ÖĞR. GÖR. ÖZLEM KARATANA ACİL BAKIM II ASİT BAZ DENGESİ ÖĞR. GÖR. ÖZLEM KARATANA ACİL BAKIM II
ASİT BAZ DENGESİ Vücut sıvılarındaki hidrojen iyonu (H⁺) konsantrasyonunun düzenlenmesine asit baz dengesi denir. Vücut sıvılarında çok az H⁺ iyonu olmasına rağmen çok küçük değişiklikler enzimatik reaksiyonları ve fizyolojik olayları etkiler. Örnek: Arteriyel kan ph’ı 7.35-7.45 arasındadır. Bu dengenin sürdürülmesinde tampon sistemler, akciğerler ve böbrekler önemli görev üstlenmektedir. Ph normal sınırlarından saparsa; enzim aktivitelerinde, elektrolit dengesinde, solunum, kardiyovasküler ve santral sinir sistemi üzerinde değişiklikler ortaya çıkar.
Suda çözündüklerinde H⁺ iyonu veren maddelere asit denir Suda çözündüklerinde H⁺ iyonu veren maddelere asit denir. Suda çözündüklerinde OH¯ (hidroksil) taşıyarak H⁺ iyonu alan maddelere ise baz (alkali), asit ve alkalilerin oluşturdukları bileşiklere de tuz denir.
Asit- Baz Dengesizlikleri Asidoz ve alkaloz olmak üzere iki çeşittir. Asidoz; H⁺ konsantrasyonunun arttığı ve ph değerinin düştüğü durumdur. Alkaloz; H⁺ konsantrasyonunun azaldığı ve ph değerinin arttığı durumdur. Asit baz dengesinin sürdürülmesinde etkili olan sistemlerde herhangi bir dengesizlik oluşması durumunda, solunumsal ve metabolik olarak asidoz- alkaloz gelişir.
Arteriyel Kan Gazlarının Değerleri Parametreler Normal Değerler PH 7.35- 7.45 pO2 80- 100 mmHg Pco2 35- 45 mmHg HCO3 20- 28 mmol/L SaO2 %80- 100
Solunum Asidozu Vücut sıvılarında CO miktarının artması sonucu Pco2 değerinin 45mmHg’ nın üzerine çıkması ile karakterize olan bir durumdur. Kanda H⁺ artmış, Ph değeri düşmüştür. Kan ile alveoller arasındaki gaz değişimini bozan ve hipoventilasyona yol açan solunum sistemi hastalıkları nedeniyle gelişir. Belirtileri; merkezi sinir sisteminin baskılanmasına, solunum fonksiyonlarının bozulmasına ve CO2 düzeyinin artmasına bağlı olarak ortaya çıkar.
Tedavi; Solunum sıkıntısı varsa; yarı oturur pozisyon verilir. Hastaya dk 3lt’yi geçmeyecek şekilde oksijen verilir. Bronkodilatör ve antibiyotikler ile solunum yolu enfeksiyonları ve tıkanıklarının tedavisinde sağlanır. Derin solunum ve öksürme egzersizleri, postüral drenaj ve hidrasyon ile hastanın yeterli-etkili solunum yapması sağlanır. pCo2 değeri 50-60mmHg’ nin üzerinde ise; hastaya endotrakeal entübasyon uygulanarak, mekanik ventilatör desteği sağlanır.
Ağır solunum asidozunda hastaya intravenöz yolla Ringer Laktat verilir. Sodyum bikarbonat verilmesine bağlı olarak tetani ve hipokalsemi görülebilir. Kalsiyum glukonat hastanın yanında hazır bulundurulmalıdır. Dehidratasyon için hipertonik solüsyonlar verilir. Bilinç durumu ve vital bulguları kontrol edilir.
Solunum Alkalozu Alveolar ventilasyonun artmasına bağlı olarak vücut sıvılarında H⁺ konsantrasyonun azalması, ph değerinin artması, Pco2 değerinin 35mmHg’ nın altına düşmesi ile karakterize olan durumdur. Genellikle ağır anksiyete, uzamış mekanik ventilasyon, merkezi sinir sistemi sorunları ve ilaç zehirlenmeleri nedeniyle ortaya çıkar. Belirtileri; sersemlik hissi, parastezi, konfüzyon, tetani, kardiak ritim bozuklukları, solunum hız ve derinliğinde artma.
Tedavi Hastaya daha derin ve yavaş nefes alıp vermesi desteklenir. Yarı oturur pozisyon sağlanır. Sedatif ve trankilizan ilaçlar verilir. Vital bulgu ve bilinç durumu değerlendirilir.
Metabolik Asidoz Vücut sıvılarında H⁺ konsantrasyonun artması, vücuttan alkali maddelerin kaybı sonucu ph ve plazma HCO3 değerinin düşmesi ie karakterize bir durumdur. Kronik böbrek yetmezliğine bağlı olarak ortaya çıkar. Belirtiler; baş ağrısı, ortasyon bozukluğu, taşikardi, uyku bozukluğuu, kusmual solunum, takipne, terleme,kardiak ritim bozukluğu, KOMA
Tedavi Hastaya intravenöz yolla izotonik NaCl ve ya Ringer Laktat verilir. Böbrek yetmezliğinden kaynaklandıysa; hemodiyaliz ya da periton diyalizi uygulanır. Bikarbonat eksikliğini gidermek için IV sıvısına sodyum bikarbonat ya da sodyum laktat eklenir. Hiperpotasami tedavisi uygulanır. Takipne ya da kusmual solunum varsa; ağız bakımı. Vital bulguları ve bilinç durumu değerlendirilir.
Metabolik Alkaloz Vücut sıvılarında H⁺ konsantrasyonun azalması, vücuda alkali maddelerin fazla alımı sonucu ph ve plazma HCO3 değerinin artması ile ortaya çıkan durumdur. Kusma, ng ile mide dekompresyonu yapılması nedeniyle H⁺ iyonu kaybedilmesiyle ortaya çıkar. Belirtileri; sersemlik hissi, nöbet, tetani, Ekg değişiklikleri (T ve U dalgalarında değişiklik), kardiyak arrest, yavaş ve yüzeyel solunum, siyanoz.
Tedavi Elektrolit ve sıvı takviyesi yapılır. Gastrik HCL¯ salgısını azaltmak amacıyla H2 reseptör antagonistleri verilir, H⁺ ve Cl¯ kaybı önlenir. 10 mEq/l Cl¯ içeren ringer solüsyonu verilir. Diüretik tedavisi uygulanan hastalarda hipokalemiyi önlemek üzere potasyum klorür verillir. Ağır durumlarda amonyum klorür dikkatli bir şekilde IV olarak verilir.