SEMRA ARSLAN OMURGASIZ HAYVANLAR BİYOLOJİSİ
3. KARIN (Abdomen) 1-Karın vücudun üçüncü ve en büyük bölgesini oluşturur. 2-Segment sayısı diğer bölgelerden daha fazladır. 3-Embriyonik dönemde 11 veya 12 segmentlidir. 4-Gelişme sonucunda 12 nci segment körelir ya da görülmez. 5-İlkel böceklerin erginlerinde 11 segment görülse de diğerlerinde bunlardan 10, 9 veya daha azı açıkca görülebilir. 6-Karın bölgesi, böceklerin birçoğunda bütün genişliğiyle, bazılarında ise ince bir bağ ile göğüse bağlanır.
7-Bazı böceklerde karın bölgesinin birinci segmenti göğüsün son segmentiyle kaynaşmış olabilir. 8-Kanatlı böceklerin karın bölgesinde üye bulunmaz. 9-Kanatsız böceklerin karın bölgesinde ise bazı üye kalıntıları bulunabilir. 10-Karın segmentlerinden genellikle son iki veya üç tanesi diğer segmentlerden farklı yapı gösterir. 11-Kanatsız böceklerde ve kanatlıların ilkel olanlarında dokuzuncu karın segmenti stylus adı verilen bazı çıkıntılar taşır. Bunların erkeklerinde styluslara benzer ve daha çok özelleşmiş bir çift gonopod bulunur.
13-İleri yapılı böceklerin onbirinci segmenti cercus adı verilen bir çift çıkıntı taşır. 14-Özellikle erkeklerde daha iyi gelişmiş olan cercuslar çiftleşme anında dişiyi sıkıca tutmaya yarar. 15-Bunların dişilerinde de sekiz ve dokuzuncu segmentlerin ventralinden çıkan ve ovipositor( yumurta koyma borusu) adı verilen bir organ bulunur. 16-Bu organ bazılarında iyi gelişmiş olmakla beraber, bazıların da çok küçülmüş, bazıların da ise tamamen kaybolmuştur. 17-Arılarda ise uzayarak sokucu bir iğne halini almıştır.
BESLENME Genel olarak böcekler besinlerini ısırıp çiğnemek veya emmek suretiyle alırlar. Yalnız iç parazit olan larvalarda besinler vücut yüzeyiyle alınır. Böceklerde görülen beslenme tipleri ve besin çeşitleri aşağıdaki şekilde özetlenebilir. A- Bitkilerin çeşitli canlı kısımlarıyla beslenenler. B- Çürümüş bitkilerle beslenenler. C- Küçük böcekler veya diğer hayvanlarla beslenenler. D- Fungus ve bakterilerle beslenenler. E- Dışkı, leş ve kanla beslenenler. F- Süzüntü ile beslenenler.
Böceklerin sindirim kanalı ön, orta ve son bağırsak olmak üzere üç bölgeye ayrılır. 1-Ön ve son bağırsak ektoderm kökenli ve kitin-kutikula astarlıdır. Orta bağırsak ise endoderm kökenli olup astarsızdır. 2-Güçlü kaslarla donatılmış bir yutakla ağıza bağlanan ön bağırsak, dar bir yemek borusu ile arkaya doğru uzanır. 3- Yemek borusu arka kısımda genişleyerek besinlerin depo edildiği bir kursak oluşturur ve daha sonra çiyneyici mide vasıtasıyla orta bağırsağa bağlanır. 4-Kaslı yapıda olan ve kitinli çıkıntılar taşıyan çiğneyici mide, besinlerin öğütüldüğü bir taşlık halindedir. Bir kapakçık (valf) ile orta bağırsağa açılır.
5- Orta bağırsak, alınan besinleri bir bohça gibi saran ince bir kitinli zar (peritrofik zar) oluşturarak bağırsak epitelinin zedelenmesini önler. Bu zar orta bağırsağın ön bölgesi veya tüm iç yüzeyi tarafından meydana getirilir. 6- Orta bağırsak genellikle ön kısımda kör bağırsakları oluşturur. 7-Orta bağırsak bir pilorik kapakçık ile son bağırsağa bağlanır. Son bağırsak, ince bağırsak (ileum) ve kalın bağırsak (kolon) olmak üzere iki bölgeye ayrılmış olabileceği gibi basit bir tüp halinde devam ederek rektum yoluyla anüse bağlanabilir.
8-Böceklerde; tükürük salgısı ve diğer bir takım enzimlerle karışmış haldeki besinler orta bağırsağa alındıktan sonra, bu bölgeye salgılanan enzimler sayesinde sindirilir. 9- Hücre dışı sindirimin büyük bir kısmı ve besinlerin emilmesi orta bağırsakta meydana gelir. Tahtakuruları, pireler ve bitki özsuyunu emen çatıkanatlılar ile kınkanatlılar, besinlerini vücut dışına salgıladıkları enzimlerle yarı sindirilmiş hale getirdikten sonra alırlar