A LL A H R ASULÜNE SALAVAT
"Allah ve melekleri Peygamber'e hep salât ederler. Ey iman edenler! Siz de O'na çokça salât edin ve tam bir içtenlikle selâm verin." Yüce Allah şöyle buyuruyor: (Ahzab, 33/56)
“Kim bana bir defa salât-ü selâm getirirse, bu sebeple Allah Teâlâ da ona on misli merhamet eder. O kimsenin on günahını bağışlar ve manevi derecelerini on derece daha yükseltir.” Abdullah bin Amr (r.a)'dan gelen bir rivâyette Ras û lullah -sallallâhu aleyhi ve sellem- ş ö yle buyurmuştur: (Nesai, Sünen)
İbn Mes’ud (r.a)'dan gelen bir rivâyette Rasûlullah -sallallâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: “Kıyamet gününde insanların bana en yakın olanları, bana en çok salât-ü selâm getirenleridir.”
“Asıl “Asıl cimri, yanında adım anıldığı hâlde bana salavât getirmeyen kimsedir.” Hz. Peygamber – sallallâhu aleyhi ve sellem – şöyle buyurmuştur:
Peygamber Efendimiz -sallallâhu aleyhi ve sellem - salavât-ı şerîfe'nin fazîletini bildirdiği gibi kendisine nasıl salavât getirileceğini de haber vermiştir.
Abdullah b. Ebu Leyla: Bir kere Kaab b. Ucra benimle karşılaşınca şöyle dedi: -Ey İbn Ebu Leyla! Peygamber'den işittiğim bir salat-u selamı sana hediye edeyim mi? Bir gün Allah Resulü (s.a.v) yanımıza geldi. Bunun üzerine Ey Allah'ın Resulü! Sana nasıl selam vereceğimizi öğrendik. Fakat sana nasıl salat edeceğiz? diye sorduk.
Resulullah (s.a.v), bize şöyle deyiniz buyurdu: Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kema salleyte alâ âli İbrahime. İnneke hamîdün mecîd. Allahümme barik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kema barekte alâ âli İbrahime. İnneke hamîdün mecîd.
(Allahım! İbrahim'in âline rahmet ettiğin gibi Muhammed'e ve âline de rahmet et. Allahım! İbrahim'in âline hayır ve bereket l ü tfettiğin gibi Muhammed'e ve âline de hayır ve bereket ihsân et. Ş ü phesiz Sen ö v ü lmeye lâyık ve y ü cesin.) Salavâtın Manası:
Demek ki, Efendimiz'e salavât getirirken Cenâb-ı Hakk'a şöyle duâ etmiş oluyoruz: (Ya Rabbi! Ras û l-i Ekrem'in nâmını, şânını hem d ü nya, hem de ahirette y ü ce kıl. Onun getirdiği İslam dinini b ü t ü n cihâna yay ve bu dini d ü nya var olduk ç a yaşat. Ona ahirette ü mmetine şefâat etme hakkı ver ve kendisine sayısız sevap ihsan eyle!)
Bir g ü n Übey b. Ka'b (r.a), Efendimiz - sallallâhu aleyhi ve sellem -'e sordu: -Y-Ya Ras û lallah! Ben sana ç ok salavât-ı şer î fe getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir? -“-“Dilediğin kadar yap.” buyurdu. -D-Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun olur mu? diye sordum. -“-“Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin i ç in hayırlı olur." buyurdu.
-Ö-Ö yleyse duâmın yarısını salavât-ı şer î feye ayırayım, dedim. -“-“Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin i ç in hayırlı olur." buyurdu. -B-Ben yine: -Ş-Şu hâlde üç te ikisi yeter mi? diye sordum. -“-“İstediğin kadar. Ama artırırsan senin i ç in iyi olur." buyurdu. -Ö-Ö yleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şer î fe getirsem nasıl olur? deyince: -“-“O takdirde Allah b ü t ü n sıkıntılarını giderir ve g ü nahlarını bağışlar." buyurdu. (Tirmizî, Kıyamet, 23)
Hz. Peygamber Efendimiz - sallallâhu aleyhi ve sellem- buyurdular ki: Bir Bir g ü n g ü n bana Cenab-ı Hakk'ın d ö rt d ö rt b ü y ü k b ü y ü k meleği geldi. Bunlar; Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail aleyhimüsselam idiler. Cebrail (a.s) bana dedi ki: Ya Resulallah! Senin ü mmetinden ü mmetinden bir kimse size g ü nde g ü nde on defa salavat ederse yarın kıyamet g ü n ü nde g ü n ü nde ben onun elinden tutar, sıratı kuşlar gibi ge ç iririm.
Mikail (a.s) de dedi ki:Ben o kula senin kevser havuzundan kana kana i ç iririm. İsrafil (a.s) dedi ki: Ya Resullallah! O kulun affı i ç in i ç in başımı secdeye koyarım Allahu Teala onu affetmedik ç e affetmedik ç e başımı secdeden kaldırmam.
Azrail (a.s) de: Ya Nebiyallah! Sana g ü nde g ü nde on defa salâvat edenin ruhunu Peygamberler gibi kabzederim, dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber Efendimiz –sallallahu aleyhi ve sellem- : Bu ne büyük lütuf ya Rabbi! Bu ne büyük ihsan Allahım! buyurdular.
Ayet ve hadîs-i şeriflerde bildirildiği üzere salavât-ı şerîfe getirmenin pek çok faydaları vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz: 1.S alavât, Ahzâb Suresi 56. ayette belirtildiği üzere Cenâb-ı Hakk'ın buyruğuna itâattir. 2.S alavât, günahların affedilmesine vesîledir. 3.Peygamber -sallallâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz'e yakın olmanın en g ü zel ve en kolay yolu ona salavât getirmektir. 4.Ras û lullâh -sallallâhu aleyhi ve sellem-, kendisine salât okuyana mukâbelede bulunur.
5.Her salât getirenin ismi, Peygamber - sallallâhu aleyhi ve sellem - Efendimiz'e arz edilir. 6.Salât- ü selâm okuyan kimse, Allah ve Ras û l ü 'n ü n muhabbetini diğer muhabbetlere tercih etmiş olduğu i ç in, O'nun ahlâkıyla ahlaklanmada seviye alır, k ö t ü ahlaktan kurtulur, faz î lete erer. 7.Allah Teâlâ'nın rahmetinin ü zerimize inmesine ves î ledir. 8.Salavât unutulan s ö z ü n hatırlanmasına sebep olur. 9.Salavât duâların kab û l ü ne ves î ledir. 10.Yine salavât kıyametin o zor g ü n ü nde arşın g ö lgesinde g ö lgelenmeye ves î ledir.
Nitekim hadis-i şerifte şöyle buyurulur: 1.Ü züntülü kişinin sıkıntısını teselli eden kişi. 2.Benim s ü nnetimi ihyâ eden kimse. 3.Benim ü zerime ç ok ç ok salavât getiren kimse. “Kıyamet gününde üç kişi Allah'ın arşının gölgesinde gölgelenir.”
Allahümme salli al â Muhammedin ve al â âli Seyyidina Muhammed! Allahümme salli al â Muhammedin ve al â âli Nebiyyina Muhammed! Allahümme salli al â Muhammedin ve al â âli Rasulina Muhammed!
Elfü elfi salatin ve elfü elfi selamin aleyke Ya Rasulallah!. Elfü elfi salatin ve elfü elfi selamin aleyke Ya Habiballah!. Elfü elfi salatin ve elfü elfi selamin aleyke Ya Emine Vahyillah
Yüreklerimizde vaz geçilmez bir yerin var Ya Rasulallah!. “ Rabbim “ Rabbim cümlemizi salavâtın özüne ulaşıp, Peygamber ahlâkıyla ahlaklanmayı, O'nun 23 yıllık nübüvvet hayatından lâyıkı vechile hisseler almayı ihsan eylesin!... ” Âmin
Allahümme salli al â seyyidina Muhammedini’n-Nebiyyi’l-Ümmiyin ve al â âlihi ve sahbihi ve sellim!
Lütfen sevdiklerinize gönderin. HAZIRLIYAN PROF.DR. MEHMET SOYSALDI