Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
Güzel ve Çirkin Huylar Hüsnü Zan
Eminenur Beyazkılınç YDÖ1
2
Kuran Ahlakında ‘Hüsn-ü Zan Etmek’ ve ‘Bir şeyi, Öncelikle Olabilecek En Güzel Bakış Açısıyla Yorumlamak’ Esastır Yüce Allah Kuran’da, olumsuz gibi görünen bir durumla karşılaştıklarında müminlerin birbirlerine öncelikle hüsn-ü zan etmeleri gerektiğini şöyle bildirmiştir: “Doğrusu, uydurulmuş bir yalanla gelenler, sizin içinizden birlikte davranan bir topluluktur; siz onu kendiniz için bir şer saymayın, aksine o sizin için bir hayırdır. Onlardan her bir kişiye kazandığı günahtan (bir ceza) vardır. Onlardan (iftiranın) büyüğünü yüklenene ise büyük bir azap vardır.” (Nur Suresi, 11)
4
Mümin Daima Hüsn-ü Zanla Bakmasını Bilmelidir
Yüce Allah Kuran’da müminlere; kime, hangi durumda, hangi sebeplerle ve hangi olaylarda nasıl bir bakış açısıyla yaklaşmaları gerektiğini bildirmiştir. Bu, mümin için çok kesin ve sarsılmaz bir ölçüdür. Bu nedenle müminlerin, tüm tavırlarıyla ve samimiyetle Kuran ahlakını yaşayan, hiçbir durumda bu özelliklerinden taviz vermeyen, güvenilir bir Müslümana hüsn-ü zanna dayalı, çok olumlu bir bakış açısı olması gerekir.
6
Dağ evinde, kocası yeni ölmüş tek başına yaşayan hamile bir kadın, kendisine arkadaş olması için dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik kadının yanından bir an bile ayrılmaz. Evcil bir hayvan haline gelir. Bir süre sonra kadının çocuğu doğar. Gelincik zarar vermesin diye çok dikkat eder. Bir gün birkaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak zorunda kalır. Gelincikle bebek evde yalnız kalmışlardır.
7
Aradan biraz zaman geçer ve anne eve koşarak gelir
Aradan biraz zaman geçer ve anne eve koşarak gelir. Gelinciği kanlı ağzındaki kanları yalarken görür. Anne çıldırmışçasına gelinciğe saldırır, hemen öldürür. O sırada içerden bebeğin ağlaması duyulur. Anne odaya girer. Odada beşiğin içindeki bebeğin yanında duran parçalanmış bir yılanı görür.
9
Hüsn-ü Zan Etmek Ortamdaki Olumsuzluğu Görmezden Gelmek ya da Buna Karşı Bir Tedbir Almamak’ Demek Değildir. Ortamda yanlış olan bir şey varsa, bu düzeltilmeye çalışılmalı, bu yönde akılcı adımlar atılmalıdır. Ancak olumsuzluk olduğunda bile, olumlu konuşmak, olumluya yormak, ortaya olabilecek en iyi ve en yapıcı sonuçları çıkaracaktır. Dolayısıyla müminin bu bakış açısı Kuran ahlakına en uygun ve en akılcı olan yaklaşımdır.
11
Bir gece Peygamber Efendimiz Safiye annemizle giderken yolda iki kişiye rastladı. Bu Müslümanların “Acaba Peygamberin yanındaki kadın kim?” diye düşünmelerine ve sûizan beslemelerine fırsat vermemek için onlara: “Biraz yavaş olun” diye seslendi. Sonra da yanındaki hanımın eşi Safiye olduğunu haber verdi. O iki Müslüman, sevgili Peygamberleri hakkında akıllarından asla kötü bir şey geçirmediklerini söyleyince, Efendimiz onlara şu gerçeği haber verdi: “şeytan insanın vücudunda kan gibi dolaşır. Onun sizin kalbinize bir kötülük - veya bir şüphe- atmasından korktum” (Buhârî, i’tikâf 11; Müslim, Selâm 23-25).
12
Başkaları hakkında hüsn ü zan beslemek, kişinin kulluğunun güzelliğindendir. (Ebû Davud, 2/716;Müsned, 2/297) (Allahü teâlâya hüsnü zan ediniz!) [Müslim]
13
Allahü teâlâya hüsnü zan etmenin ibâdet olduğunu düşünerek Allahın rahmetinin, affının bol olduğunu bilmelidir. Günahlarımız çok olsa da Allahü teâlânın affedebileceğini düşünmek hüsnü zan olur. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: (Ey günahı çok olan kullarım, Allahın rahmetinden ümidinizi kesmeyin! Allah günahların hepsini affeder. O sonsuz magfiret ve nihayetsiz merhamet sahibidir.) [Zümer 53]
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.