Multipl myelomda kötü prognoz ve nüks göstergesi; bilateral plevral efüzyon Mehmet UZUN1, Harun AKAR1, Alev GÜRGÜN2 İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları1 – Ege Üniversitesi Gögüs Hastalıkları2 GİRİŞ : Multipl myelom tanısı olan hastalarda plevral efüzyon çok nadir görülen bir komplikasyondur. Hastalığın progresyonunu gösteren geç bir klinik varyant olarak bilinmektedir.Bizde bu posterde multipl myelom tanılı bir hastamızda meydana gelmiş bilateral malign plevral efüzyonu olgusunu paylaşmak istedik. OLGU Bilinen kronik hastalık öyküsü bulunmayan 51 yaşında erkek hasta yaklaşık iki yıl önce halsizlik şikayeti ile başvurduğu dahiliye polikliniğimizde yapılan tetkiklerinde derin anemi ve sedimantasyon yüksekliği saptanması üzerine ileri tetkik ve tedavi amacıyla interne edilmiş.Hastaya yapılan ileri araştırma neticesinde multipl myelom tanısı konmuş ve dört haftada bir uygulanmak üzere Vincristine, Adriamycin, Dexamethasone’dan oluşan 'VAD' kemoterapi protokolü uygulanmış.Sonrasında hastanemiz hematoloji birimine düzenli kontrollere gelen ve remisyonda izlenen hastanın son zamanlarda artan nefes darlığı şikayeti başlamış.Bu nedenle acil servise başvuran hasta multipl myelom tanısı nedeniyle dahiliye servisimize konsülte edildi.Hastanın fizik bakısında tansiyon/arteriyel: 135/85 mmhg,nabız:78/dakika,ateş:36,7 C idi.Solunum sesleri bilateral orta zonlara kadar alınamıyor ve üst zonlarda ise azalmış işitiliyordu.Hastada dispne mevcuttu.Çekilen posteroanterior akciğer grafisinde bilateral yaygın plevral efüzyon olduğu görüldü.Toraks bilgisayarlı tomografisinde bilateral plevral efüzyon,minimal bronşiektazik değişiklikler,lokal buzlu cam alanları ve interseptal kalınlaşmalar saptandı.Labaratuar bulgularında hemogobin 10,6 g/dl,sedimantasyon 112/saat olarak ölçüldü.Diğer labaratuar değerleri normal sınırlardaydı.Hastaya gögüs cerrahisi tarafından tüp torokostomi işlemi uygulandı ve tetkik için dahiliye servisine yatırılmasına karar verildi.Yapılan ekokardiyografisinde kalp yetmezliği lehine veri saptanmadı.Hastadan rutin tetkikleri ve plevral sıvı mayisinden multipl myelom tanısı olması sebebiyle protein elektroferezi istendi.Monoklonal protein artışı tespit edildi.Bu durum multipl myelomun geç komplikasyonu olarak kabuledildi. TARTIŞMA Multipl miyelom, tüm malign hastalıkların yaklaşık %1’ini ve hematolojik malignitelerin %10’dan fazlasını oluşturur.Multiple miyelomda pulmoner tutulum çok nadirdir ve hastalığın geç komplikasyonudur. Plevranın tutulumu olan olgularda, plevra sıvısını oluşturan sebep,plevrada bulunan malign plazma hücrelerinden salgılanan büyük miktardaki immünglobulinlerin kolloid osmotik basıncını absorbsiyon yapılamayacak kadar arttırmasıdır.Multipl myelomda,miyelomatöz plevra sıvısı tanısı;plevra sıvısı elektroforezinde monoklonal proteinlerin gösterilmesi,plevra sıvısında atipik plazma hücrelerinin belirlenmesi,plevra biyopsisi ile histolojik kanıtların gösterilmesi ile yapılmaktadır.Sonuç olarak;multipl myelomlu hastalarda plevral tutulum çok nadir de olsa özellikle bilateral efüzyon gelişen hastalarda ilk olarak akla gelmeli ve plevra biopsisi gibi invaziv bir girişimden önce plevra sıvısında protein elektroforezi istenmelidir.