Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

GEDİZ HAVZASI YAS KÜTLELERİNE ETKİ EDEBİLECEK BASKILAR VE İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI 1 ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Mart 2015 Yeraltı Suyu.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "GEDİZ HAVZASI YAS KÜTLELERİNE ETKİ EDEBİLECEK BASKILAR VE İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI 1 ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Mart 2015 Yeraltı Suyu."— Sunum transkripti:

1 GEDİZ HAVZASI YAS KÜTLELERİNE ETKİ EDEBİLECEK BASKILAR VE İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI 1 ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Mart 2015 Yeraltı Suyu Yönlendirme Grubu Toplantısı

2 SUNUM İÇERİĞİ  Gediz Havzası Genel Bilgiler  Gediz Havzası Yerüstü Suları  Gediz Havzası Yer altı Suları  Kirlilik Kaynakları  Baskılar ve Etkiler  Sıcak Noktalar  YAS İzleme Noktaları Belirleme Çalışmaları 2

3 GEDİZ HAVZASI-GENEL BİLGİLER Havza Ege Bölgesi’nde, sularını Gediz ve kolları vasıtasıyla Ege Denizine boşaltan, Kuzey Ege, Susurluk ve Küçük Menderes Havzaları arasındaki alanı kapsamaktadır. Havza yaklaşık 1.703.394 ha alanı kaplamakta olup, Türkiye genel yüzölçümünün %2,2’sini oluşturmaktadır. Havza sınırları içerisinde Manisa, İzmir, Uşak ve Kütahya illeri bulunmaktadır. Havzaya ismini veren Gediz Nehri, 275 km uzunluktadır. Gediz Havzası verimli topraklara ve tarıma elverişli bir iklime sahip olduğundan bölge tarımsal üretimde Türkiye genelinde ön sıralarda yer almaktadır. Havza içerisinde kalan Kemalpaşa ve Menemen ilçeleri oldukça yoğun sanayileşmenin gözlendiği bölgelerimizdir. Havzadaki çevresel altyapı durumu değerlendirildiğinde, havza geneli için atıksu ve katı atık alt yapı durumu henüz çözümlenmemiştir. Su kirliliği probleminin, nüfus ve endüstrileşmeye paralel olarak hızlı bir şekilde arttığı, yüzeysel suların evsel ve endüstriyel atıksular ile tarımsal faaliyetler sebebiyle kirlendiği görülmektedir. Havza Ege Bölgesi’nde, sularını Gediz ve kolları vasıtasıyla Ege Denizine boşaltan, Kuzey Ege, Susurluk ve Küçük Menderes Havzaları arasındaki alanı kapsamaktadır. Havza yaklaşık 1.703.394 ha alanı kaplamakta olup, Türkiye genel yüzölçümünün %2,2’sini oluşturmaktadır. Havza sınırları içerisinde Manisa, İzmir, Uşak ve Kütahya illeri bulunmaktadır. Havzaya ismini veren Gediz Nehri, 275 km uzunluktadır. Gediz Havzası verimli topraklara ve tarıma elverişli bir iklime sahip olduğundan bölge tarımsal üretimde Türkiye genelinde ön sıralarda yer almaktadır. Havza içerisinde kalan Kemalpaşa ve Menemen ilçeleri oldukça yoğun sanayileşmenin gözlendiği bölgelerimizdir. Havzadaki çevresel altyapı durumu değerlendirildiğinde, havza geneli için atıksu ve katı atık alt yapı durumu henüz çözümlenmemiştir. Su kirliliği probleminin, nüfus ve endüstrileşmeye paralel olarak hızlı bir şekilde arttığı, yüzeysel suların evsel ve endüstriyel atıksular ile tarımsal faaliyetler sebebiyle kirlendiği görülmektedir.

4 GEDİZ HAVZASI- YER ÜSTÜ SULARI :

5 GEDİZ HAVZASI- ARAZİ YAPISI :

6 Gediz Havzası’nın yeraltı suyu potansiyeli ~555 x 10 6 m 3 /yıl, yeraltı suyu işletme rezervi ise ~248 x 10 6 m 3 /yıl ’dır. Gediz Havzası’nda şahıslara ve kuruluşlara tahsis edilen yeraltı suyu miktarı: 186,64 (içme ve kullanma)+20,32(sanayi)+58,503(sulama) x 10 6 = 265,5 x 10 6 m 3 /yıl mevcut yeraltı suyu işletme rezervinin (248 x 10 6 m 3 /yıl) ~% 107’sine karşı gelmektedir Bölgede içme-kullanma suyu ağırlıklı olarak yeraltı suyundan sağlanmaktadır. Havzada kullanılan sulama suyunun yaklaşık %25’i yeraltı suyundan sağlanmaktadır. Tarımsal amaçlı yeraltı suyu çekimi, Nisan ve Ekim ayları arasında yapılmaktadır. Yağışın az olduğu bu aylarda sulama için kullanılan yeraltı suyu önemli miktarlara ulaşmaktadır. Gediz Havzasında yer alan yeraltı sularındaki bor derişimi yüksektir. Bu durumun ana nedeninin yüksek tektonizmaya sahip horst-graben sistemi ve termal su aktivitelerinin olduğu düşünülmektedir. Hemen hemen tüm havzadaki yeraltı suları, özellikle Salihli, Alaşehir ve Sarıgöl ovalarındaki yeraltı suları yüksek bor (>3,0 mg/L) derişiminden etkilenmektedir. Gediz Havzası’nın yeraltı suyu potansiyeli ~555 x 10 6 m 3 /yıl, yeraltı suyu işletme rezervi ise ~248 x 10 6 m 3 /yıl ’dır. Gediz Havzası’nda şahıslara ve kuruluşlara tahsis edilen yeraltı suyu miktarı: 186,64 (içme ve kullanma)+20,32(sanayi)+58,503(sulama) x 10 6 = 265,5 x 10 6 m 3 /yıl mevcut yeraltı suyu işletme rezervinin (248 x 10 6 m 3 /yıl) ~% 107’sine karşı gelmektedir Bölgede içme-kullanma suyu ağırlıklı olarak yeraltı suyundan sağlanmaktadır. Havzada kullanılan sulama suyunun yaklaşık %25’i yeraltı suyundan sağlanmaktadır. Tarımsal amaçlı yeraltı suyu çekimi, Nisan ve Ekim ayları arasında yapılmaktadır. Yağışın az olduğu bu aylarda sulama için kullanılan yeraltı suyu önemli miktarlara ulaşmaktadır. Gediz Havzasında yer alan yeraltı sularındaki bor derişimi yüksektir. Bu durumun ana nedeninin yüksek tektonizmaya sahip horst-graben sistemi ve termal su aktivitelerinin olduğu düşünülmektedir. Hemen hemen tüm havzadaki yeraltı suları, özellikle Salihli, Alaşehir ve Sarıgöl ovalarındaki yeraltı suları yüksek bor (>3,0 mg/L) derişiminden etkilenmektedir. GEDİZ HAVZASI- YERALTI SULARI

7

8

9 KİRLİLİK KAYNAKLARI Kirlilik Kaynakları Noktasal Kentsel atıksu deşarjları Endüstriyel atıksu deşarjları Düzenli depolama sahalarından kaynaklanan sızıntı suları Yayılı Tarımsal faaliyetler (gübre kullanımı) Hayvancılık faaliyetleri Foseptik çıkış suları Düzensiz depolama alanı sızıntı suları Arazi kullanımı Atmosferik taşınım

10 Kentsel Atıksu Gediz Havzası genelinde kanalizasyona bağlı nüfus %90 mertebelerindedir. Bu oranın alt havzalara göre dağılımı incelendiğinde, en büyük nüfus dağılımının olduğu Aşağı Gediz Alt Havzası’nda nüfusun %93’ü, 685.575 kişi, kanalizasyon hizmeti aldığı görülmektedir. Daha sonra gelen Alaşehir Çayı Alt Havzası’nda nüfusun yaklaşık %93’nün, Yukarı Gediz Alt Havzası’nda ise %96’sının atıksuları kanalizasyon şebekesi ile toplanmaktadır. Kanalizasyon hizmetinin en düşük olduğu Gördes-Gördük Çayları Alt Havzası’nda bu oran %74 civarındadır. Havzada genel olarak kanalizasyon mevcut olup, kanalizasyonla toplanan atıksular, arıtılarak veya arıtılmayarak alıcı ortamlara deşarj edilmektedir. Gediz Nehri ve kolları Foça’dan Ege Denizi’ne boşalmaktadır. İzmir iline bağlı olan Çiğli ve Foça’nın atıksuları arıtıldıktan sonra Ege Denizi’ne verilmektedir. Ancak denize deşarjı olan nüfus, havza nüfusuyla ile karşılaştırıldığında düşüktür. Havza genelinde atıksuyun akarsular aracılığıyla uzaklaştırıldığı görülmektedir ve bu değer 1.051.873 kişiye karşılık gelmektedir.

11 Kentsel Atıksu

12 Kentsel AAT

13 Sanayi Gediz Havzası sınırları içerisinde kalan Manisa ili ve İzmir’e bağlı Kemalpaşa ve Menemen ilçeleri oldukça yoğun sanayileşmenin gözlendiği bölgelerimizdir. Çeşitli ölçeklerde birçok sanayi kuruluşu bölgede toplanmıştır. Havzada yer alan OSBler, endüstriler için odak noktası haline gelmiştir. Havzada yer alan sektörlerin başında deri, tekstil, gıda ve zeytinyağı gelmektedir. Manisa’da bulunan deri işleme kuruluşları kapasiteleri oldukça küçük olan irili ufaklı atölyelerdir. Üretimleri gereği deri atölyeleri yoğun kirlilik oluşturmaktadır. Yakın zamana kadar metal kaplama, deri işleme, kağıt, kimya, mermer işleme, tekstil, gıda, seramik, nebati yağ sanayinden çıkan sıvı ve katı atıklar hiçbir arıtma işlemine tabi tutulmadan doğrudan Nif Çayı’na verilmiştir. Krom, nikel, bakır, siyanür, fenol gibi toksik maddeler, yağ, renkli ve yüksek organik kirlilik içeren atıksular Nif Çayı’nı sürekli olarak kirletmiştir ve kirletmeye devam etmektedir. Günümüzde sanayi tesislerinin çoğunluğunda AAT olmasına karşın, nehrin taşıyabileceğinin çok üstünde deşarj yapılması dolayısıyla kirlilik tolere edilememektedir. Gediz Havzası sınırları içerisinde kalan Manisa ili ve İzmir’e bağlı Kemalpaşa ve Menemen ilçeleri oldukça yoğun sanayileşmenin gözlendiği bölgelerimizdir. Çeşitli ölçeklerde birçok sanayi kuruluşu bölgede toplanmıştır. Havzada yer alan OSBler, endüstriler için odak noktası haline gelmiştir. Havzada yer alan sektörlerin başında deri, tekstil, gıda ve zeytinyağı gelmektedir. Manisa’da bulunan deri işleme kuruluşları kapasiteleri oldukça küçük olan irili ufaklı atölyelerdir. Üretimleri gereği deri atölyeleri yoğun kirlilik oluşturmaktadır. Yakın zamana kadar metal kaplama, deri işleme, kağıt, kimya, mermer işleme, tekstil, gıda, seramik, nebati yağ sanayinden çıkan sıvı ve katı atıklar hiçbir arıtma işlemine tabi tutulmadan doğrudan Nif Çayı’na verilmiştir. Krom, nikel, bakır, siyanür, fenol gibi toksik maddeler, yağ, renkli ve yüksek organik kirlilik içeren atıksular Nif Çayı’nı sürekli olarak kirletmiştir ve kirletmeye devam etmektedir. Günümüzde sanayi tesislerinin çoğunluğunda AAT olmasına karşın, nehrin taşıyabileceğinin çok üstünde deşarj yapılması dolayısıyla kirlilik tolere edilememektedir.

14 Havzada zeytin ürünleri üretimi oldukça yoğundur. Zeytinin işlenmesi sırasında oluşan karasu konvansiyonel yöntemlerle arıtılamamaktadır. Yılın ancak birkaç ayında yapılan zeytin işletmeciliğinde oluşan karasu sızdırmaz betonarme havuzlarda toplanıp, buharlaştırılmaktadır. Ancak, kapasite üstüne çıkıldığında toplanan atıksu alıcı ortamlara deşarj edilmektedir. Evsel nitelikli atıksuya göre yaklaşık 100-200 kat daha yoğun kirletici içeren karasu alıcı ortama ulaştığında ekotoksikolojik etki gösterebilmektedir. Zeytinyağ Üretimi

15 Endüstriyel Atıksu

16 ENDÜSTRİYEL AAT

17 Manisa-Kula Dericileri Kula’da Dericiler Odasının faaliyette olan münferit deri işletmeleri için kurmuş olduğu ortak arıtma tesisi bulunmaktadır ve işletmededir. Bu AAT’de 70 adet tesisin atıksuyu toplanmaktadır. Üretime göre 300–1.000 m 3 /gün kadar atıksu oluşmaktadır. AAT’nin arıtma kapasitesi 3.000 m 3 /gün kadardır. Atıksu araziye (Kula’da yer alan eski yanardağ etrafına) deşarj edilmektedir. Ancak atıksu istenilen verimde arıtılamamaktadır.. Manisa-Kula Dericileri Kula’da Dericiler Odasının faaliyette olan münferit deri işletmeleri için kurmuş olduğu ortak arıtma tesisi bulunmaktadır ve işletmededir. Bu AAT’de 70 adet tesisin atıksuyu toplanmaktadır. Üretime göre 300–1.000 m 3 /gün kadar atıksu oluşmaktadır. AAT’nin arıtma kapasitesi 3.000 m 3 /gün kadardır. Atıksu araziye (Kula’da yer alan eski yanardağ etrafına) deşarj edilmektedir. Ancak atıksu istenilen verimde arıtılamamaktadır.. Yukarı Gediz Alt Havzası OSBler Uşak-OSB Uşak OSB’de mevcut durumda 180 işletme faaliyet göstermekte olup, bu işletmelerin büyük bir kısmını tekstil sektörü oluşturmaktadır. OSB’de faaliyet gösteren işletmelerden kaynaklanan atıksu 7.500 m 3 /gün kadardır. Oluşan atıksuyun %85’i endüstriyel, %15’i evsel atıksu niteliğindedir. Atıksular yağmur sularından ayrı toplanarak, merkezi AAT’ye iletilmekte ve burada arıtılarak Cenep Deresi’ne deşarj edilmekte, ardından Gediz Nehri’ne ulaşmaktadır. AAT’nin mevcut kapasitesi 12.000 m 3 /gün olup, bu değerin 18.000 m 3 /gün’e çıkarılmasına yönelik planlamalar yapılmaktadır. Uşak-OSB Uşak OSB’de mevcut durumda 180 işletme faaliyet göstermekte olup, bu işletmelerin büyük bir kısmını tekstil sektörü oluşturmaktadır. OSB’de faaliyet gösteren işletmelerden kaynaklanan atıksu 7.500 m 3 /gün kadardır. Oluşan atıksuyun %85’i endüstriyel, %15’i evsel atıksu niteliğindedir. Atıksular yağmur sularından ayrı toplanarak, merkezi AAT’ye iletilmekte ve burada arıtılarak Cenep Deresi’ne deşarj edilmekte, ardından Gediz Nehri’ne ulaşmaktadır. AAT’nin mevcut kapasitesi 12.000 m 3 /gün olup, bu değerin 18.000 m 3 /gün’e çıkarılmasına yönelik planlamalar yapılmaktadır.

18 Manisa-Turgutlu OSB Ağırlıklı sanayi gıda, makine, seramik ve yedek parça üzerinedir. Üretimde olan 20 adet firma vardır OSB’de henüz AAT yoktur, 2.200 m 3 /gün kadar oluşan atıksular belediye kanalizasyonuna deşarj edilmektedir. Manisa-Salihli OSB Ağırlıklı sanayi gıda, inşaat malzemeleri, tekstil ve makine imalatı üzerinedir. OSB’de bulunan mevcut tesislerin su tüketimi 2.100 m 3 /gün’dür. Su kuyulardan temin edilmektedir. OSB’de yer alan AAT’ nin 1.Etabı 4.000 m³/gün kapasitelidir. Arıtılmış atıksular Hayıtlı Deresi’ne deşarj edilmekte, ardından Gediz Nehri’ne ulaşmaktadır. Manisa-Turgutlu OSB Ağırlıklı sanayi gıda, makine, seramik ve yedek parça üzerinedir. Üretimde olan 20 adet firma vardır OSB’de henüz AAT yoktur, 2.200 m 3 /gün kadar oluşan atıksular belediye kanalizasyonuna deşarj edilmektedir. Manisa-Salihli OSB Ağırlıklı sanayi gıda, inşaat malzemeleri, tekstil ve makine imalatı üzerinedir. OSB’de bulunan mevcut tesislerin su tüketimi 2.100 m 3 /gün’dür. Su kuyulardan temin edilmektedir. OSB’de yer alan AAT’ nin 1.Etabı 4.000 m³/gün kapasitelidir. Arıtılmış atıksular Hayıtlı Deresi’ne deşarj edilmekte, ardından Gediz Nehri’ne ulaşmaktadır. Alaşehir Çayı Alt Havzası OSBler

19 Salihli Dericiler Kooperatifi Bünyesinde 34 kadar tesis bulunan Salihli Dericiler Kooperatifinde, mevcut durumda 4 tesis üretim yapmakta ve 60 kişi çalışmaktadır. Toplam kapasitesi 300 m 3 /gün olan AAT’de evsel ve endüstriyel atıksular olmak üzere günlük yaklaşık 100 m 3 atıksu toplanmaktadır. Fiziksel, kimyasal ve biyolojik arıtma ünitelerinde arıtılan atıksu, DSİ tahliye kanalı ile evsel atıksuların deşarj edildiği noktaya ulaşmaktadır. Salihli Dericiler Kooperatifi Bünyesinde 34 kadar tesis bulunan Salihli Dericiler Kooperatifinde, mevcut durumda 4 tesis üretim yapmakta ve 60 kişi çalışmaktadır. Toplam kapasitesi 300 m 3 /gün olan AAT’de evsel ve endüstriyel atıksular olmak üzere günlük yaklaşık 100 m 3 atıksu toplanmaktadır. Fiziksel, kimyasal ve biyolojik arıtma ünitelerinde arıtılan atıksu, DSİ tahliye kanalı ile evsel atıksuların deşarj edildiği noktaya ulaşmaktadır.

20 Manisa-Akhisar OSB Manisa-Akhisar OSB’de ağırlıklı sanayi gıda, yapı, elektrik, makine ve mobilya ağaç işleri üzerinedir. Üretimde olan 25 adet firma vardır. OSB’de bulunan mevcut tesislerin su tüketimi 206 m 3 /gün’dür. Su temini kuyulardan yapılmaktadır. AAT yoktur. Faaliyetlerde bulunan işletmelerin bir kısmının münferit AAT’leri bulunmakta olup; olmayanlar ise foseptiklerle çalışmalarına devam etmektedir. Gördes-Gürdük Çayı Alt Havzası OSBler

21 MANİSA OSB Ağırlıklı olarak elektronik, otomotiv, beyaz eşya, demir dışı metal ve plastik sanayileri yer almaktadır. Üretimde olan 130 adet firma vardır. Mevcut tesislerde toplam 18.930 m 3 /gün su kullanımı gerçekleşmektedir ve su Gürle doğal kaynak ve derin su kuyularından temin edilmektedir. Bu suyun %40’ı, bölgeye ait olan kuyulardan sağlanmaktadır ve %60’ı da tesislere ait olan kuyulardan elde edilmektedir. Bölgede toplam kapasitesi 21.500 m 3 /gün olan AAT mevcuttur. Yağmur suyu ve kanalizasyon sistemi OSB’de ayrılmıştır. Arıtılmış atıksular Karaçay Deresi’ne deşarj edilmekte, ardından Gediz Nehri’ne ulaşmaktadır. MANİSA OSB Ağırlıklı olarak elektronik, otomotiv, beyaz eşya, demir dışı metal ve plastik sanayileri yer almaktadır. Üretimde olan 130 adet firma vardır. Mevcut tesislerde toplam 18.930 m 3 /gün su kullanımı gerçekleşmektedir ve su Gürle doğal kaynak ve derin su kuyularından temin edilmektedir. Bu suyun %40’ı, bölgeye ait olan kuyulardan sağlanmaktadır ve %60’ı da tesislere ait olan kuyulardan elde edilmektedir. Bölgede toplam kapasitesi 21.500 m 3 /gün olan AAT mevcuttur. Yağmur suyu ve kanalizasyon sistemi OSB’de ayrılmıştır. Arıtılmış atıksular Karaçay Deresi’ne deşarj edilmekte, ardından Gediz Nehri’ne ulaşmaktadır. Aşağı Gediz Alt Havzası OSBler

22 Manisa-Deri Sanayicileri AAT kapasitesi 6.000 m 3 /gün olup, ilk etapta 3000 m 3 /gün olarak çalışmaktadır. Manisa-Deri Sanayicileri AAT kapasitesi 6.000 m 3 /gün olup, ilk etapta 3000 m 3 /gün olarak çalışmaktadır. İzmir Menemen Organize Deri Endüstrisi Serbest Bölgesi (İDESBAŞ) 1998 yılında açık bölge olarak ilan edildiğinden, tüm endüstrilerin kullanımına açılmıştır. 9000 m3/gün kapasiteli AAT devrededir. AAT fiziksel, kimyasal ve biyolojik ünitelerden oluşmaktadır. Deşarj, bir kanal aracılığı ile Gediz Nehri’nin Ege Denizi’ne döküldüğü yere yakın bir noktadan yapılmaktadır. Evsel ve endüstriyel atıksular bir arada arıtılmaktadır. İzmir Menemen Organize Deri Endüstrisi Serbest Bölgesi (İDESBAŞ) 1998 yılında açık bölge olarak ilan edildiğinden, tüm endüstrilerin kullanımına açılmıştır. 9000 m3/gün kapasiteli AAT devrededir. AAT fiziksel, kimyasal ve biyolojik ünitelerden oluşmaktadır. Deşarj, bir kanal aracılığı ile Gediz Nehri’nin Ege Denizi’ne döküldüğü yere yakın bir noktadan yapılmaktadır. Evsel ve endüstriyel atıksular bir arada arıtılmaktadır. Aşağı Gediz Alt Havzası OSBler

23 İzmir-Kemalpaşa Islah Organize Sanayi Bölgesi (KOSBİ) KOSBİ’de 115 firma faaliyet göstermektedir. Kemalpaşa’daki sanayi bölgesi, makine, otomotiv yan sanayi, yapı malzemeleri, kimya ve gıda gibi farklı sanayilerden meydana gelmektedir. OSB’de bulunan mevcut tesislerden kaynaklanan su tüketimi 19.000 m3/gün’dür ve su ihtiyacı İzmir Büyükşehir Belediyesinden ve artezyenlerden karşılanmaktadır. Bölgenin faaliyetleri sonucunda üretilen atıksu, 21.000 m3/gün kapasitesi olan bir AAT’de arıtılmaktadır. AAT’nin çıkış suyu Nif Çayı’na deşarj edilmektedir. Aşağı Gediz Alt Havzası OSBler

24 Yukarı Gediz Alt Havzası Sanayi Tesisleri

25 Alaşehir Çayı Alt Havzası Sanayi Tesisleri

26 Gördes-Gürdük Çayı Alt Havzası Sanayi Tesisleri

27

28

29 Aşağı Gediz Alt Havzası Sanayi Tesisleri

30

31

32 Havzadaki Sanayinin Sektörel Dağılımı

33 Sanayi Madenleri Gediz Havzası’nın önemli bir kısmını oluşturan Manisa ilinde zengin yeraltı kaynakları bulunmaktadır. Bunların başında linyit yatakları sayılabilir. Selendi’nin Rahmanlar yöresi ile Soma’nın Türkali köyü çevresinde bakır- kurşun-çinko yatakları vardır. Bu yatakların işletmeye açılması için çalışmalar sürdürülmektedir. Alaşehir’in Bahçeler köyü ve Çadırtepe çevresinde civa yatakları bulunmaktadır. Salihli’nin Kurşunludere, Horazanlar ve Kokardere yörelerinde henüz rezervi belirlenememiş zengin civa yataklarının yanı sıra Turgutlu’nun Kaçar köyü, Çal Dağı, Susuz yatak yöresi ile Merkez ilçenin Yakuplar köyü çevresinde zengin demir yatakları vardır. Merkez ilçenin Muradiye ve Üçpınar yöresinde az miktarda manganez ve Alaşehir’in Konaklar kesiminde çimento hammaddesi yatakları vardır. Ayrıca Gördes yöresinde Feldspat, Kula’da Dolomit bulunmuştur. Saruhanlı yöresindeki 1.000.000 m 3 rezervli mermer yatakları işletilmektedir. İldeki perlit yataklarının da hayli zengin olduğu saptanmıştır. Manisa ili sınırları dâhilinde bulunan endüstriyel hammaddeler; feldspat, alçıtaşı, bor minerali, çimento, hammaddeleri, kireç taşı, kaolen, toprak sanayide kullanılan kil ve alüminyum oksitlerdir.. Sanayi Madenleri Gediz Havzası’nın önemli bir kısmını oluşturan Manisa ilinde zengin yeraltı kaynakları bulunmaktadır. Bunların başında linyit yatakları sayılabilir. Selendi’nin Rahmanlar yöresi ile Soma’nın Türkali köyü çevresinde bakır- kurşun-çinko yatakları vardır. Bu yatakların işletmeye açılması için çalışmalar sürdürülmektedir. Alaşehir’in Bahçeler köyü ve Çadırtepe çevresinde civa yatakları bulunmaktadır. Salihli’nin Kurşunludere, Horazanlar ve Kokardere yörelerinde henüz rezervi belirlenememiş zengin civa yataklarının yanı sıra Turgutlu’nun Kaçar köyü, Çal Dağı, Susuz yatak yöresi ile Merkez ilçenin Yakuplar köyü çevresinde zengin demir yatakları vardır. Merkez ilçenin Muradiye ve Üçpınar yöresinde az miktarda manganez ve Alaşehir’in Konaklar kesiminde çimento hammaddesi yatakları vardır. Ayrıca Gördes yöresinde Feldspat, Kula’da Dolomit bulunmuştur. Saruhanlı yöresindeki 1.000.000 m 3 rezervli mermer yatakları işletilmektedir. İldeki perlit yataklarının da hayli zengin olduğu saptanmıştır. Manisa ili sınırları dâhilinde bulunan endüstriyel hammaddeler; feldspat, alçıtaşı, bor minerali, çimento, hammaddeleri, kireç taşı, kaolen, toprak sanayide kullanılan kil ve alüminyum oksitlerdir.. Madencilik

34 Metalik Maddeler Gediz Havzası’nda Manisa sınırları içinde bulunan metalik madenler; altın, gümüş, kurşun, bakır, çinko, demir ve antimuan’dır. Diğer taraftan ülkemizde rezerv açısından ekonomik olarak nitelendirilebilecek tek nikel yatağı Manisa-Çaldağ’da bulunmaktadır. Enerji Madenleri Manisa sınırları dâhilinde bulunan başlıca enerji hammaddeleri; linyit, petrol ve tabii buhardır. Kırkağaç, Kula ve Turgutlu yörelerinde az miktarda zımpara, ayrıca ilde çok önemli bir maden olan uranyum yatakları saptanmıştır. Gördes-Köprübaşı çevresinde bulunan uranyum yataklarının toplam rezervi 3.040 ton dolayındadır. Köprübaşında bir pilot tesis kurulmuş olup, çalışmalara başlanmıştır. Metalik Maddeler Gediz Havzası’nda Manisa sınırları içinde bulunan metalik madenler; altın, gümüş, kurşun, bakır, çinko, demir ve antimuan’dır. Diğer taraftan ülkemizde rezerv açısından ekonomik olarak nitelendirilebilecek tek nikel yatağı Manisa-Çaldağ’da bulunmaktadır. Enerji Madenleri Manisa sınırları dâhilinde bulunan başlıca enerji hammaddeleri; linyit, petrol ve tabii buhardır. Kırkağaç, Kula ve Turgutlu yörelerinde az miktarda zımpara, ayrıca ilde çok önemli bir maden olan uranyum yatakları saptanmıştır. Gördes-Köprübaşı çevresinde bulunan uranyum yataklarının toplam rezervi 3.040 ton dolayındadır. Köprübaşında bir pilot tesis kurulmuş olup, çalışmalara başlanmıştır.

35 Kum Ocakları Denetimsiz ve ruhsatsız olarak çalışan kum ocaklarının toprak seviyesini düşürmesiyle çevreye zarar verdiği tespit edilmiştir. Özellikle Gediz Deltası’nda yer alan kum ocakları nehrin doğal yatağının bozulmasına neden olmuştur. Kum ve çakıl ocakçılığında malzemenin ortaya çıkarılması için yapılan hafriyat işlemleri neticesinde sediment taşınması engellenmekte, nehir yataklarından kum ve çakılın bilinçsizce çekilmesi sonucu nehir yatağı ve kıyılar aşınmaya açık hale gelmektedir. Balıkların yumurtlama alanı olan çakılların azalması ve zarar görmesi, nehirlerdeki ekolojik yaşamı da olumsuz etkilemektedir. Kum-çakıl ocaklarının faaliyetleri sonucu yeraltı suyunu taşıyan alüvyon rezervlerinin büyük bir bölümü çekilmekte, bu yüzden yeraltı suyu seviyelerinde azalmalar görülmekte ve kazılar sonucu açığa çıkan ve gölcükler oluşturan yeraltı suları dış etmenlerle kirlenmeye açık hale gelebilmektedir. Denetimsiz ve ruhsatsız olarak çalışan kum ocaklarının toprak seviyesini düşürmesiyle çevreye zarar verdiği tespit edilmiştir. Özellikle Gediz Deltası’nda yer alan kum ocakları nehrin doğal yatağının bozulmasına neden olmuştur. Kum ve çakıl ocakçılığında malzemenin ortaya çıkarılması için yapılan hafriyat işlemleri neticesinde sediment taşınması engellenmekte, nehir yataklarından kum ve çakılın bilinçsizce çekilmesi sonucu nehir yatağı ve kıyılar aşınmaya açık hale gelmektedir. Balıkların yumurtlama alanı olan çakılların azalması ve zarar görmesi, nehirlerdeki ekolojik yaşamı da olumsuz etkilemektedir. Kum-çakıl ocaklarının faaliyetleri sonucu yeraltı suyunu taşıyan alüvyon rezervlerinin büyük bir bölümü çekilmekte, bu yüzden yeraltı suyu seviyelerinde azalmalar görülmekte ve kazılar sonucu açığa çıkan ve gölcükler oluşturan yeraltı suları dış etmenlerle kirlenmeye açık hale gelebilmektedir.

36 Taş Ocakları Taş ocakları işletme sırasında çıkardıkları yoğun toz, gürültü ve görüntü kirliliği nedeni çevreyi olumsuz yönde etkilemektedir. Manisa-Merkez, Sancaklıiğdecik, Saruhanlı, Turgutlu, Demirci ve Akhisar ilçelerinde taş ocakları ve kırma-eleme tesislerinin yer almaktadır. Taş ocakları işletme sırasında çıkardıkları yoğun toz, gürültü ve görüntü kirliliği nedeni çevreyi olumsuz yönde etkilemektedir. Manisa-Merkez, Sancaklıiğdecik, Saruhanlı, Turgutlu, Demirci ve Akhisar ilçelerinde taş ocakları ve kırma-eleme tesislerinin yer almaktadır.

37 Katı Atık Depolama Havza’da yer alan ve İzmir ile Kütahya illeri dışında kalan bütün yerleşimlerde, katı atık bertarafında düzensiz depolama sahaları kullanılmaktadır. Genellikle dere ve çay kenarlarına, terk edilmiş maden ocaklarına ve orman vasfını yitirmiş arazilere kontrolsüz bir şekilde dökülmekte olan atıklar, sızıntı suları ile toprak, akarsu ve yeraltı suyunu kirletmektedir. Düzensiz depolama alanları sızıntı sularından kaynaklanan yayılı yükler toplam yük içerisinde değerlendirildiğinde TN ve TP için çok düşük mertebelerde olmaktadır. Ancak konsantre olarak alıcı ortama karıştığı için, ulaştığı ortamlarda büyük kirliliklere yol açabilmekte ve toksik etki gösterebilmektedir.

38 Katı Atık Depolama

39 Foseptik Çıkış Suları Havzadaki yerleşimlerin bir kısmı kanalizasyon sistemine bağlı değildir. Bundan dolayı, kırsal yerleşimlerde sızdırmalı veya sızdırmasız foseptikler yaygın olarak kullanılmaktadır. Foseptik çıkış suları yayılı kirletici kaynak olarak kabul edilmektedir. Gediz Havzası genelinde foseptiklerden kaynaklanan TN yükü 202 ton/yıl; TP yükü ise 29 ton/yıl değerindedir. Havza geneli içinde Kula’nın foseptik kaynaklı kirlilik değerlerinin en yüksek mertebede olduğu görülmektedir (101 ton/yıl TN ve 14 ton/yıl TP). Manisa Merkez Sarıgöl ve Akhisar yerleşimleri Kula’yı takip etmektedir. Havza genelinde kanalizasyon altyapısı bulunup, nispeten daha az oranda foseptik kullanılıyor olsa bile kanalizasyon hatlarının yenilenmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Havzadaki yerleşimlerin bir kısmı kanalizasyon sistemine bağlı değildir. Bundan dolayı, kırsal yerleşimlerde sızdırmalı veya sızdırmasız foseptikler yaygın olarak kullanılmaktadır. Foseptik çıkış suları yayılı kirletici kaynak olarak kabul edilmektedir. Gediz Havzası genelinde foseptiklerden kaynaklanan TN yükü 202 ton/yıl; TP yükü ise 29 ton/yıl değerindedir. Havza geneli içinde Kula’nın foseptik kaynaklı kirlilik değerlerinin en yüksek mertebede olduğu görülmektedir (101 ton/yıl TN ve 14 ton/yıl TP). Manisa Merkez Sarıgöl ve Akhisar yerleşimleri Kula’yı takip etmektedir. Havza genelinde kanalizasyon altyapısı bulunup, nispeten daha az oranda foseptik kullanılıyor olsa bile kanalizasyon hatlarının yenilenmesine ihtiyaç duyulmaktadır.

40 Hayvancılık Faaliyetleri Hayvancılık, Gediz Havzası için önemli bir ekonomik faaliyettir. Hayvan yetiştiriciliğinden kaynaklanan hayvan atıkları havzada doğal gübre olarak kullanılmaktadır. Havzada yetiştirilen başlıca hayvanlar, sığır, koyun, keçi ve kümes hayvanlarıdır. Hayvansal dışkılar doğal gübre olarak kullanıldıklarında, ortama yayılan azot ve fosfor hayvan kategorisi, sayısı, beslenme alışkanlıkları, hayvan ağırlıkları ve gübreleme özelliklerine bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Hayvan dışkıları akarsulara karışabilmekte ve önemli bir kirletici kaynak olarak değerlendirilmektedir. Hayvancılık, Gediz Havzası için önemli bir ekonomik faaliyettir. Hayvan yetiştiriciliğinden kaynaklanan hayvan atıkları havzada doğal gübre olarak kullanılmaktadır. Havzada yetiştirilen başlıca hayvanlar, sığır, koyun, keçi ve kümes hayvanlarıdır. Hayvansal dışkılar doğal gübre olarak kullanıldıklarında, ortama yayılan azot ve fosfor hayvan kategorisi, sayısı, beslenme alışkanlıkları, hayvan ağırlıkları ve gübreleme özelliklerine bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Hayvan dışkıları akarsulara karışabilmekte ve önemli bir kirletici kaynak olarak değerlendirilmektedir.

41 Hayvancılık Faaliyetleri

42 Tarımsal Faaliyetler Gediz Havzası verimli topraklara ve tarıma elverişli bir iklime sahip olduğundan, Ege Bölgesi tarımında ön sırayı oluşturmaktadır. Havzada bulunan Gediz, Alaşehir, Salihli, Turgutlu ve Menemen ovalarıyla Türkiye’deki toplam tarımsal üretimin %10’u karşılanmaktadır. Özellikle Gediz Nehri’nde yapılan çalışmalarda toplam fosfor, nitrit ve nitrat değerlerinin yüksek olması; nehir suyunda ötrofiye bir durumun sürdüğünün göstergesidir. Kurak mevsim eğilim değerlerinde azotta, BOİ ve AKM’de kirlilikten kaynaklanan bir artış görülmektedir. Alaşehir Çayı ve Demirköprü Barajı mansabından gelen Gediz Nehri birleşerek Manisa iline doğru ilerlemektedir. Havzada nehrin geçtiği bu bölgede tarımsal faaliyetler ön plana çıkmakta, kimyasal gübre kullanımının etkileri gözlenmektedir. Manisa ili yakınında Gediz Nehri ile birleşen Nif Çayında tarımsal faaliyetler için sulama yapılmaktadır. Kurak mevsimde özellikle kimyasal gübre kökenli azot artışının olduğu tespit edilmiştir.

43 Tarımsal Faaliyetler

44 Toplam TN Yük Dağılımı

45 Toplam TP Yük Dağılımı

46 BASKILAR VE ETKİLER

47 SICAK NOKTALAR

48

49 YAS İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI-Kuyular

50 YAS İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI-Akım Yönü

51 YAS İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI-Baskılar

52 YAS İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI-Noktalar

53 ARZ EDERİM


"GEDİZ HAVZASI YAS KÜTLELERİNE ETKİ EDEBİLECEK BASKILAR VE İZLEME NOKTALARI BELİRLEME ÇALIŞMALARI 1 ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Mart 2015 Yeraltı Suyu." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları