DAVA İŞLEMLERİ 17 – 21 EKİM 2016
Hukuk mahkemesi dava dilekçesi / davaname işlemleri
YARGI TEŞKİLATIMIZ ADLİ YARGI İDARİ YARGI ASKERİ YARGI ANAYASA YARGISI
ADLİ YARGI MAHKEMELERİ YARGITAY BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK VE CEZA MAHKEMELERİ
HUKUK MAHKEMELERİ Hukuk mahkemeleri; boşanma, borç, miras, mülkiyet, patent sözleşme ihlali, veya fikir ihlali, vb. özelveya tüzel kişilerin kendi aralarında çekişmeli olduğu davalara bakar. Tüketici hakları, icra, iflas,
HUKUK MAHKEMESİ TÜRLERİ Sulh hukuk mahkemesi Asliye hukuk mahkemesi Özel kanunlarla kurulmuş diğer mahkemeler: Ticaret mahkemesi Tüketici mahkemesi İcra mahkemesi İş mahkemesi Aile mahkemesi Kadastro mahkemesi Tereke mahkemesi Fikri Sinai hukuk mahkemesi
Sulh hukuk mahkemelerinin görevi Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, Kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler.
Sulh hukuk mahkemeleri Adli yargı İlk Derece Mahkemelerindendir. (İlk Derece Hukuk mahkemeleri (İDHM) bir davayı ilk evrede gören ve karara bağlayan yargı yerlerine denir.) Sulh hukuk mahkemeleri, tek hâkimlidir. Türkiye'deki sulh hukuk mahkemelerinde, asliye hukuk mahkemelerine oranla dava konusu şeyin değeri ya da miktarı daha düşük olan davalar görülür.
Asliye hukuk mahkemelerinin görevi Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın; malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.
Asliye hukuk mahkemeleri Adli yargı İlk Derece Mahkemelerindendir. Asliye hukuk mahkemeleri, tek hâkimlidir. Türkiye'deki asliye hukuk mahkemelerinde, sulh hukuk mahkemelerine oranla dava konusu şeyin değeri ya da miktarı daha fazla olan davalar görülür. Asliye hukuk mahkemeleri, diğer hukuk mahkemelerinin görev alanına girmeyen hukuk davalarının görüldüğü mahkemelerdir. Adli yargının "asıl" hukuk mahkemeleri niteliğindedir. Özel kanunlarla kurulmuş Aile ve Ticaret mahkemeleri gibi mahkemelerin olmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemeleri görevlidir.
Dava Şartları Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması. Yargı yolunun caiz olması. Mahkemenin görevli olması. Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması. Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması.
Dava Şartları Dava takip yetkisine sahip olunması. Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması. Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması.
Dava Şartları Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi. Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması. Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması. Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması.
Dava şartlarının incelenmesi Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
Dava şartlarının incelenmesi Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
Dava şartlarının incelenmesi Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.