Felsefi Akımlar İdealizm-İdealistlik Realizm-Gerçekçilik Pragmatizm-Faydacılık Varoluşçuluk-Existantializm
İDEALİZM (İdealistlik) Batı Eğitim geleneğinde İdealizmin temellerini eski Yunan filozofu Platon (M.Ö.429–347) atmıştır. İdealizm, dünyadaki her şeyin, insan düşüncesinin eseri ve hatta düşüncenin bizzat kendisi olduğunu savunmaktadır. Gerçek bilgi aklın ürünü olan bilgidir. Duyu organları aldatıcıdır, akıl işe koşulmalıdır. Gerçek akıldır ve madde onun ürünüdür. Nesneler ancak bizim varlığımızla vardır.
İDEALİZM (İdealistlik) Değerler mutlaktır ve mutlak/gerçek olan da (mükemmel olduğu için) değişmez. İyi, doğru ve güzel evrenseldir. Bir yargının doğruluğu, söz konusu yargının diğer yargılarla uyuşmasına bağlıdır.(tutarlılık)
İDEALİZM (İdealistlik) Gerçek bilgi duyularla değil, düşünerek elde edilir. Yani gerçeğe giden yolun sadece bilimsel yöntem olduğunu kabul etmez, sezgisel düşüncenin de bilimsel yöntem kadar önemli olduğunu savunur. Okul kültürel mirası oluşturan değerleri öğretmelidir.
İDEALİZM (İdealistlik) Eğitimin görevi bilgi aktarmaktır. İdealist eğitimde merkezde konular, dersler, evrensel doğrular, kültürel mirası oluşturan değerler ve bunları aktaracak öğretmen vardır. Bu nedenle idealistler, konu alanı veya bilgi merkezli eğitim programı geliştirme yaklaşımlarını benimsemiştir. Genellikle düz anlatım, soru-cevap, ezberleme gibi öğretim yöntem ve teknikleri kullanılır.
REALİZM (Gerçekçilik) Aristoteles “Politika” adlı eserinde iyi insan ile iyi vatandaş arasında karşılıklı bir ilişki bulunduğundan söz etmektedir ki Platon’da “Devlet” adlı eserinde aynı düşünceden yola çıkmaktadır. Platon, mükemmel form veya düşüncelerin mutlak dünyası üzerine düşünürken; Aristoteles, doğal ve sosyal olgular dünyasını araştırmak için yaygın gözlem yöntemlerini kullanmıştır. Deneysel gözlem ve araştırmanın sonucunda Aristoteles, Gerçekçilik ve Olasılığın bileşimi olarak tanımlanan Varlık’ı ortaya çıkaran bir metafizik sistem kurmuştur.
REALİZM (Gerçekçilik) İdealizme karşıt olarak oluşturulmuştur. Realizm, dünyadaki her şeyin insan düşüncesi ve bilincinin dışında, ondan bağımsız olarak var olduğunu savunan felsefî akımdır. (Nesneler, algılanmasalar da vardır). Varolan her şey gerçektir. Bireyin yaptığı, bu gerçekliği akıl yoluyla algılamaktır. Duygu ve arzulardan öte akla bağlılık vardır. Gerçek, zihnimizin dışındadır ve zihnimiz dış dünyadan aldığımız duyumlarla şekillenir ve değişir.
REALİZM (Gerçekçilik) Eğitim hayat içinde ve hayata uygun olmalı; tabiat kanunları öğretilmeli ve uygulamaları da yaptırılmalıdır. maddeden gelen gerçeklik, değişmez ve mutlak kabul edildiği için, insanların bu mutlak doğrulara ulaşmasında aklını kullanması gerektiğine inanılır. Bu sayede insanlar, yaşadıkları toplumun bilgi birikimini de edinirler. Realistlere göre eğitimin amacı, toplumun kültürel birikimini genç nesillere aktararak, onların akıllarını kullanma yollarını geliştirmek ve bu sayede insanları mutlak doğrulara ulaştırarak onları mutlu etmektir.
REALİZM (Gerçekçilik) Temel bilgiler(matematik, fen ve y.dil) mutlaka herkesçe öğrenilmelidir. Realizmde konu alanı merkezli olmasına karşın idealizmden farkı; daha mantıklı, düzenli ve disiplinler şeklinde programlar yapılmasıdır(matematik, fizik, kimya vb.).
PRAGMATİZM (Faydacılık, Yararcılık) Yararlı olan iyidir. Bireyin yararı, toplumun yararı ile uyuşmalıdır Gerçekler insanın çevreyle etkileşimi sonucu ortaya çıkar. Birey kendi gerçekliğini kendi yaratır. Bu felsefede önyargıların yeri yoktur. Bir düşüncenin doğruluğu başarılı olmasına bağlıdır.
PRAGMATİZM (Faydacılık, Yararcılık) En önemli temsilcisi John Dewey’dir. Öğrencilerin sürekli değişen dünyanın sorunlarıyla başa çıkabilmeleri için problem çözme becerisinin ve eleştirel düşünme becerisinin geliştirilmesi gerekir.
PRAGMATİZM (Faydacılık) Eğitimde de insanın ve toplumun yararına olan bilgi ve beceriler öğretilmeli; insanın işine yaramayacak şeyler öğretilmemelidir. Eğitim, bilgideki ve hayattaki değişmelere her an hazır olmalıdır. Kültüre bağlı bir gençlik yerine faydaya ve gelişmeye yönelmiş bir gençlik yetiştirmelidir.
PRAGMATİZM (Faydacılık) Eğitimde çıkış noktası konu değil çocuktur. Çocuğun tüm yaşamı bir bütün olduğundan eğitim; yaşama hazırlıktan öte yaşamın kendisidir. Bireysel özellikler ve çocuğun etkin katılımı önemlidir. İnsan deneyimlerine dayandığından eğitim amaç ve yöntemlerinde esnekliğe, sürekli deneme ve düzeltmelere olanak tanır. Bilgi, bilimsel yöntemle deneme-yanılma ile elde edilmektedir.
EXİSTANTİALİZM (Varoluşçuluk) İnsan en önemli olandır. Her insan tamamen özgür olmalıdır. Her insan kendi değerlerine sahiptir. İnsan kendini nasıl oluşturursa öyle var olur. Hayat bireyin yaşamaya başlaması ile var olur.
EXİSTANTİALİZM (Varoluşçuluk) Eğitimin amacı, “özgürlüklerin artırılmasıdır.” Toplumsal ve hatta grup öğretimine karşı çıkar; kişinin kendi kendine eğitimini öngörür Öğretmen, yardıma gereksinim duyan öğrencinin yardımına koşan ve onun kişiliğinin gelişmesine yardım eden kişi olarak algılanmaktadır.
EXİSTANTİALİZM (Varoluşçuluk) Temelde birey vardır, toplum bireyden sonra gelir. Eğitim sürecine yaklaşımındaki kesin tutum, bilgi düzeyi, eğitim süreci, birey-grup etkileşimi, öğretmen ve öğrenci konularına ilişkin var olan uygulamaları reddetmesi onun uygulanabilirliğini zorlaştırmaktadır.
Varoluşçu Filozoflar Søren Kierkegaard (1813–1855) Friedrich Nietzsche (1844-1900) Fyodor Dostoyevski (1821-1881) Karl Jaspers (1883-1969) Martin Heidegger (1889-1976) Gabriel Marcel (1889-1973) Jean-Paul Sartre (1905-1980)
Eğitim Felsefeleri (Eğitim Akımları)
FELSEFE EĞİTİM İLİŞKİSİ Niçin eğitim gerekli? Kimler eğitilmeli? ? Nasıl eğitmeli? Neler öğretilmeli? Önce ne öğretilmeli?
Başlıca Eğitim Felsefeleri Daimicilik (Prennialism) Esasicilik (Essentializm) İlerlemecilik (Pogressivism) Yeniden kurmacılık (Reconstructionism)
Daimicilik (Prennializm) En tutucu eğitim felsefesidir. Eğitimin amacı; sağlam ve doğru karakterli, üstün zekalı, akıllı, seçkin bireyler yetiştirmek ve rasyonel kişileri eğitmektir. Eğitimin görevi bilgi aktarmaktır (değişmeyen bilgi ve konular). Geçmişten gelen kesin doğrular ve bilgilerin nesilden nesile aktarımı.
Daimicilik (Prennializm) İnsan doğasının en önemli yanı akıldır. Bu nedenle, eğitimde insan zihninin gelişmesine (entelektüel eğitime) önem verilmelidir. OLAY KAFADA BİTER Daimicilik, dinî eğitime de ağırlık veren bir felsefi akımdır. Öğretmen merkezlidir.
Daimicilik (Prennializm) Eğitim hayata hazırlıktır Değişmeyen evrensel bir eğitimi (değişmeyen sabit bir programı) savunur. Çünkü insan doğası değişmez. Önemli olan insan ve onun en yüksek özelliği olan akıldır. Entelektüel ve aristokrat eğitim gereklidir. Büyük kitaplar(klasik eserler ) eğitimi
SANAYİYE USTA YANINA VERECEKSİN Daimicilik (Prennializm) İş ve meslek eğitimi meslek sahiplerine ve iş merkezlerine bırakılmalıdır (okula değil). SANAYİYE USTA YANINA VERECEKSİN Kültürel, fiziksel, ruhsal farklılıklar önemli değildir (Çocuklar dünyanın her yerinde ortak özelliklere sahiptir).
Esasicilik (Essentializm) Daimiciliğe benzeyen, ama dinî yönü olmayan idealizm ve realizmden fazlaca etkilenen bir başka eğitim felsefesi de esasiciliktir. Eğitimin amacı, bireylerin zihinsel yetilerinin gelişimine yardım etmek ve yetenekli kişileri eğitmektir. Temel beceriler(okuma-yazma, sayma) üzerinde durulur ve temel konular(anadil, fen, matematik, tarih) vazgeçilmez odak noktadır.
Esasicilik (Essentializm) Öğretmen merkezlidir. öğretmen otoritesinin sağlanmasını savunurlar. Eğitimin görevi kültürel mirası aktarmaktır. Geçmişten gelen temel bilgi ve değerlerin önemli yanları korunup yeni kuşaklara öğretilirse, yeni kuşaklar için geçmişin başarıları üstüne daha mükemmel bir uygarlık oluşturabilir.
Esasicilik (Essentializm) Öğrenme çok sıkı ve disiplinli çalışma ve çoğu zaman zorlama ile olur. HERKES PLATONUN DEVLET ADLI ESERİNİN OKUYACAK İnsanlığın süzgecinden geçen konular soyut bilgilerdir ve soyut bilgiler de ancak soyut yöntemlerle (soyut düşünme, disiplin, düz anlatım, ezber, alıştırma) öğretilebilir. Çocuğun ilgileri gibi geçici şeylere önem vermeyen, çocuklara kültürün ve bilginin özünü veren "öğretmen merkezli" bir öğretim olmalıdır.
Esasicilik (Essentializm) İnisiyatif öğretmende olmalıdır. Öğretimde, oyunla vakit geçirmek değil, çocukları gelecek hayata hazırlamak ilkesi takip edilmelidir. Tüm insanların bilmesi gereken esaslar vardır. Eğitim sürecinin özünü konu alanının çok iyi çözümlenmesi oluşturur.
İlerlemecilik (Progressivizm) Pragmatist felsefenin eğitime uygulanmış şekli olan progressivizm (ilerlemecilik), şekilci, disiplinli, pasif öğretime karşı; özgür ve aktif öğretim ilkelerini savunur. Değişmeyi gerçeğin esası olarak görür. Eğitimciler yeni bilgi ve çevredeki değişimler ışığında politika ve yöntemleri ayarlamaya hazır olmalıdırlar.
İlerlemecilik (Progressivizm) Eğitimin amacı, öğrencilere pratik bilgi ve problem çözme becerisi kazandırmaktır. Öğrenci merkezlidir. Öğretmenin görevi yönetmek değil rehberlik etmektir. BU ÖĞRENCİLERDE ÇOK OLMAYA BAŞLAR
İlerlemecilik (Progressivizm) Eğitim bir süreçtir ve sürekli kendini yeniler. Öğrenenin ilgi ve ihtiyaçlarına dönük ve aktif eğitim verilmelidir. Eğitimde “problem çözme” yöntemi kullanılmalıdır. Okul “yaşamın ta kendisi” olmalıdır.
İlerlemecilik (Progressivizm) Çocuk sürekli değişen hayat şartlarına göre kendi hayatını kendi kurmalıdır. Öğrenciler işbirliği içinde olmalıdırlar, yarışma değil. Eğitim demokratik olmalıdır. Yaparak-yaşayarak öğrenme esastır.
Yeniden kurmacılık (Rekonstrüksiyonizm) Bu eğitim akımı, ilerlemeciliğin bir devamı olup, son gelişen akımlardandır ve John Dewey, Isaac Bergson ve T. Brameld gibi isimler bu akımın temsilcileridir. Eğitimin amacı, toplumu yeniden düzenlemek ve toplumda gerçek demokrasiyi yerleştirmektir.
Yeniden kurmacılık (Rekonstrüksiyonizm) Öğretmen, değişimin ve reformun temsilcisidir. Bir proje başkanı gibi hareket eder ve öğrencilerin problemlerin farkına varmalarına yardımcı olur. Eğitim, yeni bir toplumsal düzen yaratmalıdır
Yeniden kurmacılık (Rekonstrüksiyonizm) Toplumu değiştirmede temel sorumluluk okullardadır. Eğitim sosyal reform için önemli bir araçtır. Okulun toplumu değiştirme ve yeniden yapılandırma sorumluluğunu yerine getirecek olanlar öğretmenlerdir. ÖĞRETMENLER! YENİ NESİL SİZİN ESERİNİZ OLACAKTIR.
Yeniden kurmacılık (Rekonstrüksiyonizm) Toplum eğitilerek demokrasi köklü bir şekilde yerleştirilmelidir. Eğitim yalnız yaşam değil aynı zamanda gelecektir.