Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanAysun Koray Değiştirilmiş 8 yıl önce
1
DEVLETİN VE HUKUKUN EKOMİK TEMELLERİ Ass. Jasmina Gurić
2
GİRİŞ Derse katılma: 0-10 puan Seminer yapmasi ve savunması: 0-15 puan Vize sınavı: 0-30 puan Final sınavı: 0-45 / 0-64 puan jasmina.guric@pfk.edu.ba
3
İKTİSAT BİR BİLİM OLARAK: Ekonomi kelime yunanca kökenlerden gelir: Oicos (ev, barınma) ve nomos (yasal, kural, düzen, ev yönetimi) İktisat ise arapça kökenlerden gelir: bilinçli, kasıtıcı İktisat aslında maddi ihtiyaçları karşılamaya ve maddi refahı artırmaya yönelik çabalarla ilgilenir. Maddi ihtiyaçlarımızın bir bölümü yeme, içme, giyinme ve barınma gibi biyolojik niteliktedir.
4
ÜRETİM FAKTÖRLERİ İktisatta üretim faktörleri geleneksel olarak emek, sermaye, doğal kaynaklar. Emek, girişim ile birlikte üretimin insan-beşeri faktörüdür. Emeğin ana kaynağı ülkenin nüfusudur Üretim açısından işgücünün sayısı kadar, nitelikleri de önemlidir. Sermaye, üretime yardımcı olan ve kendileri de daha önce üretilmiş olan araçlardır. Konuşma dilinde pada şeklindeki fonlara da sermaye denir. Oysa bunlar mali sermaye, fiziki sermaye malına yatırılmadıkları sürece de iktisadi anlamda sermaye niteliği taşımazlar.
5
Yatırımların kaynağı toplumun tasarruflardır Tasarrufun ana kaynağı da halkın, yarın daha yüksek bir servete sahip olmak için bugünkü gelirinden tüketmeyip bir kenara ayırdığı fonlar oluşturur. Doğal kaynaklar genelde ifade etmek için toprak kavramı kullanılır. Ama belirtmek gerekir ki, doğal kaynaklar yalnızca topraktan ibaret değildir, her türlü yeraltı ve yerüstü zenginlikleri de içerir. Doğal kaynakların en önemli özelliği de arzının sabit olması, yani miktarının artırılmamasıdır.
6
Girişim, emek, sermaye ve doğal kaynakları bir araya getiren ve belirli yöntem veya teknolojiler kullanarak üretimi gerçekleştiren faktördür. Girişim üretimle ilgili tüm temel kararları alır, üretimin doğurduğu riskleri üstlenirve bir kar elde etmeye çalışır.
7
ÜRETİM VE SINIRLILIĞI Emek, sermaye, doğal kaynaklar ve girişim üretim temel faktörleridir. Bu faktörleri mal ve hizmet elde etmek amacıyla belirli yöntem veya teknolojiler kullanılarak bir araya getirmeye yönelik faaliyete de üretim adı verilir. Fayda ise, üretilen mal ya da hizmetlerin insanların ihtiyaçlarını giderme niteliği ya da kapasitesidir.
8
TOPLUMSAL İHTİYAÇLARIN SINIRSIYLIĞI Maddi ihtiyaçlar yeme, içme gibi temel ihtiyaçlar ve müzik, sanat, seyahat, gibi lüks ihtiyaçlar biçiminde gruplandırır. Ayrıca, bugün lüks olan bir ihtiyaç birkaç yıl sonra zorunlu bir ihtiyaç durumuna gelebilir. Maliyetin, vazgeçilmiş olan mallara veya hizmetlerle ölçülmesi yaklaşımına fırsat maliyeti adı verilir. İktisatta maliyetler, muhasebeden farklı olarak harcanan para ile değil, fırsat maliyetleri ile ifade edilir.
9
İKTİSATIN TANIMI VE BİR SOSYAL BİLİM OLARAK İKTİSAT İktisat: kıt ekonomik kaynakların kullanılarak toplumun sınırsız ihtiyaçlarını olabilecek en yüksek düzeyde karşılamayı inceleyen bir sosyal bilim dalı olarak tanımlanabilir Pozitif iktisat ne, ne zaman, nasıl, nerede, ne kadar objektif önermelerle ilgilenir. Normatif iktisat ise iyi-kötü, güzel-çirki, doğru- yanlış gibi sübjektif veya ahlak değerleriyle ilgilenir.
10
MAKRO EKONOMİ VE MİKRO EKONOMİ AYRIMI Makro ekonomi: ekonomiyi bir bütün olarak inceler, ulusal gelir, işsizlik, toplam harcamalar, toplam yatırımlar, dış açık, dış borçlar, vs. makro iktisadın başlıca konuları arasındadır. Mikro ekonomi: ekonomide ufak birimlerin incelenmesi konu edinir, bireysel tüketiciler, firmalar, faktör sahipleri, belirli malların piyasası, vs. başlıca inceleme koularıdır.
11
PİYASALARIN YAPISI Piyasa: geleneksel olarak alım satımın yapıldığı yerlerdir, ancak alıcı ve satıcılar arasında ilişki kurulmasını sağlayan herhangi bir ortam biçiminde de olabilir, arz ve talebin karşılaşması ile piyasada denge fiyatı oluşur. Fiyat: mal, hizmet veya genel olarak ekonomik bir varlığın para cinsinden ifade edilen piyasa değeri.
12
EKONOMİK DÜŞÜNCENİN GEÇİRDİĞİ EVRELER Modern iktisat kurucusu Adam Smith. Smith 1776’da yayaımlanan Ulusların Zenginliği adlı eserinde piyasanın gücünü keşfetmiş, fiyat mekanizmasının oynamakta olduğu rolü açıklamış ve işbölümü ile uzmanlaşma ve serbest ticaretin yararlarını ortaya koymuştur Merkantilizm XVII asırdan XVIII asır başlarına kadar dünyada etkili olmuş bir iktisadi ve siyasi düşünce akımıdır. Buna göre iktisadi zenginliğin veya servetin kaynağı altın ve gümüş gibi değerli madenlerdir Değerli madenler aynı zamanda ülkelerin siyasal gücünü de temsil ederler
13
Diğer bir deyişle, bir ülke ne kadar fazla altın ve gümüş stokuna sahip olursa, savaşları o kadar uzun süreler finanse edebilir ve savunma gücünü de o ölçüde artırabilir. Fizyokratlar onsekizinci asırda Fransa’da ortaya çıkan bir iktisadi düşünce akımıdır. Bu akımın öncülüğünü Dr. Quesney yapmıştır Fizyokratlara göre değer fazlası yaratma özelliğine sahip tek faaliyet tarımsal üretimdir. Onsekizinci asır ortalarından bir asır sonrasına kadar olan dönemi kapsayan Klasik İktisat Doktrini veya Klasik ekol, Adam Smith’in Ulusların Zenginliği adlı eserini yayınlanmasıyla sistematik biçimde ortaya çıkmıştır.
14
BİR EKONOMİDE TEMEL EKONOMİK KARARLAR Bir ekonomide çözümlenecek üç temel sorun vardır: hangi mallar ve ne miktarda, hangi yöntemlerle ve kimler için üretilmelidir? Mal ve hizmetlerin değişimi para kullanımı ile yapılır. Paranın en önemli işlevi alış verişlerde bir ödeme aracı olmasıdır Para, alım satımı kolaylaştıran bir araçtır Malın malla değişimi biçiminde yapılan işlemlere takas adı verilir.
15
EKONOMİK ETKİNLİK SORUNU İktisatta iki türlü etkinlikten söz edilebilir: -üretim etkinliği ve tahsis etkinliği Üretim etkinliği, mal ve hizmetlerin en düşük maliyetle, başka bir deyişle, en yüksek kaynak verimliliği ile üretilmesi demektir. Tahsis etkinliği ise, toplum tarafından en çok istenen veya en çok tercih edilen malların üretilmiş olmasını gerektirir.
16
TOPLUMUN ÜRETİM SINIRLARI ÜRETİM OLANAKLARI EĞRİSİ Üretim olanakları eğrisi, bir toplumda kaynak miktarlarının sabit ve belirli bir teknolojinin geçerli olması durumunda farklı iki maldan üretilebilecek en yüksek bileşimleri gösterir. Kıt kaynakların belirli bir miktar ile sınırlılığı ve teknolojinin veri olmasıdır Başka bir deyişle, üretim olanakları eğrisi analizi ile adeta toplumun belirli bir anda yapabileceği üretimin fotoğrafı çekilmiş olmaktadır
18
Eğri üzerindeki her nokta, toplumun en düşük maliyetli üretim teknolojisini kullanarak o mal bileşimini ürettiğini ifade eder. Fırsat maliyeti: eğri üzerindeki bir noktadan diğerine geçilmesi, bir mal üretimi artırılırken, öteki mal üretiminin azaltıldığını gösterir. 1 birim üretimin karşılığında öbür maldan vazgeçilenmiktarın her defasına artmakta olduğunu ifade eder ki, bu da artan fırsat maliyeti denir.
19
EKONOMİK BÜYÜME Ekonomik faaliyetlerin nihai amacı insanın yaşam kalitesinin yükseltilmesidir. Bu da hem mevcut üretim faktörleri stoku ve veri teknoloji koşulları altında olabilecek en yüksek üretimin artırılmasını gerektirir Oysa, gerçek hayatta hem emek, sermaye gibi üretim faktörlerinin miktarı artar, hem de teknoloji zamanla ilerler. Bu iki etken dolayısıyla üretim olanakları eğrisi de sabit kalmaz ve dışa doğru genişler.
20
Demek ki ekonomik büyüme üretim olanakları eğrisinin dışa doğru genişlemesi, bu da teknolojinin ilerlemesi ve/veya faktör stokundaki artışların bir sonucudur.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.