EĞITIM VE KÜLTÜR
Bireylerin toplum için hazırlanmasında şüphesiz kültür aktarımının önemli bir yeri bulunmaktadır.
Kültür, bir toplumun tüm değerlerine verilen addır. Bu değerlerin gelecek nesillere aktarılması işi hem ailenin hem de okulların görevidir. Bu anlamda aileler ve okullar, toplum kültürünün hem aktarıcısı hem geliştiricisi hem de yaşatıcısıdır.
Okul, aile ve sosyal çevrenin düzensiz biçimde yapmaya çalıştığı kültür aktarma işini planlı ve düzenli olarak yapmaya çalışır. Aile ve sosyal çevrede daha çok usta çırak ilişkisi içinde verilmeye çalışılan değerler, çağdaş okul anlayışında kamu yararını, fırsat eşitliğini ve bilimsel bilgiyi temele alan bir anlayışla kazandırılmaya çalışılır.
Günümüzde kültürü aktarma işinde aile ve okulun etkisinin kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması ve küreselleşme ile birlikte azalmaya başladığı söylenebilir.
Artık televizyonlar, gazeteler, ağ sayfaları, sosyal ağlar kültürün oluşturulması, yaşatılması ve aktarılmasında son derece etkili etmenler durumuna gelmiştir.
Diğer taraftan ekonomi, ulaşım ve kitle iletişim araçlarında yaşanan gelişmeler farklı toplumlar arasında artan etkileşimi artırarak beraberinde farklı kültürleri tanımayı ve onlara daha hoşgörülü davranmayı da getirmektedir.
Eskiden yalnızca bazı coğrafi bölgelerde görülen farklı kültürlerin etkileşimi ve bir arada uyum içinde var olabilmeleri durumu daha sık görülmeye başlanmıştır. Artık kendi kültürünü koruyarak farklı kültürden bireylerle uyumlu yaşayabilme “zenginlik” olarak görülmeye başlanmıştır.