Edebî Sanatlar ( Söz Sanatları ) Türkçe Edebî Sanatlar ( Söz Sanatları )
Benzetme ( Teşbih ) Sanatı Bir kavramı, daha güçlü anlatabilmek amacıyla, aralarında benzerlik ilişkisi bulunan iki varlık yada kavramdan nitelikçe zayıf olanın güçlü olana benzetilme sanatına “benzetme ( teşbih )” denir.
Benzetmede dört öğe vardır : 1 Benzeyen Zayıf Olan Güçlü Olan 2 Benzetilen 3 Benzetme Yönü Ortak Nokta Gibi – Kadar 4 Benzetme Edatı
Örnek Ali aslan gibi kuvvetli çocuktu. Ali Benzeyen Nitelikçe ZAYIF Nitelikçe GÜÇLÜ Benzetilen gibi Benzetme Edatı kuvvetli Benzetme Yönü
Eviniz kutu gibi küçücük bir evde. Örnek Eviniz kutu gibi küçücük bir evde. Eviniz Benzeyen Nitelikte ZAYIF kutu Benzetilen Nitelikte GÜÇLÜ gibi Benzetme Edatı küçücük Benzetme Yönü
Benzetme ( Teşbih ) Sanatı Dikkat ! Benzetmenin temel öğeleri ; Benzeyen Benzetilen ( Kendisine Benzetilen ) Diğer ikisi ise yardımcı öğelerdir. Her zaman “ benzetme yönü ” ve “ benzetme edatı ” kullanılmayabilir.
Tam Teşbih ( Tam Benzetme ) Benzetmenin dört öğesinin de kullanıldığı benzetmedir. Cennet kadar güzel vatanımız var. BENZEYEN BENZETME YÖNÜ BENZETME EDATI BENZETİLEN
İşçiler arılar gibi çalışıyorlar tarlada arılar gibi çalışıyorlar BENZETME YÖNÜ BENZETME EDATI BENZETİLEN BENZEYEN TAM BENZETME
Teşbih – i Beliğ ( Güzel Benzetme ) Yalnızca “ benzeyen” ve “ benzetilen ” öğeleriyle yapılan benzetmeye denir. Güzel benzetmede ; Benzetme yönü ve Benzetme edatı yer almaz.
Örnek Bu kömür gözlere vuruldum. TEŞBİH – İ BELİĞ ( GÜZEL BENZETME ) BENZEYEN BENZETİLEN TEŞBİH – İ BELİĞ ( GÜZEL BENZETME )
Örnek Gül yüzlü bir genç kızdı Burcu. BENZETİLEN BENZEYEN TEŞBİH – İ BELİĞ GÜZEL BENZETME BENZETİLEN
Tezat ( Zıtlık ) Sanatı Tezat ( Zıtlık ) Sanatı Anlamca birbirine karşıt ( zıt ) olan iki sözcük, kavram, duygu ve düşüncenin birlikte kullanılması sanatına tezat ( zıtlık ) sanatı denir.
Su serper yüreğime yakıcı bakışların. Örnek 1 Su serper yüreğime yakıcı bakışların. su serpmek söndürmek Yakıcı bakış yakmak Yakıcı bakışlar gönüldeki ateşi alevlendirmek yerine âşığın yüreğini ferahlatıyor, ona su serpiyor. Yakmak – söndürmek zıt kavramlardır.
Örnek 2 Niçin bana düşman görünürsünüz Yıllar yılı dost bildiğim aynalar. DOST DÜŞMAN Dost – düşman zıt kavramlardır. Zıt anlamların bir arada kullanılmasından dolayı tezat sanatı vardır.
Örnek 3 Bakmayın güldüğüme kan ağlıyor yüreğim. GÜLMEK KAN AĞLAMAK
Örnek Cümleler Karlar etrafı beyaz bir karanlığa gömdü. Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz. Gülmekten ağlamaya vakit kalmıyor. Gündüzlerim gece oldu yine.
Mübalağa ( Abartma ) Sanatı Bir nesneyi , bir olay ya da bir durumu , bir fikri daha kuvvetli belirtmek için olduğundan çok ya da az gösterme sanatına “ mübalağa ( abartma )” denir. Özellikler normal ölçülerin dışında verilir. Bu ölçüler daha çok büyüklük , çokluk yönündedir.
Örnek 1 İşim gücüm budur benim Gökyüzünü ben boyarım her sabah Hepiniz uykudayken Uyanır bakarsınız ki mavi… Deniz yırtılır kimi zaman Bilmez misiniz kim diker Ben dikerim… Orhan Veli KANIK
Örnek 2 Toplasam göz yaşım koca göl olur. Bir ah çeksem dağı taşı eritir. Gözüm yaşı değirmeni yürütür. Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın. Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın.
Teşhis ( Kişileştirme ) Sanatı İnsan dışındaki canlı ve cansız varlıklara insana özgü özellikler yakıştırma sanatıdır. Bu sanat genellikle şiir , hikaye ve bilhassa fabl ve masallarda kullanılır.
Örnek 1 BULUT Salkım salkım duran bulut Saçın çözüp benim için Karşı dağların başında Salkım salkım duran bulut Saçın çözüp benim için Yaşın yaşın ağlar mısın? Saç çözmek İNSAN BULUT Ağlamak
Örnek 2 Dallar mısra mısra, şair tez duyar, Bahar nezle olsa hemen yaz duyar, Çiçek kuşa dil öğretir, haz duyar, Ulu isteklerde geçer gönlümüz . Baharın nezle olması Yazın bunu duyması Çiçeğin kuşa dil öğretmesi İnsana ait özellikler ( nezle olmak, duymak, dil öğretmek ) bahar, yaz ve çiçeğe aktarılmıştır.
Örnekler İn cin uykuda yalnız iki yoldaş uyanık, Biri benim diğeri serseri kaldırımlar. Bir bulut geldi üstüne bahçenin, Bütün ağaçların keyfi kaçtı. Çöller düşünür, gün saçını yolar, gölgeler ağlardı.
İntak ( Konuşturma ) Sanatı İnsan dışındaki varlıkları konuşturma, onlara söz söyletme sanatıdır. İntak sanatının olduğu yerde “ teşhis ( kişileştirme ) ” sanatı da vardır. İntak sanatı “ fabl ” türü yazılarda sıkça kullanılır.
Örnek Gördü bal arısını sivrisinek, Dedi ona böyle övünerek, Var mı benden güzeli? SİVRİSİNEK KİŞİLEŞTİRİLMİŞ ( TEŞHİS ) SİVRİNEK KONUŞTURULMUŞ ( İNTAK )
Örnekler Kapalı duran penceremden , Odama giren güneş , Günaydın , diyor. Bülbülü altın kafese koymuşlar : “ Ah vatanım!” demiş.
İstiare ( Eğretileme ) İstiare ( Eğretileme ) Bir şeyi anlatmak için ona benzetilen başka bir şeyin adını kullanma sanatına “ istiare ( eğretileme )” denir. İstiare, benzetmenin temel öğelerinden yalnız birisiyle yapılan bir benzetme sanatıdır. İstiarede , benzetmenin temel öğelerinden biri ( benzeyen veya benzetilen ) söylenmez. Sözcük , benzetme yoluyla başka bir sözcüğün yerini tutar.
İstiare ( Eğretileme ) İstiare ( Eğretileme ) sanatı iki şekilde incelenir : Açık İstiare ( Eğretileme ) Kapalı İstiare ( Eğretileme )
Açık İstiare ( Eğretileme ) Benzetmenin temel öğelerinden BENZETİLEN ile yapılan istiarelerdir. BENZETİLEN ( NİTELİKÇE GÜÇLÜ ) AÇIK İSTİARE
Örnek 1 Kurban olam , kurban olam, Beşikte yatan kuzuya Benzeyen bebek söylenmemiş Benzetilen Kuzu Bu dizelerde beşikte yatan bebektir ve söylenmemiştir. Bebek yerine kendisine benzetilen “ kuzu” söylenerek Açık istiare yapılmıştır.
Örnek 2 Yuvayı yapan dişi kuştur. Benzetilen Dişi kuş Söylenmiş Benzeyen Kadın Söylenmemiş Bu ifadede KADIN , BENZEYEN olarak algılanmalıdır. BENZETİLEN ise DİŞİ KUŞ olarak verilmiştir. Yani , KADIN söylenmediğinden açık istiare yapılmıştır.
Örnek 3 Şakaklarıma kar mı yağdı ne var ? Benzetilen Kar Söylenmiş Benzeyen Ak saçlar Söylenmemiş Bu dizede ise ak saçlar kara benzetilmiş ama söylenmemiştir. Sadece kar ( benzetilen ) kullanılarak AÇIK İSTİARE yapılmıştır.
Kapalı İstiare ( Eğretileme ) Benzetilen kullanılmayıp yalnız BENZEYEN ile yapılan istiarelere “ kapalı istiare” denir. Kapalı istiarelerde aynı zamanda kişileştirme ( teşhis ) sanatı da vardır. Çünkü insan dışı varlıklar insan özelliği kazanmış olur.
Kapalı İstiare ( Eğretileme ) BENZEYEN NİTELİKÇE ZAYIF KAPALI İSTİARE
Örnek 1 Ali birden kükredi. Benzeyen Ali Söylenmiş Benzetilen Aslan Söylenmemiş Bu cümlede, Ali , aslana benzetilmiş , fakat aslan söylenmeyerek kapalı istiare yapılmıştır.
Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor. Örnek 2 Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor. Benzeyen Tekerlekler Söylenmiş Benzetilen İnsan Söylenmemiş Bu cümlede “ tekerlekler” benzeyendir ; bir şeyler anlatan insana benzetilmiştir. İnsan söylenmeyerek kapalı istiare yapılmıştır.
Ufukta günün boynu büküldü. Örnek 3 Ufukta günün boynu büküldü. Benzeyen Gün ( güneş ) Söylenmiş Benzetilen İnsan Söylenmemiş Bu cümlede ise gün ( güneş ) , boynu bükük bir insana benziyor. Ancak benzetilen ( insan ) söylenmeyerek kapalı istiare yapılmış.
Uyarı Kapalı istiarelerde aynı zamanda “ kişileştirme” de vardır. Çünkü insan dışı varlıklar insan özelliği kazanırlar. Örneklerdeki “ tekerlek ” ve “ gün ” sözcükleri insan özelliği kazanmıştır.
Cinas Sanatı Cinas Sanatı Yazılışları ve okunuşları aynı , anlamları farklı sözcüklerle oluşturulan sanata “ cinas” sanatı denir. Cinas sanatında yer alan kelimelerde anlam farklılıklarına dikkat edilmelidir. Cinaslı kafiyelerle yazılmış dörtlüklerde aynı zamanda cinas sanatı da söz konudur.
Örnek 1 Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç GEÇ : Gereken vakitten sonrası GEÇ : Geçmek fiilinin emri
Örnek 2 Benden sana bir öğüt Kendi ununu kendin öğüt ÖĞÜT ( Fiil ) Tane durumundaki nesneleri ezerek un haline getirme işi ÖĞÜT ( İsim ) Nasihat
Ad Aktarması ( Mecaz – ı Mürsel / Düz Değişmece ) Bir sözün benzetme amacı güdülmeden başka bir söz yerine kullanılmasıdır. Ad aktarmalarında gerçek anlam ile kullanılan sözcük arasında bir ilişki ve bağın bulunması gerekir.
Örnekler Yemeğin altını kısıver İç – dış ilişkisi İki tabak yedi, hala doymadı. Dış – iç ilişkisi Sobayı yak da ısınalım. Dış – iç ilişkisi Burnu durmadan akıyordu. Dış – iç ilişkisi Tribünler ayaktaydı. Bütün - parça
Örnekler Antalya’da eldivenlerimiz başarı kazandı. Parça - Bütün Gemi Haydarpaşa’dan hareket etti. Bütün - Parça Mozart’ı dinlerken kendimden geçerim. Yazar - Eser Bütün köy başına toplanmıştı. Yer - İnsan O zaman Anadolu kan ağlıyordu. Yer - İnsan Ankara yeni bir güne hazırlanıyor. Yer - İnsan