Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

SOSYOLOJİ VE SOYOLOJİDE YÖNTEM

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "SOSYOLOJİ VE SOYOLOJİDE YÖNTEM"— Sunum transkripti:

1 SOSYOLOJİ VE SOYOLOJİDE YÖNTEM
Doç. Dr. Yusuf GENÇ

2 ÜNİTE 1: SOSYOLOJİYE GİRİŞ VE YÖNTEM

3 SOSYOLOJİ NEDİR? Sosyoloji, bir bütün içerisinde insanların bütün ilişkilerini inceleyen, bu ilişkilerin nasıl yaratılıp korunduğunu ve değiştiğini analiz eden sosyal bir bilimdir.

4 NEDEN? Neden insanlar yaşamları boyunca aile kurmuşlar ve neden bir tanrıya inanmışlardır? Niye bir grubun yaşam biçimi bir diğerinden farklıdır? Neden bazı insanlar toplumsal kurallara itaat edip uyarken bazıları uymaz? Niye bazı insanlar fakir bazıları zengindir? Niçin istenmediği halde savaşlar olmaktadır? Toplumu bir arada tutan şey nedir? Neden toplumlar zamanla değişmektedir? Aslında bunlara benzer sorular sormaya başladığınızda “amatör sosyoloji” yapmaya da başladınız demektir.

5 SOSYOLOJİNİN ÖZGÜN YÖNLERİ
Sosyolojinin konuya yaklaşım biçiminin en önemli ayırıcı özelliği onun bilim oluşudur. Sosyoloji insan ilişkileri üzerinde odaklanır. Sosyolojik incelemelerin hedefi insanlar arasındaki sosyal ilişkilerin yapısı üzerinedir. Sosyoloji, diğer sosyal bilimlerde olduğu gibi doğa bilimlerine oranla daha az gelişmiş bir disiplindir.

6 Sosyolojinin başlıca inceleme alanları
Topluluk ve toplumlar Aile Fabrikalar Büyük organizasyonlar, Üniversiteler Sapkın grup davranışı, Çeteler Din grupları Sosyoloji; aile, klikler, din grupları, sapkın grup davranışı, çeteler, büyük organizasyonlar, fabrika, üniversiteler, topluluk ve toplumları inceler.

7 Başlıca sosyoloji dalları
Bilgi sosyolojisi Ekonomik sosyoloji Sanayi sosyolojisi Kent sosyolojisi Köy sosyolojisi Din sosyolojisi Ahlak sosyolojisi Hukuk sosyolojisi Siyaset sosyolojisi Eğitim sosyolojisi Uygulamalı ve klinik sosyoloji

8 Sosyoloji dalları Sağlık sosyolojisi Spor sosyolojisi
Sanat sosyolojisi Çevre sosyolojisi Doğal afet sosyolojisi Feminist sosyoloji Görsel sosyoloji

9 SOSYOLOJİNİN ARAŞTIRMA YÖNTEM VE TEKNİKLERİ

10 Bilim ve bilgi nedir? Bilim, bilginin akılcı ve sistematik bir biçimde elde edildiği birtakım süreçleri içerir. Yani, bilimsel bilgi birtakım aşamalardan geçerek elde edilen bir sonuçtur. Bir başka deyimle, bilim dünyadaki olayların niçinlerini bulmak amacıyla bilgi elde etme , biriktirme ve yorumlama yoludur. İnsanın dünyada karşılaştığı nesnelerle arasındaki etkileşim süreci sonunda ortaya çıkan ürüne bilgi denir.

11 Bilimsel yöntemin özellikleri
Bilimsel yöntem gerçeği öğrenmek ve toplumsal gelişme yasalarına ulaşmak amacıyla sistematik bilgi edinme yoludur. Bilimsel yöntem organize ve sistematik bir biçimde oluşmuş birtakım aşamalardan oluşur. Bilimsel yöntemin uygula-nacağı bir araştırma için iyi bir hazırlık gerekir.

12 Bilimin Amacı Bilim adamının amacı, gerçekler ve gerçekler arasındaki ilişkileri keşfetmek, biriktirmek ve yorumlamaktır. Bilimin bir diğer amacı, ileriyi tahmin etmektir.

13 Kuram ve Yöntem Bilim birbiriyle ilgili iki faaliyeti kapsar. Bunlar:
Bilgiyi biriktirme (kuram ya da teori), Veri toplama (yöntem). Kuram bilgiyi nasıl biriktireceğimizi ve anlamlandıracağımızı gösterir. Kuramlar, NİÇİN sorusunun açıklığa kavuşmasına yardımcı olurlar. Yöntem ise dünyayı tanımada izleyeceğimiz yolları ve yapacağımız işlemleri gösterir. Yöntem, NASIL sorusuna cevap verir.

14 Kuramlar Kuram dendiği zaman genellikle aklımıza zor, anlaşılmayan ve mümkün olduğu kadar kaçınacağımız bir şey gelir. Kuramlar olayları daha açık bir şekilde görmemize ve anlamamıza yardımcı olan fikir bütünleridir.

15 Kuramın Parçaları Her kuram birtakım parçalardan meydana gelir. Kuramın üç temel parçası vardır. Bunlar: Önermeler, Kavramlar ve Tanımlardır.

16 Kuramın Parçaları Kuram: Önermeler arasındaki ilişkiler.
Önermeler: Soyut, belirgin olmayan kavramlar arasındaki ilişkiler. Kavramlar ve Değişkenler: Tanımlar arasındaki ilişkileri gösteren cümleler. Değişken, insanların hemfikir olduğu çeşitli semboller arasındaki ilişkiler. Örneğin kelimeler ve matematiksel işaretler gibi. Tanımlar: Bilimsel bilgi üretmede kavramların açık ve seçik bir biçimde tanımlanması gerekir. Açıklamaların tutarlı olabilmesi için tanımlara başvurulur.

17 Tanım-kavram-önerme ve kuram ilişkisi
Kavramlar tanımlardan, önermeler ise kavramlardan meydana gelir. Kuram ise bir önermeden meydana gelebildiği gibi birbiriyle ilişkili birçok önermeden de meydana gelebilir. Tanım Kavram Önerme Kuram

18 Bilimsel bir araştırmanın sahip olması gereken özellikler
Nesnellik (objektiflik), Doğruluk ve tekrar, Basitlik ve açıklık, Sınırlılık.

19 Nesnellik (objektiflik)
Bir araştırmada araştırmacının kişisel inançları, çıkarları, alışkanlıkları, beklentileri yer almamalıdır. Bulgular olduğu gibi yer almalıdır. Buna bilim ahlâkı da denilir. Araştırmada, araştırmacılar, bulgulara kadar olan kısımda kendi düşüncelerini, beklentilerini işe karıştırmamalıdır. Araştırmacılar bilgilerini geçici olarak unutmuş ya da bilmiyormuş gibi hareket ederek araştırmaya başlamalıdırlar. Bulguların yorumunda, değerlendirilmesinde de araştırmacı kendi amaçlarını, alışkanlıklarını, inançlarını olduğu gibi açıkladıktan sonra değerlendirme yapmalıdır. Böylece araştırma sonuçları herkes tarafından olduğu gibi izlenebilir, anlaşılabilir.

20 Doğruluk ve Tekrar Her araştırma en doğruyu bulmak amacıyla gerçekleştirilir. Bilimde doğruluk, bilim adamının mutlak gerçeği göstermesi değil, ona mümkün olduğu kadar yaklaşması ve söylediğini, en anlaşılır ve en doğru şekilde söylemeye çalışmasıdır. Her olay incelendiği yer ve zamanın somut koşulları içinde doğru bir biçimde tanımlanmalıdır. Böylece bir araştırmanın bulguları, diğer araştırmacılar tarafından da aynen ve kısmen tekrarlanabilir olmalıdır. Aynı konuda, aynı örneklem üzerinde, aynı tekniklerle, belli bir zaman süresi içinde benzer bulgular elde edilmelidir. Bu, güvenilirlik olarak da adlandırılmaktadır.

21 Basitlik ve Açıklık Bilimsel bir araştırma diğer araştırmalarda rapor edilmiş bulguların kontrol edilmesine, genellemelerin kabul ya da reddedilmesine dayanır ve bunlardan geniş ölçüde yararlanılır. Bu nedenle araştırmada basitlik ve açıklık esas olmalıdır. Araştırmacılar daha kolay, daha kısa ve açık yolu seçerek daha çok yarar sağlayabilir. Basitlik ve açıklık temelinde, kavramların açıklanmış olması, kullanılan kavramların diğer kavramlardan farklı olan yönlerinin ortaya konulması gerekir.

22 Sınırlılık Bir araştırma, incelediği konuyu diğerlerinden ayıran özellikleri belirterek sınır çizmelidir. Böylece konuların karışıklığı önlenmiş olur. Araştırıcı belirli bir ilgi odağı üzerinde yoğunlaşarak araştırmasını sürdürür. Gereksiz konular araştırma sürecinin hem uzamasına hem de ilgi odağının dağılmasına neden olabilir. Bu nedenle her araştırma sınırlı bir alanda yapılmalıdır.

23 Araştırma Türleri Tasvir Edici Araştırma (“Ne oldu” sorusuna cevap aranır Açıklayıcı Araştırma (neden ve nasıla cevap aranır) Keşfedici Araştırma (Kesin cevaplar aranır)

24 Bilimsel yöntemde araştırma süreci

25 Bilimsel yöntemde incelenmesi gereken aşamalar
Araştırılması gereken sorunu ortaya koymak. Sorunun çözümü ve sınanması için hipotez ve önermeleri formüle etmek. Hipotezi sınayacak bir araştırma planı veya veri toplama tekniği geliştirmek. Verilerin analizini ve özetini yaparak hipotezin mümkün olabilirliğini göstermek. Hipotezi doğrulamak, yeniden formüle etmek veya yeniden gözden geçirmek. Sonuçlara ulaşmak ve rapor yazımı’dır.

26 Araştırma yapılacak sorunu ortaya koymak
Sosyolojide en önemli şey incelenecek sorunu açıklıkla belirlemektir. Çünkü, bazı sorunlar sınanması mümkün olmayan veya bilimsel olarak ölçülmesi imkansız olan şeyler olabilir. Örneğin, tanrının varlığı veya yokluğu, ölümden sonra bir yaşamın olup olmadığı, bilimsel olarak ispatlanamaz. Araştırma sorunları birçok faktör tarafından etkilenebilir. Her şeyden önce sorunun bir kuramsal yapı ile ilişkisinin kurulması gerekir. Konu ile ilgili yeni yapılmış araştırmaların sonuçları incelenmelidir. Her şeyden önce sorunun en iyi biçimde formüle edilmesi gerekir. Bilimsel araştırmalar iyi formüle edilmiş bir araştırma sorusuyla işe koyulur. Bu sorunun da bir kuramı ortaya çıkarmaya ve sınamaya elverişli olması gerekir.

27 Sorunun çözümü ve sınanması için hipotez ve önermeleri formüle etmek
Belirlenen sorunu açıklayabilecek, ilişkileri gösterebilecek bir hipotezin ortaya konulması ikinci aşamayı oluşturur. Kuramın, soyut ve anlaşılmaz olmasına karşın, ortaya konan hipotezlerin çok açık ve anlaşılır olması gerekir. Birçok hipotez mantık yolu ile karmaşık kuramlardan elde edilir ve bu kuramları sınamak için kullanılır.Birçok kuram da iyi bir şekilde ortaya konulmuş hipotezlerden çıkarılır. Diğer bir deyimle, bilimsel araştırmanın hareket noktası bir hipotez kurmaktır. Toplum bilimciler araştırmalarında hangi düzenlilikleri arayacaklarını, hangi ilişkilere bakacaklarını başlangıç aşamasında pek bilemezler. Sadece onların hangi olayların önemli olduğuna ilişkin gelişmiş bir ön sezileri vardır. Bu ön sezi ile konuya ilişkin ilk bilgileri toplarlar. Bu ilk bilgilerinin yardımıyla hipotezi formüle ederler ve onu sınamaya çalışırlar.

28 Sorunun çözümü ve sınanması için hipotez ve önermeleri formüle etmek
Araştırmanın amacını gerçekleştirebilmesi için bir hipoteze dayanması yeterli değildir. Ortaya atılan bu hipotezin aynı zamanda kullanılabilir olması gerekir. Bunun için de hipotez: Mantıksal ve akla uygun, Kavramca açık, Gözlenebilir, Belirgin, Gerçeklenebilir, Eldeki araştırma teknikleriyle ilgili, Kuramsal bir sistemle ilişkili olmalıdır.

29 Hipotezi sınayacak bir araştırma planı ve veri toplama tekniği geliştirmek
Her disiplinin araştırma yöntem ve teknikleri birbirinden farklıdır. Fizik, kimya, biyoloji gibi doğa bilimleri birbirlerine benzer olmakla birlikte teknik açıdan farklı yöntemlerle araştırma yaparlar. Sosyologlar araştırmalarında genellikle dört farklı teknik kullanırlar. Bunlar: Deney Gözlem Saha Araştırmasıdır. Elde mevcut veriler

30 Deney yöntemi Deney yöntemiyle araştırmacı olayların birbiri üzerindeki etkilerini araştırır.. Deneysel yöntemle yapılan araştırmalarda iki grup ve iki tür değişken bulunur. Hipotezde belirleyici ve neden sayılan değişken bağımsız değişkendir. Bağımsız değişkene bağlı olarak değiştiği kabul edilen değişkene ise bağımlı değişken denir. Böylece bağımsız değişken durum, bağımlı değişken ise davranış olarak ortaya çıkar. Deneysel yöntemde iki grup kullanılır. Bunlar; deney ve kontrol grubudur. Deney grubu bağımsız değişkene tâbi tutulan grup, yani ses, ısı, ışık gibi değişkenlerin etkisinin incelendiği gruptur. Kontrol grubu ise bağımsız değişkene tâbi tutulmayan, şartların olduğu gibi muhafaza edildiği gruptur.

31 Gözlem İlk sosyologlar gözlemle özellikle ilgilenmişler ve hemen bütün araştırmalarını bu tekniğe dayandırmışlardır. Bu toplum bilimciler olayları dikkatle gözleyerek ve çeşitli kayıtlar tutarak, gerçek dünyayı tanımaya ve onun hakkında çeşitli fikirler geliştirmeye çalışmışlardır. Özellikle Amerikalı toplum bilimciler bu yöntemi çok kullanmış ve birçok araştırmada en temel teknik olarak benimsemişlerdir. Gözlemler; - Yalınç veya Denetimsiz gözlemler - Sistematik veya denetimli gözlemler olmak üzere iki türlüdür.

32 Yalınç veya denetimsiz gözlem
Standart bir tekniğe dayanmayan ve yinelenmesi ancak rastlantılara bağlı olan bir gözlemdir. Bu da iki gruba ayrılarak incelenebilir: Katılımlı gözlemler Katılımsız gözlemler

33 Katılımlı Gözlem Gözlemcinin standart bir gözlem aracı kullanmadan ve kişinin gözlem konusu yaptığı olaya doğrudan doğruya katılarak gözlemde bulunmasıdır. Bu tür bir gözlem araştırıcının, gözlemci kimliğini saklayabildiği veya kendisini gözlemde bulunduğu grubun bir üyesi olarak kabul ettirebildiği durumlarda söz konusudur.

34 Katılımlı gözlem tekniğinin üstünlükleri
Katılımlı gözlem tekniğinde grup üyelerinin davranışları araştırıcının amacından haberleri olmaması halinde çok az etki altında kalır. Böylelikle grubun davranışlarını olduğu gibi gözleme olanağı doğar. Ayrıca gözleme katıldığı ölçüde gözlemci duygu ve düşünceleri ile grubun gerçek üyelerine benzer. Böylelikle uzaktan bakarak kolayca kavranmayacak bazı bilgiler elde edilmiş olur.

35 Katılımlı gözlem tekniğinin sakıncaları
Gruba tam bir katılım varsayımsal bir durumdur. Yani kişinin bir yabancı olarak gruba tam olarak uyum sağlaması olanaklı değildir. Araştırmacı, araştırdığı duruma katıldığı ölçüde olaylara bakış açısı ve gözlemlerinin kapsamı daralmış olacaktır. Araştırmacı duygusal ve düşünsel bakımdan gruba katıldığı ölçüde en önemli özelliği olan yansızlığını (objektifliğini) yitirecek, böylelikle de araştırmanın güvenirlik ve geçerliliği azalabilecektir. Araştırmacı olaya veya gruba katıldığı ölçüde gözlemi benzersiz ve kendine özgü bir nitelik kazanacaktır.

36 Katılımsız Gözlem Katılımsız gözlemde araştırmacının kimliğini saklaması, gruba veya olaya katılması sözkonusu değildir. Katılımsız gözlemde, gözlemci araştırıcı kişiliğini korumakta ve olayın dışında kalmaktadır. Böylece araştırıcı bir ölçüde gözlemlerine nesnellik, genişlik ve genellik kazandırmak olanağı bulur. Bu gözlemin de önemli yöntemsel sorunlarla yüklü olduğu unutulmamalıdır. Araştırmacının olaya hiç katılmadığı bir gözlemde bulunmak olanaksız denecek kadar zordur. Örneğin, gözlem odalarındaki grupları tek yanlı bir ayna aracılığı ile izlemek olanağı bulunabilir. Bu tekniğin kullanım alanı sınırlıdır. Bu nedenle, ilke olarak bir araştırmacının gözleme katılmadığı durumlarda bile belli bir ölçüde katılmanın söz konusu olduğu bilinmelidir. Ayrıca araştırmacının grup veya olaya katılmamak üzere aşırı bir çaba göstermesi, duruma yabancılaşmasına, gözlemin doğal olmaktan çıkmasına neden olabilir.

37 Sistematik veya Denetimli Gözlem
Denetimsiz gözlemlerin yarattığı yöntemsel sakıncalara yanıt veren teknik, sistematik gözlemdir. Bu gözlem, araştırıcının standartlaştırıcı teknikler kullanarak bilgi sağlama yollarını denetim altında bulundurması anlamına gelir. Sosyolojide bunun ilk ve yalın örneğini Frederic Le Play Avrupa işçileri Monografileri ile vermiştir. Monografi belli bir grup veya özel örneğin gözlenmesidir. Le Play fizik bilimlerin gözlem tekniklerinden esinlenerek maden işçilerinin aile monografilerini yaparken, gözlemleri standartlaştırmak amacıyla her monografide bilgi alacağı konuların genel maddeler halinde çerçevesini çizmeye çalışmıştır. Böylece standart gözlemleme cetvellerine ulaşılmıştır.

38 Sistematik veya Denetimli Gözlem
Çağımız toplum biliminin kullandığı gözlem araçları büyük bir çoğunlukla, kesin ve ince ölçümlere elverişli standart cetveller niteliğindedir. Bu tip standart cetvellere dayanan gözlemlerin yüksek bir güvenirliği vardır. Toplum bilimci gözlemlerini dikkatle hazırlanmış gözlem çizelgeleri, kılavuzlar, soru kağıtları, görüşme cetvelleri, testler vb. standartlaştırıcı araçlara dayanarak bir denetimle yapmak zorundadır. Denetim araçları, gözlemlerin kesinlik ve inceliğini arttırdığı gibi, onlara başka araştırıcılar tarafından yinelenme özelliği, yani nesnellik kazandırır.

39 Saha Araştırması Sosyologların bir başka bilgi toplama yöntemi de insanlara toplumsal kurumlar hakkında çeşitli sorular sorarak onlardan cevaplar almaktır. Bu yol saha araştırması olarak bilinir ve anket, görüşme tekniği veya her iki yol birden kullanılarak yapılabilir. Saha araştırmaları toplum bilimde en çok kullanılan tekniklerdendir. Sosyologların saha araştırması yapabilmeleri için önce ellerinde araştırma yapılacak bir sorunun olması gerekir. Saha araştırmaları birçok amaçla yapılır. Örneğin, kamunun belli bir konu hakkındaki fikirlerinin öğrenilmesinde, nüfus sayımlarında, çeşitli hipotezlerin sınanmasında, bu teknik kullanılabilir. Sorunun ve kullanılacak tekniğin tespitinden sonra, kişilere sorulacak soruların çok dikkatli bir biçimde hazırlanması gerekir. Bu sorular ya postayla gönderilir veya deneklere gruplar halinde uygulanır. Ancak, bu sorular hazırlandıktan sonra örnekleme çok benzeyen küçük bir grupta tekrar sınanmaları gerekir. Buna pilot araştırma denir. Bu araştırma ile anlaşılmayan sorular saptanarak yeniden yazılır ve tekrar sınanır.

40 Saha Araştırmasının Üstünlükleri
Anket veya görüşmeler idaresi ve yönetilmesi en kolay tekniklerdendir. Kısa zamanda birçok bilgi toplanmasını mümkün kılar. Ortaya çıkacak hataların giderilmesini kolaylaştırır. Elde edilen verilerin istatistiksel kullanımı ve yorumu daha kolaydır.

41 Saha Araştırması Sonraki adım, anket formlarının gönderilmesi veya anketçilerin sahaya gönderilmesidir. Bilimde incelenen konunun bütünü üzerinde araştırma yapmak çok güç olduğu için sosyologlar incelenen konunun bir kısmını ele alır, inceler ve vardığı sonuçları genelleştirirler. İşte bu olaya örnekleme denir. Örnekleme, bir bütünün kendi içinden seçilmiş parçalarıyla temsil edilmesidir. En çok kullanılan yöntem “tesadüfi örnekleme”dir. Bu teknikte örnekleme giren her kişinin eşit sayıda seçilme şansı bulunur.

42 Bir örnekleme yapılırken iki genel koşul:
Örneğin temsil yeteneği içinden seçildiği evrenin karakteristiklerini bir yanlılık yaratmadan yansıtması demektir. Örneğin yeterliliği ise güven uyandıracak bir büyüklükte olmasıdır. Konu hakkında bilgi ve veriler toplandıktan sonra sıra bunların analizine gelir.

43 Verilerin Analizi Yapılan araştırma planına göre veriler toplandıktan sonra sıra bu verilerin karşılaştırma ve analizine gelir. Bu aşama biraz karmaşık olup istatistiksel tekniklerin kullanımını gerektirir. Bu aşamada, genelde toplanan verilerin bir özeti yapılarak sınanacak hipotezin geçerliliği kontrol edilir. Toplanan verilerin sayısal olarak analizi de çok önemlidir. Burada verilerin sunumunda kullanılan iki istatistiksel teknik; - Korelasyon ve - Tablolar biçiminde sunmadır.

44 Verilerin Analizi Korelasyon tekniği ile olaylar arasındaki ilişkiler bulunur veya değişkenler arasındaki ilişkinin derecesi saptanır. Değişkenlerden birindeki azalış veya artış diğerinde de bir artış veya azalışa neden olur. Korelasyon 0 ile 1 arasında değişen değerler alır. Sıfır değeri, iki değişken arasında ilişki olmadığını; +1 ise değişkenler arasında kuvvetli bir ilişki olduğunu gösterir. Tablolar yaparak sunma ise biraz daha farklıdır. Değişkenler hakkında bulunan değerler-ki bunlar yüzde, miktar, sıklık olarak belirebilir- karşılıklı yazılarak aralarındaki ilişkiler gözlenir.

45 Hipotezi yeniden formüle etmek, doğrulamak ve yeniden gözden geçirmek
Eğer araştırma sonucunda elde ettiğimiz veriler hipotezimizi doğrular nitelikte ise kuramın kabul edilirliği artmıştır. Bu nedenle kuram doğrulanmış olur. Eğer elde ettiğimiz veriler hipotezi destekler nitelikte değil ise, hipotez reddedilir ve kurama da şüphe ile bakılır. Bazen de kuramımızı yeniden formüle ederek ondan yeni hipotezler türetmek isteyebiliriz. Böylece, yeni ortaya atılan hipotezi sınamak amacıyla tekrar araştırma yapıp, veri toplamak durumunda kalırız. İşte kuram ile araştırma arasındaki bu karşılıklı ilişkiler sonucunda bizim olaylar hakkındaki bilgimiz artar. Toplum bilimciler kuramlarını mümkün olduğu kadar gerçeklerle sınamak isterler. Bu nedenle bazı kuramlar reddedilir, bazıları ise yeniden incelenmek durumunda kalabilir. Eğer hipotezin tekrar sınanması sonucunda benzer sonuçlar alınmış ise kuramımız daha bir güvenirlik kazanmış olur.

46 Güvenirlik ve Geçerlilik
Bir araştırmada elde edilen bilginin sağlamlığı iki temel koşula bağlıdır. Bunlardan birincisi güvenirlik ikincisi de geçerliliktir. Güvenirlik bir ölçme aracının ayrı ayrı ölçümlerde kararlı ve benzer sonuçlar elde etme yeteneğidir. Diğer bir deyimle, değişik ölçümlerde konunun iki ölçüm arasında değişmemesi koşuluyla benzer sonuçlar vermesidir. Örneğin, cetvel veya metre uzunluk ölçmek için güvenilir bir ölçüm aracıdır. Olağan koşullarda metre ile ölçüldüğünde 100 cm. gelen bir dolabın, daha sonraki ölçümlerde de aynı uzunlukta olması beklenir. Geçerlilik ise en genel tanımıyla ölçme aracının konusuna uygun olması demektir. Aracın konusuna uygunluğu ise, gerçekten ölçmek istediğini ölçmesi ve bunu hatasız olarak yapması demektir. Örneğin, metre uzunluk ölçmek için geçerli ama zamanı ölçmek için geçersiz bir araçtır.

47 Araştırma Etiği Sosyologlar da tıpkı doğa bilimlerinde olduğu gibi istedikleri her türlü araştırmayı istedikleri biçimde yapamazlar. Her araştırmada araştırıcının etik açısından uyması gerekli bazı kural ve kaideler vardır. Her araştırmacı profesyonel bir kişi olarak bazı etik standartlara bilim ve ahlâk açısından uymak zorundadır. Araştırma etiğinin birinci kuralı açıklıktır. Diğer bir deyimle araştırmacı bulduklarını bilimsel bir toplulukla paylaşmak zorundadır. İkincisi ise dürüstlüktür ve gerçekçiliktir. Yani araştırıcı bulgularını uydurmayacak veya başka bir yerden çalmayacaktır. Araştırıcı kendi bulgularım diye bir başkasının bulgularını veri olarak kullanıyorsa bu bilim etiğine aykırı bir davranış olur.

48 Araştırma etiği Bir diğer kural ise araştırmacının ilgilendiği objeye veya konuya bir zarar vermemesidir. Yani araştırmacı eğer cinsel taciz üzerinde çalışıyorsa bu, tacize uğrayanları rahatsız etmeyecek bir biçimde olmalıdır. Buna bağlı olarak araştırmacı insanların mahremiyetlerine ve sırlarına saygılı olmalı, onları ifşa etmemeli, araştırmasında izin verilmedikçe şahıs isimlerini kullanmamalıdır. Bir diğer önemli nokta ise araştırmacı kimliğini saklamamalıdır. Genelde bu konu bazı sosyologlar tarafından benimsenmese de, araştırmacı kimliğini açıkça ortaya koyup insanları kandıracak davranışlarda bulunmamalıdır.

49 Nitel Araştırma İnsan ve grup davranışlarının “niçin”ini anlamaya yönelik araştırmalara niteliksel (“qualitative”) araştırma denir. Nitel araştırmalar dünyanın sosyal yönü ile ilgilenir ve şu sorulara yanıt arar: İnsanlar niçin böyle davranır? Kanaatler ve vaziyet alışlar nasıl oluşur? İnsanlar çevrelerinde olup bitenden nasıl etkilenir? Kültürler niçin ve nasıl gelişir? Sosyal gruplar arasındaki farklar nelerdir?

50 Nicel Araştırma Nicel araştırma Ne kadar? Ne miktarda? Ne kadar sık, Ne kadar yaygın? sorularına yanıt arar Nicel araştırma teori ve denence ile başlar (deduktif). Nitel araştırma ise araştırma sonunda kavram ve teoriler oluşturur (induktif).

51 NİCEL ARAŞTIRMA NİTEL ARAŞTIRMA Varsayım Gerçeklik nesneldir. Gerçeklik oluşturulur. Asıl olan yöntemdir. Asıl olan çalışılan durumdur. Değişkenler kesin sınırlarıyla saptanabilir ve bu değişkenler arasındaki ilişkiler ölçülebilir. Değişkenler karmaşık ve iç içe geçmiştir ve bunlar arasındaki ilişkileri ölçmek zordur. Araştırmacı olay ve olgulara dışardan bakar, nesnel bir tavır geliştirir. Araştırmacı olay ve olguları yakından izler, katılımcı bir tavır geliştirir Amaç Genellerne Derinlemesine betimleme (tasvir) Tahmin Yorumlama Nedensellik ilişkisini açıklama Aktörlerin perspektiflerini anlama Yaklaşım Kuram ve hipotez ile başlar. Kuram ve hipotez ile son bulur. Deney, yönlendirme ve kontrol Kendi bütünlüğü içinde ve doğal Standardize edilmiş veri toplama araçları kullanımı Araştırmacının kendisinin veri toplama aracı olması Parçaların analizi Örüntülerin (tekrar eden ilişkilerin) ortaya çıkarılması Uzlaşma ve norm arayışı Çokluluk ve farklılık arayışı Verinin sayısal göstergelere indirgenmesi Verinin, bütün derinlik ve zenginliği içinde betimlenmesi Araştırmacının Rolü Olay ve olguların dışında, yansız ve nesnel Olay ve olgulara dahil, öznel perspektifi olan ve empatik (kendini başkasının yerine koyma)


"SOSYOLOJİ VE SOYOLOJİDE YÖNTEM" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları