“VARLIK BARIŞI” 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanun
Kanunda 5917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler sonucu; 1) 5811 sayılı Kanun ve kanunun amacı hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Kamuoyunda Varlık Barışı olarak bilinen 22/11/2008 tarihli ve 27062 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren bu Kanunun amacı; Gerçek veya tüzel kişilere ait olup yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının ekonomiye kazandırılması, Taşınmazların kayda alınması, Yurt içinde bulunan ancak işletmelerin özkaynakları içinde yer almayan bu türden varlıkların sermaye olarak konulmak suretiyle işletmelerin sermaye yapılarının güçlendirilmesinin sağlanmasıdır. Kanunda 5917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler sonucu; Bildirim ve beyanların 30/09/2009 tarihine kadar yapılabilmesine imkan tanınmış ve Bakanlar Kuruluna bu tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar süre uzatım yetkisi verilmiştir. 5811 sayılı Kanuna ilişkin 1,2 ve 3 Seri No.lu Genel Tebliğler yayımlanmıştır.
2) Kanun hangi varlıkları kapsamaktadır? 5917 sayılı Kanunla yapılan değişikliklere göre; kanun kapsamına Yurt dışı Türkiye Gerçek veya tüzel kişiler tarafından 1/6/2009 tarihi itibarıyla yurt dışında sahip olunan ve yurt dışında bulunan; Para, Döviz, Altın, Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları, Varlığı kanaat verici bir belgeyle ispat edilen taşınmazlar Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak 1/6/2009 tarihi itibarıyla işletmelerin özkaynakları içinde yer almayan; Para, Döviz, Altın, Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları, Taşınmazlar
Bir kısım İstisna kazançlar girmektedir. Yurt dışı iştiraklerden elde edilen kazançlar, Yurt dışı şubelerden elde edilen kazançlar, Yurt dışı iştirak hisselerinin satışından doğan kazançlar, Yurt dışında bulunan kurumların tasfiyesinden doğan kazançlar. Bir kısım İstisna kazançlar girmektedir.
3) Kanunda bahsedilen Kanaat verici belgeler nelerdir? (1) 1. Devlet tarafından & devlet güvencesinde tutulan kayıt, siciller Tapu ve diğer siciller, yasal yükümlülükler nedeniyle verilen beyannameler 2. Diğer kanaat verici belgeler Banka ve bankerlerin kayıt ve belgeleri Aracı kurum, portföy yönetim şirketi, sigorta şirketi vb. kayıt ve belgeleri, Posta idaresi çek hesabı ve düzenlenen diğer belgeler, Noter gibi kurum ve kuruluşların düzenledikleri kayıt ve belgeler, Defter tutan mükelleflerin kayıt ve belgeleri, Şirketlerin ortaklık ve kooperatiflerin üyelik kayıtları Yukarıdaki belgelerle ilgili olarak tasdik zorunluluğu yoktur. 3. Bilgi değişiminde bulunulan yabancı ülkelerde yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik & konsoloslukları, yoksa aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgeler
Kanaat verici belge (2) Bu belgeler ile varlıklar arasında illiyet bağının kurulması ve 1/06/2009 tarihi itibarıyla; Taşınmazların yurt dışındaki varlığının, Diğer varlıkların ise yurt dışında bulunduğunun ispatı zorunludur. Beyan edilen varlıklara ilişkin kanaat verici belgelerin; Gerektiğinde vergi incelemesine yetkili olanlara ibraz edilmek üzere, Zamanaşımı süresince saklanması gerekmektedir.
4) Kanundaki Taşınmaz ifadesi neyi ifade etmektedir? Kanun uygulamasında taşınmazlar Medeni Kanunun 704 üncü maddesinde belirlenen; Arazi, Tapu siciline ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar, Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler
Beyanda bulunanlar izleyen ayın sonuna kadar ödeyeceklerdir. 5) Yurt dışındaki varlıklar için bildirim/beyan ve ödemesi nereye ve nasıl olacaktır? 30 Eylül 2009 tarihi akşamına kadar Bankalara bildirim (Form: Ek.1) (Tüm varlıklar) Aracı kurumlara bildirim (Form: Ek.3) (Menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçları) Bankalar ve aracı kurumlar sorumlu sıfatıyla izleyen ayın 15’ine kadar ödeyeceklerdir. Gerçek veya tüzel kişi Varlıklar (TL değeriyle) %2 oranında vergi Beyanda bulunanlar izleyen ayın sonuna kadar ödeyeceklerdir. Vergi dairelerine beyan (Beyanname: Ek.2) 30 Eylül 2009 tarihi akşamına kadar Banka veya aracı kurumlara bildirim yapılması halinde, vergi dairelerine ayrıca beyanda bulunulmayacaktır. Beyan süresini, izleyen üçüncü ayın sonuna kadar uzatma hususunda Bakanlar Kurulunun yetkisi bulunmaktadır.
6) Banka & Aracı Kurum & Vergi Dairesine başvuru kimler tarafından yapılabilecektir? Başvurunun; Bu varlıkların sahipleri, Yetkili kılınmış vekilleri veya Kanuni temsilcileri tarafından yapılabilmesi mümkündür. Banka, aracı kurum veya vergi dairesi tarafından; herhangi bir bilgi ve belge istenmeyecek, sadece taşınmazlara yurt dışında sahip olunduğuna ilişkin belgenin ibraz edilmesi yeterli olacaktır.
7) Bankaların ve Aracı kurumların yapacakları işlemler nelerdir? Bildirim tarihinden itibaren 1 ay içinde Türkiye’ye getirilen/transfer edilen Varlıkları Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını Müşteri adına açılan hesaba kayıt edecek ve müşteri portföyüne dahil edecek Bildirim değeri üzerinden %2 oranında hesaplanan vergi, izleyen ayın 15’ine kadar kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairesine yatırılacaktır.
8) Vergi Dairelerine Beyan nasıl yapılacaktır? Mükellefler 30 Eylül 2009 mesai bitimine kadar, Tebliğin 2 no.lu ekinde yer alan beyanname ile elden veya elektronik ortamda gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine beyan edilebilecektir. Beyannamelerini elektronik ortamda vermek zorunda olan mükellefler (Ticari,zirai ve mesleki faaliyetten dolayı gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükellefleri), bu beyanlarını da elektronik ortamda yapmak zorundadırlar. Türkiye’de ikametgâhı bulunmayanlarla ilgili olarak yetkili vergi daireleri; - Ankara’da Başkent Vergi Dairesi Müdürlüğü, - İstanbul’da Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürlüğü, - İzmir’de Konak Vergi Dairesi Müdürlüğüdür.
9) Varlıkların Türkiye’ye Getirilmesi nasıl olacaktır? Taşınmazlar dışındaki varlıklar, bildirim & beyan tarihinden itibaren bir ay içinde Türkiye’ye getirilmeli & transfer edilmeli. Aksi halde, Kanundaki vergi incelemesinde matrah farkından mahsuba ilişkin hükümden yararlanılması mümkün değildir. Varlıklara yurt dışında sahip olunduğunun ve İlgili mevzuat çerçevesinde Türkiye’ye getirildiğinin ispat yükümlülüğü mükelleflere ait olacaktır. 10/07/2009 tarihinden sonra, bildirim veya beyandan önce Türkiye’ye getirilen & transfer edilen varlıklara ilişkin olarak 30 Eylül 2009 tarihine kadar bildirim veya beyanda bulunulması mümkündür.
10) Bildirilen/beyan edilen yurt dışı varlıkların kayıtlara intikali nasıl yapılacaktır? Gerçek ve tüzel kişilerce Bildirilen veya beyan edilen varlıklar Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler yasal defterlerine kaydettikleri (mecburi değil)varlıklar için pasifte özel fon hesabı açacaklar. Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler Bu fon hesabı sermayenin cüz’ü kabul edilecek ve sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamayacaktır. Bildirilen/beyan edilen varlıkları yasal defterlerinde ayrıca gösterebileceklerdir. Fon hesabında tutulan bu tutarlar; - İşletmenin tasfiye edilmesi halinde - GVK 81, KVK 19 ve 20 nci maddeleri uyarınca gerçekleşecek devir ve bölünme hallerinde vergilendirilmeyecektir. Yasal defterlere kaydedilen bu varlıklar, dönem kazancının tespitinde gelir unsuru olarak dikkate alınmayacaktır.
Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri 11) Türkiye’de bulunan varlıklar için beyan ve ödeme nasıl ve nereye yapılacaktır? 30 Eylül 2009 tarihi akşamına kadar Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri Varlıklar (TL değeriyle) Bağlı olunan vergi dairesine beyan (Beyanname: Ek.5) %5 oranında vergi İzleyen ayın sonuna kadar ödenecektir. Beyan süresini, izleyen üçüncü ayın sonuna kadar uzatma hususunda Bakanlar Kurulunun yetkisi bulunmaktadır.
Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler 12) Beyan edilen Türkiye’deki varlıkların kayıtlara intikali nasıl yapılacaktır? Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince Beyan edilen varlıklar Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler Taşınmazlar dışındaki varlıklar, öncelikle banka ve aracı kurumlardaki hesaplara yatırılacak. Taşınmazlar dışındaki varlıklar, öncelikle banka ve aracı kurumlardaki hesaplara yatırılacak. Beyan edilen değerler üzerinden yasal defterlere kaydedilecek Beyan edilen değerler üzerinden yasal defterlere kaydedilecek Pasifte sermayenin cüz’ü niteliğinde bir özel fon hesabı açılacak Defter tutma yükümlülüğü bulunmayanların, beyan ettikleri taşınmaz dışındaki varlıklarını banka ve aracı kurumlara yatırmaları yeterli olacaktır. Beyan tarihinden itibaren 6 ay içinde sermayeye ilave edilecek Yasal defterlere kaydedilen bu varlıklar, dönem kazancının tespitinde gelir unsuru olarak dikkate alınmayacaktır.
13) Ortaklar cari hesabında yer alan borçların kanun avantajlarından yararlanması için neler yapılmalıdır? İşletmelerin bilançolarında ortaklar cari hesabındaki ortaklara borç tutarları; Ortaklara ödenmek suretiyle kapatılması, Bankalara işletme adına yatırılması, Vergi dairelerine beyan edilerek üzerinden %5 oranında vergi ödenmesi, Bilanço pasifinde “özel fon” hesabına kaydedilmesi ve Beyandan itibaren altı ay içinde sermayeye ilave edilmesi, halinde Kanunda öngörülen avantajlardan yararlanılabilecektir.
14) Varlıkların bildirim & beyan değeri nasıl hesaplanacaktır? Yurt dışında/Türkiye’de bulunan varlıkların; Vergi dairelerine beyan edilmesinde, Banka & aracı kurumlara bildirilmesinde, Yasal defterlere kaydedilmesinde, bu varlıkların rayiç bedelinin Türk Lirası karşılığı esas alınacaktır. Rayiç bedel, varlıkların sahiplerince bildirim & beyan tarihi itibarıyla belirlenen alım-satım bedelidir. Bu bedelin gerçek durumu yansıtması gerekmektedir. Döviz ve döviz cinsinden varlıklarda, beyan veya bildirim tarihindeki T.C.Merkez Bankası döviz alış kuru dikkate alınacaktır.
15) Kanun kapsamında bildirilen varlıklar için Gider ve Amortisman Uygulaması yapılabilecek midir? Ödenen vergilerin, Gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması ya da Başka bir vergiden mahsup edilmesi mümkün değildir. Bildirilerek & beyan edilerek yasal defter kayıtlarına intikal ettirilen taşınmazlar hakkında VUK’da yer alan amortismanlara ilişkin hükümler uygulanmaz. İşletmeye kaydedilen bu varlıkların daha sonra elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelirin veya kurum kazancının tespitinde gider veya indirim olarak kabul edilmez.
16) Şirket adına görünmeyen varlıkların beyanı nasıl olacaktır? (1) ŞİRKETLERİN; a) Kanuni temsilcileri, b) Ortakları ya da c) Ortakları&temsilcileri adına varlıkları değerlendirmeye yetkililer, Yurt dışında sahip oldukları varlıklarını, Türkiye’de bulunan varlıklarını ŞİRKET ADINA beyan edebilirler. VARLIKLARDAN; Yurt dışı varlıklar için; beyan tarihinden itibaren 1 ay içinde Türkiye’ye getirme, Türkiye’deki varlıklar için; sermaye artırımında bulunma, (sermayeye ilave edilmek üzere sermaye şirketlerinin aktifine kaydolunacak taşınmazlara ilişkin tapu işlemleri ile diğer sermaye artırımı işlemleri harçtan ve damga vergisinden istisnadır. Taşınmazların tapu tescil işleminin en geç 30/09/2009 tarihine kadar yapılması gerekir.) şartları unutulmamalıdır.
Şirket adına görünmeyen varlıklar (2) ŞİRKET veya ŞİRKET ORTAKLARINA ait olduğu halde; Kanuni temsilcileri, Ortakları veya Ortakları&temsilcileri adına varlıkları değerlendirmeye yetkililer, dışındaki (eş, çocuk, akraba, üçüncü kişi) kişiler tarafından tasarruf edilen varlıkların, şirket adına beyana konu edilebilmesi için, beyan dışındaki nedenlerle yapılacak inceleme esnasında, bu varlıkların şirket veya şirket ortaklarına ait olduğunun ispatı gereklidir.
Diğer nedenlerle inceleme vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. 17) Bildirim & Beyanın 5917 s. Kanun sonrası Vergi İncelemesi Karşısındaki Durumu nedir? Doğrudan inceleme Diğer nedenlerle inceleme Bildirim & Beyandan hareketle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Diğer nedenlerle 1/1/2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde; beyan edilen tutar, gelir, kurumlar ve KDV matrah farkından mahsup edilecektir. 19/6/2009 tarihinden önce başlamış incelemeler ile 1/1/2008 tarihinden sonraki dönemlere ilişkin incelemeler ise kapsam dışı.
18) 5917 sayılı Kanun sonrası Varlık Barışı uygulaması nasıl olacaktır? İndirimi reddedilen KDV’ye ilişkin tarhiyatlar da mahsup kapsamına alınmıştır. Beyan edilen tutarların vergi incelemesine ilişkin mahsup uygulamasından yararlanabilmesi için Beyana ilişkin verginin ödenmesi şartı getirilmiştir. 22/11/2008 ila 2/3/2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar nedeniyle tahakkuk eden ve süresinde ödenmeyen vergilerin 30/9/2009 tarihine kadar gecikme zammı ile birlikte ödenmemesi halinde, bu beyanlar için mahsup imkanından yararlanılamayacaktır. Değişiklik ve süre uzatımı sonucu beyanda bulunanlardan 19/6/2009 tarihinden önce haklarında vergi incelemelerine başlanmış olanlar, bu incelemelerle ilgili olarak Kanunun sağladığı avantajlardan yararlanamayacaklardır. Değişikliklerden önce yapılan bildirim ve beyanlar ile tarhiyat ve mahsuba ilişkin olarak Kanunun değişiklik yapılmadan önceki hükümleri uygulanacaktır.
Vergi incelemesine başlama Mükellefler nezdinde; İşe başlama tutanağının düzenlenmesi, Vergi incelemesi yapılmak üzere mükellefin davet edilmesi, Yasal defter ve belgeleri isteme yazısının tebliğ edilmiş olması, Matrah tesisine yönelik tutanak düzenlenmesi, Yasal defter ve belgelerin incelenmek üzere vergi incelemesine yetkili olanlara ibraz edilmiş olması, durumunda, vergi incelemesine başlanıldığı kabul edilecektir.
Aynı fiilden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup 19) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelerde aynı fiilden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup nasıl yapılacaktır? Aynı fiilden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup Aynı fiilden kaynaklanan matrah farkı bulunması halinde, mahsup tutarı kadar gelir, kurumlar veya katma değer vergisi tarhiyatı önerilemeyecektir. Yıllık gelir veya kurumlar vergisi yönünden tespit edilen matrah farklarından bildirilen veya beyan edilen tutarların mahsup edilmesi halinde, bu vergilere yönelik olarak önerilen geçici vergi matrah farkından da mükerrer indirime yol açmayacak şekilde mahsup yapılacağından, anılan matrah farklarına yönelik olarak ayrıca geçici vergi hesaplanması söz konusu olmayacaktır.
Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemeler Aynı fiilden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup Örnek : (KVK) A.Ş. yurtdışında sahip olduğu 500.000 TL karşılığı dövizi 5811 sayılı Kanun kapsamında 23.11.2008 tarihinde (B) Bankasına bildirerek, bu Bankada açılan mevduat hesabına yatırmıştır. (KVK) A.Ş. hakkında, 5811 sayılı Kanun kapsamında yapmış olduğu bildirim veya beyan dışındaki nedenlerle 2007 yılına ilişkin olarak yapılan vergi incelemesi sonucu belgesiz mal satışı nedeniyle Kurumlar vergisi 800.000 TL, Geçici vergi 800.000 TL ve KDV 800.000 TL matrah farkı bulunmuştur. Bulunan matrah farkları aynı fiilden kaynaklandığından söz konusu matrah farklarının hepsinden (KVK) A.Ş.’nin bu Kanun kapsamında 23.11.2008 tarihinde bildirdiği tutarlar mahsup edilecektir. Bu nedenle, inceleme elemanı tarafından düzenlenecek inceleme raporunda mahsuplar yapılarak Kurumlar vergisi (800.000- 500.000 YTL) 300.000 TL Geçici vergi(800.000- 500.000 YTL) 300.000 TL KDV (800.000- 500.000 YTL) 300.000 TL tarhiyat önerilecek, vergi ve ceza mahsup sonrası kalan 300.000 YTL’lik bu tutar üzerinden hesaplanacaktır.
Ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup 20) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelerde ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsuplaşma nasıl yapılacaktır? Ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup Kanun kapsamında bildirilen veya beyan edilen tutarlar Gelir, kurumlar veya katma değer vergisi yönünden bulunan her bir matrah farkından ayrı ayrı mahsup edilecektir. Bu mahsup esnasında, bildirilen veya beyan edilen tutarların bulunan matrah farkları toplamından küçük olması halinde, bu tutarın vergi türüne isabet eden matrah farkı ile oranlanması suretiyle mahsup işlemi gerçekleştirilecektir.
Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemeler Ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup Örnek : (K) Ltd. Şti. Türkiye'de sahip olduğu 400.000 TL değerindeki taşınmazını 18.12.2008 tarihinde beyan ederek yasal defter kayıtlarına intikal ettirmiş ve fon hesabına aldığı söz konusu tutarı da süresinde sermayeye ilave etmiştir. Anılan kurum ile ilgili olarak bildirim veya beyan dışındaki nedenlerle 2007 dönemi için 2011 yılında yapılan inceleme sonucu şirketin satışlarının bir kısmını düşük bedelli fatura düzenlemek suretiyle kayıt dışı bıraktığı tespit edilmiş, kayıt dışı bırakılan hasılat nedeniyle 300.000 TL kurumlar vergisi ve katma değer vergisi matrah farkı tespit edilmiştir. Ayrıca şirketin verdiği borçla ilgili tahsil ettiği faiz geliri üzerinden hesaplanan katma değer vergisi tutarlarını da kayıtlarına intikal ettirmediği için 200.000 TL katma değer vergisi matrah farkı bulunmuştur.
Ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup 21) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelerde Ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsuplaşma nasıl yapılacaktır? Ayrı fiillerden kaynaklanan tarhiyatlar ve mahsup Örnek : Bu durumda, inceleme sonucunda bulunan kurumlar vergisi ve katma değer vergisi matrah farklarından, bu Kanun kapsamında beyan edilen 400.000 TL orantılı bir şekilde mahsup edilecektir. - 400.000 YTL'nin {[300.000/(300.000+200.000)]x400.000=} 240.000 TL'si kayıt dışı bırakılan hasılat nedeniyle bulunan (aynı fiilden kaynaklanan) kurumlar vergisi ve katma değer vergisi matrah farkından, - 200.000/(300.000+200.000)]x400.000=} 160.000 TL'si ise diğer nedenle bulunan (ayrı fiilden kaynaklanan) katma değer vergisi matrah farkından mahsup edilecektir. Bunun sonucunda, 60.000 TL matrah farkı üzerinden kurumlar ve katma değer vergisi, 40.000 TL matrah farkı üzerinden de katma değer vergisi tarhiyatı önerilecektir.
22) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelerin sınırı nedir? 22/11/2008 tarihinden önce başlanan vergi incelemeleriyle ilgili olarak bulunan matrah farklarından bildirime veya beyana konu edilen tutarların mahsubu mümkün değildir. 22/11/2008 tarihinden sonra 19/6/2009 tarihinden önce başlanan incelemelerle ilgili olarak, sadece değişiklik yapılmadan önceki düzenleme kapsamında bildirim veya beyana konu edilmiş tutarların bulunan matrah farklarından mahsubu mümkün olabilecektir. 19/6/2009 tarihinden sonra başlanan incelemelerde, Kanunun değişiklik yapılmadan önceki veya değişiklik sonrası hükümleri çerçevesinde bildirim veya beyanda bulunulması halinde, söz konusu tutarların matrah farklarından mahsubu mümkün olabilecektir. Kanun kapsamında beyan edilen tutarların mahsup uygulamasından yararlanabilmesi için bu tutarlara ilişkin olarak tarh edilen verginin vadesinde ödenmiş olması gerekmektedir.
5917 sayılı Kanun sonrası uygulama - I 23) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelerde mahsuplaşma hangi vergi türlerinde yapılacaktır? 5917 sayılı Kanun sonrası uygulama - I Kanun kapsamında bildirim veya beyan dışındaki herhangi bir nedenle, 01.01.2008 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak vergi incelemesi yapılması halinde, İnceleme sonucu - Gelir, kurumlar (Gelir ve kurumlar vergisi tevkifatı dahil) veya KDV yönünden tespit edilen matrah farklarından, - İndirimi reddedilen KDV’ye ilişkin matrah farkından Kanun kapsamında beyan edilen tutarların mahsup edilmesi gerekmektedir. 5917 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler öncesinde yapılmış olan bildirim veya beyanlardan KDV reddiyatının mahsubu mümkün değildir. Ancak, 22/11/2008-2/3/2009 tarihleri arasında beyanda bulunan mükelleflerin süre uzatımı çerçevesinde yeni bir bildirim veya beyanda bulunmaları halinde, yeni beyan edilen tutarların indirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin matrahtan mahsubu mümkündür.
(İndirimi reddedilen KDV’nin durumu) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemeler (Vergi farkları ve diğer vergiler) 5917 sayılı Kanun sonrası uygulama – II (İndirimi reddedilen KDV’nin durumu) İndirimi reddedilen katma değer vergisine ilişkin mahsup edilecek matrah tutarı, indirimi reddedilen vergiye esas teşkil eden bedel olarak dikkate alınarak mahsup uygulaması yapılacaktır. İndirimi reddedilen KDV : 800 TL KDV oranı : % 8 Faturadaki mal bedeli : 10.000 TL Mahsuba konu olacak KDV matrahı : 10.000 TL İndirimi reddedilen KDV’nin oranının bilinmemesi halinde, mahsup uygulamasına konu matrahın tespitinde %18 KDV oranı dikkate alınacaktır. KDV oranı : Bilinmiyor (%18 kabul edilecek) Mahsuba konu olacak KDV matrahı : (800 / 0,18 =) 4.444,44 TL
Matrah farkına ilişkin mahsup uygulamasının, 24) Bildirim ve beyan dışındaki nedenlerle yapılacak incelemelerde mahsuplaşma yapılamayacak vergi ve cezalar hangileridir? 5917 sayılı Kanun sonrası uygulama -III •Gelir, kurumlar veya KDV dışındaki diğer vergilere yönelik yapılacak inceleme ve tarhiyatlar, •Haksız iadeden kaynaklanan tarhiyatlar bu kapsamda değerlendirilmeyecektir. Usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezaları da mahsup uygulaması kapsamında değerlendirilmeyecektir. Matrah farkına ilişkin mahsup uygulamasının, VUK 344/2 md. ile 359 md. uyarınca kaçakçılık suçlarını işleyenler hakkında yapılacak takibe bir etkisi bulunmamaktadır.
25) 5811 sayılı Kanunun 3/5 md. Hükmünden yararlanılabilmesi öngörülen şartlar Vadesinde ödenme şartı bulunmakta mıdır? Matrah farkına ilişkin mahsup imkanından yararlanılabilmesi için 10.07.2009 tarihinden sonra yapılan beyanlara ilişkin olarak tahakkuk eden vergilerin vadesinde ödenmesi şarttır. Tahakkuk eden vergilerin vadesinde ödenmemesi nedeniyle mahsup imkanından yararlanılmaması durumu, vergi aslının gecikme zammı ile birlikte 6183 sayılı Kanun uyarınca takip ve tahsiline engel teşkil etmemektedir. 22.11.2008 ile 02.03.2009 tarihleri arasında yapılan bildirim veya beyanlar nedeniyle tahakkuk eden ve süresinde ödenmeyen vergilerin 30.09.2009 tarihine kadar gecikme zammıyla birlikte ödenmemesi halinde, mahsup imkanından yararlanılamayacaktır.
-yurtdışında bulunduğu, 26) Yurt dışında bildirim & beyana konu edildiği halde, Vergi incelemesinde matrah farkından indirilme şartları ödeme haricinde nelerdir? 1/06/2009 tarihi itibarıyla; -yurtdışında bulunduğu, -sahip olunduğuna ilişkin kanaat verici belgeyle tevsik edilemeyen varlıklar, Başvuru tarihinden itibaren bir ay içerisinde Türkiye’ye getirilmeyen & transfer edilmeyen varlıklar, nedeniyle Kanunun, vergi incelemesinde matrah farkından indirime ilişkin hükmünden yararlanılamayacaktır.
Türkiye’de beyana konu edildiği halde, Bilanço usulüne tabi mükelleflerce, taşınmazlar dışındaki varlıklara ilişkin tutarların banka&aracı kurumlara yatırılarak altı ay içerisinde sermayeye ilave edilmemesi, Serbest meslek ve işletme defteri tutan mükelleflerce, taşınmazlar dışındaki varlıklara ilişkin tutarların banka&aracı kurumlara yatırılmaması ve yasal defter kayıtlarına intikal ettirilmemesi, Defter tutma yükümlülüğü bulunmayan mükelleflerce, taşınmazlar dışındaki varlıklara ilişkin tutarların banka&aracı kurumlara yatırılmaması, Halinde Kanunun, vergi incelemesinde matrah farkından indirime ilişkin hükmünden yararlanılamayacaktır.
1. Yurt dışı iştirak kazançları, 27) Kanun kapsamında istisnadan faydalanacak İstisna kazançlar nelerdir? (Geçici Madde 3) 1. Yurt dışı iştirak kazançları, 2. Yurt dışı iştirak hisselerinin satışından doğan kazançlar, 3. Yurt dışı şube kazançları, 4. Yurt dışı tasfiye kazançları
28) Bu kazançların istisna kapsamında olması için şartlar nelerdir? 1/5/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasında elde edilen; Yurt dışı iştirak kazancı, Yurt dışı iştirak hissesi satış kazancı, Yurt dışı şube kazancı, 28/2/2010 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması. 1/11/2009 ile 31/12/2009 tarihleri arasındaki yurt dışı kurumların tasfiyelerinden elde edilen kazancın ise, 31/12/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması gereklidir.
Yürürlükte olan İstisnalar ile istisna dışı kazançlar 22/11/2008 ile 30/4/2009 tarihleri arasında elde edilen; yurt dışı iştirak, yurt dışı iştirak hissesi satış ve yurt dışı şube kazançlarının 31/5/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması şartıyla, 22/11/2008 ile 31/10/2009 arasında yurt dışı kurumların tasfiyelerinden doğan kazançta, 31/10/2009 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması şartıyla, Kanunun mevcut haline göre istisnadır. 22/11/2008 tarihinden önce elde edilen bu kazançlar ise, elde edilme tarihinde geçerli olan hükümlere göre değerlendirilecektir. Bu kazançlardan, kayıtlara intikal ettirilmeyen ve beyan dışı bırakılanlar; istisna hükmünden yararlanmaksızın, yurt dışındaki varlıkların beyanına ilişkin hükümlerden yararlanmak suretiyle Türkiye’ye getirilebilecektir.
İstisna dışı kazançlar 22/11/2008 tarihinden önce elde edilen istisna kazançlar ise, elde edilme tarihinde geçerli olan hükümlere göre değerlendirilecektir. Bu kazançlardan, kayıtlara intikal ettirilmeyen ve beyan dışı bırakılanlar; istisna hükmünden yararlanmaksızın, yurt dışındaki varlıkların beyanına ilişkin hükümden yararlanılarak Türkiye’ye getirme imkanı bulunmaktadır.
Teşekkür Ederiz!