Öğrencilerle Etkili İletişim Kurma Becerisi
Öğretmenin öğrencilere önyargısız yaklaşması ve çaba göstermesi öğrencilerle olumlu ilişki kurmasının ilk şartıdır. Öğreten ile öğrenci arasındaki iletişim bozukluğu sınıf ve okul ortamındaki pek çok sorunun temelinde yatan sebeptir.
Öğretmenin öğrencilerle iletişim kurması için şunları yapması tavsiye edilmektedir. öğrencilere sıcak ve arkadaşça yaklaşması, sınıfta kendi istek ve ihtiyaçlarını rahatça dile getirebilmesi, öğrenciler kabul etmesi, anlayabilmesi ve onlara olumlu duygularla yaklaşması, öğrencilerin, kendilerinin anlaşıldığı ve korunduğu duygusunu hissedecekleri bir ortam yaratması gerekir (Jones ve Jones, 1996)
Etkili iletişimde iletiyi göndermek ve almak olmak üzere iki temel beceri önemli rol oynar. İleti gönderme becerileri İletişim kurduğumuz kişi ya da grupla yaşantılarımız ortaksa ve bireyler birbirine güveniyorsa, gönderilen iletilerin biçimi sorun yaratmayabilir. Ancak ortaya bir sorun çıktığında iletilerin içeriği ve gönderilme biçimi iletişimin kopmasına ya da gereksiz tartışmalara neden olur.
İletişim engelleri Öğretmenler özellikle öğrencileriyle bir sorun yaşadığında öğrencilere gönderdiği iletileri çok dikkatli seçmesi gerekir. Öğretmen öğrenci iletişiminde sorun yaratan 12 iletişim engeli şunlardır (Gordon, 1996). Emir vermek, yönlendirmek: Bu iletiler öğrenciye duygularının, sorunlarının, gereksinmelerinin önemsiz olduğunu anlatır. Bu durum öğrencilerin, karşılık verme ya da direnç gösterme gibi olumsuz davranışlarına neden olabilir. Uyarmak, gözdağı vermek: Bu iletiler öğrencileri korkutur ve sindirir ya da ters bir tepki göstermesine neden olur.
Yargılamak, eleştirmek, suçlamak: Bu tür iletiler öğrencinin benlik kavramı üzerinde olumsuz etki yapar. Öğrenci bu iletiler karşısında kendine yapılan eleştirileri ve olumsuz değerlendirmeleri doğruymuş gibi kabul eder ve kendisini benzer biçimde algılar. Ad takmak, alay etmek: Bu tip davranışlar öğrencide yargılanma ve eleştirilmeye benzer duyguların meydana gelmesine neden olur. Ayrıca öğrencinin okula ve derse karşı olumsuz tutum geliştirmesine neden olabilir. Yorumlamak, analiz etmek, tanı koymak: öğretmen bu iletileri olayın nedenini bilmeden yaparsa, öğrenciyi boş yere suçlamış olur. Örneğin, öğrenci annesi hasta olduğu için geç yatmış olabilir.
Ben iletisi Sorunlu durumlarda en uygun iletişim biçimlerinden biri ben iletisidir. “konuşman beni rahatsız ediyor”, ya da “sınıfa geç gelince motivasyonum bozuluyor” gibi durumun kendi üzerindeki etkisine vurgu yapan ben iletisini kullanması sorunun çözümlenmesini kolaylaştırır (Gordon, 1996).
Ben iletisi üç temel öğeden oluşur. Bunlar; Sorun yaratan davranışın tanımlanması: Öğretmenin ben iletisi kurarken öncelikle sorun olan davranışı tanımlaması gerekir. Öğrencinin kabul edilmeyen davranışının öğretmen üzerindeki, kesin gerçek ve somut etkisinin ona söylenmesi: öğretmen kendini rahatsız eden sorun ya da davranışı belirledikten sonra bu davranışın kendisini nasıl etkilediğini ya da davranışın sonuçlarını sorgulaması ve iletmesi gerekir. Ben iletisinin son öğesi duyguların dile getirilmesidir.
Örnek: “Birbirinizle konuştuğunuz zaman, sesimi duyuramadığım için rahatsız oluyorum.” Özetle ben iletisi, davranış, etki ve duygu zincirlerinden oluşur. Burada öğelerin sıralaması önem taşımaz. Önemli olan üç öğenin ileti içinde yer alması ve öğretmenin gözünde öğrencinin nerede olduğunu gösteren, dürüst ve açık bir ileti olmasıdır.
Yapılan araştırmalar eleştirel ve olumsuz iletilerin öğrencileri daha fazla olumsuz davranışlara ittiğini ve okuldan soğumalarına neden olduğunu göstermektedir (Jones ve Jones, 1996). Olumlu iletiler öğrencilerin tutumlarını olumlu yönde etkiler. Bu sebeple öğretmenler öğrencilerin olumlu davranışlarını gördüğünde bunu kendisine bildirmelidir. Alıştırma: Üç tane ben iletisi yazınız.
Alma (Dinleme) Becerileri Öğretmenler öğrenci olumsuz bir davranışta bulunduğu zaman onu dinlemek yerine, yargılayıcı bir biçimde ileti gönderir. Oysa öğrencinin yaptığı davranışın gizli ya da açık bir nedeni vardır. Bu neden çözülmezse davranışlar devam eder. Bunun için ilk aşama sorunu tanımlayabilmek için öğrencinin dinlenmesidir. Sorunu tanımlamak için öğretmenin öğrenciyi önce edilgen olarak dinlemesi ve öğrenciyi dinlediğini belirten kabul tepkileri göstermesinin uygun olacağı belirtilmektedir (Gordon, 1996).
Etkin dinleme yapıldığında öğrenci duygularını tanır ve kendi çatışmalarını çözümler. Dinleme becerisinin kullanılmasının temel amacı, öğrencilere kendi ihtiyaçlarını, isteklerini ve gerçek sorunlarını açıklamalarında yardımcı olmaktır. Öğrenciler genellikle bir şeye kızdıklarında asıl sorunu kullanan ifade kullanmazlar.
Öğrencilerin kendi duygularını açığa çıkartacak ve sorunları çözmelerine yardımcı olacak en etkili dinleme biçimi empatik ve yargısız dinlemelerdir. Böylece öğrenci duygularının kabul edilebilir olduğunu anlar, duygularını saklamaz, duygularının saklamadan kaynaklanan kaygı ve gerilim azalır. Karışık olan duyguları netleşir.
Olumsuz davranış gösteren öğrencilerle iletişim kurarken dikkat edilmesi gereken hususlar: Öğretmen olumsuz davranıştan hemen sonra öğrenciyle iletişime girmelidir. Önce gözüne bakarak, jest ve mimiklerini kullanarak sözel olmayan iletiler gönderilmeli, olumsuz davranışlar devam ediyorsa sözel iletişim kurulmalıdır. Öğretmenler sorunu kendileri çözecekken yönetime gitme, öğrenciyi diğer öğretmenlere şikâyet etme ya da veliye şikâyet etme gibi yolları kullanmaktadırlar. En doğru yol sorunun direk öğrenciyle konuşulmasıdır.
Öğretmen öğrenciye konuşurken nazik konuşmalı öfkesine yenilmemelidir. Öğrenciyle konuşurken sürekli göz teması kurulmalıdır. Bu iletiyi daha etkili hale getirecektir. Öğrenciyle konuşurken kişiliğiyle ilgili iletiler gönderilmemeli, yapılan olumsuz davranış üzerine odaklanılmalıdır. Ben iletisi kullanılmalıdır.
Öğrencilerle etkileşim kurma yolları Öğretmen öğrencilerin düzenlediği ya da onların yer aldığı etkinliklere ilgi göstermeli, onlara bu etkinliklerle ilgili olarak olumlu ileti vermelidir. Öğretmen öğrencilerden gelecek bireysel görüşme isteklerini karşılamak için zaman yaratmalıdır. Öğretmen öğrencilerinin iyi ve kötü günlerini bilmeli ve bu gibi durumlarda onlara özel davranmalıdır.