Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KENTSEL MEKAN KAVRAMI.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KENTSEL MEKAN KAVRAMI."— Sunum transkripti:

1 KENTSEL MEKAN KAVRAMI

2 MEKAN TANIMLARI Mekan en basit tanımıyla bir kişi veya gurubun yeridir. Mekan insanın, insan ilişkilerinin ve bu ilişkilerin gerektirdiği donatıların içinde yer aldığı sınırları kapsadığı örgütlenmenin yapı ve karakterine göre belirlenen bir boşundur (GÜR, 1996). Mekan kavramı farklı disiplinlere ve uzmanlık alanlarına göre çeşitli ifade ve tanım çiftleriyle anlatılabilmektedir. Moholy-Nagy ve Muck’a göre; Objektif Mekan : Mekan üç boyutu ile ölçülebilmektedir ve bir gerçeklik olarak vardır. Subjektif Mekan : Mekan aynı anda ölçülemeyen boyutları ile varsayılabilir, duyularla kavranabilir ve subjektif olarak gerçekte var veya yoktur.

3 Bu tanımların yapılmasından sonra mekan kavramı,
objektif/subjektif, iç/dış mekan, doğal/yapay mekan, demokratik/antidemokratik mekan, geleneksel/çağdaş mekan gibi iki aşamalı olarak ele alınmaya başlanmıştır. İç Mekan: Özel ve yarı özel mekanları anlatmak için kullanılan bu kavram kapalılık hissi uyandırır. Dış Mekan: Kentsel ve toplumsal mekanı anlatmak için kullanılır ve açıklık hissi uyandırır. Gür’e göre mekan tiplerini mekanın fonksiyonu belirler, mekan türleri ise mekanın sınırlarının esnekliği ve katılığı ile ifade edilebilmesidir.

4 Doğal Mekan: Doğada var olduğu haliyle mekan özelliği taşıyan mekanlar.
Yapay Mekan: İnsan eliyle yapılmış mekanlar. Demokratik Mekan: Parça/bütün uyumunun organik süreçlere bağlı olarak ortaya çıktığı mekan düzenleridir. Antidemokratik Mekan: Merkezi yönetimlerin katı hiyerarşik yapısını içinde barındıran mekanlardır. Geleneksel Mekan: Mekan düzeninin geleneksel kültür ve sosyal olgulardan ortaya çıktığı hissini uyandıran mekanlardır. Çağdaş Mekan: Çağdaş tasarım kuralları çerçevesinde oluştuğu hissedilen mekan düzenleridir. Temsili Mekan: Biliş üzerine düşen mekanı ifade eder. Sensori-Motor Mekan: Duyu organları ile kavranan mekanı ifade eder. Matematiksel Mekan: Boyutları verilen bu boyutlarla kavranan mekandır. Olgusal Mekan: Boyutları verilen mekanın kullanıcı biliş farklılıkları ve farklı bakış açıları ile farklı boyutlarda algılanan mekandır. Durağan Mekan: Mekanı oluşturan mekan bileşenlerinin sabit olduğu algılanan mekandır. Devingen Mekan: Mekan bileşenlerinin hareketli olduğu algılanan mekan düzenidir.

5 İki aşamalı olarak yapılan bu mekan tanımlarından sonra,
Norberg-Schulz 1963’te mekanı 4 ana başlık altında toplamıştır. Bireyin algılamasına bağlı olmayan ve gerçekliklerle sınırlanan mekan Bireyin bilinçli olarak edindiği deneyimlerle algıladığı mekan Mimari yapısal mekan Soyut geometrik mekan Norberg- Schulz’un 1963’te yaptığı bu tanımlamalardan sonra Relph 1987’de mekanı bu tanımlamalara dayalı olarak beş ana başlıkta irdelemiştir. Yararlanılan mekan Simgesel mekan Hissedilen mevcut mekan

6 Relph’in bu mekan tanımları şöyle ifade edilmiştir (Gür 1996).
Yararlanılan mekan: Fiziksel çevreyi kendi gereksinmeleri doğrultusunda kullanan ve değiştiren insanın yaşama, çoğalma ve üretmeye ilişkin sürekli kullandığı davranış modlarının yer aldığı ekololojik ve operasyonel mekandır. Simgesel mekan: Bireyin doğrudan algısal boyutları içinde olmayan siyasal, ekonomik, kültürel, toplumsal sistemler ve bunların simgesel yapısına bağlı olan, toplumun biliş, dugu ve değerlendirmeleri ile yordanan bireye nüfuz eden mekandır. Hissedilen mevcut mekan: İnsanın duyu organlarıyla algıladığı fiziksel mekanın ilişkiler, anılar, beklentiler gibi örneklenebilen, bilişe dayalı öznel yorumlarla tanımlanmasıdır. Varoluşsal bir gerçeklik olan bu mekan pasif olmayıp insanın eylemleri tarafından sürekli olarak yeniden yaratılan ya da biçimlenen mekandır. Varoluşsal mekanı zihinsel yapı ve süreçler belirler. Mimari mekan: İnsanı barındıran zaman dahil dört boyutu olan sınırlandırılmış örgütsel ve örgütlü boşundur. Coğrafyasal mekandan binaya kadar çeşitli düzeyleri kapsar. Soyut geometrik mekan: Mimari mekanın soyutlama yolu ile elde edilen geometrik kurgusu ve kompozisyonudur.

7 «Yer» ve «Mekan» kavramlarının anlaşılmasında ve mekanı örgütlemede en önemli oluşum insanın varoluşsal gerçekliğidir. Hissedilen ya da yaşayan mekan insanın çevre ile etkileşimini başarılı bir şekilde sürdürme amacıyla geliştirdiği imgeyi gösteren tinsel bir kavramdır. Bu anlamda mekan algılanmayı bekleyen pasif bir mekan olmayıp, insanın eylemleri tarafından sürekli olarak yeniden tasarlanan ya da biçimlenen mekandır. Tümüyle insan tarafından oluşturulan kentler, köyler, evler ya da peyzaj düzenlemeleri böyle bir mekan kapsamında kalan sistemlerdir. Bunlar varoluşsal mekanın alt bileşenleri olarak düşünülebilirler. (Öksüz, 2004)

8 KENTSEL MEKANI OLUŞTURAN ÖĞELER
Mekânı oluşturan çeşitli bileşen ve öğeler, mekânsal örgütlenmede çok farklı roller üstlenmekte, mekânın tüm etkisi üzerinde son derece önemli olmaktadırlar. Mekân bileşen ve öğeleri mekânsal örgütlenmede SINIRLAYICI, BELİRLEYİCİ, YÖNLENDİRİCİ, ODAKLAYICI, SÜREKLİLİK SAĞLAYICI, ANLAM TAŞIYICI, BİRLEŞTİRİCİ, AYIRICI roller üstlenirler. Bu roller gözlemciye o mekanın kavranabilmesinde önemli ipuçları verir. ( GÜR, 1996)

9 KENTSEL MEKANIN ÖZELLİKLERİ
Açık alanların özellikli bir tanımı olan kentsel mekan, mekanın somutlaşmış şekli olan mimari mekanla doğrudan ilişkilidir. Geçmişte kentsel mekan ve mimari mekan arasındaki süreklilik, modernizm ile birlikte yapısal ve algısal olarak yalıtıma uğramış ve birbirlerinden bağımsız binaların mekanı karakterine bürünmüştür. Bağımsız binalara gösterilen ilgiye karşın binalar arasında kalan mekanların nitelik ve organizasyonu ikinci derecede ele alınmıştır. Kentsel mekan kavramına farklı tanımlar, tanımı yapanların uzmanlık alanları açısından bakışı da ifade ettiğinden az çok değişiklikler içerebilirler. Birkaç «Kentsel Mekân» tanımı: "Sokaklarda, alanlarda, parklarda, bahçelerde özetle insan yapıtlarının arasında kalan ve bunlarla sınırlanan mekandır.»

10 KENTSEL MEKANIN ÖZELLİKLERİ
"Kentin insan yaşantısının öznel ve psikolojik süreçlerinin geçtiği, duygusal algı ve deneyimlerin bilince, kişiliğe ve anılara dönüştüğü yerdir". (Eşkinat, 1992). "Kentsel yapıların dışında kalan, kent arazisi üzerinde kurulu, kentlilerin kullandığı, kentle ilişkili olayların yer aldığı alanların tümüdür" diye ifade edilmektedir. (Konuk, 1987) Kentsel dış mekan, mekan olmasından kaynaklı olarak sınırları olan ve bu sınırı yaratan öğelerin bütününü ifade eder ve bu özellikleri ile de iç mekan kavramını oluşturan, sınırlandıran öğeler yönünden benzerlik gösterir.( Şekil 2.1. , Şekil 2.2.)

11 Şekil 2.2. Kentsel Dış Mekanı Sınırlandıran
Şekil 2.1. İç Mekanı Sınırlandıran Elemanlar Şekil 2.2. Kentsel Dış Mekanı Sınırlandıran Elemanlar

12 1) Kentsel dış mekanın eni, boyu, yüksekliği vardır. Yani üç boyutludur.
2) Üzerinde kentsel olaylar, aktiviteler geçer. 3) Kentliler mekanı kullanır, ondan yararlanır. 4) Kentsel mekan duyular ve duygular yoluyla algılanır ve kavranır. 5) Kentsel mekan kişiye has ve subjektif yorumlanır, değerlendirilir. Böylece kentsel mekan ile kişi arasında duygusal bir bütünleşme kurulur. 6) Bu özellik kentsel mekan kavramını kentsel alan kavramından ayırır; kentteki boşluklar kentsel alan olarak değerlendirilir, oysa bir kent meydanı ancak kentsel mekan olarak değerlendirilir. 7) Kentsel alan kavramı 3 boyutludur, kentsel mekan kavramı ise içerisindeki, ekonomik, sosyal, kültürel, politik, dinsel, eğitim, spor gibi etkinlikler nedeniyle çok boyutludur.(Öksüz, 2004)

13 KENTSEL MEKAN TÜRLERİ Kentsel dış mekanlar özel yaşamın aksine toplu yaşamın tüm etkinliklerinin sürdüğü mekanlardır. Bu mekanlar her yaş, cins ve meslek grubunun yararlanmasına açık, kentsel strüktür içinde yer alan mekanlar olarak tanımlanabilir. Bunlar mülkiyetin ortak olduğu mekanlardır. Ortak çıkar ve kullanımlar için düzenlenmiş ya da oluşmuştur. (Öksüz, 2004) Kentsel Mekan Türleri: Özel Mekanlar: Belli bir grubun ya da kişinin özel kullanımına açık olan ve yalnızca o kişi ve gruplarca kullanılan mekanlardır. Yarı Özel Mekanlar: Herhangi bir kişinin mülkiyetinde olan ancak toplum tarafından da gözlemsel olarak algılanabilen mekanlardır. Bu mekanlar ait olduğu kişiler dışında kullanıma açık değildir ancak özel mekanlarda olduğu gibi kapalılık hissi yoktur. Kamusal Mekanlar: Her kentlinin serbestçe girebildiği, gezebildiği, kullanabildiği mekanlardır. Yapılanmış veya yapılanmamış olabilir. Kent sakinlerinin kullandığı binalar ya da meydanlar olabilir. Yarı Kamusal Mekanlar: Bu mekanların mülkiyeti bazen kamuya bazen de kişilere ait olabilir. Ancak kamusal mekanlardan farkı, belli bir statü oluşturarak her kullanıcının kullanabilmesini önlemektedir. Kendi içerisinde bir otokontrol mekanizması vardır.

14 KENTSEL DIŞ MEKAN ORGANİZASYONU
Kentsel dış mekan tasarımı, tasarımcılar açısından en az iç mekan tasarımı kadar önemlidir ve hesaba katılmak zorundadır. İnsanlar evlerinde yaşadıkları zaman kadar da dışarıda yaşarlar. Bu nedenle dış mekanlarda olabildiğince hoş ve rahat olmalıdır. Yapılar arasındaki boşlukların oranı insanların duyularını etkiler. Özelliği itibarı ile çok geniş-dar, büyük-küçük, yüksek-alçak, olan mekanlar, insanlar üzerinde değişik duygular uyandırabilir ve onları etkileyerek izler bırakabilir. Başarılı kent mekanlarının çeşitli karakteristik özelliklerini inceleyip, bunları üç düzeyde toplayan Trancik’e göre; 1)- Üç Boyutlu Çerçeve: Kapalılık, sınırlayıcı elemanların tanımlılığı, ölçü, oran, saydamlık, açılmalar, yüzey dekorasyonu; 2)- İki Boyutlu Çerçeve: Yer düzleminin biçimlenmesi ve çok parçalı olarak düzenlenmesi; 3)- Mekan İçindeki Nesnelerin Yerleştirilmesi: Ağaçlar, heykeller, su elemanları, kentsel mobilya, çitler/ parmaklıklar/perde duvarlar vb.

15 Bu gruplamayı yaptıktan sonra Trancik iki tür kentsel açık mekandan söz etmektedir.
A)- Yumuşak Mekanlar: Doğal çevrenin egemen olduğu mekanlardır. Kentsel çevrede rekreasyonu mümkün kılabilen parklar, bahçeler ve doğrusal yeşil eksenler bu kapsama girerler (yeşil alanlar; işlevsel tanımlama) (Şekil 2.3). B)- Sert Mekanlar: Büyük ölçüde duvarlarla tanımlanmışlardır. Genellikle etkinlikler üreten ana mekanlar olarak işlevlerini sürdürürler (kentsel açık alanlar; mimari/fiziksel tanımlama) (Şekil 2.4). Sitte mekansal tasarım ilkelerini belirlediği çalışmasında, en önemli ilkenin “Kapalılık” olduğunu belirlemiştir. Meydanların bir kısmının kısmen kapalı olduğunu ve çevrelendiğini, bir kısmının da açık mekân ilişkileriyle kapalı mekânlar arası bir geçiş oluşturduğunu anlatmıştır.

16 Ashihiara’ ya göre kapalılık ile ilişkili olarak kentsel mekanlar genelde iki ana grupta incelenebilir: 1)- Negatif Mekan: Belirli bir biçimi olmayan, binalar inşa edildikten sonra geriye kalan hacim olarak değerlendirilir. 2)- Pozitif Mekan: Belirgin ve kesin bir biçimi olan mekan olarak tanımlanır. Bu iki mekan türünde plan geometrileri tümüyle farklı değerlerdedir. Pozitif mekan ile negatif mekan arasındaki en önemli farklılık işlevlerindedir. Öyle ki, pozitif mekanlar insanların kendilerini içinde rahat hissettikleri ve kullandıkları, negatif mekanlar ise göreli olarak rahatsız hissettikleri ve kullanma eğilimi göstermedikleri mekanlardır. Kapalılık, mekansal biçimlenmenin tanımlanmasının ötesinde "Kapalılık Hissinin" oluşması ile açıklanabilir.(Öksüz, 2004)

17 Yumuşak Mekan ( Soft Space) Sert-Güçlü Mekan ( Hard Space)
Negatif Mekân Pozitif Mekân

18 KENTSEL DIŞ MEKANDA KAPALILIĞIN BOYUTU
Kentsel dış mekanı sınırlayan çevredeki yapıların boyutları, mekanın boyutları, ve algılanan boyutlar arasındaki ilişki, kullanıcılar üzerinde farklı psikolojik etkiler oluşturur. Kentsel dış mekandaki yatay ve düşey boyutlar arasındaki oranlar, mekanın algılanmasını ve mekan içerisindeki kullanıcı davranışlarını belirler. Greater London Council’ e göre açık mekanda, «Ortada Kalma – Açıkta Kalma» hissi, atmosferin her türlü etkisine maruz kalma, canlanma ve hareketlenme isteği oluşur. Kapalı mekanda ise; kapalı mekandan korkma, yalnızlık hissi ve mahremiyet duygusu oluşur.

19 KENTSEL DIŞ MEKANDA KAPALILIĞIN BOYUTU

20 Kentsel Dış Mekanda Kapalılığın Derecelenmesi
Kapalılığın derecelenmesinde 3. boyutta yapı yükseklikleri etkili olurken, 2. boyutta, bina kitlelerinin plan düzlemindeki organizasyonu önem kazanmaktadır. Bu çerçevede yapılacak düzenlemeler yine, insan üzerinde değişik etkiler bırakan kentsel dış mekanların oluşmasına neden olur. Greater London Council’de “güçlü kapalılık etkisinin; etkili bir mekan hissi verdiği, yerini tariflemenin kolay olduğu, Vandalizm etkisini azalttığı, kullanıcılar arasında sosyal ilişkileri geliştirdiği belirtilmiştir. Buna karşılık, mekanlar arası karşılaştırma yapmanın güç olduğu, köşe binalarda mahremiyet ihlali olduğu söylenmektedir.

21 KISMİ KAPALILIK KAPALILIK HİSSİ ÇOK AZ GÜÇLÜ KAPALILIK

22 Kentsel Dış Mekanda Kapalılığın Elemanları
Kent mekanındaki kapalılığın elemanları; mekanı sınırlama özelliğine sahip her türlü doğal ve yapay elemanlar olabilirler. Bunlar, sahip oldukları özellikler ve mekanı sınırlamada üstlendikleri öneme göre birincil ve ikincil mekan elemanları olarak ayrılmaktadır. Birincil mekan elemanları, bazen bina duvarları, büyük ağaçlar olabildiği gibi, bazen de köprüler, geçitler veya yapı gurupları olabilir. Elemanların etkisi, içinde bulundukları ortam şartlarına ve kullanıcı algısına göre güçlü ya da zayıf olabilir. İkincil mekan elemanları, mekanı sınırlandıran ama aynı zamanda en az bir boyutuyla çevresel algıyı kesmeyen elemanlardır. Perde duvarlar, küçük bitkiler, yer düzenlemeleri olabilir.

23

24 İKİNCİL MEKAN ELEMANLARI

25 KENTSEL MEKANDA KAPALILIK
Kapalılığın derecelenmesinde 3. boyutta yapı yükseklikleri etkili olurken, 2. boyutta bina kitlelerinin plan düzlemindeki organizasyonu önem kazanmaktadır. Bu çerçevede yapılacak düzenlemeler yine, insan üzerinde değişik etkiler bırakan kentsel dış mekanların oluşmasına neden olur. Kapalılık Hissi Çok Az Güçlü Kapalılık Kısmen Kapalılık

26 GÜÇLÜ KAPALILIK ETKİSİNİN
AVANTAJLARI DEZAVANTAJLARI * Etkili bir mekan hissi * Mekanlar birbirine benzediği için * Yerini tarif etme kolaylığı karşılaştırma yapmada güçlük * Vandalizm etkisini azaltma * Köşe binalarda mahremiyetin ihlali * Yaşayanlar arasında sosyal ilişkinin kurulmasına ve gelişmesine neden olma Kent mekanındaki kapalılığın elemanları; mekanı sınırlama özelliğine sahip her türlü doğal ve yapay elemanlar olabilirler. Bunlar, sahip oldukları özellikler ve mekanı sınırlamada üstlendikleri öneme göre birincil ve ikincil mekan olarak ayrılmaktadır.

27 MEYDAN MEKANINDA KAPALILIĞIN ETKİSİ
Meydanların kapalılık etkisi, meydanı çeviren yapıların yüksekliği ile yapılar arasındaki mesafenin oranı ile ifade edilmektedir. Kapalılık etkisinin bir başka ifade biçimi de; meydan mekanının merkezi ile, meydanı çevreleyen binaların en üst noktaları arasındaki bakış doğrularının, meydan zemin düzlemiyle yaptıkları açı ile verilmektedir.

28 SOKAKLARDA KAPALILIĞIN ETKİSİ
Cadde ve sokaklardaki mekansal kapalılık etkisi, yoğun bir sosyalleşmenin oluşmasında önemli bir rol oynar. Kapalılık etkisi, meydanlarda olduğu gibi; sokağın iki yanındaki binaların yüksekliği ile, binalar arasındaki mesafenin oranı ile ifade edilmektedir.

29 KENTSEL KAPALILIK TÜRLERİ

30 3. BOYUTUN YOL MEKANINDAKİ ETKİLERİ
Yol mekanını çevreleyen yapıların fiziksel özelliklerine (renk, yükseklik, biçimlenme özelliği vb.) göre yol mekanı, olduğundan farklı algılanabilir. Bu tür özellikler, tasarım aşamasında, elde edilmek istenen mekan özelliklerinin daha da vurgulanması ya da etkinin artırılması/azaltılması için araç olarak kullanılabilir.

31 MEKANSAL KURGUNUN TASARLANMASINDA DİKKATE ALINABİLECEK İLKELER
1) AVLU/SOKAK KARIŞIMININ BİRLİKTE KULLANILMASI Bir konuttaki koridor ve kapılarla birbirine bağlanan odalar dizisi gibi bir düzen sözkonusudur. Böylece mekanı kullananların görüşleri sürekli değişiyor bu da görsel çeşitliliğin, ilginin artmasına neden oluyor. Bu tür düzenlemelerde güçlü mekan etkisi oluşuyor ve süreklilik sağlanıyor.

32 2) ALT MEKANLAR OLUŞTURMA
Bir mekan daha küçük boyutlardaki alt mekanların bütünü olarak ele alınabilir. Böylece kullanıcıya, değişik amaçlarla kullanacağı, çeşitli sosyal aktivitelerin yer alacağı, değişik atmosferdeki mekanlar sunulabilir. Ayrıca, bu yöntemle açık mekan hissi veren bir mekan, parçalanarak kapalı mekan hissi oluşturacak bir yapıya (mekanlara) dönüştürülebilir.

33 İnsanların bu tür yerleşmelerde kent mekanı içindeki yönelimlerini
3) IZGARA SİSTEMİ Düzenli bir doğrusal ızgara sistemi, kuşbakışı olarak kolayca kavranabilir ve tam olarak algılanabilir. Ancak içinde yol alırken kavranıp algılanması güçtür. İnsanların bu tür yerleşmelerde kent mekanı içindeki yönelimlerini kolaylaştıracak genel bir anlaşılırlık gerekir. BOFFIL’İN CEZAYİR’DE BİR KÖY PLANI

34 İtalya’da Toskana Bölgesinde Montecatini Alto Yerleşmesi
4) GELENEKSEL SİSTEMLER Geleneksel kentlerin ya da kasabaların karakteristiği olan düzensiz, anti-ızgara tipi mekan organizasyonları, yukarıdan bakıldığında anlaşılır bir düzen göstermemelerine karşın, içlerinde hareket edildiğinde yerel farklılıkların sürekli olarak genele ilişkin görsel veriler sunmaları nedeniyle iyi düzenlenmiş etkisi yaparlar. İtalya’da Toskana Bölgesinde Montecatini Alto Yerleşmesi Fransa’da Var Yöresinde Bir Kasaba Yerleşmesi

35 5) İNSAN ÖLÇÜ VE BOYUTLARININ ÜSTÜNDEKİ KİTLELER
A) Bu tür yapılar kavranabilirlik oranları düşük yapılardır ve belirli sayısal gereksinmeleri karşılamak, zaman ve maliyetlerde karlılık sağlamak için yapılabilirler. Ancak bu tür yapılarda dış mekan organizasyonları, sosyal ilişkiler ve insan-yapı-doğa ilişkileri bakımından sakıncalıdır ve kopukluklara neden olur.

36 Helsinki’de Bocksbacka Mahallesi
B) Çok katlı büyük yapı düzeni, dış mekan düzenlemelerinde kontrol edilebilir ölçekte, özel niteliklere sahip mekan birimlerinin kurgusuna olanak sağlamamaktadır. Ayrıca bu tür bloklarda sağlıklı bir yönlendirme de gerçekleştirilememektedir. Helsinki’de Bocksbacka Mahallesi

37 Kitagata Evleri (Japonya)
C) Çok katlı, çok konutlu yapı bloklarının kullanımıyla gruplar oluşturmak ve rasyonel bir düzen kurgusunu gerçekleştirmek olasılığı da azdır. Gruplamalarda konut birimlerinin güneşlenme, manzara vb. koşullarda eşdeğer yararlanma düzeninin kurgusu zordur. Kitagata Evleri (Japonya)

38 6) ÇOK KATLI YAPI BLOKLARININ OLUMSUZ ETKİLERİNİN AZALTILMASI
Çok katlı yapı bloklarının olumsuz etkileri, doğal veriler ve diğer az katlı yapı birimleri birlikte değerlendirilerek, karma bir düzenleme ile azaltılabilir. Ağaç kullanımı veya boyutları insan ölçeği ve boyutlarına uygun birimler, çok katlı büyük yapı gruplarının tekdüze etkisini azaltarak zengin, çeşitli ve ilginç yerleşme gruplarının kurgusuna olanak sağlar. Böylece ölçüsüz, oransız dış mekan kademeli olarak daha küçük, sınırları kavranabilir mekan düzenine dönüştürülebilir.

39 7) BİNALARDA ÖN / ARKA AYIRIMI
Tüm yapıların girişleri ve en fazla kamusal değer taşıyan eylemler için, kamusal mekana bakan bir “ön” ve en özel eylemlerin gerçekleştirilebileceği bir “arka” planı olmalıdır. Özellikle konut bölgelerinin düzenlenmesinde bu önemlidir. Bentley, bu düşünce doğrultusunda “çevresel blok strüktür” olarak adlandırdığı avlulu yerleşme düzenini ideat bir çözüm olarak sunar.

40 8) KAVRANABİLİRLİK YARATMA VE SINIRSIZLIĞIN GİDERİLMESİ
Yapı birimlerinin aynı doğrultuda uzayıp gitmesi, kavranabilirliğin yok olmasına ve bir sınırsızlığın oluşmasına neden olur. Yapı birimlerinin birbirleri ile, belirli ölçülerde kenetlenmesiyle kavranabilir bir açık mekanlar zinciri elde edilebilir.

41 9) MEKAN FARKLILAŞMASI YARATMA
Yapılar arası açık alan, koridor gibi uzuyor. Mekan farklılaşması yok. Yapı ve yol arasında uygun bir hareketlilik sağlanmış.

42 10) YAPI / YOL BÜTÜNLEŞMESİ
Eğimli alanda üçüncü boyutta düzenleme. Düz alanda bina cephelerindeki hareketliliğe göre düzenleme.

43 11) RİTMİK DÜZEN YARATMA Bir sokak/cadde mekanının, mekanlar zinciri olarak, birbiriyle kenetlenen, birbirinden farklı mekan birimleri olarak düzenlenmesinde; belirli oranların kullanılması olumlu sonuçlar verir. Altın ölçü oranı, ritmik bir düzen yaratmada önemlidir.

44 YAYANIN HAREKETİ Yaş gruplarının hareket özelliklerinden bağımsız olarak kentsel alanlarda yollar binaların köşe ve duvarları arasında biçimlendiğinden buna uygun dik açılı veya açılı yönelmelerle oluşur. Kırsal alanlarda ise ağaçlar, ağaç grupları, çimenlik alanlar vb. alanlarda oluşan yol, daha çok gezinti amacına yönelik olarak eğriseldir. Çocuklar, bir yol güzergahını kullanmada genellikle yol üzerindeki nesnelerle ilgilenirken, yetişkinler belli bir amacı gerçekleştirmeye yönelik olarak direkt yürürler. Yaşlıların ise yetişkinler kadar etkili amaçları yoktur, yavaşça ve dinlenmek için durarak yürürler.

45 KENTSEL DIŞ MEKANDA YEŞİLİN BİR TASARIM ÖĞESİ OLARAK KULLANIMI
Yeşil öğesi rengi, boyutları vb. yapısal ve doku özelliklerinden ötürü kentsel dış mekanlarda tasarım elemanı olarak kullanılabilir. Özellikle bir sokak girişinin vurgulanmasında, ya da benzer şekilde yapı girişlerinde, girişi belirleyen ve diğerlerinen ayırt edilmesini sağlayan bir eleman olarak kullanılabilir. Benzer şekilde tek bir mekandaki konumu belirleyerek yön bulmada yardımcı olabilir. Birbirleri ile ilişkili sokak ve meydan düzenlerinin oluşturduğu süreklilik içinde kaybolmadan, güvenle dolaşmak mümkün olabilir. Mekanların algılanmasında kapalılık etkisi yaratabilir, mekana sınır ve yükseklik getirir. Ayrıca meydan, avlu gibi mekanlarda mevsimin algilanmasına, iklimlendirmeye yardımcı olur. Sokaklarda süreklilik sağlama, sokak mekanının konforlu ve kapalı algılanmasını sağlama gibi özellikleri vardır.

46

47


"KENTSEL MEKAN KAVRAMI." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları