ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Sağlık Alanındaki Gelişmeler
Atatürk’e göre sağlık konusunda devlete nasıl bir görev düşmektedir?
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Sağlık Alanındaki Gelişmeler Kurtuluş mücadelesinden yeni çıkmış olan Türk halkının sağlık sorunlarını kökten çözmek ve halka daha iyi sağlık koşulları sunmak için hükümet, gerekli çalışmalar yapmaya başlamıştır. Kurtuluş mücadelesinden yeni çıkmış olan Türk halkının sağlık sorunlarını kökten çözmek ve halka daha iyi sağlık koşulları sunmak için hükümet, gerekli çalışmalar yapmaya başlamıştır.
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Sağlık Alanındaki Gelişmeler Bu gelişmeler ülkemizin sağlık koşullarını nasıl etkilemiş olabilir? 1892’de kurulmuş olan Aşı Evi devletin yeniden yapılanma sürecinde kapatılarak, 27 Mayıs 1928’de adını Sağlık Bakanı Refik Saydam’dan alan Refik Saydam Hıfzıssıhha Müessesesi kuruldu. Hıfzıssıhha enstitüsünde; 1932’de serum üretimi ihtiyacını karşılayacak düzeye geldi. 1934’te çiçek aşısı ihtiyacı karşılar oldu. 1937’de ise kuduz serumu üretilmeye başlandı.
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Sağlık Alanındaki Gelişmeler 1 1923’te Behçet Uz’un girişimleriyle İzmir Veremle Mücadele Cemiyeti kuruldu. 2 15 Ağustos 1924’te İstanbul’da verem hastalarının tedavi edildiği yer olan Sanatoryum açıldı. 3 1925’te İzmir’de veremle mücadele için ilk dispanser açıldı. Ocak’ın ilk haftası neden “ Veremle Savaş Haftası” olarak kutlanmaktadır? 4 1927’de İstanbul’da Veremle Mücadele Cemiyeti kuruldu. 5 1930’daki Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ile verem hastaları ve hastalığın bulaşmaması için tedbirler alındı. Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’nin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik şartlar sebebiyle verem, yaygın bir hastalıktı. Bu hastalığın tedavisi için bir çok çalışma yapılmıştır.
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Sağlık Alanındaki Gelişmeler ? 1868’de Osmanlı’nın Hilalıahmer Cemiyeti olarak kurduğu Kızılay, 1923’te Türkiye Hilaliahmer Cemiyeti adını, 1935’te ise Türkiye Kızılay Cemiyeti adını almıştır. Biliyor musun Behçet Hastalığı, ilk kez 1937’de Türk doktor Hulusi Behçet tarafından tanımlanmıştır. Tıp dünyası bu hastalığa onu bulan doktorun adını vermiştir.