Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

“SENİ SEVİYORUM” Yüreği kafeste bir kuşum

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "“SENİ SEVİYORUM” Yüreği kafeste bir kuşum"— Sunum transkripti:

1 “SENİ SEVİYORUM” Yüreği kafeste bir kuşum
Uçmak istiyorum aşk semalarında… Anahtar sende sevgilim,aç kilidi ver kendini Aşk iksiriyle uçalım sonsuzluklarda el ele… Yaşayalım sevilerin en bengisini ve seçkisini. Sen benim kadınım,canımsın Sanemim, begümüm, cananımsın Güllerin içinde solmayan, batmayan güneşim; İçtikçe kanılmayan suyumsun. Al beni yüreğine, al beni koynuna Ver elini elime, gidelim aşk cennetine Seviyorum seni be! Seviyorum işte! “Edibahmet”

2 “SABAH OLMASA” Bu gece yine yalnızım
Yine hayal dünyasında uçuyorum Kanımca bu ruh hali gecenin esrarından Geceyle gelen bu ruh haliyle bulutların ötesindeyim Âşığım karanlığa, âşığım geceye Görünmezliklerin ötesinde sır dünyasına yolculuk ediyorum Gecenin sessizliği her tarafa sinmiş Ruhum bir sükûta doğru kanatlanıp uçmakta Gökyüzünün kızıllığından anlıyorum ki sabah olmakta Kurtaramasam kendimi bu sihirli dünyadan; Geceyle bedenim kuş gibi hafif, Geceyle kafamda hiç bir soru işareti yok! Asude gidiyor ruhum gecenin karanlığında. Tek eksik bedenimdeki diğer ruh Ah! Onunla bu gecede istifade etsem Mum ışığında iki göz bana baksa Ve onunla bu deryada sabaha dek sevişsem Keşke o sanemle iken karanlıklar aydınlığa yenilmese Ve sevgilinin koynunda uzun uzun yatsam Ah! Keşke o yanımda olsaydı da Hiç olmasa aydınlığa onunla çıksam… Edibahmet-

3 “BUGÜN DE BÖYLEYİM” Yine aynı hava, yine aynı ruh hali
Âbisi bir ifade, kırgın ses tonu, Bedenimin her tarafı bitap bugün Duygularım karışık, yorgun bir demokratım Çıkmazların içindeyim, çıkmazlara batıyorum Kurtaramıyorum kendimi bu durumdan Boyuna batıyorum, kendimi çıkaramıyorum Burada yaşamak, bu aldatıcı dünyada yaşamak Dikenlerin arasında kaybolmak Belki de onlar gibi diken olmak Bozulmak, bozulmak, bozulmak... İşte bu yüzden bugün yalnızları oynuyorum Aslında fıtratım değil bu hal Dedim ya; bu havalardan ötürü bugün böyleyim; Ama olsun, bu havalar da güzel Hep pembe gözlüklerle bakamam ki hayata Aman be! Bugün de böyleyim işte Düşmüşüm bir kuyuya, kuyu benim içimde Gidiyorum bu ruh haliyle, gidiyorum meçhule... “Edibahmet”

4 “İNSANIZ” İnsanız işte, insan Aynı duyguları paylaşan
Aynı özellikleri gösteren insanız. İyi de insan, kötü de... Ayrılmak, yozlaşmak isteyen de bizleriz; Ama neden, neden, neden ki! İşte bunlar beynimi kemirir durur Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ı, İngiliz’i Fransız’ı, Alman’ı, İtalyan’ı velhasıl tüm millet Oysa aynı dili konuşmasalar da Aynı duyguları paylaşırlar Müslüman, Hıristiyan, Yahudi ve tüm dinler Sağ – sol, Mason, Komünist, Ateist... Bölünmüşüz, saf oluşturmuşuz Kin kusmuşuz, kin! Nefret duymuşuz Bu uğurda kimimiz mezarda, kimimiz kafeste Kimimiz kabuğuna çekilmiş gün be gün ölmekte... Yazık, yazık, yazık bu halimize! Biraz sağduyu, biraz hoşgörü, biraz mantık olsa Muhakkak buluşurduk ortak paydada Dedim ya; çünkü insanız insan! “ Edibahmet”

5 “YÜRÜYORUM” Yürüyorum; bilinmezliklerin en kuytusunda
Nereye dahi gittiğimi hiç bilmesem de... Biliyorum ki yürümek, durmaktan daha yeğ O halde coşuyorum, yürüyorum bu yolda Hatta yürümek de yetmez; koşmak gerek Bir gün duracağını bilse de insan; Yürümeli, koşmalı, kanatlanıp uçmalı bu yolda. Seni durdurmak isteyenler çıksa da vazgeçme, yürü! Gör dünyayı gör! Yakala ufukları, yakala çağını! Yakalamak da yetmez; geçmek gerek asrını. Tut kolundan tut! Bir ömür geçse de Bir beneğe varacaksın inan ki bu yolda. Durmak mı? Olmaz öyle şey! Yürü! Koş! Kanatlan uç bu yolda! Düşün, bir defa düşün; Dünya, güneş ve ay ne varsa dönüyor, Hareketsizlik yakışır mı ki insana? Bu yolda ölmek var, dönmek yok! Coşuyorum! Taşıyorum! Uçuyorum bu yolda! “Edibahmet”

6 “SEN” Kelimelerle oynamaya gerek yok; Çünkü sana olan sevgimi
Hiçbir söylem, hatta hiçbir dil Anlatmaya muktedir değildir; Senin adınla sözceler biter; Çünkü sözcelerin bittiği yerde “SEN” varsın. “Edibahmet”

7 “ÇİLEM BİTMEZ YÜZÜM GÜLMEZ AĞLARIM”
Hasret benim, çile benim, dert benim, Bu dünyada hiç gülmeyen, tek benim Arar isen böyle bir kul, al benim Çilem bitmez, yüzüm gülmez, ağlarım… Gökten altın yağsa da bizi bulmaz Baht kuşu sürü olsa da bana konmaz Felek ağına sarmış gözü doymaz Bu sitemler kendimedir, kendime İsyan etmek mi ? Düşmez ki haddime Başladık bir kere bu mukaddime Mayıs “Edibahmet”

8 “SEVİ” “Edibahmet” -2004- Bu söyleyeceklerim
Her ne kadar gösterişli sözler değilse de; Yüreğimin sesidir; Benim sesimdir; En temiz sevilerin sesidir, Bedenimde tek ruh olan sanem; Seni çok seviyorum! “Edibahmet” -2004-

9 “Sanat İstiyorum” Sanat istiyorum; Hiçbir çıkar peşinde koşmayan
Saf, temiz ve duygu dolu… İçinde aşk olsun, ekin olsun Duygulara tercüman Ve beni alsın götürsün uzaklara… Sanat istiyorum, sanat; Her gönülde yelken açan Her dem altın gibi elmas gibi… Koca bir çınar gibi Ve dalları her yöne savrulmuş Üzerinde cıvıl cıvıl kuşlar İşte böyle… Sanat istiyorum, sanat!.. “Edibahmet”

10 Yaşamak direnmekse eğer Direniyorum hayata Yolum çıkmazlara çıksa da
Gönül evim yıkılsa da Kafamdaki doğrularla Hayatın bütün çirkeflerine Hande ile bakıyorum Dikenlerin arasında Ve bedenim kızıl kan Pes etmiyorum umuda Pes etmiyorum yarına Direniyorum işte “Edibahmet”

11 18.03.2006 “Edibahmet” “NOKTA” Nokta çizginin başlangıcıysa;
Ben de hayat çizgisinin başındayım Bir noktayım hayatta; Ama patlamaya hazır bir nokta İvme ivme ilerliyorum yarına, umuda İvme ivme… Yaşamın tüm güzelliklerine noktalar atıyorum Seviyorum noktaları, her noktada buluşmak istiyorum Yeter ki içimdeki ezgi bitmesin Yeter ki olmasın son nokta. “Edibahmet”

12 “Nereye” 07.04.2006 Ben bir hüzün adası Adamışım kendimi aşkın içinde
Bu kadar aşkın duygularım bir derme Derme çatma hallerle Nereye ey gönül Nereye! (…) “Edibahmet”

13 Kodlarla sesleniyorum hayata Anlamlar yüklüyorum edimlere anlamlar
Her dil bir kod, kodlarla yaşıyorum Nedensiz; kodların peşinde aklım karışmış Ortak kodların olduğu ummanda… “Edibahmet”

14 Zayıf aklığıyla kalmış ortada Güçlüye her şey mubah
“Adalet Bu mu?” Bu ülkede adalet Bir yalandan ibaret Güç kimdeyse hak onda Zayıf aklığıyla kalmış ortada Güçlüye her şey mubah Çal, çırp, ırza saldır Nasılsa gücüyle kapatır Hakimiyet bu işte! Güçlü üste zayıf ise; Öldü ölecek ya da ölmekte Bu gidişle umudumuz belki cennette! “Edibahmet”

15 “Yaşamak Gerek” Etkilenmeden yazılmıyor azizim Etkilenmek gerek
Sevilmeden yaşanmıyor Sevmek, sevilmek gerek Her şeyde heyecan, Heyecan gerek İnsanlık için Bu vatan için Hep senin için Ama hep senin için Ve kendim için Ölmek değil, asla! Yaşamak, yaşamak Ama yaşamak gerek!... “Edibahmet”

16 “Zaman Geçiyor” Bugün can veriyor Geçiyor ömür Geçiyor zaman
Dün öldü Bugün can veriyor Geçiyor ömür Geçiyor zaman Tutulmuyor lahzalar, tutulmuyor… Kimi zaman keşkelerle Kimi zaman umutlarla Kimi zaman da hasretlerle Ya da birtakım ruh halleriyle Geçiyor böylece… Bir yandan yaşıyor Bir yandan ölüyorsun Yalan olmaya yaklaşıyor, yaklaşıyorsun Evet, zaman geçiyor Ve yine sen zamanı tutamıyorsun Tutulmuyor zaman, tutulmuyor!.. “Edibahmet”

17 Yarınlar biziz Yarınlar biz… Bu koca âlemde yalnız değiliz
“UMUDUM VAR” Yine hayallerim var Umudum var yarına Yarınlar biziz Yarınlar biz… Bu koca âlemde yalnız değiliz Beni sevenler anlar Beni bilenler… Aynı yolda yürüyenler… Anlamak isteyenler… Anlarlar beni! Umut bitmek bilmiyor Umutlarım var hâlâ Seviyorum insanları Seviyorum hayatı Bitmesin bu tutku Gitmesin bu ümit Salt ümitlerle yaşıyorum Onlarla sarılıyorum hayata… Edibahmet-

18 “UNUTULMUYOR” Seni unutmak yok olmakmış Unutamadım bebeğim, unutamadım Meğer sana tüm benliğimle bağlanmış Sende kaybolmuşum Unutamadım işte, unutamadım Kim demiş aşkların nisan yağmuru olduğunu Kim demiş, kim söylemiş Öyle martaval atmak kolay! Bu yürek sevdi mi tam seviyor Unutulmuyor o güzellikler, unutulmuyor Unutmak istesen de unutulmuyor… “Edibahmet”

19 “SENSİZİM” İçimdeki ateşi söndüremiyorum Her şeyde sen varsın Yüreğimde, beynimde, kalemimde sen… Bir bilebilsen ah! Bir bilebilsen… Çekilmiyor sensizlik Hayat anlamını bulmuyor Sensiz her şey yarım kalıyor Bir geliversen Ve yüreğimde bir ışık yaksan Olmuyor sensiz be güzelim, olmuyor Sensiz ben yalnızım Sensiz ben çıplak… Sensiz bir âmâyım Evet; sensiz ben sensizim işte Geliver bebeğim, geliver… “Edibahmet”

20 “MAŞA OLMAM BEN” Fikri hür, vicdanı hür demokratım
Hiçbir ideolojik propagandaya alet olmam ben Maşa değilim ben, olamam da Kendi bildiğim doğrularla yaşarım ben Gençliğimi Bizans oyunlarıyla yıkamam Özgürüm ben, kendi içimde bağımsız… Kimseye hesap vermem Fikrimle, vicdanımla, vizyonumla Salt kendi aklım ve duygularımla Çıkar çevrelerinin çok uzağındayım ben Sağcılar, solcular ve tüm gruplar Savaş açıyorum size ve sizlerden farklıyım Aklın yolu bir, muhakeme gücüm var Her ideolojiden salt doğrular alırım İlmin hayranıyım ve teknolojinin… Aydınlık gelecek için, aydınlık için Maşa olmam, maşa olamam ben! “Edibahmet”

21 “MEMLEKETİM” Sende doğdum sende gördüm her şeyi
Tüm güzellikleriyle sende gördüm Aşkı sende tattım ıstırabı sende… En ölgün halleri de sende yaşadım Ve isterik mutlulukları… “Edibahmet”

22 “HAYAT GÜZEL” Hayat, sen ne tatlısın Sensiz olmuyor
Yaşam her anıyla güzel Çilen de güzel, işven de… Yaşamayı seviyorum; hayat güzel … “Edibahmet’’

23 “DOSTLUK” -Yakup GÜNAL’a sevgiler...-
Dostluk arkadaşlık ne güzel Ne güzel hayatı paylaşmak Paylaşmak; tüm hâlleriyle Her şeylere ortak olmak… İyi ki varsınız a dostlar Yaşasın tüm dostluklar! (…) “Edibahmet”

24 “YOLCU” Nedir bu hâlin yolcu Elektrikler gitmiş ışıklar kesik
Karanlıklar içindesin,karanlıklar içinde… Elektriklen artık ışığını yak Etrafına ışık saç Silkin artık kendini bul Işık ol, miğfer ol Ne olursa olsun, mutlu ol “Edibahmet”

25 “BİLMİYORUM” -Kadim Dostum Yakup GÜNAL’A…-
Seni unutmak istedim Senden kaçmak… Ama nafileymiş, nafile Olmadı işte, unutamadım Seni unutmak için neler yapmadım… Mekân değiştirdim, olmadı Senden uzaklaşmak istedim, olmadı Yüreğime işlenmişsin sen… Bataklığım oldun, bataklığım Çırpındıkça sende batan Yüreğime söz geçiremiyorum Her anımda sen varsın Hep seni düşünüyorum Ve dalgınlığım ki uykusuzluğum Bilmiyorum nedir bu hâl? Aşk mı, hoşlantı mı, alışkanlık mı? Bilmiyorum… Kendime bile itiraf edemiyorum Seni seviyor muyum, sevmiyor muyum? Çıldırmak üzereyim, bilmiyorum… “Edibahmet”

26 “AŞK İÇİN” Aşkın bedeli var mı? Her bedeli ödemeye hazırım ben
Varsın uğrunda her şeyim gitsin Değmez mi? Yeter ki her şeyimi vereceğim Ve onun için yaşayacağım Aşkım olsun… Evet, aşk için ölmek değil Aşk için yaşamak gerek… “Edibahmet”

27 “AŞK NERDE” Aşk nerdesin? Benim de kapımı çalsan Nerdesin aşk, nerde
Kim bilir nerelerdesin Yoksa artık yok musun? Seni de mi yok ettiler! (…) Anlıyorum, uzaklardasın, çok uzaklarda Romanlarda, masallarda, destanlarda… Ama ortaya bir çıksan Gülücükler dağıtsan güller dağıtsan bizlere Dünyaya tekrardan sevgi tohumları saçsan Nerdesin aşk nerdesin Aşk nerde! (…) “Edibahmet”

28 “ÇİRKİNLER” Çirkinler cesur olur Çirkinler önde Her işte girişken Her şeye iye…… Dünya da çirkin Dünya da zalim Çirkinler dünyası… Elbet onlarındır zevk ve sefa “Edibahmet”

29 “SATIRLARIM” Satırlar limanım oldu Satırlar dert ortağım
Satırlarda boşalırım Satırlarda rahatlar… Hüznü, sevinci Ve en mahrem hâlleri Satırlarda yaşarım En büyük sırdaşım Ve en büyük yoldaşım En iyi arkadaşım Satırlarım… “Edibahmet”

30 “BEN SEVMEYİ SEVİYORUM”
Ben sevmeyi seviyorum, heyecanı… Türlü türlü histerik anları Onsuz olsam da seviyorum bu duyguları Karşılık mı varsın gelmesin Vuslat mı varsın olmasın Bu sarhoşluk yeter bana Seviyorum sevmeyi hülyaları seviyorum Vuslattan korkuyor gibiyim Kimi zaman tehlikeli Ve aşkın katili kimi zaman Bu yürek sürekli çarpsın Onun adıyla bu yürek yansın Bu ateş sönmesin, bitmesin sevdam Her şeye rağmen ama her şeye Dedim ya Ben sevmeyi seviyorum, ben sevmeyi… “Edibahmet”

31 Damarlarımda akan sensin sen Esirinim senin daha ne olsun
“BEN SENSİZİM” Sensin bende ben olan Damarlarımda akan sensin sen Esirinim senin daha ne olsun Sen gülsün sen sümbül Aşkına düşmüşüm çölde susuz… Seraba düşmüşüm, rüyada… Bu deryada sensizim Bu deryada çırpınan Sözler kifayetsiz; Çünkü ben sensizim, ben sensiz ! (…) “Edibahmet”

32 “GELİN KARDEŞ OLALIM” -Dostum Erhan OĞUR’A…-
Nereliysen nerelisin Sen kim, kimsin nesin? İnsan olmak en büyük şeref Milliyetçilik ırkçılıktır Gelin kardeş olalım Bu dünya hepimizin Hepimizin hakkı yaşamak Aynı gemideyiz aynı deryada Hoşgörü ve sevgi yağmurunda İdeolojiler, milletler Dinler ve mezhepler Alt tabaka, üst tabaka Bütün dünya bütün ırklar Bitsin artık savaşlar Ölmesin artık çocuklar Ağlamasın anneler Ağlamasın babalar “Edibahmet”

33 “GÖTÜRÜN BENİ” Hasretim, hasret kaldım dostlara
Beni dosta götürün, beni anama Sılama, baba ocağına Kardeşime, ablama, abime Götürün beni bekleyen yârime… Toprağın suya özlemi gibi Vuslatı bekliyorum Götürün beni sevdiklerime ! (…) Keşke bir kuş olsaydım, keşke bir kuş Uçardım özgürlüklere, uçardım özlemleri bitirmeye… Bîçareyim, dervişim, kanadı kırık Belki bu yüzden biraz hoyratım Belki bu yüzden haşin Yalnızım işte yapayalnız N’olursunuz götürün artık Götürün beni doğduğum topraklara… “Edibahmet”

34 “NEDEN BÖYLESİN?” Beni nasıl unutursun
Sevda nedir ne değildir bilmez misin? Aşk dediğin toprakla su gibi olmalı Sense araya giren fön rüzgârı Ben ateş oldum, sen hava ve de su Neden böylesin, sen Azrail misin? Yakışıyor mu sana, bana yaptığın? Ömrüme katlim misin? Ben sana zeytin dalı uzatırken Sen bana kurşun… Ne yapayım daha sana Yolunda ne yapayım? Solumda yanan ateşimsin sen Sevim, bebeğim, sevdam, her şeyimsin Neden böylesin, neden böyle? Neden böyle bana düşman! (…) “Edibahmet”

35 MUHAMMED ÂLİ YÂR ÂLİ YARADAN ÂLİ YÂR MUHAMMED YARADAN ÂLİ
YARATTI ÂLEMİ YARATTI ÂLİ MUHAMMED AŞKINA YARADAN ÂLİ… “Edibahmet”

36 Ağlamak istiyorum yine Boşalmak rahatlamak istiyorum
Sebepsiz yere ağlamak… Neden bende bu duygular haizdir ki Ağlamak istiyorum, ağlamak ! (…) Güzel şeyler düşünemiyorum Mütemadiyen dalıyorum hatıralara Gülmek istesem de ben Muttasıl ağlamak istiyorum Muttasıl dalmak hayallere… “Edibahmet”

37 “SENDE YOK OLMUŞUM” Benim sana olan aşkım Tıpkı bir nehir gibi asude
Asude gidiyor ruhum senin peşinde Senin suretinde doğdum Ve senin suretinde sarhoşum Kandilimsin geceleri, gönlümün en derinlerinde Bir kuşum senin ummanında Sana doğru kanatlanan Aşkından öten bülbülüm Ferhat’ım, Mecnun’um visalini bekleyen Şarabım sen oldun, senle sarhoşum Ben sende kaybolmuş Sende yok olmuşum … “Edibahmet”

38 “YAPAYALNIZIM” Yine yalnızım hayatta Yine tek başıma yine yapayalnız
Yalnız kendimleyim ve ruh halimle Ve yalnız sigaram ve kadehimle Onlarla dalıyorum sonsuz uçurumlara Onların yardımıyla çıkıyorum doruklara Nerdeyim, nasılım, bilmiyorum Aheste aheste gidiyorum bilmediğim âleme Dostlar arkadaşlar yine uzakta, ben de uzakta Belki de ben de benden uzakta… Anlıyorum, vuslatım salt kara toprak Ruhum bile benden ayrılacak Yine yapayalnız kalacağım yine tek başına Ki bedenim de toprağa karışacak Ve bir bakacaksın ki ben de olmuşum bir kara toprak … “Edibahmet”

39 Yine hüzünlerin eşiğiyim Bu hüzün ki almış beni baştan aşağıya
“ÂŞIĞIM” Yine hüzünlerin eşiğiyim Bu hüzün ki almış beni baştan aşağıya Tepeden tırnağa bir âşığım Âşığım doğaya, aşığım insana Tabiatta bîhaber ne varsa Âşığım sonsuzluğa… Bu sonsuzluk bu hüzünle Son merhalede ve ben Gerçeklerin dikenleri arasında Ve onlara inat Âşığım hayallere, âşığım visale… “Edibahmet”

40 “ANAFORİK BİR HAL” Anaforik bir haletteyim Ne yapsam ne etsem boş Her şey karışık duygularım karışık Aklım karışık ! (…) En kötü şey filhakika nâkarar imiş Afakanlar içindeyim, hezeyanlar içinde Her nere gitsem, her ne etsem Bırakmıyor ki çilem Ya Rabbi, sen aklımı sen koru Bu gidişle görünüyor cehennem yolu! (…) “Edibahmet”

41 “…” – Bir Taneme…- Farazi olsa da visaline ermek
Ebrû gibi güzel güzide ecem Rüyalarıma rüya olsa da gel İsterikle, hasretle bekliyorum seni ben Düşlerimle sınırlı kalmasın bu sevi Ebediyen ama ebediyen seveceğim ben seni “Edibahmet”

42 İSTEMİYORUM ARTIK Beni benden alma ne olursun Bir kere halime bak
Peyderpey sana iptila oluyorum Beni atıyorsun uçurumlara Bu uçurum ki dayanılmaz Bu uçurum ki içinden çıkılmaz Peyderpey muttasıla dönüşüyor Kendi dünyamda mutluydum ben Ah siz duygular, yine siz misiniz! Gönül dünyamı yıkan sizsiniz Bırakın peşimi, bırakın beni Benim dünyam bana yeter İstemiyorum bu hüzzamları İstemiyorum artık ben sizi “Edibahmet”

43 “ARTIK YOL ALMAK GEREK”
İnançlarımız sorgulanmalı Kalksın artık bağnazlık Aklın yolu bir, akıl ne güzel Fen bilimler, formel bilimler… İnsan en büyük yaratan Efsane, destan hepsinde insan Uygarlığı yakalasın insan Mantıksızlık kalksın aradan Saçmalıklar bitsin Artık yol almak gerek Yollar kısalmasın İnanılacak bir şey varsa O da insandır, insan Yeter ki samimiyet olsun Yeter ki bağnazlıktan arınmış “Edibahmet”

44 Dünyalar güzel, dünyamız güzel Dünyanın içinde de cennet özel
“NASIL DÜŞÜNMELİ” Her insan bir dünyadır Dünyalar güzel, dünyamız güzel Dünyanın içinde de cennet özel Cennetini bulana bu dünya hoş Nahoşluğa sapmadan firaka düşmeden Gözler görmeden önce, gözler görmeden Yürek görmeli, yürek sevmeli Yüreğini koyabilmeli Budur işte hayatın emeli Sevmeli sevdirmeli İşte böyle demeli, bu şekil düşünmeli “Edibahmet”

45 Dün, dünde kalıyor bu âlemde Daha dün, evet;
“DÜN NERDEYDİK” Dün, dünde kalıyor bu âlemde Daha dün, evet; Daha dün nerdeydik, bugün nerde… Mum gibi eriyor zaman Geçiyor zaman büyük bir hızla Geçmiş sanki dün gibi Önümüz de hiç bitmeyecek gibi Yaşıyoruz sonunu hiç düşünmeden Gidiyoruz kelebeğin ömrü gibi… “Edibahmet”

46 Yara doğru sürükleniyorum Coşkunum kendimden bîhaber
Sevdalarım bir uçurum Yara doğru sürükleniyorum Coşkunum kendimden bîhaber Yaratana sığınıyorum Bu öyle bir şerare ki çıkamıyorum… Dalmışım hülyalara, dalmışım seraba Bu öyle bir düş ki Çıkamıyorum yarınlara… “Edibahmet”

47 “AMA…” –Dostum Kâmil TUNA’ya Sevgiler… -
Ama yaşıyorum Hesapsız kitapsız Her şeyden sıyrılmış Sıyırmışım ama Bir anlık mutluluklarla Dolu dizginim Küçük hayaller, biraz ümitler Hepsiyle beraber Bu ömür böyle devam eder… “Edibahmet”

48 “HÜZÜNLER LİMANIM OLDU”
Hüzünler limanım oldu Aheste aheste gidiyorum sonsuzluğa Bu yolculuk büyük bir haz Hüzün içinde kaybolmak Aslında varlığında var olmak Yok olmak ummanında Ruhun canda gizliliği gibi Ne büyük hazsın sen hüzün Hiç çıkmasan varlığımdan Sende bütünleşip Senle dalsam rüyalara… “Edibahmet”

49 “SENİ SEVİYORUM” Ah ah! Sen benim gece kuşumsun
Geceleri senle buluşur, hayalinle sarhoşum Bütün yollarım sana çıkıyor Seni arıyorum tüm benliğimde İtiraf ediyorum: Seni seviyorum, tüm benliğimde Bu sevi öylesine büyük ki Ne Mecnun ne Ferhat Ne Leyla ne Şirin Bu öyle bir iman ki Mabudumsun, fetişimsin ve sanemim Senden ötesi yalandır bana Bir sen varsın benliğimde Bir sen kalacaksın ezelde de ebette de… “Edibahmet”

50 Bu saatlerde hep senleyim Bu saatler gece yarısı Hayalinle baş başa
Senle doluyor senle taşıyorum Senin ikliminde yaşıyorum Bir dünya yarattım salt sen ve ben Gerisi masiva gerisi yalan Senden geriye kalan Hiç yok ki; olamaz da Her yakarışta, her feryatta Dileklerimde sen varsın Bu saatlerde yalnız senleyim Yalnız sende… “Edibahmet”

51 Senin olmadığın yerlerde sürgündeyim Güneş açsa da mevsim yaz olsa da
“SENLE OLMAK” Senin olmadığın yerlerde sürgündeyim Güneş açsa da mevsim yaz olsa da Sen olmayınca kış mevsimindeyim Seninle her şey renkli Senle her şey güzel Sen varsan ben de varım Seninle yaşamak, senle olmak Cennetlerin en güzeline bedel Sensiz cennetse harabeden beter Senle olmak, senle yaşamak En büyük bahtiyarlık Bu öyle bir sevi ki Anlatılamaz, adı konamaz!.. “Edibahmet”

52 Her güzellikte seni görüyorum Her güzelde sen varsın
“SENİ SEVİYORUM” Her güzellikte seni görüyorum Her güzelde sen varsın Her güzellikte bir inci Her sükûnette sen düşünülen Senle yaşayan senle ölen Bir sen varsın bende Benden de içerde Seni seviyorum, seni seviyorum… “Edibahmet”

53 Bir ümitle çocuklar gibiyim, Ümitlerimi kırma!
“SENSİZ BİR HİÇİM” Bir ümitle çocuklar gibiyim, Ümitlerimi kırma! Çıkma hayatımdan, iltifatından esirgeme beni Seviyorum seni, seviyorum Bırakma bu seni seveni Senle doluyum, senle sarhoşum Sensiz hazanlardayım Atma beni sürgüne; Çünkü ben sensiz sürgündeyim Sensiz bir hiçim, sensiz perişan! (…) “Edibahmet”

54 “İTİRAF” Artık kendime de söylüyorum Evet, itiraf ediyorum
Seviyorum, seviyorum o insanı Yüreğimden çıkaramıyorum Aklımda o, düşümde o Onu seviyorum, onu seviyorum ben Onunla her şey filizlendi Onunla bu insan yeniden yeşerdi Seviyorum ben onu Onu kaybetmek istemiyorum Onunla doluyum, onunla yaşıyorum Onsuz hayatı düşünemiyorum “Edibahmet”

55 Özgür olduğum yerdeyim Elimde kalem, yüreğim uluorta
“KUSURA BAKMASINLAR” Özgür olduğum yerdeyim Elimde kalem, yüreğim uluorta Hesapsızca rahatlama limanındayım Yazıyorum; hesapsız çıkarsız Kendim için, içimden geleni Ne sipariş, ne istek üstüne Her şeyin üstüne gidiyorum, her şeyin üstüne Özgürlük bu işte Kim hesap sorabilir, yazdığıma çizdiğime Eğer ki hesap soranlar olursa Ya zekâ özürlüdür o kişi Ya da densizin teki… “Edibahmet”

56 “YAŞAMAYA DAİR…” Hayattan memnun kaç kişi var acaba hayatta Bu anlamda, yoksa yalnız mı kaldım bu dünyada; Çünkü her yer ıstırap, her insan dertli Bir ben miyim her şeyden ümitli Hani derler ya “Körle yatan şaşı kalkar” Ya da “İnsan toplumdan sıyrılamaz” Her ne olursa olsun direneceğim umuda Yaşamak güzel çünkü Her ne olursa olsa da… Çünküsü çok; Yaşamak da bir kere, ölmek de… Ölmeden önce öldürmeli hazinleri Nasıl olsa bir kez yaşıyoruz Bari tadını çıkarmalı Hiçbir şeyi dert etmemeli “Edibahmet”

57 “MUTLULUKLAR SENİN OLSUN”
Nereye kadar ki bu ömür Ye iç eğlen sonu toprak madem Madem bu can bizde mevcut Mevcut imkânlarla yaşamaya bak Bak gelip geçiyor ömür Ömür elde tutulmaz,ömür elde tutulmuyor Gününü gün et, fırsatları değerlendir Bu kısa ömre her şey sığmaz elbet Sen yine de yaşamaya dair ne varsa Bu dünyada cenneti bul… Çünkü yarını cennetsiz toprak altında çürüyüp gideceksin Zaman kısıtlı ve de kıymetli Yaşadığın nedir ki Kırk elli bilemedin yüz olsun O halde gönüller coşsun Mutluluklar senin olsun… “Edibahmet”

58 “BİR SIYRILABİLSEK” Birtakım atalar sözüyle avutulduk
Gerçeği sormadık, sorgulamadık Atadan dededen ne geldiyse o gitti Kıramadık ki kendi kabuğumuzu Ataların hataları bu güne miras kaldı Günbegün gelişen dünyada bizler bir noktada Bir buğday tanesi olsun gidemedik Yalan dünyanın yalanlığı yetmezmiş gibi Ataların yalancı efsaneleriyle Geri kaldık ilimde fende ve teknolojide Şu aklı kullanmayı bir akıl edebilsek En büyük yaratıcının insan olduğunu keşfedebilsek Ne gerilik kalır ne bağnazlık Yükselir beşer, dünya daha bir güzelleşir!... “Edibahmet”

59 “HEMHAL OLABİLMEK” Bir insanı sonsuz sevebilmek ne güzel
Ne güzel yalnız kalmamak… Ne güzel mutluluktan uçmak… Güzel duygular beslemek… Bir insanın hayaliyle yaşamak… Yaşamak bu olsa gerek; Sevmek, sevilmek… Bence bunlar hayatın anlamı O halde hayatı anlamlı kılmalı İnsanlarla kopmamalı, hüzünlerden sıyrılmalı İçtimaî hayatın tek umdesi bu Her insana kucak açmak Her insanda olmalı hemhal “Edibahmet”

60 “YALNIZLIK GÜZEL BİR ŞEY”
YALNIZLIK KİMİ VAKİT NE GÜZEL KENDİ HALİNLE BAŞ BAŞA SUKÛNET VE KENDİNLE BİR DE MÜZİK VE BADE İLE YALNIZLIĞIN VERDİĞİ HUZUR VE PAYLAŞIM HER ŞEYİ KENDİNLE NEYİN MUHAKEMESİNİ YAPARSAN YAP NEYİ SORGULARSAN SORGULA YALNIZ KALMAYA İHTİYAÇ MUTEBER HER İNSANA LÂZIM EN AZ BİR SEFER BU YALNIZLIKTA NELERE SEFER YAPILMAZ Kİ BU YALNIZLIK O KADAR GÜZEL Kİ YÜCE YARATAN BİLE BUNU SEVİYOR O DA YALNIZ BİR BAŞINA DEMEK BOŞUNA DEĞİLMİŞ BU TATLI HAZ YAZ BİR KENARA SEN DE ARKADAŞ YALNIZ KAL DA HER ŞEYİ KENDİNLE PAYLAŞ “EDİBAHMET”

61 “YURTDIŞINDAKİ İŞÇİLERİMİZ”
Yurtdışındaki işçilerimiz, kardeşlerimiz Evini yurdunu çocuğunu eşini bırakıp gitmişler Dünyada gurbet çeken siz unutulmuşlar Sizinki de yaşam mı ki Siz ey devlet büyükleri, bu ülkenin sahipleri Bir çare bulunuz bu insanlara Göndermeyin bu insanları, açın fabrikaları Yaratın iş istihdamı, düşünün bir kerecik bunları Siz ki eşi yanında çocuğu yanında Hülasa her şeye sahip Sahip çıkın bu insanlara da Bu insanlar bizim insanımız Siz bari peşkeş çekmeyin onlara “Edibahmet”

62 Kuş özgürlüğü remzeder; Ama kuşları da vuruyorlar
“ÖZGÜRLÜK YOKTUR” Kuş özgürlüğü remzeder; Ama kuşları da vuruyorlar Nerde özgürlük, nerde hürriyet Boşuna demişler kuş özgür diye Özgür olan varlık olarak bir Tanrı var O salt özgür, dilediğini yapar Yakar yıkar, mükâfatlandırır Bu alem salt onun için Boşuna çağırmayın hürriyet özgürlük diye Hepsi hepsi sözde kalır Özde kalan bir tek yaratıcıdaki Bu anlamda özgürlük insana yoktur Kim var demişse çok hayalci Ya da kandırıyor kendi kendini “Edibahmet”

63 “YANIZLIK VE ÜMİT” Yaşamak güzel viran kalmak acı
Harabe dünyada ücra köşelerde Kimsenin bilmediği yerde, kimsenin gitmediği Sözün özü bir başına hayatta Bîhaber insanlar senden Sense mukadderat bahanesiyle İçindeki sevgiyle yaşama ümidiyle Sürükleniyorsun ama nereye Gidiyorsun işte perde perde Bir başına yapayalnız Bir yanın ümitli, bir yanın sitemkâr Bu ikilemlerle yaşıyorsun isyankâr “Edibahmet”

64 “PENCERENİN KARŞISINDA”
PENCERENİN KARŞISINDA, SENİN KARŞINDAYIM SANA BAKIYORUM DOYA DOYA GÖZLERİM GÖZLERİNE DEĞİYOR ZAMAN HIZLA GEÇİYOR BENİM GÖZLERLE SEN DE BANA BAKIYOR MUSUN? YOKSA EN SIRADAN HALİNLE ORDA MISIN? OLSUN BE! YETER Kİ KARŞIMDA OL NAZIM’IN DEDİĞİ GİBİ: “BEN SENDE İMKÂNSIZI SEVDİM” YA DA DİVAN ŞAİRLERİ GİBİ: “SENİ DÜŞTE YAŞATMAK DA GÜZEL” AMA BEN DÜŞLERİMDE DEĞİL BEDENİMDE İSTİYORUM SENİ HER LAHZA YANIMDA, YANIBAŞIMDA… “Edibahmet”

65 “CANIM KARDEŞİM” -Kadim dostum Hamit’e…-
DÜNYA ÇIKAR İLLETİNİN PENÇESİNDEYKEN BEN SENDE KENDİMİ GÖRDÜM SEN NE BÜYÜK İNSANSIN ARKADAŞ HER ŞEYDE BANA YOLDAŞ, HER ZAMAN SIRDAŞ HER DURUMDA BİRLİKTEYİZ: SIKINTIDA, DARLILKTA, UMUTSUZLUKTA; AMA EN GÜZELİ MUTLULUKTA DA BİRLİKTEYİZ DÜNYAYA ÖRNEK OLMALI BU SEVGİMİZ EVET, BİTMEK TÜKENMEK BİLMEYEN EZGİMİZ HAYATIMI RENKLENDİRDİN, YAŞAMIMA ÜMİT VERDİN İYİ Kİ VARSIN BENİM GÜZEL KARDEŞİM HER ŞEY GÖNLÜNCE OLSUN SENİ SEVİYORUM, SENİ SEVİYORUM… “Edibahmet”

66 “BİRBİRİMİZE AKIP GİTTİK”
Yıllar sonra yine buluştuk Buluştuk bir kuytu yerde Eskileri tazeledik, onlardan konuştuk Hüzün olup aktık bir yerlere Ve nihayet birbirimize akıp gittik Hiç ölmeyen duygularımız yeniden yeşerdi Maziden arta kalan salt sen ve sevgimiz imiş Aynı duyguların iklimindeyiz Ve her şeye rağmen ve de kayıtsız; Birbirimize akıp gitmişiz… “Edibahmet”

67 “NE ETTİN MUHİTTİN” Bir maganda kurşunuyla seni vurmuşlar vurmuşlar
Küllerini Ganj Nehrine savurmuşlar Duydum ki sen bir edepsizlik etmişsin Eee Muhittin, hakkındır; sen kendin ettin! “Edibahmet”

68 Ben sevecek adam mıyım ki Hayır; hayır bu olsa olsa bir hoşlantı
“SENİ SEVMİYORUM” Seni sevmiyorum işte Ben sevecek adam mıyım ki Hayır; hayır bu olsa olsa bir hoşlantı Ama aşk değildi, olamazdı Bir kere seni hiç düşünmüyorum Sen olsan da olur, olmasan da… Hülasa sensiz yaşıyorum Sensiz çok mutluyum Buna tüm kalbimle inanıyorum! Sen beni alamazsın ağlarına Boşuna çırpınışın güzel varlık boşuna Dedim ya ben seni sevmiyorum Seni istemiyorum! (…) “Edibahmet”

69 “SORMADIN BENİ” Sormadın beni… Beni hiç görmedin ki…
Sen beni hiç sevmedin Sevemezdin… Sen ki yüreği kafkaslarda Bir başka alemsin kendinde Bense biçare sürgünde Sürgün ettin beni kendine Ben kimsenin olmadığı yerde, Senin hayalinle yüreğim seninle Bir sen kaldın içimde bir tek sen, Sen her şeye rağmen ama he şeye Sormadın beni, sormadın gitti… “Edibahmet”

70 “NERDESİN” Nerdesin aranılan yürekte yaşatılan Nerdesin muhayyile perisi, ilham kaynağı Aradım seni bak ömür bitti Bir türlü bulamadım tahtı gitti Hep hayalimde yaşattım böyle bir bahtı Nerdesin ey nazlı çiçek Nerdesin gel artık bak ömür bitecek Aradığım çok şey değil ki salt beni sevecek Aradım, aradım, aradım gitti Meyvesiz ağaç gibiyim, heyhat! Bak ömür bitti “Edibahmet”

71 Üşüyorum kendi iç benliğimde Yağmur yok ama sırılsıklamım
“İŞTE BÖYLE” Hava soğuk mu soğuk Üşüyorum kendi iç benliğimde Yağmur yok ama sırılsıklamım Hüzünlerin girdabında böyle yaşarım Genç yaştayım ama yaşlı mı yaşlıyım Ruhu okşanmamış, yolda kalmış Kalabalıkların arasında bir başına Yaşam denirse buna eğer yaşam denirse Böyle yaşarım heyhat, böyle yaşarım… “Edibahmet”

72 Yaşamın kıyısında sessiz ve asude Bir çınar ağacı…
“ÇINAR AĞACI” Yaşamın kıyısında sessiz ve asude Bir çınar ağacı… Dalları savrulmuş perişan Bağrına hiçbir kuşun konmadığı Yalnızlığın ikliminde unutulmuş Kök salmış toprağa kadit olmuş Güneş görmeyen bir çınar ağacı Yaprakları dökülmüş, çırılçıplak Umudu belki yarına, belki bahara Çıkarsa yarına, çıkarsa bahara Yaşayacak canlanacak Yaşayacak çınar ağacı… “Edibahmet”

73 “DEĞİŞİM” Bir sağanak kesti yolumuzu Doğan güneşin batışında Gökyüzü bir mavi, bir kara Değişiyor iklim değişiyor zaman Dünya dönüyor son hızıyla Devir geçiyor, insan değişiyor Değişmeyen bir varlık var mı ki Elimizde kalan kalmıyor Değişimin çemberinde o da değişiyor Ben bile değiştim Artık eskisi gibi değilim “Edibahmet”

74 “İSYAN” İsyanmış bendeki gibi olamaz Allah’mış Muhammet’miş giderim dümdüz Bunlar yok ki, yok ki olamaz Olsa da onlara sayarım bir bir Beni yakacakmış tutarsa yaksın Baksın defterime, ister yaksın ister kansın Bu dünyanın çarkına da feleğine de Giderim ben, kim hesap sorabilir! Biz yarattık dünyayı, bu kurguyu… Kim soracak kim bu sorguyu! Yalan! Sümme yalan,hepsi hepsi boş bir kuyu Hepsi yalan işte, bendeki isyan!.. “Edibahmet”

75 Sonsuza dek bırakmasam Bir tek sen olsan, bir tek sen…
“BİR ÖRÜMCEK OLSAM” Ben bir örümcek olsam Sen de ağlarımda olsan Ağlarıma alsam seni Sonsuza dek bırakmasam Bir tek sen olsan, bir tek sen… Ama bunlar muhayyile, özge bir şey değil ki Gerçekte ağlarda olan benim ben Sense ölümcül darbeyi bekleyen Ama yine de bu ıstırap da güzel Senin ağlarında ölmek, senin elinde ölmek… “Edibahmet”

76 BİLİNÇALTINDA KALANLAR

77 BE!

78 S… A… K…

79 Satırbaşı, dipçik, bukalemun
Döner sermaye Sarmal, biçare, kozmopolit Sarmadı zaten… Yaza yaza kalem kırıldı Ortadan, sağdan, ucu kırık… Diaspora bunlar komplike Yoksa Türkçeleştirdiklerimizden mi? Aman boş ver! Rakı, yoğurt, beyaz peynir Biraz da kavun Bir kilo da istavrit iyi olur ha! “Edibahmet”

80 HAYALİNLE BİLE ÇEKERİM AH
ÜLKEMİN SEN EN GÜZEL GÜLÜ LAYIK-I VECHİYLE SEN HEP BENİMLE KAL YALNIZ SENİ SEVECEĞİM YALNIZ SENİ KAŞLARI AY AYRILIK KATİLİMDİR, OLSA DA HÜLYA… “EDİBAHMET”

81 “GELMEDİN” BU SAHİLDE BEKLİYORUM GELMEDİN
SENİ SEVEN BU YÜREĞİ GÖRMEDİN SENİN İÇİN, SEVDAN İÇİN, AŞK İÇİN BEKLİYORUM VUSLATINI GELMEDİN AYLAR GEÇTİ YILLAR GEÇTİ DÖNMEDİN YAZLAR BİTTİ, KIŞLAR BİTTİ, GELMEDİN BAHAR GELDİ, KIŞLAR GELDİ,YAZLAR GELDİ BU ALEMDE BİR SEN BANA GELMEDİN RÜYALARDA YAŞATTIĞIM AŞKIMSIN BEDENİMDE CANIMDA KANIMSIN BİR BEDENDE AYNI BİR CAN, CANIMSIN YILLAR YILI BEKLİYORUM GELMEDİN BÜLBÜL COŞTU GÜLLER SOLDU GELMEDİN BU HİCRANI, BU YARAYI GÖRMEDİN SENDEN ÖZGE KİMSELERİ SEVMEDİM NE TALİHTİR, NE HİCRANDIR, GELMEDİN

82 SENSİZ DOĞAN BU GÜNEŞİ NEYLEYİM SEN YOK İSEN BU DÜNYADA NERDEYİM
HAZAN YIKIK BİR VİRANE YERDEYİM SEVİYORUM SENİ AŞKIM GELMEDİN EDİBAHMET

83 “UYU” UYU CAN BİLDİĞİM CAN UYU SANA BİR ŞEY OLMASIN UYU
SAADETİN SAADETİMDİR YARINIM, SEVENİM, BEKLEYENİM UYU! EDİBAHMET

84 “YOBAZ” DÜNYAYA ÇIPLAK GELDİN ÇIPLAK GİDECEKSİN! ARADA NEDEN KAPANDIN
NEYDİ DERDİN! DOĞANIN KURALI BU İŞTE ANLAMAZ MISIN UYAN ARTIK UYAN! YOBAZ DEĞİL DE NESİN! EDİBAHMET


"“SENİ SEVİYORUM” Yüreği kafeste bir kuşum" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları