Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ"— Sunum transkripti:

1 DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ
HUKUK BAŞLANGICI 12 DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

2 hAKLARIN KORUNMASI VE DAVA HAKKI
Bir hakkın, ona uymak zorunda olanlar tarafından ihlal edilmesi halinde hak sahibinin koruma hakkı doğar Hak sahibinin, hakkını korumak üzere haiz olduğu temel yetki, hakkına riayet edilmesini (uyulmasını) talep yetkisidir. Eğer talep amaca ulaşır, hakka saygı gösterilmesi sağlanırsa, hak normal yolla korunmuş olur Eğer, hakkı ihlal eden taraf, hak sahibinin talebi doğrultusunda hakka saygı göstermezse, hak sahibi hakkını korumak üzere yargı organlarına başvurmak, dava hakkını kullanmak zorunda kalır

3 Dava açan kişiye "davacı", dava edilen yani, aleyhine dava açılan kişiye de "davalı" denir.
Davalı gösterilmesine gerek bulunmayan davalara, nizasız kaza (çekişmesiz yargı) diyoruz. Küçüğün mahkemece rüştüne karar verilmesinin istenmesi veya ölenin bıraktığı malvarlığı (tereke) ve mirasçıların belirlemesi için veraset ilamı istenmesi gibi.

4 Dava sonucu yargı organının verdiği karar, tarafları bağladığından, hakkı ihlal eden kişi bu kararın gereğini yerine getirmek zorundadır. Eğer, mahkeme kararının gereği yerine getirilmezse, davacı "cebri icra" yoluna başvurarak, karar gereğinin zorla yerine getirilmesini sağlayabilir

5 Talep Hakkı ve Alacak Hakkı: Talep, asıl hakka bağlı ve ondan ayrılmayan bir "yetki"dir.
Mutlak haklarda talep hakkı, hakkın başkaları tarafından ihlal edilmesinde ortaya çıkar. İhlal edilmeyen bir ayni hak sahibinin, hiç kimseye karşı bir talepte bulunması söz konusu olamaz Nisbi haklardan alacak hakları, alacaklının borçludan, bir edimi yerine getirmesini, yani bir şey vermesini, yapmasını veya yapmamasını isteme yetkisi sağlayan haklardır.

6 Bu nedenle alacağa bağlı talep hakkı, çoğunlukla alacak hakkı ile aynı anda doğar.
Fakat bazı durumlarda, alacak vadeye bağlanmış olduğundan, sözleşme yapıldığı anda "alacak hakkı" doğduğu halde, talep hakkı doğmamıştır., Bu gibi vadeli borçlarda talep hakkı vade gelince doğmuş olacaktır. Bu gibi durumlarda, vadeden önce alacak mevcuttur ve ilke olarak borçlu isterse borcunu ödeyebilir, fakat alacaklı vade gelmeden borcun ifasını talep edemez.

7 Yenilik doğuran haklar ise, sahibine talep hakkı değil, irade beyanında bulunarak bir hukuki sonucu elde etme yetkisi verir. Örnek olarak, usulüne uygun bir şuf'a talebi, müşterek malik ile üçüncü kişi arasında yapılan satış sözleşmesinin aynı şartlarla talep sahibi ile müşterek malik arasında kurulmuş sayılması sonucunu doğurur

8 Dava Hakkı: Talep hakkının yargı organı aracılığıyla iletilmesi
Dava, bir hukuki uyuşmazlığın (ihtilafın, çekişmenin) çözümlenmesi (veya önlenmesi) ya da bir kişiye karşı hukuki bir etkinin sağlanması için mahkemeye başvurulmasıdır Dava açan kişiye "davacı", dava edilen yani, aleyhine dava açılan kişiye de "davalı" denir

9 Dava Çeşitleri: "Eda davaları", "tespit davaları" ve "yenilik doğuran davalar"
a.Eda (edim) davaları: Eda davasında, davacı, davalının bir şey yapmaya, bir şey vermeye veya bir şey yapmaktan kaçınmaya mahkum edilmesini talep eder. Eğer eda davası, davacının mülkiyet hakkına dayanarak davalıyı malını geri vermeye mahkum etmesi talebi ise, bu dava "istihkak davası" adını alır. Davalının bir borcu yerine getirmeye, mesela bir parayı ödemeye veya bir malı teslim etmeye mahkum edilmesi talebi içeren eda davaları "ifa davası" olarak isimlendirilir

10 İstihkak davası, ayni hakka dayanan bir eda davası iken; ifa davası, alacak hakkına dayanan bir eda davasıdır. Eda davası, bir hakkın korunmasından çok, uğranılan bir zararın tazmini (karşılanması, giderilmesi) talebi içeriyorsa, "tazminat davası" adını alır.

11 Reddedilen eda davası sadece bir “tespit hükmü” içerirken; kabul edilen bir eda davasında hakim iki hususa hükmeder 1. Davacının dayandığı hakkın veya hukuki ilişkinin varlığını tespit 2. Edimin yerine getirilmesi için davalıya yöneltilmiş bir emir Eda emrine rağmen mahkeme kararını kendiliğinden yerine getirmeyen davalıdan, cebri icra mekanizması ile zor kullanılarak eda hükmü tahsil edilir.

12 b. Tespit Davaları: Bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının belirlenmesi amacıyla açılan davalara "tespit davaları" diyoruz. Bir hukuki ilişkinin var olduğunun belirlenmesi isteniyorsa, "müspet tespit davası", bir hukuki ilişkinin var olmadığının tespiti isteniyorsa "menfi tespit davası" söz konusu olur Babasının mirasçısı olduğunu iddia eden C'nin, ölen babasına mirasçı olmadığının tespitine ilişkin olarak A'nın açtığı dava menfi tespit davasıdır.

13 Tespit davasının açılabilmesi için, davacının bir hukuki ilişkinin varlığını veya yokluğunu tespit ettirmekte bir hukuki menfaati bulunmalıdır. Bunun için de, davacının hukuki menfaatinin güncel bir tehdide maruz kalması ve tespit davası ile bu tehlikenin ortadan kaldırılabilir bulunması gerekir Eğer, davacının tespit davası ile ulaşacağı amaca bir başka yolla (mesela eda davası açarak) ulaşması mümkün ise, dava açmada menfaati olmadığı kabul edilir. Ayrıca, dava konusu hukuki ilişkilerin tespitine yönelik olmayıp sadece maddi vakıa tespitine yönelik bir tespit davası kabul edilmez

14 Tespit davası sonunda verilen tespit hükmü, sadece dava konusu durumu tespit eder.
İcra emri içermeyen tespit kararlarının icrası (gereğinin yerine getirilmesi) söz konusu olmaz. Alınan tespit ilamı (mahkeme kararı), ileride ortaya çıkacak bir uyuşmazlıkta "kesin delil" değeri taşır

15 c. Yenilik Doğuran (İnşai) Davalar: Bir hukuki durumun değiştirilmesini veya kaldırılmasını ya da yeni bir hukuki durumun oluşmasını sağlayan davalara, "yenilik doğuran (inşai) dava" denir. Hakların sınıflandırılmasında gördüğümüz, dava yoluyla kullanılması gereken yenilik doğuran haklar, inşai davalar aracılığıyla kullanılır Örnek: Evlenmenin butlanı davası (MK.m.145 vd.), boşanma davası (MK.m.161 vd.), soybağının reddi davası (MK.m.289), ölüme bağlı tasarrufların iptali davası (MK.m.557), tenkis davası, babalık dava­sı, anonim ortaklık ve kooperatiflerde genel kurul karar­larının iptali davası, cezai şartın indirilmesi dava­sı

16 Yenilik doğuran davanın kabulü halinde verilen yenilik doğuran karar, -kesinleşmesi şartıyla- kural olarak geleceğe etkili sonuç doğurur Mahkeme davacının isteği doğrultusunda yenilik doğuran bir karar verdiğinde, istenen hukuki sonuç kendiliğinden gerçekleşir ve bu kararın icrasına gerek kalmaz. Ölüme bağlı tasarrufların iptali ve tenkisi davaları hariç, yenilik doğuran karar, herkese karşı ileri sürülebilen bir sonuç meydana getirir ki, buna "kurucu (inşai) etki" denir. Yenilik doğuran davanın mahkemece reddi, yeni bir hukuki sonuç doğurmaz, sadece yenilik doğuran hakkın olmadığının tespiti anlamına gelir


"DOÇ.DR.ABDULLAH DEMİR ZİRVE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları