Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Hukuki Açıdan Özel Eğitim ve Eğitim Etiği

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Hukuki Açıdan Özel Eğitim ve Eğitim Etiği"— Sunum transkripti:

1 Hukuki Açıdan Özel Eğitim ve Eğitim Etiği
Av. J. Işıl BAĞATUR

2 Dünyanın her türlü akla ihtiyacı var.
Temple Gradin

3 Hukuk: Toplumu düzenleyen ve devletin yaptırım gücünü belirleyen kurallar bütünü
Etik (ethicus- ethica): Ahlakın temellerini inceleyen felsefe dalı Etik, hukuk ya da kanun demek değildir, bunun ötesinde bir anlam ifade eder. Etik bir kültürün ahlaki değerleridir ve zaman zaman yasaları yönlendirirler.

4 İyi ahlak için iyi yasalar gereklidir
İyi ahlak için iyi yasalar gereklidir. Yasalar da iyi ahlak olmadan korunamaz.” Niccolo Machiavelli Devletsiz ve hukuksuz toplumlar olmuştur; fakat ahlâksız (bir ahlâka sahip olmayan) toplum olmamıştır. Hukuk ve ahlak etik bakış açısından farklıdır. Yasal bir düzenleme, oluşturuluşunun altında yatan tüm ahlaki niyetlere karşın uygulamada ahlaki olmayabilir. Yasalar genellikle ahlaki temeller üzerinde kabul edilir.

5 Eğitim bilimi ve etik disiplinin temeli insandır
Eğitim bilimi ve etik disiplinin temeli insandır. Eğitim insanı doğduğu andan ölümüne kadar etkilemeye ve bir şekle sokmaya çalışan bir süreçtir. Etik ise bu süreç içinde insanın ne yapmalıyım? Nasıl yapmalıyım? sorularına vermeye çalıştığı yanıttır. Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi bu tür temel etik normlar getirme niyetiyle oluşturulmuştur, bu bakımdan da bir evrensel ahlâklılık bildirgesi -ya da “evrensel etik”- sayılabilir .(Kuçuradi 2003).  Etik”le ilgili görünen yeni bir gelişme de, bazı çevrelerde “evrensel bir etik” veya “evrenselleştirilebilir bir etik” ya da “global bir etik” geliştirme girişimleridir. Bu, eğitim ve etiği birbirine yaklaştırır. Bu yüzden etik, eğitimin her kademesinde etkilidir.

6 EĞİTİM HAKKI Eğitim herkesin hakkıdır.
Tüm çocuklar akranları ile aynı ortamda sürekli bir eğitimden yararlanmalıdır. Engelinden dolayı hiç kimsenin eğitim-öğretim hakkı engellenemez. Her çocuk farklıdır; farklı öğrenir. Engelli değil. Sadece farklıdır, farklı yetersizlikleri ve eğitim gereksinimleri vardır.

7 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu
BÜTÜNLEŞTİRMEYE TEMEL TEŞKİL EDEN YASAL DÜZENLEMELER ULUSAL YASAL DÜZENLEMELER TC Anayasası 222 Sayılı Eğitim Kanunu 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu 5378 Sayılı Özürlüler ve Bazı Kanun ve K.H.K. Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 573 Sayılı Özel Eğitim Hakkında K.H.K. Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği

8 ULUSLARARASI YASAL DÜZENLEMELER
1948- İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi 1990- Herkes İçin Eğitim Dünya Konferansı 1952- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi 1993- BM Engelliler İçin Fırsat Eşitliği Standart Kurallar 1960- UNESCO Eğitimde Ayrımcılığa Karşı Sözleşme 1994- UNESCO Salamanca Bildirgesi 1966- BM Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi 1996- BM Özürlülük Strateji Belgesi 1971- BM Zihinsel Engelli Bireylerin Hakları Bildirisi 2000- Engelliler İçin Engelsiz Avrupa Tebliği 1975- BM Özürlü Hakları Bildirgesi 2000- Dünya Eğitim Forumu 1981- UNESCO Malaga Eğitim, Önleme ve Katılım Faaliyetleri Dünya Konferansı ve Sundberg Bildirgesi 2003- BM Özürlülük İçin Fırsat Eşitliği 2006- BM Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme Avrupa Komisyonu Özürlülük Eylem Planı 1982- BM Engelliler İçin Dünya Eylem Programı 1982- Engelliler İçin Dünya Eylem Sözleşmesi Avrupa Konseyi Özürlüler Eylem Planı 1989- Çocuk Haklarına Dair Sözleşme Avrupa Birliği Özürlülük Stratejisi

9 2006- BM Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme
BM tarafından 2006 yılında kabul edilen Engelli Hakları Sözleşmesi toplam 50 maddeden oluşmakta ve taraf olan devletlere engelliliğe karşı ayrımcılığı ortadan kaldırmak ve engelli bireylerin yaşam standartlarını yükseltmek gibi sorumluluklar getirmektedir. Sözleşmenin 24. maddesi eğitimle ilgili olup; engellilerin eğitim hakkının taraf devletler tarafından tanındığını belirtmektedir. Fırsat eşitliği temelinde ve ayrımcılık yapılmaksızın sağlanması için bütünleştirici eğitim sisteminin her seviyede engelli bireyleri de içermesi, Engelli bireylerin, genel eğitim sisteminde yer alması, parasız ve zorunlu ilk ve orta öğretim olanaklarından yararlanması, yaşadıkları çevrede eğitime eşit olarak erişimlerinin sağlanması, ihtiyaçlarına uygun düzenlemeler yapılması ve eğitim sistemi içinde ihtiyaç duydukları desteğin sağlanması, Yükseköğretim, mesleki eğitim, yetişkin eğitimi ve yaşam-boyu süren eğitime ayrımcılığa uğramaksızın diğer bireylerle eşit koşullar altında erişimlerinin sağlanması ifade edilmektedir.

10 ULUSAL YASAL DÜZENLEMELER
Madde 42 “… Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır.” TC Anayasası ”Madde -8 “Fırsat ve İmkân Eşitliği” - ”Özel eğitime ve korunmaya muhtaç çocukları yetiştirmek için özel tedbirler alınır.” Madde -7 “Eğitim Hakkı” - “İlköğretim görmek her Türk vatandaşının hakkıdır. 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu Madde 15- “Hiçbir gerekçeyle özürlülerin eğitim alması engellenemez. Özürlü çocuklara, gençlere ve yetişkinlere özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak bütünleştirilmiş ortamlarda ve özürlü olmayanlarla eşit eğitim imkânı sağlanır.” 5378 Sayılı Özürlüler Ve Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Madde 24- ‘’Resmî ve özel okul öncesi, ilköğretim ve orta öğretim okulları ile yaygın eğitim kurumları; kendi çevrelerindeki özel eğitime ihtiyacı olan bireylere özel eğitim hizmetleri sağlamakla yükümlüdür’’ 573 Sayılı Özel Eğitim Hakkında K.H.K.

11 HAK TEMELLİ MODELLER VE EN AZ KISITLAYICI ORTAM
Türk eğitim sisteminde engelli çocuk ve gençlere yönelik “en az kısıtlayıcı ortam” modeli benimsenmiştir. Yasa gereğince, çocuklar ve gençlerin eğitim ortamlarında, ihtiyaçları, yetenekleri ve ilgileri doğrultusunda eğitim alma hakları vardır. Çocuklar ve gençler “en az kısıtlayıcı ortam”da eğitim alabilirler. “En az sınırlandırılmış eğitim ortamı: Özel eğitime ihtiyacı olan bireyin; toplumla bütünleşmesini sağlamaya yönelik sosyal, öz bakım, dil ve iletişim alanlarındaki davranışlar ile düzeyine uygun akademik ve mesleki bilgi ve becerileri kazandırmak amacıyla destek eğitim hizmetlerinin de verildiği ve mümkün olduğunca yetersizliği olmayan akranlarıyla bir arada olmasını sağlayan en uygun eğitim ortamı” . Özel eğitime ihtiyacı olan bireylerin öncelikle yetersizliği olmayan akranlarının devam ettiği sınıf olmak üzere, özel eğitim sınıfı, gündüzlü özel eğitim okulu/kurumu, yatılı özel eğitim okulu/kurumu gibi en az sınırlandırılmış ortamdan en çok sınırlandırılmış ortamda eğitimlerini sürdürmelerini sağlayacak şekilde yerleştirilmelerine dikkat edilir.

12 TOPLUMDAKİ YANLIŞ ALGI DEĞİŞMELİ
Özel eğitim, sadece engelli eğitimi değil Özel eğitim; bireysel eğitim değil Özel eğitim her türlü öğrenme yetersizliklerine, “bireyselleştirilmiş eğitim programları” ile bireyselleştirilmiş ve farklılaştırılmış eğitim

13 TOPLUMDAKİ YANLIŞ ALGI DEĞİŞMELİ
Avrupa’da özel eğitim ve bütünleştirme eğitiminin temelini oluşturan iki farklı kavram bulunmaktadır: “Engel” ve “özel eğitim ihtiyacı”. “Engel” kavramı insanların sağlıklarıyla alakalı yaşayabilecekleri belirli durumları ifade etmektedir. Özel eğitim ihtiyacı” ise, başarı düzeyi düşük veya ortalamanın altında olan öğrencilerin ya da kabiliyetli veya üstün yetenekliler (bunların bir kısmı engelli olabilir) gibi ortalamanın üzerinde olan öğrencilerin yaşadığı öğrenme güçlüklerini ifade etmektedir. Üstün yetenekli öğrencilerin bu tür öğrenme güçlüklerinin/ihtiyaçlarının sağlıkla alakalı olduğunu söylemek mümkün değildir. TOPLUMDAKİ YANLIŞ ALGI DEĞİŞMELİ Bütünleştirmede bir okul içerisindeki farklı grupların başarısına ve alınan önlemlere özellikle vurgu yapılmaktadır. Eğitsel bütünleştirme, yaşları, cinsiyetleri ve geçmişleri ne olursa olsun, tüm gençlere eşit fırsatlar yaratmaktır. Eğitim sisteminde ile yapılan değişikliklerle, mevcut koşullarda ilköğretimden sonra eğitimine devam edemeyecek olan, başarı düzeyi düşük gençlerin sayısında bir artış olması muhtemeldir.

14 BÜTÜNLEŞTİRME BÜTÜNLEŞTİRME
Bütünleştirme; tüm bireyler için sosyal, kültürel, eğitimsel, yaşamsal etkinlik ve fırsatlardan eşit bir şekilde yararlanmasını sağlayan bir süreç olup, bireysel farklılıklarına dayalı gereksinimleri ne olursa olsun, tüm bireylerin bu sürece dâhil edilmesini temel almaktadır. Bütünleştirme, aktif ve kesintisiz olarak adım adım ilerleyen; ihtiyaç, olanak ve fırsatların değişimi ve gelişiminden etkilenerek bu çerçevede sürekli genişleyerek yenilenen bir süreci ifade eden, dinamik bir kavramdır. Bütünleştirme bir süreçtir… BÜTÜNLEŞTİRME Bütünleştirmede süreç, aile, okul ve çevre tarafından sürekli desteklenmeli ve geliştirilmelidir. Okul yönetiminin bütünleştirme uygulamalarını destekleyici bir tutum içinde olması sürecin etkililiğini etkileyen en önemli faktörlerdendir. Bu modele göre, öğrencilerin yerleştirme süreçleri, doğrudan okullar (müdürler ve öğretmenler), RAM’lar, veliler ve yerel yöneticiler arasındaki işbirliği yoluyla yöneltilmektedir. Engelli öğrencilere yönelik bütünleştirme eğitimi fırsatlarının artırılması, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ulusal politikasıdır.

15 BÜTÜNLEŞTİRME SÜRECİ VE NEDEN BÜTÜNLEŞTİRME?
Uluslararası sözleşmeler, ulusal mevzuat ve politikalar ile AB uyum sürecinde bütünleştirme uygulamaları, sağlam bir çerçeveye oturtulmuştur. Türkiye, BM Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme’yi 2006 yılında imzalamıştır. Bu sözleşmede engelli insanların, eğitime daha fazla erişim ve toplumda istihdam ihtiyaçları vurgulanmıştır. Okul düzeyinde bakıldığında, bütünleştirme uygulamalarına dair uluslararası deneyimler, başarıyı artırmak üzere engelli insanlara yönelik yapılan bütünleştirme uygulamasının tüm insanların başarısının artması üzerinde etkisinin olduğunu göstermektedir. Kişisel düzeyde ise bütünleştirme, engelli insanların ve onların ailelerinin daha tatmin edici ve üretken yaşamlar sürmelerini desteklemektedir. Tüm güçlükleri merkeze alan bir yaklaşımın aksine, çocuğun etrafını saran kültürel, sosyal, tutumlarla ve eğitsel ortamla alakalı engellerin ortadan kaldırılmasını vurgulayan bir özel ihtiyaç ve engel modelinin anlaşılması ve yaygınlaştırılması, bu sürecin merkezinde bulunmaktadır.

16 KAYNAŞTIRMA MI? BÜTÜNLEŞTİRME Mİ?
Kaynaştırma eğitimi, engeli veya özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerin, okulun eğitsel uygulamalarında yapılacak küçük düzenlemelerle eğitim alabildikleri bir süreç olarak tanımlanmaktadır. Bütünleştirme kavramı ise okul uygulamalarının, engeli olan öğrencilerin de örgün eğitime devam edebilmelerini sağlayacak şekilde değiştirilmesini ifade etmektedir. Bütünleştirme ile okulu tüm çocukların tüm eğitim ihtiyaçlarına cevap verebilen bir kurum haline dönüştürmek amaçlanmaktadır. Bütünleştirme ve bütünleştirme eğitimi, eğitimde daha fazla başarı ve katılımı, toplumda daha fazla katılım ve istihdamı, farklılıkların daha fazla tanınmasını ve toleransın artmasını sağlayan bir süreçtir. KAYNAŞTIRMA MI? BÜTÜNLEŞTİRME Mİ? Türkiye’deki sistemde, öğrencilerin eğitsel tanılama sonuçları “ağır, orta ve hafif düzeyde engelli” şeklinde sınıflandırılmaktadır. Engel seviyesi hafif olarak tanılanmış olan öğrencilerin okula devam edebilmeleri, okuldaki eğitsel uygulamalarda yalnızca çok küçük değişiklikler gerektirdiğinden bu öğrenciler kaynaştırma eğitimine alınabilmektedir. Eğitimde bütünleştirme kavramı ise, okul uygulamalarının, orta ve ağır düzeyde engeli olan öğrencilerin de örgün eğitime devam edebilmelerini sağlayacak şekilde uyarlanması ve düzenlenmesini ifade etmektedir.

17 BÜTÜNLEŞTİRME KİMLERİ KAPSAR?
Bütünleştirme, çocuğun özel gereksinimi ve/ veya engeli olsun veya olmasın, sosyal, kültürel, eğitimsel, yaşamsal aktivite ve fırsatlara tüm toplum üyeleri ile eşit düzeyde erişimde güçlük yaşayan bütün çocukları kapsar. Söz konusu bireyler belirli bir gereksinimine ve/veya engele ilişkin tanı almış olanlar (işitme, görme, zihinsel engelliler vb.) ile tüm gelişim alanları açısından dezavantajlı grupları da kapsamaktadır (örneğin, ihmal ve istismar riski taşıyan, eğitim fırsatlarına erişimde dezavantajlı bölgelerde yaşayan, düşük sosyo-ekonomik düzey, suça itilmiş/suç işleme riski altındaki bireyler, sokakta yaşayan çocuklar, çocuk işçiler vb.).

18 HAK TEMELLİ MODELLERİN ÜÇ TEMEL GEREKÇESİ
EĞİTSEL GEREKÇE: Bütünleştirme okulları, bireysel farklılıklara cevap veren ve tüm çocuklara yarar sağlayan öğretme yöntemleri geliştirmek zorundadır. Türkiye’de eğitime sistemini getiren yasa değişikliğiyle, artık daha fazla engelli genç ve çocuk, 12 yıllık eğitim programlarını normal liselerde tamamlayabilecek ve böylece bütünleştirme uygulamasına doğru geçiş, bu tür çocukların akademik ve mesleki başarılarını destekleyecektir. SOSYAL GEREKÇE: Bütünleştirme okulları çeşitliliğe yönelik tutumları değiştirebilmekte ve adil, ayrımcı olmayan bir topluma yönelik temeli oluşturabilmektedir. EKONOMİK GEREKÇE: Sosyal ve toplumsal bütünleştirme, toleransı ve kabulü artırarak toplumun daha geniş kesimlerine fayda sağlarken, bir yandan da engellilerin istihdam edilerek, ekonomiye katkı sağlayan üreticiler haline gelmesini sağlamaktadır

19 Evrensel Olarak Bütünleştirme Uygulamalarının Aşağıdaki İlkeler ve Süreçler Yoluyla Yaşama Geçirildiği Görülmektedir: • Tüm öğrenciler için eğitim fırsatlarını arttırmak amacıyla katılımı genişletme • Bütünleştirme konusunda tüm öğretmenlere yönelik eğitim ve öğretim • Bütünleştirmeyi teşvik eden kurumsal kültür ve değerler • Bütünleştirmeyi teşvik için düzenlenen destek yapıları • Bütünleştirmeyi teşvik eden esnek kaynak sağlama sistemleri • Bütünleştirmeyi teşvik eden politikalar • Bütünleştirmeyi teşvik eden mevzuat Tüm eğitim sisteminin tasarlandığı ve yürütüldüğü biçim, ya yeni engeller yaratır ya da mevcut engelleri ortadan kaldırır. Dolayısıyla sisteminin de fırsatlar yaratması kadar engeller yaratması da muhtemeldir. Mevzuat, akranlarıyla birlikte eğitim alan özel gereksinimli çocukların önündeki engellerin kaldırılması yoluyla daha fazla bütünleştirme sağlanmasını desteklemektedir.

20

21 Genel toplam General total:

22 Genel toplam General Total :

23

24

25 Özel Gereksinimli Öğrenci Sayısı
Number of Students with Special Needs :252025 2012 – 2013 MEB İstatistikleri 2012 – 2013 Ministry of Education Statistics

26 Özel eğitim / bütünleştirme eğitimi kategorileri-Categories of Special Education/Intagretion Education Engellilerin yalnızca ayrıştırılmış özel eğitim okullarında eğitim alması (S) -Education of Disabled only in Separated Special Education Institutions (S) Ayrıştırılmış özel okullar; Okullarda ayrıştırılmış özel eğitim sınıfları -Separated Special Schools; Separated Special Education Classes in Schools Özel eğitim okulları ve kaynaştırma -Special Education Schools and Inclusion- Özel eğitim okulları, özel eğitim sınıfları ve kaynaştırma -Special Education Schools, Special Educaion Classes and Inclusion- Kaynaştırma -Inclusion Finlandiya İngiltere Türkiye İtalya İspanya

27 İtalya’ya ilişkin istatistiksel veriler
Toplam % Zorunlu eğitime devam eden toplam öğrenci sayısı- Total Number of Students in Compulsory Education Özel eğitime ihtiyacı olan öğrenci sayısı- Total Number of Students in Compulsory Education 2,33 Ayrıştırılmış özel eğitim okullarında eğitim gören çocuk sayısı- Number of Students Receiving Education in Separated Special Education Institutions 693 0,4 Kaynaştırma okullarında özel eğitim sınıflarında eğitim gören çocuk sayısı (Not:)-Number of Students Receiving Education in Special Education Classes in Inclusion Schools (P.S.:) Özel eğitime ihtiyacı olup bütünleştirme ortamlarında eğitim gören çocuk sayısı-Number of Students Requiring Special Education and Receiving Education in Integration Classes 99,6 Kaynak: Avrupa Özel Eğitimi Geliştirme Ajansı, Brüksel, 2008-Source: European Agency for Development in Special Needs Education, Brussel, 2008

28 İspanya’ya ilişkin istatistiksel veriler
Toplam % Zorunlu eğitime devam eden toplam öğrenci sayısı-Total Number of Students in Compulsory Education Özel eğitime ihtiyacı olan öğrenci sayısı-Number of Students with Special Education Needs 2,56 Ayrıştırılmış özel eğitim okullarında eğitim gören çocuk sayısı-Number of Students Receiving Education in Separated Special Education Institutions 26.478 23,65 Kaynaştırma okullarında özel eğitim sınıflarında eğitim gören çocuk sayısı (Not:)-Number of Students Receiving Education in Special Education Classes in Inclusion Schools (P.S.:) Özel eğitime ihtiyacı olup bütünleştirme ortamlarında eğitim gören çocuk sayısı-Number of Students Requiring Special Education and Receiving Education in Integration Classes 85.469 76,35 Kaynak: Avrupa Özel Eğitimi Geliştirme Ajansı, Brüksel, 2008-Source: European Agency for Development in Special Needs Education, Brussel, 2008

29


"Hukuki Açıdan Özel Eğitim ve Eğitim Etiği" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları