Değişen Dünya Teknolojisinin Tarihi Gelişimi
DÜNYAMIZ DEĞİŞİYOR...
Kıta Hareketleri
Başlangıçta tüm kıtaların Pangea adında tek bir kıta olduğu, sonradan parçalanarak zamanla günümüzdeki yerlerine ulaştığı görüşünü Alman bilim adamı Alfred Wegener ortaya attı.
Erozyon
Ülkemizde çevre sorunlarının başında gelen erozyon dünyamızın bugün ki konuma gelmesinde önemli bir faktördür. Ülkemizde erozyonu tetikleyen en büyük etkiye sahip faktör insan olmasına rağmen erozyonu önleyecek olanda yine insan olacaktır.
Bunun ülkemiz için en somut örneği 12 Ekim 1992 de Hayrettin Karaca önderliğinde kurulan Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) ülkemizde bireylerin istediğinde neler yapabileceğini göstermiştir.
Erozyon sonucu oluşmuş peri bacaları
Genel olarak bakılırsa, çölleşme tehlikesi ile karşı karşıya olan kurak alana sahip 110 ülke olduğu görülür. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP), çölleşmenin genel maliyetinin senede 42 milyar dolar olduğunu hesaplamıştır. Sadece Afrika nın yıllık kaybı 9 milyar dolardır.
Erozyonla mücadele konusunda, değişik tarihlerde çıkarılan kanunlar vardır. Bunlar; a. 6831 Sayılı Orman Kanunu b. 4122 Sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu c. 4856 Sayılı Çevre ve Orman Bakanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun d. 3202 Sayılı Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kuruluş Kanunu. e. 6200 Sayılı Devlet Su İşleri Kuruluş Kanunu
Teraslama, çevirme hendeği gibi arazi hazırlığı niteliğindeki önlemler ile kuru duvar eşik, örme çit ve ıslah sekisi türündeki sınai tesislerdir. Mekanik önlemleri, yamaçlarda uygulanan önlemler (Teraslama, çevirme hendeği örme çit v.b.) ile oyuntu erozyonuna karşı alınan önlemler (Toprak sedde, kuru duvar eşik, miks eşik, tersib bendi, kıyı duvarları, anroşman v.b.)
Çin den bir teraslama örneği
İzmir Çiğili den Islah Sekisi
Erozyon açısından hiçbir önlem alınmamış zeytinlik
Erozyona karşı teraslama yapılmış olan zeytinlik
Yanardağ
Yeryüzünün şekillenmesinde volkanik patlamalarında çok büyük etkileri vardır. En ünlü yanardağ Sicilya da ki Etna Yanardağıdır. En son 2011 de faaliyete geçen yanardağ 18 kez faaliyete geçmiştir. Bilim adamlarının bu patlamaları tahmin etmekte kullandıkları yöntemlere bakarsak;
Yeryüzü Şeklinin Bozulması ; Sismisite; Yanardağlar uyanırlarken ve püskürmeye hazırlanırlarken her zaman sismik hareket (küçük depremler ve sarsıntılar) gösterirler. Bazı yanardağlar sürekli düşük düzeyde sismik faaliyet gösterirler ama bu faaliyetteki bir artış, patlamaya işaret edebilir. Yeryüzü Şeklinin Bozulması ; Yanardağın şişmesi, yüzeye yakın bir yerde magma biriktiğini gösterir. Etkin bir yanardağı gözlemleyen bilim adamları genellikle dağın eteklerindeki eğimi ölçer ve şişmedeki değişim oranını gözlerler. Artan bir şişme oranı, özellikle de kükürt dioksit çıkışlarında ve dalgalı sarsıntılarda bir artış varsa, kısa bir süre içinde gerçekleşebilecek bir püskürme ya da patlamayı işaret eder.
Depremler
Yer içinde fay olarak adlandırılan kırıklar üzeride biriken enerjinin aniden boşalması sonucunda meydana gelen yer değiştirme hareketinin neden olduğu dalga hareketleridir. Odağı deniz dibinde olan Derin Deniz Depremlerinden sonra denizlerde kıyılara kadar ulaşan ve bazen kıyılarda büyük hasarlara neden olan dalgalar oluşur. Bunlara Tsunami denir.
Japonya'da meydana gelen deprem ve sonrasında oluşan tsunami, tarım alanlarının yanı sıra nükleer santralleri ve petrol tesislerini de etkiledi.
Önlem olarak 5 nükleer tesisin faaliyetleri durduruldu Önlem olarak 5 nükleer tesisin faaliyetleri durduruldu. Japonya'nın elektrik ihtiyacının önemli bir bölümünü nükleer enerjiden sağlamasından dolayı 4 milyon kişiye elektrik verilemedi.
Depremlerin ölçülmesi; sismologlar tarafından yapılır Depremlerin ölçülmesi; sismologlar tarafından yapılır. İki ayrı ölçek kullanılır. Richter ve Mercalli ölçekleridir.
Sel
Aşırı yağışlar ve aşırı sıcaklar sonucu karların aniden erimesi sonucu ortaya çıkan doğal bir felakettir.
Heyelan
Genel anlamıyla toprak kaymasıdır. Heyelana neden olan yağmur ve depremi engellemek mümkün değildir.Bazı tedbirlerle vereceği zararlardan korunmak mümkündür.
Asit yağmurları
Dünyamızın doğal yapısını değiştiren sebeplerden biri de asit yağmurlarıdır. Asit yağmurları yer altı sularına karışarak su kirliliğine neden olur. Demir yollarına, binalar, köprülere, tarihsel kanıtlara zarar vermektedir. Gelişmiş ülkelerin en büyük sorunlarından biri asit yağmurlarıdır.
Amerikalı biyologlar, asit yağmurlarına sebep olan ve kömürün yanması sırasında açığa çıkan kükürt gazına karşı mücadele edebilecek nitelikte bakteriler ürettiler. Laboratuar şartlarında yaptıkları deneylerde toz haline getirdikleri kömürlere bu bakterilerden ilave ettiklerinde bakterilerin kömür içerisindeki kükürdü yediklerini gözlediler.
Küresel ısınma
Doğrudan yada dolaylı olarak canlıların yaşamını etkilemektedir Doğrudan yada dolaylı olarak canlıların yaşamını etkilemektedir. Dünyanın değişimini daha da hızlandırmaktadır.
Çevre kirliliği Su Toprak Hava Radyoaktif Gürültü Işık
Orman yangınları
Kaynaklar Bilim Teknik Dergisi İnternet Bilimin Doğası Ders Kitabı
232045 Seda CEYLANER 232046 Sinem AKTAŞ 3/A (Gece)