CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Her bir kimyasal element, atom çekirdeği içerisindeki proton sayıları veya atom numarası (Z) ile karakterize edilir. Verilen bir elementin tüm atomlarında.
Advertisements

ENZİMLER NEDİR?.
PROTEİNLER.
Genetik Bilgi Taşıyan Moleküller DNA’ NIN YAPISI- REPLİKASYONU
HÜCRE EĞİTİMCİLER Kasım-2009.
Hazırlayanlar: Fatma Korkmaz Rabia Kızılırmak
ELEMENT VE BILESIKLER a) Elementler :
ÜNİTE : GENETİK GÜLSEN BAYKAL /A BU ÜNİTE İLE ÖĞRENCİLERİN ;
HAZIRLAYAN MİNE HATİPOĞLU
Yeni Programın Öğrenme Yaklaşımı
MADDENİN TANECİKLİ YAPISI
İlköğretim Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programı
DNA (Deoksiribo Nükleik Asit)
NÜKLEİK ASİTLER DNA RNA.
CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ İNORGANİK BİLEŞİKLERSu
CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ VE ORGANİK MOLEKÜLLER
Proteinler.
Canlı hücrelerde gerçekleşen yapım ve yıkım tepkimelerinin tümüne metabolizma denir.
ENZİMLER.
GENETİK MATERYAL : DNA (NÜKLEİK ASİTLER:YÖNETİCİ MOLEKÜLLER)
SINAVI BAŞLATMAK İÇİN AŞAĞIDAKİ
YAĞLAR ( Lipidler) Nedir? Lipitlerdir.
Böbrek İşlevleri Böbrekler metabolizma sonucu oluşan atık ürünlerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağlayan sistemdir. En önemli işlevi homeostazı korumaktır.Kan.
NÜKLEİK ASİTLER NELERDİR? SEDANUR KARAKAYA 9/E 3004.
BİYOKİMYAYA GİRİŞ VE BİYOMOLEKÜLLER
DNA VE RNA (DEOKSİRİBONÜKLEİKASİT VE RİBONÜKLEİK ASİT) PC KOPAT
FEN ve TEKNOLOJİ / DNA ve GENETİK KOD
Günümüzde aldığımız bilimsel mesafeye rağmen canlı nedir
PEDAGOJİK ALAN BİLGİSİ
CANLILAR İÇİN ENERJİNİN DÖNÜŞÜMÜ
CANLILARDA ENERJİ DÖNÜŞÜMLERİ
GENETİK (ÜNİTE-3) A) HÜCREDE YAPI VE CANLILIK OLAYLARININ YÖNETİMİ NASIL SAĞLANIR? Hücrede hücre yapısının oluşması ve devamlılığı ile canlılık olaylarının.
SAF MADDELER: ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER
HAZIRLAYAN MİNE HATİPOĞLU
NÜKLEİK ASİTLER.
AYŞE GÜL KEVSER İNCE FEN BİLGİSİ ÖĞRETMENLİĞİ 2. SINIF 2.ŞUBE.
ELEMENTLER VE BİLEŞİKLER
DNA.
CANLILARDAKİ ORGANİK BİLEŞİKLER
NÜKLEİK ASİT.
Doğadaki Enerji Akışı Güneş enerjisi Kimyasal enerjisi ATP Fotosentez olayı ile enerjisi Hareket enerjisi Isı.
12 - KELİME İLİŞKİLENDİRME TESTLERİ
ASİTLERİN ÖZELLİKLERİ
Hiç düşündünüz mü???.
NÜKLEİK ASİTLER Yönetici moleküllerdir.Tüm canlılarda bulunurlar
KAVRAM ÖĞRETİMİNDE ÇALIŞMA YAPRAKLARININ KULLANILMASI
FİZYOLOJİ BİLİMİNE GİRİŞ
BİLEŞİK ve FORMÜLLER.
Metabolizma ve Beslenme
Biyokimyaya Giriş ve Biyomoleküller
C-H-O atomlarından meydana gelirler.
BİYOLOJİ ADI: SOYADI: NO: SINIF: KONU:YAĞLAR,YAĞ ASİTLERİ
HÜCRE.
PROTEİNLER.
Yağlar (lipidler).
ORGANELLER HÜCRE İSKELETİ ÇEKİRDEK HÜCRELERİN KARŞILAŞTIRILMASI
PROTEİNLER
Su Molekülünün Özellikleri
METABOLİZMA Yrd. Doç. Dr. Musa KAR.
ATP (ADENOZİN TRİFOSFAT)
NÜKLEİK ASİTLER RNA
HÜCRE VE HÜCRE ORGANELLERİ
DNA (Deoksiribo Nükleik Asit) DNA, deoksiribonükleik asit denilen çok karmaşık bir kimyasal maddenin kısa yazılımıdır. Deoksiribo (D), nükleik (N),
Biyoloji dersi proje ödevi
ENZİMLER. ENZİMLER KİMYASAL TEPKİME A + B  C + D Bir maddenin başka bir maddeye dönüştüğü olaylara kimyasal tepkime denir. A + B  C + D Gerçekleşmesi.
GENDEN PROTEİNE Nükleik Asitlerin Keşfi ve Önemi
FİZYOLOJİ BİLİMİNE GİRİŞ
Konular ve dersler.  Yaşam Bilimi Biyoloji  Bilimsel Bilginin Doğası ve Biyoloji : TAMAM  Bilim ve bilimsel bilginin özellikleri  Biyolojinin tarihsel.
Bileşikler İki ya da daha fazla çeşit element atomunun bir araya gelerek oluşturdukları yeni saf maddeye bileşik denir. Farklı atom içeren moleküller (çok.
TEMEL GENETİK KAVRAMLAR-V
Sunum transkripti:

CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ HAZIRLAYANLAR

ANLAM ÇÖZÜMLEME TABLOSU

DNA RNA X MADDE/ ÖZELLİKLERİ Çekirdek,mitokondri, kloroplastta bulunur Ribozom,çekirdekçik, stoplazmada bulunur Adenin,Sitozin,Guanin Timin Urasil Çift sarmallı yapı Tek sarmallı yapı Deoksiriboz şekeri Riboz şekeri

Doymuş Yağ Asitleri Doymamış Yağ Asitleri X MADDE/ ÖZELLİKLERİ Hidrojen Zenginliği X Karbonlar Arası Tek Bağ Karbonlar Arası Çift Bağ Sindirim Zorluğu Genelde Hayvansal Genelde Bitkisel Oda Sıcaklığında Katı Oda Sıcaklığında Sıvı

KAVRAM YANILGISI

Kavram yanılgıları öğrencilerin bilimsel olarak kabul edilen kavramlara alternatif olarak geliştirdikleri kavram tanımlamalarıdır. Öğrencilerin deneyimleri sonucu edindikleri bu alternatif kavramlar (kavram yanılgıları) yeni konuların anlaşılmasında zorluk yaratmakta ve anlamlı öğrenmeyi önemli ölçüde engellemektedir.

Kavram Yanılgılarının Nedenleri 1. Öğretmenlerin konu hakkında yeterli bilgiye sahip olmamaları 2. Öğrencilerin yetersiz önbilgilere ve doğru olmayan önyargılara sahip olmaları 3. Kullanılan öğretim tekniklerinin öğretmen merkezli ve ezbere dayalı olması 4. Öğretim programlarındaki konuların birbirinden kopuk ve günlük hayatla ilişkilendirilmemiş olması 5. Ders kitaplannda yanlış bilgilerin olması ve belirli peryotlarla yenilenmemesi

Kavram yanılgılarının en önemli nedenlerinden biri de bilimsel anlamda kullanılan dil ile günlük yaşamda kullanılan dilin birbirinden farklı olmasından kaynaklanmaktadır. Diğer taraftan, ünitelerin birbirleriyle yakından ilişkili olması öğrencilerde var olan kavram yanılgılarının bir başka nedenidir. Konuları birbirleriyle doğru olarak ilişkilendiremeyen öğrenciler, bazı temel kavramları anlamakta oldukça zorlanmaktadır. Dolayısıyla ders kitapları bu açıdan tekrar değerlendirilmeli ve konular arası bütünlük sağlanmalıdır.

PROTEİNLER VE ENZİMLER KONUSUNDA KAVRAM YANILGILAR Canlıların temel bileşenlerinden; Proteinler ve Enzimler konusuna temel teşkil eden bilgilerin büyük çoğunluğu, kimya alanına yöneliktir. Öğrencilerin açık uçlu test sonuçlarından belirlenen kavram yanılgıları ve bilgi eksikliklerinden bazıları;

Atom, molekül ve bileşik kavramlarını birbirine karıştırdıkları, Anyon, katyon halindeki elementlerin yüklerinin çekirdekten kaynaklandığı, Kimyasal bağların elektronların çekimiyle oluştuğu, bağ tiplerinin karıştırıldığı, Asit-bazların kuvvetliliğinin derişimlerinden kaynaklandığı, pH ı tanımlayamadıkları, İndikatörün rolünün algılanmadığı, Metabolizmada minerallerin element halinde etkin olduğu, şeklinde sıralanabilir

“Canlıların Temel Bileşenleri” ünitesindeki proteinler konusu, enzimler ve protein sentezi gibi bir çok konu için de önemli bir altyapı oluşturmaktadır. Belirtilen konularda geçen kavramlar ne kadar iyi öğrenilirse, başka bir ifade ile kavramsal anlama ne kadar iyi gerçekleştirilirse, daha sonraki konularda geçen kavramlar da o kadar iyi anlaşılacaktır. Fen bilimlerinden biyoloji alanındaki kavram yanılgıları ile ilgili çalışmaların; anatomi, fotosentez, hücre gibi konulara yönelik kavramlar üzerinde yoğunlaştığı görülmektedir.

Lazarowitz (1992), hem öğretmenlerin öğretmelerine, hem de öğrencilerin öğrenmelerine dayalı olarak anlama güçlüğü çekilen konuları tanımlamıştır. Bu konuların içerisinde, protein sentezi, enzimin yapısı ve fonksiyonu da bulunduğunu belirten araştırmacı, bunların anlaşılmasındaki temel zorluğu iki nedene bağlamıştır. 1)biyolojik organizasyon seviyesinde bütünlüğün yakalanamaması, 2)bazı konuların soyut olmasıdır. Çalışma kapsamında yer alan canlıların temel bileşenlerinden proteinler ile enzimler ve protein sentezi konularının birbirleri ile çok yakından ilişkili olduğu, bu konularda geçen bir çok kavramın daha sonraki biyoloji konuları için önemli bir altyapı oluşturduğu bilinmektedir. Kavramsal anlamanın sağlanmasında önceki öğrenmeler ile sonraki öğrenmelerin ilişkilendirilmesi gerektiği için, araştırmada seçilen temel biyoloji konularının daha iyi öğrenebilmesi açısından kritik öneme sahip olduğu düşünülmektedir.

“Proteinler enzim yapısında olduğu için hormonların yapısında da bulunur” şeklinde verilen kavram yanılgısının, eksik öğrenmeden dolayı öğrencilerde meydana geldiği tahmin edilmektedir. Bu sonuçtan hareketle, öğrencilerin, enzimlerin yapısında protein olduğunu, hormonların bazılarının yapısında proteinlerin olduğunu bilmedikleri anlaşılmaktadır. Başka bir kavram yanılgısında ise öğrenciler, “Hormonların bir enerji harcaması gerekiyor ve bu enerjiyi ATP’den alır. ATP de enerjiyi proteinden alır” ifadesini kullanmaktadır. Bu kavram yanılgısının muhtemel nedeni de, proteinlerin zorunlu durumlarda enerji vermesi ile bir çok hormonun protein yapılı olmasının karışmasından kaynaklandığı söylenebilir.

Öğrenci Yanıtları Öğrenci Sayısı 1 Dehidrasyon, proteinler arasındaki peptit bağlarının kopmasıyla oluşan reaksiyondur. Bağlar kopunca hücre su kaybeder ve dışarı su verir. 9 2 Radikal grupta amin ve karboksil grubu vardır. 6 3 Sadece temel aminoasitler birbirlerine peptit bağları ile bağlanmıştır. 5 4 Dehidrasyon bir çeşit beslenme olabilir. Aminoasitlerin yapısında şeker, Retina (R) grubu olduğunu biliyorum. Her aminoasitte şeker aynı olsa da R grubunun farklılık gösterdiğini hatırlıyorum. Peptit bağları dehidrasyon sentezi ile birleşir. 1 mol peptit bağı birleşirken 3 mol su harcanır.

“Dehidrasyon, proteinler arasındaki peptit bağlarının kopmasıyla oluşan reaksiyondur. Bağlar kopunca hücre su kaybeder ve dışarı su verir” şeklinde belirtilen kavram yanılgısının en göze çarpan ve en sık karşılaşılan yanılgı olduğu görülmektedir. Öğrencilerin, dehidrasyon ve deplazmoliz kavramlarını birbirlerine karıştırmaları nedeniyle böyle bir kavram yanılgısına düştükleri söylenebilir. Tabloda “Radikal grupta amin ve karboksil grubu vardır” olarak belirtilen kavram yanılgısı altı öğrencide tespit edilmiştir. Eğer öğrenciler, aminoasitlerin birbirlerine amin ve karboksil grupları ile bağlandığını, R grubunun ise aminoasitler için farklılık sağlandığını ve bu nedenle de canlılarda 20 çeşit aminoasitin bulunduğunu kavrayabilmiş olsaydı, bu kavram yanılgısına düşmeyecekti.

Öğrencilerin çoğunluğunun protein sentezi için mutlaka DNA’nın kendisini eşlemesi gerektiğini söyleyerek nedenini tam olarak açıklayamamaktadır. Bilindiği gibi protein sentezi anlatılırken, kitapların çoğunda santral doğma olayı da birlikte verilmektedir. Burada hem protein sentezi hem de DNA’nın eşlenmesi birlikte verildiği için bir karışıklık meydana geldiği düşünülmektedir. Polizom ile ilgili olarak da öğrencilerin kavram yanılgısına sahip oldukları görülmektedir. Öğrenciler, polizom oluşumunun protein çeşitliliğini sağladığını kabul etmektedir. Polizom aynı proteinden çok sayıda üretilmesini sağlayan bir yapı olmasına rağmen, belki de poli (çok) kelimesinin anlamından dolayı, öğrenciler polizomla aynıproteinden çok sayıda değil de çok çeşitli proteinlerin üretildiğini düşünmektedirler.

Enzimlere etki eden sıcaklık, su, substrat, pH ve inhibitör gibi faktörlere ilişkin öğrencilerin bir kısmının suyun enzimler için etkili bir faktör olmadığını söylerken, bir kısmının da substratın enzim faaliyeti için etkili olmadığını belirtmektedir. Ayrıca “İnhibitör reaksiyonu hızlandıran maddedir” olarak verilen kavram yanılgısının, öğrencilerin kimya derslerinde anlatılan katalizör ve inhibitör kavramlarını birbirine karıştırmalarından kaynaklandığı söylenebilir. Enzimleri etkileyen faktörlerden sıcaklığın etkisi ile ilgili “Sıcaklığın belirli bir eşik değeri vardır. Bunun altında ve üstünde hiç etkisi olmaz” şeklinde tespit edilen kavram yanılgısında, öğrenciler, enzimlerin sadece optimum sıcaklık değerinde çalıştıkları, bu değerin dışında etkin olmadığı ileri sürerek bu kavramı tam olarak anlayamadıklarını göstermektedirler. Bilindiği gibi enzimler, optimum sıcaklık değerinde en hızlı çalışır, bu değerin altında ve üstünde enzimin çalışmasında düşüş olsa da aktivite göstermektedir.