BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
AİLE HUKUKU İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü
Advertisements

SÖZLEŞMEYE AYKIRILIKTAN DOĞAN BORÇLAR VE SORUMLULUK
MENFİ TESPİT VE İSTİRDAT DAVASI
İLAMSIZ İCRA Prof. Dr. Mustafa ÇEKER Çukurova Üniversitesi
AİLE HUKUKU İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü
HAKLARIN KULLANILMASI VE KORUNMASI
Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Tasfiye
KIYMETLİ EVRAK HUKUKU Doç. Dr. Mustafa ÇEKER
PATENTTEN DOĞAN HAKLAR
ÖRTÜLÜ SERMAYE KAVRAMI
TİCARİ İŞLETMENİN DEVRİ
HUKUKİ AÇIDAN FAİZ.
HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUK
TEMİNAT MEKTUPLARI.
Ticaret Hukuku Dersi 1. ve 2. Haftalar
AA1. Ölüm ve bedensel zarar
Ticari İş ve Ticari Yargı
İCRA HUKUKUNDA TARAFLAR
Deniz Ticareti Hukuku 19-20/11/2012
TAM YARGI DAVALARI.
BONO Doç. Dr. Mustafa ÇEKER
GÜMRÜK KIYMETİNİN TESPİTİ
Mirasta denkleştirme TMK m Yasal mirasçılar, mirasbırakandan miras paylarına mahsuben elde ettikleri sağlararası karşılıksız kazandırmaları, denkleştirmeyi.
Canik Başarı Üniversitesi Yrd. Doç. Dr. İsmayıl İsmayıllı
TÜKETİMİ DİĞER ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Sözleşmenin hükümsüzlüğü
Yard. Doç. Dr. İsmayıl İSMAYILLI
İCRA TAKİBİ TARAFLARI VE TAKİP YOLU DEĞİŞİKLİĞİ
Temsil eden(temsilci)
İŞVERENİN BORÇLARI Ücretin Belirlenmesi
İŞ SÖZLEŞMESİNDEN DOĞAN BORÇLAR
İş Sözleşmesinden Doğan Borçlar
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI(İİK m. 67 vd)
FİNANS YÖNETİMİ.
İDARİ DAVALAR Tam Yargı Davaları.
Borçlar Hukuku Genel Hükümler II
Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR erkancakir.net
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II
NİŞANLILIK NİŞANLILIK KAVRAMI VE NİŞANLANMA NİŞANLILIĞIN HÜKÜMLERİ
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER-II
Borçlar Hukuku Genel Hükümler II
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II
Borçlar Hukuku Genel Hükümler II
BORÇLAR HUKUKU.
BÖLÜM 6: SİGORTA SÖZLEŞMESİ - I
BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II
LAW 201 INTRODUCTION TO LAW
ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ – KIYMETLİ EVRAK HUKUKU DERS NOTLARI Bu notlar her hafta işlenecek ders planını detaylı olarak göstermesi için hazırlanmış.
Kişiler Hukuku-12. Hafta.
T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ AYAŞ MESLEK YÜKSEKOKULU
KUSURSUZ SORUMLULUK HALLERİ
DÜRÜSTLÜK KURALI-GENEL OLARAK
Başlangıç Hükümleri -5. Hafta
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME Bir kişinin mal varlığına haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kişinin mal varlığının çoğalması, zenginleşmesi demektir. Haklı bir.
İYİNİYET KURALI.
BAZI KAVRAMLAR: Pey akçesi (Bağlanma parası) : Bir sözleşmenin kurulmuş olduğunu pekiştirmek için karşı tarafa verilen kaporadır. Cezai şart: Borcun hiç.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
VİYANA SATIM ANTLAŞMASI KAPSAMINDA SATICININ AYIPTAN SORUMLULUĞU Hazırlayan: Duygu DAĞLIOĞLU.
İSPAT KAVRAMI.
5. ZAMANAŞIMI a) Zamanaşımının şartları aa) Zamanaşımına tâbi bir alacak olmalıdır bb) Zamanaşımı süresi geçmiş olmalıdır cc) Sürenin hesaplanması aaa)
BORÇLU VE ALACAKLININ BİRDEN ÇOK OLMASI BORÇLUNUN BİRDEN ÇOK OLMASI I
V. SEÇİMLİK BORÇLARIN İFASI 1. Kavram 2
BORÇLARIN ÜÇÜNCÜ KİŞİLERE ETKİSİ I. ÜÇÜNCÜ KİŞİ YARARINA SÖZLEŞME 1
9.BASININ MANEVÎ ZARARDAN SORUMLULUĞU
TICARET HUKUKU DERSI 1. VE 2. HAFTALAR. İŞLETME KAVRAMı VE İLIŞKISI TTK’nın hazırlanmasında ticari işletme esasından hareket edilmiştir ve TTK’nın temel.
Sunum transkripti:

BORÇLAR HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II -8-

İFA DIŞINDA SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME I. İfa Dışında Sebepsiz Zenginleşme Türleri Müdahaleden veya dış etkiden doğan zenginleşmeler: Fakirleşenin bir edim ifa etme düşüncesi olmaksızın, bizzat zenginleşenin veya üçüncü bir kişinin müdahalesiyle ya da bir dış olayın yahut fakirleşenin bilinçsiz davranışının etkisiyle gerçekleşen malvarlığı kaymaları müdahale yoluyla zenginleşme oluşturur. Zenginleşenin davranışından kaynaklanan müdahale yoluyla zenginleşmeler En çok rastlanan türü, bizzat zenginleşenin davranışıyla gerçekleşen sebepsiz zenginleşmelerdir. Örn: A’nın sebepsiz olarak B’ye ait boyalarla evini boyatması; B’nin araba lastiğini alarak kendi arabasına takması; B’nin arsasına yığdığı kumu alarak inşaatında kullanması Başkasına ait şeyi kendisi iktisap etmeksizin bir başkasını zenginleştirecek şekilde kullanan kişi, bundan bir menfaat elde etmişse ve fakirleşen doğrudan bu üçüncü kişiye başvuramıyorsa, bu işten elde ettiği menfaati de müdahaleden doğan bir zenginleşme olarak iade etme borcu altına girdiği kabul edilmektedir. (Emin sıfatıyla zilyet örneği) Kendi davranışıyla sebepsiz olarak zenginleşenin iade borcunun doğması için kusurlu olması gerekmez.

b)Üçüncü kişinin davranışından kaynaklanan zenginleşmeler: İki malvarlığı arasındaki sebepsiz değer kayması, üçüncü kişinin müdahalesinden kaynaklanmış olabilir. Örn: A’nın bankadaki hesabına yatırması için müstahdemi B’ye verdiği parayı, B, C’nin hesabına yatırmışsa, durum böyledir. c)Bir olaydan kaynaklanan zenginleşmeler: Malvarlıkları arasındaki değer kayması bazen bir insan davranışı olmadan gerçekleşebilir. Burada sebepsiz zenginleşme maddi bir olaydan kaynaklanmaktadır. Bir fırtına sonucu A’ya ait ekinlerin B’nin ekinleriyle karışması üzerine bu ekinleri satan B’nin elde ettiği menfaat böyledir. d)Fakirleşenin davranışından kaynaklanan zenginleşmeler: Ender rastlanacak sebepsiz zenginleşme türüdür. Ayırt etme gücü bulunmayan kişinin kendisine ait bir şeyi başkasının malına karıştırması, birleştirmesi, başkası yararına tüketmesi böyledir.

2) Harcamadan doğan zenginleşmeler: Bir edimi ifa etme düşüncesi olmaksızın başkasına ait bir şeye değer ekleyerek veya başkasının işini görerek onu masraftan kurtaran kişilerin yol açtıkları zenginleşmelerdir., Zenginleşme miktarı, fakirleşenin yaptığı masraf tutarı değil, zenginleşenin kendisinin yapmaktan kurtulduğu masraf tutarıdır. En tipik biçimi fakirleşenin başkasına ait olduğunu bilmediği bir şeye masraf yaparak veya emek harcayarak değer kazandırması halleridir. Örn: A’nın kendisine miras kaldığını veya arkadaşına ait olduğunu sandığı bir evi ya da arabayı onarması veya boyaması üzerine B sebepsiz zenginleşmiş olur.

SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMELERDE İADE Sebepsiz zenginleşme davasında karşılıklı iddiaları öne sürme ve ispat sırası şöyledir: Davacı kendisi aleyhine geçerli bir sebebe dayanmadan davalının zenginleştiğini ispat edecektir. Bu ispat edildiğinde; kural olarak iyi niyetli sayılan davalı kendisinden iade talep edildiği anda baştaki sebepsiz zenginleşmenin kısmen veya tamamen ortadan kalkmış olduğunu ispat ederek, bu miktarda iade borcundan kurtulabilir. Davacı, davalının kötü niyetli olduğunu ispat ederse , davalının elinden çıkmış olan şeyin değerini iade etmesi gerekecektir. Artık, kötü niyetli davalının yapacağı tek şey, iktisap ettiği şeyin kendisine bir yarar sağlamaksızın ve hiçbir kusuru olmaksızın kısmen veya tamamen telef olduğunu ispat etmektir.

İyiniyetin rolü TBK md.79-80 İade yükümlüsünün iyiniyetli sayılıp sayılmaması farklı sonuçlar doğurur. Md.79/1’e göre iyiniyetli iade yükümlüsü iade zamanında elinde kalanla sorumlu olacağı halde, iktisap konusunu kötü niyetle elden çıkaran, zenginleşme ortadan kalkmış veya azalmış olmasına rağmen zenginleşme değerini iade ile yükümlü olacaktır.

İyiniyetin rolü Md.80 hükmüne göre ise iyiniyetli zenginleşen yaptığı faydalı masrafları daima isteyebilecekken, kötü niyetli zenginleşen iade anında mevcut bulunan masraftan kaynaklanan değer fazlalığını isteyebilecektir. Buna karşılık zenginleşenin yaptığı zorunlu masrafları isteyebilmesi ve lüks masraf olarak şeye eklediği fazlalığı söküp alma hakkın bakımından iyiniyet kötü niyet ayrımı yapılmamıştır.

İYİNİYET VE KÖTÜNİYET AÇISINDAN ÖNEM TAŞIYAN ZAMAN VE KONU İade borcunun kapsamı açısından iyiniyetli olup olmama zenginleşme konusunun zenginleşenin malvarlığından çıkma anına göre; zenginleşenin yaptığı masraflar bakımından ise masrafın yapıldığı ana göre dikkate alınacaktır. İyiniyetli olma gerçek durumu bilmeme ve bilmesi gerekmemeye bağlıdır (MK m.3). İyiniyet asıl olduğu için kural olarak iade alacaklısı fakirleşen, iade borçlusu zenginleşenin iyiniyetli olmadığını ispat etmelidir. Olayın özellikleri zenginleşenin iyiniyetli olmayacağını açıkça gösteriyorsa, bu ispat gerçekleşmiş sayılır.

Zenginleşenin kötü niyetli sayılması için iade ile yükümlü olduğunu bilmek yeter. Ayrıca kime iadede bulunacağını bilmesine gerek yoktur. Örn: Bankasındaki hesabına meçhul biri tarafından yanlışlıkla para yatırıldığını fark eden kişi, bu kişiyi kendi çabasıyla bulamayacak durumda olsa bile, hesaptaki parayı harcarsa kötü niyetli zenginleşene ilişkin hükümlere tabi olur. Gerçekleşmeyen sebebe dayanan zenginleşmelerde, beklentinin gerçekleşmediğini öğrenen kişi, bu andan itibaren kötü niyetli zenginleşen sayılacaktır. Fakirleşenin zenginleşenden iadeyi talep ettiği andan itibaren artık kötü niyet iyi niyet tartışmasına yer yoktur. Bu andan sonra iade borçlusu kötü niyetli zenginleşene ilişkin hükümlere tabi olur.

İADE BORCUNUN KAPSAMI İADE BORÇLUSUNUN İYİNİYETLİ OLMASI HALİNDE TBK md.79/1 İadenin talep edildiği andaki zenginleşme miktarı bu borcun kapsamını belirler. Zenginleşmenin ortadan kalkması ve kaim değerlerin iadesi Sebepsiz iktisap edilen meyvelerin çürümesi, benzinin dökülmesi, eşyanın yanması İyiniyetli zenginleşenin kusurunun bulunup bulunmaması önemli değildir. Zenginleşen iyi niyetli olduğu sırada kendi kusuru yüzünden zenginleşmenin ortadan kalkması halinde de iade borcundan kurtulur. Örn: sebepsiz iktisap ettiği eşyanın kusurlu davranışıyla yanmasına sebep olan kişi iade borcundan kurtulur. Yeter ki bu sırada iade borcu bulunmadığına inanmakta haklı görülsün.

Sebepsiz iktisap edilen şey artık iadesi mümkün olmayacak şekilde ortadan kalkmış olsa bile, bu arada iade borçlusuna bir yarar sağlamışsa, artık bu yarar zenginleşme olarak gözönüne alınır ve iade borcunun konusunu oluşturur. Örn: B, sebepsiz iktisap ettiği A’ya ait benzini arabasında kullanmış veya elmaları yemişse, bu sırada iyiniyetli olsa bile bu benzinin veya elmaların piyasa değerini A’ya ödeme borcu altında olacaktır. Bu sebepsiz zenginleşme olmasaydı B söz konusu şeyleri piyasadan para karşılığı temin ederek tüketebilecekti.

Aynen iade edilemeyen şeyin kaim değeri niteliğindeki kazançlar da böyledir. Örn: B’nin sebepsiz iktisap ettiği A’ya ait arabayı Ü’ye satıp devretmesi üzerine, A bu arabanın iadesini isteyemeyecektir. B’nin bu satıştan elde ettiği bedel sebepsiz zenginleşme oluşturur ve A bunun kendisine verilmesini isteyebilir. Üçüncü kişiye malın devredilmesine rağmen bedel henüz alınmamışsa, bu kez bedel alacağı ile zenginleşilmiş sayılır ve fakirleşen bu bedel alacağının kendisine devri yoluyla iadeyi isteyebilir. A’ya ait fideleri sebepsiz iktisap eden B’nin daha sonra bu fideleri yolan C’den tazminat isteme hakkı doğmuşsa, tazminat ödenmeden, A B’ye karşı yönelteceği iade talebiyle bu tazminat alacağının kendisine devrini isteyebilir.

İktisap sayesinde elde edilen kazançlar Bazen baştaki zenginleşme zamanla artabilir. Bu takdirde iade anında mevcut olan fazlalığın da kural olarak iadesi gerekecektir. Örn: Sebepsiz iktisap edilen koyun yavrulamışsa, sebepsiz iktisap edilen para yatırıldığı bankada faiz getirmişse bu zenginleşmeler de iadeye konu olacaktır. Ancak iade alacaklısının fakirleşmesi şartı aranması, bu tür eklenen zenginleşmelerin iadesi talebine çok kere imkan vermez. İade alacaklısın fakirleştiğinden söz edebilmek için, zenginleşenin kurtulduğu masraflara katlanmış olması gerekecektir. Zenginleşenin kişisel çabası ve nitelikleri sayesinde elde ettiği bazı kazançlar?

İktisap yüzünden gerçekleşen kayıplar Sebepsiz iktisap edilen şeyin kendi değeri azalmış veya ortadan kalkmış olmasa bile bu iktisap yüzünden iade borçlusunun başka malvarlığı değerleri azalmış veya ortadan kalkmışsa kural olarak bunlar da iade borcundan mahsup edilecektir. İktisabın sebep olduğu malvarlığı eksilmelerinin mahsuba konu olmasının nasıl sınırlanacağı tartışmalıdır. En çok kabul gören görüş sadece iade borçlusunun zenginleşmenin kalıcılığına duyduğu güven yüzünden gerçekleşen eksilmelerin göz önüne alınmasıdır. Eğer uğranılan zarar veya yapılan masraf baştaki sebepsiz zenginleşmenin kalıcılığına güvenle bağlantılı değilse iade borcundan mahsup edilmeyecektir.

KISACA İYİ NİYETLİ SEBEPSİZ ZENGİNLEŞENİN İADE BORCUNUN KAPSAMI 1. Elinde kalan 2. Kaim değerler 3. İktisap sayesinde gerçekleşen diğer kazançlar

İADE BORÇLUSUNUN KÖTÜNİYETLİ OLMASI TBK md.79/2 Malı elden çıkarırken iadeyle yükümlü olduğunu bilen veya bilmesi gereken kişi, malı elden çıkardığı gerekçesiyle iade borcundan kurtulamayacaktır. İktisap edilen şeyin ortadan kalkmasının iade borçlusuna bir yarar sağlamış olup olmadığının veya ne ölçüde yarar sağladığının bir önemi yoktur. Örn: B, A’dan sebepsiz iktisap ettiği buğdayı, durumu bildiği sırada, C’ye bağışlamış, satmış ya da çürütmüş ise bunun değerini tam olarak A’ya ödemek zorundadır. Kötü niyetli zenginleşen zenginleşmenin azalmasında kusursuz olduğunu ispat ederse bu oranda iade borcundan kurtulur.

KISACA KÖTÜ NİYETLİ SEBEPSİZ ZENGİNLEŞENİN İADE BORCUNUN KAPSAMI Elinde kalanı (iyiniyetli ile aynı) Kaim değerleri (iyiniyetli ile aynı) Elde ettiği semereleri (iyiniyetli ile aynı) Elden çıkardığı miktarı Kusurlu ise dış olay veya 3. kişi davranışı sebebiyle meydana gelen değer azalması iade etmekle yükümlüdür.

İade Sırasındaki Talepler ve İadenin Gerçekleşmesi TBK md.80 Zenginleşenin iade borcunu yerine getirirken, iade edeceği mala yaptığı bazı giderleri/masrafları iade alacaklısından isteyebileceği düzenlenmiştir. İade borçlusunun iktisap edilen şey için iradi olarak yaptığı harcamalardır. İktisap edilen şeyin verdiği zararı gidermek için yapılan harcama md.80 kapsamına girmez. Örn: Sebepsiz iktisap edilen koyunun, bahçede kırdığı camın tamiri için yapılan harcama md.80 kapsamına girmez; fakat iade borçlusunun bu koyunu otlatmak için yaptığı masraflar md.80 kapsamına girer.

Karşılanması istenebilecek giderler Zorunlu giderler: Malın korunması veya işlevini sürdürmesi için yapılması şart olan giderlerdir. Aletlerin yağlanması, hayvanların beslenmesi, bozuklukların giderilmesi gibi masraflar. İster iyiniyetli ister kötü niyetli olsun iade yükümlüsü mala yaptığı zorunlu giderlerin karşılanmasını isteyebilir. Faydalı giderler: Yapılması zorunlu olmayan buna karşılık malın değerini artıran giderlerdir. Eskiyen mobilyaları cilalamak, eşyaları boyatmak gibi. İyiniyetli iade borçlusu, iade anında etkisi kalmasa bile isteyebilir. Kötü niyetli iade borçlusu, sadece giderden kaynaklanan ve iade anında halen mevcut olan değer fazlalığını isteyebilir. Lüks giderler: Hiçbir gereği yokken kişisel zevk için yapılan masraflardır. Gerek iyiniyetli gerekse kötü niyetli iade borçlusu ,iade alacaklısından isteyemez. Yapılan lüks giderler mala eklenen bir fazlalık şeklindeyse ve asıl şeye zarar vermeden çıkarılması mümkünse,anında giderin ödenmesi önerilmedikçe fazlalık iade borçlusu tarafından alıkonulabilir. Değerin ödenmesi önerilmişse iade borçlusu söküp alma hakkını kullanamaz.

Mevcut değer artışını ister   Zorunlu Masraf Faydalı Masraf Lüks Masraf İyiniyetli SZ İster İsteyemez, Söküp alma hakkı Kötüniyetli SZ Mevcut değer artışını ister

Karşılıklı tasfiye ilişkileri Bazen aynı geçersiz veya sona ermiş ilişkiden kaynaklanan bu ilişkinin kaynakları arasında karşılıklı sebepsiz zenginleşmeler olabilir. Bu geçersiz ilişki uyarınca verilen şeyler iktisap edilmişse taraflardan her biri diğeri aleyhine zenginleşir. Bu durumda iki ayrı iade talebi vardır. Aynen iade mümkün değilse tarafların her zaman bir takas beyanıyla bu iki talebi aradaki farka ilişkin tek alacağa indirme imkanı vardır. Karşılıklı tasfiye ilişkisinde iktisap zamanları farklı olsa da karşılıklı iadenin aynı anda gerçekleşmesi gerekir.

İade Masrafları İadenin gerçekleşmesi için gerekli masraflar İyiniyetli iade borçlusuna yüklenemez. Eğer masraf fiilen onun tarafından yapılacaksa iade borcundan indirmeye veya iade alacaklısından istemeye hakkı olduğu kabul edilmektedir. İktisap anında kötü niyetli olanlar iade masrafının tamamına katlanacaktır.

Temerrüt faizi Temerrüt faizi para borçlarında söz konusu olacağına göre, sebepsiz zenginleşenin iade borcunun para ile ifa edileceği durumlarda temerrüt faizi ile karşılaşılır. TBK md. 117/2 Temerrüt faizinin işlemeye başlayacağı an; Zenginleşen kötü niyetli ise, zenginleşme anından itibaren temerrüt faizi işlemeye başlar. Zenginleşen iyiniyetli ise, iade talebinden itibaren temerrüt faizi işlemeye başlar.

Zamanaşımı TBK m. 82 İade alacaklısının geri isteme hakkının varlığını öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl sonra iade talebi zamanaşımına uğrar. 2 yıllık sürenin başlaması için, iade alacaklısının kendisi aleyhine zenginleşen kişiyi ve zenginleşmenin kapsamını bilmesi yeter. Zenginleşme tutarını tam olarak bilmesi gerekmez.

SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME DEF’İ TBK m. 82/2 Haksız fiillerde olduğu gibi sebepsiz zenginleşme def’i kabul edilmiş. Sebepsiz zenginleşme zenginleşenin fakirleşen aleyhine bir alacak hakkı kazanması şeklinde gerçekleşmiş ise, zamanaşımı süresi dolsa bile, bu alacak kendisinden talep edildiğinde sebepsiz zenginleşme def’ini ileri sürerek borcunu yerine getirmekten kaçınabilir.