenli kabul edip sahiplendiğini ve Hititlerin Türk olduğu tezinin Batı merkezli tarihe karşı bir başkaldırış olduğunu belirtmiştir..[4] TarihçiDoç. Dr. Tufan Gündüz ise Hititlerin Türklerle alakası olmadığını ve buharlaşmış bir kavim olduğunu söylemiştir.[5]Fakat daha sonraları Hititlerin Batı Kafkas halkları olan Çerkeslerle bir ilişkisi olduğu hakkında araştırmalar yapılmıştır. Hititçe ve Çerkesçe birbirine dil yapısı ve kelimeler açısından çok benziyordu.