ZİYA GÖKALP Attila‘ nın oğlusun sen unutma! Medeniyet deme, duymaz o sağır; Taş üstünde taş kalmasın durma kır: Kafalarla düz yol olsun her bayır,

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Fakir Baykurt 1929’da Burdur’un Yeşiloca ilçesi Akçaköy’de doğdu. Az topraklı köylü bir ailenin çocuğu. 1948’de Gönen Köy Enstitüsü’nü bitirdi, 5 yıl köy.
Advertisements

 1 – 5 Yaş Grubu  6 Yaş Anaokulu  7 – 16 Yaş İlk öğretim  Lise Eğitimi İSVEÇ EĞİTİM SİSTEMİ.
23 NİSAN 23 NİSAN NEDİR? 23 Nisan 1920′de Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi kuruldu.Türkiye Büyük Millet Meclisi 88 yıl önce.
İSLAMİYETTEN ÖNCE TÜRKLERDE EĞİTİM
FP. TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİN GEÇMİŞİ Orta Asya Türkleri’nin Müslüman olmadan önce örgün eğitim kurumlarının olup olmadığı bilinmemektedir. Ancak Türk Kültürü’nün.
Antalya/Muratpaşa SABİHA GÖKÇEN ANAOKULU EFQM KAZANANLAR KONFERANSI ASLI KANBİR OKUL MÜDÜRÜ 24 Şubat 2016 İstanbul Deniz Müzesi.
Eğitim Kültür Alanında İnkılaplar 11.Milli Eğitim Tevhid-i Tedrisat(Öğretim Birliği Kanunu) ve Medreselerin Kaldırılması: (3 Mart 1924) Osmanlı Devleti’nin.
Yıl Ocak gece yarısı. Mustafa Kemal’in özel treni Eskişehir’e doğru gidiyor. Bu yolculuk bir kamuoyu yolculuğu olacak ve Gazi, savaş sonrası.
PLATON NAMI DİĞER: EFLATUN
AHİLİ K Güçlü bir sivil toplum örgütü. ESKİ BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜMÜZ; AHİLİK Bilindiği gibi Türklerin tarih sahnesine çıkışı neredeyse insanlık tarihi.
YEN İ L İ KLER VE OSMANLI DEVLET İ YEN İ L İ KLER VE OSMANLI DEVLET İ Kazanım Osmanlı Devleti'nde ıslahat hareketleri sonucu ortaya çıkan kurumlardan.
SELANİK Mustafa Kemal Osmanlı devletinin iç karışıklıklar içinde bulunduğu ve çöküşünün hızlandığı bir dönemde 1881 de Selanikte doğdu babası alirıza efendi.
ERZURUM KONGRESİ (23 Temmuz-7 Ağustos 1919) TOPLANIŞ AMACI
İstiklâl Marşı şâiri yılında İstanbul'da doğdu. Annesi Emine Şerife Hanım, babası Temiz Tahir Efendidir. İlk tahsiline Emir Buhâri Mahalle Mektebinde.
iki Başlıkta İncelenir Yıllar arası Türk Edebiyatı ve sonrası Türk Edebiyatı.
YUNUSELİ HACI NACİYE KANALICI İLKÖĞRETİM OKULU
Öğretmeye bağlı, gerçekçi anlatım türlerinden biri olan günlükler, bir kişinin önemli ve kayda değer bulduğu olayları, gözlem, izlenim,duygu-düşünce.
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU
Kitabın künyesi Editör:Ahmet Polat Yazan:Daniel Defoe Derleyen:Öykü Zerrem Kapak:Kenan Tunca Dizgi,sayfa ve kapak tasarım:Mat Yapım Redaksiyon-Düzelti:Şebnem.
Prof. Dr. İnayet Aydın Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi
ATATÜRK’ÜN SPORA VE SPORCUYA VERDİĞİ ÖNEMİ ÖĞRENELİM
Bayramlarımız Hikmet SIRMA.
Hikmet SIRMA.
TRAKYA ÜN İ VERS İ TES İ K İ MYA BÖLÜMÜ ORGAN İ K K İ MYA TE Ş V İ K ÖDÜLÜ PROF. DR. MUVAFFAK SEYHAN ANISINA.
Mustafa Süreyya SEZGİN Mustafa Süreyya SEZGİN HAT SANATI Arap harfleri çevresinde oluşmuş güzel yazı yazma sanatıdır. Bu sanat Arap harflerinin 6. yüzyıl.
Ahmet Kutsi Tecer 1901 yılında Kudüs'te doğdu. İlköğrenimine Kudüs'te başladı ve Kırklareli'nde devam etti. Lise öğrenimini Kadıköy Sultanisi'nde tamamladıktan.
Nurullah Ataç.  21 Ağustos 1898’de İstanbul Beylerbeyi’de doğdu. 1957’de Ankara’da yaşamını yitirdi. Türk edebiyatında modern anlamda deneme türünde.
HAZIRLAYANLAR GÖZDENUR KAHRAMAN BETÜL SOLAKOĞLU MÜJGAN DİLEK.
B E D İ A C E Y L A N G Ü Z E L C E "Devrim, kadınların gözlerinde başlar. Bir kadın gözlerini deviriyorsa, bir şeyler değişecektir.’’
Peyami Safa Hamza Solak.
Atatürk'ün Öğrenim Hayatı
Metinlerin Sınıflandırması
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
BİR KAHRAMAN DOĞUYOR / Mustafa Kemal Atatürk’ün Öğrenim Hayatı
ENGELSİZ ÜNİVERSİTE FAALİYET RAPORU
15 TEMMUZ DEMOKRASİ ZAFERİ VE ŞEHİTLERİ ANMA PROGRAMI
GÜNEY CEPHESİ MARAŞ ANTEP URFA DESTANLAŞAN DİRENİŞ SÜTÇÜ İMAM
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Atatürk ve Türk Kadını
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük TÜRK DIŞ POLİTİKASI
ATATÜRK ve HAYATI Öğrt. İbrahim BAYSAN.
II.BALKAN SAVAŞI (29-30 HAZİRAN 1913).
ÇAĞDAŞ TÜRKİYE YOLUNDA ADIMLAR / Yeni Dil, Yeni Tarih
 Mısır, Nil Nehri'nin akış yönüne göre Aşağı ve Yukarı Mısır olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
II.İnönü Savaşı Nedenleri I.İnönü Savaşı'nın üzerinden 3 ay geçmeden Yunanlılar tekrardan saldırıya geçtiler.
Bandırma Vapuru.
İstiklâl Marşı şairi. Asıl adı Mehmet Ragif olan Mehmet Akif 1873 yılında İstanbul'da doğdu. Annesi Emine Şerife Hanım, babası Temiz Tahir Efendidir. İlk.
23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI
TARİHDE BİLİM BİLİM VE SANAT ÖZGÜRLÜĞÜ
SERVETİFÜNUN EDEBİYATI
Fransa Eğitim Sistemi Dr. Yar Ali METE.
Bireysel Konularda İstişare
KELİME-SÖZCÜK NEDİR? Cümlenin anlamlı en küçük birimlerine ya da tek başına anlamı olmadığı hâlde cümle içinde anlam kazanan anlatım birimlerine kelime.
KARAHANLILAR SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLİĞİ.
Milli Eğitim Bakanlığı örgüt yapısı
ADNAN MENDERES 'da, Aydınlı toprak ağası varlıklı bir çiftçinin oğlu olarak doğdu. Büyük babası Hacı Ali Paşa Konya'dan Tire taraflarına.
BİTOLA veya MANASTIR Evet, yurtdışı seyahatimden sunum için bu şehri neden seçtiğimi bu resimlerde göreceksiniz. Şehir merkezindeki yayaların kullandığı.
SAHAFLAR DÜNYASINA YOLCULUK
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Dünyanın bir ucunda yaşayan Türkler onlar. Toplam sayıları 8
ÇELTİKÇİ İLKÖĞRETİM OKULU ATATÜRK'ÜN HAYATI.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Hicret Olayı.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
Abbasilerde Eğitim ve Öğretim
SEYYİD KUTB( ) 1906’da doğdu.
Sunum transkripti:

ZİYA GÖKALP Attila‘ nın oğlusun sen unutma! Medeniyet deme, duymaz o sağır; Taş üstünde taş kalmasın durma kır: Kafalarla düz yol olsun her bayır, Attila‘ nın oğlusun sen unutma!

YAŞAMI 23 Mart 1876’da Diyarbakır’ da doğdu. Babasının adı Zaza Tevfik,annesi Zeliha Hanım’dır. Diyarbakır’ da büyümüştür. Bu bölge Ermeni,Arap ve Kürt’lerin yoğun yaşadığı bir yerdir. Bu durum o bölgede sürekli olarak çatışmaların yaşanmasına neden olmuştur.

Bu çatışma ortamı Ziya Gökalp’in milli benliğinin oluşmasına zemin hazırlamıştır. Fakat Ziya Gökalp kendini hep Türk olarak görmüştür.

ÖĞRENCİLİK YILLARI Eğitimine Diyarbakır’da başlamıştır. 1886’da Mektebi Rüştiye-i Askeriye’ye girdi. Özgürlük düşüncesini ilk olarak burada kazanmıştır. Son sınıftayken babasını kaybetti. Amcası Hacı Hasip Bey’den İslam ilimleri dersi almaya başladı.

Öğrenimine İstanbul’da devam etmek istemiştir. İmkansızlık nedeniyle bu isteği gerçekleşememiştir. Bu sebeple 1891’de Diyarbakır’da İdadi Mülkiye’nin(Sivil Lise) ikinci sınıfına kaydoldu. Karıştığı bir olaydan sonra okulu yedi yıla uzamıştır. Bu yüzden 1894’te okuldan ayrılmıştır.

Amcasından Arapça ve Farsça dersler aldı. Tasavvufla ilgilenmeye başladı. Kendi kendine Fransızca öğrendi. Abdullah Cevdet Bey’in fikirlerinden etkilendi.

Ailesinin evlilik baskısı O’nu intihara sürüklemiştir. Bu intihardan kurtulmayı başarmıştır. Tamamen iyileşince şiir yazmaya başlamıştır. 1896’da İstanbul’ gidip Baytar Mektebi’ne kaydolmuştur.

Burada İbrahim Temo ve İshak Sukuti ile görüştü. Jön Türkler’ den etkilendi. İttihat ve Terakki Cemiyetine katıldı. Bu gruba üye olduğu için 1898’de tutuklandı. Bir yıl cezaevinde kaldı.

Serbest bırakıldıktan sonra 1900'de Diyarbakır’a sürgüne gönderildi. 1908'e kadar Diyarbakır'da küçük memuriyetler yaptı. 1904- 1908 arasında Diyarbakır Gazetesi’nde şiir ve yazılarını yayımladı.

İbrahim Paşa’nın halka yaptığı zulümleri "Şaki İbrahim Destanı" adlı yapıtında anlattı.

Diyordu ki: Siz hepiniz yarı yolda kalsanız Vazifeye davet için yalınız Gideceğim hükümete ben kendim! Her ferdimiz bu fikirde olmalı Gönüllere fedailik dolmalı Bağırmalı: “Ya adalet, ya ölüm!”

II. Meşrutiyet’ten sonra İttihat ve Terakki'nin Diyarbakır şubesini kurdu. "Peyman" gazetesini çıkardı. İttihat ve Terakki’nin Selanik’teki merkez yönetim kuruluna üye seçildi. Burada bir kültür hareketi yaratmaya çalıştı. Burada çevresindeki gençlere toplumbilim ve felsefe dersleri verdi.

1912'de İstanbul’a geldi. Aynı yıl Diyarbakır mebusu olarak Meclis-i Mebusan‘ a seçildi. Meclis dört ay sonra kapatılınca Edebiyat Fakültesi’nde öğretim görevlisi oldu. 1915’te İstanbul Üniversitesi Felsefe bölümüne Sosyoloji Hocası olarak atandı.

İstanbul Üniversitesi’ndeki ilk sosyoloji profesörü idi. Üniversitelerimize toplumbilim onun sayesinde girmiştir.

Ziya Gökalp bir yandan ders verirken bir yandan da eserler yazmayı sürdürüyordu. 1914’te Kızıl Elma’yı yayınladı. 1918’de ise “Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak" adlı eseri ile "Yeni Hayat" isimli şiir kitabını yayımladı. I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti'nin yenilmesinden sonra tüm görevlerinden alındı.

1919'da üniversite içinde İngilizler tarafından tutuklandı. Malta’ya sürgüne gönderildi. 2 yıl sonra yurda geri dönmüştür. Ailesiyle Diyarbakır’a yerleşmiştir. Burada Küçük Mecmua'yı çıkardı Yazılarıyla Kurtuluş Savaşı’nı destekledi.

1923'te Maarif Vekaleti Telif ve Tercüme Heyeti Başkanlığı'na atandı. Ankara’ya taşındı. Aynı yıl Türkçülüğün Esasları adlı ünlü kitabını yayımladı. İkinci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne Atatürk tarafından Diyarbakır mebusu olarak seçildi.

Ankara’ya yerleşen Ziya Gökalp, kültürel ve düşünsel çalışmalarına hiç ara vermedi. Dünya klasiklerinin dilimize çevrilip yayımlanması ile uğraştı. 1924'te kısa süren bir hastalığın ardından dinlenmek için İstanbul'a gitti. 25 Eylül 1924 günü İstanbul’da hayatını kaybetti.

Ziya Gökalp “Türkçülük" düşüncesini sistemleştirdi Ziya Gökalp “Türkçülük" düşüncesini sistemleştirdi. Milli edebiyatın kurulması ve gelişmesinde önemli rol oynadı.Ziya Gökalp önce Türkiye Türkçülüğü sonrasında Oğuzculuk daha sonra ise Turancılık fikirlerinin destekçisidir.

ESERLERİ Limni ve Malta mektupları(1914) Türkleşmek,İslamlaşmak,Muasırlaşmak(1929) Yeni Hayat(1930) Altın Işık(1927) Türk Töresi(1923) Doğru Yol (1923) Türkçülüğün Esasları(1923) Türk Medeniyet Tarihi(1926, ölümünden sonra) Kürt Aşiretleri Hakkında Sosyolojik Tetkikler (ölümünden sonra)

ZİYA GÖKALP’İN ŞİİRLERİNDEN ÖRNEKLER

TURAN Nabızlarımda vuran duygular ki tarihin Birer derin sesidir, ben sahifelerde değil Güzide, şanlı, necip ırkımın uzak ve yakın Bütün zaferlerini kalbimin tanininde Nabızlarımda okur, anlar, eylerim tebcil. Sahifelerde değil, çünkü Atilla, Cengiz Zaferle ırkımın tetviç eden bu nasiyeler, O tozlu çerçevelerde, o iftira amiz Muhit içinde görünmekte kirli, şermende; Fakat şerefle numayan Sezar ve İskender!

Nabızlarımda evet, çünkü ilm için müphem Kalan Oğuz Han'ı kalbim tanır tamamıyla Damarlarımda yaşar şan-ü ihtişamıyla Oğuz Han, işte budur gönlümü eden mülhem:

VATAN NE TÜRKİYEDİR TÜRKLERE, NE TÜRKİSTAN VATAN, BÜYÜK VE MÜEBBET BİR ÜLKEDİR: TURAN

LİSAN Güzel dil, Türkçe bize Başka dil, gece bize İstanbul konuşması En saf, en ince bize Lisan sayılır öz Herkesin bildiği söz Manası anlaşılan Lügate atmadan göz Uydurma söz yapmayız Yapma yola sapmayız; Türkçeleşmiş, Türkçedir; Eski köke tapmayız

Açık sözle kalmalı Fikre ışık salmalı Müteradif sözlerden Türkçesini almalı Yeni sözler gerekse Bunda da uy herkese; Halkın söz yaratmada Yollarını benimse Yap yasayan Türkçeden, Türkçeyi incitmeden İstanbul-un Türkçesi Zevkini, olsun yeden

Arapçaya meyletme İran-a da hiç gitme Tevcih-i halktan öğren Fasihlerden işitme Gayn-lı sözler emmeyiz Çocuk değil memeyiz Birkaç dil yok Turanda Tek dilli bir kümeyiz. Turanın bir ili var Ve yalnız bir dili var Başka bir dili var... diyenin Başka bir emeli var

Türklüğün vicdanı bir Dini bir, vatanı bir Fakat hepsi ayrılır Olmazsa lisanı bir ZİYA GÖKALP

HİLAL ÖZENÇ ERCİYES ÜNİVERSİTESİ ZİYA EREN EĞİTİM FAKÜLTESİ TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ 2.SINIF 1090310473