Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ÖĞRETİM MODELLERİ (YAKLAŞIM-KURAM)

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ÖĞRETİM MODELLERİ (YAKLAŞIM-KURAM)"— Sunum transkripti:

1 ÖĞRETİM MODELLERİ (YAKLAŞIM-KURAM)

2 TEMEL KAVRAMLAR KURAM Gözlem konusu olan bir sınıf olay ve ilişki üzerinde yapılan deneyler sonucu doğruluğu hemen hemen kesinleşen yöntemli açıklamadır. Öğretim Modelleri

3 İkili Kodlama Kuramı Bilgilerin uzun süreli belleğe nasıl kodlandığı ve saklandığı ile ilgili en önemli kuramlardan biri İkili Kodlama Kuramıdır. Allan Paivio’nun bu kuramına göre bilgi uzun süreli bellekte hem sözel hem de görsel olarak kaydedilir. Dolayısıyla hem görsel hem de sözel olarak sunulan bilgilerin hatırlanma ihtimali daha yüksektir. Görsel sembollerle sözel önermeleri birlikte kullanmak, bilginin bellekten geri çağrılmasına yardımcı olan çoklu yollar sağlar. Öğretim Modelleri

4 MODEL Eğitim programını şekillendirmede, öğretim materyallerini düzenlemede, sınıfta ve diğer durumlarda öğretimi yönlendirmede kullanılabilen planlardır. Modeller, öğretimde strateji, yöntem, teknik ve etkinliklerinin seçimi ve gerçekleştirilmesine rehberlik ederler. Öğretim Modelleri

5 Tam Öğrenme Modeli Uygun ortam ve öğrenme koşulları sağlandığında hemen hemen herkesin bir şeyi öğrenebileceği varsayımına dayanır. Tam Öğrenme Modeline göre, öğrenemeyen öğrenci yoktur,  öğretemeyen öğretmen vardır. Bir sınıftaki öğrencilerin başarılı olmaları, hazırbulunuşluklarına uygun öğretim almalarına ve ihtiyaçları olan zamanın verilmesine bağlıdır. Konuların küçük birimlere ayrılarak aşamalı öğretimi yapılır. Bir aşama öğrenilmeden, başarılmadan diğerine geçilmez. Eksiklerle ilgili ek öğretim yapılır ve öğrenme tamamlanır. Öğretim Modelleri

6 STRATEJİ Hedefe ulaşmayı sağlayan en genel yaklaşımdır. Bir derste yönteme, tekniğe, süreye, araç gereç belirlemeye yön veren en genel yaklaşımdır. Sunuş yoluyla öğretim (David AUSUBEL) Buluş yoluyla öğretim (Jerome BRUNER) Araştırma-inceleme yoluyla öğretim (John DEWEY) Öğretim Modelleri

7 Örnek: Anlatım Yöntemi
Hedefe ulaşmada izlenen en kısa ve en düzenli yoldur. Bir anlamda stratejinin uygulama biçimidir, çünkü bir strateji kendi başına ve uygun bir yöntem kullanılmadan uygulamaya konulamaz. Örnek: Anlatım Yöntemi Öğretim Modelleri

8 TEKNİK Hedefe ulaşmak için seçilen yöntemi, uygulamaya koyma biçimi ya da seçilen yöntemin uygulanmasında başvurulan yardımcı yollardır. Öğretim Modelleri

9 Bireyselleştirilmiş Öğretim Tekniği
Sınıftaki öğrenciler arasında bireysel farklılıklar vardır. Bu durum öğrencilerin öğrenme hızlarının da farklı olduğunu ortaya koymaktadır. Öğrenciler arasındaki bireysel farklılığın giderilmesi, her öğrencinin öğrenme hızına uygun bir öğretimin yapılması ancak öğretimin bireyselleştirilmesi sayesinde mümkün olabilmektedir. Öğretim Modelleri

10 Eğitim bilimleri alanında çalışmalar yapan pek çok bilim adamına göre eğitimde karşılaşılan problemlerin önemli bir bölümü toplu (grupla) öğretim yapılmasından kaynaklanmaktadır. Öğrenciler zihinsel, duygusal ve fiziksel olarak birbirinden farklıdır. Eğer öğrenme sürecinde bu farklılıklar dikkate alınırsa pek çok problem kolaylıkla çözülebilecektir. Öğretim Modelleri

11 EĞİTİM YAKLAŞIMLARI Öğretim Modelleri

12 DAVRANIŞÇI YAKLAŞIM Davranışçı öğrenme yaklaşımı öğrenmenin görünen yönüyle ilgilenmektedir. Öğrenmenin nasıl meydana geldiğiyle ilgili ilk deneysel çalışmalar bu alanda gerçekleştirilmiştir. Davranışçı yaklaşımın geliştirilmesinde katkısı olan bilim adamlarından ön plana çıkan ikisi Pavlov ve Watson’dur. Sindirim fizyolojisiyle ilgili köpekler üzerinde çalışmalar yürüten Rus bilim adamı Pavlov ( ) davranışçı öğrenme kuramıyla ilgili olarak önemli görüşler ortaya koymuştur. Öğretim Modelleri

13 Bu yaklaşımı savunan bilim insanları, hayvan ve insanların uyarıcılar karşında verdikleri tepkileri inceleyerek öğrenmenin nasıl meydana geldiğini açıklamaya çalışmışlardır. Bu çerçevede davranışçı yaklaşıma göre öğrenme, uyarıcı ile tepki arasındaki ilişki sonucu oluşan ve pekiştirmeye dayalı bir eylemdir(Demircioğlu, 2009: 52). Öğretim Modelleri

14 Davranışçı yaklaşımı savunanlara göre öğrenme iki temel şekilde meydana gelmektedir. Bunlar; koşullanma ve model almadır. Klasik koşullanma yoluyla öğrenme Pavlov’un çalışmalarıyla dikkat çekmiştir. Pavlov deneyleri sonucunda uyarıcı ve tepki arasındaki ilişkiyi ortaya koymuş, bu durumu klasik koşullanma olarak tanımlamıştır. Öğretim Modelleri

15 Edimsel Koşullanma Amerikalı bilim adamı B. F. Skinner’in çalışmaları sonucu geliştirilmiştir. Edimsel, yapılmış, edilmiş iş anlamında kullanılmak­tadır. Davranışçı yaklaşıma göre, eğitim ve öğretim etkinliklerinde kullanılan davranış değişikliklerinde daha sık kullanılan edimsel koşullanmada, davranışı, davranışın sonucu belirlemektedir. Öğretim Modelleri

16 Edimsel koşullanmada davranışın sonucunun olumlu olması durumunda davranış tekrar ortaya çı­karken, davranışın olumsuz olması durumunda ise davranış tekrar edilme­mektedir. Edimsel koşullanmada pekiştireçler önemlidir. Pekiştireçler hem olumlu hem de olumsuz olabilmektedir. Örneğin, ödevlerini zamanında hazırlayan öğrencinin takdir edilmesi durumunda, o öğrencinin diğer ödevlerini de zamanında hazırlama ihtimali yüksektir. Bu sebeple öğretmenler öğrencilerinde olumlu davranışlar gördükleri zaman bu davranışları olumlu pekiştireçlerle desteklemelidirler. Öğretim Modelleri

17 Davranışçı Yaklaşımın Öğretim İlkeleri
Davranışçı yaklaşıma göre sağlıklı öğrenmelerin meydana gelebilmesi için belirli öğretim ilkelerinden hareket edilmeli ve öğretmenler öğrenme ortamlarını bu ilkelere göre düzenlemelidirler. Bu ilkeler aşağıdaki şekilde sıralanabilir: Öğrenme aktif bir öğrenme ortamında gerçekleşmelidir. Eğitim ve öğretimde pekiştireçler önemlidir ve olumlu davranışlar öğretmen tarafından pekiştirilmelidir. Davranışların kazanılması açısından tekrar önemlidir. Güdüleme öğrenmede çok önemli bir yer tutar. Öğretim Modelleri

18 BİLİŞSEL YAKLAŞIM Bilişsel yaklaşım öğrenmenin görünemeyen yönüyle ilgilenmektedir. Dav­ranışçı yaklaşımda öğrenme eylemi uyarıcı ve tepki arasındaki ilişki olarak ortaya konurken, bilişsel yaklaşımda öğrenme, uyarıcı, bilişsel süreç ve davranış ilişkisi bağlamında açıklanmaktadır. Bilişsel yaklaşımın gelişmesinde Piaget, Bruner ve Ausubel gibi bilim adamlarının önemli katkıları bulunmak­tadır. Bilişsel öğrenme yaklaşımını savunanlar, bilginin elde edilmesi, bilginin işlenmesi, karar verme ve mantıklı düşünme süreçleriyle ilgilenmektedir. Öğretim Modelleri

19 Bilişsel öğrenme «duyum, dikkat, algılama, tanıma, anlama, kavrama, düşünme, anlamlandırma, sorgulama, hatırlama, örgütleme, kodlama, eleştirme, yorumlama, sentez, değerlendirme, vb.» zihinsel faaliyetleri kapsayan bir süreçtir(Demircioğlu, 2009: 54). Öğretim Modelleri

20 Bilişsel Yaklaşımın Öğrenme İlkeleri
Öğrenme sürecinde öğrenen bireyler aktiftir. Öğrenme çevredekilere anlam verme sürecidir. Kalıcı öğrenme için uygulama şarttır. Yeni öğrenilenler önceki öğrenilenlerin üzerine inşa edilir. Öğrenmede ilişkilendirme esastır. Öğretmen rehber olmalıdır. Öğrenme, öğretmen ve öğretmenin karşılıklı etkileşimiyle gerçek­leşir(Demircioğlu, 2009: 54). Öğretim Modelleri

21 YAPILANDIRMACI YAKLAŞIM
II.Dünya Savaşını takip eden dönemde gelişen ve buluş kökenli bilme yaklaşımı olan yapılandırmacılık, öğrenenlerin kendi bilgilerini kendilerinin oluşturdukları varsayımına dayanmaktadır. Bir öğrenme ve bilme yolu olan bu yaklaşım, bilginin bizzat öğrenen tarafından kendi deneyim ve yaşantıları üzerinde şekillendirildiğini savunmaktadır. Bu anlayışa göre öğrenenler, eski bilgi ve tecrübelerinin ışığı altında yeni karşılaştıkları bilgileri bizzat kendileri oluştururlar(Demircioğlu, 2009: 54-55). Öğretim Modelleri

22 Öğrenme, öğrenenin öğrenme sorumluluğunu bizzat üzerine aldığı etkin, üretken ve yaratıcı olduğu bir eylem olarak algılanmaktadır. David Jonassen’e göre yapılandırmacılık “gerçekliğin kişinin zihinsel etkinliği üzerinde temellendirilmesidir. İnsanlar zihinsel etkinlikleri aracılığı ile kendi gerçeklerini inşa eden algılayıcılar ve yorumlayıcılardır. Düşünme, yalnızca zihin tarafından kavranabilen fiziksel ya da sosyal yaşantıların algısı içinde temellendirilebilir. Bu açıdan birey olarak her birimiz inanç ve yaşantımıza bağlı olarak dışsal gerçekliği farklı bir biçimde algılarız.” (Demircioğlu, 2009: 55). Öğretim Modelleri

23 Yapılandırmacı yaklaşım gerçekliğin daha çok bilenin zihninde kendisi tarafından oluşturulan ya da en azından onu deneyimlerine dayalı olarak yorumladığını ileri sürer(Jonassen,1992: 139). Öğretim Modelleri

24 Öğrenciler aktif öğrenenler olarak görülürler.
Oluşturmacı anlayışta öğrenme etkinliği bazı noktalar üzerine odaklanmıştır. Oluşturmacılığın dayandığı bu temel noktalar, Driver ve Oldham’a göre aşağıdaki gibi sıralanabilir: Öğrenciler aktif öğrenenler olarak görülürler. Öğrenciler kendi fikirlerini sınıfa taşırlar. Bilgi bizzat öğrenen tarafından ve sosyal biçimde öğrenilir. Öğretmenler bilgi ve öğrenme konusundaki fikirlerini sınıfa getirirler ve bu durum onların öğretim şekillerine yansır. Müfredat programı öğrenilmesi gereken bir şey değildir. Müfredat kaynak ve öğrenme programıdır ve bu programın ışığı altında öğrenciler kendi bilgilerini oluştururlar (Demircioğlu, 2009: 55). Öğretim Modelleri

25 Yapılandırmacı Öğrenme Yaklaşımı Türleri
Bilişsel Yapılandırmacılık Toplumsal Yapılandırmacılık Radikal Yapılandırmacılık Öğretim Modelleri

26 Bilişsel Yapılandırmacılık
Bilişsel oluşturmacılar arasında önemli bir yere sahip olan J. Piaget, bilginin zihinde yapılandırılması ve anlam oluşturmayı bireyin gelişim evreleri ve bilişsel yapılarında meydana gelen değişimlerle ilgili bir durum olarak açıklar. O, gelişmekte olan çocukların bilişsel-zihinsel yapılara sahip oldukları ve bu yapıların fiziksel ve mantıksal-matematiksel deneyimler yoluyla eylem içinde dönüştüğünü savunan bir görüş ileri sürer. Öğretim Modelleri

27 Piaget, bilginin zihinde oluşturulmasını ise, biyolojideki özümleme, uyarlama ve denge kavramları ile açıklar. Ona göre, birey gelişiminin her evresinde, bilişsel yapılarını kullanarak çevresiyle etkileşim içerisindedir. Öğretim Modelleri

28 J. Piaget’nin bilginin yapılandırılması ve anlam oluşturmaya yönelik olarak geliştirdiği bilişsel oluşturmacılığın önemli sonuçları aşağıdaki gibi özetlenebilir: Evrensel nitelikli ve hiyerarşik yapıya sahip olan gelişim evrelerinin özellikleri bilginin oluşturulması üzerinde etkilidir. Birey evrendeki nesnel gerçekliği bilişsel yapıları aracılığıyla kavrar. Anlam oluşturmada deneyimler ve çevreyle etkileşimin yanı sıra bilişsel yapılar önemli bir rol üstlenir. Biliş nesneye onda olmayan zaman, mekan, niceliksel birimler, nedensellik ilişkisi gibi yeni biçimler yükleyerek onu etkiler. Bu nedenle bireyin bilişi etkindir, nesneler dünyasını anlamaya çalışırken onu biçimlendirir. Öğretim Modelleri

29 Toplumsal Yapılandırmacılık
Vygotsky, bilişsel oluşturmacılığı bilgi ve anlam oluşturmada bireyin çok fazla ön plana çıkarıldığı ve toplumsal süreçlerin etkisine yeterince vurgu yapılmadığı gerekçeleriyle eleştirerek, toplumsal süreçlere vurgu yaptığı kuramını ileri sürer (Vygotsky, 1998; ). Öğretim Modelleri

30 araçlar olmak üzere iki olguyu vurgular (Vygotsky, 1998: 150-152).
Bilginin zihinde yapılandırılması ve anlam oluşturmada, sosyal öğrenmeler yani bireyin çevresindeki kişilerin rolü ve bireyin dış dünya ile etkileşimini sağlayan psikolojik araçlar olmak üzere iki olguyu vurgular (Vygotsky, 1998: ). Öğretim Modelleri

31 Vygotsky, çocuğun gelişim evrelerine bağlı olarak kendi kendine öğrenebilecekleri ile başkalarının yardımıyla öğrenebilecekleri arasında ayrım yaparak, eğitimin işlevselliğini bir başkasının yardımıyla öğrenilebilecek olan tarafla açıklar. Öğretim Modelleri

32 Vygotsky’nin bilginin yapılandırılması ve anlam oluşturmaya yönelik olarak geliştirdiği toplumsal oluşturmacılığın önemli sonuçları aşağıdaki gibi özetlenebilir: Bilgi kültürel bir yapıya sahiptir ve oluşturulmasında dil ve kültür işlevseldir. Kültürün etkisiyle oluşturulan anlam, çocuklar tarafından yetişkinlerle etkileşim sonucunda içselleştirilir. Bilgi, dil ve sembollerle ifade edilir. Dil öğrenme bilginin oluşturulmasında etkilidir. İnsan gerçeklikle doğrudan temas edememekte, gerçeklik dil ve kültür aracılığıyla oluşturulmaktadır. Öğretim Modelleri

33 RADİKAL YAPILANDIRMACILIK
Von Glasersfeld, nesnel bilginin varlığını tartışarak, tek gerçeğin öznel gerçeklik olduğunu savunur (Fosnot, 2007). Bilginin nasıl tanımlandığı önemli değildir. Bilgi, insan beyninin içindekidir. Bu nedenle bireyin düşünüş biçiminin alternatifi yoktur. Bir başka deyişle, bilginin oluşturulması özneldir ve kişiye göre değişkenlik gösterir (Glasersfeld, 1995). Öğretim Modelleri

34 Bilgi oluşturma dışsal gerçekliğin bilince etkisinin bir sonucu değildir, birey sadece duyu organları aracılığı ile aldığı duyum izlenimleri ile etkileşim halinde olduğu düşüncelere sahiptir. Bilginin temelinde çevreye uyum sağlamak yatmaktadır. Bu uyum sürecinde birey öznel olarak işlevsel inançlar oluşturur, bu inançlar, bireyin bilişinin dışında nesnel bir gerçekliği temsil etmez (Glasersfeld, 1984, akt. Aydın, 2012). Öğretim Modelleri

35 Glasersfeld’in bilginin yapılandırılması ve anlam oluşturmaya yönelik olarak geliştirdiği radikal oluşturmacılığın önemli sonuçları aşağıdaki gibi özetlenebilir: Bilgi edilgin olarak alınmaz; anlamlandırmayı gerçekleştiren birey tarafından oluşturulur. Anlamlandırma, uyum sağlamaya hizmet eder, metafizik gerçeği keşfetmeye değil. Öğretim Modelleri

36 ÖĞRETİM MODELLERİ Öğretim Modelleri

37 TAM ÖĞRENME MODELİ Bu model “Olumlu öğrenme koşulları sağlanmış ise hemen herkes öğrenebilir” ilkesinin ön planda olduğu bir modelidir. Tüm öğrenciler okulda öğretilenleri öğrenebilir. Ek zaman ve öğrenme olanakları sağlandığında öğrenciler okulda öğretilmek istenen davranışları %80-90 oranında öğrenebilirler. Modelin temeli, değiştirilebilir değişkenleri etkili bir şekilde kullanarak hemen tüm öğrencilere tüm yeni davranışların öğretilebileceği şeklindedir. Öğretim Modelleri

38 Tam öğrenme modelinin uygulandığı bir sınıftaki öğrenciler yetenek bakımından normal dağılım gösterir. Fakat öğretimin çeşidi, niteliği ve öğrenme için verilen zaman her öğrencinin ihtiyacına göre yani ona uygun olursa, öğrencilerin büyük bir çoğunluğu tam öğrenme düzeyine erişir. Bilgi birimleri üniteler şeklinde belirlenir ve bir ünite öğrenilmeden diğer üniteye geçilmez. Bu üniteler arasındaki geçiş için belirlenen eşik değer öğrenmenin %70 düzeyinde gerçekleşmesi gereklidir. Öğretim Modelleri

39 JOHN CARROL’UN OKULDA ÖĞRENME MODELİ
Bu model, öğrenci başarısını etkileyen ana faktörlerin çerçevesini çizen kuramsal bir modeldir. Bloom, bu modelden hareketle Tam Öğrenme Modelini geliştirmiştir. Temelde hızlı öğrenebilen ve hızlı öğrenemeyen öğrenciler vardır. Her öğrenciye ihtiyaç duyduğu zaman ve ek öğrenme olanağı verildiğinde belirlenen öğrenme düzeyine ulaşılır. Öğretim Modelleri

40 Modelin 5 temel öğesi bulunmaktadır.
Yetenek: Bir öğrencinin öğrenme kabiliyetine bağlı olarak harcayacağı süre miktarıdır. Öğretimin Kalitesi: Yetenek yada kabiliyet unsurları dışında öğretiminin niteliğini arttırmak için ek süreye gerek duyulup duyulmamasıdır. Eğer ek süre talebi varsa öğretimin niteliğinde negatif bir durum vardır. Öğretimi Anlama Yeteneği: Öğrencinin hazırbulunuşluk düzeyini kapsar. Bu kavrama göre hazırbulunuşluk düzeyi yüksek öğrenciler yeni öğrenmelere daha kısa sürede adapte olurlar. Öğretim Modelleri

41 Sebat: Öğrencilerin motivasyonuna bağlı olarak öğrenme için harcadığı istemli/gönüllü zamandır. Duyuşsal boyutta gerçekleşir. Öğrenmeye Ayrılan Süre: Bu bir fırsat bölümüdür. Öğretim hizmetlerinin niteliğine karşılık gelir. Öğretim Modelleri

42 Keller Planı Keller planı ABD’de Fred Keller ve Gilmour Shermon tarafından 1963 yılında ortaya konmuştur. Keller Planında tam öğrenme önemli bir temel taşıdır. Keller Planına göre, tam öğrenmede öğrenciye öğrenme için ihtiyaç duyduğu gerekli olan öğrenme zamanı verilmelidir. Bireysel olarak ihtiyaç duyulan zaman bireysel çalışmayı da beraberinde getirir. Keller Planında öğrenme açısından homojen grupların oluşturulması da esastır. Öğretim Modelleri

43 Keller Planının Faydaları
Öğrenci öğrenme sürecinde aktiftir. Öğrenciler istedikleri zaman sınav olur, bu nedenle sınav esnasında öğrencinin hastalığı, yorgunluğu vb. etkenler ortadan kaldırılarak öğrencinin daha başarılı olmasına katkı sağlar. Sınavlarda anında dönüt vardır, bu sebeple hataların anında düzeltilmesi de esastır. Tam öğrenme esaslı olduğu için bir konu öğrenilmeden diğerine geçilmez. Her türlü eğitim seviyesinde rahatlıkla kullanılır. Öğretmen öğretim etkinliklerine daha fazla zaman ayırır. Öğretim Modelleri

44 Keller Planının Sınırlılıkları
Öğretmenin çok fazla rol üstlendiği görülmeyebilir ancak, ön planlama aşamasında öğretmene çok fazla yük binmektedir. Ön planlama ve geliştirme için yeterli zaman ayrılmazsa plan olumsuz sonuçlanabilir. Öğrenme üniteleri ve konular açık ve bireysel öğrenmeyi desteklemezse başarısızlık olur. Öğretim Modelleri

45 TEMEL ÖĞRETİM MODELİ Glaser’in modelinde hem davranışçı hem de bilişsel yaklaşımın bir sentezi vardır. Glaser öğrencilerin hedef davranışlara ulaşma derecesinde, ön koşul öğrenmelerin, uygun öğrenme-öğretme etkinliklerinin ve değerlendirme etkinliklerinin etkisi üzende durmuştur. Okulda etkili öğretimi gerçekleştirmede dört ögeden oluşan (hedeflerin saptanması, giriş davranışlarının belirlenmesi, öğretme-öğrenme ortamının seçilmesi, değerlendirme) öğretim tasarımını ele alan bir modeldir. Öğretim Modelleri

46 Bu modelin dört temel aşaması ve işlevleri şu şekildedir:
Öğretim Modelleri

47 ÖĞRETİM DURUMLARI MODELİ
Gagne’nin öğretim durumları modeli Bilgiyi İşleme Kuramının öğrenenin bir uyarıcı ile karşılaştığı zaman zihninde gerçekleşen olaylar temel alınarak oluşturulmuştur. Öğretim Modelleri

48 Öğretim Modelleri

49 Farklı tipte öğrenme, farklı tipte öğretmeyi gerektirir
Farklı tipte öğrenme, farklı tipte öğretmeyi gerektirir. Bu nedenle Gagne, öğrenmeyi beş ana kategoride sınıflandırmıştır. Öğretim Modelleri

50 Zihinsel Beceriler Öğrencinin çevresiyle kavramlar veya semboller yoluyla iletişim kurmasını sağlarlar. Öğrencinin bir şeyi nasıl yaptığı üzerinde odaklanmaktadır. 5 aşaması vardır: Ayırt etmeyi, Somut kavramları, İlkeleri ve tanımlanan kavramları, Yüksek düzeyli ilkeleri ve Problem çözmeyi öğrenme. Öğretim Modelleri

51 Bilişsel Stratejiler Öğrencinin kendi öğrenme sürecini, hatırlama ve düşünmesini yönlendirebilmesidir. Öğrenci kendi içsel süreçlerini kontrol etmektedir. Bilişsel stratejilere örnek olarak, öğrencinin bir problemi çözmede seçtiği yol verilebilir. Öğretim Modelleri

52 Sözel Bilgi İfade edilebilen ve bellekte tutulan bilgidir. Bir öğretmenin, öğrencinin ne öğrendiğini anlamak üzere sözlü veya yazılı tarzındaki soruları öğrencinin sözel bilgisini ifade etmesini gerektirir. Öğretim Modelleri

53 Tutumlar Öğrencinin seçtiği davranışı etkileyen içsel durumlardır.
Öğrenciler, bir kişi, olay veya nesneye karşı göstereceği davranışı seçmede tutumlarını temel alırlar. Diğer insanlara saygı duymak, yardımlaşmak gibi sosyal tutumlar okullarda en çok üzerinde durulan tutumlardandır. Öğretim Modelleri

54 Motor Beceriler Öğrencinin hareketlerini gerçekleştirmesini sağlayan kas sistemi hareketleridir. Öğretimin tüm kademelerinde yer alan motor becerilere örnek olarak yazı yazmak, resim yapmak, spor aktivitelerinde yer almak verilebilir. Öğretim Modelleri

55 9 Aşamalı Model Dikkat çekme Öğrenciye hedefler hakkında bilgi verme
Ön bilgilerin hatırlatılması Uyarıcı materyalin sunulması Öğrenciye rehberlik etme Davranışı ortaya çıkarma Geri bildirim verme Performansı değerlendirme  Kalıcılığı ve transferi sağlama  Öğretim Modelleri

56 BASAMAKLI ÖĞRETİM PROGRAMI
Basamaklı öğretim modeli, kademeli öğretim yaklaşımı olarak da ifade edilmektedir. Kathie Nunley tarafından geliştirilmiştir. Gelişen teknoloji ve artan birey ihtiyaçları doğrultusunda yapılandırmacı anlayış çerçevesinde öğrencinin merkeze alındığı edilgen yapıdan etken hale dönüştüğü bir yaklaşımdır. Bu modelde öğrenci bilgiye kendisi ulaşır, ulaştığı bilgi topluluğu içerisinde problem durumuna bağlı olarak kendisine faydalı olan bilgiyi ayrıştırır ve yeni bilgiler üretir. Öğretim Modelleri

57 Bu yaklaşım bireysel farklılıklara göre öğretimin planlanması gerektiğini öngörür. Öğrencinin bilgiyi alan bir durumdan çıkarılarak bilgiye ulaşan, yeni bilgiler üretebilen bir duruma getirilmesi gerektiğini savunur. Öğrencilerin farklı ilgi ve yetenek alanlarına, farklı öğrenme yollarına sahip olduğu düşüncesi ile uygun etkinliklerin basamaklar halinde belirlenerek görevlerin belirlenmesine ve bu görevleri yerine getirirken öğrenme esasına dayanan bir öğretim yaklaşımıdır. Bu basamaklar C, B, A olarak belirlenmiştir. A seviyesi üst düzey öğrenmeyi ifade eder. Öğretim Modelleri

58 Basamaklı öğretim, basitten karmaşığa, kolaydan zora düzenlenen 5 basamakta ve 3 düzeyde gerçekleşir. 1.Basamak: Öğrencilere o derste veya ünitede kazanacakları hedef davranışlar sunulur ve bunların içinden istediklerini seçmeleri istenir. 2.Basamak: Öğretim programı A,B ve C düzeylerine ayrılır. C düzeyi öğrencilerin temel bilgileri öğrendikleri basamaktır. (Bilişsel alanın bilgi ve kavrama basamaklarını içerir.) 3.Basamak: Kazanılan temel bilgilerin uygulandığı, farklı örnekler üzerinde kullanıldığı, öğrencilerin belirlenen görevleri yerine getirdiği basamaktır. (Bilişsel alanın uygulama basamağını içerir.) Öğretim Modelleri

59 4.Basamak: Yaratıcı düşünme, eleştirel düşünme, etkin düşünme gibi üst düzey düşünme yollarının kullanıldığı, öğrencilerin başardıkları görevlerin sonuçlarını tartıştığı basamaktır. (Bilişsel alanın analiz, sentez, değerlendirme basamaklarını içerir.) 5.Basamak: Öğretmen tarafından öğrencinin ortaya koyduğu ürünler dikkate alınır ve değerlendirilir. Derinlemesine bir görüşme yapılır. Öğretim Modelleri

60 C Basamağı Öğrenme: (Bilgi, Kavrama)
Öğrencilerin temel bilgileri öğrenmeleri, ilgi ve yeteneklerine uygun görevlerin belirlenmesi B Basamağı Öğrenme: (Uygulama) Kazanılan temel bilgilerin uygulanması, seçilmesi, farklı örnekler üzerinde kullanılması / Öğrencilerin belirlediği görevleri yerine getirmesi A Basamağı Öğrenme: (Analiz, Sentez, Değerlendirme) Yaratıcı düşünme, etkin düşünme, eleştirisel düşünme gibi üst düzey yolların kullanılması / öğrencilerin başardıkları görevlerin sonuçlarını tartışması Öğretim Modelleri

61 Öğretim Modelleri

62 İŞBİRLİĞİNE DAYALI ÖĞRENME
Dewey, Vygotsky, Slavin, Piaget, Bandura ve Kagan’ın düşünceleriyle katkı sağladıkları işbirliğine dayalı (Kubaşık) öğrenme, öğrenenlerin ortak öğrenme hedeflerini gerçekleştirmek için küçük gruplar halinde çalıştığı ve işbirlikli başarıları için ödüllendirildikleri öğretimsel süreçtir. Bireyin başarısı grubun başarısına bağlıdır. Takımın iyi bir oyun çıkarması, her oyuncunun performansına ve birbirine yarım etmeye bağlıdır. Öğretim Modelleri

63 Öğrencilerin görevi, bir konuyu veya projeyi takım olarak öğrenmek/tamamlamaktır. Öğrenme yaklaşımı, takım arkadaşlarının birbirini destekleyici ve yardımcı olmaları şeklindedir. Gruplar heterojen olmalıdır (Farklı yetenek ve kişilik özellikleri). Bu durum, farklılıklardan yararlanma ve hoşgörüyü öğrenmek için önemlidir. İşbirliğine dayalı öğretimde, kurulan takımların yapılacak araştırma ve tartışmalara ait konularla ilgili olarak veriler toplaması, bireysel olarak yapılan çalışmaların birleştirilerek grup üretimine katkısının sağlanması ve elde edilen sonuçların birlikte tartışılarak yorumlanıp ürün halinde ortaya çıkartılması söz konusudur. Öğretim Modelleri

64 Öğretim Modelleri

65 Kubaşık (İşbirlikli) Öğretimin Özellikleri
Sınıfta, rekabeti ortadan kaldırdığı için başarı ve başarısızlık tüm grup üyelerince paylaşılır. Öğrenme sürecinde rekabeti kaldırır. Öğrencilere etkili iletişim becerisi, başkalarının düşüncelerine saygı duyma, çok yönlü düşünme ve işbirliğine dönük bağlılık özellikleri kazandırır. Kubaşık öğrenmede değerlendirme; grup içi etkinliklerin değerlendirilmesi ve bireysel değerlendirmedir. Grubun amaçları doğrultusunda, grubun başarısı her üyenin çabasına ve sorumluluğuna bağlıdır. Öğrencilere başkalarının bakış açılarına hoşgörülü olmayı ve fikirlere saygılı olmayı öğretir. Öğretim Modelleri

66 Öğrencinin öğrenmeye güdülenmesini ve dikkatini sürdürmesini sağlar.
Grup içerisinde işbirliği, sorumluluk, paylaşma gibi değerleri geliştirir. Düşük yetenekli ve öğrenme güçlüğü olan öğrencileri öğrenme sürecine katar ve daha üst düzey öğrenme becerileri kazandırır. Öğrencilerin psikolojik, sosyal ve duyuşsal gelişimlerine katkıda bulunur. Öğrencinin öğrenmeye güdülenmesini ve dikkatini sürdürmesini sağlar. Kubaşık öğrenme grupları oluşturulurken öğrenciler arasında farklı yetenek, cinsiyet, başarı ve kişisel özellikler bakımından heterojen gruplar belirlenmelidir. Öğretim Modelleri

67 İŞBİRLİĞİNE DAYALI ÖĞRETİM TEKNİKLERİ
Öğrenci Timleri-Başarı Grupları Tekniği Öğrenciler heterojen şekilde en fazla altı kişilik gruplara ayrılır. Öğrenme konusu gruba verilir. Hangi grup çalışmasının yapılacağı belirlenir. Grup çalışması yapılınca her öğrenciye bireysel test verilir. Öğrenciler aldıkları puana göre başarı sırasına dizilir. Bireysel başarılar toplanarak grup başarısı bulunur, en başarılı gruba ödül verilir. Öğretim Modelleri

68 Tartışma Grubu Tekniği
Tartışma konusu verilir ve ilgi grupları oluşturulur. Öğrenme ünitesi seçilir ve ne yapılacağı planlanır. Okul içi ve okul dışındaki kaynaklardan yararlanılır. Sunulacak grup raporu hazırlanır. Rapor sınıfa sunulur. Grup çalışması sınıf tartışmasına açılır ve değerlendirilir. Öğretim Modelleri

69 Ayrılıp-Birleşme Tekniği
Bu teknikte öğrenciler küçük ve her düzeyden (heterojen) gruplara ayrılır. Öğrenilecek konular da grup üyeleri kadar küçük parçalara ayrılır. Daha sonra her gruptan birer üyenin katılmasıyla bu parçalardan birini hazırlamak üzere yeni gruplar oluşturulur. Yeni oluşturulan gruplar konunun kendilerine verilen kısmı üzerinde çalışırlar. Sonra her üye kendi grubuna dönerek hazırladıkları bilgi ve becerileri grup arkadaşlarına gösterirler. Grup üyeleri tüm konuyu öğrendikten sonra sınav yapılır ve bireysel olarak değerlendirilir. Öğretim Modelleri

70 Birlikte Öğrenme Tekniği
Diğer tekniklerde olduğu gibi heterojen gruplar oluşturulur, her üye ilgi duyduğu konu üzerinde çalışabilir. Ardından grup üyeleri topladıkları bilgileri grup üyeleriyle paylaşırlar böylece paylaşma ve yardımlaşma duygusu geliştirilmiş olur. Bu teknikte grup üyelerinin hepsi aynı notu alırlar. Öğretim Modelleri

71 Takım-Oyun-Turnuva Tekniği
Öğrenciler 4-5 kişilik gruplara yetenek ve cinsiyetlerine göre dengeli ve heterojen olarak ayrılır. Grubun amacı turnuvada başarılı olmaktır fakat turnuvada başarılı olma sözcüğünden kasıt rekabet değildir. Öğretmen grup üyelerine hedef konuyu sunar ve turnuvadaki durumlara uygun çalışma malzemesi verir. Öğrenciler öğrenilecek konu ile ilgili tüm kitap ve kaynakları toplayarak bir araya getirirler. Birlikte çalışarak ve birbirlerini deneyerek ve değerlendirerek turnuvaya hazırlanırlar. Haftada bir kez turnuvaya hazırlık sınavları düzenlenir ve gruplara kısa cevaplı sorular yöneltilir. Turnuvalara her grubu temsilen bir öğrenci katılır ve elde ettiği puanlar takımın puanına eklenir. En yüksek puanı alan takım turnuvanın birincisi olur. Öğretim Modelleri

72 Öğretim Modelleri

73 Beyin Temelli Öğrenme (Nörofizyolojik Öğrenme)
Beyin temelli öğrenme, sinirbilim (neuroscience) araştırmalarının bulgularına göre beynin yapısına ve işlevine dayalı olarak beynin nasıl çalıştığını anlayarak öğrenme ve öğretmeyi en üst düzeye çıkarma anlayışıdır. Öğrenme, beynimizi fiziksel olarak değiştirir. Her yeni deneyim beyindeki nöronlar arasındaki fiziksel yapıyı ve elektro-kimyasal uyarılarımızı değiştirir. İnsan vücudundaki tüm psikolojik ve bilişsel-düşünsel oluşumların, anlayışların, yaklaşımların beyinde fizyolojik olarak bir devinimi, karşılığı olmaktadır. Öğretim Modelleri

74 Hebb'e göre çocuk, seçkisiz bir şekilde birbiriyle ilişkilenmiş bir sinir ağıyla doğar ve bireyin beynindeki sinirsel bağlantılar gelişigüzeldir. Bu sinirsel ağ, duyusal yaşantılar yoluyla organize olur ve böylece insanın çevreyle etkili iletişim kurmasını sağlar. Hebb, her çevresel nesnenin karmaşık bir beyin hücresi grubunu uyardığını belirtmektedir. Çevreden gelen uyarıcılar nöronları harekete geçirir, yeni öğrenmeler yeni nöron (hücre) gruplarının oluşmasıyla meydana gelir. Farklı öğrenmeler arasında bağ kurmak ise farklı hücre grupları arasında kurulan ilişkiye dayanır. Beyne dayalı öğrenmede öğrencilerin takım içinde çalışarak öğrenmelerine önem verilir. Öğrencileri okul ortamının dışına çıkarıp problemleri yaşayarak öğrenmeleri sağlanmalıdır. Öğrencilerin kendi öğrenme stillerini yaratacağı ortamlar oluşturulmalıdır. Öğretim Modelleri

75 Beyin Temelli Öğrenmenin Elemanları
Beyin temelli öğrenmede amaç; bilgiyi ezberlemek yerine bilgiyi anlamlı olarak öğrenmektir. Bu durum üç etkileşimli elemanın varlığı ile gerçekleşir. Bu elemanlar şunlardır: Rahatlatılmış uyanıklık Derinlemesine daldırma Aktif süreçleme Öğretim Modelleri

76 1)Rahatlatılmış uyanıklık: İnsan, bir şeye ilgi duyduğunda açılır, bir tehdit altında olunca da kapanır. Rahat ve açık olan beyin ise daha kolay öğrenmektedir. 2)Derinlemesine daldırma: Bireylerin karşı karşıya kaldığı içeriğe yoğunlaşmasıdır. 3)Aktif süreçleme: Beynin doğal kapasitesinde yoğunlaşma, onu arttırma ve ondan faydalanma sürecidir. Öğretim Modelleri

77 5E-7E Öğrenme Modelleri Öğrenme etkinlikleri modelleri içerisinde en çok kullanılan ve yapılandırmacı yaklaşımın modellerinden olan 5E Öğrenme Döngüsü Modeli, Rodger Bybee tarafından geliştirilmiştir. 5E Öğrenme Döngüsü Modeli, öğrencilerin yeni kavramları keşfetmelerini ve onları önceki bilgileriyle kaynaştırmalarını hedef alır. Gerçekleştirilen öğretim etkinlikleri öğrencileri, problem durumunda kendi bilgilerini yine kendilerinin oluşturmalarını sağlayacak şekilde düzenlenir. 5E modeli öğretmen için bir yardımcı ve düzenleyici modeldir. Öğretmen için genel bir çerçevedir. 5E modelindeki her bir E, modeldeki her bir aşamayı sembolize eder. Öğretim Modelleri

78 Öğretim Modelleri

79 KUANTUM ÖĞRENME MODELİ
Bobbi De Porter ve Mike Hernacki’nin öncüleri olduğu bu yaklaşım­da da öğrencilerin öğrenmeyi öğrenerek ışıması, enerjisini ortaya çıkarması diğer bir deyişle kendini gerçekleştirmesi kuantum öğren­menin temeli olarak görülebilir. Uygulaması genellikle kişisel gelişim seminerleri ve kamplar yoluyla olmaktadır. Kuantum öğrenme geniş kapsamlı bir etkili öğrenme öğretme modelidir. Öğretim Modelleri

80 Kuantum öğrenme programları şunları içermektedir:
1.Öğretmenler İçin Kuantum Öğrenme Öğrenmenin öğretimi ve yaşam becerilerinin öğretimi için kanıtlara ve araştırmalara dayalı profesyonelce hazırlanmış eğitim program­ları 2.Öğrenciler İçin Kuantum Öğrenme Öğrencilerin en etkili öğrenme ve yaşam becerilerini öğrenmelerine yardımcı programlar 3.İş Hayatı İçin Kuantum Öğrenme Kurumlar ve şirketler için etkili ve geliştirmeye yönelik eğitsel ve kültürel ortamlar sağlamak. Öğretim Modelleri

81 KAVRAMSAL DEĞİŞİM MODELİ
Posner tarafından geliştirilen kavramsal değişim modeline göre, kavramsal değişimin gerçekleşme süreci iki aşamada ele alınabilir. Bunlardan birincisi; öğrencilerin mevcut bilgilerindeki, diğeri ise karşılaşılan yeni bilgilerdeki düzenlenmeler ile ilgilidir. Birinci aşamada, öğrenciler karşılaştıkları yeni bir problemin çözümünde mevcut bilgilerinin yetersiz olduğunun farkına varmaları gerekmektedir. Mevcut kavramların yetersizliği hissedildiğinde öğrencinin önceki bilgileri ile yeni bilgileri arasında bir uyuşmazlık ve bunun sonucunda da bir nevi zihinsel çatışma meydana gelecektir. Bu uyuşmazlık neticesinde öğrenci kendisini kavramsal değişime hazırlayacaktır. Bu aşamayı takip eden ikinci aşamada ise öğrenci karşılaştığı yeni bilgileri anlaşılır, mantıklı ve verimli bulmalıdır. Öğretim Modelleri

82 üzerine kurulmuştur. Kavramsal Değişim stratejileri:
Kavramsal değişim yaklaşımı, öğrencilerin kavram yanılgılarından, yani bilimsel olmayan bilgilerinden, bilimsel olarak doğru kabul edilen bilgilere geçiş yapabilmeleri konusunda öğrencileri cesaretlendiren, alternatif bir yaklaşımı temsil etmektedir ve Piaget’in özümleme, düzenleme ve dengeleme ilkeleri üzerine kurulmuştur. Kavramsal Değişim stratejileri: Kavramsal Değişime Dayalı Tartışma, Birleştirici Benzetim, Kavram Haritaları, Drama veya Rol Yapma’dır. Öğretim Modelleri

83 TUTOR DESTEKLİ ÖĞRETİM
Bireyselleştirilmiş bir öğretim tekniğidir. Öncelikli amaç, öğrenme eksikliği yaşayan öğrencilere ilişkin özel bir ilgi gösterilmesi, öğrencinin öğrenmeyi tamamlayamadığı konularda tekrar ve eksik konuların daha da somutlaştırılarak yaşantısal hale getirilmesi, uygun dönüt ve düzeltmelerin yapılması, öğrencinin niçin öğrenemediği ve öğrenmeyi öğrenmesi konusunda uygun ortamların sağlandığı bir tekniktir. Tamamen öğrenci merkezli bir tekniktir. Öğretim Modelleri

84 (Programlandırılmış Eğitim)
DİZGELİ EĞİTİM MODELİ (Programlandırılmış Eğitim) Dizgeli eğitim, sistem yaklaşımına ve olabilirlik felsefesine göre yapılandırılmış bir yaklaşımdır. Dizgeli eğitimde deneyim, birey hazırbulunuşluk düzeyi, ekonomik, politik, kültürel gerçekler, çağdaş bilim anlayışı gibi değişkenler önemli rol oynar. Bu eğitim yaklaşımında dönüt, pekiştireç, düzeltme, ipucu sıklıkla kullanılır ve öğrenci merkezdedir, aktiftir. Öğretim Modelleri

85 Bu modelde aşağıda belirtilen ilkeler temel alınmıştır:
Hiçbir kuram, öğrenme ve öğretmeyi tek başına açıklayamamaktadır. Her davranış yani bilişsel, duyuşsal, devinişsel ve sezgisel özellikler tek bir kuram, yöntem, teknikle kişiye öğretilememektedir. Her insan aynı davranışı aynı strateji, kuram, yöntem, teknikte ve taktikle öğrenememektedir. Aynı davranışı öğrenmek ve öğretmek için her insan farklı yollar kullanabilmektedir, çünkü insan hem birbirinden farklı, hem bazı bakımlardan benzer, hem de çok boyutlu bir varlıktır. İnsan tek bir etkinlikle öğrenememektedir. Pek çok etkinliği bir arada kullanınca davranışlar daha kalıcı olabilmektedir. Davranışın düzeyi ve niteliği değişince farklı strateji, kuram, yöntem, teknik ve taktikler, akıl yürütme yolları işe koşulmalıdır. Öğretimde ders değil ünite temele alınabilir. Bu ünitenin etrafında resim, müzik gibi derslerin hedef davranışları kazandırılabilir. Öğrenciye bilgiyi bulup çıkarma, kullanma ve yeniden üretip yaratma becerisi kazandırılabilir. Böylece öğrenci ezbercilikten kurtulabilir, çünkü insan bu süreçlerle öğrenebilmektedir. Öğretim Modelleri

86 Yansıtıcı Düşünme Etkin, tutarlı ve dikkatli düşünme biçimidir. John Dewey’e göre toplumun en önemli ihtiyacı, öğrencinin okulda öğrendiklerini yaşama yansıtmasıdır. Herhangi bir düşünce ya da bilgiyi ve onun amaçladığı sonuçlara ulaşmayı destekleyen bir bilgi yapısını etkin, tutarlı ve dikkatli biçimde düşünmedir. Bireyin öğrenme/öğretme yöntemine ilişkin olumlu ve olumsuz durumları ortaya çıkarma ve sorunları çözmeye yönelik düşünme sürecidir. Öğretim Modelleri

87 Eğitim sorunları üzerinde mantıklı kararlar alma ve sonra bu kararların sonuçlarını değerlendirme sürecidir. Yansıtıcı düşünmede olaylar arasında anlamlı bir ilişki yada ardışıklık söz konusudur. Bir öğrenme yada görüş kendinden önceki oluşuma bağlıdır ve aynı zamanda kendinden sonraki yapının uygunluğuna da karar vermektedir. Öğretim Modelleri

88 Çeşitli uygulamaları vardır: 1- Resim gösterme
Yansıtıcı Düşünme günlük yaşam koşullarına benzeyen bir yöntemle, sosyal ve kişisel sorunların hiçbir kısıtlamaya yer verilmeden ifade edilmesine uygun bir tekniktir. Çeşitli uygulamaları vardır: 1- Resim gösterme 2- Kelimelere tepki gösterme 3- Cümle tamamlama 4- Yarım bırakılmış plan, grafik, şema tamamlama 5- Tartışmayı tamamlama 6- Düşündürücü sorular yöneltme Öğretim Modelleri

89 ÖĞRETİM STRATEJİLERİ Öğretim Modelleri

90 Öğretim stratejileri üç başlık altında incelenir:
Öğretim stratejisi hedeflere ulaşmak amacıyla izlenen genel yol olarak tanımlanır. Buna göre öğretim stratejisi öğretme sürecinde kullanılacak ilkeleri, öğretmen ve öğrencinin rollerini belirleyicidir. Başka bir deyişle öğretim stratejileri ile hedefe nasıl ulaşılacağı belirlenmiş olur. Öğretim stratejileri üç başlık altında incelenir: Sunuş yoluyla öğretim stratejisi Buluş yoluyla öğretim stratejisi Araştırma-inceleme yoluyla öğretim stratejisi Öğretim Modelleri

91 Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisi (Anlamlı Öğrenme)
Sunuş yoluyla öğretim stratejisi, Ausubel tarafından ortaya atılmıştır. Bu stratejide anlamlı öğrenmeye önem verilir. Bilgiler öğrenci tarafından keşfedilmekten çok hazır olarak alınır. Bundan dolayı öğretmen merkezli bir stratejidir. Öğrenci daha edilgen bir konumdadır. Öğretim Modelleri

92 Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Genel Özellikleri
Öğretmen merkezli bir stratejidir, öğrenci pasif konumdadır. Tümdengelim yöntemi kullanılır yani bilgiler genelden özele, bütünden parçaya doğru sunulur. Bilgiler aşamalı bir biçimde sunulur. Açıklama gerektiren olgu ve genellemelerin öğretiminde etkilidir. Öğretim Modelleri

93 Öğretim Modelleri

94 Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Kullanıldığı Durumlar
İlk kez öğretilecek kavram, ilke ve genellemelerin açıklanmasında Bilgi düzeyindeki hedeflerin kazandırılmasında Sınıftaki öğrenci sayısının fazla olduğu durumlarda Öğretim için ayrılan zaman sınırlı olduğunda Derslerin giriş ve özetlenme bölümlerinde Herhangi bir konu ile ilgili ön öğrenmelerin yeterli olmadığı durumlarda Öğretim Modelleri

95 Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Avantajları
Bilgi düzeyindeki hedeflerin kazandırılmasında etkilidir. Kısa zamanda daha çok bilgi öğrenmeyi sağladığı için ekonomiktir. Kalabalık gruplarda zamandan tasarruf sağlar. Öğrencilerin sözlü iletişim becerilerinin gelişmesine yardımcı olur. Uygulanması kolay bir stratejidir. Öğretim Modelleri

96 Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Dezavantajları
Üst düzey hedeflerin kazandırılmasında (uygulama, analiz, sentez, değerlendirme) etkili değildir. Öğrenciler tam olarak aktif değildir. Ezbere yönelik ve yüzeysel öğrenme söz konusu olabilir. Öğretim süreci sıkıcı olabilir. Öğrencilerde yaratıcılığı olumsuz etkileyebilir. Öğretim Modelleri

97 Sunuş Yoluyla Öğretim Stratejisinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Öğretilecek konular mantıklı bir sıra takip etmelidir. Açıklanan kavram, ilke ve genellemeler bol örnekle desteklenmelidir. Yalnızca anlatım yöntemi kullanılmamalı ve öğretmen öğrenci etkileşimi mümkün olduğunca üst düzeye çıkarılmalıdır. Öğretmen sözlü ve sözsüz iletişim becerilerini etkili bir şekilde kullanmalıdır. Öğrencinin derse katılımı olabildiğince üst düzeye çıkarılmalıdır. Öğretim Modelleri

98 Buluş Yoluyla Öğretim Stratejisi
Buluş yoluyla öğretim stratejisi Jerome Bruner tarafından geliştirilmiştir. Bruner, öğrencinin öğretim sürecinde aktif olması gerektiğini ifade etmiştir. Buna göre buluş yoluyla öğretim stratejisinde bilgiler öğrenciye hazır olarak verilmez. Bunun yerine öğrencinin bilgiye kendisinin ulaşması sağlanır. Bunu sağlayabilmek içinde, öğretmen öğrencilere ortam hazırlar, onları problemlerle karşı karşıya getirir. Öğretim Modelleri

99 Bruner’e göre öğretmenin rolü paketlenmiş bilgiyi öğrenciye sunmaktan çok öğrencinin kendi kendine öğrenebileceği ortamı oluşturmaktır. O öğrencileri birer bilim adamı gibi düşünmeye sevk etmek gerektiğini ifade etmiştir. Öğretim Modelleri

100 Buluşla öğretim stratejisinde öğrencilere kavram ve genellemeler verilmez, hangi sonuca ulaşacakları söylenmez. Bunun yerine yapılan bir takım etkinliklerle öğrencilerin kendilerinin genellemelere ulaşmaları sağlanır. Yani bu stratejide tümevarım yöntemi kullanılır. Öğretim Modelleri

101 Buluş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Özellikleri
Öğrenci merkezli bir stratejidir. Öğrencilerin kavram ve genellemelere ulaşabilmeleri için örnekler verilir, deneyler yapılır, soru cevap tekniği gibi yollar izlenir. Tümevarım yöntemi kullanılır, buna göre özelden genele, parçadan bütüne doğru bir yol izlenir. Öğretmenin görevi öğrencilere uygun öğrenme ortamları hazırlamak ve rehberlik yapmaktır. Öğrenciler birer kütüphane gibi değil, dünyayı anlamaya çalışan bilim adamı gibi değerlendirilmelidir. Öğretim Modelleri

102 Buluş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Kullanıldığı Durumlar
Bilgi düzeyinin üzerindeki hedeflerin gerçekleştirilmesinde (uygulama, analiz, sentez vb.) Derslerin gelişme bölümlerinde Kavram, ilke ve genellemelere öğrencilerin ulaşması istenilen durumlarda Öğrenci merkezli öğretim anlayışının egemen olduğu durumlarda Öğretim Modelleri

103 Buluş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Avantajları
Öğrencilerin kendi keşfettikleri bilgiler daha kalıcıdır. Öğrenci aktiftir. Öğrencileri araştırma yapmaya ve yaratıcılığa sevk eder. Öğrencilerin merak duygusunu uyandırarak, güdülenmesini sağlar. Öğrenme süreci keyiflidir. Kalıcı ve derinlemesine öğrenmeler gerçekleşir. Öğretim Modelleri

104 Buluş Yoluyla Öğretim Stratejisinin Sınırlılıkları
Uzun zaman alır ve ekonomik değildir. Kalabalık sınıflarda uygulanması zordur. Buluş için gerekli araç-gereçlere ulaşma zor olabilir. Her konunun öğretiminde kullanılamaz. Stratejiyi uygulama konusunda deneyimli öğretmene ihtiyaç duyulur. Öğretim Modelleri

105 Araştırma-İnceleme Yoluyla Öğretim Stratejisi
Araştırma-inceleme yoluyla öğretim stratejisi J. Dewey tarafından ortaya atılmıştır. Bütünüyle öğrencilerin etkin olmasına yönelik bir stratejidir. Öğretmen rehber rolündedir. Öğretim Modelleri

106 Araştırma inceleme yoluyla öğretim stratejisinde, öğrencilere araştırma etkinlikleri problem çözme yoluyla öğretilmeye çalışılır. Bir problemle ilgili çalışan öğrenciler hipotezleri formüle eder ya da problem için geçici çözümler üretir, bu hipotezle ilgili veri toplar, verileri değerlendirir ve sonuca ulaşır. Bu stratejide öğrenciler yalnızca mevcut problemle ilgili içeriği öğrenmez, aynı zamanda gelecekteki problemleri nasıl çözeceğini öğrenir. Öğretim Modelleri

107 Araştırma İnceleme Yoluyla Öğretim Stratejisinin Temel Özellikleri
Öğrenci merkezlidir, öğretmen rehber rolündedir. Problem çözme yönteminin işlem basamakları kullanılır. Tümdengelim ve tümevarım yöntemleri birlikte kullanılabilir. Uygulama ve daha üst düzey hedeflerin kazandırılmasında kullanılabilecek bir stratejidir. Öğretim Modelleri

108 Araştırma İnceleme Yoluyla Öğretim Stratejisinin Aşamaları
Problemin fark edilmesi Problemi tanımlama ve sınıflandırma Problemin çözümüyle ilgili hipotezler kurma Verileri toplama Hipotezlerin (denence) test edilmesi Sonuca ulaşma ve çözümü ortaya koyma Öğretim Modelleri

109 Araştırma İnceleme Yoluyla Öğretim Stratejisinin Avantajları
Bilimsel düşünme ve problem çözme becerisi kazandırır. Öğrencinin aktif katılımını sağlar. Öğrenilenlerin kalıcılığı yüksektir. İlgi ile öğrenme ve güdülenme sağlar. Gerçek hayatta karşılaşılan problemlerin çözümü için deneyim kazandırır. Öğretim Modelleri

110 Araştırma İnceleme Yoluyla Öğretim Stratejisinin Sınırlılıkları
Uzun zaman alması Tüm konulara uygun olmaması Öğrencilerin sorunun çözümü için gerekli materyal ve kaynaklara sahip olmaması Rehberliği için uzmanlık gerektirmesi Öğretim Modelleri

111 Öğrenci için anlamlı olan gerçek yaşam problemleri seçilmelidir.
Araştırma İnceleme Yoluyla Öğretim Stratejisini Uygularken Dikkat Edilecek Hususlar Öğrenciler araştırmaya başlamadan önce bu stratejinin aşamaları öğretilmelidir. Öğretmen problemin çözümü için gerekli araç-gereçler ve kaynaklar hakkında yol gösterici olunmalıdır. Öğrenci için anlamlı olan gerçek yaşam problemleri seçilmelidir. Araştırmanın sınıf dışında da yapılmasına olanak verilmelidir. Araştırma problemi öğrencilerin gelişim düzeylerine uygun olmalıdır. Araştırma için gerekli olacak hazırbulunuşluk düzeyindeki bilgilerin kazandırılmış olması gerekir. Öğretim Modelleri


"ÖĞRETİM MODELLERİ (YAKLAŞIM-KURAM)" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları