Yakın Doğu Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Engelliler İçin Beden Eğitimi ve Spor Uzm. Ömer BOZKURT.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
II.BÖLÜM GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
Advertisements

NESLİHAN AKÇER PSİKOLOG STRESS & BAŞETME YÖNTEMLERİ
FİZİKSEL AKTİVİTENİN ENGELLİ BİREYLER ÜZERİNDEKİ KATKILARI
ENGELLİLERDE VOLEYBOL
3 Aralık Dünya Engelliler Günü
EĞİTİM PSİKOLOJİSİ EĞİTİM PSİKOLOJİSİ.
GERÇEK ÖZÜR BEDENDE DEGİL DÜŞÜNCE VE ANLAYIŞTADIR.
Prof. Dr. A. Ayşe Karaduman 08. Nisan Kazan - Ankara
GELİŞİME ETKİ EDEN FAKTÖRLER
Zihinsel Yönden Yetersiz Çocukların Özellikleri
3.Hafta: Erken Çocukluk ve Okul Öncesi Dönemlerinde Özel Eğitim
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ
KİMLİK GELİŞİMİ VE KENDİNİ KABUL
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
ÖZEL EĞİTİM HİZMETLERİ
KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ
1.Hafta: Özel Gereksinimli Bireyler ve Özel Eğitim
PSİKOMOTOR GELİŞİM Yrd.Doç.Dr. Serkan HAZAR.
Gelişime Giriş.
SAĞLIK BAKANLIĞI T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ.
ENGELLİ BİREYLERİN BAKIMI
9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim
UYUMSUZ ÇOCUKLARIN TANINMASI VE TEŞHİSİ
Uzm.Psk.Dan.Sinem TARHAN
Erken Eğitim Şeyda Altuntaş
BURSA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ “ ADIM ADIM SAĞLIK ” EĞİTİMLERİ.
ANNE BABA TUTUMLARI Karatay Rehberlik ve Araştırma Merkezi.
Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü
ZİHİNSEL ENGELLİĞİN NEDENLERİ
KONU BAŞLIKLARI Özel eğitimin tanımı ve önemi
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLAR (ÖZGÜL ÖĞRENME BOZUKLUKLARI) kaynak:Prof
ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLAR
SINAV KAYGISI DENİZLİ REHBERLİK ve ARAŞTIRMA MERKEZİ.
ZİHİNSEL YETERSİZLİK Zihinsel işlevler ile kavramsal, sosyal ve pratik uyum becerilerinde anlamlı sınırlılıklar görülen yetersizlik durumudur
ERGENLİK DÖNEMİNDE RİSKLER ve SORUNLAR
KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİNDE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR
ZİHİN ENGELLİ ÇOCUKLARIN MOTOR GELİŞİM ÖZELLİKLERİ
1. HAFTA: Özel Gereksinimli Bireyler
BÖLÜM 11 ORTA ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE FİZİKSEL GELİŞİM.
BÖLÜM 14 ÇOCUKLUK ÇAĞINDA GÖRÜLEN RUHSAL PROBLEMLER
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
ÖZÜRLÜLÜK(ENGELL İ )NED İ R? Bedensel, zihinsel ve ruhsal özelliklerinden belirli oranda fonksiyon kaybına neden olan organ yokluğu ve bozukluğu sonucu.
DİL VE KONUŞMA BOZUKLUKLARI
Özel Eğitime Gereksinimi Olan Öğrenciler ve ÖZEL EĞİTİM
BİREYİN GELİŞMESİ Yrd. Doç. Dr. İhsan SARI
DİĞER TUTUMLAR.
İşitme engelliler.
Çocuk ve Spor Bahadır Özdilek.
ÖZEL EĞİTİME GEREKSİNİM DUYAN ÇOCUKLAR VE ÖZEL EĞİTİM
Özel Gereksinimli Öğrenciler ve Fen Öğretimi
ENGELLİLER VE SPOR  Bilindiği gibi spor, sağlıklı ve mutlu bir yaşam için gerekli bir uğraştır ve tüm insanlar için önemlidir. Ancak sporun, engelli bireyler.
SAĞLIKLI YAŞAMIN KORUNMASI Hazırlayan = Yakup Çelik
Görme Engelliler.
DOÇ. DR. HATİCE BAKKALOĞLU
GÖRME ENGELLİLER.
ORTOPEDİK ENGELLİ ÇOCUKLAR
MASA TENİSİNDE MOTİVASYONUN ÖNEMİ
Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ
Zeka Gerilikleri.
ÖZGÜL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ Uzm. Psk. Aylin İlden Koçkar
3 Aralık Dünya Engelliler Günü
Sağlık Bilimleri Fakültesi
II.BÖLÜM GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR. Kazanımlar Bu üniteyi tamamladığınızda aşağıdaki hedeflere ulaşmanız beklenmektedir: Gelişimle ilişkili olan.
ÖZEL EĞİTİM VE REHBERLİK
Spor hareketleri dönemi
Sağlık Bilimleri Fakültesi
ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR Sağlık Bilimleri Fakültesi
Sunum transkripti:

Yakın Doğu Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Engelliler İçin Beden Eğitimi ve Spor Uzm. Ömer BOZKURT

Engellilerde Sporun Tarihçesi Engelli İnsanlar için dünyada ciddi anlamda sportif çalışmaların başlangıcı 1 Şubat 1945 olarak kabul edilir. O tarihte İngiltere de Londra’ya 70 km mesafedeki Aylesbury kentinde Stoke Mandeville Rehabilitasyon Merkezinde Dr. Ludwig Guttmann tarafından II. Dünya Savaşında şarapnel parçaları ile çeşitli şekillerde yaralanmış parapleji hastalarının rehabilitasyonu için spor kullanılmaya başlanmıştır. Dr. Guttmann ilk olarak okçuluk, bowling, bilardo ve masa tenisini kullanmaya başlamıştır.

Daha sonra bu olayı takım sporlarına taşıyan Dr Daha sonra bu olayı takım sporlarına taşıyan Dr. Guttmann tekerlekli sandalye ile önce polo sonra da basketbol oyunlarını kullanmaya başladı. Kısa bir süre sonra diğer spor dalları eskrim, cirit, gülle, tekerlekli sandalye yarışı, tekerlekli sandalye ile slalom yarışı ve halter spor dalları olaya katılmıştır. Dr. Guttmann 28 Temmuz 1948 tarihinde I. Stoke Mandeville Özürlüler Oyunlarını düzenlemiştir. Bu oyunlara savaş gazisi 16 kişi katılmıştır. 1949’da düzenlediği ikinci oyunların ödül dağıtımı sırasında Dr. Guttmann ‘’Özürlülerin spor etkinliklerinin İngiltere sınırlarının dışına çıkarılıp, uluslararası düzeye getirilmesini’’ önermiştir. O dönemde çok ilgi görmeyen bu öneriden üç yıl sonra 1952’de Hollanda’dan küçük bir özürlü sporcu kafilesi gelmiş ve ilk uluslararası ilişki gerçekleşmiştir.

1956 Melbourne Olimpiyat Oyunları sırasında Uluslararası Olimpiyat Komitesi, Stoke Mandeville Oyunları Organizasyon Komitesine ‘’Olimpik İdeale Hizmet’’ ödülü verilmiştir. 1957 yılında oyunlara ise İngiltere dışından 360 sporcu katılmıştır. Aynı yıl kurulan bir Stoke Mandeville Oyunları Komitesi’’ kurulmuştur. Oyunlar üç yıl art arda orada yapılmış ve daha sonra olimpiyatların yapıldığı şehirlerde yapılması kararlaştırılmış ve Paralimpiyatlar, Paralimpik Oyunlar doğmuştur.

1960 yılındaki Roma Olimpiyat Oyunları ardından I 1960 yılındaki Roma Olimpiyat Oyunları ardından I. Paralimpik Oyunlar 21 ülkeden 400 sporcu ve 300 idarecinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. 1964 Tokyo Olimpiyatları arkasından II. Paralimpik Oyunlar 23 ülkeden, 335 sporcunun katılımı ile yapılmıştır. Bu oyunlara Japon İmparatoru büyük destek vermiş ve oyunları 100.000 kişi izlemiştir. Japonya’da bu oyunların hemen ardından özürlü kişilerin eğitimleri için büyük merkezler kurulmaya başlanmıştır. 1968 Meksiko Olimpiyatları sonrası Meksika’nın koşulları gereği özürlüler olimpiyatına İsrail talip oldu. 28 ülkeden 750 sporcu ve 300 idareci Tel Avivde buluştu. Aynı yıl yine Dr. Guttman’ın girişimleri ile ilk özürlüler stadyumu yapılmaya başlandı ve 2 Ağustos 1969’da 29 ülkeden 450 sporcunun katıldığı 1969 Uluslararası Oyunları ile Kraliçe Elizabeth tarafından açıldı.

1972’de ise paralimpiyatlar Münih Olimpiyatlarından önce Heidelberg’de 44 ülkeden 1000 sporcu ve 400 idarecinin katılımı ile gerçekleşti. 1976’da paralimpiyatlar Montreal Olimpiyatları sırasında Kanada'nın Toronto kentinde 42 ülkeden, 2700 sporcu ve idarecinin katılımı ile gerçekleşti. 1980 Moskova Olimpiyatları yapılırken, paralimpiyatlar Hollandanın Amhem kentinde 42 ülkeden 2560 sporcu ve idarecinin katılımı ile yapılmıştı. 1984 yılındaki Los Angeles Olimpiyatları ardından Paralimpiyatlar iki ayrı yerde New York’ta 45 ülkeden 2500 kişinin katılımı ve Stoke Mandeville’de 41 ülkeden 1500 sporcunun katılımı ile yapıldı.

1988 Seul Olimpiyatları sonrası büyük bir artış gözlenerek 62 ülkeden 4200 sporcunun katılımı ortaya çıkmıştır. 1992 Barselona Olimpiyatları sonrası aynı yerde IX. Paralimpik Oyunlara ise tam 85 ülkeden 4000 sporcu ve idareci katıldı. Türkiye açısından bu oyunların önemi ilk kez 1 sporcu ve iki idareciden oluşan bir kafile ile katılımımızdı. 1996 Atlanta Olimpiyatları sonrası yapılan X. Paralimpik Oyunlara 104 ülkeden 3310 sporcu ve 1600 idareci katılınca, Uluslararası Olimpiyat Komitesi ve de Uluslararası Paralimpik Komitesi oyunlara katılacak sporcu, dereceler ve kotalar gündeme geldi.

Türkiye Özürlüler Spor Federasyonu Ülkemizde 8 – 11 Mayıs 1990 tarihinde Ankara’da bir Spor Şurası toplanmıştı. Bu şurada alınan kararlar doğrultusunda 21 Kasım 1990 tarihinde Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü bünyesinde Türkiye Özürlüler Spor Federasyonu ( TÖSF ) kuruldu. Federasyonun Başkanlığına Prof. Dr. Hıfzı Özcan getirildi.

Federasyonun kuruluş amacı şöyleydi. ‘’Özürlü sporcuların gerçekleştirdikleri tüm sportif etkinlikleri bünyesinde toplayıp geliştirmek ve uluslararası çalışmaları yurt düzeyinde yaygınlaştırıp, sporu rehabilitasyonun bir parçası haline getirmek ve uluslararası etkinliklerde özürlü sporcuya çağdaş yarışma ortamının hazırlanması için gerekli çalışmaları planlamak ve uygulamak’’

TÖSF bünyesinde kuruluşundan itibaren dört ana özürlü grubun faaliyetini bünyesine almıştır. 1- Bedensel Engelliler 2- Zihinsel Engelliler 3- İşitme Engelliler 4- Görme Engelliler

10 Kasım 1992 tarihine kadar Prof. Dr 10 Kasım 1992 tarihine kadar Prof. Dr. Hıfzı Özcan’ın başkanlığındaki federasyon görevine devam etti. Daha sonra başkanlığa Tarık Bitlis geldi. Ardından Perihan Savaş ve yeniden Tarık Bitlis federasyon başkanlığı görevini yürüttüler. 1997 yılında Türkiye Özürlüler Federasyonunun adı Türkiye Engelliler Spor Federasyonu ( TESF ) olarak değiştirildi. 2000 yılında ise Türkiye Engelliler Spor Federasyonu dağıldı ve dört ayrı federasyon oluştu.

Kaynaklar 1- KALYON Tunç Alp: Özürlülerde Spor Bağırgan Yayınevi. 1997. 2- ÖZER Sevimay Dilara: Engelliler için Beden Eğitimi ve Spor. Nobel Yayın Dağıtımı. 2001 3- Sporda 10. Yıl GSGM Yayın no:138 4- ULUSLARARASI Goalball Oyun Kualları: GESF. 2000. 5- TORBALL Oyun Kuralları: GESF teksir yayın. 2002

Paralimpik Oyunlar Genel Kuralları Spor önceden belirlenmiş kurallara göre, bireysel veya takım halinde yapılan fiziksel aktivitelerdir. Spordaki en önemli etmenler, kişilerin fiziksel kapasiteleri, yetenekleri ve başarıya olan inançlarıdır. Spor, kişilerin yaptıkları hareketlerle birlikte, top hayvan gibi bir takım objelerle yapılan hareketlerin tümünü kapsamaktadır. Satranç, iskambil oyunları gibi oyunlar da, yalnızca zihinsel yeteneklere dayanmasına rağmen spor olarak kabul edilmektedir.

Bazı özel spor aktiviteleri normal sporları yapamayacak engelli insanlar için geliştirilmiştir. ( Tekerlekli sandalye rugby, tekerlekli sandalye tenis ve goalball vb. ) eğer yeterli önlem alınır ve uygun durumun en önemli göstergelerinden birisi de Paralimpik Oyunları’dır

Paralimpik Oyunlar Paralimpik oyunlar, çeşitli engelli guruplarından sporcuların katıldığı çok sporlu etkinliktir. Orjinalindeki ‘’paralympic’’ kelimesi; İngilizce, engelli anlamına gelen ‘’paralyzed’’ ve ‘’olympic’’ kelimelerinin birleşmesinden meydana gelir.

Yaz ve Kış Paralimpik Oyunları o denemdeki Olimpiyatların hemen ardından yapılır. Tüm Paralimpik Oyunları Uluslararası Paralimpik Komitesi tarafından yönetilir. İki yılda bir düzenlenir. Bir yaz bir de kış oyunları şeklinde düzenlenir. Paralimpik atletlerle normal olimpiyatlarda yarışan atletler ile aynı şartlarda mücadele etmektedirler. Paralimpik atletlerde sporcunun fonksiyonel kapasitesi, oyun içindeki performansı, tekniği ve patolojisi dikkate alınarak sınıflandırma yapılmaktadır. Sınıflandırma ile sporcular arasında denge ve fırsat eşitliği sağlanmaktadır.

Olimpiyat Oyunları ile aynı tesislerde yapılmaktadır Olimpiyat Oyunları ile aynı tesislerde yapılmaktadır. Olimpiyatların yapıldığı ülke tarafından oyunların bitmesinden iki hafta sonra Paralimpik Oyunlar düzenlenmektedir. 2016 yılında 15. Düzenlenecek Paralimpik Yaz Oyunları, Birezilya’nın Rio de Jenerio şehrinde yapılacaktır. Türkiye ilk defa 1992 Barselona Paralimpik Oyunları’na katılmıştır. 2004 Atina Paralimpik Oyunları’nda Korhan Yamaç atıcılıkta altın, 2008 Pekin Paralimpik Oyunları’nda Gizem Girişmen okçulukta altın, Neslihan Kavas masa tenisinde bronz, 2012 Londra Paralimpik Oyunları’nda ise Goalball Erkek Milli Takımımız bronz madalya kazanmışlardır.

Paralimpik Sporlar Nelerdir ? Yaz Oyunlarında yer alan sporlar; Atletizm Atıcılık Tekerlekli Sandalye Basketbol Binicilik Bisiklet Boccia Çim Bowling

Paralimpik Sporlar Nelerdir ? Eskrim Futbol Goalball Halter Judo Masa Tenisi Okçuluk Tekerlekli Sandalye Rugby Tekerlekli Sandalye Tenis

Paralimpik Sporlar Nelerdir ? Yüzme Voleybol (Oturarak ve Ayakta ) Kürek Tekerlekli Sandalye Dans

Kış Oyunlarında Yer Alan Sporlar Alp Kayağı - Kuzey Kayağı - Biatlon - Buz Kızağı - Buz Hokeyi - Curling

Paralimpik Oyunlara Nasıl Katılına bilir? IPC ( Uluslararası Paralimpik Komitesi ) tarafından onaylanmış yarışlarda baraj derecelerini aşan, IPC lisansına ve ‘’C’’ sınıflandırmasına sahip sporcular Paralimpik Oyunlara katılabilirler. İlgili Engelli Spor Federasyonu ( Bedensel Engelliler Spor Federasyonu, Görme Engelliler Spor Federasyonu ve Özel Sporcular Spor Federasyonu ) üzerinden Türkiye Milli Paralimpik Komitesine başvuru yapılır.

Engelli Tanımlamaları ve Sınıflandırmaları Tanım olarak ‘’engelli’’ sakat ve özürlü kelimeleri yerine kullanılsa da bu sözcükler farklı anlamlara gelmektedir. Özürlü terimi ‘’özürlülüğü’’ odak noktasına koymayı gerektiren, yani özürlülük olgusunu nesneleştiren bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Buna karşın engellilik, hemen olmasa da zamanla bu zorunluluktan kurtulabilmeyi, düşüncelerimizde yumuşama ve esneklik sağlamayı başarabilecek bir terim olarak görünmektedir.

BM’den engelli tanımı: Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun kabul ettiği Sakat Kişilerin Hakları Bildirgesi'nde engelli tanımı şöyle yapılmaktadır. “Normal bir kişinin kişisel ya da sosyal yaşantısında kendi kendisine yapması gereken işleri, bedensel veya ruhsal yeteneklerindeki kalıtımsal ya da sonradan olma herhangi bir noksanlık sonucu yapamayanlar”.

5378 Sayılı Özürlüler (Engelliler) Kanunu: Doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişi “özürlü” olarak tanımlanmaktadır.

ENGELLİK SEBEPLERİ VE TÜRLERİ Engelliliğin nedenleri dikkatle incelendiğinde bunların önemli bir bölümünün kaçınılabilir önlenebilir nedenler olduğu görülmektedir. Engellilik genelde kaynağına ve sebeplerine göre değişik şekillerde sınıflandırılmaktadır.

ENGELLİK SEBEPLERİ VE TÜRLERİ Kaynağına göre sınıflandırıldığında doğuştan gelen engellilik nedenleri arasında bir takım genetik nedenler akraba evliliği gebelik sırasında annenin karşılaştığı travmalar hastalıklar ilaç kullanımı ışına maruz kalmak annenin alkol ve madde bağımlısı olması kötü beslenmesi gibi nedenler görülmektedir. Sayılan tüm bu nedenler kaçınılmaz önlenemez durumlar değildir. Tıp bilimince gerçekleştirilen araştırmalarla genetik nedenlerin bile en azından bir kısmı önceden bilinebilmektedir.

Doğum sırasında ve sonrasında 'kazanılan" engelliliğe gelince kötü ve yetersiz koşullarda gerçekleştirilen doğumlar travmalar yanlış uygulamalar vb. akla gelmektedir. Doğum sonrasında karşılaşılan olaylar arasında ise iş kazaları ev kazaları trafik kazaları savaşlar terör olayları endüstriyel kazalar deprem ve benzeri yıkım olayları büyük sanayi kazaları vb. temel engellilik nedenleri arasındadır. Bunların büyük çoğunluğunun da önlenebilir nitelikte nedenler olduğu anlaşılmaktadır.

Engellilerin Sınıflandırılması Farklı nedenlere bağlı olarak oluşan engellilik temel olarak beş başlıkta incelenmektedir; Ortopedik Engelliler Görme Engelliler İşitme ve Konuşma Engelliler Zihinsel Engelliler Süreğen Hastalığı Olanlar

Ortopedik Engelliler Kas ve iskelet sisteminde, yetersiz, eksiklik ve fonksiyon kaybı olan kişidir. El, kol, ayak, bacak, parmak ve omurgalarında, kısalık, eksiklik, fazlalık, yokluk, hareket kısıtlığı, şekil bozukluğu, kas güçsüzlüğü, kemik hastalığı olanlar, felçliler, Serebral Palsi, Spastikler ve spina bifida olanlar bu guruba girmektedir.

Resim 1: Ortopedik Engelliler

Görme Engelliler Tek veya iki gözünde tam veya kısmi görme kaybı veya bozukluğu olan kişidir. Görme kaybıyla birlikte göz protezi kullananlar, renk körlüğü, gece körlüğü ( tavuk karası ) olanlar bu gruba girer.

Resim 2: Görme Engelliler

İşitme Engelliler Tek veya iki kulağında tam veya kısmi işitme kaybı olandır. İşitme cihazı kullananlar da bu gruba girmektedir.

Resim 3: İşitme Engelliler

Dil ve Konuşma Engelliler Herhangi bir nedenle konuşamayan veya konuşmanın, hızında, akıcılığında, ifadesinde bozukluk olan ve ses bozukluğu olan kişidir. İşittiği halde konuşamayan, gırtlağı alınanlar, konuşmak için alet kullananlar, kekemeler, afazi, dil – dudak – damak – çene yapısında bozukluk olanlar bu gruba girmektedir.

Resim 5: Dil ve Konuşma Engelliler

Zihinsel Engelliler Çeşitli derecelerde zihinsel yetersizliği olan kişidir. Zihinsel engelli olanlar ( mental retardasyon ), Down Sendromu, Fenilketonüri ( zihinsel engelli olduğunda ) bu gruba girer.

Süreğen Hastalıklar Kişinin çalışma kapasitesi ve fonksiyonlarının engellenmesine neden olan, sürekli bakım ve tedavi gerektiren hastalıklardır. ( Kan hastalıkları, kalp – damar hastalıkları, solunum sistemi hastalıkları, sindirim sistemi hastalıkları, kanserler, endokrin ve metabolik hastalıklar, ruhsal davranış bozuklukları, sinir sistemi hastalıkları, HIV )

Zihinsel Engelliler Genel zihin fonksiyonları ve uyum yetenekleri yaşıtlarına göre anlamlı bir şekilde geridir. Gerilikleri tüm gelişim basamaklarında görülebilen çocuklar zihinsel özürlü çocuklardır. Zihinsel engellilerin motorsal aktiviteleri diğer özürlüler grubuna göre daha iyidir. Ancak bireysel özelliklerinden dolayı özür gruplarının bazılarından kontrolleri, hareketi doğru yapabilme, hareket halinde dengeyi kontrol edebilme reaksiyon zamanı daha geridir.

Nedenleri? 1- Organik Nedenler 2- Genetik Nedenler 3- Sosyo – Kültürel Nedenler

Organik Nedenler Doğum Öncesi - Akraba Evlilikleri Ailede özürlü kişilerin olması Anne ve baba arasındaki kan uyuşmazlığı Annenin hamilelik sırasında ateşli hastalık geçirmesi Annenin aşırı dozda sigara, alkol ve uyuşturucu kullanması Annenin genetik ve metabolizmal bazı bozukluklarının olması

Doğum Anı Doğum esnasında bebeğin baş kısmını etkileyen şiddetli travmalar Doğum ortamında sterilizasyonun yeterli olmaması nedeniyle bazı enfeksiyonlu hastalıklar Zor doğumdan dolayı bebeğin yeterli oksijen alamaması dolayısıyla beyin hücrelerinin zedelenmesi Kan uyuşmazlığından doğan sarılık

Doğum Sonrası Menenjit, çocuk felci gibi ağır enfeksiyonlu hastalıklara maruz kalmak Çocuğun yüksek ateşe bağlı olarak havale geçirmesi Özellikle baş kısmını etkileyen şiddetli travmalar

Genetik Nedenler Anne babanın soy ağacındaki genetik problemler Mongolizm PKU ( Penil Ketonüri )

Sosyo – Kültürel Nedenler? Annenin doğum ve sonrasında kötü beslenmesi. Fakirlikten dolayı çocuğun psikolojik, fizyolojik ve çevresel koşullardan uzak olması.

Zihinsel Engelliler Arasında Ayrılık? Eğitilebilir zihinsel engelliler Öğretilebilir zihinsel engelliler Ağır derecede zihinsel engelliler Çok ağır derecede zihinsel engelliler IQ= 𝑀𝑒𝑛𝑡𝑎𝑙 𝑌𝑎ş 𝐾𝑟𝑜𝑛𝑜𝑙𝑜𝑗𝑖𝑘 𝑌𝑎ş x 100 IQ= 18 20 x 100 = 90

1. Eğitilebilir Zihinsel Engelliler 55 ile 70 IQ’ su olanlardır. Kendi yaş gruplarına göre daha yavaş öğrenen çocuklardır. Ve önemli fiziksel sorunları yoktur. Genellikle 3. ve 4. sınıflardaki akademik yetenek gerektiren derslerde sorunları ortaya çıkar. Arkadaşları ile ilişki kurmakta güçlük çekerler. Dikkat süreleri kısadır.

2. Öğretilebilir Zihinsel Engelliler 40 ile 54 IQ’ su olanlardır. Doğumdan itibaren gelişimleri yaşıtlarına göre daha yavaştır. Bu çocukların %30’u down sendromu, %50’ye yakınında da beyin zedelenmesi görülür. Öğretilebilir çocuklarda uyum güçlükleri vardır. Dikkat süreleri çok kısadır. Kendilerini 2 – 3 kelime ile ifade ederler. Bunlar muhakkak özel eğitim görmelidirler. Okul programlarında sadece müzil, resim, beden eğitimi derslerinden yararlanabilirler.

3. Ağır Dereceli Zihinsel Engelliler 25 ile 39 IQ’ su olanlardır. Bu çocukların eğitim durumları yeme, içme, giyim, temizlik yapma çalışmalarını içermektedir.

4. Çok Ağır Dereceli Zihinsel Engelliler 24 ve aşağısı IQ’ su olanlardır. Bu çocuklar genelde yatalak ya da bir alete bağlıdırlar. Zihinsel gerilikleri doğuştan fark edilir.

Beden Eğitimi Öğretmenine Öneriler? Öğrencinin ismini bilmeli Öğretilecek her becerinin kesin, basit ve kısa talimatlarla öğretilmesi gerekir. Zihinsel özürlü kişilerin kelime hazneleri kısıtlı olduğu için mümkün olduğu kadar sade ve basit Türkçe kullanmalıdır. Zihinsel özürlülerin bilgi depolama yetenekleri sınırlı olduğu için her yeni talimatı öğrenmesi ve uygulayabilmesi için yeterli zaman tanınmalıdır. Öğretilen talimatların ve becerilerin sık sık tekrarlatılarak bilgilerin tazelenmesi gerekir.

Çok pratik yaparak becerilerini daha fazla geliştirecektir. Hareketlerin seçiminde öğrencilerin sevdikleri çalışmalar göz önünde bulundurulmalıdır. Derslerin daha iyi ya da daha ilgi çekici ve başarılı olması için eğitsel oyunlar oynatılmalıdır. Dersleri monotonluktan kurtarmak için materyal kullanılması tavsiye edilmelidir.

Ritimli çalışmalara yer verilmelidir. Bazı çocukların yardım ihtiyacı olduğunda mümkünse yardımcı bulması gerekir. Vücudu zor hareketlere hazırlamak için ön egzersizler yaptırmak gerekmektedir. İyi ısındırmalıdırlar. Ders sonunda dinlenmeye vakit ayırmalı.

Eğitilebilir Zihinsel Engellilere Oyun Eğitiminde Şunlara Dikkat Edilmelidir? Öğrenci oyunun merkezinden ziyade daha az sorumluluk gerektiren pozisyonlara yerleştirilmelidir. Oyunun bilişsel yönleri sık sık tekrar edilerek pekiştirilmelidir. Sınıfta diğer öğrencilerin eğitilebilir zihinsel engelli arkadaşlarına karşı duyarlı ve anlayışlı bir tutum geliştirmeleri sağlanmaktadır.

Eğitilebilir zihinsel engelli öğrenciler çoğunlukla beden eğitimi ve sporda başarılı olurken, öğretilebilir zihinsel engelli çocuklar yüksek düzeyde başarı gösterememektedir. Strateji ve kuralları öğrenmeleri zor olsa da basketbol, futbol, dans, takım oyunları öğretilebilir.

Öğretmene Yardımcı Olacak Eğitim Teknikleri Şu Şekilde Sıralanabilir? Aktiviteler belirlenirken bireysel farklılıklar dikkate alınmalıdır. Aktiviteler zihinsel engelli öğrencilerin gereksinimine göre belirlenmelidir. Aktiviteler öğrencilerin ilgi düzeyine uygun olmalıdır. (Zihinsel engelli öğrenciler bireysel çalışmalara daha fazla ilgi göstermektedirler.)

Öğrencilerin yeteneğine uygun hedefler belirlenmelidir Öğrencilerin yeteneğine uygun hedefler belirlenmelidir. Yeteneklerinin altında değer biçmek kapasitelerini geliştirmelerini engellemektedir. Diğer insanlarla bir araya gelmelerine yardımcı olacak algısal motor aktiviteler planlanmalıdır. Program motor beceri gelişiminde öncelikli beceriler belirlenerek hazırlanmalıdır. Aktivite seçimi yaparken zeka yaşı ve kronolojik yaş temel alınmalıdır.

Aktivitelerin yapılacağı yer hareketleri korkmadan serbestçe yapabilecekleri şekilde düzenlenmelidir. Becerileri en iyi şekilde öğretmek için aktivitelerde bulunan motor işlemler iyi analiz edilmelidir. Eğitim yöntemi olarak ‘’fiziksel yardım’’ etkili öğretim tekniklerinden biridir. Elle yönlendirme, küçük çocuklar ve ağır zihinsel engelli çocuklar için önemlidir. Bu tür engellilerde zaman zaman saldırgan davranışlar ortaya çıkmaktadır.

Bedensel Özürlüler ( Fiziksel Engelliler ) Fiziksel engelli doğuştan ya da hastalık sonucu ortaya çıkan engellileri kapsayan, eğitimsel performansını olumsuz olarak etkileyen her türlü fiziksel durum olarak tanımlanmaktadır.

Bedensel Özürlüler ( Fiziksel Engelliler ) Kalp – Dolaşım Bozuklukları Sinir – Kas Bozuklukları Kas – İskelet Bozuklukları

1- Kalp – Dolaşım Bozuklukları Doğuştan kalp bozukluğu Romatizma kalp bozukluğu Kalp – damar hastalıkları Yüksek tansiyona bağlı kalp hastalıkları

Kalp – Dolaşım Rahatsızlıkları Doğuştan kalp hastalıkları, romatizmal kalp hastalıkları, kalp damar hastalıkları ve yüksek tansiyona bağlı kalp hastalıklarını kapsar. Sadece yetişkinlikte görülen en büyük sağlık problemleri düşünülsede kalp damar sistemi hastalıkları çocuklarda da yaygın olarak görülmektedir. Kalp dolaşım sistemi rahatsızlığı bulunan birçok çocuk özel gereksinimlere uygun olarak düzenlenmiş beden eğitimi programlarına yetenekleri dahilinde katılabilirler.

Kalp – Dolaşım Sistemi Sınırlılıkları Bulunan Çocuklarla Çalışan Beden Eğitimi Öğretmenlerine Öneriler Çocuğun doktorunun koyduğu kurallar çerçevesinde çalışılmalıdır. Aşırı stres belirtilerini yakından izlenmelidir. Sık sık dinlenme verilmelidir. Büyük çocuklar için beden eğitimi programında dans, basit oyunlar, temel jimnastik becerileri gibi daha az kuvvet gerektiren aktivitelere yer verilmelidir.

2- Sinir – Kas Bozuklukları Selepral Palsi ( CP ) Beyin felci, doğum öncesi, sırasında veya sonrasında merkezi sinir sisteminin hareket işlev alanlarının hasar görmesi. Epilepsi ( Sara ) Beyin içinde bulunan sinir hücrelerinin olağan dışı bir elektro- kimyasal boşalma yapması sonucu ortaya çıkan nörolojik bozukluk, hastalıktır. Beynin normalde çalışması ile ilgili elektriğin aşırı ve kontrolsüz yayılımı sonucu oluşur.

3- Kas – İskelet Bozuklukları Osgoog – Schlatter Gençlerde en sık diz ağrısı sebeplerinden biridir. Dizin hemen altında şişlik, ağrı ve hassasiyete sebep olur. Postürel Bozukluklar

Bedensel Özürlülerin Nedenleri? Doğuştan oluşan nedenler Bulaşıcı ve ateşli hastalıklar Metabolizma bozuklukları Çeşitli kazalar Çeşitli nedenler

1- Doğuştan Oluşan Nedenler? Kalıtım veya soya çekim Annenin gebelik sırasında bebeği düşürmek için aldığı ilaçlar veya hamile kalmamak için aldığı ilaçlar Anne ve babadaki RH faktörü Bebeğin bulunduğu bölgeye şiddetli travmalar Gebelik esnasında annenin özellikle ilk aylarda ateşli hastalık geçirmesi Annenin gebelik sırasında şeker hastalığına yakalanması Annenin gebelik sırasında yeteri kadar beslenememesi Annenin gebelik sırasında kanama geçirmesi

2- Bulaşıcı ve Ateşli Hastalıklar Çocuk felci Verem Kemik iliği iltihabı Bel kemiği hastalığı Menenjit Tifo Merkezi sinir sistemini etkileyecek pribal enfeksiyonlar Romatizma, kalp ve eklem romatizması Bel kemiği çatlağı

3- Metabolizma Bozuklukları Vücudun E vitamininden faydalanamaması E Vitamini: eksikliğinde yorgunluk, isteksizlik görülür. Her yorgunluk E vitaminin eksikliği belirtisi de değildir. Fazla alınırsa hormonlarda bozukluk ve kanama olabilir. Çoğunlukla hücre zarında bulunur ve hücrelerin Q2 moleküllerinin zarar vermesinde koruyan vitamindir. Özellikle kalp hastalıkları, katarağa karşı korur, kasları onarır, bağışıklık sistemini güçlendirir.

4- Çeşitli Kazalar Bu gruptaki kazaların bir kısmı trafik kazalarında olur. Çeşitli spor faaliyetlerinde oluşan bel kemiği, beyincik, sinir ve kalp sistemi bunlar ortopedik özür oluşturmaktadır. Kırık ve çıkıklara yapılan yanlış müdahaleler de bir sebep oluşturmaktadır.

5- Çeşitli Nedenler Bilinmeyen nedenlerden ortaya çıkar.

CP ( Cerepral Palsi ) Tek karşılığı ‘’kasıntılı beyin felci’’ Yani beyin merkezindeki motor kontrol sisteminde meydana gelen bozukluktur. CP bir hastalık değildir. Genellikle bu özür doğum öncesi, doğum esnasında ya da hayatın ilk 2 senesinde oluşur.

CP’yi Oluşturan Nedenler? Doğum Öncesi Nedenlerin %30’unu Oluşturmaktadır. Doğum öncesi gebeliğin ilk 3 ayında annenin rubella geçirmesi. Soya çekim. RH faktörü Annedeki metabolizma bozuklukları

Doğum Esnası Nedenlerin %60’ını Oluşturmaktadır. Erken doğum. Kanama ile sonuçlanan ‘’K’’ vitamini noksanlığı. Doğum esnasında hızlı doğum ile beyin zarının zedelenmesi. Eğer doğum gecikirse beyin oksijensiz kalır ve zarar görür. Doğum esnasında aletli müdahaleler ( Travmalar, zehirlenmeler ).

CP’nin Sınıflandırılması Kasıntılı Beyin Felcini 5 Grupta İnceleyebiliriz. Spastacity ( Spastik ) Athetosis ( Atefoz ) Ataksia Rijidity Tremor

Sapastacity Cp’nin en yaygınıdır. Kol ve bacakta kasılma görülür. Bacaklar içe dönük, kalça bükülü, dizler birbirine yakındır. Kollar gergin, dirsek bükülü, alt kol – kol ve parmaklar eğiktir. Vücut hareketleri gergindir. Kişi psikolojik olarak içe dönüktür. Çok hassas ve yeni durumlara karşı korkaktır. %60’ını oluşturur.

Athetosis Genellikle koordinasyon bozuklukları ve dengesizlik vardır. İstem dışı hareketsizlik, sertlik ve titreme görülür. Parmaklar uzun ve kıvrıktır. Ayak parmakları içe dönüktür, baş geriye çekik, ağız açıktır. İşitme, konuşma, görme kayıpları yaygındır.

Ataksia Beyincikteki hasardan oluşur. Koordinasyon bozuklukları, dengesizlik, baş dönmeleri, sendeleyerek yavaş konuşurlar. Kolları açar ve bacakları birbirine sürterek yürürler. Ani sesler çıkarırlar, okula gidip gelmezler. Bu tür insanların önüne top atıldığında topa gideceğine aksi yöne yan yan giderler.

Rejidity Hareket etmek istedikleri zaman kaslar sertleşir dolayısıyla hareketin serbest yapılması engellenir.

Tremor Titreme, istem dışı hareketler yaparlar.

CP’li Öğrencilerle Çalışan Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenlerine Öneriler Aktiviteleri fiziksel terapist ile belirleyin. Beceriyi mükemmelleştirmekten ziyade arkadaşları tarafından kabul ve işbirliği ortamı yaratın. Yardımlaşma ve dayanışma gibi sosyal yaşam becerilerine önem verin. Mevcut serbest zaman aktiviteleri ve yaşamın ileriki yıllarına aktarılabilecek değerli hareket becerileri üzerine yoğunlaşın İstemli hareketlerin becerisini geliştirmek için top fırlatma aktivitelerine önem verin. Atılan bir toptan ziyade zıplatılan topu yakalamasına yer verin. Sabit duran elle yada ayakla vurmasını sağlayın. Bu hareketler çok kolaydır ve çocuğun başarılı olma duygularını artırır. Motor kontrolünü geliştirmek için su aktivitelerine su egzersizlerine önem verin. Ataksiya çocukları denge ve ince motor aktivitelerinden uzak tutun.

Epilepsi Anadolu'da sara ismi verilir. Epilepsi kişilerde bir takım sorunlara yol açmaktadır. Bunları 4 başlıkta incelemek mümkündür.

Büyük Nöbet Genellikle 20 yaş üzerinde görülmektedir. Krizin geldiği belli olur ve ön uyarı vardır. Genellikle aynı uyarıdır. Bu belirsiz duyarlılık ve değişik bir his hali olur. Vücutta katılık olur. 15 – 30 saniye süren bu nöbette birey yere düşer, şuurunu kaybeder ve morlaşır. Kollarda, bacaklarda ve başta şiddetli adale kasılması görülür. Bu kasılma süresi 2 ile 5 dk. sürer. Ağızdan köpük gelebilir, küçük ve büyük abdestini kaçırabilirler. Bu kasılmanın sonunda hasta derin uykuya dalar. 1dk’dan 1 kaç saate kadar uyku hali sürer. Uyandığında kafası karışıktır. Baş ağrısından ve adale ağrısından şikayet eder ve hafıza kaybı olur.

Küçük Nöbet Kısa süren ve küçük yaşlarda görülen nöbettir. Ani sıçramayla başlar. Göz kapaklarını kıpmaya ve ellerinde hafif titreme başlar ve bu 2 – 3 sn. sürer. Kişi bulunduğu pozisyonda boş bakmaya başlar ve bu esnada yok gibidir. Kişi çoğu zaman nöbetin oluşumundan bile haberi olmaz.

Psikomotor Epilepsi Nöbet sırası kısadır. Kişi düşmez. Bilincini biran için kaybeder, bu arada faaliyetlerine devam eder. Bu bir anlık nöbet sırasında beklenmedik şiddet davranışları yapabilir, kendi kendine mırıldanır fakat hatırlamaz.

Jacsonian Tipi Epilepsi Bilinç kaybolmaz, titremeyle başlar ( vücudun bir bölgesi ) yavaş yavaş titreme yayılır. Çocuklarda rastlanmamaktadır.

Görme Engelliler Koşma, sıçrama hareketlerini yapamadıkları için vücut yapıları ve koordinasyonları zayıftır. Özellikle çocuklarda garip davranışlar görülür. Örneğin, ileri – geri sallanma, sık sık gözlerini ovuşturma, kendi etrafında dönme, yüzünün önünde el sallama gibi. Görme engellileri 3 ana başlıkta inceleyebiliriz.

Görme Engellinin Okuma Yeteneğine Göre Yapılan Sınıflandırmalar Tamamen Görmeyenler;. Yazılı iletişimde ‘’BRAİL’’ i kullanırlar. Kısmi Görüşe Sahip Olanlar; Ancak büyütülmüş yada büyük harf kullanılmış kitapları okurlar. Görme Engelli; Tamamen görmeme ve kısmi görüşü kapsar. Görme engelli çocuklar arasında sahip oldukları görme yeteneklerine bağlı olarak çeşitli farklılıklar görülür. Beden Eğitimi sırasında yönle ilgili sözel rehberlik, dokunsal uyarıcı ve diğer ses veren araçların kullanılması yararlıdır.

Gerekli Düzeltmeler Yapıldıktan Sonra Görme Kaybına Bağlı Olarak Yapılan Sınıflandırma Yasal Körlük; Gerekli düzeltmeler yapıldıktan sonra bile 20/200 görmeye sahip olanlardır. Görme açısı 20 dereceden fazla değildir. Kısmi Körlük; Normal gözün 60m uzaklıktan görbileceği şeyleri ancak 5, 6m’den görebilir. Hareket Algısı; Normal gözün 60m uzaklıktan görebileceği şeyleri 90cm veya 1.5m uzaklıktan görebilirler. Bu yetenek tamamen hareket algısı ile sınırlıdır. 3/200 yada daha az görme gücüne sahip kişilerdir. Ancak 90cm mesafedeki güçlü bir ışığı ayırt edebilirler. Fakat 90 cm’deki bir el hareketini ayırt edemezler.

Spor Yarışmalarında Görme Kaybına Bağlı Olarak Yapılan Sınıflandırmalar Dereceler Tanım: B1 Tamamen görmezler, ışık algısına sahip olurlar ama herhangi bir mesafeden el şeklini tanıyamazlar. B2 El şeklini algılarlar, ancak görme keskinliği 20/600’den daha iyi değildir. Görme açıları görsel alanda 5 dereceden daha azdır. B3 Görme açıları 5 ile 20 derece arasındadır. 20/600 – 60/600 gücüne sahiptirler.

Görme ve Görme Bozuklukları Olan İnsanlarda Şunlar Tespit Edilir Eğitimleri yavaştır. Basit hareketleri yaparken bile vücuttaki küçük kasların yapacağı işlerde sakarlıklar gösterir. Sosyal olarak gelişmemişlerdir. Yeni ortamlarda ve yabancı bireyle konuşurken ruhsal olarak dengesizdirler. Genelde zeka seviyeleri düşüktür. Duygusal ve kişilik bozuklukları vardır. Yeni şeyleri denemekten çekinirler. Beden eğitimi derslerinde yeni hareketleri denemekten korkarlar. Sık sık depresyona girerler. Anne baba ve aileden reddedilme hissine kapılırlar. İşitme, hissetme tat ve koku alma duygularında daha iyidirler.

Görme Engellinin Nedenleri Genellikle kalıtım , soya çekim kızamık ve ateşli hastalıklar, özellikle gebeliğin ilk 3 ayında geçirilen rubella bebekte görme, duyma ve zihinsel problemlere yol açar.

Beden Eğitimi ve Spor Öğretmeni İçin Uyarılar Sınıfı harekete geçirmek için düdük kullanın. Takım oyunlarında kullanılan topun içinde zil olmasına dikkat edin Maçtan önce oyun kurallarını BRAİL alfabesine göre öğretin Öğrencilerin mesafe ve boşluk kavramlarını geliştirmek amacıyla; arka arkaya sıra yap ve belirli aralıklarla koş komutunu ver Saha boyutları ve emniyet işaretlerini parlak renklerle belirleyin Gören yardımcıları kullanın Öğrencilerle beraber belirli hedefler koyun Motivasyon ve dinlenme için müzik kullanın

İşitme Engelliler İşitme engelli, işitsel bilgiyi anlamak için yetersiz olduğu anlamına gelir. İşitme aleti kullanılsa da öğrencinin dili işleme yetersizliği oldukça ağırdır. Bir öğrencinin işitme engelli sayılabilmesi için işitme kaybının eğitsel performansı olumsuz yönde etkileyecek kadar ağır olması gerekir. İşitme engelli çocuklar sözel bilgiyi işlemekte zorluk çekerler. İşitme kaybı kısmen veya tamamen olabilir. İhmal edilmiş engelliler ağrı öğrenmeleri ve davranış problemlerine sahip olmaları nedeniyle sık sık zihinsel engellilerle karıştırılır.

İşitme Kaybının Belirtileri Şunlardır Konuşma şeklinde hata, ses perdesinde, tonunda, hacminde hata Ne söylediğini ve kimin konuştuğunu saptamada yetersizlik Başı bir yana dönük tutma, dikkatsizlik, aşırı hayal kurma ve yönleri izlemede yetersizlik Duygusal dengesizlik saldırganlık ve içe kapanıklık Okul başarısızlığı Dengeyi sürdürmede zorluk Sınıf tartışmalarına ve grup oyunlarına katılmada yetersizlik

İşitme Engellinin Nedenleri? Doğum Öncesi Nedenler? Kalıtım Hamilelik sırasında annenin geçirdiği ateşli hastalıklar Mikrobik hastalıklar RH faktörü Yapısal bozukluklar Gebeliği önleyici ilaçlar, antibiyotikler Hamileyken karına gelen travmalar

Doğum Anındaki Nedenler Doğumda kullanılan aletler Güç doğumlardaki oksijen yetersizliği Kanamalar

Doğum Sonrası Nedenler Bebeğin geçirdiği ateşli hastalıklar Diş ve orta kulakta olan iltihaplanmalar Başa çarpma sonucu merkezi sinir sisteminde meydana gelen sarsıntı ve zedelenmeler Yüksek frekanslı ve şiddetli seslere uzun süre maruz kalma Kulak yolunda ortaya çıkan engeller ve bunların yanlış müdahaleleri sonunda oluşan engeller.

İşitme Engelli Çocuklarla Çalışan Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenlerine Öneriler Göz kontağı kurarak iletişim kurma Sizi kolay görecekleri bir yerde durun Mümkün olduğu kadar işitsel ipuçlarıyla görsel ipuçlarını birleştirin Açık, az ve öz konuşun İş birliğine dayalı çalışmayı destekleyin Sık sık görsel yardım kullanın İşitme engelli çocukların bir kısmının denge sorunları olduğu için dengeye bağlı aktivitelerde desteğe gereksinim duyduklarını unutmayın Tutarlı ve sabırlı olun

Engellilerin Benlik Gelişiminde Spor Etkinliklerinin Önemi Özel eğitimin son yıllarındaki en önemli konulardan biri özel eğitim gereksinimi olan çocukların mutlaka ‘’normal’’ yaşantılarıyla kaynaştırılarak eğitsel olmaları gereği üzerinde yoğunlaşmaktadır. Özel eğitimde son hedef entegrasyondur.

Entegrasyon Nedir? Çocukların, gençlerin ve yetişkinlerin ait oldukları topluluklara katılabilmelerini sağlayan bir süreç olarak tanımlayabiliriz. Bir diğer anlatım biçimiyle, özel eğitimin en büyük amacı özel eğitim gereksinimi olan bireylerin mümkün olabildiği kadar normal bir yaşam sürebilmeleridir. Bunu gerçekleştirmenin en önemli öğelerinden biri, bireylerde olumlu benlik imajının kazanılmasıdır. Benlik imajının gelişimi ise, bireyin karşı karşıya kaldığı tutumların pozitif veya negatif olmasıyla direk ilgilidir. Benlik gelişiminin sporla olan yakın ilişkisine bakmadan önce benlik kavramıyla ilgili belli başlı noktalara değinmekte fayda vardır.

Sıklıkla benlik, ben ve kişilik kavramları eş anlamlıdır Sıklıkla benlik, ben ve kişilik kavramları eş anlamlıdır. Bu 3 kavramda da ortak olan kişiyi kişi yapan başkalarından farklı kılan tutum ve davranışların organize edilerek bir bütünlük sağlanmış olunmasıdır. Benliğin gelişimi doğuştan başlar. Benlik insanın özelliklerini, amaçlarını, beklentilerini, yeteneklerini diğer yargı inançlarını ve durağan olmayan bir yapıyı oluşturur. Doğumdan sonra bireyin benliği önce bedensel, daha sonra ruhsal ve toplumsal öğelerle belirlenir. Benlik kavramının değer sistemi insanın kendi benliğini algılayışı kendini tutum ve davranışları açısından değerlendirmesini, kapsamasının yanı sıra insanın başkaları tarafından birey tarafından yorumlanmasını da kapsar. Özetlenecek olursa, benlik insanın kendi kendine görme ve algılama biçimidir. Bu algılama 3 farklı alanda karşımıza çıkar.

Fiziksel Benlik Kavramı Bireyin kendi bedeni yada fiziksel görünüş ve yeteneklerine karşı kendini değerlendirme biçimidir.

Kişisel Benlik Kavramı Bireyin kendini duygusal düzeyde algılaması ve psikolojik yapısına göre kendini değerlendirmesidir.

Sosyal Benlik Kavramı Başkalarının bireyi nasıl değerlendirdiğiyle ilgili algı ve yorumlardır. Günümüzde spora boş zamanlar sosyolojisinin konusu olmaktan öte doğal ve her bireyin her alandaki sağlığı için yapması gereken aktiviteler olarak bakılmaktadır. Diğer bir değişle boş kalınınca yapılan aktiviteler değil, özellikle zaman ayrılması gereken aktiviteler şeklinde ele alınmaktadır.

Sporun Birey İçin Sağladığı Yararlar? Biyolojik Yararlar: Bilindiği gibi motor gelişim alanlarında sporun katkısı yadsınamaz. Spor organik gelişimin, kas ve sinir sisteminin, zihinsel reaksiyonların vücudun fizyolojik ve metabolik gelişimini destekleyen bir araçtır. Özel eğitiminde ise rehabilitasyon amacına yönelik aktivitelere yer verilmektedir.

Psikolojik Yararlar: Birey sporla fiziksel, zihinsel ve toplumsal faktörlerin bütünleşmesiyle kişilik kazanır. Sporla uğraşıldığında dürüstlük, hoşgörü, paylaşma ve buna benzer kavramların kişilikle yerleşmesini sağlar. Spor yapan kişi enerjisini olumlu kanalize edecektir. Spor negatif tutumları minimuma indirilecektir. Spor yalnızlık duygusunu en aza indirger.

Sosyal Gelişim Alanlarında Destekleyici Yararlar: Spor özel eğitiminde daha öncede vurgulandığı gibi son etap olan entegrasyon için son derece önemli bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bir gruba ait olma, grup faaliyetlerine katılma, dışa dönük bir kişilik için cesaret vericidir. Katılım sağlanan bireysel yada grup spor faaliyetlerinde diğer insanlara nasıl davranılacağı ve etkili iletişim becerileri kazanılır. Olumlu sosyal davranışların kaynağında öğrenme, yaşantılarının ödüllenmesi söz konusudur. Spor faaliyetlerinin bir hedefi vardır. Bu hedefe ulaşmak için sıcak bir etkileşim, başarı duygusu, kendini ifade edebilme yeterliliğini hissetme, bir gruba ait olma, iş birliğine girme gibi yaşantılar önemlidir. Bu yaşantılar spor etkinlikleri içinde yer alan temel etkinliklerdir.