Kur’ân Buluşmaları: 28 ÜMİT ŞİMŞEK. وَاِذْ قُلْتُمْ يَا مُوسٰى لَنْ نُؤْمِنَ لَكَ حَتّٰى نَرَى اللّٰهَ جَهْرَةً فَاَخَذَتْكُمُ الصَّاعِقَةُ وَاَنْتُمْ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Kur’ân Buluşmaları: 10 Bakara Sûresi: ÜMİT ŞİMŞEK.
Advertisements

Hz. Muhammed’in Sözleri
KUR'AN-I KERİM NASIL BİR KİTAPTIR?
İNSANI HAM MADDE OLARAK ELE ALMAK
MELEKLERE İMAN A) MELEKLERİN TARİFİ
BERAT GECESİ Hazırlayan:Ertan
KUR’AN’DA ENLER-II YERİLENLER
AHLAKİ TUTUM VE DAVRANIŞLAR
ALLAH’ I NEDEN ÇOK SEVİYORUM?
İÇİNDEKİ FEYİZ VE BEREKET
Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK
BAKARA SÛRESİNDEN SON İKİ AYETİ
BAHÇELİEVLER MÜFTÜLÜĞÜ KUTLU DOĞUM PROGRAMINA HOŞ GELDİNİZ
"Bacımın İffeti Batmakta Rezilin Gözüne.
Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK
Kur’ân Buluşmaları: 3 Fatiha Sûresi: 5-7 ÜMİT ŞİMŞEK.
Kur’ân Buluşmaları: 30 ÜMİT ŞİMŞEK. وَاِذْ اَخَذْنَا م۪يثَاقَكُمْ وَرَفَعْنَا فَوْقَكُمُ الطُّورَۜ خُذُوا مَٓا اٰتَيْنَاكُمْ بِقُوَّةٍ وَاذْكُرُوا مَا.
İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ ÜMİT ŞİMŞEK
Kur’ân’da Bilgi Edinme Yolları
Kur’ân Buluşmaları: 18 ÜMİT ŞİMŞEK. يَا بَن۪ٓي اِسْرَٓائ۪لَ اذْكُرُوا نِعْمَتِيَ الَّت۪ٓي اَنْعَمْتُ عَلَيْكُمْ وَاَوْفُوا بِعَهْد۪ٓي اُو۫فِ بِعَهْدِكُمْ
RAHMAN'IN HAS KULLARINDAN
PEYGAMBER KISSALARI Âyetlerimiz kendisine okunduğu zaman,
Kur’ân Buluşmaları: 35 Bakara Sûresi: 84 ÜMİT ŞİMŞEK.
4. Sınıf 1. Ünite 1.2. Allah’a Şükür
CÛZ : 1 SAYFALAR : 1 – 20 SÛRELER : Fatiha Sûresi
STRESE GİRENİN İMANINDAN ŞÜPHE EDERİM!
ÇAYIROVA İNSANA HİZMET DERNEĞİ
HAZIRLAYAN: Kenan SEZER.
Sözünde Durmak Dürüst ve Güvenilir Olmak
KUR’AN AKLIMIZI KULLANMAMIZI İSTER
Kur’ân Buluşmaları: 9 ÜMİT ŞİMŞEK. وإذا قيل لهم لا تفسدوا في الأرض قالوا إنما نحن مصلحون Onlara “Yeryüzünde fesad çıkarmayın” dendiğinde, “Biz ancak ıslah.
Kur’ân’ın ve kâinatın dilinden. Her galakside ortalama yıldız.
Bakara Sûresi: 134 Kur’ân Buluşmaları: 52 ÜMİT ŞİMŞEK.
ADALET.
İlköğretim DKAB Dersi 4. Sınıf 5. Ünite Sunusu
Sevgi, Dostluk ve Kardeşlik
Temel Eğitici Nitelikleri
KUL HAKKI BAŞKALARINA ZARAR VERMEK:

Kur’ân Buluşmaları: 27 Bakara Sûresi: ÜMİT ŞİMŞEK.
Bakara Sûresi: Kur’ân Buluşmaları: 80 ÜMİT ŞİMŞEK.
** DEĞERLER EĞİTİMİ ** SORUMLULUK
ÜNİTE 2 TÖVBE VE BAĞIŞLAMA.
Bakara Sûresi: 153 Kur’ân Buluşmaları: 62 ÜMİT ŞİMŞEK.
Kur’ân Doğru Bilgiye Önem Verir
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
İmam-ı Azam sorulara nasıl cevap verdi?
PEYGAMBERLERE İMAN.
İSLÂM İNANÇ İLMİHALİ Ümit Şimşek 36. BÖLÜM | KADERE İMAN: 2
Bakara Sûresi: 168 Kur’ân Buluşmaları: 69 ÜMİT ŞİMŞEK.
KURANIN TEMEL KONULARI
AİLEM VE DİN pedagojiformasyon.com.
GÜZEL SÖZ VE DAVRANIŞLAR İLE İLGİLİ HADİS VE AYETLER
KUTLU DOĞUM HAFTASI Nisan 2015
CEYHUN YILDIZ 7/C&955 KONU:VARLIKLAR ALEMİ.
Sorumluluk Bilinci.
Peygamber Efendimiz bu geceyi ibadetle geçirmiş ve Allah’a şöyle dua etmiştir: “ Azabından affına, gazabından rızana sığınır, senden yine sana iltica ederim.
2. Nimete Şükür (Besmele ve Hamd)
2. İnanca Bağlılığı.
Şeytanın kötülüğünden korunma konusunda Kur'an'ın öğütleri
Kur'an'da Bilgi Edinme Yolları
İlahi Kitaplara İman -Allah Niçin Vahiy Göndermiştir?
4. Kendimize Karşı Sorumluluklarımız :
İncil kelime olarak müjde, talim ve öğretici anlamlarına gelmektedir. Allah (C.C.) Teala Hz. İsa aracılığıyla Yahudilere gönderilmiştir. Ancak Yahudiler.
SÛRELER : CÛZ : 29 Mülk Sûresi (1 – 30)
İnsan İradesi ve Kader İnsanı diğer varlıklardan ayıran en temel özellikler, -akıl -irade AKIL, iyiyi kötüden, güzeli çirkinden, doğruyu yanlıştan ayırt.
Ömer Hayyam'dan alıntı olduğu söylenir.
ECEL VE ÖLÜM BEHÇET GÜNDÜZ İZMİR
AHİRET GÜNÜNE (HAŞRE) İMAN
Peygamber ve İlahi Kitap İnancı
Sunum transkripti:

Kur’ân Buluşmaları: 28 ÜMİT ŞİMŞEK

وَاِذْ قُلْتُمْ يَا مُوسٰى لَنْ نُؤْمِنَ لَكَ حَتّٰى نَرَى اللّٰهَ جَهْرَةً فَاَخَذَتْكُمُ الصَّاعِقَةُ وَاَنْتُمْ تَنْظُرُونَ Hani bir de “Ey Musa, biz Allah’ı açıkça görmedikçe sana inanacak değiliz” demiştiniz de göz göre göre sizi yıldırım çarpmıştı.

 Kitap Ehli, senden, onlara gökten kitap indirmeni istiyor. Onlar bundan daha büyüğünü Musa’dan istemiş, “Bize Allah’ı açıkça göster” demişlerdi de bu zulümleri sebebiyle onları yıldırım çarpmıştı. Sonra onlar, kendilerine apaçık deliller geldiği halde buzağıyı ilâh edinmişlerdi. Biz onların bu günahını da affetmiş, Musa’ya da apaçık deliller vermiştik.  Nisâ, 4:153

 Musa kavminden yetmiş adam seçerek belirlediğimiz yere getirdi. Onları şiddetli bir sarsıntı tuttuğunda, Musa dedi ki: “Yâ Rabbi, eğer dileseydin onları da, beni de daha önce helâk ederdin. İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helâk eder misin? Bu ancak Senin bir sınamandır; Sen dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletirsin. Bizim dostumuz ve yardımcımız da Sensin. Bizi bağışla. Bize merhamet et. Sen bağışlayanların en hayırlısısın.  A’râf, 7:150

 Bir başka rivayet:  Musa aleyhisselâm kitabı getirdiğinde “Biz Allah’ı görmedikçe buna inanmayız” dediler  Gökten kitap indirmek / Allah’ı açıkça görmek:  Mücessem istekler, mücerret düşünceden yoksunluk  Buzağıya tapma

 Peygambere güvensizlik  Biz hangi peygamberi gönderdiysek, Allah’ın izniyle kendisine itaat edilsin diye gönderdik.  Nisâ, 4:64  Peygambere itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur. Yüz çevirene gelince, Biz seni onların üzerine bekçi göndermedik.  Nisâ, 4:80

 Paralellikler:  Tanrıyı maddede arayan Batı düşüncesi (gerek dinde, gerekse bilimde)  Peygamberinden nakledilen herşeyi şüpheyle karşılayan bir ümmet modeli

ثُمَّ بَعَثْنَاكُمْ مِنْ بَعْدِ مَوْتِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ Sonra da, ölümünüzün ardından, şükredin diye sizi tekrar diriltmiştik.

 Put istediler  Buzağı yapıp taptılar  Affolundular  Bir de Musa ile kırk gece için sözleşmiştik. Siz ise bunun ardından buzağıyı tanrı edinip zalim olmuştunuz.  Ondan sonra, olur da şükredersiniz diye, Biz sizi yine bağışlamıştık.  Bakara, 2:51-52  Allah’ı görmeden inanmayız dediler  Affolundular (mucize suretinde)

 İstenen fiyat:  Şükür  Siz iman edip şükrederseniz Allah size niçin azap etsin? Allah şükredenleri ödüllendiren ve herşeyi bilendir.  Nisâ, 4:147

 O zaman Musa kavmine “Allah’ın size olan nimetlerini hatırlayın,” demişti. “Hani sizi Firavun’dan kurtarmıştı ki, o size azabın en kötüsünü reva görüyor, kız çocuklarınızı sağ bırakıp erkek çocuklarınızı boğazlıyordu. Bunda da size Rabbinizden büyük bir imtihan vardı.  “Hani Rabbiniz size şunu da bildirmişti: Şükrederseniz size daha çok veririm. Nankörlük ederseniz, o zaman da azabım çok çetindir.”  Musa şunu da söyledi: “Siz ve dünyada daha başka kim varsa hepiniz birden inkâr edecek olsanız da, Allah kimseye muhtaç değildir; bütün âlemlerin şükür ve övgüleri de Ona aittir.”  İbrahim, 14:6-8

وَظَلَّلْنَا عَلَيْكُمُ الْغَمَامَ وَاَنْزَلْنَا عَلَيْكُمُ الْمَنَّ وَالسَّلْوٰىۜ كُلُوا مِنْ طَيِّبَاتِ مَا رَزَقْنَاكُمْۜ وَمَا ظَلَمُونَا وَلٰكِنْ كَانُٓوا اَنْفُسَهُمْ يَظْلِمُونَ Bir de sizi bulutla gölgeledik; size kudret helvası ile bıldırcın indirdik: size verdiğimiz iyi ve temiz rızıklardan yiyin diye. Aslında onlar bize değil, kendilerine zulmedip duruyorlardı.

 Onları bulutlarla da gölgeledik; bir de üzerlerine kudret helvası ile bıldırcın indirdik. “Size verdiğimiz temiz rızıklardan yiyin” dedik. Aslında onlar Bize zulmetmiş olmadılar; ancak kendilerine zulmedip duruyorlardı.  A’râf, 7:160

 Konfor had safhada:  Güneşin sıcağından korunma  Ekmek elden, su gölden  Bir tarafta taze kuş eti  Yanında bal gibi tatlı bir yiyecek

 الْغَمَامَ  Buluttan daha beyaz, daha serin ve daha güzel  Çölde onları kuşatmış halde  Yoksa onlar, buluttan gölgeler içinde Allah ve melekleri gelsin de işleri bitirilsin mi istiyorlar? Zaten bütün işler Allah’a döner.  Bakara, 2:210  O gün gökyüzü bulutlarla yarılır; melekler peş peşe indirilir.  Furkan, 25:25

 Menn  Reçine gibi ağaçtan süzülen / Kar yağışı gibi üzerlerine yağan / bal halinde üzerlerine yağan, suyla karıştırılıp şerbet halinde içilen  “Mantar, menn’dendir. Suyu da göze şifadır.” – Buharî, Tefsîru sûre 2:4  (Birden fazla çeşit olduğu anlaşılıyor)  Selvâ  Bıldırcın / bıldırcından büyükçe bir kuş

 كُلُوا مِنْ طَيِّبَاتِ مَا رَزَقْنَاكُمْۜ  Temiz ve taze taze yiyin  Hırs gösterip biriktirdiler  Allah’ın ve Resulünün vaadine itimad etmediklerini gösterdiler

 “Onlar bize zulmetmediler”  Geçmiş zaman  “Kendilerine zulmedip duruyorlardı”  Süreklilik

وَاِذْ قُلْنَا ادْخُلُوا هٰذِهِ الْقَرْيَةَ فَكُلُوا مِنْهَا حَيْثُ شِئْتُمْ رَغَداً وَادْخُلُوا الْبَابَ سُجَّداً وَقُولُوا حِطَّةٌ نَغْفِرْ لَكُمْ خَطَايَاكُمْۜ وَسَنَز۪يدُ الْمُحْسِن۪ينَ Yine hatırlayın ki, “Şu beldeye girin ve orada istediğiniz yerden bol bol yiyin,” demiştik. “Ama şehrin kapısından secde ederek girin ve ‘Hıtta’ deyin ki Biz de sizi bağışlayalım. Muhsinlerin ödüllerini Biz fazlasıyla vereceğiz.”

 Hani, Musa kavmine, “Ey kavmim,” demişti. “Aranızdan peygamberler göndermekle, sizi hükümran kılmakla ve dünyada kimseye vermediğini size vermekle Allah’ın size lütfettiği nimeti hatırlayın.  “Ey kavmim! Allah’ın size yazdığı kutsal topraklara girin. Sakın dönüp kaçmayın; sonra hüsrana düşersiniz.”  “Ey Musa,” dediler. “Orada zorba bir topluluk var. Onlar çıkmadan biz oraya girmeyiz. Ne zaman çıkarlarsa biz de o zaman gireriz.”  Allah’tan korkanlardan, Onun nimetine ermiş iki adam dedi ki: “Onların üzerine kapıdan girin. Siz oraya girdiniz mi onları yenmişsiniz demektir. Mü’min iseniz yalnız Allah’a tevekkül edin.” . /..

 Onlar yine “Ey Musa,” dediler. “Onlar orada olduğu müddetçe biz asla oraya girmeyiz. Sen ve Rabbin gidip onlarla savaşın; biz burada oturacağız.”  Musa dedi ki: “Yâ Rabbi, kendimle kardeşimden başkasına söz geçiremiyorum. Bizimle fasıklar topluluğu arasında Sen hükmünü ver.”  Allah buyurdu ki: “Kutsal topraklar onlara kırk sene haram kılınmıştır. Yeryüzünde şaşkın şaşkın dolaşsınlar; sen o fasıklar topluluğu için tasalanma.”  Mâide, 5:20-26

 Belde:  Beytü’l-Makdis  40 yıllık süre:  Yeni bir nesil (Seyyid Kutub)  “Sen ve Rabbin gidin”  Bkz. Abdülmuttalib’in develeri

 Kapı:  Beytü’l-Makdis’in kapılarından biri (Hıtta Kapısı)  Secde ederek:  Rükû’ halinde (İbni Abbas)  “Hıtta”derseniz bağışlanırsınız  İhsan edenin mükâfatını daha da ziyadeleştiririz

 Musa’ya Biz Tevrat levhalarında bir öğüt olmak üzere herşeyi yazdık ve herşeyi açıkladık. Ona sıkıca yapış. Kavmine de emret, onun en güzelini alsınlar.  A’râf, 7:145  İyilik ederseniz, kendiniz için iyilik edersiniz. Kötülük ederseniz, o da kendinizedir.  İsrâ, 17:7  Onlar sözü dinlerler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah’ın doğru yola eriştirdiği kimselerdir. Onlar, aklıselim sahiplerinin tâ kendileridir.  Zümer, 39:18

 Hiç farkında olmadığınız bir sırada azap ansızın gelip çatmadan önce, Rabbinizden size indirilenin en güzeline uyun.  Zümer, 39:55  Size selâm verildiğinde, ya aynısıyla, yahut daha güzeliyle o selâmı alın. Zira Allah herşeyin hesabını tutmaktadır.  Nisâ, 4:86

 Elinizdekiler tükenir; Allah katındaki ise kalıcıdır. Sabredenlere, ödüllerini, yaptıklarının daha güzeliyle vereceğiz.  Erkek olsun, kadın olsun, kim mü’min olarak güzel işler yaparsa, Biz ona huzurlu bir hayat yaşatır; yaptıklarının daha güzeliyle de ödüllerini veririz.  Nahl, 16:96-97

فَبَدَّلَ الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا قَوْلاً غَيْرَ الَّذ۪ي ق۪يلَ لَهُمْ فَاَنْزَلْنَا عَلَى الَّذ۪ينَ ظَلَمُوا رِجْزاً مِنَ السَّمَٓاءِ بِمَا كَانُوا يَفْسُقُونَ۟ Zulmedenler ise kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de, yoldan çıkıp durmaları yüzünden, o zalimlerin üzerine gökten pek fena bir azap indirdik.

 Onlardan zulmedenler, kendilerine söylenen sözü başka bir sözle değiştirdiler. Biz de zalimlikleri yüzünden onların üzerine gökten pek fena bir azap indirdik.  A’râf, 7:162  Bakara:  فبدل الذين ظلموا  A’râf:  فبدل الذين ظلموا منهم

 Musa’nın kavminden, hak sözle insanlara doğru yolu gösterir ve hak ile hükmederek adalet eden bir topluluk da vardı.  A’râf, 7:159

 Söylemeleri istenen söz:  Hıtta (Mağfiret)  Onların söylediği söz:  Habbetün fî şaîre (Kıl içinde bir dane)  Rükû’ yerine oturarak ve kafalarını dikerek girdiler  Daha kapıdan girerken alaya başladılar

 Âyetlerimize dalıp da onlarla eğlenenleri gördüğünde, başka bir söze dalıncaya kadar onlardan yüz çevir. Şeytan sana bunu unutturduğunda ise, hatırladıktan sonra artık o zalimler güruhuyla beraber oturma.  Sakınanlar için, onların günahından bir sorumluluk yoktur; lâkin yine bir uyarı gerekir — bakarsınız, onlar da sakınırlar.  En’âm, 6:68-69

 Kitapta Allah size şunu da indirmişti: Allah’ın âyetlerinin inkâr edildiğini yahut alaya alındığını işittiğinizde, onlar başka bir söze dalıncaya kadar onlarla beraber oturmayın. Yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Allah ise münafıkları da, kâfirleri de hep birlikte Cehennemde toplayacaktır.  Nisâ, 4:140

 رِجْزاً مِنَ السَّمَٓاءِ  Semâvî azap:  Geri çevrilmesi imkânsız  Tâûn  Yoldan çıkıp durmaları yüzünden:  Bu tür işler onların devam eden âdeti

 İnternet adresleri   utesav.org.tr  facebook.com/yazarumitsimsek