HAZIRLAYANLAR GÖZDENUR KAHRAMAN BETÜL SOLAKOĞLU MÜJGAN DİLEK

AHMET HAŞİM( )

FECR-İ ÂTİ DÖNEMİ( ) Fecr-i ati kelime anlamı olarak Geleceğin Şafağı olarak bilinmektedir devriminden sonra yeniden yayımlanmaya başlayan Servet-i Fünun dergisinin son sayfalarında yazmaya başlayan bir sanatçı topluluğudur. Fecr-i aticiler kamuoyu önüne ilk defa Servet-i Fünun dergisinde yayımlanan 12 Mart 1909 tarihli bir haber ile çıkmışlardır. Bu haberde daha sonra bir beyanname yayınlamışlar, bu beyannamede bağlı kalacakları prensipleri ve hedeflerini ilan etmişlerdir. “Sanat şahsi ve muhteremdir.”görüşünü savunmuşlardır. Bu görüşü savunurken edebiyatı toplum hayatından uzaklaştırmışlardır. Şubat 1910 tarihinde yayımladıkları beyanname ile Türk Edebiyatı tarihinde bir beyanname ile ortaya çıkan ilk edebi topluluktur.

Fecr-i ati Edebi Beyannamesi benzerleri gibi çok yönlü, toplumu kavrayan, oluşturulacak birlik beraberlik sayesinde bir kuvvet oluşturmayı nihayet farklı fikirlerin çalışmalarından bir hakikat ışığı meydana getirmeyi hedefleyen edebiyat sevgisi taşıyan gençlerin düşüncelerinin ifadesidir. Fecri ati programlı çıkışına rağmen prensiplerini gerçekleştiremez.Edebi birliğin kurulamamasının nedeni içinde yaşanılan sosyal ve tarihi şartlar ile bu şartların oluşturduğu bir edebiyattır. Serveti fünun topluluğuna karşıdırlar, fakat; onların devamı olmaktan ileri gidemezler.

HAYATI 1908 ferdiyetçi öz şiir tarzının büyük ustalarından Ahmet Haşim, Bağdat’ta doğmuştur. Annesini sekiz yaşındayken kaybeden şair bunun verdiği hüzünle içe kapanık bir kimliğe bürünmüştür. Haşim 12 yaşına kadar düzgün bir tahsil görmemiş, 1895’te İstanbul’a gelmiş Numune-i Terakki okuluna girmiştir. Daha sonra Galatasaray Sultanisi’nde eğitimini tamamlamıştır. Okul yıllarında en beğendiği yazar, edebiyat öğretmeni Ahmet Hikmet Müftüoğlu’dur. 1907’ de Sultaniye’yi bitirince Reji idaresinde memur olarak göreve başlamıştır. 1909’ da Fecri Ati topluluğuna katılmıştır.

1921 yılında Dergah’ta yazanlar arasına katılmıştır. 1924’te ilk Avrupa seyahatini yapmıştır. Paris’ te sembolist akımın yayın organı”Mercure de France dergisin de “Les Tendances de La Litterature Turgue” (Türk Edebiyatının Bugünkü Eğilimleri ) adlı bir makalesi çıktı. 1932’de böbrek rahatsızlığının ortaya çıkmasının ardından tedavi için ikinci seyahatine çıkmış,Frankfurt’tan güzel seyahat yazılarıyla dönmüştür. Gazetelerinde yayınladığı bu yazıları daha sonra FRANKFURT SEYAHATNMESİ adlı eserinde toplamıştır.

Avrupa’yı hayran ve romantik bakışla tanıtan ilk güçlü eserlerden biridir. 4 Haziran 1933’te Kadıköy’ndeki bir küçük evde kimsesiz olarak “ Bu sönen, gölgelenen dünyaya veda etti” Haşim’in mezarı Eyüp’te babasının kabri yanındadır.