KAMU HARCAMALARININ DIŞ DENETİMİ Sayıştay Başdenetçisi Tuncay ARIDURU Sayıştay Başdenetçisi tariduru@sayistay.gov.tr
Sunum Planı Denetimin tanımı, amacı, sınıflandırması, önemi ve faydaları Sayıştay ve Sayıştay Denetimi Sayıştay Yargılaması Sayıştay Denetiminde Sorumluluk
Denetimin tanımı-1 Denetim, belli bir ekonomik birime ve bir döneme ait bilgilerin doğruluğunu ve güvenilirliğini saptamak amacıyla, bu bilgilerin önceden belirlenmiş ölçütlere uygunluk derecesini tarafsızca araştıran ve sonuçlarını değerlendirerek ilgili kullanıcılara bir rapor halinde sunmayı esas alan sistematik bir süreçtir.
Denetimin tanımı-2 Bir kurumun faaliyetlerinin ve işlemlerinin önceden belirlenen amaçlara ve kurallara uygun gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi için incelenmesi sürecidir. .
Denetimin tanımı-3 Fiili (mevcut)Durum Olması Gereken Durum -Kuruma ait bilgi -Döneme ait bilgi -Kurumun faaliyetleri … -Önceden belirlenmiş ölçüt (Amaç, Mevzuat) -Kriter
Denetimin tanımı-4 Fiili (mevcut) durum ile olması gereken durum arasındaki farkı ortaya koymayı esas alan sistematik bir süreçtir.
Denetimin amaçları Hesap Sorma ve Önleme Karar Alıcılara Sunulan Bilgilerin Güvenilirliğini Sağlama Rehberlik etme Reform Yapma, Verimlilik, Tutumluluk ve Etkinliği Sağlama Sürekliliği Sağlama …
Denetimin Sınıflandırılması-1 Denetimi çok çeşitli kategorilere göre sınıflandırmak mümkündür: Amaç yönünden : Mali, performans, uygunluk denetimi Denetçinin statüsü yönünden; iç, dış, bağımsız denetim, Kamu sektöründe denetimi yapan erklere göre; yasama denetimi, yargı denetimi, idari denetim ve kamuoyu denetimi, Denetimin yapılış zamanı yönünden; sürekli, sınırlı, özel denetim … Kapsam yönünden; zorunlu, ihtiyari denetim …
Denetimin Sınıflandırılması-2 Yüksek Denetim(Kamu) Yüksek denetim; kaynağını Anayasa’dan alan, meslek mensuplarının anayasal ve yasal güvenceye sahip olduğu, bazı ülkelerde yargısal yetkilerle de donatılmış, mali ve kurumsal bağımsızlığı olan kurumlar tarafından Parlamento adına yapılan denetimdir. (parlamento denetimi, demokrasi denetimi, vatandaş denetimi ) Yüksek denetimin temel felsefesi şudur; ülkenin asıl sahibi vatandaştır. Vatandaş kendi adına karar alsın diye parlamentoyu seçer ve ona yetkilerini devreder. Parlamento çok sayıda karar alır ve aldığı bu kararların uygulanma yetkisini bürokrasiye, kurumlara verir. Bu amaçla Parlamento her sene Bütçe Kanunu ile kurumlara kaynak aktarır. Parlamento, kurumların bu yetkilerini yerinde kullanıp kullanmadığını ve kaynakların yerinde harcanıp harcanmadığını denetler. Bu denetim işi uzun soluklu ve teknik bir iş olduğundan, denetim işi için bir mesleki kuruma ihtiyaç duyar. Bu kurum Yüksek Denetim Kurumudur ve yaptığı denetim ise Yüksek Denetimdir. Ülkemizde bu işi yapan kurum SAYIŞTAY’dır
Denetimin önemi Yönetim; plânlama, organize etme, yürütme ve denetim süreçlerinden oluşmakta olup denetim, yönetim sürecinin bir parçasıdır. Denetimsiz bir yönetim süreci eksik kalmış demektir. Denetim kurumlar için vazgeçilmez ve hayati derecede bir zorunluluktur. Olması gereken, istenen durumun gerçekleşip gerçekleşmediği ancak denetim sonunda belli olur.
Denetimin faydaları Plânlananların gerçekleşip-gerçekleşmediği, Faaliyet ve işlemlerin kurallara uygun yapılıp-yapılmadığı, Kurumun hedeflerine ve amaçlarına ulaşılıp-ulaşılamadığı, Hem yöneticilerin hem de çalışanların yetki ve sorumluluklarını doğru kullanıp-kullanmadıkları Kurumun işleyişinde eskime, aksamaların ortaya çıkarılması ve yeniliğe ihtiyaç olup-olmadığı, Alınması gereken önleyici ve düzeltici faaliyetlerin belirlenmesi, Bir yanlışlığın veya bir tersliğin olup-olmadığı Saydamlık ve hesapverebilirlik ilkelerinin uygulanması, yolsuzluk ile mücadele ancak Denetim ile sağlanabilir.
Denetim olmadığında…
Denetim olgusu Denetim, kamu yada özel sektör ayrımı gözetilmeksizin tüm kurumlarda hatta hayatın tüm alanlarında uygulanabilecek bir olgudur.
SAYIŞTAY DENETİMİ
Kamu denetimine ihtiyaç-1 Bütçe Hakkının Parlamentolara Geçmesi Bütçenin Denetlenmesi İhtiyacı Parlamentonun Yapısal Sınırlılıkları Kaliteli Kamu Hizmeti Beklentileri, Demokratikleşme ve Şeffaflaşma Kavramlarının Gelişmesi, Vatandaşların Bilme Hakkı,
Kamu denetimine ihtiyaç-2 Kamu denetimine olan bu ihtiyaç SAYIŞTAYLARI (YDK) demokratik rejimin vazgeçilmez unsuru yapmıştır. Sayıştaylar bu görevi yerine getirirken bir yandan ulusal mevzuata uygun hareket etmeli, diğer taraftan da uluslararası standartları takip etmeli ve bu standartları ulusal düzenlemelere aktarmalıdır. (5018/68 ve 6085/35)
Uluslararası YDK Örgütleri INTOSAI EUROSAI ASOSAI ECOSAI Uluslararası Yüksek Denetim Kurumları Teşkilatı Avrupa Yüksek Denetim Kurumları Teşkilatı Asya Yüksek Denetim Kurumları Teşkilatı Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Yüksek Denetim Kurumları Teşkilatı 17
Kamu denetimi nedir? Kamu kurum ve kuruluşlarının faaliyet ve işlemlerinde hataların önlenmesine yardımcı olmak, çalışanların ve kuruluşların gelişmesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli, güvenilir ve tutarlı hale gelmesine rehberlik etmek amacıyla; hizmetlerin süreç ve sonuçlarının mevzuata, önceden belirlenmiş amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve kalite standartlarına göre; tarafsız olarak analiz etmek, karşılaştırmak ve ölçmek; kanıtlara dayalı olarak değerlendirmek, elde edilen sonuçları rapor haline getirerek ilgililere duyurmaktır.
Kamu denetimi nedir? Kamu sektörü denetimi, kamu kaynaklarının hukuka ve belirlenen amaçlara uygun bir şekilde etkin, ekonomik ve verimli kullanımının gerçekleşip gerçekleşmediği konusunda vatandaşlara ve kamuoyuna güvence vermek amacıyla yürütülen denetimdir. (ISSAI 100) Kamu sektörü denetimi; yasama ve diğer gözetim organları ve halka kamusal politika, program veya faaliyetlerin yönetimi ve performansına ilişkin bilgi verilmesi ve bağımsız ve tarafsız değerlendirmeler sağlaması açısından önemlidir. Demokrasinin ve hukuk devletinin vazgeçilmez bir parçası olan bu görev, bağımsız dış denetim organları olan YDK’lar (Sayıştaylar) tarafından yerine getirilmektedir.
Dünya Sayıştayları Sayıştaylar, halkın ödediği vergilerin halk yararına kullanımını sağlamak için parlamentolar adına denetim yapmak üzere kurulmuşlardır. Üç tür Sayıştay örgütlenmesi mevcuttur. Ofis Tipi Sayıştaylar (DENETİM) (İngiltere,ABD,Kanada,Avusturalya,vb) Yargı Tipi Sayıştaylar (DENETİM ve YARGI) (Fransa,İspanya,Portekiz,Yunanistan,Belçika,vb) Kurul Tipi Sayıştaylar (DENETİM ve YARGI) Türk Sayıştayı, denetim ve yargı yetkisi bulunan yargı tipi Sayıştay olarak kurulmuştur.
Türk Sayıştayı 29 Mayıs 1862 tarihinde Divanı Muhasebat adıyla kurulmuştur. 1876 Kanun-i Esasisi ile Anayasal Kimlik Kazanmıştır. 1924, 1961 ve 1982 Anayasalarında da bu niteliğini korumuştur. Denetim ve yargı yetkisine sahip bir YDK’dır.
Sayıştayın Anayasal Konumu-1 Sayıştay Anayasa’nın yargı bölümünde ve 160. maddesinde düzenlenmiştir. Sayıştay, merkezî yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri ile sosyal güvenlik kurumlarının bütün Gelir ve Giderleri ile Mallarını TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ ADINA denetlemek ve sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlamak ve kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hükme bağlama işlerini yapmakla görevlidir.
La ku de kompt- lö pale dö parle dö pöpl
Sayıştayın Anayasal Konumu-2 Vergi ve benzeri mali yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay kararları arasındaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararları esas alınır. Mahallî idarelerin hesap ve işlemlerinin denetimi ve kesin hükme bağlanması Sayıştay tarafından yapılır. Sayıştay’ın kuruluşu, işleyişi, denetim usulleri, mensuplarının nitelikleri, ödev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri ve diğer özlük işleri, Başkan ve üyelerin teminatı kanunla düzenlenir.
Sayıştay Kanunu 19.12.2010 tarih ve 27790 sayılı RG’de yayımlanan 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’na göre teşkilatlanmış ve faaliyetlerini sürdürmektedir.
Sayıştay Yasama Yürütme Yargı Organlarından BAĞIMSIZ ve ANAYASAL GÜVENCEYE sahiptir.
Bağımsızlık Kurum ve Görev Yönünden Bağımsızlık Meslek Mensuplarının Bağımsızlığı Mali Bağımsızlık
Kurum ve görev yönünden bağımsızlık 6085/3 md göre Sayıştay; bu Kanun ve diğer kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve kesin hükme bağlama işlerini yaparken işlevsel ve kurumsal bağımsızlığı olan bir kurumdur. 6085/35-c md göre Sayıştaya denetim görevinin planlanması, programlanması ve yürütülmesinde talimat verilemez. Hiçbir kurumla bağlılık, ilgililik ve ilişkililik bağı yoktur. Parlamentodan Bağımsızlık Yürütmeden Bağımsızlık Raporlama Bağımsızlığı Raporun İçeriği Denetim Bulguların İfade Tarzı Raporu Sunuş Zamanı Denetim Raporlarının Yayınlanması
Meslek mensuplarının bağımsızlığı 6085/35-c md göre, Sayıştay ve denetçiler denetim faaliyetini bağımsız ve tarafsız olarak yürütür. Sayıştay Başkanı ve üyeler TBMM tarafından seçilirler. Başkan ve Üyeler azlolunamazlar ve kendileri istemedikçe 65 yaşından önce emekliliğe zorlanamazlar. Başkan ve üyelerinin görev dokunulmazlığı vardır. Göreve son verilmesi özel şartlara bağlıdır. Denetçiler Başkan tarafından atanırlar. Bütün hak ve teminatları bakımından “2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu”nda belirtilen esaslara tabidirler. Denetçilerin soruşturma ve kovuşturması hakim ve savcılarla aynı usullere tabidir.
Mali Bağımsızlık Ayrı bir bütçeye sahiptir. Bütçe tasarısı doğrudan TBMM ye sunulur. Sayıştay bütçesinin en üst yöneticisi Sayıştay Başkanıdır. Çeşitli kanunların Bakanlar Kurulu kararına lüzum gösterdiği işlerden Sayıştay hizmetleriyle ilgili olanlar, Sayıştay Genel Kurulunun idari işler niteliğindeki kararlarıyla yürütülür.
Sayıştay Mensupları Sayıştay mensupları şunlardır: a) Meslek mensupları, 1) Sayıştay Başkanı, 2) Daire başkanları ve üyeler, 3) Sayıştay denetçileri. b) Başsavcı ve savcılar, c) Yönetim mensupları.
Teşkilat Yapısı
Sayıştay Yargı ve Karar Organları a) Başkanlık, b) Daireler, c) Genel Kurul, ç) Temyiz Kurulu, d) Daireler Kurulu, e) Rapor Değerlendirme Kurulu, f) Yüksek Disiplin Kurulu, g) Meslek Mensupları Yükseltme ve Disiplin Kurulu, ğ) Denetim, Planlama ve Koordinasyon Kurulu, h) Başsavcılık.
Organların Fonksiyonları Yargısal İdari Başkanlık Yok Var Genel Kurul Daireler Temyiz Kurulu Daireler Kurulu Rapor Değerlendirme Kurulu Yüksek Disiplin Kurulu Meslek Mensupları Yükseltme ve Disiplin Kurulu Denetim, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başsavcılık
Sayıştayın Görevleri-1 6085/5 md göre Sayıştay; a) Kamu idarelerinin mali faaliyet, karar ve işlemlerini hesap verme sorumluluğu çerçevesinde denetler ve sonuçları hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisine doğru, yeterli, zamanlı bilgi ve raporlar sunar. b) Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin; gelir, gider ve mallarına ilişkin hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığını denetler, sorumluların hesap ve işlemlerinden kamu zararına yol açan hususları kesin hükme bağlar. c) Genel uygunluk bildirimini Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar. ç) Kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hükme bağlama işlerini yapar.
Sayıştayın Görevleri-2 DENETİM (Gelir, Gider ve Mal Denetimi) YARGILAMA(Kesin Hükme Bağlama) RAPOR SUNMA (TBMM ve Kamuoyu) DİĞER GÖREVLER (Kanunlarla Verilen Diğer görevler, Yönetmelik Görüşü vb)
Sayıştayın Yetkileri 6085/6 md göre Sayıştay; Kamu idareleri ve görevlileri ile doğrudan yazışma, gerekli gördüğü belge, defter ve kayıtları göndereceği mensupları aracılığıyla görme, mallar hariç dilediği yere getirtme, sözlü bilgi almak üzere her derece ve sınıftan ilgili memurları çağırma ve kamu idarelerinden temsilci isteme Kamu idareleri ile Bankalar dahil özel ve tüzel kişilerden her türlü bilgi ve belgeyi isteme Belge Defter ve Kayıtları Her Zaman İnceleme Bilirkişi Görevlendirme Uzman Çalıştırma 6085/9 md göre belge ve bilgi vermeyen, denetimi zorlaştıran sorumlular ve diğer ilgililer hakkında müeyyide isteme -Aylıktan Kesme -Görevden Uzaklaştırma
Sayıştayın Denetim Alanı 6085/4 md göre; Merkezi yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri (genel,özel,ddk),Sosyal güvenlik kurumları, Mahallî idareleri, Sermayesindeki kamu payı doğrudan veya dolaylı olarak %50’den fazla olan (AYM iptal etti) özel kanunlar ile kurulmuş anonim ortaklıkları, diğer kamu idarelerini (kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları hariç), Kamu payı %50’den az olmamak kaydıyla(AYM iptal etti) yukarıda sayılan idarelere bağlı veya bu idarelerin kurdukları veya doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak ortak oldukları her çeşit idare, kuruluş, müessese, birlik, işletme ve şirketleri, Kamu idareleri tarafından yapılan her türlü iç ve dış borçlanma, borç verilmesi, borç geri ödemeleri, yurt dışından alınan hibelerin kullanımı, hibe verilmesi, Hazine garantileri, Hazine alacakları, nakit yönetimi ve bunlarla ilgili diğer hususları; tüm kaynak aktarımları ve kullanımları ile Avrupa Birliği fonları dahil yurt içi ve yurt dışından sağlanan diğer kaynakların ve fonların kullanımını, Kamu idareleri bütçelerinde yer alıp almadığına bakılmaksızın özel hesaplar dahil tüm kamu hesapları, fonları, kaynakları ve faaliyetleri, Yapılan andlaşma veya sözleşmedeki esaslar çerçevesinde uluslararası kuruluş ve örgütlerin hesap ve işlemleri KİT’ler
SAYIŞTAYIN DENETİM ALANI GENEL YÖNETİM KAPSAMINDAKİ KAMU İDARELERİ KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KAMU FONLARI DÖNER SERMAYELER MERKEZİ YÖNETİM SOSYAL GÜVENLİK KURUMLARI MAHALLİ İDARELER BELEDİYE ŞİRKETLERİ GENEL BÜTÇELİ KURULUŞLAR YÖK VE ÜNİVERSİTELER ÖZEL BÜTÇELİ KURULUŞLAR ÖZEL BÜTÇELİ DİĞER KURULUŞLAR DÜZENLEYİCİ VE DENETLEYİCİ KURULUŞLAR
Sayıştayın Denetim Görevi Anayasa hükümlerinden de anlaşılacağı üzere Sayıştay’ın GELİR GİDER MALLARI denetleme yetkisi bulunmaktadır.
Kamu harcamalarının dış denetimi-1 Dış denetim kavramı 24.12.2003 tarihli RG’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile birlikte Türk mali yönetim sistemine girmiştir. 5018 sayılı Kanundan önce Sayıştay denetimi, 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ve 832 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülmekteydi. 5018 sayılı Kanunla birlikte iç-dış denetim ayrımı yapılmıştır. İç kontrol ve iç denetim –Beşinci kısım Dış denetim-Altıncı kısım
Kamu harcamalarının dış denetimi-2 5018/55 md göre İç kontrol; idarenin amaçlarına, belirlenmiş politikalara ve mevzuata uygun olarak faaliyetlerin etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde yürütülmesini, varlık ve kaynakların korunmasını, muhasebe kayıtlarının doğru ve tam olarak tutulmasını, malî bilgi ve yönetim bilgisinin zamanında ve güvenilir olarak üretilmesini sağlamak üzere idare tarafından oluşturulan organizasyon, yöntem ve süreçle iç denetimi kapsayan malî ve diğer kontroller bütünüdür. İç kontrol sistemi, faaliyetlerin verimli, etkili, ekonomik ve uygun yerine getirilmesi için idare tarafından oluşturulan bir süreçler bütünüdür.
Kamu harcamalarının dış denetimi-3 5018/63 md göre İç denetim, kamu idaresinin çalışmalarına değer katmak ve geliştirmek için kaynakların ekonomiklik, etkililik ve verimlilik esaslarına göre yönetilip yönetilmediğini değerlendirmek ve rehberlik yapmak amacıyla yapılan bağımsız, nesnel güvence sağlama ve danışmanlık faaliyetidir. İç denetim raporları doğrudan üst yöneticiye sunulur.
Kamu harcamalarının dış denetimi-4 İç denetim, iç kontrol sisteminin bir unsuru ve yönetimin bir parçasıdır. İÇ KONTROL SİSTEMİ İç denetim
Kamu harcamalarının dış denetimi-5 5018/68 md göre Sayıştay tarafından yapılacak harcama sonrası dış denetimin amacı, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap verme sorumluluğu çerçevesinde, yönetimin malî faaliyet, karar ve işlemlerinin; kanunlara, kurumsal amaç, hedef ve planlara uygunluk yönünden incelenmesi ve sonuçlarının Türkiye Büyük Millet Meclisine raporlanmasıdır. Dış denetim, genel kabul görmüş uluslararası denetim standartları dikkate alınarak; a) Kamu idaresi hesapları ve bunlara ilişkin belgeler esas alınarak, malî tabloların güvenilirliği ve doğruluğuna ilişkin malî denetimi ile kamu idarelerinin gelir, gider ve mallarına ilişkin malî işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığının tespiti, b) Kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli olarak kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi, faaliyet sonuçlarının ölçülmesi ve performans bakımından değerlendirilmesi suretiyle gerçekleştirilir. Dış denetim ve hesapların hükme bağlanmasına ilişkin diğer hususlar ilgili kanununda düzenlenir.
Kamu harcamalarının dış denetimi-6 Sayıştay tarafından yapılacak dış denetime ilişkin düzenlemeler 19.12.2010 tarih ve 27790 sayılı RG’de yayımlanan 6085 sayılı Sayıştay Kanununda yapılmıştır. 5018 sayılı Kanunla birlikte 2005 yılında uygulamaya konulan dış denetime ilişkin yasal çerçeve ancak 2010 yılının sonunda tamamlanmıştır.
Sayıştay Denetimi 6085 sayılı Kanundan önce Sayıştay denetimi, kamu idarelerinde bulunan saymanlıkların denetimi şeklindeydi. Ancak 6085 sayılı Kanunla birlikte yeni bir denetim anlayışına geçilmiştir.
6085 sayılı Kanunda Sayıştay Denetimi-1 Mali birim (saymanlık) bazlı denetimden kurumsal denetime geçiş. Geçmiş yıl yerine cari yıl denetimine geçiş Dışa dönük, idare ile karşılıklı etkileşime dayanan dinamik bir denetim sistemi. Hata odaklı yaklaşımdan risk odaklı, sistem tabanlı ve süreçlerde iyileştirmeyi esas alan anlayışa geçiş. Ekip çalışması esaslı denetime geçiş Hesap verme ve saydamlığın yerleşmesi için kamu mali yönetimine katkıyı hedef alan anlayış.
6085 sayılı Kanunda Sayıştay Denetimi-2 Öznel denetim anlayışı yerine standart ve rehberlere dayanan belgeli denetim yaklaşımı Bilgisayar destekli denetim tekniklerinden yararlanılması. Uygunluk ve mali denetimin birlikte yürütülmesi. Raporların kamuoyuna duyurulması. Denetim kapsamının genişlemesi
6085 sayılı Kanunda Sayıştay Denetimi-3 Sayıştay denetimi, kamuda hesap verme sorumluluğu ve mali saydamlık esasları çerçevesinde, kamu idarelerinin etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak çalışması ve kamu kaynaklarının öngörülen amaç, hedef, kanunlar ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olarak elde edilmesi, muhafaza edilmesi ve kullanılması amacıyla yürütülen denetimdir.
Sayıştay Denetim Türleri Düzenlilik Denetimi Uygunluk Denetimi Mali Denetim Performans Denetimi Bilişim Sistemlerinin Denetimi
Düzenlilik Denetimi-1 6085/2 md göre düzenlilik denetimi, mali denetim ve uygunluk denetimini ifade etmektedir. 6085/36 md göre düzenlilik denetimi; a)Kamu idarelerinin gelir, gider ve malları ile bunlara ilişkin hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığının tespiti,(Uygunluk denetimi) b) Kamu idarelerinin mali rapor ve tablolarının, bunlara dayanak oluşturan ve ihtiyaç duyulan her türlü belgelerin değerlendirilerek, bunların güvenilirliği ve doğruluğu hakkında görüş bildirilmesi, (Mali denetim) c) Mali yönetim ve iç kontrol sistemlerinin değerlendirilmesi suretiyle gerçekleştirilir. Düzenlilik denetimi, Düzenlilik Denetimi Rehberine göre yürütülür. Denetim sonucunda Düzenlilik Denetimi Raporu düzenler
Düzenlilik Denetimi-2 Düzenlilik denetiminin amacı; Kamu idaresinin hesap ve işlemleri ile mali rapor ve tablolarının, mali raporlama standartları doğrultusunda denetlenen kamu idaresinin mali durumunu ve faaliyet sonuçlarını tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir bir biçimde gösterip göstermediği, hakkında denetim görüşü oluşturmak, Kamu idaresinin gelir, gider, mal ile diğer hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığını tespit etmek, Mali yönetim ve iç kontrol sistemlerini değerlendirmek Kanun ve diğer hukuki düzenlemelere aykırı işlemler nedeni ile sebep olunan kamu zararlarını tespit etmek.
Uygunluk Denetimi Belirli bir otorite tarafından konulmuş kurallara uygulayıcıların uyma derecelerinin belirlenmesine yönelik denetim türüdür. 6085/2 md göre uygunluk denetimi, Kamu idarelerinin gelir, gider ve mallarına ilişkin hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygunluğunun incelenmesine ilişkin denetimdir. 6085/36 ya göre uygunluk denetimi, kamu idarelerinin gelir, gider ve malları ile bunlara ilişkin hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığının tespiti suretiyle gerçekleştirilir.
Mali Denetim 6085/2 md göre mali denetim, Kamu idarelerinin hesap ve işlemleri ile mali faaliyet, mali yönetim ve kontrol sistemlerinin değerlendirme sonuçları esas alınarak, mali rapor ve tablolarının güvenilirliği ve doğruluğuna ilişkin denetimdir. 6085/36 ya göre mali denetim, kamu idarelerinin mali rapor ve tablolarının, bunlara dayanak oluşturan ve ihtiyaç duyulan her türlü belgelerin değerlendirilerek, bunların güvenilirliği ve doğruluğu hakkında görüş bildirilmesi suretiyle gerçekleştirilir.
İZLEME ve KALİTE KONTROL Denetim Süreci-1 PLANLAMA UYGULAMA RAPORLAMA İZLEME ve KALİTE KONTROL
Denetim Süreci-2 6085/37 ye göre denetimler; a) Denetimin planlanması, b) Denetim programının hazırlanması ve uygulanması, c) Sonuçların ve tavsiyelerin raporlanması, ç)Raporların, Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulması ve ilgili kamu idaresine gönderilmesi, d) Raporların izlenmesi, aşamalarından oluşur. Denetim sürecine ilişkin hususlar, kanunlar dikkate alınmak ve genel kabul görmüş uluslararası denetim standartlarından yararlanmak suretiyle hazırlanacak yönetmelik, standart ve rehberlerde belirtilir.
Planlama-1 Planlama; denetim ekiplerince kurum tanıma faaliyetinden elde edilen bilgilerin ışığında yapılacak risk analizlerine dayanarak; denetim yaklaşımına, uygulanacak denetim prosedürleri ve kanıt toplama tekniklerine, yapılacak kontrol testleri ve denetim programlarının mahiyeti ile denetimin zamanlanmasına karar verilmesidir. Planlama aşaması denetçinin denetlenen kurumu tanıma faaliyeti üzerine kuruludur ve denetiminin etkin, verimli, ekonomik ve zamanlı olarak yürütülmesini sağlamak amacıyla yapılır.
Planlama-2 Planlama, denetimin ilk aşaması olmakla birlikte, tüm denetim sürecini ilgilendirir. Kurum tanıma çalışmalarının zaman alması nedeniyle, özellikle ilk yıl denetimlerinde planlama, denetime ayrılan sürenin önemli bir kısmını almakta ise de, sonraki yıllarda planlama çalışması, yeni gelişmelerin güncellenmesi ve değerlendirilmesinden ibaret olacağından bu süre önemli ölçüde kısalacaktır. Bu aşamada benimsenen denetim yaklaşımının gerekçesi ve dayaklarını oluşturan özet bilgileri içeren bir Denetim Planı hazırlanır.
Planlama-3 Planlama, bir denetim çalışmasında; • Denetimin önemli ve riskli alanlara yoğunlaştırılmasına, • Potansiyel sorunların zamanlı olarak tanımlamasına ve çözüm üretilmesine, • Denetimin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlayacak şekilde organize edilmesi ve yönetilmesine, • Denetimin yönlendirilmesi ve çalışmaların gözden geçirilmesine, • Uzman çalıştırma ihtiyacının değerlendirilmesine yardımcı olur.
Uygulama-1 Uygulama aşaması, denetim hedeflerine ulaşmak için denetim planı ile plan eki denetim programlarında tasarlanan denetim prosedür ve tekniklerinin uygulanarak, verilecek denetim görüşüne dayanak teşkil edecek denetim kanıtlarının toplandığı aşamadır. Denetim kanıtı, denetimler sırasında mali tabloların dayandığı hesap ve işlemler ile diğer kaynaklardan elde edilen ve denetim görüşüne dayanak teşkil eden bilgi ve belgelerdir.
Uygulama-2 Kamu idarelerinin denetimi sonucunda, denetim görüşüne dayanak teşkil edecek yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edilmelidir. Yeterlilik, denetim kanıtının miktarı; uygunluk ise, elde edilen denetim kanıtının kalitesine ilişkin bir ölçüttür. Denetçi, denetim görüşünü destekleyecek denetim kanıtlarının yeterliğini ve uygunluğunu değerlendirirken mesleki yargısını ve mesleki şüpheciliğini kullanır.
Raporlama-1 Raporlama aşaması, uygulama aşamasında tespit edilen ve kanıtlarla desteklenen denetim sonuçlarının yazılı olarak ilgililere sunulduğu aşamadır. Hangi denetim türü olursa olsun hepsinin ortak çıktısı RAPORDUR. Rapor, denetim sonuçlarının toplu olarak yer aldığı metinlerdir. Denetimin amacı, denetimi yapan kurum, denetimin türü, vb kriterlere göre farklı formatlarda raporlar düzenlenmesi mümkündür.
Raporlama-2 6085 sayılı Kanuna göre 3 tür rapor vardır: Denetim raporu: Sayıştay raporlarına esas olmak üzere, denetim ve incelemeler sonucunda denetim grup başkanlıkları veya denetçiler tarafından hazırlanan rapordur. Yargılamaya esas rapor: Sayıştay dairelerince yapılacak yargılamaya esas olmak üzere, denetçiler tarafından genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap ve işlemlerinin denetimi sırasında tespit edilen kamu zararına ilişkin düzenlenen rapordur. Sayıştay raporu: Denetim ve incelemeler sonucu hazırlanarak Sayıştay Başkanı tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan veya kamu idarelerine gönderilen rapordur.
YARGILAMAYA ESAS RAPOR Raporlama-3 RAPORLAR DENETİM RAPORU SAYIŞTAY RAPORU YARGILAMAYA ESAS RAPOR
Düzenlilik Denetimi Raporu Yargılamaya esas rapor Raporlama-4 Denetim Yargılama Düzenlilik Denetimi Düzenlilik Denetimi Raporu Yargılamaya esas rapor
Denetim Raporu 6085 sayılı Kanun uyarınca, kamu idarelerinin düzenlilik denetimi sonucunda, denetim görüşü içeren Düzenlilik Denetimi Raporu düzenlenir. Ayrıca kamu zararına yol açan tespitler sözkonusu ise ilaveten Yargılama Esas Rapor düzenlenir. Denetim görüşü, kamu idarelerinin denetimi sonucunda elde edilen denetim kanıtlarının değerlendirilmesi suretiyle ulaşılan sonuçtur. 4 tür görüş vardır: Olumlu Şartlı Olumsuz Görüş bildirmekten kaçınma
Olumlu denetim görüşü Denetlenen kamu idaresi mali rapor ve tablolarının kurumun mali durumunu ve faaliyet sonuçlarını tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir olarak yansıttığı durumlarda verilen görüştür. Görüş örneği : Maliye Bakanlığı 2013 yılına yılına ilişkin yukarıda belirtilen ve ekte yer alan mali rapor ve tablolarının tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir bilgi içerdiği kanaatine varılmıştır.
Şartlı denetim görüşü Bazı istisnaların saklı tutulması şartıyla, denetlenen kamu idaresinin mali rapor ve tablolarının bir bütün olarak kurumun mali durumunu ve faaliyet sonuçlarını tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir olarak yansıttığı durumlarda verilen görüştür. Görüş örneği: Maliye Bakanlığı 2013 yılına ilişkin yukarıda belirtilen ve ekte yer alan mali rapor ve tablolarının, "Denetim Görüşünün Dayanakları" bölümünde açıklanan nedenlerden dolayı ……. hesap alanları hariç tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir bilgi içerdiği kanaatine varılmıştır.
Olumsuz denetim görüşü Denetlenen kamu idaresinin mali rapor ve tablolarının kurumun mali durumunu ve faaliyet sonuçlarını tüm önemli yönleriyle doğru ve güvenilir olarak yansıtmadığı durumlarda verilen görüştür. Görüş örneği: Maliye Bakanlığı 2013 yılına ilişkin mali rapor ve tablolarının "Denetim Görüşünün Dayanakları" bölümünde açıklanan nedenlerden dolayı doğru ve güvenilir bilgi içermediği kanaatine varılmıştır.
Görüş Bildirmekten Kaçınma Kapsam sınırlaması nedeniyle, denetlenen kamu idaresinin mali rapor ve tabloları ile bunlara dayanak teşkil eden hesap ve işlemlere ilişkin yeterli ve uygun denetim kanıtı elde edilememesi durumunda denetçi görüş bildirmekten kaçınabilir. Görüş örneği: Maliye Bakanlığı 2013 yılına ilişkin mali rapor ve tabloları hakkında, denetim görüşü oluşturabilmek için gerekli mali rapor ve tablolar ile bilgi ve belgeler, ("denetimin dayanağı, amacı, yöntemi ve kapsamı" başlığı altında açıklanan bilgi/belgeler belirtilir.) kamu idaresi yönetimi tarafından sağlanamadığı/sağlanmadığı için görüş bildirilememektedir. Kamu İdaresi Mali Tabloları bölümünde de belirtildiği üzere, aktif ve pasif tutarları birbirine eşit olmayan ve negatif olan bir bilanço ile buna dayanak teşkil eden aynı nitelikteki mizanın mevcut haliyle mali tablo olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla denetim görüşü oluşturabilmek için gerekli nitelikteki tüm mali rapor ve tablolar ile bilgi ve belgeler Bakanlık yönetimi tarafından sağlanamadığından 2012 yılına ait mali tablolar hakkında görüş bildirilememektedir. 2012 MB Raporun Gelir İdaresi Başkanlığı Mali Tabloları bölümünde ayrıntılı olarak anlatıldığı üzere 5018 sayılı Kanun ve buna uygun olarak çıkarılmış Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği ile 6085 sayılı Sayıştay Kanunu hükümlerine göre mevcut düzenlemelere göre yürütülen muhasebe uygulaması üzerinden, Sayıştay Başkanlığınca 17.12.2011 tarihinde yayımlanan “Kamu İdaresi Hesaplarının Sayıştaya Verilmesi ve Muhasebe Birimleri ile Muhasebe Yetkililerinin Bildirilmesi Hakkında Usul ve Esaslar”da kamu idarelerince muhasebe hizmetleri Maliye Bakanlığınca yürütülmekte olan genel bütçeli idareler için verilmesi öngörülen birleştirilmiş veriler defteri ve mizan, bilanço gibi defter ve tabloların muhasebe sisteminden kaynaklanan yapısal nedenlerle tam ve doğru olarak üretilmesi mümkün bulunmadığından denetim görüşü verilmekten kaçınılmıştır. GİB 2011
Performans Denetimi-1 Kamu kurumlarının ya da bu kurumların belirli faaliyet, program ya da projelerinin verimlilik, etkinlik ve tutumluluk ilkeleri açısından objektif ve sistematik bir incelemesidir. Nitekim 5018 sayılı Kanunun 68.maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinde dış denetimin; «Kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli olarak kullanılıp kullanılmadığının belirlenmesi, faaliyet sonuçlarının ölçülmesi ve performans bakımından değerlendirilmesi» suretiyle gerçekleştirileceği hüküm altına alınmıştır. Ayrıca Kanunun muhtelif maddelerinde de performans denetiminin verimlilik, etkililik ve tutumluluk denetimi (VET) şeklinde ifade edildiği görülmüştür.
Performans Denetimi-2 Ancak 6085 sayılı Kanunda bu hüküm daraltılmıştır. 6085/2 md göre performans denetimi, hesap verme sorumluluğu çerçevesinde idarelerce belirlenen hedef ve göstergeler ile ilgili olarak faaliyet sonuçlarının ölçülmesidir. 6085/36 ya göre performans denetimi, hesap verme sorumluluğu çerçevesinde idarelerce belirlenen hedef ve göstergelerle ilgili olarak faaliyet sonuçlarının ölçülmesi suretiyle gerçekleştirilir. Performans denetimi Performans Denetimi Rehberine uygun olarak yürütülür.
Performans Denetimi-3 5018 sayılı Kanun ile getirilen stratejik yönetim anlayışının gereği olarak kamu idareleri geleceğe yönelik amaç ve hedefleri ile bunlara ilişkin göstergelerin yer aldığı stratejik plan ve performans programı ile bu göstergelerle ile ilgili faaliyet sonuçlarının yer aldığı faaliyet raporu düzenlemek zorundadırlar. 6085 sayılı Kanunda performans denetimi olarak tanımlanan faaliyet sonuçlarının ölçülmesi de, yukarıdaki belgelerin çeşitli kriterlere göre değerlendirilmesi ve bu belgelerde yer alan bilgileri üreten veri kayıt sistemlerinin değerlendirilmesi suretiyle yapılacaktır.
Performans Denetimi-4 Rehbere göre; Stratejik plan ve performans programı; mevcudiyet, zamanlılık, sunum, ilgililik, ölçülebilirlik, iyi tanımlama kriterlerine, Faaliyet raporu; mevcudiyet, zamanlılık, sunum, tutarlılık, doğrulanabilirlik, ikna edicilik kriterlerine, göre değerlendirilmek suretiyle performans denetimi gerçekleştirilir. Denetim sonucunda Performans Denetimi Raporu düzenlenir. 6085/7 md gereğince performans denetimleri mali ve hukuki sonuç doğurmaz.
Bilişim sistemleri denetimi Denetlenen kurumun/birimin bilgi sistemlerinin sürekliliğinin ve güvenilirliğinin incelenmesi ve değerlendirilmesidir. Bağımsız bir denetim faaliyeti olarak yürütülüp raporlanabileceği gibi, mali denetim ya da performans denetimi uygulamalarının bir parçası olarak da gerçekleştirilebilir. Denetim sonucunda Bilişim Sistemi Denetimi Raporu düzenlenir Bilişim sistemleri denetimi, Bilişim sistemleri Denetimi Rehberine uygun olarak yürütülür.
Yerindelik Denetimi Yerindelik, bir idari işlem veya eylemin yapılmasında zaman, mekan, hal ve şartların icaplarına göre, idari gerekler uyarınca davranmaktır. Yerindelik takdir yetkisinin kullanımıdır. Yerindelik denetimi hukuka uygunluk denetimine nazaran daha öznel (subjektif) niteliktedir. Yapılacak işin, alınan kararın somut koşullara elverişli olması, hizmetin gereklerine ve ihtiyaca uygun olması, yerinde ve isabetli olması gibi ölçütler öznel değerlendirmeleri içermektedir. Bu nedenle ve 6085/35 md. gereğince, Sayıştay tarafından yerindelik denetimi yapılamaz, idarenin takdir yetkisini sınırlayacak ve ortadan kaldıracak karar alınamaz.
Denetim Raporlama süreci Denetim Planlama Koordinasyon Kurulu tarafından Yıllık Denetim Programı hazırlanır. Denetim Grup Başkanlıklarınca Ekipler görevlendirilir. Ekipler tarafından denetim gerçekleştirilir ve Denetim Raporları hazırlanır. Denetim Raporu ilgili Kamu idaresine 30 gün içinde cevaplandırılmak üzere gönderilir. Üst yöneticinin cevabı dikkate alınarak Sayıştay Denetim Raporu Taslağı düzenlenir.(Mayıs ayı sonuna kadar) Daha sonra bu taslak görüşü alınmak üzere Sayıştay Dairesine gönderilir. Daire görüşü alınan Taslak, Rapor Değerlendirme Kurulunda görüşülerek rapora nihai hali verilir. Oluşturulan Sayıştay Denetim Raporu, diğer kamu idarelerine ait raporlar da dikkate alınarak hazırlanan DDGDR ve Genel Uygunluk Bildirimi ile birlikte TBMM’ye gönderilir.
Sayıştay Raporları Sayıştay Denetim Raporları(6085/38) Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu (6085/38) Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu (6085/39) Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporu (6085/40) Genel Uygunluk Bildirimi (6085/41) Diğer Raporlar (6085/42)
Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu Sayıştay tarafından yapılan dış denetimler sonucunda tespit edilen hususlardan TBMM’ye bildirilmesi gerekli görülen hususlar ile Sayıştayca mali konularda belirtilmesi uygun görülen diğer hususları içeren Sayıştay Raporudur. Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu; denetime ilişkin genel bilgileri, denetim raporlarından önemli görülen ve genellik arzeden konuları ve mali konularda belirtilmesi uygun görülen diğer hususları içerecek şekilde, merkezi yönetim bütçesi kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idareler ile diğer kurumlar itibariyle düzenlenir.
Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu-1 Kamu idareleri tarafından gönderilen idare faaliyet raporları, denetim grup başkanlıklarınca denetim sonuçları da dikkate alınarak değerlendirilir ve sonucunda yazılan değerlendirme raporları Başkanlığa gönderilir. İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan mahallî idareler genel faaliyet raporu ve Maliye Bakanlığınca hazırlanan genel faaliyet raporu (Merkezi yönetim ve sgk’nın faaliyet sonuçları) bu kamu idarelerinin denetimini yapan denetim grup başkanlıklarınca, diğer denetim gruplarının desteği de alınarak değerlendirilir.
Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu-2 Kamu idareleri tarafından gönderilen idare faaliyet raporları, İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan mahallî idareler genel faaliyet raporu ve Maliye Bakanlığınca hazırlanan genel faaliyet raporunun Sayıştay tarafından değerlendirmesi sonuçları esas alınarak hazırlanan Sayıştay Raporudur. Hazırlanan bu Rapor RDK görüşü alındıktan sonra TBMM’ye sunulur ve bir örneği Maliye Bakanlığına gönderilir. Mahallî idarelerin idare faaliyet raporları hakkındaki Sayıştay değerlendirmesinin bir örneği İçişleri Bakanlığına, bir örneği de ilgili mahallî idarenin meclisine gönderilir.
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporu-1 5018 sayılı Kanunun 53 üncü maddesi gereğince, Merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait malî istatistikler, Maliye Bakanlığınca aylık olarak Sosyal güvenlik kurumları ve mahallî idarelere ait malî istatistikler ile merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait malî istatistiklerin Maliye Bakanlığınca birleştirilmesi sonucunda elde edilen genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait malî istatistikler üçer aylık dönemler itibarıyla yayımlanır. 5018 sayılı Kanunun 54 üncü maddesi gereğince, bir yıla ait malî istatistikler izleyen yılın Mart ayı içinde; hazırlanma, yayımlanma, doğruluk, güvenilirlik ve önceden belirlenmiş standartlara uygunluk bakımından Sayıştay tarafından değerlendirilir ve bu amaçla düzenlenen değerlendirme raporu TBMM ve Maliye Bakanlığına gönderilir.
Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporu-2 Maliye Bakanlığınca yayımlanan bir yıla ait malî istatistiklerin izleyen yılın mart ayı içinde; hazırlanma, yayımlanma, doğruluk, güvenilirlik ve önceden belirlenmiş standartlara uygunluk bakımından Sayıştayca değerlendirilmesi sonuçlarını içeren Rapordur.
Genel Uygunluk Bildirimi Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin kesin hesaplarında yer alan bilgilerin kamu idaresi hesabı sonuçları ile karşılaştırma sonuçlarının yer aldığı Rapordur. Genel uygunluk bildirimi, kesin hesap kanun tasarısının verilmesinden başlayarak en geç yetmişbeş gün içinde Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur.
Diğer Raporlar Denetim ve incelemeler sonucunda hazırlanan ve 6085 sayılı Kanunun diğer maddelerinde öngörülenler dışında kalan Raporlardır.(konu, program, proje bazlı raporlar) İlgili Daire ve Rapor Değerlendirme Kurulu Sayıştay Başkanı tarafından belirlenen süreler içinde bu raporlar hakkında görüş bildirir. Sayıştay Başkanı, bu raporları TBMM’ye sunar veya ilgili kamu idaresine gönderir.
KİT Raporları KİT’lerin denetimi sonucunda hazırlanan yıllık denetim raporları, en geç ilgili olduğu yılın bitimini takip eden eylül ayı sonuna kadar Rapor Değerlendirme Kuruluna gönderilir. Rapor Değerlendirme Kurulu, ekim ayı sonuna kadar rapora son şeklini verir. Bu raporlar, Sayıştay Başkanlığınca denetlenen kuruluşa ve bir örneği de ilgili bakanlığa gönderilir. Kuruluşlar hazırlayacakları cevaplarını raporun alındığı tarihten itibaren otuz gün içinde Sayıştaya ve ilgili bakanlığa gönderir. İlgili bakanlık bu cevapları kendi görüşleri ile birlikte en geç onbeş gün içinde Sayıştaya gönderir. Denetlenen kuruluşlara ait yıllık denetim raporları, kuruluş ve bakanlık cevapları en geç ilgili olduğu yılın bitimini takip eden yılın sonuna kadar Sayıştay Başkanı tarafından, 3346 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde ilgili komisyonda görüşülmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulur. Bu kapsamda, denetlenen kuruluşların, yıllık faaliyet sonuçlarını içeren genel rapor, kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla her yıl duyurulur.
Raporların Kamouyuna Duyurulması-1 Sayıştay raporları, TBMM’ye sunulduğu ve ilgili kamu idarelerine verildiği tarihten itibaren onbeş gün içerisinde Sayıştay Başkanı veya görevlendireceği başkan yardımcısı tarafından, kanunların açıklanmasını yasakladığı durumlar hariç kamuoyuna duyurulur. Raporlar kamuoyuna yazılı ve görsel iletişim araçları, internet veya basın açıklaması yolu ile duyurulabilir. Kamuoyuna duyurulan Sayıştay raporları Başkanlık internet sitesinde yayımlanır. Savunma, güvenlik ve istihbarat ile ilgili kamu idarelerinin ellerinde bulunan devlet mallarının bu Kanun uyarınca yapılacak denetimi sonucunda hazırlanacak raporların kamuoyuna duyurulmasına ilişkin hususlar; ilgili kamu idarelerinin görüşleri alınarak Sayıştay tarafından hazırlanıp Bakanlar Kurulunca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Raporların Kamouyuna Duyurulması-2 Nitekim buna ilişkin Savunma, Güvenlik ve İstihbarat İle İlgili Kamu İdarelerine Ait Devlet Mallarının Denetimi Sonucunda Hazırlanan Raporların Kamuoyuna Duyurulmasına İlişkin Yönetmelik 15.08.2012 tarih ve 28385 sayılı RG de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yönetmeliğe göre aşağıdaki hususlar kamuoyuna duyurulamaz: a) Kanunların açıklanmasını yasakladığı durumlar. b) Devlet mallarının bulunduğu yer, teknik özellikleri ve miktarı. c) Devlet mallarının nasıl ve nerede kullanıldığı. ç) 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 24 üncü maddesine göre (örtülü ödenekten) temin edilen Devlet malları.
Raporların TBMM’de Görüşülmesi Raporlar genel uygunluk bildirimi ile eş zamanlı olarak TBMM ye sunulur. Bütçe ve kesin hesaptan önce Plan Bütçe Komisyonunda bu raporlar görüşülür. Genel uygunluk bildirimleri TBMM’de görüşülür. Diğer raporların görüşülmesine ilişkin yasal düzenleme henüz yapılamamıştır.
SAYIŞTAY YARGILAMASI
Hesap Yargılaması Kanunlarla belirlenen sorumluların hesap ve işlemlerinin mevzuata uygun olup olmadığının yargılama yoluyla kesin hükme bağlanmasıdır.
Yargılamaya esas rapor-1 Sayıştay tarafından yapılan düzenlilik denetimi sonucunda tespit edilen hususlar Düzenlilik denetimi raporu ile TBMM’ye sunulurken, bu hususlardan kamu zararına yol açan tespitler Yargılamaya esas rapor ile Sayıştay Dairelerine intikal ettirilir.
Yargılamaya esas rapor-2 Yargılamaya esas rapor, Sayıştay dairelerince yapılacak yargılamaya esas olmak üzere, denetçiler tarafından genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap ve işlemlerinin denetimi sırasında tespit edilen kamu zararına ilişkin düzenlenen rapordur. Kamu zararı 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesinde tanımlanmıştır.
Kamu zararı 5018/71 md göre kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır. Kamu zararının belirlenmesinde; a) İş, mal veya hizmet karşılığı olarak belirlenen tutardan fazla ödeme yapılması, b) Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması, c) Transfer niteliğindeki giderlerde, fazla veya yersiz ödemede bulunulması, d) İş, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınması veya yaptırılması, e) İdare gelirlerinin tarh, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata uygun bir şekilde yapılmaması, f) (Mülga:22/12/2005-5436/10 md.) g) Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması, Esas alınır.
Yargılama süreci-1 Kamu zararının tespiti Sorgu Savunma Yargılamaya esas raporun düzenlenmesi Raporun Dairede Kesin Hükme bağlanması
Yargılama süreci-2 Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap ve işlemlerinin denetimi sırasında denetçiler tarafından kamu zararına yol açan bir husus tespit edildiğinde sorumluların savunmaları alınarak mali yıl sonu itibariyle yargılamaya esas rapor düzenlenir. Yargılamaya esas raporlar eki belgelerle birlikte Başkanlığa sunulur. Başkanlık bu raporları en geç onbeş gün içinde hesap yargılamasının yapılacağı Daireye gönderir.
Yargılama süreci-3 Daire başkanları dairelerine verilen yargılamaya esas raporlar hakkında başsavcılığın yazılı düşüncesini alır. Daire başkanı başsavcılığın yazılı düşüncesini içeren yargılamaya esas raporu düşüncesini bildirmesi için üyelerden birine verir. Üye kendisine verilen yargılamaya esas rapor üzerinde gerekli incelemeyi yapar ve yazılı düşüncesi ile birlikte daire başkanlığına geri verir ve raporda konu edilen hesap ve işlemlerin yargılanmasına başlanır. Hesap yargılaması sırasında savcı da hazır bulunur ve görüşünü açıklar.
Yargılama süreci-4 Daireler tarafından yapılan hesap yargılaması sonucunda; hesap ve işlemlerin yasal düzenlemelere uygunluğuna veya kamu zararının sorumlulardan tazminine hükmedilir. Bu hükümler dışında, gerekli görülen hususların ilgili mercilere bildirilmesine karar verilebilir. Verilen hüküm ve kararlar gerekçeli olarak tutanağa bağlanır ve daire başkanı ve üyeler tarafından imzalanır.
Yargılama süreci-5 Dairelerce yapılan yargılama sonucunda İLAM düzenlenir. İlamlar gerekçeli olarak düzenlenir. Sayıştay ilamları; sorumlulara, sorumluların bağlı olduğu kamu idarelerine, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri için Maliye Bakanlığına, ilgili muhasebe birimine ve başsavcılığa tebliğ edilir. Sayıştay ilamları kesinleştikten sonra doksan gün içerisinde yerine getirilir. İlam hükümlerinin yerine getirilmesinden, ilamların gönderildiği kamu idarelerinin üst yöneticileri sorumludur. İlamlarda gösterilen tazmin miktarı hüküm tarihinden itibaren kanuni faize tabi tutularak, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil olunur.
Kanun Yolları Kanun Yolları, Sayıştay Daireleri ve Temyiz Kurulunca yapılan yargılama sonucunda verilen kararlara karşı başvurulabilecek yollardır. 6085 sayılı Kanuna göre Kanun Yolları şunlardır: Temyiz Yargılamanın İadesi Karar Düzeltmesi
TEMYİZ Başvuru: Sayıştay Daire kararlarına karşı Temyiz Kuruluna Yapılır. Temyiz Nedenleri Kanuna Aykırılık Yetkiyi Aşmak Yargılama Usullerine Riayetsizlik Başvurabilecek Olanlar Sorumlular Sorumluların Bağlı Olduğu Bakanlık veya Daire Maliye Bakanlığı Sayıştay Başsavcılığı Süre: İlamın Tebliğinden İtibaren 60 Gün İçinde Kararlar: Tasdik, Düzelterek Tasdik, Bozma, Kaldırma
YARGILAMANIN İADESİ Başvuru: Sayıştay Daire Kararlarına karşı Hesabı Yargılayan Daireye Yapılır. Nedenleri Hesapta Maddi Hata, Noksanlık, Mükerrerlik Hükme Etki Eden Belgelerde Sahtecilik Bulunması Hüküm Sırasında Görülmeyen Usulsüz İşlem Sonradan Ortaya Çıkan Hükme Tesir Edecek Belgeler Hesaba Esas Alınan Mahkeme İlamının Bozulması Hükme esas tutulan bir ilamın bozulma suretiyle ortadan kalkmış olması Bilirkişi veya uzmanın gerçeğe aykırı rapor düzenlediğinin ortaya çıkması. Süre: İlamın Tebliğinden İtibaren 5 Yıl İçinde İstemde Bulunabilecek Olanlar: Sorumlu, Sorumlunun Bağlı Olduğu Bakanlık veya Daire, Maliye Bakanlığı-Sayıştay Başsavcılığı veya Doğrudan Sayıştay Dairesi.
KARAR DÜZELTİLMESİ Başvuru: Temyiz Kurulu Kararına karşı bir defaya mahsus Temyiz Kuruluna Yapılır. Süre: Kararın Tebliğinden İtibaren 15 Gün İçinde İstemde Bulunabilecek Olanlar Sorumlular-Sorumluların Bağlı Olduğu Bakanlık veya Daire-Maliye Bakanlığı-Sayıştay Başsavcılığı Nedenleri İddia ve İtirazların Kararda Karşılanmamış Olması Bir Kararda Aynı Konuda Birbirine Aykırı Hükümler Olması Belgelerde Hile ve Sahtekarlık Olduğunun Ortaya Çıkması Temyiz Sebeplerinden En Az Birinin Bulunması Karar düzeltilmesi istemi, kesin hükmün yerine getirilmesine engel değildir.
Sayıştay-Danıştay Kararları Uyuşmazlığı Vergi, benzeri mali yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştayın kesinleşmiş kararları arasındaki uyuşmazlıklarda, 52 nci maddede belirtilen ilgililerin 56 ncı maddedeki esas ve usuller dairesinde (yargılamanın iadesi) başvuruları üzerine Sayıştay kararı yargılamanın iadesi yoluyla görüşülerek uyuşmazlık Danıştay kararı doğrultusunda giderilir. Uyuşmazlığın bulunmadığı hakkındaki Sayıştay kararına karşı 52 nci maddede belirtilen ilgililerce Danıştaya başvurulduğu takdirde, bu hususa ilişkin Danıştay kararına uyulur. Uyuşmazlığın mevcut olmadığı tespit edilinceye kadar Sayıştay ilamının yerine getirilmesi durdurulur.
SAYIŞTAY DENETİMİNDE SORUMLULUK
Yeni Kamu Mali Yönetim Sistemi 5018 sayılı Kanunla kamu mali yönetiminde yeni bir uygulamaya geçilmiş ve her türlü kamu kaynağının elde edilmesinde ve kullanılmasında rol alan kamu görevlilerinin görev, yetki ve sorumlulukları düzenlenerek yetki-sorumluluk dengesi yeniden kurulmuştur. Bu sayede sorumluluk yaygınlaştırılmıştır. Sayıştay Kanununda da sorumluluk konusu aynı çerçevede düzenlenmiştir. Sayıştay Kanununun 7. maddesinde sorumlular ve sorumluluk halleri uygulamasında; 5018 sayılı Kanunda belirtilen sorumlular ve sorumluluk hallerinin esas alınacağı hüküm altına alınmıştır.
Sorumluluk-1 Buna göre; her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar; kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden,kullanılmasından,muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur. Sorumlular; mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri ile illiyet bağı kurularak oluşturulan ilamda yer alan kamu zararından tek başlarına veya birlikte tazmin ile yükümlüdür.
Sorumluluk-2 Sorumluluk, kişinin kendi davranışlarını veya kendi yetki alanına giren herhangi bir olayın sonuçlarını üstlenmesi, mesuliyet şeklinde tanımlanmaktadır. Sorumluluk kavramı kusura dayanan ve kusursuz sorumluluk olarak ayrılabildiği gibi siyasi, cezai, idari ve mali sorumluk olarak da ayrılabilir. Yeni mali yönetim sisteminde ise sorumluluk siyasi, idari ve mali olarak 3’e ayrılmıştır.
Sorumluluk-3 Siyasi sorumluluk: Parlamenter hükümet sistemlerinde, idarenin başı durumunda bulunan Bakanlar ve Başbakan, halkın temsilcisi olan parlamentoya karşı sorumludur. Bu sorumluluk siyasi sorumluluktur. Kanunda bakanların sorumluluğu bu kapsamda değerlendirilmektedir. İdari sorumluluk: 657 sayılı Kanunun 10’uncu maddesi anlamında, Devlet memurlarının, amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurları yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten kaynaklanan sorumluluktur. İdari sorumluluğun müeyyidesi kamu personelinin genelde idari bir tahkikat sonucu ortaya çıkan disiplin cezalarıdır. Mali sorumluluk: Mali sorumluluk kişinin gerek hazineye gerekse başka bir kişiye verdiği zararın kendisine ödettirilmesi sonucunu doğuran bir sorumluluk türüdür. Sayıştay Genel Kurulu 14.06.2007 tarih ve 5189/1 sayılı Kararı ile Sayıştay açısından mali sorumluluğun bir tazmin sorumluluğu olduğunu belirtmektedir. Dolayısıyla mali sorumluluğun yaptırımı sebep olunan kamu zararının tazminidir.
Kamu Zararı ve Sorumluluk 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesinde; kamu zararı tanımlanmış ve kamu zararının belirlenmesinde esas alınacak hususlar sayılmıştır. Aynı maddeye göre kontrol, denetim, inceleme, kesin hükme bağlama veya yargılama sonucunda tespit edilen kamu zararı, zararın oluştuğu tarihten itibaren ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faiziyle birlikte ilgililerden tahsil edilir. Kamu zararının, bu zarara neden olan kamu görevlisinden veya diğer gerçek ve tüzel kişilerden tahsiline ilişkin usûl ve esaslar, Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Nitekim bununla ilgili Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Yönetmelik RG’de yayımlanarak yürürlüğe konulmuştur.
Kamu Zararı oluşmasının şartları Kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem, eylem bulunması Zararın gerçeklemesi Mevzuata aykırı karar, işlem ve eylemle zarar arasında bir illiyet bağı bulunması gerekir.
Sorumluluğa ilişkin düzenlemeler 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu 6085 Sayılı Sayıştay Kanunu 5018 sayılı Kanun Çerçevesinde Sorumlu Tutulacak Görevli ve Yetkililerin Belirlenmesi Hakkında Sayıştay Genel Kurul Kararı (S.G.K.K. 5189/1) Muhasebe Yetkililerinin Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik
5018 sayılı Kanunda Sorumlular Bakanlar Üst Yöneticiler Harcama Yetkilisi Gerçekleştirme Görevlisi Muhasebe Yetkilisi
Bakanlar ve Sorumluluk 5018 sayılı Kanun’un 10’ncu maddesi hükmüne göre, Bakanlar hükümet politikasının uygulanması ile bakanlıklarının ve bakanlıklarına bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşların stratejik planları ile bütçelerinin kalkınma planlarına, yıllık programlara uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, bu çerçevede diğer bakanlıklarla koordinasyon ve işbirliğini sağlamaktan sorumludur. Bakanlar kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ile hukuki ve mali konularda Başbakana ve TBMM’ne karşı sorumludurlar. Buna göre Bakanlar harcama süreci dışında bırakılmışlardır. Başka bir deyimle harcama sürecinde doğrudan bir yetkileri bulunmamaktadır. Bundan dolayı da Sayıştay yargılamasına muhatap değillerdir. Ancak, Sayıştay’ın hesap yargılaması sırasında Bakanın sorumluluğu ile ilgili bir hususa rastlanması durumunda bu hususun ilgili mercilere bildirilmesi mümkündür. (S.G.K.K. 5189/1)
Üst Yöneticiler ve Sorumluluk-1 Bakanlıklarda müsteşar, diğer kamu idarelerinde en üst yönetici, il özel idarelerinde vali ve belediyelerde belediye başkanı üst yöneticidir. Ancak, Millî Savunma Bakanlığında üst yönetici Bakandır. Üst Yöneticiler; İdarelerinin stratejik planlarının ve bütçelerinin kalkınma planına, yıllık programlara, kurumun stratejik plan ve performans hedeflerine, hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, Kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanılmasını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımın önlenmesinden, Mali yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi ve izlenmesinden, 5018 sayılı Kanunda belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden Bakana, mahalli idarelerde meclislerine karşı sorumludur.
Üst Yöneticiler ve Sorumluluk-2 Kanunun düzenlemesinde de anlaşılacağı üzere “Üst Yöneticiler”in Sayıştay’a karşı sorumlulukları harcama sürecinde doğrudan yer almamaları nedeniyle sınırlıdır. Üst yöneticiler işlerin gidişatından harcama yetkililerinin ve diğer görevlilerin bilgilendirmeleri ve raporları ile bilgi sahibi olmaktadırlar. Bununla birlikte üst yöneticilerin özel kanunlardan doğan Sayıştaya karşı mali sorumlulukları olabileceği gibi, münferit bir olayda sorumluluklarına hükmedilmeleri de gerekebilir. Bu husus, meselenin Sayıştay yargısında görüşülmesi sırasında hükme bağlanacak bir konudur. (S.G.K.K. 5189/1) Şöyle ki idarelerin teşkilat kanunlarında, personel kanunlarında, İhale Kanunun ve bazı kanunların özel düzenlemelerinde üst yöneticilerin harcama yetkisi kullanmaları mümkün olabilmektedir. Böyle durumlarda sorumlu olacakları tabiidir. Örneğin 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda gelir ve alacaklarını takip ve tahsil etme görevi üst yönetici olan Belediye Başkanına aittir. Belediye gelirlerinin toplanmamasından üst yönetici olan başkanın Sayıştaya karşı mali sorumluğu vardır.
Harcama Yetkilisi ve Sorumluluk-1 Harcama Yetkilileri: Bütçe ile ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisidir. Harcama talimatı harcama yetkilisince verilir. Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının; bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından, ve 5018 sayılı Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.
Harcama Yetkilisi ve Sorumluluk-2 Kanunda harcama yetkilisinin, bütçeyle ödenek tahsis edilen her harcama biriminin en üst yöneticisi olarak tanımlanması, idari açıdan üst yöneticilere; hukuka uygunluk açısından da yetkili kılınmış mercilere hesap vermekle sorumlu olduğunu göstermektedir. Bu anlamda harcama yetkililerinin Sayıştaya hesap verme sorumluluğu bulunmaktadır . (SGGK-5189/1) 5018 sayılı Kanunda öngörülen harcama sürecinde tek ve tam yetkili olan, giderin yapılmasına karar vermekten ödeme aşamasına kadar tüm işlemleri emir ve talimatı çerçevesinde yürüten ve maiyetindekileri ve onların eylem ve işlemlerini gözetmek ve denetlemekle yükümlü olan harcama yetkilisinin, Sayıştaya karşı hesap verme konusunda tam ve doğrudan sorumlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, harcama yetkililerinin, harcama talimatlarının ve buna konu olan harcamaların bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygunluğundan sorumludurlar.(SGGK-5189/1)
Kurul, Komite veya Komisyon Üyelerinin Harcama Yetkisinden Doğan Sorumluluğu 5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesinin üçüncü fıkrasında, “Kanunların verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda, harcama yetkisinden doğan sorumluluk kurul, komite veya komisyona ait olur” denilmektedir. Kanunların verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, encümen gibi adlarla teşkil edilen yönetim organlarının kararı, harcama talimatının taşıması gereken unsurları taşıyor ve kurul, komisyon, komite harcama sürecinde yer alıyorsa, harcama yetkisinden doğan sorumluluk yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul, komite veya komisyona ait olacaktır. Yönetim kurulu, icra komitesi, encümen gibi adlarla teşkil edilen yönetim organlarının kararı, harcama talimatının taşıması gereken unsurları taşıyor, ancak kurul, komisyon, komite harcama sürecinde yer almıyorsa, yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite sadece harcama talimatının kanun, tüzük ve yönetmeliklere uygun olmasından sorumlu olacaktır. Yönetim kurulu, icra komitesi, encümen gibi adlarla teşkil edilen yönetim organlarının kararı bir giderin yapılması için harcama yetkilisine izin verme şeklinde düzenlenmiş ise, bu halde kurul, komisyon veya komite harcamaya izin veren kararın kanun, tüzük ve yönetmeliğe uygun olmasıyla sınırlı olarak sorumlu olacaktır. (SGGK-5189/1)
Gerçekleştirme Görevlisi ve Sorumluluk-1 Gerçekleştirme görevlileri: Harcama talimatı üzerine; İşin yaptırılması, Mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi Ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler ve bu iş ve işlemlerden sorumludurlar. Bir harcama sürecinde birden çok gerçekleştirme görevlisi yer alabilir.
Gerçekleştirme Görevlisi ve Sorumluluk-2 Bir mali işlemi gerçekleştirmede görevli olanların sorumluluğunun belirlenmesinde, gerçekleştirme işlemini yapan memurun, yetkili ve görevli olması ve yapılan giderin de bu görevli tarafından düzenlenip imzalanan belgeye dayanıyor olması zorunludur. Bu anlamda gerçekleştirme belgelerinin hazırlanması, taslak metinlerin yazılması, temize çekilmesi, kaydedilmesi, bilgisayara giriş yapılması gibi yardımcı hizmetlerin gerçekleştirme görevi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Gerçekleştirme görevlilerinin, harcama talimatı üzerine işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması yanında bu işlemlerin belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevi de bulunmaktadır. Dolayısıyla ödemeye esas teşkil eden belgelerdeki noksanlıklardan gerçekleştirme görevlisinin sorumlu olmadığı söylenemez. Aslî bir gerçekleştirme belgesi olan ödeme emri belgesini düzenleyen sıfatıyla imzalayan gerçekleştirme görevlisinin, düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğundan ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulması gerekmektedir. (SGGK-5189/1)
Gerçekleştirme Görevlisi ve Sorumluluk-3 Ödeme Emri Belgesine Eklenmesi Gereken Taahhüt ve Tahakkuk Belgelerine İlişkin Sorumluluk Gerçekleştirme Görevlisi Ödeme emri belgesine eklenmesi gereken taahhüt ve tahakkuk işlemlerine ilişkin fatura, beyanname, tutanak gibi gerçekleştirme belgelerini düzenleyen veya bu belgeleri kabul eden gerçekleştirme görevlilerinin, bu görevleriyle ilgili olarak yapmaları gereken iş ve işlemlerle sınırlı olarak harcama yetkilisiyle birlikte sorumlu tutulmaları gerekir. Kurul, Komisyon veya Benzeri Bir Organca Düzenlenen Gerçekleştirme Belgelerinde Sorumluluk Kurul Mevzuatına göre oluşturulan kurul, komisyon veya benzeri bir organ tarafından düzenlenen keşif, rapor, tutanak, karar veya ödemeye esas benzeri belgelerden doğacak sorumluluğa, işlemi gerçekleştiren ve bu belgeyi düzenleyip imzalayan kurul üyelerinin de dahil edilmeleri ve bu işlem nedeniyle harcama yetkilisiyle birlikte sorumlu tutulmaları gerekmektedir. Elektronik Ortamda Oluşturulan Ortak Veri Tabanına Bilgi Girişine Esas Olacak Belgelere İlişkin Sorumluluk Belgeleri düzenleyen ve imzlayan Elektronik ortamda oluşturulan veri tabanından yararlanılarak yapılacak harcamalarda, sisteme girilecek verilerin bulunduğu belgeleri düzenleyen ve imzalayan görevlilerin, bu işlemle ilgili gerçekleştirme görevlisi olarak kabul edilmesi ve yaptığı işlemlerden harcama yetkilisi ve sorumluluğu bulunan diğer gerçekleştirme görevlileriyle birlikte sorumlu tutulmaları gerekir. (SGGK-5189/1)
Muhasebe Yetkilisi ve Sorumluluk-1 5018 sayılı Kanunun 61 inci maddesine göre; Muhasebe yetkilileri ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde; a) Yetkililerin imzasını, b)Ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını, c) Maddi hata bulunup bulunmadığını, d) Hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri Kontrol etmekle yükümlüdür. Muhasebe yetkilileri, ilgili mevzuatında düzenlenmiş belgeler dışında belge arayamaz. Yukarıda sayılan konulara ilişkin hata veya eksiklik bulunması halinde ödeme yapamaz. Belgesi eksik veya hatalı olan ödeme emri belgeleri, düzeltilmek veya tamamlanmak üzere en geç bir iş günü içinde gerekçeleriyle birlikte harcama yetkilisine yazılı olarak gönderilir. Hataların düzeltilmesi veya eksikliklerin giderilmesi halinde ödeme işlemi gerçekleştirilir
Muhasebe Yetkilisi ve Sorumluluk-2 Muhasebe Yetkilisinin İmza Kontrol Görev ve Sorumluluğu Ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin imzaları olmakla birlikte, ödeme emri belgesi eki belgeler üzerinde herhangi bir imza eksiği varsa muhasebe yetkilisinin, ödeme emri belgesi üzerinde imzası bulunan harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisiyle birlikte sorumlu tutulması gerekir. Ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi veya gerçekleştirme görevlisinden sadece birinin imzası varsa, muhasebe yetkilisinin, imzası bulunan görevliyle birlikte sorumlu tutulması gerekir. Ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin imzaları yoksa muhasebe yetkilisinin tek başına sorumlu tutulması gerekir. (SGGK-5189/1)
Muhasebe Yetkilisi ve Sorumluluk-3 Ödemeye Esas Belgelerin Eksikliği ve Maddi Hata Bulunması Durumunda Sorumluluk Ödemeye esas teşkil etme niteliği bulunan, fakat gider evrakı arasında yer almayan bir belge nedeniyle ortaya çıkan kamu zararı ile giderin taahhüt ve tahakkuk aşamalarına ait olup çeşitli gerçekleştirme görevlilerinin kendi yasal görevleri çerçevesinde düzenledikleri ve imzaladıkları belgelerdeki açık ve kolayca görülebilen ve yorum gerektirmeyen maddi hatalardan muhasebe yetkilisinin, harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisiyle birlikte sorumlu tutulması gerekir, hatanın bariz olup olmadığı hususunun ise yargı dairelerince kararlaştırılacak bir husustur. (SGGK-5189/1)
Muhasebe Yetkilisi ve Sorumluluk-4 Muhasebe Yetkilisinin Gideri Hak Sahibine Ödeme Görev ve Sorumluluğu Hak sahibi olmayan kişilere ödeme yapılması nedeniyle ortaya çıkan kamu zararından, doğrudan ve tek başına muhasebe yetkilisinin sorumlu tutulması gerekir. (SGGK-5189/1) Gelirlerin Tahsilinden Sorumluluk İdarelerce ilgili kanunlarına göre tarh ve tahakkuk ettirilerek tahsil edilebilir hale gelmiş kamu gelir ve alacaklarının takip ve tahsil edilmesinden muhasebe yetkilisinin tek başına sorumludur. (SGGK-5189/1)
Hesapların Verilmesine ilişkin sorumluluk 6085 sayılı Sayıştay Kanunu 8 md göre; Kamu idarelerinin hesapları, muhasebe yetkilileri tarafından hazırlanarak üst yöneticiler veya görevlendirdiği harcama yetkilileri ile muhasebe yetkilileri tarafından denetime hazır bekletilir veya Sayıştayın bildireceği yere gönderilir. Hesapların verilmemesinden doğan sorumluluk, hesapların Sayıştay tarafından istendiği tarihte görev başında bulunan muhasebe yetkilisi ile üst yönetici veya görevlendirdiği harcama yetkilisine aittir. Sayıştay denetimine tabi kamu idareleri, her hesap yılı başında muhasebe birimlerini, muhasebe yetkililerinin ad ve soyadlarını Sayıştaya bildirmekle yükümlüdür. Yıl içinde yapılan değişiklikler, değişiklik tarihinden itibaren en geç bir ay içinde aynı şekilde Sayıştaya bildirilir.
Kamu İdare ve Görevlilerinin Sorumluluğu-1 6085 sayılı Sayıştay Kanunu 9 md göre Sorumlular veya diğer ilgililer, denetçilerin isteyecekleri bilgi, kayıt ve belgeleri vermeye, işlem, faaliyet ve malların fiili ve fiziki durumlarını geciktirmeksizin göstermeye mecburdurlar. Sorumlular veya diğer ilgililerce verilemeyen veya gösterilemeyen belgeler ilgili kamu idarelerinden istenir.
Kamu İdare ve Görevlilerinin Sorumluluğu-2 Hesabı bu Kanun hükümlerine göre zamanında ve tam olarak vermeyen sorumlular veya diğer ilgililer ve Sayıştay ilamlarının infazını izlemeyen ve gereklerini yerine getirmeyenler ile Sayıştay denetimine giren kamu idareleri görevlilerinden, denetleme ve yargılama sırasında, istenilen her çeşit bilgi, belge ve defterleri vermeyen ve denetleme ve yargılamayı güçleştirenlerin aylıkları, Sayıştayın istemi üzerine ilgili kamu idarelerince, hesabı veya istenen bilgi, belge ve defterleri eksiksiz verinceye kadar yarım olarak ödenir. Yarım aylık kesilmeye başlandığı tarihten itibaren muhasebe yetkilileri en çok üç ay, diğer görevliler ise Sayıştayca belli edilen süre içinde yine hesabı veya istenilen bilgi, belge ve defterleri vermez veya denetleme ve yargılamayı güçleştiren sebepleri ortadan kaldırmazlarsa, bu defa ilgili kamu idarelerince mevzuatındaki usule göre görevden uzaklaştırılarak haklarında gerekli soruşturma veya kovuşturma yapılır.
Kamu İdare ve Görevlilerinin Sorumluluğu-3 Kamu idareleri ve görevlileri, denetim ve inceleme ile görevlendirilmiş olanlara her türlü hesap, bilgi, belge ve kayıtları ibraz etmek, işlem, faaliyet ve malların fiili ve fiziki durumlarının görülmesini sağlamak, görevin düzenli olarak yapılmasını sağlayacak tedbirleri almak ve her türlü yardım ve kolaylığı göstermek zorundadır. Yukarıdaki hükümlere uymayan ilgililer hakkında Sayıştayın istemi üzerine disiplin veya ceza kovuşturması yapılır.