Edilgenlik İngilizce cümlelerde edilgenlik “be + V3” kalıbıyla yapılır; “be” fiilinin kendisi kullanılabileceği gibi 3 formundan biri de kullanılabilir: V1: am, is, are (geniş zaman) V2: was, were (geçmiş zaman) V3: been been tek başına kullanılmaz; perfect zamanlarda “have/has” ya da “had” ile kullanılır. Edilgen fiiller Türkçeye “–ıl” veya “–n” ekiyle çevrilir.
perform (yapmak) fiilini edilgen formlarda kullanalım: is performed = yap-ıl-ır Fiilin kökü: yap- be + V3 kalıbından dolayı: yap-ıl- “be”nin yerine “is” yani V1 geldiğinden dolayı, geniş zamanla çeviri yapılır: yap-ıl-ır was performed = yap-ıl-dı “be”nin yerine “was” yani V2 geldiğinden dolayı, geçmiş zamanla çeviri yapılır: yap-ıl-dı
has been performed = yap-ıl-mıştır Fiilin kökü: yap- be + V3 kalıbından dolayı: yap-ıl- “be”nin yerine “has been” yani present perfect geldiğinden dolayı, “-mıştır” şeklinde çeviri yapılır: yap-ıl-mıştır had been performed = yap-ıl-mıştı “be”nin yerine “had been” yani past perfect geldiğinden dolayı, “-mıştı” şeklinde çeviri yapılır: yap-ıl-mıştı can be performed = yap-ıl-abilir “be” modalle kullanıldığından dolayı, yani “modal + V1” geldiğinden dolayı, modalin anlamına göre çeviri yapılır: yap-ıl-abilir
Two wisdom teeth have been removed from the same side of the mouth Two wisdom teeth have been removed from the same side of the mouth. = İki akıl dişi (3. molar diş) ağzın aynı tarafından çıkarılmıştır. Sugar levels in blood or urine can be measured in various ways. = Kan ya da idrardaki şeker seviyeleri çeşitli şekillerde ölçülebilir.
Chemical imbalance in the brain is thought as a probable reason for the occurrence of schizophrenia. = Beyindeki kimyasal dengesizlik, şizofreninin meydana gelmesi için muhtemel bir sebep olarak düşünülür. think (V1) / thought (V2) / thought (V3)
The liver tissue was examined by light and electron microscopy The liver tissue was examined by light and electron microscopy. = Karaciğer dokusu ışık ve elektron mikroskobisi ile incelendi. These bones had been found in several Western European countries during the first half of the 19th century. = Bu kemikler, 19. yüzyılın ilk yarısı esnasında, birkaç Batı Avrupa ülkesinde bulunmuştu.