Taşeron işçi haklarI (4857 S.K VE 5510 S. K) Hizmet ici eğitim Taşeron işçi haklarI (4857 S.K VE 5510 S. K) Ayşe köme akpulat
İÇİNDEKİLER 4857 S. İş Kanunu’nda İşçi, İşveren ve Altişveren (Taşeron) Kavramları Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Koşulları Kanuna Aykırı Olarak Kurulan Alt İşveren İlişkisi ve Sonucu Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Sonuçları Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Alt İşveren İşçileri Açısından Sonuçları Ücret Yıllık İzin Kıdem Tazminatı Diğer Tazminatlar Toplu İş Hukukundan Doğan Temel Haklar 5510 sayılı Kanuna Göre Alt işveren İlişkisi ve Sonuçları
4857 S. İş Kanunu’nda İşçi, İşveren ve Altişveren (Taşeron) Kavramları İşçi: Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye denir. İşçinin bir ücret karşılığında, bağımlı olarak işgörme borcunu yerine getirmesi söz konusudur. (İşçiler, Devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenlerden yani memurlardan ayrılır.)
İşveren: Bir iş sözleşmesine dayanrak işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara denir. İş sözleşmesinin diğer tarafı işverendir. Bu taraf, gerçek kişi ya da özel hukuk veya kamu hukuku tüzel kişisi olabilir. (Örneğin, üniversitemiz işçi çalıştıran bir tüzel kişi olduğu için işveren sıfatını haizdir. Bu nedenle kanunlarda işverenlere ait hak ve yükümlülüklere sahiptir. )
Alt işveren (Taşeron): Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gerekleri ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran kişiye alt işveren denir. (İş K. m.2) Böylece İş Kanunu asıl işveren- alt işveren ilişkisinin kurulmasını belirli şartlara bağlı tutmuştur. Alt işveren , İş Kanunu ve Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu anlamında bir işverendir. Asıl işverenlerden aldığı işi kendi işçileriyle yerine getirir.
Sayılarla Taşeron İşçiliği Temmuz 2014 itibariyle; Toplam 1 milyon 361 bin 373 işçi taşeron işçi olarak çalışmaktadır. 755 bin 81 işçi kamuda, 606 bin 292 işçi ise özel sektörde altişverene bağlı olarak olarak çalışmaktadır*. * Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 2014 yılı verileri.
Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Koşulları ● İşyerinde İşçi Çalıştıran Asıl İşverenin Varlığı; İşin bütününün başka bir işverene devri halinde, devreden kendisi işçi çalıştırmadığı için asıl işveren- alt işveren ilişkisi gündeme gelmez. Bu durumda işi veren taraf bir ihale makamı konumunda olabilir. ● İşin Asıl İşverene Ait İşyerinde Yapılması; Bir işverenden iş alıp bunu kendi işyerinde yapan (örneğin fason imalat) kişilerle işveren arasında bir alt işveren ilişkisi doğmaz.
● İşin İşyerinde Yürütülen Mal ve Hizmet Üretimine İlişkin Olması; Alt işverenin asıl işverenden aldığı iş, asıl işin bir bölümünde veya yardımcı işlerinde olabilir. (Örneğin asıl işi eğitim öğretim olan bir öğretim kurumunda, yapılan işle ilgili olmayan ek inşaat yapımı veya bina onarımı işini alan diğer işveren alt işveren olarak nitelenemez.) ● İşçilerin Sadece Asıl İşverenin İşyerinde Çalıştırılması; Alt işverenin bir grup işçisini asıl işverenin işine tahsis etmesi ve bu işyerinde çalıştırılması gerekir.
● İşletmenin ve İşin Gereği ile Teknolojik Nedenle Uzmanlık Gerektiren Bir İş Olması; İşyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber doğrudan bunun içerisinde yer almayan ancak asıl iş devam ettikçe süren yardımcı işler (yemek, temizlik, güvenlik vb.) alt işverene verilebilir. Ancak asıl işin bir bölümünün alt işverene verilmesi için verilecek işin, işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenle uzmanlık gerektiren bir iş olması gerekir. Sadece maliyetleri düşürmek için alt işveren işçisi çalıştırılamaz. ● Yazılı Sözleşme Yapılması; Asıl işveren ile alt işveren arasında yazılı bir sözleşme yapılmalıdır.
Kanuna Aykırı Olarak Kurulan Alt İşveren İlişkisi ve Sonucu ● Asıl İşverenden Devralınan İşçilerin Haklarının Kısıtlanmaması; Alt işveren asıl işverenin işçilerini işe alarak çalıştırabilir. Ancak asıl işverenin işçilerinin daha düşük ücret ya da daha aşağıda çalışma koşullarıyla çalıştırılmak suretiyle devralınması engellenmiştir. ● Daha Önce O İşyerinde Çalıştırılan Kimse İle Alt İşveren İlişkisinin Kurulamaması; Kural olarak, daha önce işyerinde çalıştırılan bir kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. ● Asıl İşin Bölünerek Alt İşverene Verilememesi; İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenle uzmanlık dışında asıl iş bölünerek alt işverene verilemeyecektir.
Hukuki Yaptırım Muvazaalı bir alt işveren ilişkisinin kurulmasının hukuki yaptırımı; Alt işveren işçilerinin başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görmesidir. Buna göre işçiler asıl işverenin işçisi sayıldığından, bu işçilerin tüm işçilik alacaklarından asıl işveren sorumlu olacaktır. İşçiler asıl işverenin işçisi sayıldığından, asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilecektir.
Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Sonuçları İşverenlerin İşçiye Karşı Birlikte Sorumlu Olması: Asıl işveren, alt işveren işçilerine karşı İş Kanunu'ndan, iş sözleşmesinden ve alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden alt işverenle birlikte sorumludur. Böylece alt işveren işçisi; ücret (yol ve yemek yardımı, prim, ikramiye dahil), fazla çalışma ücreti, hafta tatili, genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti gibi ücret alacaklarını; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ayrımcılık tazminatı, iş güvencesi tazminatı gibi tazminat alacaklarını; iş kazası sonrası talep edilecek maddi - manevi tazminatları asıl işverenden de talep edebilecektir.
Ancak asıl işverenin bu sorumluluğu, alt işveren işçilerinin o işyerinde çalıştığı süreyle sınırlıdır. Örneğin, alt işveren işçisi, asıl işverenin işyerinde geçmeyen sürelere ait ücret alacağını asıl işverenden talep edemez. Asıl işverenle alt işveren aralarında bir sözleşme yaparak işçiler için getirilen bu korumayı yani birlikte sorumluluk kuralını bertaraf edemezler. Asıl işverenin sorumlu olmayacağı yönünde bir anlaşma yapamazlar.
İşçinin Değişen Alt İşverenler Yanında Çalışmaya Devam Etmesi İşçilerin bir muvazaa (kanundaki geçerlilik koşullarınının eksikliği) olmaksızın değişen alt işverenler yanında çalışması mümkündür. Bu durum bir işyeri devri olarak kabul edilir ve yeni alt işverenin işçilerin iş sözleşmelerini devraldığı kabul edilir. Böylece işçilerin o işyerinde geçirdikleri kıdem sürelerinde bir kesilme olmayacaktır. Eski alt işveren döneminde doğmuş olan ve yeni alt işverene devir sırasında ödenmesi gereken işçilik haklarından hem eski ve yeni alt işveren hem de asıl işveren sorumlu olacaktır. (Ancak eski alt işverenin bu borçlardan sorumluluğu devirden itibaren iki yılla sınırlıdır.)
Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Alt İşveren İşçileri Açısından Sonuçları Ücret ve Ücret Ekleri Alt işveren işçisi asıl işverenin işyerinde çalıştığı süre içerisinde doğan ve ancak ödenmeyen ücretleri dilerse asıl işverenden talep edebilecektir. Buna, alt işverenin iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi gereğince ödemekle yükümlü olduğu prim, ikramiye, yakacak ve giyim yardımı gibi ek ücretler ve fazla çalışma ücretleri hafta tatili, genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti gibi ücret alacakları da dahildir. Bu düzenleme ile, işçinin haklarından ekonomik olarak daha güçlü olan asıl işvereni de sorumlu tutarak işçileri korumak amaçlanmıştır.
Alt işveren işçilerinin ücret ya da fazla çalışmaları zamanında ödenmiyorsa, asıl işveren, alt işverenin hakedişinden kesinti yaparak ücret ödemelerini yapacaktır. Böylece işçinin dava açmasına gerek kalmadan ücretine hak kazanabilmesi amaçlanmıştır. 11 Eylül 2014 tarihli 6552 s. torba yasa ile; "İşverenler, alt işverene iş vermeleri halinde, bunların işçilerinin ücretlerinin ödenip ödenmediğini işçinin başvurusu üzerine veya aylık olarak resen kontrol etmekle ve varsa ödenmeyen ücretleri hak edişlerinden keserek işçilerin banka hesabına yatırmakla yükümlüdür." (İş K.36/5) hükmü getirilmiştir.
Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Alt İşveren İşçileri Açısından Sonuçları Yıllık İzin İşyerinde işe başladığı günden itibaren en az bir yıl çalışan işçi yıllık ücretli izin hakkına sahiptir. Bu iznin süresi işçinin kıdemine ve yaşına göre 14 -20 veya 26 iş günüdür. Ayrıca işçi iznini başka bir şehirde geçirecekse 4 güne kadar ücretsiz yol izni de verilebilir (İş K. m.53 vd). Bu süreler asgari olup sözleşmelerle artabilir. Alt işveren işçileri için de aynı esaslar geçerlidir. Bu işçilerin yıllık izne esas kıdem süresi, ilk defa alt işverenin yanında çalışmaya başladığı tarihten itibaren hesaplanır. Alt işveren değişik asıl işverenlerden iş alsa da işçinin yıllık izin kıdeminde bir değişiklik olmaz.
11 Eylül 2014 tarihli 6552 s. torba yasa hükmü: "Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya devam edenlerin yıllık ücretli izin süresi, aynı işyerinde çalıştıkları süreler dikkate alınarak hesaplanır. Asıl işveren, alt işveren tarafından çalıştırılan işçilerin hak kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise altıncı fıkraya göre tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlüdür." (İŞ K. m.56/son) Böylece, işçi aynı işyerinde farklı alt işverenlere bağlı çalışsa bile yıllık izin hesap edilirken, çalışılan tüm süreler birleştirilecek ve bunun karşılığı olan izin işçiye verilecektir.
Asıl – Alt İşveren İlişkisinin Alt İşveren İşçileri Açısından Sonuçları Kıdem Tazminatı Aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalışan işçi, çalıştığı her bir yıl için iş sözleşmesinin belirli sebeplerle sona ermesi halinde 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatına hak kazanır. Alt işveren işçilerinin de, alt işverenin yanında geçirdiği süreler kıdem süresinden sayılacaktır. Bunun gibi aynı işyerinde farklı alt işverenler yanında çalışmışsa bu bir işyeri devri olarak kabul edildiği için kıdem süresinde bir kesilme olmayacaktır. Ayrıca işçinin sözleşmesinin sona ermesi halinde ödenmeyen kıdem tazminatından asıl işveren de sadece kendisinde geçen süreler bakımından sorumlu olacaktır.
11 Eylül 2014 tarihli 6552 sayılı torba yasa ve 8 Şubat 2015 tarihli bir Yönetmelik ile kamuda çalışan alt işveren işçilerinin kıdem tazminatları bakımından ayrı bir düzenleme getirilmiştir. (İş K. M.112) Aynı Kamu Kurum ve Kuruluşunda Çalışanlar Bakımından; Alt işverenlerinin değişip değişmediğine bakılmaksızın aralıksız olarak aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışan işçilerin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşunda geçen toplam çalışma süreleri esas alınarak tespit olunur. Kıdem tazminatı da ilgili kamu kurum veya kuruluşu tarafından ödenir.
Farklı Kamu Kurum ve Kuruluşunda Çalışanlar Bakımından; Aynı alt işveren tarafından aynı iş sözleşmesi ile farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri; farklı kamu kurum ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından ödenir.
Kamu kurum veya kuruluşlarından sonra özel sektör işyerinde çalışmaya devam edenler; Daha önce kamuda çalışan ama bağlı olduğu alt işveren tarafından özel sektörde çalıştırılmaya devam eden işçiler kamuda çalıştıkları süreye ilişkin kıdem tazminatlarını kamu kurum ve kuruluşundan alabilecektir. Bu tazminat ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından kendi işyerindeki en son ücretinin, yılları itibarıyla asgari ücret artış oranları dikkate alınarak güncellenmiş miktarı üzerinden hesaplanarak ödenir.
Kamuda alt işveren işçisi olup da kıdem tazminatı ödenmesi talebinde bulunan işçilerin veya ölümü halinde kanuni mirasçılarının, ilgili kamu kurum veya kuruluşuna banka hesap/IBAN numarasıyla birlikte yazılı olarak başvuruda bulunması üzerine işçinin kıdem tazminatı ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından banka hesabına ödenecektir. Böylece işçiler dava açmadan yapacakları bir başvuru ile kıdem tazminatlarını elde edebilecektir.
Diğer Tazminatlar Alt işveren işçisinin ihbar tazminatı, ayrımcılık tazminatı, iş güvencesi tazminatı gibi tazminat alacakları ve iş kazası sonrası talep edilecek maddi - manevi tazminatlar birlikte sorumluluk gereği asıl işverenden de talep edebilecektir. Ancak asıl işveren bu tazminatlardan alt işveren işçisinin kendi işyerinde çalıştığı süre bakımından sorumludur.
Toplu İş Hukukundan Doğan Haklar Alt işveren işçileri, kendi işverenlerinin (alt işverenin) yürüttüğü işin dahil olduğu iş kolunda kurulu sendikalara üye olabilirler. İşçiler üye oldukları sendikanın taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanırlar. Bu sözleşmeye göre ödenmesi gereken ücret ve ücret eklerinden asıl işveren de sorumludur. Alt işveren işçileri kanundaki koşulların oluşması halinde grev hakkına sahiptir. İşçiler asıl işverenin işyerinde çalışmayarak grev hakkını kullanabilirler.
5510 Sayılı Kanuna Göre Alt İşveren İlişkisi ve Sonuçları 5510 sayılı Kanun m. 12/son fıkra; "Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde, iş alan ve bu iş için görevlendirdiği sigortalıları çalıştıran üçüncü kişiye alt işveren denir. Sigortalılar, üçüncü bir kişinin aracılığı ile işe girmiş ve bunlarla sözleşme yapmış olsalar dahi, asıl işveren, bu Kanunun işverene yüklediği yükümlülüklerden dolayı alt işveren ile birlikte sorumludur."
Sigortalıların ve İşyerinin Bildirilmesi Böylece asıl işveren, alt işveren işçilerinin ve alt işveren işyerinin kuruma bildirilmesinden sorumludur. 5510 sayılı Kanuna göre sigortalılar işe alınmalarından önce Kuruma bildirilmelidir. Ayrıca işverenler işyerlerini de Kuruma bildirmekle yükümlüdür. Alt işveren, asıl işverenin işyerinde çalıştırdığı sigortalıları, işverenle aralarında yaptıkları sözleşmenin ibrazı kaydıyla, Kurumdan alacağı özel bir numara ile asıl işverenin kayıtlı olduğu dosyadan bildirmelidir.
Sigortalıların Primlerinin Ödenmesi Asıl işveren, sigortalıların prime esas kazançlarını ve prim ödeme gün sayılarını ve prim tutarlarını gösteren aylık prim ve hizmet belgesinin düzenlenerek kısa ve uzun vadeli sigorta primlerinin Kuruma ödenmesinden de sorumludur. Bu nedenle asıl işveren, alt işverenin bu bildirimleri yapıp, belgelerin düzenlenmesini kontrol etmelidir.
İş Kazası ve Meslek Hastalığı Nedeniyle Sorumluluk Asıl işveren, alt işveren işçilerinin iş kazasına uğraması veya meslek hastalığına tutulması nedeniyle talep edebilecekleri maddi ve manevi tazminatlardan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerininin alınıp alınmadığına göre belirlenecek kusur oranına göre sorumludur. Bunun yanında Kurum tarafından iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sigortalılara yapılan yardımlar ve bağlanan gelir işverenlerin kastı veya iş sağlığı ve güvenliği mevzuaatına aykırı bir hareketi varsa Kurumca asıl ve alt işverene ödettirilir.