ETKİN İLETİŞİM BECERİLERİ GELİŞTİRME DERS 3
BİRLİKTE HATIRLAYALIM İletişim nedir ? İletişimin unsurları nelerdir? Kurumsal iletişim. Hizmet nedir? Hizmetin Algılanması. Hizmet ve iletişim. İletişimi anlatmak ve bilgileri hatırlamak için katılımcılara sahilde yürürken karşılaşan iki kişi örneği verilir. Bu insanlar arasında iletişim olup olmadığı sorulur. Katılımcıların bu konuda kişisel görüşlerini belirtmeleri istenir.(Görüşler kısaca tartışıldıktan sonra açıklamaya geçilir.) İki kişi arasında mesaj alışverişi olan her durumda iletişim vardır. Anlamı olan her şey mesajdır. İki kişinin birbirine bir şey dememesinin, birbirinin yüzüne bakmamasının bir anlamı yok mu? Tabii ki var. Anlam alışverişinin olduğu her durumda iletişim vardır. Evet sahilde yürüyen bu ili kişi arasında iletişim vardı! İki kişi birbirinin farkına vardığı anda anda iletişim başlar. İki insan birbirinin farkına vardığı andan itibaren söylediği, söylemediği, yaptığı, yapmadığı her şeyin anlamı vardır. Örneğimizdeki bu iki insanda birbirlerinin yüzüne bakmamak ve birbirlerine bir şey söylememekle birçok anlam taşıyan mesaj iletmiş olabilirler; Örneğin: “Sen benim için değer verilecek değerde birisi değilsin.” “Ben tanımadığım kadınla / erkekle konuşacak tipte bir insan değilim” “Sabah güneşini görmek üzere sahile çıkmışsınız;selam vererek sizin iç dünyanızdaki sükuneti bozmak istemiyorum.” Yaşamın dokusunu insan ilişkileri oluşturur:İnsanlar, çoğunlukla birbirlerini adam yerine koyuyor, değer veriyorlarsa o toplumda insanlar daha az stresli, daha güler yüzlü olurlar. Birbirini adam yerine koymayan toplumlarda stres ve mutsuzluk oranı yüksektir.
ÖNCE İNSAN!
BENLİK KAVRAMI Bireyin kendine ilişkin bilinçli algılarından oluşur. Benlik kavramı ile, kendimizi bizim dışımızda kalanlardan ayırır, kendimize özel bir alan oluştururuz. Benlik kavramı, kişinin kendisi hakkında bildikleri ve başkalarının kişiye yansıttıkları değerlendirmelerin bileşiminden oluşur. Bireyin kendine ilişkin algıları”ben zekiyim”, “ben güzelim” gibi kişisel; “insanlar benim iyi biri olduğumu düşünüyor” gibi sosyal; ve “çok başarılı olmak istiyorum” gibi ideallere ilişkin olabilir. “Ben çok çalışkanım”,”ben iyi bir insanım”, “ben gürültüden hoşlanmam”,”kalabalığı sevmem” dediğimizde kendimizi, içinde bulunduğumuz toplumun veya grubun içinde konumlandırmış oluruz. Benliğimizi sınırsız sayıda özellikle ifade edebiliriz.
BEN OLMA SAVAŞI Benlik kavramı ile oluşturduğumuz alanı korumak, geliştirmek ve sosyal etkileşim içinde konumlandırmak için gösterdiğimiz çabayı “ ben olma savaşı” olarak adlandırıyoruz.
ROLLER Etkileşim içindeki konumumuza bağlı olarak farklı benlik kavramları geliştirebiliriz.
Davranışlar gözümüzün rengi gibi doğuştan gelen özellikler değildir!
İlk eğitimi ailemizden alırız, daha sonra sosyal bir varlık olarak ait olduğumuz toplumun yaşam biçimine, kültürüne uyum gösteririz. Sosyal hafızamız ve genetik özelliklerimizle de birleşen bu değerler davranışlarımızın temelini oluşturur.
NASIL BİRİ OLMAK İSTERDİNİZ? Kazanan mı? Kaybeden mi?
“kazanan insan” ya da “kaybeden insan” yapan nedir? Bir insanı “kazanan insan” ya da “kaybeden insan” yapan nedir?
KAYBEDEN DER Kİ; KAZANAN DER Kİ; Yapabileceğim hiçbir şey yok! Ben buyum, değişemem! Sen beni anlamıyorsun! Ama ben haklıyım ! Yönetim kabul etmez... KAZANAN DER Kİ; Başka neler yapılabilir, bir bakalım. Farklı bir yaklaşımı seçebilirim Kendimi doğru ifade edemedim? Bu konuda farklı düşünüyoruz. Rapor üstünde çalışalım, farklı bir bakış açısı getirebiliriz.
KAYBEDEN Her zaman çok meşguldür. Hiçbir şeye zaman bulamaz. Sorunun etrafında döner,asla çözmez. Çok kolay söz verir ve tutamaz. Önemli durumlarda geri çekilir, içine kapanır. Başkalarının zayıf yönlerini bulmaya çalışır. Yeniliklere direnir. Bahaneler bulur. “Bu benim işim değil” der. Eleştiriye tahammülü yoktur. Hata yapmaktan korkar, sorumluluk almaktan kaçınır. Başkalarının ne diyeceği çok önemlidir. Gerçekçi hedefler koyamaz ya da koyduğu hedeflerden çok kolay vazgeçer
KAZANAN Zamanını iyi planlar. Soruna değil çözüme odaklanır. Tutabileceği sözler verir, gerektiğinde hayır diyebilir. İyi bir dinleyicidir. Başkalarının güçlü yanlarına saygı duyar. Öğrenmeye açıktır, bilmediğini kabul eder. Açıklama yapar. Sorumluluk duygusu gelişmiştir. Bu benim işim değil demez, gelişimi için bir fırsat yakaladığını düşünür. Hata yapmaktan korkmaz, gerektiğinde risk alır. Kendisi ile barışıktır ve “insanlar ne der” düşüncesi ile hareket etmez
REAKTİF İNSAN Toplumsal çevreden etkilenir. İnsanlar iyi davrandığında kendini iyi hisseder, istediği türde davranışlarla karşılaşmazsa içine kapanır, savunmaya geçer. Fiziksel çevreden etkilenir, Örneğin; Hava kötüyse kendini kötü hisseder. Duygusal iniş çıkışlarından etkilenir, kendini kontrol etmekte güçlük yaşar.
PROAKTİF İNSAN Edilgin değil, etkindir. Yaşamının kendi davranışları sonucunda biçimlendiğini bilir . Fiziksel,toplumsal koşulları suçlayarak sorumluluklarından kaçmaz. Yaşamı kendi değerlerine dayanan, bilinçli seçimlerin ürünüdür. Dürtüleri ile değil, değerleri ile hareket eder.
Kendinizi İyi Hissetmediğiniz Zaman Nasıl bir terslik hissediyorsunuz? Duygularınızın adını koyun. Hangi konuda kendinizi kötü hissettiniz? Bardağı taşıran son damla neydi ? Bunun son damla olduğundan emin misiniz? Derinlerde kalmış başka bir şey olabilir mi? Hep aynı noktada mı tepkisel davranıyorsunuz? İleride benzer bir durumu yaşamamak için ne yapabilirsiniz?
İş hayatında kazanan olmak için Net sorular sorun. Konuyu analiz edin. Başkalarının duygularına anlayış gösterin. Daha net açıklamalar isteyin. Dikkatle dinleyin. Hatalıysanız içtenlikle kabul edin. Farklı öneriler getirin. Verileri kontrol edin. Koruyucu benliğinizi kullanın.