DAVRANIŞ BİLİMİ DUYGULAR, TUTUMLAR.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
KENDİNİ TANIMAK NEDİR ACABA?
Advertisements

İşbirliğine Dayalı Öğrenme
PSİKOLOJİK TEMELLER Dr. Fatih DERVENT.
OKUL YÖNETİMİNDE PERSONEL EĞİTİM VE İŞLETMECİLİKLE İLGİLİ İŞLER
DUYGULARIN YÖNETİMİ.
DEĞERİN PSİKOLOJİK TEMELİ BÜLENT DİLMAÇ
DUYGULAR VE DUYGU DURUMLAR
ÖĞRETİM İLKE VE YÖNTEMLERİ EGIT215
6-12 YAŞ GRUPLARININ ÖZELLİKLERİ ÇOCUKLAR NE ÖĞRENİR? NASIL ÖĞRENİR?
TÜKETİCİ DAVRANIŞLARI
GRUP DAVRANIŞLARININ TEMELLERİ
Grupların Belirlenmesi ve Sınıflandırılması Grup: Belirli bir amacı yerine getirmek için karşılıklı bağımlılık ve etkileşim içinde, iki ya da daha.
STRES TEPKİLERİM Kazanım:*Stres durumlarında kullandığı tepkileri etkililiği açısından değerlendirir. 11. Sınıf 67 nolu kazanım etkinliği *Bu etkinlik.
REHBERLİK.
1. DUYGUSAL GELİŞİM 1.1. Tanımı ve Önemi
4.Ünite Ruh Sağlığının Temelleri PSİKOLOJİK DESTEK TÜRLERİ
IX.BÖLÜM YAŞAM TARZI.
MERHABA.
ÖZEL TERCÜMAN LİSESİ ANAOKULUNDAN İLKÖĞRETİME SEMİNER PROGRAMI
ÇOCUKLARDA DİKKAT EKSİKLİĞİ VE VELİLERE ÖNERİLER
Kalite Kültürüne Dönüşüm Stratejileri
Dr M SÖZBİLİR Motivasyon
HAZIRLAYAN SAYNUR NEVRES KAYA
EĞİTİMDE PROGRAM GELİŞTİRME
ANNE-BABALARA ÇOCUKLARININ OKUL BAŞARISI İÇİN TAKTİKLER
AİLE EĞİTİMİ PROGRAMI.
Kişilerarası iletişim çatışmaları
ÖĞR. GÖR. MEHMET AKİF BARIŞ
HANGİ ANA BAŞLIKLARI İŞLEYECEĞİZ : Sosyal Kolaylaştırma: Başkalarının Varlığından Nasıl Etkileniriz? Sosyal Kaytarma: Bireyler Grup İçinde Daha Mı.
Bölümün Amacı Bu bölümün amacı, örgütlerin peşinde koştukları hedeflerin türlerini ve yöneticilerin bu hedeflere ulaşmak için kullandıkları rekabetçi.
ÖRGÜT İÇİNDE DUYGULAR, TUTUMLAR VE İŞ TATMİNİ.
ÖLÇME DEĞERLENDİRME Yard. Doç.Dr. Deniz Özcan.
BÖLÜM 9 Olumlu İşgören Tutumları ve Davranışları.
Bölümün Amacı Bu bölüm, örgütlerin nasıl değiştiğini ve yöneticilerin yenilik ve değişim sürecini nasıl yönettiklerini keşfetmektedir.
HANGİ ANA BAŞLIKLARI İŞLEYECEĞİZ :
ÖĞR. GÖR. MEHMET AKİF BARIŞ
DİĞER TUTUMLAR.
BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN. BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN.
GİRİŞİMCİLİK VE LİDERLİK
BÖLÜM 5 Birey, Toplum ve Başkaları: Sosyal Beceriler.
Prof. Dr. Rana ÖZEN KUTANİS
TAKIMA DAYALI PERFORMANS DEĞERLENDİRME
, Eğitici Drama Nedir? Önceden belirlenmiş açık ve net eğitim amaçları olan, tüm çocukların kendi öğretmenleri ile birlikte, daha çok büyük motor hareketlerle.
4. Hafta Öğr.Gör. Seda AKIN GÜRDAL Değerler Duygular Tutumlar ve İş Tatmini 1.
BİLİŞSEL GELİŞİM: İYİ SEYİRLER .
ENGELLİLER VE SPOR  Bilindiği gibi spor, sağlıklı ve mutlu bir yaşam için gerekli bir uğraştır ve tüm insanlar için önemlidir. Ancak sporun, engelli bireyler.
STRES YÖNETİMİ Yrd. Doç. Dr. Özlem BALABAN.
Kurumsal Kültür Yapılandırma Projesi
MASA TENİSİNDE MOTİVASYONUN ÖNEMİ
Engelli çocuğun kardeşlerinin tepkileri
EGZERSİZ VE SPOR PSİKOLOJİSİ 2. KONU: KİŞİLİK ve SPOR
Deney Bilimsel bir gerçeği kanıtlamak için yapılan deneyler, bilimsel olayların çocuklar tarafından somut bir şekilde yapılmasını sağlamakta ve çocukların.
ANNE-BABALARA ÇOCUKLARININ OKUL BAŞARISI İÇİN TAKTİKLER
IX.BÖLÜM YAŞAM TARZI.
Spor Psikolojisi Psikolojik Beceri Antrenmanı.
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
ÖĞRENME.
TRAVMATİK OLAYLARDA PSİKOLOJİK DESTEK
KİŞİLERARASI İLETİŞİM ÇATIŞMASI
ÇALIŞMA YAŞAMINDA DUYGULAR VE KİŞİLİK
Erken Çocukluk Döneminde Sağlık Bilimleri Fakültesi
TUTUMLAR: SOSYAL DÜNYAYI DEĞERLENDİRMEK
GÖRÜŞME İLKE VE TEKNİKLERİ Sağlık Bilimleri Fakültesi
EMPATİK İLETİŞİM.
GELİŞİM.
1 EĞİTİMDE YARATICI DRAMA EĞİTİMDE YARATICI DRAMA.
Sunum transkripti:

DAVRANIŞ BİLİMİ DUYGULAR, TUTUMLAR

DUYGULAR Günlük yaşantılarımızın büyük bir bölümü, çeşitli duygu ve heyecanların izlerini taşır.Aynı gün veya hafta içinde sevinç,korku ,heyecan gibi duyguları bir arada yaşayabiliriz. Toplum bireylerini birbirine bağlayan güdüler ve güdülerle beraber gelen heyecanlar vardır.Duygu ve heyecanı ortadan kaldırırsak,arkadaşlık,düşmanlık ya da ödüllendirme kavramlarını da kaldırmış oluruz.Yani hayatı anlamlı kılan bir şey kalmaz ve insanlar birbirlerine değer vermezler.İyi kötüden,sevilen nefret edilenden ayrılamaz ve duyguları olmayan toplum da varlığını sürdüremez.

Peki DUYGU nedir?  Duygular: Objelere ,kişilere veya olaylara yönelik olan bir hazır oluş durumunu ifade eden hislerimizdir . Kızgınlık, korku,memnuniyet, sevgi, keder, sürpriz şeklinde kişilere ve olaylara yönelik hisleri ifade eder.

Duygularımız kaça ayrılır? Duygular çok çeşitlidir fakat genel olarak 6’ya ayrılır: KIZGINLIK KORKU KEDER MEMNUNİYET(HAZ) SEVGİ SÜRPRİZ

İşyeri Duygularımız

Olumlu-Olumsuz Etkililik Bazıları hemen hiçbir şeyden asla mutlu olmazlar , bazıları ise en ufak şeylerden mutlu olurlar . Bu yaklaşım ; olumlu etkililik ve olumsuz etkililik olarak açıklanır. Olumlu etkililik: olumlu duygusal durumlara eğilimli olma tecrübesi ,işe iyi tarafından bakmadır . Dışa dönüklüğe benzer, kişinin sempatik ,konuşkan , sosyal ve iddiacı olmasıdır. Olumsuz etkililik: Duygusal durumlara hep kötü tarafından bakmadır . Bu tip insanlar strese yönelirler ve hep mutsuz olurlar çünkü yaşamın olumsuz olduğu görüşüne odaklanmışlardır.

Örgüt Yaşantısı açısından Duygular Duygularımız bizi kişi veya nesnelere yaklaştırır.Sevdiklerimize yaklaşır,sevmediklerimizden uzak dururuz. Duygularımız örgüt yaşantısında önemlidir ,çünkü patronunu seven iş gören işyerine severek gider ve çalışmaktan haz duyar. (Antrenörünü seven sporcu özveriyle antrenman yapar.)

Duygular ve İş yaşamındaki Önemi Duygularımız iş performansı üzerinde büyük bir etkiye sahiptir . Örneğin ; duygusal yoğunluk yaşadığımızda iyi bir performans gösteremeyiz . Endişe içinde olan çalışan yeterince dikkatli olamaz ve olumlu geri bildirimlerin farkına varamaz, bu nedenle yöneticilerin , çalışanların içinde bulunduğu duygusal durumu dikkate almaları, olumlu bir iş yaşamı yaratmada önemlidir.

Tutum Bireysel davranışları etkileyen bir diğer kavram ise tutumdur. Tutum kavramı günlük yaşantımızda çok sık kullanılan bir kavramdır, “Öğretmenin öğrencilere karşı tutumunu çok beğeniyorum” veya “Öğretmen, öğrencilere karşı çok daha yumuşak ve hoşgörülü bir tutum takınabilir” bu cümlelere örnek olarak verilebilir. Tutumlar, bireyin bir psikolojik nesne ile ilgili düşünce, duygu ve davranışlarını düzenli bir biçimde oluşturan eğilim olarak tanımlanabilirler, kişiye özgü olup oldukça karmaşıktırlar. TUTUM : Bireyin belli bir objeye veya kimseye karşı zihinsel açıdan hazır oluş durumu veya belirli bir biçimde tavır alışıdır. Birçok nedenden dolayı bir yöneticiyi sevmeyebiliriz. Bir işadamının şirketini yaşatabilmesi yada bir politikacının seçim kazanması için insanların olumlu tutumuna ihtiyacı vardır.

Duygular Tutumlar Tecrübeler Kararlar Hissedilir Düşünülür Kısa süreli Uzun süre değişmez

DUYGULAR-TUTUMLAR Duygular ile tutumlar arasında belirli ilişkiler vardır.Genelde duygularımız deneyimlerimize dayalı, hissedilir ve kısa sürelidir. Buna karşı tutumlar bir karar sürecidir. Düşünülür ve uzun süre değişmez ,süreklilik arz eder.

suskunluk sarmalı Tutumlar, bir nesne, bir durum veya bir kişiyle ilgili nasıl bir ilişki kurmamız gerektiği konusunda bize yardımcı olur, tutumlarımız sayesinde bunlarla ilişkilerimizde her sefer sıfırdan başlamayız. Tepkisizlik ve suskunluk da bir tutumdur. Toplumbilimci Elisabeth Noelle Neumann’ın“suskunluk sarmalı” kuramına göre insanlar görüşlerinin benimsenmeyeceğini ve destek görmeyeceğini düşünüyorlarsa bunları dile getirmekten kaçınmakta, tersi durumda görüşleri hakkında konuşmaktadırlar.

Tutumların 3 bileşeni vardır: Bilişsel: Tutum nesnesi hakkındaki inançlar Duygusal: (+) veya (-) duygusal deneyimlerimiz Davranışsal: Sahip olduğumuz duygu ve inanca bağlı olarak hareket etme veya davranışta bulunma eğilimidir.

tutum davranışı belirleyebilir veya bir davranışın sonucunda tutumlar değişebilir

Muzafer Şerif  ile Carolyn Şerif  1950 yılında Haramiler Mağarası olarak bilinen alan araştırmasında çocukların farklı koşullarda birbirlerine karşı tutumlarını incelemişlerdir. Araştırmacılar çalışmanın ilk haftasında birbirlerini daha önceden hiç tanımayan çocukları rastgele iki gruba ayırmışlar ve çocukların yalnızca kendi grubunda olan çocuklarla etkileşimde olmalarına izin vermişlerdir. Bu aşamada, her iki grupta grup liderinin, grup-içi aidiyetin, özgün etkinliklerin ve takma adların çok kısa zamanda ortaya çıktığı gözlemlenmiştir. Çalışmanın ikinci haftasında, düzenlenen bir dizi takım oyunu ile gruplar arasında bir rekabet ortamı oluşturmuş ve çocuklara yarışmalarda en çok kazanan takımın hafta sonunda tüm ödülleri alacağı açıklanmıştır. Bu süreçte, rekabet eden iki grup arasında şiddetli çatışma ortaya çıkmış, çocukların diğer gruptakilere karşı sözel ve fiziksel saldırganlık içeren davranışlarında bulundukları, hatta araştırmanın sonunda kazanan grubun kazandıkları ödülü çaldıkları görülmüştür. Bu süre içinde, araştırmacıların, birbirlerine düşmanca yaklaşan bu iki grubun arasında olumlu yönde, dostane ve sıcak ilişkiler geliştirme çabaları sonuç vermemiş ve hatta ters tepmiştir. Araştırmanın üçüncü haftasında ise tüm çocuklara yönelik,  kampa su getiren borunun patlaması ve kampa yiyecek taşıyan kamyonun tekerleğinin hendeğe saplanması gibi ancak herkesin işbirliği ile çözülebilecek ortak düzmece sorunlar oluşturulmuş, çocuklar bu sorunlar etrafında bir araya gelmek durumunda bırakılmışlardır. Bu hafta süresince çocuklar, ortak sorunları giderme doğrultusunda işbirliği yapmışlardır. Araştırmanın belki de en önemli bulgusu, bu işbirliği ve dayanışma sonucunda, kamptan dönüş yolunda çocukların önemli bir bölümünün diğer gruptan çocuklarla iyi arkadaşlıklar kurmaları olmuştur. Bu araştırma açık bir biçimde, koşulların tutum belirleme konusunda önemli olduğunu, çatışmanın ayrımcı tutumları, dayanışmanın ise dostça ilişkileri ve tutumları pekiştirdiğini göstermiştir.