ANTİKOAGULANLAR VE KEMİK İLİĞİ ASPİRASYONU

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
YENİ KEŞFEDİLEN YÖNLERİYLE VİTAMİN D
Advertisements

AŞIRI TUZ TÜKETİMİNİN AZALTILMASI VE ÖNEMİ
Plazma, serum ve antikoagulanlar
MİNERALLERİN VÜCUTTAKİ YERİ VE FONKSİYONLARI I
Fibrocell Güzelliğinizin Sırrı Kendinizde Saklı... Zehra Aysun Kezer.
UYGULAMALI ÇALIŞMA V KAN FİZYOLOJİSİ
Semen analizinde standart ve isteğe bağlı test prosedürleri
Antiagregan ve Antikoagülan Tedavi
BESİNLERİMİZ Herkes için Her şey.
HEMATOKRİT VE ERİTROSİT SEDİMANTASYON HIZI
UYGULAMALI ÇALIŞMA IV KAN FİZYOLOJİSİ -1.
AKYUVARLAR (LÖKOSİTLER), GELİŞMELERİ VE SAYIMI
UYGULAMALI ÇALIŞMA V KAN FİZYOLOJİSİ -2.
Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2007
EGZERSİZ VE KAN.
KAN DOKU.
GÜNLÜK PRATİKTE HEMATOLOJİK PARAMETRELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
UYGULAMALI ÇALIŞMA KAN FİZYOLOJİSİ KAN LENFOİD DİLİMİ.
HEMATOLOJİDE SEROLOJİK TESTLER, KAN GRUPLARI VE TAYİNİ
KLİNİK BİYOKİMYAYA VE ENZİMOLOJİYE GİRİŞ
İlaç Hesaplamaları Prof. Dr. Nevin KUZU KURBAN Pamukkale Üniversitesi
TEST – 1.
DEMİR METABOLİZMASI VE ANEMİLER I
Kanamayı durdurma süreci
Trombositler Prof. Dr. Asuman Gölgeli.
Fibrinolizis Prof. Dr. Asuman Gölgeli.
NUMULERİN TOPLANMASI VE YAPILAN İŞLEMLER I
BESİNLER VE ÖZELLİKLERİ
Yrd.Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜ TIP FAKÜLTESİ Biyokimya AD
AMİNO ASİTLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ I
SİNDİRİM VE EMİLİM BOZUKLUKLARI
BESİNLER İNORGANİK ORGANİK.
1 LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ VII Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006.
8 ? E K S İ L E N EKSİLEN _ 5 5 ÇIKAN FARK(KALAN) 8.
Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2008
PROTEİN VE AMİNO ASİT METABOLİZMASI IV
KARBOHİDRATLARIN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ I
KARACİĞER FONKSİYON TESTLERİ
KOAGÜLASYON BOZUKLUKLARI
Özellikli Durumlarda Rejyonal Anestezi Obstetrik Olgular
Pıhtılaşma faktörleri, kanın pıhtılaşması ve fibrinoliz
KANIN BİLEŞİMİ VE İŞLEVLERİ
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XV
Yrd.Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜ Tıp Fakültesi Biyokimya AD
ERİTROSİTLER, GELİŞMELERİ, SAYIMI
Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2007
MOLEKÜLER BİYOLOJİDE KULLANILAN YÖNTEMLER 1: KANDAN DNA İZOLASYONU
ANTİDOTLAR Akut zehirlenmelere neden olan kimyasal etkenlerin ancak bazılarına karşı spesifik antidot vardır. 4 ana grupta sınıflandırılabilirler 1) kimyasal.
Anemilerin sınıflandırılması
Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2008
NUMUNE ALINIRKEN YAPILABİLEN HATALAR
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XIII
BÖBREK VE İDRAR BİYOKİMYASI IV
İDRAR BİYOKİMYASI VE BÖBREK FONKSİYON TESTLERİ
DEMİR METABOLİZMASI VE ANEMİLER II
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ I
SU, ÇÖZELTİLER, ASİT VE BAZLAR II
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ II
HEMOGLOBİN TAYİNİ, HEMOGLOBİN YAPISI, HEMOGLOBİNDE FARKLILIKLAR
ORGANİK KİMYA VE BİYOKİMYAYA GİRİŞ, LABORATUVAR ARAÇ-GEREÇLERİ III
İLAÇLARIN ETKİ MEKANİZMALARI
AKUT ZEHİRLENME TEDAVİSİNDE TEMEL PRENSİPLER
VİTAMİNLER.
KAN ALMAK 7 Ekim 2008.
Eritrositler – Alyuvarlar Kırmızı Kan Hücreleri
BESİNLER VE DENGELİ BESLENME.
Vücut Sıvıları.
Prof. Dr. Cahit ÜÇOK Ağız Diş Çene Cerrahisi Anabilim Dalı
PERNİSİYOZ ANEMİ Vücudun yeteri kadar B12 vitaminine sahip olmamasından dolayı yeterli miktarda sağlıklı alyuvarın yapılamadığı bir durumdur.  intrensek.
KARACİĞER CERRAHİSİNDE HEMŞİRELİK BAKIMI VE VAKA SUNUMU Karaciğer organizmanın metabolizması için gerekli pek çok madde üreten, depolayan ve salgılayan.
Sunum transkripti:

ANTİKOAGULANLAR VE KEMİK İLİĞİ ASPİRASYONU Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2007

Antikoagulanlar Antikoagulanlar, kanın pıhtılaşmasını önleyen kimyasal maddelerdir. Oksalat, sitrat, flüorür, EDTA (etilen diamin tetraasetik asid) ve heparin, in vitro kullanılan antikoagulanlardır. Heparin, dikumarol ve türevleri ile insan protein C in vivo kullanılan antikoagulanlardır.

Potasyum oksalatın %20’lik çözeltisinin 0,1 mL’si, 10 mL kanın pıhtılaşmasını kalsiyumu bağlayarak önler. Oksalatlı kanda hemoglobin tayini, eritrosit ve lökosit sayımları, hematokrit tayini yapılabilir. Oksalatlı kan, lökositlerin nükleuslarında dejenerasyon ve eritrositlerin kenarlarında çentiklenme oluşturduğundan yayma preparatlar için kullanılamaz.

Sodyum sitratın 5 mg’ı, 1 mL kanın pıhtılaşmasını kalsiyumu bağlayarak önler. Sedimantasyon (ESR) tayini için 0,4 mL %3,8’lik sodyum sitrat çözeltisi 1,6 mL kan ile karıştırılır. Protrombin zamanı tayini için 0,2 mL %3,8’lik sodyum sitrat çözeltisi 1,8 mL kan ile karıştırılır. Depo için kan, asid sitrat dekstroz (A.C.D.) çözeltisi üzerine alınır; dekstroz, eritrositlerin normal yaşam süresini uzatır.

Sodyum flüorürün 10 mg’ı, 1 mL kanın pıhtılaşmasını kalsiyumla birleşme suretiyle önler. Sodyum flüorür, kanda glikolizin önlenmesi için kullanılır.

EDTA (Etilendiamintetraasetikasit), kanın pıhtılaşmasını kalsiyum ile kompleks yaparak önler. 1 mg Na-EDTA2H2O, 1 mL kanın pıhtılaşmasını önler. EDTA’lı kanda eritrosit ve lökosit sayımları, hematokrit tayini, lökosit formülü için kan yaymaları yapılabilir. EDTA’lı kan, elektrolit ve kalsiyum tayini için uygun değildir.

Heparin, spesifik olarak pıhtılaşma faktörleri IX ve XI’i bağlayarak ve antitrombin III ile etkileşip bunun trombini inaktive etme yeteneğini artırarak kanın pıhtılaşmasını önler. 75 IU heparin, 1 mL kanı pıhtılaşmaktan korur. Piyasada mL’sinde 100, 1000, 10000 IU heparin içeren preparatlar vardır. 100 IU heparin, 1 mg heparine eşdeğerdir. Heparinli kan, elektrolit tayini ve eritrosit frajilitesi için kullanılabilir.

Kumarin grubu ilaçlar, vitamin K antagonistleri olarak, kinon türevlerinin aktif hidrokinon şekillerine indirgenmelerini inhibe ederler ve böylece pıhtılaşma faktörü II, VII, IX ve X’un amino-terminal bölgelerinde glutamik asit kalıntılarının vitamin K’ye bağımlı karboksilasyonunu inhibe ederek bu faktörlerin olgunlaşmasını önlerler.

Kemik iliği aspirasyonu Kemik iliği, bütün kemiklerin içinde bulunur. Kan hücreleri, kemik iliğinde ekstravasküler olarak meydana gelirler ve gerektiğinde kan dolaşımına karışırlar.

Hayatın ilk yıllarında bütün kemik iliği aktif olarak fonksiyon görür. Beş yaşından sonra uzun kemiklerin iliğinde yağ dokusu artar ve yalnız proksimal uçlarda kan yapımı devam eder. Erişkinlerde kan yapımı pelvis, kosta, kafa kemikleri ve sternum gibi yassı kemiklerde vardır.

Pernisiyöz anemi, miyelositer lösemi, polisitemi ve hemolitik anemiler gibi hastalıklarda kemik iliği fonksiyonu artar. Kemik iliği fonksiyonunu incelemek için kemik iliği aspirasyonu yapılır.

Kemik iliği aspirasyonu çocuklarda genellikle iliak kemiğin ön üst ve arka üst bölgesinden yapılır. Erişkinlerde kemik iliği aspirasyonu genellikle sternumdan yapılır.

-Kemik iliği aspirasyonu yapılacak bölgede önce cilt antiseptik madde ile sonra steril alkollü pamukla iyice silinir. -Steril delikli kompres ile bölge çevresi kapatılır. -Steril eldiven kullanılarak uygun miktarlarda lokal anestetik maddeler (%1 prokain) cilt ve kemik periostiumuna enjekte edilir.

-Beş dakika bekledikten sonra mandirenli olan özel kemik iliği iğnesi kullanılarak kemiğe girilir, ilerlenir, sonra mandiren çıkartılır ve 10 ml’lik enjektör iğneye takılır. -Piston geri çekilir. Bu esnada hasta ağrı hisseder, enjektöre ilik gelmeğe başlar. Yaymalar için yeterli ilik materyali alındıktan sonra derhal iğne geri çekilir.

-Enjeksiyon yeri steril gazlı bezler ile kapatılıp basınç uygulandıktan ve kanama olmadığından emin olunduktan sonra flaster ile tespit edilir. -Kemik iliği materyali alınır alınmaz, pıhtılaşmaya fırsat vermeden derhal yaymalar yapılır. Ayrıca materyal %10 EDTA ile karıştırılarak antikoagulanlı yaymalar yapılabilir. -İlik yeterince sellüler alınamadı ise antikoagulanlı örnekler hematokrit pipetine çekilip santrifüj edildikten sonra “buffy-coat”dan yaymalar yapılır.

-Kemik iliği yaymaları kuruduktan sonra, Wright boyası veya Giemsa boyası ile boyanır ve mikroskop altında önce 10x büyütme ile incelenir. Yaymaların sellüleritesi, anormal hücre olup olmadığı, megakaryositlerin bulunup bulunmadığı, var ise artmanın derecesi yönünden incelenir.

-Kemik iliği, mikroskobun 20x, 40x büyütmeleri altında ve son olarak immersiyon objektifi (100x) altında daha iyi incelenir. Hücreler sayılır, miyeloid, eritroid seri hücrelerinin oranı saptanır. Hücrelerin morfolojik özellikleri değerlendirilir.