Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

RAHMET PEYGAMBERİ HZ. MUHAMMED www.recepsahan.com.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "RAHMET PEYGAMBERİ HZ. MUHAMMED www.recepsahan.com."— Sunum transkripti:

1 RAHMET PEYGAMBERİ HZ. MUHAMMED

2 وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ
“(Resûlüm!) Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik” Enbiya 21/107

3 Hz. Muhammed Rahmet Peygamberidir…
İslam Rahmet Dini, Hz. Muhammed Rahmet Peygamberidir… Şefkat ve merhamet insanı yücelten ulvî duygulardandır. Allah’ın 99 güzel isminden biri Rahman biri Rahimdir; her ikisi de O’nun ne kadar çok merhametli olduğunu anlatır.

4 Merhametin kaynağı olan Yüce Rabbimiz, bize elçi olarak gönderdiği peygamberinin kalbini de merhametle doldurmuşur…

5 وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ
Efendimiz(sav) de rahmet peygamberdir. Öyle ki sadece bu dünyayı değil tüm evreni kapsayan bir rahmet önderidir. وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ “(Resûlüm!) Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik” Enbiya 21/107

6 بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ”
Müslüman her işine بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ” diye başlar. Buna göre Müslüman kişi, Allah’ın “Rahman ve Rahim” ism-i şeriflerini her şeyin başına koyarak hayat kuran insan demektir. Yani Müslüman, merhametle muamele edendir.

7 وَاخْفِضْ جَنَاحَكَ لِلْمُؤْمِنِينَ…
O(sav) şöyle buyurur: “Yerdekilere merhamet ediniz ki göktekiler de size merhamet etsin.” وَاخْفِضْ جَنَاحَكَ لِلْمُؤْمِنِينَ… “..ve mü’minlere (şefkat) kanadını indir” Hicr15/88 İşte O’nu bizzat Allah bu şekilde eğitmiştir.Nitekim “Beni rabbim terbiye etti” demiştir.

8 Allah Kur’an’da O’nu;[- ilk ayet ilim(OKU
Allah Kur’an’da O’nu;[- ilk ayet ilim(OKU!) olmasına rağmen alimsin demedi,zenginsin demedi,güçlüsün demedi ile.] 1-Yüce Ahlak- وَإِنَّكَ لَعَلى خُلُقٍ عَظِيمٍ 2-Alemlere rahmet oluşu ile övdü. وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا رَحْمَةً لِّلْعَالَمِينَ Bu rahmetin kaynağı yine Allah.İşte ayet… Al-i İmran 159

9 فَبِمَا رَحْمَةٍ مِّنَ اللّهِ لِنتَ لَهُمْ وَلَوْ كُنتَ فَظًّا …غَلِيظَ الْقَلْبِ لاَنفَضُّواْ مِنْ حَوْلِكَ “O vakit Allah'tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz, etrafından dağılıp giderlerdi…. Al-i İmran 159

10 لَقَدْ جَاءكُمْ رَسُولٌ مِّنْ أَنفُسِكُمْ عَزِيزٌ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَرِيصٌ عَلَيْكُم بِالْمُؤْمِنِينَ رَؤُوفٌ رَّحِيمٌ “Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir.” Tevbe 9/128

11 لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِي رَسُولِ اللَّهِ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِّمَن كَانَ يَرْجُو اللَّهَ وَالْيَوْمَ الْآخِرَ وَذَكَرَ اللَّهَ كَثِيرًا Ahzab 21 O'nu örnek almak demek; Güvenilir olmak demek, (Emanetlerini O'na veriyorlar, "Emin" diyorlardı.) Affedici olmak demek, (Mekkelileri toptan affetmişti.) Merhametli olmak demek, (Ağır tahriklere rağmen beddua etmemiştir. Taif..) Hoşgörülü olmak demek, (Mescide bevl, zinaya müsaade isteyen genç…) Sözünde durmak demek, (Hudeybiye günü Ebu Cendel'i geri vermesi.) Cömert olmak demek, (Ölüm hastalığında yanında bulunan üç dinarı dağıtmak..) Alçakgönüllü olmak demek, (Ben kurutulmuş et yiyen bir kadının oğluyum…) Çalışkan olmak demek, (İşlerini kendisi yapmak isterdi, söküğünü dikerdi..) Dosdoğru olmak demek, (Size bir düşman saldıracak desem bana inanır mısınız?) Adaletli olmak demek, (Kızım Fatıma dahi çalsa…) Vefakar olmak demek, (Geceler boyu ayakta durup ibadet etmek.)

12 PEYGAMBER EFENDİMİZ (sav)
Arkadaşlarının hal ve hatırını sorardı… Her işe besmele ile başlardı… Herkese selam verirdi… Verdiği sözde dururdu… İlim öğrenenlere destek verirdi Merhametliydi… Affetmeyi severdi… Her konuda güvenilir bir insandı… İyi bir eş… Şefkatli bir babaydı… Komşu ilişkilerinde çok hassastı… Emanete ihanet etmezdi… Ayıpları asla yüze vurmazdı… O bir peygamberdi…ve aynı zamanda bir insandı… İnsanlar arasında hiçbir ayrım yapmazdı… Kötü söz söylemezdi. Evine selam vererek girerdi… Kimseyle çekişmezdi. Temizliğe çok önem verirdi… Kapısına yardım için gelen kimseyi geri çevirmezdi. Çocuklarla şakalaşırdı. Çocukları çok severdi… O’na salat ve selam olsun… Hep hayrı ve iyiliği tavsiye ederdi…  Kısaca peygamberimizin hayatı; İslâmi bütün değerlerin hayat bulup müşahhas hale geldiği bir alandır. Hasta ziyaretini ihmal etmezdi… Misafire ikram etmeyi severdi… Güler yüzlüydü… Yemeğin sonunda şükrederdi… Yoksullara yardım ederdi…

13 1-el-Emin (Güvenilir) olması 2- İnsanlara merhametle muamele
Efendimiz’in davette kısa sürede başarılı olmasını şu iki hususta özetleyebiliriz: 1-el-Emin (Güvenilir) olması 2- İnsanlara merhametle muamele (فَبِمَا رَحْمَةٍ مِّنَ اللّهِ لِنتَ لَهُمْ وَلَوْ كُنتَ فَظًّا غَلِيظَ الْقَلْبِ لاَنفَضُّواْ مِنْ حَوْلِكَ ) Gerçekten de O (s.a.v.) insanlara merhametle yaklaşımı, kırıcı ve sert davranmaması, onları kopması mümkün olmayan bağlarla kendine bağlamıştı.

14 “Hz. Peygamber’den borcunu İsteyen Yahudi”
Bir Kıssa: “Hz. Peygamber’den borcunu İsteyen Yahudi” Bir gün bir Yahudi Efendimizin yakasından tutarak verdiği borcunu istiyor.Bu borç da şahsi değil devlet hazinesinindir. (Efendimiz bazen hazinede buğday olmadığından Yahudi’den borç alarak fakirlere verirdi. ) Hem de günü gelmediği halde.Efendimiz gayet sakindir. Hz.Ömer ise eli kılıcındadır ve kınından çıkarıp yerine koymaktadır.Yani kılıç sesi duyulmaktadır.

15 Efendimiz(sav) Ömer’e git hazineden bu adamın şu kadar borcunu ver ve 20 ölçek de fazladan ver diyor. Ömer, borcu anladık da 20 ölçek niye fazladan vereceğiz deyince, o benden borcunu isterken sen kılıcını kınından çıkarıp yerine koyuyordun. Onu korkuttun.bu onu korkutmanın tazminatıdır….

16 Hz. Ömer ile Yahudi adam gidiyorlar
Hz. Ömer ile Yahudi adam gidiyorlar.Ömer Ona borcunu veriyor ve fazladan da 20 ölçek verince adam “bu neden” deyince az evvel seni kılıcımla korkutmamın tazminatıdır Efendimiz böyle buyurdu deyince bu adam -Bu rahmet peygamberidir, bu Hz. Muhammed’dir deyip şehadet getirerek müslüman oluyor…. Bir başka misal:

17 Mescide Bevleden Adam:
Bir gün bir adam gelip mescide küçük abdestini bozuyor. Ashab adamın üzerine yürümek isterken Efendimiz (sav) ona bir şey yapılmamasını, işini bitirdikten sonra bir kova su dökerek temizlemelerini söylüyor. İslam daha yeni gelmiş, adam cahil ve mescid nedir, orada nasıl davranılır falan bilmiyor. Efendimiz de bunun farkında ve ona göre davranıyor.İşte O ashabını böyle eğitmiştir.

18 Bir gün Rafi isminde bir çocuk Medine’de birinin hurma ağaçlarını taşladı. Bahçe sahibi onu yakalayıp Peygamberimize şikayet etti.Efendimiz , “yavrucuğum! Bu adamcağızın hurmalarını niçin taşladın?” diye sorunca çocuk çok utanarak…

19 Acıkmıştım; karnımı doyurmak için taşladım” dedi
Acıkmıştım; karnımı doyurmak için taşladım” dedi Peygamberimiz çocuğa hiç kızmadı. Tebessüm ederek çocuğu kucakladı ve ona şöyle dedi: - Yavrucuğum! Bir daha ağaçları taşlama. Altına düşen meyveleri al ye. Allah seni doyurur. Efendimizin bu davranışı küçük Rafi ’yi çok etkiledi ve o günden sonra hiç yaramazlık yapmadı.

20 Akra B. Habis Olayı

21 Hz. Peygamber'in çocukları sevip öpmesine hayret eden ve on çocuğundan hiçbirini öpmediğini övünerek söyleyen Bedevîye de ; "Şayet Allah senin kalbinden merhameti söküp almışsa ben sana ne yapabilirim? Merhamet etmeyene merhamet edilmez.“ şeklinde karşılık vermiştir. (Buhâri Edeb 18)

22

23 Bir sabah namazında çocuk ağlaması duyan Efendimiz ilk rekatte 60 ayet okuduğu halde 2. rekatte kısa okumuştur.. Bir gün minberde iken torunu Hz.Hasan mescide girer.O,minberden inerek onu kucağına alıp tekrar minbere çıkar.

24 İNSANLARA DEĞER VERİRDİ
İnsanların şekillerine, rengine ve ırkına göre ayrıma tabi tutulmasını yasaklamıştı. Irkçılığa savaşmıştır… Bir gün Ebu Zer ile Bilal bir konuda anlaşamamış ve Ebu Zer, Bilal’a: “–Kara kadının oğlu sen de.” demişti. ..

25 Bilal onun bu sözünden alınmış ve durumu Hz. Muhammed’e (s. a. v
Bilal onun bu sözünden alınmış ve durumu Hz. Muhammed’e (s.a.v.) bildirmişti. Peygamberimiz Ebu Zer’i çağırarak ona: “–Sende cahiliye adetlerinden biri mi var?” Ebu Zer söylediğine bin pişman olmuş, hemen yüzünü yere yapıştırıp: “–Allah’a yemin ederim ki Bilal ya hakkını helal edinceye ya da yüzüme basıp geçinceye kadar buradan kalkmayacağım” demiştir. Olay daha sonra tatlıya bağlanıp kapanmıştır

26 Bir örnek:Bir defasında Efendimiz(sav) Yahudi komşusunun oğlu genç hastayı ziyarete gider.
Elini o gencin başına koyar ve “inşallah iyi olacaksın … dünya hayatı kısa ve geçici.Senin cehenneme gitmeni istemem bana iman et” ..der. Çocuk bir anasına bakar bir Efendimize. Annesi, Yavrum O iyilikten başka bir şey istemez, o Muhammettir o ne diyorsa yap der.Çocuk da güçlükle kelime-i şahadeti getiri ve müslüman olur. Sebep?

27 Hz. Peygamberin ona merhameti,onu ziyareti
Hz. Peygamberin ona merhameti,onu ziyareti.O da komşudur ,komşunun da hakkı vardır. Velev ki g.müslim olsun. Komşuluk hakkı vardır.İşte Efendimizin tavrı ortada.

28 O, Gayr-i Müslimlere de Merhamet ederdi
O, idaresi, altındaki G.müslimlere de merhametliydi.Bir defasında Allah Rasulü arkadaşlarıyla otururken önünden bir Yahudi cenazesi geçer. Allah Rasulü, saygı icabı ayağa kalkar. Sahabe şaşırarak, “Ya Rasulallah! Ama bu cenaze bir Yahudi’nin cenazesi” derler. (Muhtemelen mevta, ihanet ettiği için Medine’den sürülmüş hain bir kabilenin bakiyesidir. Sahabenin bu şaşkınlığı da, onlardan gördükleri ihanetten olsa gerektir.) “Olsun, insan değil mi?

29 Yine, Allah Rasulü’nün Yahudi bir komşusunun ölümünün ardından ağladığını. Nedenini soranlara, “Keşke hidayete erseydi de, akıbetini kurtarsaydı” dediğini anlattı.

30 Taiflilere bile deddua etmedi
O acılı Taif yolculuğu dönüşünde, Mekkeli Müşrikler hakkında ne yapılmasını isterse derhal yerine getirileceği Cebrail tarafından kendisine bildirildiği zaman, "Rabbim, halkımı bağışla, onlar ne yaptıklarının farkında değiller." diye yalvarması, kendisine acımayan düşmanlarına bağışlanma ve hidayet dilemesi, onların soyundan inançlı bir nesil getirmesi için Allah'a dua etmesi , dünyada bir eşine daha rastlanmayan bir merhamet ve şefkat belgesidir.

31 Hayvanlara da merhamet ederdi:
Çünkü “Alemlere Rahmet” olarak gönderilmişti. Kıssa: Hicretin sekizinci yılı idi. Efendimiz ve ashabı Mekke’nin fethi için yola çıkmışlardı. Efendimiz (sav) Arç vadisinde, yolun kenarında yeni doğmuş yavrularını emziren bir köpek gördü. Hemen sahabeden birisini çağırıp köpeğin ve yavrularının rahatsız edilmemesini sağlamak üzere ordu geçinceye kadar orada nöbet tutmasını emretti.

32 Mekke’nin Fethi ve genel Af
Mekke fethine giderken son resmî geçit esnasında Ensar'ın komutanı Sa'd b. Ubade, Ebû Süfyan'a duyuracak şekilde "Bugün büyük savaş günüdür" diye bağırmıştı. Ebû Süfyan'ın şikayeti üzerine Hz. Peygamber “ Bugün Allah'ın, Kâbe'nin şanını yücelteceği bir gündür. Bugün merhamet günüdür...“ diyerek Sa'd b. Ubade'nin sözlerini düzeltmiş ve fetih gününü merhamet günü olarak ilan etmiştir

33 Mekke’nin fethi günü; kendisine ve Ashabına Mekke’de iken olmadık eziyetler yapan Mekkelileri affetmiştir. Ey Kureyşliler! Size şimdi nasıl bir muâmele yapacağımı sanıyorsunuz? diye sordu. Mekkeliler hep bir ağızdan: - Hayır umuyoruz. Sen kerîm bir kardeş, âlicenâb bir kardeş oğlusun, diye cevap verdiler.

34 Ben de size Yûsuf'un kardeşlerine söylediği gibi,
Rasûl-i Ekrem (s.a.s.): Ben de size Yûsuf'un kardeşlerine söylediği gibi, قَالَ لاَ تَثْرِيبَ عَلَيْكُمُ الْيَوْمَ يَغْفِرُ اللّهُ لَكُمْ وَهُوَ أَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ Bu gün size geçmişten dolayı azarlama yok.’ (Yûsuf Sûresi, 92) diyorum. Haydi gidiniz, hepiniz serbestsiniz “ buyurdu. Böylece Rasûlüllah (s.a.s.) hepsini affetmişti.

35 O(sav) o kadar merhametliydi ki;
Müslümanlara olmadık kötülükler yapan, eziyetler çektiren putperestleri bile, eline pek çok cezalandırma fırsatı geçmesine rağmen, affetmiş; onları yenip ortadan kaldırmaktansa kendine çekip kazanmayı hedeflemişti.

36 Uhud’da amcası Hamza’yı Şehid eden Hind ve Vahşi’yhi bile affetmiştir.
T.C DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ Uhud’da amcası Hamza’yı Şehid eden Hind ve Vahşi’yhi bile affetmiştir.

37 DOĞANKENT MÜFTÜLÜĞÜ SUNDU İRTİBAT: TEL: 0043 699 1022 3384
@-POSTA:


"RAHMET PEYGAMBERİ HZ. MUHAMMED www.recepsahan.com." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları