NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ HUKUKA GİRİŞ Kişi Kavramı Ve Kişi Türleri NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu ubyo.nisantasi.edu.tr
Kişi Kavramı Ve Kişi Türleri Şahıs terimi haklara ve borçlara sahip olabilen yani haklan ve borçlan bulunabilen varlıkları ifade eder. Bu nedenle şahıs terimi ile hak ehliyeti aynı anlama gelmektedir. İnsanlar, insan toplulukları ve mal toplulukları da şahıs olarak kabul edilmektedir. Dar anlamda şahsiyet hak ehliyetini ifade eder. Geniş anlamda şahsiyet ise hak ehliyetini, fiil ehliyetini, şahsi halleri ve şahsiyet haklarını içine alır. Şahsi haller bir şahsı diğer şahıslardan ayıran ve hukuk düzeninin kendilerine birtakım sonuçlar bağladığı niteliklerdir. Örneğin; şahsın cinsiyeti, sahih (düzgün) n ili nesepli olması, küçük, reşit veya mahcur bulunması, evli, bekar, dul veya boşanmış olması hep birer şahsi haldir. Şahıslar hakiki şahıslar ve hükmi şahıslar olmak üzere ikiye ayrılır Gerçek Kişiler : Gerçek Kişiler insanlardır. Hayvanlar ve bitkiler kişi değildir. Tüzel Kişiler : Belirli gayelerin gerçekleştirilebilmesi için bir kısım insanların bir araya gelmeleri, faaliyetlerini ve mallarını bu gayeye tahsis etmeleri gerekir. İşte böylece kendisini meydana getiren insanlardan ayrı ve bağımsız 'varlıklar ortaya çıkar. Bunlara tüzel kişiler denir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Kişi Kavramı Ve Kişi Türleri Gerçek Kişilerin Ehliyetleri Hak Ehliyeti: (Medeni haklardan yararlanma ehliyeti) ve fiil ehliyeti (medeni hakları kullanma ehliyeti) olmak üzere başlıca iki ehliyet vardı] 1. HAK EHLİYETİ Hak ehliyeti hak ve borç sahibi olabilme yani hakların ve borçlanı sujesi (öznesi) olabilme iktidarıdır. Hak ehliyeti ile şahıs kavramları ayn anlama gelmektedir. Hak ehliyeti pasiftir. Yani bir kimsenin hak ehliyetin( sahip olabilmesi için bir şey yapmasına gerek yoktur. Gerçek kişiler bakımından sadece.doğmuş olmak hak ehliyetine sahip olmak için yeterlidir. Sağ doğması şartıyla cenin dahi hak ehliyetine sahiptir. Hak ehliyet gerçek kişilerde doğumla kazanılır. Hak ehliyeti ile ilgili iki temel ilke vardır. Bunlar genellik ve eşitlik ilkeleridir. Genellik İlkesi: Her şahsın medeni haklardan istifade etmesidir. Bunun için şahıs olmak gerekir. Şahıs olabilmek yani hak ehliyeti kazanabilmenin şartı; - Gerçek kişilerde sağ olarak doğmuş olmak - Tüzel Kişilerde ise kanunun öngördüğü şekilde kurulmuş olmak yani şahsiyet kazanmış Eşitlik ilkesi; Hak ehliyetine sahip olan şahıslar arasında bir ayrım yapılmamasıdır. Genellik ve eşitlik ilkeleri sadece medeni haklar bakımından söz konusudur. Kamu hakları alanında bu uygulanmaz. Örneğin; seçme ve seçilme hakları, memur olma hakkı gibi kamu haklarından herkes yararlanamaz. Bunlardan faydalanmak için Türk vatandaşı olmak gerekir. Örneğin; Seçilme hakkına sahip olabilmek için 30, seçme hakkına sahip olabilmek için ise 18 yaşını bitirmiş olmak gerekir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Kişi Kavramı Ve Kişi Türleri 2. FİİL EHLİYETİ : Fiil ehliyeti bir şahsın kendi muameleleriyle lehine haklar aleyhine ise borçlar yaratabilme ehliyetidir. Medeni kanun fiil ehliyeti terimine yer vermiş değildir. Fiil ehliyetine herkes değil ancak kanunun aradığı bazı şartları haiz bulunan şahıslar sahiptirler. Fiil ehliyeti aktif bir ehli yettir. Fiil Ehliyetinin Şartları Fiil ehliyetinin olumlu ve olumsuz olmak üzere iki şartı vardır. 1. Olumlu Şartlar: a) Mümeyyiz olmak (temyiz kudretine sahip olmak), b) Reşit olmak 2. Olumsuz Şart; Mahcur (kısıtlı) olmamak. Kazai Rüşt: Şartları şunlardır; ı. Reşit kılınacak kişi I5 yaşını bitirmiş olmalıdır. 2. Küçüğün İsteği; Reşit kılınacak küçük reşit kılınmayı istemelidir. Kaza-i rüşte karar verilmesi isteminde bulunma şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardandır. Bu nedenle istek küçükten gelmelidir. 3. Ana ve babanın muvaffakatı 4. Vasinin Dinlenmesi; Eğer küçük velayet altında değil de vesayet altında ise bu hiilde vasinin mahkeme tarafından dinlenmesi gerekir. Burada vasinin muvaffakatı (onayı) alınmamaktadır. 5. Küçüğün menfaatinin bulunması Kaza-i rüşte küçüğün ikametgahının bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesi Karar verir. Yani kazanılan rüşt geri alınamaz. Kaza-i rüştüne karar verilen fakat evlenme çağına gelmeyen evlenme rüştünü kazanamaz. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Kişi Kavramı Ve Kişi Türleri 2. Olumsuz Şart (Mahcur-Kısıtlı Olmamak) Mahcur olmak, hacir altına alınmış olmak demektir. Hacir sebepler şunlardır; ı. Akıl Hastalığı 2. Akıl Zayıflığı 3. İsraf 4. Ayyaşlık 5. Suihal (Sui=Kötü, suihal=kötü durum) 6. Suiidare (kötü idare) 7. Bir sene yada daha fazla müddetle hürriyet i ortadan kaldıra cezaya mahkum olma 8. Aciz olan kimsenin talebi (ihtiyari hacir) Bu sebeplerden dolayı hacredilmiş (kısıtlanmış) ve kendisine b vasi tayin edilmiş olan kimseye mahcur (kısıtlı) denir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
HUKUKİ MUAMELE EHLİYETİ Hukuki muameleler tek taraflı ve çok taraflı hukuki muameleler olmak üzere ikiye ayrılır. Tek taraflı Hukuki Muamele: Sadece bir tarafın irade açıklama sıyla meydana gelir. Örneğin; Vasiyet, Vakıf Kurma Çok taraflı Hukuki Muamele: Birden fazla şahsın irade açıklamasıyla meydana gelir. En önemlisi sözleşmelerdir. Örneğin bedel (semen) karşılığında bir malın mülkiyetini kesin surette karşı tarafa devredilmesi taahhüdünü içeren satım sözleşmesi, bir eşyanın kullanma hakkının bir bedel karşılığında belli bir süre için karşı tarafa devredilmesi taahhüdünü içeren kira sözleşmesi. Hukuki muamele yapabilme iktidarına sözleşme ehliyeti denir ve bu da fiil ehliyetine dahildir. Haksız fiillerden sorumlu olma ehliyeti de fiil ehliyetine dahildir. Dava Ehliveti: Bir şahsın mahkemede usul hukukuna ait işlemleri (muameleleri) tek başına yapabilme ehliyetidir. Dava ehliyeti taraf ehliyeti demek değildir. Fiil ehliyetine sahip olup olmamalarına göre gerçek kişiler dörde ayrılır. 1. Tam ehliyetliler 2. Sınırlı ehliyetliler. 3. Sınırlı ehliyetsizler 4. Tam ehliyetsizler NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
HUKUKİ MUAMELE EHLİYETİ 1. Tam ehlivetliler: Mümeyyiz ve reşit olan aynı zamanda mahcur (kısıtlı) olmayan tüm şahıslardır. 2. Sımrlı Ehliyetliler: Bunlar a) Evli Kadınlar, b) Kendilerine kanuni müşavir atanmış olanlardır. Kendilerine kanuni müşavir atanmış olanlar şu işlemleri kanuni müşavirlerinin onayı olmadan yapamazlar; Dava açma ve sulh, gayrimenkulün alım ve satımı ve onlar üzerinde rehin ve sair ayni bir hak kurma, kıymetli evrak alım satım ve rehni, alelade idare ihtiyaçları dışında inşaat, ödünç verme ve alma, sermayeyi almak, bağışlama, kambiyo taahhütleri altına girmek, kefalet. 3. Sınırlı Ehliyetsizler: Bunlar a) Mümeyyiz Küçükler b) Mümeyyiz Mahcurlardır. Sınırlı ehliyetsizler kendilerini borç altına sokan muameleleri (satım, kira, istisna, hizmet sözleşmeleri gibi) bizzat yapamazlar. Bu tür işlemlerin kanuni mümessilleri tarafından yapılması gerekir. Kanuni mümessiller ise veli ve vasilerdir. Sınırlı ehliyetsizler bu tür muameleleri kanuni mümessillerinin rızası ile yapabilirler. Verilen rızaya izin, hukuki muameleden sonra açıklanan rızaya ise icazet denir. Sınırlı ehliyetsizler kendilerini borç altına sokan hukuki muameleleri . kanuni mümessillerinin izni olmadan yaparlarsa bu muameleler tek taraflı bağlamazlık müeyyidesine tabi olurlar. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
HUKUKİ MUAMELE EHLİYETİ Bu tür muamelelerin sınırlı ehliyetsizi bağlayabilmesi için kanuni mümessilin sonradan rızasını açıklaması yani icazet vermesi gerekir. Kanuni mümessil icazet vermezse yapılan muamele hükümsüz olur ve iki tarafı da bağlamaz. Bu durumda taraflar aldıklarını birbirlerine geri verirler. Sınırlı ehliyetsizler kendilerini borç altına sokmayan ve kendilerine sadece menfaat sağlayan muameleleri (örneğin ivazsız iktisap= karşılıksız kazanma) tek başlarına yapabilirler. Bu durumda kanuni mümessilin izin ya da icazetine gerek yoktur. Örneğin sınırlı ehliyetsize bir kimsenin bir şeyi bağışlaması. Sınırlı ehliyetsizler yönetimi kendilerine bırakılmış mallar ile ilgili hukuki muameleleri de tek başlarına yapabilirler. Sınırlı ehliyetsizler bazı muameleleri (kanuni mümessilleri rıza gösterse bile) kesinlikle yapamazlar. Bunlara yasak muameleler denir. Yasak muameleler batıldır. Yasak muameleler şunlardır; 1. Bağışlama 2. Vakıf Kurma 3. Kefalet 4. Tam ehliyetsizler: Bunların fiil ehliyetleri hiç yoktur. Gayrımümeyyizler tam ehliyetsizdir. Kanuni mümessillerinin izin yada icazeti olsa bile bunların yaptıkları bütün işlemler geçersizdir. Tam ehliyetsizlerin haksız fiillerden sorumlu olma ehliyeti yoktur. Bunun istisnası kusur sorumluluk halleri ve hakkaniyettir. Hakkaniyete örnek; zengin bir akıl hastasının fakir bir köylünün harmanını yakması. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
HUKUKİ MUAMELE EHLİYETİ Temyiz kudretinden devamlı olarak değil de geçici olarak yoksun olan kişiler haksız fiillerinden dolayı sorumludurlar. Ancak bu kişiler temyiz kudretini ortadan kaldıran hale kendi kusurlarıyla düşmediklerini ispatlarlarsa sorumluluktan kurtulurlar. Örneğin; Kendi isteği ile içki içmiş bir kimse verdiği zarardan dolayı sorumludur. Fakat arkadaşları eğer onun haberi olmadan meyve suyuna içki karıştırmışlarsa bu halde sorumlu değildir. Hukukta şahıs terimi, haklara ve borçlara sahip olabilen, yani hakları ve borçları bulunabilen varlıkları ifade eder. Başka bir söyleyişle, hak sahibi, borç sahibi olabilen varlıklar hukuk açısından birer "şahıs':tır. Hukuk düzeni biri "Gerçek kişiler", diğeri "Tüzel kişiler" olmak üzere. iki türlü şahıs kabul etmektedir. Gerçek kişiler sadece insanlardan ibarettir" Tüzel kişiler ise, belli bir amacı gerçekleştirmek üzere kurulmuş ve hukuk düzeninin aradığı şartlara sahip bulunan "şahıs toplulukları" ile "mal toplulukları"dır. Gerçek Kişiler, çocuğun sağ olarak tamamen doğduğu anda başlar; çocuk ölü doğarsa şahsiyet kazanamaz. Ancak, kendisine gebe kalınan ve doğumu beklenilmekte olan çocuk (cenin) da, sağ doğmak şartıyla kendisine gebe kalındığı andan itibaren hak ve borç 'sahibi olabilir. Gerçek kişilik biri "ölüm", diğeri "gaiplik" olmak üzere iki halde sona erer. Gaipliğe, bir kimsenin ölümüne muhtemel gözle bakılacak bir olayda kaybolması veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamaması halinde, ilgililerin talebi üzerine mahkemece karar verilir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © kaynaklar Ekin yayıncılık 2016 basımı Kemal Gözler Hukuka Giriş NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©