Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Borçlar Hukuku Genel Hükümler II

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Borçlar Hukuku Genel Hükümler II"— Sunum transkripti:

1 Borçlar Hukuku Genel Hükümler II
SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME

2 Sebepsiz Zenginleşme Sebepsiz zenginleşme, sözleşmeler ve haksız fiiller gibi bir borç kaynağıdır. TBK’nın üçüncü ayırımında «Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Borç İlişkileri» yer almaktadır. Asıl hükümler bunlar olmakla birlikte, çeşitli kanun maddeleri arasında dağınık şekilde sebepsiz zenginleşmeye ilişkin başka hükümlere de rastlanır. TBK md.47/3, 136/2, 597/2, MK md. 122/2,

3 Ayrı Bir Borç Kaynağı Olması
Sebepsiz zenginleşmenin ayrı bir borç kaynağı olarak kabul edilmiş ve kanunda ayrı hükümlerle düzenlenmiş olmasının başlıca sebebi, hukuki işlemden doğan borçların ve haksız fiil hükümlerinin yetersiz kaldığı bazı olayların varlığıdır. Hükümsüz bir sözleşme uyarınca birine bir miktar para kazandıran kişi verdiği parayı nasıl geri isteyecektir?

4 Yanlışlıkla başkasının tarlasını eken çiftçi
Kendisine tamir için bırakılmamış bir arabayı tamir eden usta Sebepsiz olarak başkasının borcunu ödeyen kişi Aynı şekilde sözleşme ve haksız fiile ilişkin hükümlerin korumasından yararlanamayacaktır. İşte böyle durumlarda, sebepsiz zenginleşmeye ilişkin hükümler bu kişilerin yardımına yetişecek ve geçerli bir sebebe dayanmaksızın başkasına kazandırdıkları değerlerin iadesini istemelerini mümkün kılacaktır.

5 Sebepsiz Zenginleşmenin İşlevi
Denkleştirici Adaleti Sağlama Sebepsiz zenginleşmenin kanunda ayrı bir borç kaynağı olarak düzenlenmiş olmasının temelinde hakkaniyet düşüncesi bulunmaktadır. Buna göre hukuken geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir başkasının malvarlığından istifade ederek kendi malvarlığını arttıran kimse elde ettiğini geri vermek zorundadır.

6 İadeyi Sağlama İşlevi Sebepsiz zenginleşme borçlusu, sadece nakdi bir ödemeyle malvarlığında oluşan fazlalığı fakirleşene devretmekle değil, mümkün oldukça aldığını aynen iade etmekle yükümlüdür. Sebepsiz zenginleşmenin iadesinin hesaben değil mümkün oldukça aynen gerçekleştirilmesi gerekir. Örnek; geçersiz bir sözleşmeyle satıcının yirmi bin lira değerindeki otomobilini edinen alıcı, başkasına ait beş yüz lira değerindeki fideleri tarlasına ekmek suretiyle iktisap eden çiftçi.

7 Tamamlama, düzeltme işlevi
Sebepsiz zenginleşme çoğu kez kanunda düzenlenmiş başka hükümler ve kurumların yarattığı hukuki sonuçlara eklenen yan bir sonuç olarak karşımıza çıkar. Bu gibi durumlarda, sebepsiz zenginleşme kurumunun kanun koyucunun düzenlediği başka hukuki sonuçları tamamlayıcı veya düzeltici bir işlevi söz konusudur. TBK. md.39, md.125, md.47

8 Sebepsiz Zenginleşmenin Temel Özellikleri
1) Nisbi bir hak sağlaması Sebepsiz zenginleşmenin şartlarının gerçekleşmesi üzerine zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğar. Bu borcun konusu malvarlığında oluşan fazlalığı iade etmektir. Bu iade talebi söz konusu borç ilişkisinden doğan nisbi bir hakka, bir alacak hakkına dayandığından, sadece zenginleşene ve onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Bu durumun en önemli sonucu, iadeye konu şey iade borçlusundan başkasının eline geçmişse ona karşı ileri sürülememesidir.

9 Sebepsiz Zenginleşmenin Temel Özellikleri
Hakkın üçüncü kişilere karşı ileri sürülememesi Sebepsiz zenginleşmeden doğan talebin nisbi nitelik taşımasının en önemli sonucu, iadeye konu şey borçlusundan başkasının eline geçmişse ona karşı ileri sürülememesidir. A’ya ait taşınır malı sebepsiz olarak iktisap eden B, daha sonra bu taşınırı Ü’ye satıp devrederse; A Ü’ye karşı taşınır malın kendisine iadesini talep edemez. Ü’nün kötü niyetli olması bu sonucu değiştirmez.

10 Hakkın zenginleşenin iflası halinde masaya kaydolunması
İade konusu mal borçlunun elinde mevcut olsa bile, alacaklı bunun iadesini isteyemeyecek, alacağını iflas masasına kaydettirmekle yetinecektir. Hakkın, borçların ifası ve ifa edilmemesine ilişkin hükümlere tabi olması Sebepsiz zenginleşmeden doğan hakkın bir alacak hakkı olmasının bir sonucu da bunun karşılığını oluşturan iade borcunun borçların ifasına ve ifa edilmemesine ilişkin genel hükümlere tabi olmasıdır. Ancak TBK. md özel hüküm olması dolayısıyla öncelikle uygulanacaktır.

11 Sebepsiz Zenginleşmenin Temel Özellikleri
2) Alacak hakkının doğumunun fiil ehliyeti şartına bağlı olmaması Sebepsiz zenginleşmeye dayanan alacağın, sözleşmeden ve haksız fiilden doğan alacaklardan farkı hiçbir ehliyet şartına bağlı olmamasıdır. Sebepsiz zenginleşmeden bir borç doğması için ne fakirleşenin ne zenginleşenin fiil ehliyetine sahip olması gerekir. Ancak ehliyet eksikliği bazen sebepsiz zenginleşmenin zenginleşme şartının gerçekleşmesine engel olur. Örn: taşınır mülkiyetinin devrinde taraflardan biri tam ehliyetsizse veya sınırlı ehliyetsiz olup kanuni temsilcisi işleme izin veya onay vermemişse, devredilmek istenen taşınır malın mülkiyeti kazanılmamış olacağından, sebepsiz zenginleşme söz konusu olmaz.

12 Sebepsiz Zenginleşmenin Genel Şartları
1) Bir edimin ifasıyla veya başka bir yolla, 2) Bir zenginleşmenin, 3) Geçerli bir sebebe dayanmaksızın, 4) Başkasına ait şeyler (başkasının fakirleşmesi), 5) Sayesinde gerçekleşmesidir.

13 ZENGİNLEŞME Zenginleşmenin en geniş anlamıyla düşünülmesi gerekir. Edim teşkil edebilecek her şey sebepsiz zenginleşmenin konusu olabilir. TBK md. 77/I’de bu zenginleşme konuları “… bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen şeklinde belirtilmiştir.

14 Sebepsiz zenginleşmede en tipik zenginleşme tarzı, ayni hakların sebepsiz iktisabıdır. (Bir arabanın mülkiyetini iktisabı, paranın ödemeyle ya da karışmayla iktisabı) Alacak hakları (geçerli sebebe dayanmayan borç tanıması) ya da bir borçtan kurtulma ( borcun başkası tarafından ödenmesi) da sebepsiz zenginleşme oluşturur. Bir şeyden sadece istifade etmek suretiyle de zenginleşilmiş olabilir (ineğin verdiği süt, eşyanın getirdiği kira).

15 ZENGİNLEŞME TÜRLERİ Fiili zenginleşme ve fakirleşmeden kurtulma olarak ikiye ayrılır. Fiili zenginleşme, malvarlığının aktifinin artması veya pasifinin azalması şeklinde gerçekleşebilir. Malvarlığının aktifinin artmasında malvarlığına yeni bir hak girmekte veya mevcut hakkın değeri artmaktadır. Geçerli sebep olmaksızın taşınır mülkiyetinin kazanılması, tarlanın ekilmesinin sağladığı yarar

16 Malvarlığının pasifinin azalması ise bir borçtan kısmen veya tamamen kurtulma yolu ile malvarlığının iyileşmiş olması şeklinde gerçekleşir. B’nin A’ya olan borcunun C tarafından ödenmesi. Fakirleşmeden kurtulmada ise bir masraftan veya bir hak kaybından ya da bir yükümlülük altına girmekten kurtulma söz konusudur. Sebepsiz iktisap ettiği arabayı kullandığı için yol masraflarından kurtulan kişi bu anlamda zenginleşmiştir.

17 GEÇERLİ SEBEBİN BULUNMAMASI
Sebepsiz zenginleşmenin gerçekleşmesi için, bir kimsenin malvarlığında ortaya çıkan zenginleşmenin geçerli bir sebebe dayanmaması gerekir. İfa sonucu zenginleşmelerde bir borcu ifa etmek düşüncesiyle veya karşı taraftan bir edimin ifası beklentisiyle yapılan ifalar sonucu zenginleşme gerçekleşmektedir. TBK md.77 ifa sonucu zenginleşmelerde kazandırmanın sebepsiz sayılacağı halleri, geçerli olmayan, gerçekleşmemiş veya sona ermiş sebebe dayanan iktisaplar olarak belirtmiştir.

18 Karşı tarafa yapılan kazandırmanın temelinde geçerli bir borç ilişkisi bulundukça, bu kazandırmada bulunan amacına ulaşamamış, hatta bu amaca ulaşamama karşı tarafın hukuka aykırı ve kusurlu davranışından kaynaklanmış olsa bile zenginleşme sebepsiz olmayacaktır. Örn: Satıcı A’dan bin liraya bir elbise alan B, bu elbisenin parasını ödedikten sonra, satıcı A elbiseyi teslim etmekten kaçındığı için elbiseyi teslim almasa dahi, verdiği para sebepsiz zenginleşme oluşturmaz. TBK md.77 vd. hükümlerine göre iade talebinde bulunamaz.

19 İfa dışındaki zenginleşme karşı tarafa kazandırmada bulunduğu bilinerek ve özel bir amaç izlenerek (ifa düşüncesiyle) yapılan bir kazandırma söz konusu olmadan başkası aleyhine gerçekleşen zenginleşmelerdir. Örn: Birinin kendi malı sanarak başkasının malını onarması, birisine ait paraların başkası tarafından kendisine ait paralarla karıştırılması, hayvanların sahiplerinden başkasına ait şeyleri yiyerek beslenmesi, bankada kayıt hatası sonucu bir müşterinin hesabındaki paranın başka bir müşterinin hesabına geçirilmesi

20 İfa sonucu zenginleşmelerin tersine, bunların temelinde geçerli bir hukuki ilişki olup olmadığa bakılmaz. Bu nedenle ifa dışındaki zenginleşmeler kural olarak daima sebepsiz zenginleşmeye dayanan iade talebine konu olabilirler. İstisna: MK. md.777, MK. md.712, MK. md. 713

21 FAKİRLEŞME Fakirleşme şartı sebepsiz zenginleşmenin tartışmalın konusudur. İsviçre ve Türk doktrininde ve uygulamasında hakim görüş, bunu “malvarlığı azalması” veya “fakirleşme” şartı olarak ifade etmektedir. Zenginleşme ancak bir başkasının malvarlığındaki fakirleşmenin karşılığı olarak ortaya çıkmışsa bir iade borcundan söz edilir. Fakirleşme miktarı, sebepsiz zenginleşmede iade talebinin üst sınırıdır.

22 FAKİRLEŞME Sebepsiz zenginleşme kurumunun işlevi malvarlığı kaymalarını telafi etmektir. Zenginleşme fakirleşmeden azsa sorun yoktur, sadece zenginleşme iade edilir; fakat zenginleşme fakirleşmeden çoksa fakirleşme tutarından fazla kısım sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istenemez. Aksi takdirde sebepsiz zenginleşme kurumu ile bir kişiye normal olarak elde edemeyeceği menfaatler sağlanır ve bu sebepsiz zenginleşmenin niteliği ile bağdaşmaz.

23 Fakirleşme ispat edilip varlığı saptanamıyorsa, hakim TBK. md
Fakirleşme ispat edilip varlığı saptanamıyorsa, hakim TBK. md.50/2 hükmüne kıyasen olayların akışına ve fakirleşenin aldığı önlemlere göre fakirleşme miktarını hakkaniyet çerçevesinde takdir edecektir.

24 NEDENSELLİK BAĞI Haksız fiillerdeki nedensellik bağından farklıdır. Haksız fiillerde failin davranışıyla zarar arasında nedensellik bağının varlığı aranırken; sebepsiz zenginleşmede herhangi bir davranıştan bağımsız şekilde fakirleşme ile zenginleşme olguları arasında sebep sonuç ilişkisi bulunması aranacaktır. Örn: A’nın kendi tarlasına yığdığı tahılların bir rüzgar sonucu B’nin tarlasına saçılması ve B’ye ait koyunların bunlarla beslenmesi olayında B’nin hiçbir davranışı söz konusu olmamasına rağmen, A’nın kaybı ile B’nin masraftan kurtulması arasındaki nedensellik bağı bir iade borcu doğurur.

25 Dolaysızlık şartı Sebepsiz zenginleşmeye ilişkin ve nedensellik bağı ile ilgili bir özellik, fakirleşme ile zenginleşme arasındaki nedenselliğin dolaysız olmasıdır. Dolaysızlık şartı, sebepsiz zenginleşmenin önce birinin malvarlığında gerçekleşip sonra başkasının malvarlığına aktarılması durumunda iade talebine izin vermez. İade talebine engel oluşturan durumlar Bunlar, zenginleşme konusunun ilk zenginleşenden başka bir kişinin malvarlığına aktarıldığı durumlardır.

26 Örn: A’ya ait araba lastiğini geçerli bir sebep olmaksızın arabasına takarak iktisap eden B’den, gene geçerli bir sebep olmaksızın C bu lastiği alarak kendi arabasına takmışsa, A lastik üzerindeki mülkiyet hakkını kaybederek fakirleşmiştir. Buna karşılık lastiğin şimdiki maliki C bu hakkı iktisap ederek zenginleşmiştir. C’nin iktisabında da geçerli bir sebebi yoktur. Sebepsiz zenginleşmenin geçerli sebebin bulunmaması şartı da gerçekleşmiştir. Fakat A, C’ye karşı sebepsiz zenginleşmeden doğan iade talebini ileri süremez, çünkü C, A’nın zenginleşmesinden doğrudan doğruya yararlanmış değildir. Olayda A’nın malvarlığı aleyhine zenginleşen B’dir. Dolaysızlık ilkesi sonucu herkes kimin malvarlığından zenginleşmişse ona karşı iade borcu altındadır.

27 Üçüncü kişinin yol açtığı ve iade talebi bulunan zenginleşmeler
Fakirleşme ve zenginleşme olgusunun bir üçüncü kişinin fiili veya işlemiyle gerçekleşmesi, sebepsiz zenginleşmeden doğan iade talebini engellemeyecektir. Şu şekillerde ortaya çıkar: Üçüncü kişinin bir şahsa ait değeri kendi malvarlığına katmaksızın bir başkasına kazandırması :A’ya ait araba lastiğini alan B bunu kendi iktisap etmeksizin C’nin arabasına takmışsa, durum böyledir. A doğrudan C’ye karşı sebepsiz zenginleşmeye dayanarak iade talebinde bulunabilir. Temsilci aracılığıyla zenginleşme: Temsilciler zenginleşen veya fakirleşen durumunda değildir ve taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşme ilişkisi de dolaylı sayılmaz.

28 c) Başkasının borcunu ifa: Borcun üçüncü kişi tarafından ifasının mümkün olması bu tür durumların ortaya çıkmasının başlıca sebebidir. B’nin A’ya olan borcu Ü tarafından A’ya ödenince , Ü’nün bununla B’ye olan taahhüdünü yerine getirip getirmemesi, bu taahhüdün geçerli olup olmaması veya B’nin A’ya gerçekte bir borcu bulunup bulunmaması çeşitli sebepsiz zenginleşme durumlarını oluşturur. Ü’nün B’ye karşı yükümlülüğü yoksa, A’ya borcu ödemesi durumunda B, Ü aleyhine zenginleşmiş olur. Ü, B’ye karşı sebepsiz zenginleşmeye dayanan iade davası açabilir.

29 Ü, B ile arasındaki teminat ilişkisine dayanarak, A ile B arasındaki geçersiz ilişkiye dayanan borcu ifa etmişse, Ü B’ye karşı yükümlülüğünü yerine getirmiş olur, sebepsiz zenginleşmeye dayanan iade talebi ileri süremez. Burada A’nın malvarlığı B aleyhine artmıştır. Sebepsiz zenginleşmeden doğan iade talebi B tarafından A’ya ileri sürülebilir.

30 d) Alacağın devrinde iyi niyetli borçlunun eski alacaklıya ifada bulunması: Alacağın devrinden sonra durum kendisine bildirilmeyen borçlu B, hala alacaklı sandığı devreden A1’e ifada bulunursa TBK md.186 uyarınca borcundan kurtulacaktır. Kendisine alacak devredilen A2, devreden A1’den sebepsiz zenginleşmeye dayanarak iade talebinde bulunup bulunamayacağı tartışmalıdır.


"Borçlar Hukuku Genel Hükümler II" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları